Katalog

ııııııııııııımıtuınîtıunıuuıiiimimuuiummuüL GÜNÜN Halbuki bir deDoktor Edvar Bemokrasinin şefi mem ne», Çekodovakyaılbaşı gecesi halk sabaha kaleketinin durumunu nın kuruluşundan dar sokaklara dokülmüş ve iyi bilen geniş bir bugüne kadar, memkafalar bir havli tiıtsülenmiş kültür adamı olmak leketin politika haolduğu halde, koca fehirde, hemen heiktiza eder. Onun yatının ön saflamen hiç bir zabıta vak'ası olmadı. Halk rmda çalışmış ve büyük makamlarmda sadüf edilir. İngilterenin Lordlar Ka bütün kudret ve liyakati resmî hizınet sakin ve vakur bir neş'e içinde yeni yılı yordu. O hayırlı gidişe dönebilmesini lerinin emrinde obnayı, gayreti, nabulunmuş hukuk âlimi bir devlet ada marası eski geleneklerin bir misalidir. Dun, Eminönü Halkevi, büyük ve kutladı. mıdır. Çekoslovakyanın Devlet Reisi Oraya seçimle değil, Kralın tayinile gi muskârlığı, şahsi sadakati ve saorı kutsî bir davaya giriş işinin iik adım temin, her Türk için, mukaddes ve mllli Geçen Kurban ve Cumhuriyet baykahramanlık derecesine varmalıdır. bir vazife olmalıdır. Verem yatakîarı rilir ve tayin olunmak için de servet ve Mazarik'in yakm dostlarından sözüne ları atılan yer oldu: Sağlık Bakam Dr. ve özüne güvendiği bu zat, Hariciye Na şöhret sahibi olmak esastır ve lordluk da Çünkü daima yeni yeni meselelerın ramlarındaki cıvık ve küstah harekctBehçet Uzun açış nutku ile verem haf itibarile Balkanhlardan da çok geriyiz. zırı sıfatile Milletler Meclisinde memevlâdiyeliktir. Avrupanın diğer bazı halli ile karşılaşacak ve muarızlarınvn lerden, sarkıntılardan ve sarhoşlardan tasma girildi. Memleketimizde çocuk Denilebilir ki Avrupa kıtasında verem lilere tahsis edilen yatsk sayısı az olleketinin temsilcisi idi. Ve Mazarik'in demokrasilerinde servet ve aile mülâ itirazlarma uğrıyacaktır. O, muhalifle eser görülmedi. Kadınlara lâf ve el ahaftası, havacılık haftası gibi her biri. de sözcüsü olarak devletlerle müzake hazaları seçimlere hâlâ hâkim oluyor. rini ancak akılla ve mantık yolu ile ikna tan, erkeklere küfür ve ytımruk savuo sahalarda büyük önem taşıyan teşe'D mak itibarile biz €n başta geliyoruz. etmenin yolunu aramak ve bulmak ran, caddelerde dövüşen, birbirlerine bııeyi daha ziyade Beneş idare ederdi. Bunlar yarım demokrasilerdir. büsleri canlandırmak üzcre tesis edüSayın Sağlık Bakanının fikıimce vn mecburiyetindedir. Onun içindir ki de çak çeken ve saplıyan külhanbeyler ve Gerek Milletler Meclisinde, gerek diBazı memleketlerde ise derebeylik miş haftalar var. Geçen 1947 yılı ocak çok takdire lâyık olan tarafı, orta'1131 mokrasi şefleri, otoriter devlet şeflerin kabadayılar, jıibaşı gecesinde, uslu usğer politika faaliyeüerinde büyük kadevrinin eserleri ve tesirleri pek azdır. ayı da bunlara yeni bir tanesini daha giil pembe gösteren yanlış ve mem.eİçkili mahaller hakkında Emniyet İş biliyetler gösterdi. Memleketine ve mıl Meselâ Fransada büyük ihtilftl, aria der. daha çabuk yıpranırlar; daha tez ih lu gezdiler. Halbuki Sıkıyönetim de katmışti; Verem haftası. ket hesabına çok feci olan yolu tutmak leri umum müdürlüğünce yeni bir takalkmıştı. Sıkıyönetim kalkmıştı ama, letine başanlı hizmetler etti ve Avru tokrasiyi devirmiştir. Şimdi orada şef tiyarlarlar. Hemen hemen her demokBuna