Katalog

I T 10 Ekim 1»İ9 = KANUNUNUN İZAH! Yazan: Eki Maliye MC.çteşarı Esad Tekeli EMEKLİLIK = ACI BİR ÖLÜM İstanbul Barosunüa 279 sicil raslle ksyıdlı Avukat rrjma YAŞAR SITKI OYALI pazar giuıü âni olarak vefat etmiştir. Cenazesi, 11 ekim 1949 sah günü bğle namazım müteakıb, Teşvlkiye camiinden kaldırılarak, Feriköydeki aile ' kabristanına^ defnedilecektir. Allah rahmet ejlesm. Oyalı ailesi * * * KOK KOMUEU TEYZIATI Türkiye Kömür Satış ve Tevzi Müessesesi Istanbul Subesinden: 1945/1946 kışmdan itibaren soba kömürleri için beyanname vermiş olan halkımıza 1949/950 kışı için yapılacak kok kömürü tevziatını büdirir izahat ve yeniden açılmış olan satış bürolarının adres ve mıntakalarmı gösterir malumat aşağıdadır: r IP Lik maçları Fenerbahçe L Sporla 11 berabere kaldı, Beşiktaş, Emniyeti 51 yendi Varan üç!... Cumartesi günü kendilerinden daha zayıf zannetükleri takımlarla berabere kalan Galatasaray. Vefadan scnra. dün de Fenerbahçe. İstanbulsporla bcrabcre kalarak, büyük denilen takımların muvat'fakıyotsiz maçlannı üçe çıkarmış oldu. Bizde hatırl&ngcak bir söz vardı. • Qülme komşuna gelir başına> derler. Cumartesi günkü beraberlikleri sej'reden Feneroahçeli ahpablar; mızdan bazıları. sarı lâciverdlilerirı bu seneki lik maçlarma pek dumanı üstünde bir takımla başlayacaklarını. Galatasarayla Vefa gibi sürprizlere msıuz kalma ihtimallerinin az olduğunu söylüyorlardı. Dün İstanbulspora karşı gördüğümüz fener takımımn, ferdler itibarile, ^timi tamamdı. Fakat o ferdlerin yekdiğerile anlaşma ve mevkiisrme uyşun oyun çıkarma hassaları dusüktü. Muavin hattı mevcudiyetinı ne müdafaada. ne de hücumda hissettiremedi|i şibi. Lefterden başka muhacimlerdç oyunun ve rakiKır icab ettiıdiği tarzlarda çalışamadılar. Maçın ikinci devrtsine kadar, geçen seneki çalım hastahğından kurtulmuş şekilde ojnayan Lef'.eı de. ikinci .devrenin sonlaıma doğıu merkez muhacim Ahmedle yer dağiştirdikten sonra eski huyunu hatırlatacak kr'rılmalara. sıkışık >&ziyetlerde de topları çahmia çıkarmak hünerlero heveslendiği oldu. Fener takımının tertibinde göz? çnrpan aksaklıkları sej'ircilerin çoğu farketmekte gecikmeıiiler. Sağ açık içle ve orta ile iyi işbirliği yapamadıktan maada. esasen kifayet siz oynayan muavinlerin yardımiarından vazgecip topu kendi başına süreceği zamanlarda da, geri ile anlaşsrak ilerlemek teşebbiis'erinden vazgeçem»di. Sağ iç Erol. açıkta Fikret gibi seri top indiren bir arkadaşı var.cen. aktarmacıuk veya yalnız hücutniarm son safhalarındb gol tecrübesini başarıyordu. Dünkü sağ açıkta Fikıst tarzını bulamadığı için. toplan sürmek vazifesini de yüklenince, iç muhacim rolünde muvaffak olamadı. Merkez muhacim olarak oynatılan Ahmcd. vücaj kabiliyeti nisbetinde gayret sarfetti. Ya'nız kıvrak yapılı olmadığından rakib müdsfaadan sıyrılmak güçlüğü yüzünden diizgün vuruşlarından faydalanacak fırsatları. dünkü oyunun tesaHüflerine nazaran. bulamadı. Sol açık Halid eeçen senekinden daha iyi görünmekle beraber, hücum hattının. tesiıli inışlerine ya^dım edemedi. Fener haf hattının, dünkü oyundaki kifayetsizliği. elemanlann aksayan taraflarmı birer birer inceliyerek yazmağa lüzum görmüyoruz. Yukarıda işaret ettiğimiz gibi, fener muavin lattı hücumda olduğu kadar müdafaada da beceriksizdi. Müdafaada Murad tecrübesi sayesinde, göze batacak hatalara düşmedi. Lâkin Tinışlarının uzunluk ve düzgünlüğü bakimmdan eskisi kadar sağlam değildi. Diğer müdafi Hilminin Murad ayarında dahi çahştığını iddia edemeyiz. Kalecinin iki kurtarışta alkışlanmaşa değeı başarı göstermesi, bundan somaki maçlar için kâfi bir garanti sayılamaz. Aynı kaleciyi daha girgin ve daha sıkı şütlü hücum hatları önünde de bir kaç kere gördükten sonra not verilmesi ihtiyatlı bir hareket olur, sanırım. Fenerbahçe ile berabere kalmak muvaffakıyeüni gösteren İstanbulspor takımı canla başla çalışmak itibarile göz doldurdu. Fakat müdafaasmın enerjik çalışmasına rağmen, sıkıştığı saniyelerde kademeli karşılamağı tamamen ihmal ettiğini farkettiğimizi de ilâve etmeliyiz. Fener hücumiarmı