neden lüzum görüldü? Vererale dcğil, hakikati bütün acıhğile ortaya limatname yapılmakta olduğu haber a panın meşhur simalarından biri oldu. ratik şef bir sevilmemezlik de\Tesi ge yerini sıkı bir el almıştı. «Hürriyet var! lerin yeti^mesinde en kesin ve en emUcadele işini hızlandırmak lâzun gel sermekte gösterdiği m«denî cesarettir. lınmıştır. Bu talimatname hakkında İs Mazarik'in ölümünden sonra da Cumçirir. Hakikl bir demokrasi şefi günün Demokrasi var!» diye hcrkesin hürrihemmiyetli rolü seçimler oynuyor. birinde sevilmemeğe, istenilmemeğe ve yetine tecavüz eden kiistahlara ve azdi de onun için... Sinsi bir düşman, yurd Maalesef yurdumuzda birçok işlerde sa tanbul vilâyetinin de mütaleası sorul hur Reisi seçildi. Münih müzakereleri Otoriter devletlerde ise şefleri daima vazifesinden çekilmeye mutlaka mah gınlara karşı kanunları, nizamları tatiçindeki beşinci kollarmı faaliyete ze deoe ha'.iikatleri örtmeye çalışarak yii n.uştur. Mezkur talimatnameyi hazırla sıralarında cihana yaydığı tehlike fer ihtilâller yaratır. kum olur. Bu akibeti bilmek ve hatırla bik eden, bir lakım kendini bilmezlerin çirerek bizi yok etmeye savaşıyor. Kur ründüğüne çok sahid olmuşuzdur. Eu mak üzere genel müdürlükte bir koyadları memlekeü istilâdan koruyamsBundan başka, nazizm ve fasiım sis mak büyük akıllılıktır. koca şehri başıboş ve anarşik bir hale devekv;unun başını kuma sokup beni misyon teşkil ediimiş. bu komisyona Iç banlarını arttırmak için birçok imkândı. 1939 da Amerikaya sığmmıştı. Şi temlerinde Führer ve Duçe tabirleri sokmalarına müsamaha etmiyen sıkı lara bol bol sahib... Cehalet, sefalet, ve kimse görmüj'or demesine benzer. Dr. İşleri, Şağlık Bakanhğı, Milli Eğitim kago Universitesinde demokrasiye daır hususî bir devlet felsefesine dayanır. Hakiki şef, günün birinde istenilmi bir el! feepcinden daha mühim olarak da sey B?hçet Uz, cesaretle, hattâ bilmedikîs Bakanlığı ve Tekelden birer murahhas konferanslar vermiş, ve bunları «De Bu felsefeye göre, devlet kadiri mut yeceğini ve düşeceğini beklemelidir. O, yar verem pülverizatörleri yani açık ve rimizi de bize açıkhk ve acıhğile söyle tayin edilmiştir. Bundan evvel yapıhp mokrasi Bugün ve Yarını> adlı bir laktır. Devletin bu mutlak kudreti Füh bu akibeti devletin bekuı ve milleiin Yılbaaı akşamı ve gecesi Taksim remliler var. Dünyadaki mutad usullerle mckten cekinmiyor. Onun böyle hare tatbik edilen içkili mahallerin tahdidi kitabla 1944 te neşretmiş. Beneş, konfe rerde ve Duçede tecelli eder. Devîet de saadeti için bir hizmet biimeli, böyle meydtuıı . Galatasaray arasında gördüyapılan bir hesaba göre aşağı yukarı kot ederken sadece bir münakkid gibi hakkındaki talimatnamenin hazırlanma ranslarında demokıasinin zayıf ve kuv mek şef demektir. Devletin bu yoldaki neticeleri olağanüstü ve anormal gör ğiim sükun ile Kurban ve Cumhuriyet bunların sayısı yurdumuzda yüz bmideğil, bunun çarelerini de göstererek bir sında bu işe aid hıfzıssıhha ve ilk ted vetli taraflarmı tahlil ediyor. Ve detelâkkisi ihtilâlci olduğu kadar son de memeli, halkın nankörlüğüne de atfet bayramları sırasmdaki utnnrluıcı sulurisat kammlanndaki hükümlerin gözden mokrasi rejimini nazizme, faşizme ve memelidir. lukkrı mukayese rttitn. Taksim mc>dabuİuyor. Yüz bin açık veremli, sağiam başarıcı halile konuştuğunu görüyonı?kaçtığı anlaşılarak yeni talimatnamenin boljsvizme karşı kuvvetle müdafaa edi rece mistiktir de. Her iki rejimde <lutnında otomobilleri karga tulumba etmeOtoriter çefle, demokratik çef tipleri insanlara mütemadiyen verem mikro Şimdi Dr. Behçet Uz. derdlere nasıl <Jehazırlanrr.asında bunların da gözönün yor ve rejimler arasındaki tezadlan gü fu süphani> ile olan yani bir sülâleden arasında son hükmü tarih verir. Gsç ğe kalkışanları. gelen gcçenin suratına feü püskürerek aramızda dolaşıyor. Ceva bulunacağını gösteren bir milli sağ de bulundurulması takarrür miras yolu ile gelen devlet şefliği teetmiştir. zel tebarüz ettiriyor. Kitab, bu itibarla mişin meşhur diktatörlerine tarihin «atom» denilen fişekleri fırlatanları hahalet ve sefalet de onları destekliyor. lık plânını Türk umumî efkârına sunJu, Bu arada ilk tedrisat kanunu içkili mademokrasi edebiyatının yeni ve iyi e lâkkisini reddeder. Milleti tanrılaştırır, dürbinile bakılacak olursa bu hükmün tırladım. İki ay önce bu taşkınlıkları yakında Meclise geleceğini bütçe nutBöylelikle verem yurdumuzda alabildidevleti tanrılaştırır ve ikisini birbirine hallerin ilk okul binalarından en az 100 serlerinden sayılabilir. japanlar kuzu (fibi dolaşıvorlarrlı. ğine tırpan atıyor. Sağlık Bakanın'.n kundan öğrcndüı. Şurada burada (Plân metre uzakta bulunmasinı, bu dükkânmezceder. Tanrılaştırılan devlet, mil ne olabileceğini görmek güç olmaz. Demokratik politikanm aynı zamanda gibi hayallerle uğrsşmıyahm, şu eksiDenıek ki şehrin a'ayisini temin etDoktor Beneş'in bizzat mühim rol oynutkunda belirttiği noktalardan biri bize letle birleşmiş olur. Führer de, Duçe de larda 18 yaşından aşağı hiç bir kimsenadığı vakıâların şahadeti kitaba ayrıca partileri, sınıflan ve jahıslan tanımıyan, bir sanat ve bir ilim meselesi olduğj mek hiç de güç bir iş değilmiş! Polis ve facianm dehşetini göstermeye kâfidir: ğimizi veya bu eksiğimizi tamamhyalırn) nin çahştırılmamasını âmirdir. bir realite kıymeti de vermektedir. (Senede en az bir tahminle kırk lun diyen. hattâ iyi düşündüğünü sandığımız mutlak kudreti haiz devletin ifadesi ve kabul edilince demokrasilerde ideal jandarmaların caddelerde dolaşnıaları, Kapatılan yerlerin vaziyeti devlet adamlarının hakikî demokrat eski tabirile kol gczmeleri kâfi imiş. Demokrasi sisteminin etüdleri sıra temsilcisi olarak tabiî şeflerdir. vatandaş veremd«n ölüyor.) Bu rakim zevata rastlıyoruz. Biz bu zevatın fikirSıkıyönetim komutanhğınca kapatıl sında bu eserin bazı sahifelerini nakşeflik vasıflarile beraber otoriter jeflüV Yalnız 400 jandarma ile takviye edilen bile bir alarm işareti sayılmaya değer. Ierini çok yanlış ve tehli!c;li buluyonız. Bu şefler, haleflerinin nasıl seçilecek karakterinden bazılarını şahıslarında miş olan içkili yerlerin sıkıyönetim letmek, bu itibarla zabıta, Istanbula mcdcni bir şehre yafaydalı görüldü. Plânsızhk nasıl müdafaa edilcbilir? KenGene bu nutukta bu insan kaybının ikierinin nazariyesini kuramadan belki birleştirmeleri zarurî olur. Yani demokkalktıktan sonra açılmssı için vilâyete raşan bu nıanzarayı verebiliyormuş. O tisadî zaran senede yarım milyar Türk dilerinden beklenilen tek ?ey, plâns.z bir çok teşebbüs ve müracaatler yapıl İkinci Cihan Harbine takaddüm eden de bulamadan yikıldılar gittiler. rat şefleri bilgi, akıl ve tahlil adamı ol halde, bunu neden vaktile yapmadık, hrası olarak hesablandığını görüyoıuz. lığa hücum etmektir. Elbette plânda ha mıstır. Bu müracaatler, vilâyet maka son on sene içinde şahsiyetini ve şöh Demokratik devlet şeflerile, otokra maktan biraz daha fazla bir şey olmadiye sormamak elden gclmiyor. retini herkese tanıttırmış olan doktor O halde veremle savaşmak için geç *ile talar da buîunabilir. Fakat yapılacvik n.ınca incelenmiş ve bu yerlerin açılmatik devlet şefleri arasındaki farklar lıdırlar. Beneş, milliyetçi ve demokrat bir ç€y, sabotaj değil, ilmî tenkidlerle piâNeyse biraz gcç oldu ama güç olmadı kalmış bulunuyoruz. Bakan. nutkunds sına imkân olmadığı k.anaatine varıl devlet adamıydı ve bu konferanslar o şunlardır: Sade fikir adamı olmak yetişmez; ve temiz oldu. Bu tecrübeden ibret dcrsi medenl memlekctlerin bu sahada elle fin tekâmülünü temindir. mıştır. Esasen kapatılan yerler umurai devirdeki kanaatlerinin mahsulüdür. Demokrasi sistemi, politikada na (çünkü bunlar politikada çok kere kaalarak eskiden «zabıtai mania» dediği* ettiği zaferleri bildiriyor: (İsveçte StojkVcrem savaşı h&ftası münasebetılc yetle müddetli olduğuna ve bu müddetnıusluluğun insanların eşidliğinin, ge biliyetsizlikler göstermişlerdir.) cesaret Şimdi bu zat, Rusyamn peyklerinden miz emniyet kuvvetini daima bö.vl* ho'm şehrinde 18101830 arasında veran pıâna temas edişimiz bu büyük sosya! leri kısmen de geçmiş bulunduğuna göre, bşme metod ve usullerinin serbest ma ve karar sahibi de olmak gerektir. olan ve tabiatile Bolşe^kleşen Çekoskuvvetli tutmak devlet otoritesini asla d«n yüz binde ölüm nisbeti 880 iken felâketle mücadele için plânlı ve gcniş Sıkıyönetim kararlannm infazdan kalŞef olacak adam; çabuk karar ver gevşetmemek gerektir. lovakyanın Cumhur Reisidir. Siyasî ve nakaşasının, aklın bilgi ile tatbiki esas 19311935 te 119 adedine. Hamburada adımlara ihtiyac oluşundandır. E«asen dırılması bahis mevzuu olamıyacaktır. olduğuna göre bu rejimler daha ziyade me, harekete geçme, maddi ve manevi içtima' kanaatlerinin ne gibi istihaleFransızların «Kadife eldivcnli demir 18211830 da 644 iken 19241926 sene'p teklif edilen şoy, filân veya filân zarm Keyfiyet vilâyet makammca müracaat akıllı ve bilgili adamlan seçmeye müte cesaret hasletlerini ahenkli bir terkiblere uğradığını ve bugünkü kanaatleriel» sözile ifade ettikleri idare şekli rle rinde 97 ye, NewYork, Filâdelfiya ve icadı değil, baç'îa memleketlerin tecrü edenlere tebliğ edilmiştir. mayildir. Bu adamların sorumluluk le, fikir, his, yüksek kültür, ilmi bir nin ne olduğunu öğrenmek belki de hiç budur. İstanbul Emniyet Müdürü böyle Boston'da 18121840 senelerinde 400 ik3.ı te ederek muvaffak olduklan ıısuldar. bir vakit mümkün olmıyacaktır. Maa duygusuna son derece riayetli olmaları seziş olgunluğu vasıflarile birleştirmiş bir idare adamı olduğunu göstermişlir. 