ekseriya bir hizaya dizüerek karşılayan İstanbulspor müdafaasmın dünkü başarısmda, Fener muhacimlerinin topu indirememelerinin, İstanbulsporun kafa oyunlarına kendilerini kaptırmalannın da büyük tesiri olduğunu zannediyoruz. İstanbulsporun hücum hattında küçük mane\Talarla sej'yal ve seri hareket eden elemanlann bulunmayışı, içlerin uzun ve sıkı şütleri olduğu halde, gol tecrübelerine uzaktan da teşebbüs etmemelerini hatalı bulmaktayız. Dün seyrettiğimiz İHanbulspor hücum elemanlannın bedeyî ve teknik imkânları, daha ziyade eşapelik pas'.aria çalışmalaıını zaruri kılacak gibiydi. Böyle olduğu halde, seri manevrah ve toplan sıkışık mevkilerde de pek ölçülü kullanabilen forvetler tarzında ilerledikleri her metreyi hazmede ede, pozisyonları pişire pişire gol yapmak istediler. Müdafaada oldukça canlı iş ?ören İstanoulspor muavinlerinin hücumları destekleyişleri. muhacimıerinin evsafma uygun değildi. Emniyet takımmı dört gol farkla yenen Beşiktaşa gelince; rakibinin hücum ve müîafaa zâfile elde edilmiş büyük farklı galibiyete rağmen, müdafaasında hayli gedik bulunduğu, haf hattının da sahayı iyi kaplayarak çahşamadığı şüphelerinden bizi kurtaramadı. Hücum hattının elemanları arasmdaki anlaşmaların da provadaki bir elbisede olduğu veçhile henüz leyelli olduğunu gösteren bazı gevşekliklerin gözümüze iliştiğini söy'emek mecburiyetindeyiz. Evvelki günkü ve dünkü maçlara nazaran, kuvvetli farzedilen takımların hatlarında da, elemanlanr.da da bir hayli değişiklikler yapılmasının elzem olduğu kanaatimizi gelecek maçları beklemeden açıklayabiliriz. Eşref ŞefikTakımlar şu kadrolarla sahaya çıktılar: Beşiktaş: Mehmed Yavuz, Vedii Çaçi, Nimet, Hüseyin Süleyman. Kemal, Bülend, Fahreddin, Şükrü. Emniyet: Mehmed Muammer, Âdıl Mecdi. Celâl.. CahidSabahaddin. Süreyya, Necdet, Vedad. İbrahim. Hakem: Şekib Akduman. Oyuna Beşiktaş hızlı başladı. Fakat forvetin sürükleyicisi Şük rünün, emektar Muammer tarafından iyi marke edilmesi, gol şansını azaltıyordu. Emniyet müdafaasmın 16 ncı dakikada yaptığı affedilmez bir hata. bir gole maloldu. Celâlin hemen arkasmda duran kaleciye kafa ile verdiği pas, Mehmedin üzerinden aştı, Boş kaleye girmekte olan topu Kemal yetişerek tamamladı; gol... Beklenilmedik bir anda yenilen gol, Emniyet defansını büsbütün sarstı, Fakat Cahid ile Muammerin ustalıklı oyunları, takımlarını daha fazla gol yemekten kurtarıyordu. Bu arada santrafor Necdetin bir kaç seri dalışı, Beşiktaş kalesi içm tehlikeli oldu ise de bir netice alınamadı. Nihayet 35 inci dakikada. Çaçiden sola doğru uzanan topu kapan Şükrü, kısa bir sürüşten sonra ikinci defa olarak Emniyet ağlarına gönderdi. İkinci golden hemen bir dakika sonra gene Şükrü, aynı pozısyonda kaptığı topu üçüncü defa Emniyet kalcsine soktu. İlk devre 3 0 Beşiktaşın galebesile sona erdi;.İkinci devrede/siyah beyazlılar hâkim oyunlarını idame ettirdiler. 11 inci dakikada Bülend. yerinde bir atakla Beşiktaşın dördüncü sayısını da çıkardı. Bundan sonra. kurşunî kırmızı formalı Emniyet takımı açılarak Beşiktaş kales:ni sıkıştırmağa başladı Bu arada üstüste iki gol de, lüzumsuz heyecanları yüzünden heba oldu. Karşılıklı akınlarla 40 ıncı dakikayı bulmuştuk ki. gene Beşiktaş kalesi bir tehl;ke atlattı. Müdsfaanın uzaklaştıramadığl topu yakalayan Süreyya heyecanlı bir şütle takımının şeref sayısını yaptı. Maçın hitamına 20 saniye kala, Şükrü, şahsî bir gayretile beşinci golü de yaptı ve maç da Beşiktaşın 51 galebesile sona erdi. Feneıbahçel İstanbulspor Sulhi Garanın idaresindeki ba maça takımlar şu kadrolarla çık tılar: Fenerbahçe: Erdal Murad, Hilmi Kâmil. Samim, MüzdadGünaydın, Erol. Ahmed, Lefter, Halid. İstanbulspor: Erdoğan Saim, Kenan Mustafa, Kâmil. Nevruz Şeref. Hidayet, Salim, Tayyar. Metin. İlk dakikalar rakiblerin birbirlerini denemelerile geçtikten sonra. ani bir İstanbulspor akınında Fenerbahçe müdafaasmın üstüste iki ıskası, Şalimı Erdal ile karşı karşıya bıraktı. Bu oyuncu da yerden ve çok sıkı bir şütle takımının galibiyet golünü yaptı. Bu beklenilmedik gol, Fenerbahçeyi çok sarstı. Ahenksiz akınlarla İstanbulspor kalesîni sık sık ziyaret eden sarı lâcıverdliler nihayet on yedinci dakikada Lefterin fevkalâde bir şütü ile beraberlişi temin ettıler. Devrenin ve maçın mütebaki kısmı iki tarafın da netıcesız çabalaması ıçinde cercyan ett; Maç da 11 beraberlıkİe sona erdi. C. A. Davudpaşa Beyoğluspor maçı Dün Şeref stadında yapılan maçta Davudpaja. 32 Beyoğlusporu mağlub etmiştir. Enıeklılik Sandığına dahil olacak müesseseleri Söyıyor: 1) Umumî bütçeye dah'J 'laire ve müesseseîer, ^ 2) Katma bütçeli daireler, yani Devlet Demiryolları ve Limanları Uinum Müdürlüğü, Devlet Denizyollsrı ve Lim3nlan Umum Müdiirlüğü. Devlet Havayolları Umum Müdürlüğü, Posta ve Telgraf ve Telefon Umum Müdürlüğü. Tekei Uımım Müd'.irlüğü, Orman Umum Müdürlüğü. Hudud Sahiller Sağlık Umum Müdürlüğü. Universiteler, Vakiflar Umum Müdürlüğü, 3) Vilâyet Hususî İdareleri. 4) Belediyeler, 5) Devlet İktisadî Teşekkülleri ve bunlara bağlı müesseseîer (yani Sümcrbank, Eübank, Ziraat . Bartkası (Emniyet Sandığı dahil), bir de umumi murakabe heyeti), 6) Hususi kanunlarla kurulmuş ve kurulacak bankalar (Cumhuriyet Merkez Bsnkası. Belediyeler ve İller Bankası, Emlâk Kredi Bankası gibi), 7) Umumi bütçeye giren veya katma bütçeli dairelerle vilâyet hususî idare'erine ve belcdiyelere bağlı idare ve müesseseîer ve gene bunlara bağlı olan mütedavil serrr.ayeli iş ve teşckküller. 8) Odenmiş sermayesinın yarısmdan fazla mübtelâ olduğu hastalıktan kurtulamıyarak, vefat etmiştir. Cenazesi. 10/ Maaşları Sandığı) namı altında bir 10/1949 pazartesi gunü öğle nair.azını 2 Hangi müesseseîer müddet daha yaşayacak ve işi 1683 müteakıb Teşvikiye camiinden kaldısayılı Tekaüd Kanununa göre bağ rllacakıır. yeni Sandığa giriyor Aliahtan rahmet dileriz. lanmış aylıkları ödemeğe münhasır Ksnunun 12 nci maddesi, yeni kalacaktır. Çelenk getirilmemesi rica olunur. Sandığa girecek müesseseîer Bursa eşrafından Kaşıkçızade Serasker Miışir Redif Paşamn oğlu eski Fransız Dok Şirketi memur]arınd?n 1) FATİH SATIS YERLERİ: Adresi Büyük Karaman cad. No. 8.'66 Halkevi binası Şeref Efendi sokağmdaki kapı. Bshariye tleri sokak No. 16 P FALİH REDİF KAŞIKOĞLU Satış Bfirosu EMİNÖNÜ | Bu. kaldınlan sandıklardan (yani Tekel Umum Müdürlüğü. Devlet Denizyolları Umum Müdürlüğü, Ziraat Bankası, Merkez Bankası. Belediyeler ve İîler Bankası, Emiâk Kredi Bankası. Devlet tktisadî Tesekkülleri Tekaüd Sandıkları. Köy Öğretmenleri ve Köy Sağlık Memurları Tekaüd Sandığı. Devlet Demiryoüarı, Askerî Fabrikalar Sandıkları) bağlanmış olan emekli, dul Ve yetim ayhkiarını ise 1 ocak 1550 tarihinden itibsren (Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı) ödemeğe başlayacsktır. Bu aylıklari eski miktarları üzerinden değil. yeni kanunla ıtabul edilen miktarlara çıkarılmak sureüle ödenecektir (Geçici madde 1, 2, 3 ve 10). * * * KADIKÖY ÜSKÜDAR KOZLUCA Han Mıntakalan Unkapanı köprüsünden Atatürk Bulvarmı takiben Yenikapı arasındaki saha. Yedikule; Samatya, Ak~ saray. Fatih, Eyüb, Rami. Unkapanı köprüsünden Atatürk Bulvarıru takiben Yenikapı ve Sarayburnu arasındaki saha, Balurköy. Yeşilköy dahil. ^ Kadıköy kazası, (Kartal. Pendik dahil) Anadoluhisan, Beylerbeyi, kazası dahil) Kuzguncuk, (Üsküdar Eski Maarif Nazırlarından Emrullah [ Efendhin mahdumu ve Ekonomı Ba j kanlığı mudürlerinden Âkil Giin ve i Dış Iş'eri Bakanlığı mennjrlarından î Belgrad Sefareti Başkâtibl Kâmil Tu '' banın kardeşieri ve Dış İslcri Bakan i İ15! mvdurlerir.den emekli Atıf Korun kayınbiraderi. Deniz Eczacı Yüzbaşılığırdan emekli Safraköylü dede Mektebi sokak No 14 G a l a t a R l h t u n c a d Beyoğlu kazası, 3eşiktaş kazası, Sarıyer kazası, Boğaziçi AnadoluhUarmdan Kavağa kadar olan Anadolu yakası ile Adalar kazası. HALİL EMRÜLLAH LÜLECİ i dün ysce vefat eîmiftir. Cenazesi bugünkü ııszsrtesi gür.ü öğls vakti Gureba Haslanesinden kpidırıiar^k. Bakııköy mezarhğına gbmüleccktir. Mevlâ rahmet eyley« * * * 2) CAĞRIl ACAK VE BİR HAFTA ICINDE MUAMELELERI YAPILACAK OLAN BEYANNAME NUMARALARI Günler Beyoğlu Kozluca han 3316011363C0 1363011419CK) 141901144600 14460]151100 I.'IIO). 