19251940 senelerinde 58. Danimarks.dc) (Yurdun filân yerinde vatandaş doğıuneolmalıdır. Politika hayatında bu kadar lâzımdır. Bunlar efkârı umumiyeye C.H.P. İstanbul Müiettişliği mafilı komünizm Slavlaştığına, ve Slav 1880 de 300 iken 1935 senesinde 51 e diiş vi istiyor, filân yerde doktor yok. on C.H.P. meıkez 1dare kuruluna seçüen Dr. larır da Bolşevikleştiğine göre Çek, ve dikkat etmeliler ve hesaba katmalıdır vasıfların bir araya toplanışı nadirdir. Kanunsuz çiddetten ziyade; kanunlu miiştür.) Verem savaşının muvaffakıyv lâra çare bulsanna...) dem?k, selin ör.ü Fazıl Şerefecdin dün sabah Ankaradan (eh nüıayet Slav olan Beneş'in hiç değilse lar. Bu itibarla hareketlerinde ve ifle Fakat toplandığı da olur; bu tabiî bir otoritonin çok daha verimli ve başanlı tini bu rak^amlar kadar beliğ olarak bize ne kum torbası koymak demektir. Ge rimize gelmiştır. Fazıl Şerefeddin. dinlenmek milliyet itibarile şimdilik bu irtidadı rinde gayet şuurlu ve temkinli davran kabiliyet ve istidad işi olduğu kadar olduğunu ispaJ eden Emniyet müdüriiüç gün müddetle geldiğini, parti mufetrr.aya mecburdurlar. Demokratik şefle yetişme ve olgunlaşma meselesidir de. nii tebrik ederiz. gösterecek hangi şey vardır? lişigüzel yapılan seyler, enerji israfm için tijliklerinin lâğvedilmediğini. bu hususta yeni hoş görmüş ve eski kanaate çok zıd firin çoğunun işleri gayet derin düşünme Bu sebeble demokrasilerde şef meselesi can ve salğık davasında yıllarca daba kiriei'le uyuşmuş olması da mümkünbir tüzük hazırlanacağını ve İstanbula yaVeremle sfiva?, en başta mikrop salerinin ve incelemelerinin sebebi budur. daima iyi yetişmişlerin iyi seçilmesi dakında bir müfettis gönderileceğinl «öylernl; dür. geri kalmaktan ba|ka bir çeye yaramar. çahları arayıp bulmak ve on'.arı tecrid tir. Demokrasi şeflerinin kararsız ve mü vası olacaktır. Verem haftası, bütün yurdda veremin etmekle olur. Arayıp bulma va=ıtahrı Belki de komünizmin zararlarım ve tereddid görünmeleri de bundandır, Karadenizdeki fırtına Demokrasilerde kıymeüi insanların Viyolonist Profesör G. Bouillon dispanserler ve ziyaretçi hemşirtlerdır. nasıl müthiş bir felâket olduğunu yurdBirkaç gündür esmekte olan lodos fırtına Bolşevizmin yakm tehlikesini Slav ol Çünkü onlar, tekliflerini, parlamentoda kendilerini politikaya vermeleri pek yecaşlara göstcrirken, onunla savaş çarcTecrid vasıtaları da evvelâ verem hasşehrimizde mıyan milletler düşünsün der ve geçer. sının durması üzerine Karadenizde poyraz politik partilerle daima münakaşalar rinde olur. Münevverler, politika i'.e lerinin muntazam bir te«kilâta bağl..n fırtınası şiddetlenmis, birçok motör bu yüztâneleri ve sonra sanatorvomlardır. Dün tayyare İle şehrimize gelmiç olan t«Bu makalede manası nakledilen fikir ederek kabul ettirmek ve seçmenlerinin yakından ilgilenmelidirler ki, demokmasına imkân verecek olan millî sagl:k den Karadenize çıkamamıştır. DenizyolUri nınmıj keman virtüozu Profesör Gabriel ler, eserin 245 inci sahifesinde «DemokYurdumuzda bu sahada ne imkânlara plânını bir an evvel gerçekleşmiş gör İdaresine aid İzmir vapuru Karadeniz sefe rasi rejiminde bir şef ve bir devlet ada hatırını saymak zorundadırlar Bunların rasinin hakık! şefleri onların safından Bouillon, persembe günü C^nıal Resid Rey malikiz, veya daha doğrusu ne kadar çıkabilsin. Halk sınıflan arasından da rinden iki gün gecikme ile dönmüş, dün yadurumları bağımsız olan ve bu itibarla Idaresinde Filârmorü Derneği