153500 Fatih Kadıköy Eminönü ve Usküdar pr^^un tüccarlaı ından Kamj Tasan iirm?5indan Hulüsi Şen. , 3 Kimler tekaüd hakkindan faydalanır? Yukarıda han^i müesseselerin yeni sandığa dahil olacağmı gösterdik, İşte bu müesseselcrde çahşanl»r. 18 yaşmı bitirmiş olduktan başka şu şartları da haiz oldukları takdirde tekaüd hakkmdan fayaalanırlar: 1) Hususi eadül ve teşkilât kanunlarına gö.e .daimi kadrolarda derece esası uzerinden. aylık veya ücret aîanlar. 3656 sayılı ve 306/ 1939 tarihli Teadül Kanununun tadile uğrayan birinci maddesındc umumî bütçeden maaş alanlar 14 dereceye ayrıîmıştır. Gene bankalar ve Devlet iktisadî teşekkülleri memurlannın aldıkları ücretler de 3659 sayılı ve 3/7/1939 tarihli kanunda 14 dereceye eyrılmış buiunuyor. İşte. böylece Daimî kadrolarda derece esasına göre aylık ve ücret alanlar faydalanacaklardır. Bu hükme göre umumî bütçeye bağlı E cedveline ;*öre muvakkat kadro alınarak çalıştırılanlsr, bu haktan fayîalanamıyacaklardır. 2) Gene daimi kadrolarda aylık ücretle çalışan her çeşid hizmctlıler, Bunlar derece esası üzerinden aylık almamakla beraber daimî kadrolarda çalışan devamlı hizmetlilerdır. Meselâ 3656 sayılı kanunun on dokuzuncu maridesinde yazılı odacı, kolcu, bekçi, evrak müvezzii, ücretlı ve aidatlı tahsildarlar, daktilo ve stenolar gibi. Ancak Devlet Demiryolları memurları ücretleri hakkındaki 3173 sayılı kanuna bağlı 2 ve 3 numarah cedvellerde yazılı hizmetlilerden işçi vasfınr haiz olan amele, yol çavuşu, mütehassıs amele, hamal, tayfa, gemici, bahçıvan, Iâmbacı, lâvajcı, drezınör ve müesseselerin serbest ve mukaveleli avukatları haricdir. Yani bunlar. yeni kanundan faydalanacaklardır. İş yerlerindeki kapıcı, bekçi, odacı ve benzerleri ise devamlı hizmet gördükleri ıçin yeni sandıkta tekaüd hakkına sahibdir. Demiryolu işçileri dc. eski sandıktan faydalanmakta devam edeceklerdir. Müesseselerin hususî kanunlarma göre kurulmuş olan ıdare meclisleri reis ve azasına da yeni kanunla tekaüd hakkı verilmektedir. Böylece bu reis ve azalar. bundan sonra yaş vesaire hususunda Tekaüd Kanunu hükmüne tâbi olacaklardır. Yani 65 yaşmı dolduranlar, kanunun meriyete girdiği tarihten sonra bu vazifelere ahnamıyacakları gib: 65 yaşmı doldurmuş bulunduğu halde bu vazifelerde çalışmakta olanların da 1 ocak 1950 de bu yerlerden ayrılmaları icab edecektir. HULÛŞİ ŞEN i husu?i tayyarejle buraya yetiştirUerek. cumaıesi günü dimağ iHihabından muvaffakıyetle ameliyatı yapılınış ise de. dün Hakkın rshnıetine kavuşmus ; Tur. Cenazesi. bugün Beyazıd camu şeriıinde ikindi namazım müteakıb ce j naze namazı kılmarak. Merkezeîoncii ' ! deki nıakberei maluusasına defnedi'.e: ces rden. munuiileyhe karçı son vazifei diniyenin ifası rica olunur. Asnr. Kı'.ral 10''10 349 11 10'949 12 10 949 13/10,949 ?4'1O'949 15 10/949 Pazart. Sah Çarş. Perş. Curaa 200^01 den itibaren 151501 153500 152H01153800 e u'ünü gecmiş olanlar 15350115550O 153801156200 155501157000 156201158300 157001158800 158301167000 167001170000 158801161300 Cumartesi e ü n ü mazeret yüzünden g ü n ü n ü geçirmU olanlar günürlür. 3) Kuoonile müracaat edeceklerden istenilecek vesikalar: 194849 turunsu veya 1946/47 mavi beyanna m e kuponu ve hüviyst varakası. li Kupon'.annı ksybeaenier ilkönce Kozluca Han Satış Servisinde kayıb muamelesini ikmal ederek veni kuponlarını alacaklar ve aid oldukları Satış Bürolarına müracaat suretile ordinolarını alacaklardır. Bir haha zarfında muamelesi yapıkcak beyannamelerin numaraları her hafta başında Pazartesi frünleri sabah aazetelerile ilân edilecektir. (14032 ı sı, buraya kadar saydığımız daire, banka ve kurıımlardan birine veya bir kaçına aid şirketlerle bunların kendi sermayelerile kuracakları diğer şiıketler (meselâ Şeker Şirketi gibi), 9) Ticaret ve Sanayi Odalarile Ticaret ve Zahire borsaları, Ereğli Kömür Bölgesi Ame'.e Birliği ve nihayst yeni kurulmakta olan Tiıvkiye Cumhuriyeti Emekli SanCİ'CI. Görülüyor ki yeni sandık, Devlete, mahalli idavelere, belediyelcre aid bütün mvesseselerden başka. sermayelerinde bu müesseselerin yarıdan fazla ortak olduğu teşekkül'eri de içine alıyor. Yani âmme teşekküllcrinin hususî hukuk mevzuuna giren müesseselerini de ıhtiva ediyor. Böylece Devlet iktisaâi teşekkülleri ve hattâ Merkez Bankası gibi Anonim bir şirkert de sandjğa ithal ediliyor. Bu suretle yeni s?ndık, büyük bir teşekkül halinde ortaya çıkmış bulunuyor. Sandığm kuruluşu anında, kaldın!an tekaüd sandıklarından devredilenlerle birlikte sandığa şirccek memur ve hizmetlilerin sayısınm (250.000) i geçmesi, müesscsenin ehemmiyeti hakkında bir fikir verir. Umumî bütçeye dahil memur ve hirmctlilere. yeni kanunun yürürlü^e «irmesincien önce bağlanmış olan »mekli. dul ve yetim nylıklarının gene Devlet bütçesinden ödenmesine 'levam edilecek. ancak kanunun mcriyetinrlen sonra baflanacak kısım, sandıkça ödenîcsktir. Tcksüd sandığı bv.lunmıvan katma bütçeli dairelerin emek'ilcri hakkında da aynı muamele tatbik oiunacaktır. Yani eskiHen "lacl.mın sylıklar, Eandikça değil. müessesclerince ödenecektir. Buna karşı. (InhİTarlar Umum Miidürlüâü). (Devlet Denizyolları ve Limanları Tekaüd Sandığı). (Ziraat Bankası Tekaüd Sandığı), (Merkez Bankası Tekâüd Sandığı). (Belediyeler ve İller Bankası Memurları Tekiüd Sandığı). (Devlet İktisadî Teşekkül leri Tekaüd Sandışı).. (Emlâk Kredi Bankası Emekli Sandığı) kaldırılarak yeni sandığa devTedilmekte. Devlet Demiryolları Tekaüd Sandığının he memurlarla işçilere aid kısımları ajTilarak memur kısmı yeni sandığa geçmekte. işçilere aid kısım (Demiryolları İşçileri Emekli Sandığı) adile gene kalmaktadır. Askerî Fabrikslar Sandığında da. memur ve hizmetliler yeni sandığa devrediliyor. İşçilerin tekaüd işi, faaliyetine devam edecek oîan Askerî Fabrikalar Sandığına bırakıhyor. (Vilây3t îususi İdareleri Tekaüd Sandığı) ise, (Özel İdarclerle Ahkara Merkez Belediyesi ve T tanbul Birleşik İdaresi Zat in tarihî tefrikası: • cedvelinde yazılı olanlar. Yani köy öğretmenleri ve köy sağlık memurları, 5) Ereğli Ameîe Birliğinin aylık ve ücret alan memur ve hizmetlileri, 6) Vilâyet Daimî Komisyon üyelerile seçilmiş veya tayin edilmiş Belediye Başkanları (evvelce tekaüde tübi bir vazifede bulunmuş olmak şartile), 7) Teskilât kanunları gereğince maaşlı kifirolarda ücretli olarak çalıştırılanlar, 8) Ticaret ve Sanayi Odaları ile Ticaret ve Zahire Borsalarının tayinleri Ticaret Bakanlığınca yapılşn ve devamlı kadrolarda çalışan aylık ücretli daimî memurları, 9) Gedıkli subaylar, gedikli erba§lar, ve ordu uzman çavuşları, 10) Hat bakıcı, hat başbakıcısı, iTiüvezzi ve başmüvezzıler, vâızlar, hayrat hademeleri ve dersiamlar, 11) Millî Savunma Bakanlığı Harb Okulları öğrencileri, 12) Vazife malulü veya vazife dolayısile malul olmaları halinde erler. Böylece tekaüd hakkmdan faydalanacaklara kanun (iştirakçi), yani sandığa iştirak eden ler adını veriyor. • • İştirakçiler, arzularına bakılmadan tekaüd sandığına dahil sayıhrlar: Karı ile koca ikisi de tekaüde tâbi bir hizmette bulunsalar dahi (iştirakçi) olabilirler. Yani ikisi de ayrı ayrı tekaüd hakkmdan faydalanabilirler. Hükumet tasarısında karı ile kocanın aynı zamanda tekaüd aylığından faydalanmaları esası kabul edilmemişti. Tasarının bu hükmü Mecliste değiştirilmiştir. Armement Deppe S. A. A NV E R S 17 Ekime doğru limammızda beklenen Maliye Bakanhğmdan: I 35 lira maaşlı hesab ,uzmanı muavinliği için 7 11. 1949 Pazartesi günü müsabaka ımtihanı yapılacaktır. Aranan şartlar şunlardır: a) Memurin kanununun 4 üncü maddesinde yazılı evsafı haiz olmak. ' | b) 1949 yılı Ocak ayının başında 35 yaşını doldurmamış bulunmak. c) Siyasal Bilgiler Okulunu. Hukıık ve İktisad Fakültelerinden birini, Yüksek İktisad ve Ticaret Okulunu veya bunlara eşitliği Millî Eğitim Bakanlığınca kabul olunan yabancı bir ok'jlu bitinniş olmak. d) Yapılacak soruşturma neticesinde hesab uzmanhğınm gerektirdiği nitelikte bulunduğu anlaşılmak. .e) Yolculuk zahmetlerine katlanmağa sağlık durumları elverişli bulunmak, II İmtihana taüb olanlar en