Senfonik Orrr.ek hasretilefcütehassiriz. başlığı altındaki çabuk ve kat'î kararlar alabilen mutlak hususile ihtilâllerden ve büyük karı kestrası refakatinde bir konser verecektir. pılması lâzım gelen Karadeniz poetası da mı nasıl olmahdırı imkânsızlık içindeyiz? Bunu da bize bu Bu hafta, malî kudreti olan vatand^ş hava muhalefetinden seferini salı gününe fıkralardadır: ' nutuk pekâlâ göstermektedir. İlk defa. v« oforiter devlet şeflerinkinden çok şıklıklardan sonra. şeflerin çıktığına Programd» Mozart'ın La major kontertonı lara, yardım yapmalan lüzumunu. sade lehir etmıjtir. şüphe yoktur. Fakat doğrudan doğruya ile Lalo'nun Synphonie Espagnol'u vardır. m«rhum Besim Ömeı Paşanın Şükrü KAYA daha güçtür. ce bir hamiyet borcu olarak değil, vaEt davası halk kUtlelerinden gelmiş olmalarına Kurşun hırsızı çocuklar rünü yurdun hayrma ye sajl:ğırxa, * * * Hayatın daimî bir mücadele; halkla tandaşının olduğu kadar bizzat keııdi Belediyenin yeni İktisad Müdürü Naim Öğirfanına hizmetle geçiren bu büyük adattoda Denlz KulübUne aid 31 kilo ajırüdevlet arasındaki münasebetlerin Ue rağmen, böylelerin çalışarak ve hususî refsinin de tehlikede olduğunu göster tem ve müdür muavini Emin dün Mezbaha Beneş'in makalesi şudür: şartlar ve tesadüfler sayesinde yetiş ğındakl kurjun borularl çalan 914 yajîlmın) teşebbüsile «Veremle Mücadele «Demokraside şef ve şeflik meselssi gene bir mücadele olduğu fikrine day.ımeye maruf bir hveket, heyecan ve ça ya giderek oradaki durumu gdzden gevirrındaki Muzaffer. Seyfi, Turgud ve Mustaf» Osmanlı Cemiyeti» adı ile bir dernek misler, mezbahayı ve hayvan borsasını re gerek nazarî politika ilmi, gerek pratik nan otoriter devletlerde şefler politika tikleri ve olgunlaştıkları da muhakkak adındakl dört çocuk. kursunları «atarken lişma haftası olmalıdır. Verem mücade zerek işler hakkında izahat almışlardır. YDtır kurulmuş, fakat Mütareke, her müsbet suçüstü yakalanmışlardır. lesine gönül aşkile katılarak birçok rın Belediycde toptancıların iştirakile cir te politika hayatı bakımlarından çok lannda cebir ve şiddet kullandıkları için Her ne olursa olsun bugünkü hayatta teş«bbüs gibi onu da silip süpürmüştür. karakterlevinde şu hususiyetler vardu: Dilsizler kongresi yurddaşın hayatını kurtaran faziletH ve toplantı yapılarak et işi konuşulaeaktır. Dün mühim ve çok karışık bir davadır. Ondan sonra şimdiki teşkilâtın ilk nüvesi İkinci Cihan Harbinden önceki son Bunlar insan hayatının devamlı bir .nd ve demokratik devletlerde hakikî ve fedakâr idarecilere minnet ve çükran... Mezbahada 3000 kadar hayvan kesilmiş ve Türkiye Sağır, Dilsiz ve Körler Tesarüd düzgün bir tahsil görmeden ve ilimleİzmirde, istirdaddan sonra, 1923 te, şim220230 kuruş üzerinden satış yapılmıjtır. on yılın büyük hâdiselere sahne olan cadeleden ve insanlar arasındaki miiCemiyetinden: diki Sağlık Bakanının çok hizmeti sebSahte yüksek nıühcndis! tarihini anlamak için şef meselesini bil nasebetlerin zorlamaktan ibaret olduğu rin bütün şubelerinde geniş malumat Cemiyetimizin yıllık kongresi yarınki 4/1/ sahibi olmadan politika faaliyetlerinde na inanmak mecburiyetindedirler. Bir müddettenberi. kendisine yüksek tr.ıi mek esastır. keden «Verem Mücadele Cemiyeti> adı 948 pazar günü Aksaraydaki okul binasınd» lıendıs «üsü vererek: tanzim ettiği sahte dipS Ocak SALI Akşamı saat 14 te yapılacaktır. Kayıdlı azalarm gelile kurulmuştur. Bu cemiyet. bugün icO, son on yıl içinde Avrupada demok Böyle şeflerin hepsi de fikir adamı oî bnlunmanın imkânı yoktur. loma ile senelerdenberi mühendislik (!) y.ıpmeleri rica olunur. Demokrasi şeflerinde aranüan vasıftanbuldan sonra. en muvaifak olan verasinin sukutuna sebeb. her şeyden maktan ziyade hareket ve ic makta olan Emin Muzaffer adında bir genc. ların otoriter rejim şeflerinde tamamile remle savaş teşekkülüdür. evvel şeflerinin düşmejidir raat adamı şiddetli ve hiddetli kimsesahte diplomasile Beîçikaya ihtısas yapmük için gitmek üzere iken Bayındırlık Bak^.iAvrupanın ve dünyanın uğradığı fe lerdir. Bunlar umumiyetle tarihî olay bulunmasına ihtiyac yoktur. Fakat böytstanbuldaki şimdiki teşekkül 1927 de ALMANCA TÜRKÇE lığı Urafmdan sahtekâr olduğu anlasılmıj lâketlerden o devrin demokratik şefleri ları ve mevcud şartları mülâhaza etme lelerin de temiz ahlâklt, doğru özlü inTürk Musikisi JConseri ve Emin Muzaffer yakalanarak Adliyeye «ekurulmuş, 196 lira para ile işe baslasanca bir terbiye görmüş ve malumat çok sorumludurlar. Demokrasiler kötia den ve başkalarının fikirlerini ve nasirilmistir. mıştır. Bugün on bir dispanseri, 200 yabir sistem olduklan için değil; zayıf, hatlerini dinlemeye lüzum görmeden a sahibi birer şef olabileceklerine inanmak Haslalar için müsamere teklı sanatoryomu, hemsire mektcbi, kudretsiz, kötü şeflerin ellerinde kal nında karar veren adamlardır. Bunlar, güçtür. Beyoğlu \?ensucat İşçüeri Sendikası yöneseyjar röntgenile en faydalı bir teşekTarih yalnız antidemokratik otoritsr tim kurulu hasta ve her türlü yardıma muh dıkları için düştüler. Feodal ve monarşi mağrur hodbin, «inirli, heyecanlı frenADNAN HAIET TAŞPÎNAR Programda: kül halini almıştır. Eğer mütemadiyen sistemleri değil, onların şeflerini de tac üyeleri için bugün t*at 14 te Eminönü devrinde şefler analanndan şet olarak siz, gemsiz mizaclı olurlar. İsmail Dede. Hacı Arif Lemi, yükselen bütçesi, Doktor Tevfik İsmjil Halkevinde bir müsamere verecektir. Geniş'eiümiş ikinci tabi rrahkum edecektir.» doğarlardı. Şimdiki demokratik devirBöyle adamların idare ettikleri Suphi Ziya, Şerif İçli, Eski Gökçenin pek iyi belirttigi arızaya uğde şefler seçimle şef olurlar. leketler . şeflerinin ve rejimlerinin taTevzi merkezi: Galata Sermet Han Divan ve Halk Türkülcri. ramasaydı İstanbulda veremle mücadele Fakat bazı demokrasilerde. eski aris biati icabı olarak sonunda mutlaka bir No. 1 (Hasan 'Deposu sırasında) I Güneş gi girmiyen yere verem gireı. Yere tükürmek veremi yaymaktır. işini, başarmaya doğru süratle ileılitokratik sistemin kalıntılarına hâlâ w harbe girişirler. Verem muharebesine hazırhk Yazan: Dr. Kemal Saracoğlu DEMOKRASİ DAVALARI Sehir ile meydan haberleri Şefler ve Beneşin fikirleri MEVZÜLARI içkili mahaller hakkında yeni bir talimatname Emniyet Umum Müdürlügünde bir komisyon toplandı CUMHURIYEr 4 Ocak 1948 HEM NALINA MIHINA Şükrü Kaya Yazan: ı Kanunsuz şiddet yerine kanunlu otorite MELEK Sinemasında NECNİ RIZA TEKNİK LUGAT Bir Jcaç hafta Damdan inmiş dişi kediye dönmüşsün! ne bileyim.. 