çcç 20 Ekim 1949 akşamma kadar Maliye Bakanlığı Hesab Uzmanları Kurulu Başkanhğma dilekçe ile müracaat edeceklerdir. Bu dilekçeyt şu kâğıdlar bağlanaoaktır. a) Nüfus cüzdanının aslı veya noterlikçe onanmış sureti. b) Kendi el yazısı ile hal tercümesi özeti. açık iş ve ev adresi, c) Fi'lî askerliğini yaptığına veya müeccel oldu^una dair resmi belge veya noterlikçe onanmış sureti. d) Okul şehadetnarae^i veya tasdiknamesinin aslı veya noterlikçe onsnmış sureti, e) Sağlam ve yolculuğa mütehammil olduğuna dair 'fotoğrafh resmî rapor. • 3 III Taliblerden aranılan şartları haiz olar.lar yazılı ve sözîü olmak üzere iki imtihana tâbi tutulacaklardır. Yazıh imtihan Ankarada Hesab Uzmanları Kurulu Başkanlığmda ve Istanbulda Hesab Uzmanları Büıosunda ve bunda muvaffak olanların sözlü imtihanı Ankarada Hesab Uzmanları Kurulu Baçkanlığında yapılacaktır, IV Yazıh ve sözlü imtihanlar aşağıdaki ders gruplanna giren •mevzuiardan yapılır. 1 Maliye (malive ilmi ve Türkiyede carî başlıca vergi kanunlarının esasları). 2 Muhasebe (ticaret muhasebesi. bilânço ve ticarl hesab). 3 İktisad (Umumî İktisad ve İşletme İktisadî). 4 Hukuk (Ticaret hukuku, medeni hukuk. borçlar hukuku. icra ve iflâs hukuku). 5 Lisan (ingilizce, almanca. fransızca. italyanca lisanlarından birinden yazdırılacak bir mevzuun tüıkçeye çevrilmesi). Millî Eğitim Bakanlığınca yapılan lisan imtihanlarma girmek suretile belge almış olanlar ayrıca sonuncu gruptan imtihan edilmezler. V imtihan neticesinde hesab uzmanı muavinliğine alınanlar üç sene sonra yapılacak yeterlik imtihanmda muvaffak olurlarsa, hesab uzmanlığma tayin edileceklerdir. VI Durumları 3656 sayılı teadül kanununa göre 35 lira maaş almağa müsaid bulunmıyanlara mezkur kanun hükümleri dairesinde alabilecekleri maaş verilecektir. VII imtihana girebilmek için ikinci maddede yazılı belgelerin 20 Ekim 1949 tarihine kadar eksiksiz gönderilmiş olma'sı şarttır. imtihana girme şartlaruu haiz olanlara yaza ile tebligat yapılır. (12623) A V K A R A D A EGYPTE Vapuru BEYRUT İSKENDERİYE ANVERS için cşyayi ticariye yükliyecektır. Fazla tafsilât için Ga'.atadâ Tahir hanında 3 üncü katta Scandinavian Near East Agency 1BB Tclecon: 4499321 ^m DOKTOR HASIB TANYOL Darıiliyc MütchasMsı Muayene saatleri: 17 19 Atatürk Bulvarı. Postane MBkarşısı. Tel: 20232 HHB >••• D O K T O R • • ! KEMAL ÇAĞLAR İdrar, tenasül hastalıklan mütehassısı ve operatörü Beyoğlu, Tokatlıyan karşısı, Suterazi (Kartal So.) Çahş Apt. 4. Tel: 41436 S. 10 19 Şükrii Mehmedı S E K B A N Gureba Hastanesi Belsopukluğu, Frengi ve Cild Hastalıklan sabık Mütehassısı Her gün çalı?ma saatlerinde Parmakkapı. îstiklâl Cad. 99 mam Telefon : 40916 • Tekaüde tâbi bir hizmette bulunmakla beraber tekaüd aylığından istifade hakkına sahib bulunmıyanlara ise (Tevdiatçı) denmektedir. Kimlerin tevdiatçı saydacağını kanunun 125 inci maddesi göstermektedir. Tekaüd hakkı tanman bir vazifeye ilk alınanlar, kırk yaşmı geçmiş iseler, tekaüd aylığından faydalanamazlar. Bununla beraber, bun ların aylığından, tıpkı iştirakçi3) Umumi bütçeye bağlı N lerde olduğu gibi tekaüd aidatı kesilir. Fakat böylece kesilen cedvelindekiler. Yani Milli Eği paralar ve müesseselerce ödenen tim Bakanlığınca istihdam edi len ve bu cedvelde yazılı olan yüzde beşler (Biriktirme Sandığı) hesabına geçirilecektir. Bu pansiyon, müzakereci, idare me sandıkta birıken paralar, 126 ncı muru, aşçı, hizmetli ye hademe maddedeki esaslar dairesinde leri, . 4) Umumî bütçeye bağlı K kendilerine geri verilir. mencinin yanında, göke karşı, kapkara dineliyordu. Aşağıdan Koca Yunusun ve başaklarmın sesleri duyuluyordu. Lubudun mu, kılıcın mı, yahud baltanın mı en iyi silâh olduğunu münakaşa ediyorlardıAmbaıda Musa ile Suna, Nuhla Nimet birbirlerme sevgilerini fısıldayorlardı. Turgudda bu ufak tefek sevgileri, sergüzeştleri ve münakaşaları dinliyecek kulak yoktu. Bunlar insanlann hoş çctcuklukları, hususî, hayatlarrnın acı tatlı fakat mıınis oyuncakları idi. Turgud bun larm tamamen üstünde ve mukadderatının yolunda idi. Şahsiyeti artık meydana çıkıyordu. Dineldiği yerde hiç kımıldamıyor, sanki irade kuvvetile gecenin karanlığmı delip yarını ve geleceği görmeğe çalışıyordu. Acaba çocukken keçileri güt rr.ek için âsayı tutmuş olan elinin bir gün gelip de imparatorlukları temellerindon sarsacağını seziyormuydu? Yanında duran serdümen, onun bir kaya parçası gibi dunnakta olduğunu görünce, <bu gene denize ne sorar? ve deniz de bu gence ne cevab verir?» diye merak ediyordu. Bir aralık Turgudcaya, >ben geminin böylesine hiç rasgL'mcmişüm. Dümen kıl kadar oynatılınca fanki teknenin insan derisi ve duy gusu varmış ve dokunuş ve işaretten mcram anlıyormuş gibi davranıyor. Ben kendi elimin parmaklarını bu kadar kolaylıkla kapayıp K İ RAL I K Beyoğlunda caddede, üstünde imaiâthaneyi havi büyük bir mağaza boş veya içindeki emval ve eşya ile acele kiralıktır. Fazla tafsilât için Büyükpostane yanında Alâlemci Hanında No. 8''9 Avukat Şeref Adoran'a müracaat. 1 Dr. Semsi Mutver Çocuk Hastalıklan Mütehassuı| Vezneciler Cümbuş A p t Tel: 23273. açamam. Dümen kullanmak adeta bir zevk oluyor» dedi. Turgudca, geminin öyle olmasını sağlamak için, tekne çalımmm nasıl olması gerektiğini buluncıya kadar, kaç gece sabahlara kadar göz yummayıp düşünmüş olduğunu hatırladıBu gemi o düşüncelerin mükâfatı idi. İş ustalara kalınca, kaburgalara meyil verirlerken, «biz bilmez miyiz? Eskidenberi âSet böyledir. Bu kaburgalara bu meyil verilir» deyip hiç bir yeniliği kabul etmiyorlardı. Serdümertin suali Turgudcayı dal mış olduğu düşüncelerden ayırdı, dar kamarasma giderek Endülüslüyü çağırdı. Yere bir harita serdiler. Üstüne beraberce abandılar. Haritanın üzerine kandili yanaştırdılar. Turgudca çizgiler çekerek bir şeyler anlatu. Endülüsliinün gözleri hayret ve hayranlıkla' parladı. Bunun üzerine dümenciye emir verildi. Gemi hafifçe rota deği^tirdi ve provası batıya açık denizlere doğru yöneldi. Odabaşı (ikinc: kaptan) Endülüslü olduğu için, nöbete geçti. Fakat Turgudcanm gözlerine uyku girmiyordu. Bir aralık aşağıya koğuşa gitti. Silâhlar temiz ve yağh olarak, herkesin başucunda alabandalara takılı duruyordu. El'an uyumamış olan bir kaç kişi bağdaş kurmuşlar, uyuyanları rahatsız etmemek üzere yavaş yavaş konuşuyorlardlTurgud Reis. kendi perkcudesiudc (brigantininde) KONFOR PALAS OTELİ Her odada sıcak su, telefon ve sinyal. Banyolu ve banyosuz odalar ve kalorifer. Telefon: 10320 Sanayi Caddesi 23 Ankara Ertesi sabah sanki gün mucizeler diyanndan çıkageliyordu Tan ışığmı ilkönce adalarm tepeleri kaptıDeniz ufuklara kadar, koyu bir çelik mavisiydi. Fırkata saita burina rüzgârile (yani uygun bir rüzgârla) bocalabanda uçup gidiyordu. Şafak sökerken direğtn başına bir gözcü çıkanldı. Adam henüz oraya çıkmıştı ki *bir yelken! Bir yelkenîî diye bağırdı. Yelkenin bir perkende olduğu ve yüklü bulunduğu anlaşıldı. Provasmı zayıf kuzey rüzgârma kârşı tutmuş, küreklerini içeri almıştl. Gemi fırkatanın güvertesinden görülmüyordu. Çünkü fırkatanın önünde tepesi leylâkî bir ada vardı. Yabancı perkende adanm batıya uzanan yüksek bir burnunun ötesinden geliyor du ve bundan dolayı ancak direğin tepesinden görülüyordu. Adaya doğru volta vuruyordu. Fakat milliyeti belli değildi. Turgudca adayı tamamen önüne alarak görünmemeği, ve apansızın perkendenin önüne çıkmağı tasarladı. Onun için sarayelken ve salyakürek emirlerini verdi, rotayı da biraz değiştirdi. Gözcü serenin cundasına (ucuna) bağlandıktan sonra seren hissa edilerek kazi direk dibine basıldı. Serenin cundası böylece bir direk boyu daha yükseğe kaldırıldı. Perkende volta başlarında döndükçc. adanm tümseği üzerinden gözetliyen gö/cü, geminin döndüğünü. aşağıya bıldiıiyordu. Fırkata da o Kurtuluş Kulübünün 53 üncü yıldönümü 1896 yılında üç beş heveskârın kurmuş olduğu Kurtuluş Genclik Kuîübü dün kurulujiınun 53 üncü yılını büyük bir törenle kutladı. Büyük. küçük beş yüz azası bulunan kulübün atlet. gürejçi, boksör, basketbol, voleybol, jimnastik, futbol şubelerine kayıdlı kız ve erkek sporcuların iştirakile yapılan tören heyecanh oldu. Altı yaşında kız ve erkek çocuklar, atlet formasile geçid resmine iştirak ettiler. Bunlari derece derece yükselen sporcular takib etti. Muntazam bir geçid resminden sonra sporcuların hep bir ağızdan İstiklâl marşını söylemeleri Kurtuluş Kulübünü dolduran bir kaç bin seyirci üzerinde heyecan uyandırdı. Şeref direğine törenle çekilen bayraktan sonra kulüb reisı heyecanlı bir konuşma yaptı. Şporun sıhhat, ve kuvvet kaynağı olduğunu söyleyen reis. kulübün kurulduğu gündenberi «amatörlüğü» gaye edindiklerini rekordmen ve şampiyona peşinde koşmadıklarile belirterek konuşmasına son verdi. Müteakıben zenğin jimnastik gösterileri yapıldı. «Sıhhat, kuvvet ve amatörlük» içinde yapılan bu çeşid çalışmayı^ bütün kulüblerimizin birinci plâna aldıklarını görmek n»sib olursa bahtiyar oluruz. Omer Besitf Yazan: «İşte kardsşin Mehmed. diyordu. Musa ise. içınden sanki iyi hait ettin» diye düşünüyor ve Sunaya baktıkça öfkesinden bütün kanı başına ve yüzüne harlıyordu. Musanın yüzü kızardıkça, Sunanın rengi atıyor ve gözleri de korku ile doluyordu. Musa onun yabancı bir yerde bunca erkeğin arasında yapayalnız kaldıktan başka, bir de (uğrunda bunca fedakârlığı sevinc sevine göze alan) bu kızm üstelik olarak kendisinden korkmakta olduğunu görünce yüreği merhamet ve acı ils parslanır gibi oldu. Kollarını açarak. tâ can evinden. «gel kard^rim Mehmed!» diye haykırdı. Bu sefer tepeden tırnağa kadar kjzarm^k sıras; Sunanındı. Sevincinin cıidırtıcı hızı ile, yere bir tepme vurunca havaya boşsnıp, »efem'!» (ağabeyim!) diye bir çığlık salarak Musanın kolları arasına düşlü. Oierie Yoranlı Nuhla Güvercinlikli Nimet yanyana bağdaş kurmuşlar, yavaş yavaş konuşuyor lardı. Nimet, 'baksana Nuh eğer biz de bunlar gibi kardeş olsaydık. böylsce kucaklaşırdık. Ne yazık ki kar Halikarnas Balıkçısı deş ueğiiiz» diyordu. Öteki «kardeş değil miyiz? Bak sana söyliyeyim, bu sefer bitinciye kadar karı koca değil. fakat iki kardeş kalacağız. Bunu böylece bil» dedi. • Peki öyle olsun. Fakat senin neye canuı sıkılıyor?» ^Nasıl ^ıkılmasm? Senin yanımda bulunmaklığın. Benim gönül ferahlığı ile dövüşmeme engel olacak.^ «Hiç de değil. ben cılız ve zebun bir kadın değilim. Nasıl senin yanında oturup kürek çekiyorsam. gavurlarla al aşağıya ver takksboğazlaştığın zaman gene öyle:e dövüşürüm. Allah göstermesin şehid olursan. benim de seninle beraber şehid olmama İ i m mâni olur?. Köşede böyle konuşulurken selsirecinin (selsize kemikten yapılmış denizci borusunun adıdır. Selsireci nöbet subayıdır. Yelkencinin emrindedir. Nöbetle yelkenleri kullanan postalara kumanda eder) boıusu öttü. Rahatçı posta ambara indi. Onun yerine de öteki posta güverteye işbaşma çıktı. Turgudcanın upuzun silueti dü nun gittiği istikametin tam aksine giderek gözükmemeğe çalışıyorduNe var ki perkende adaya bir mil kadar yanaşınca rüzgâr öldü. Artık yabancı gemi durgun sular üzerinde şekerleme kestiriyormış gibi tembel tembel yüzüyordu. Kü reklerini saldı. Turgudca artık adaya yetişmiş gibiydL Yabancı geminin adadan uzak geçmesi ihtimalini gözönünde tutarak, daha fazla beklememeğe ve meydana çıkmağa karar verdi. Mak sadı perkendeye hemen saldırmak değil, fakat kendi yoluna devam ediyormuş gibi küreklerle aheste aheste ilerlemek, tam yanından geçerken dönüp ona hücum etmekti. Savaşmak niyetinde olduğunu karşısındakine s«zdirm«»nek üzere seren ve direklerini indirmedi. Adanm arkasmdan çıktılar. Perkende onları görünce direk, seren indirmek gibi bir harekette bulunmadı, dümen de kırmadı. Turgudcanın yanında olanlar. karşıdakinin hiç bir şeyden şüphelenmediğini söylediler. Turgud Reis: <Öyle mi sanıyorsunuz?. Bu gemi provadan kıça kadar hep göz kulaktır. Pek Osmanlı gemisine benzemiyor. Sanki güneşte uyuyor muş gibi gözlerini yumuyor ama kirpik arasından bizi kolluyordur. Sanki biz savaşla münasebetimiz yokmuş gibi uysal uysal harekjt etmesini biliıiz de, o öyle davranmaîinı bilmez mi? dedi ve emirleGünün ilk karsılaşması Berini usul usul vermekte devam ef.: şiktas ile Ernnıyet arasında idi. Oünkii maçlar