1 pakçaiarı da var. üstüste «menkıbe> Oyle oldum. Şimdi ben böyle sırsıklam nereye Buyursunlar elerini yazdım diye Efendim, bu piyes seni çok yorugiderim.. fendim.. diyince bun varsa eşlerinden yor canım! Biraz dinJenmen lâzım. Hem Soyunun da.. ütüleyim... lar: ve dostlarından, eaylarca her gece oynamak olur mu?. Soyundum.. Vasfinin robdöşambrmı A, a., o değil, günden, dostumdan Ben piyesten müşteki değilim.. giydim. Emine de ütüyü ısıtmaya başdecilcr ama ben ön Nesin ya? türlü serzenişler alladı... Ben de yatağa uzandım.. tam o ledim. Bana başka bir hal oluyor. çım. Kimi telefon, nrada telefon çaldı.. hemen seyirttim. Şimdi gelecek.. Ne gibi?. kimi mektub, kimi Bir kadın sesi: buyurun efendim. Aptal gibi... ruberu: Kımsiniz?. Ben kuzeni Necmi E artık yetcr Hadi sen de... Onu yeni mi anla niz. kocam biraz dışarı çıktı.. şimdi ge Ben Vasfi Rıza? caib hayalât görmesi endişe edilecek Rıza... yahu! Başka mevzu dın? lecek.. Nasılsınız? şeydi... Ertesi gün Necmrye uğrajip yok mu?.. diye çıkı;tılar.. Vallahi öyle değil ayol.. şaka söy Gitgide afalhyordum. Yaa! Memnun olduk... dediler. iyiyim!. çocuğun başma geleni anlattım... Kaiyi ama kardeşim bu iki adam patlı lemiyorum. Unutkanlık bafladı.. Içeri aldım. Büfej1! açtım.. içkileri çı Ba akşam oynamadınız mı? Kocanız kim efendim?. tıldı gülmekten.. can gibidir. Nasıl patlıcandan, on do Bunadın mı? kardım.. nasıl olsa, yarım saat serbest Oynadım.. rolüm erken bitti. Eksper Faruk!. Ayol gülünecek sey değil! Çocuk kuz türlü yemek olursa, bunlardan da tik.. Eminenin tramvay deposu civarın Ben de ondan korkuyorum. Erken Biz size geliyoruz.. Bu ev onun mu?.. hasta!.. Yalnız mı geldi?. kırk türlü mevzu bulursunuz. Hem bi bunama diye bir hastalık varmış. daki Celâl Beylere gidip gelmesi bir Siz kimsiniz?. Hayır, bu ev benim.. babam mer Geçer beyefendi! Tehlikeli bir |ey Evet.. ribirinden komik.. şimdi ahçınız size Vardır ama o sana göre değil... Siz bizi tanımazsmız. Biz tam beşçeyrek, yirmi dakika.. orada da yirmi humdan kaldı... değildir, dedi.. Kız doğru söyle! mevsiminde bir karnıyarık, ertesi gün, Şakayı bırak, ciddî söylüyorum. dakika tutacaklar... Kadınlar da bu matane kız ve kadırnz... Affedersiniz.. yanlış gelmişim... Nasıl geçer?.. Oyle hafiften alına Vallahi de yalnız geldi, billâhi de.. bir zeytinyağlı dolma; ertesi gün bir Unutkanlık var. ceradan hoşlandılar.. içkiler çıktı.. rad Öh ne âlâ.. ben «izi tarur mıyım?. Zararı yok efendim! Durakladım.. sorayım mı, sormıya cak şey değil! oturtma, daha sonra bir beğendi, arkayoyu açtım.. başladık yârenlik etme Rolünü mü unufuyorsun? Siz bizi tanımazsımz, ama biz sizJ Lâkin o kadar benziyor ki... Geçer, geçer ama beyefendi, Emisından bir kızartma, daha sonra bir yım mı? ğe.. aradan on, on beş dakika geçtiği Hayır, onu su gibi biliyorum. Altanırız.. geliyoruz.. Olabilir efendim. Bir kadeh biı neye olur ne olursa... patlican böreği, onun ardından bir Bizim komşuhalde Vasfinin gelmediğini görünce kalaha şükür. şimdilik o tarafta bir şey şey.. Yağma yok! Beni bekleteceksiniz.. Neden?.. imambayıldı, daha sonra bir çöpkebabı, ! larda Faruk Bey didınlar soruşrurmağa başladılar.. artık yok! Vallahi değil! Biz böyle bir seya Içeyim bari... Arzedeyim.. ama aramızda kalsm.. onu ınüteakıb bir silkme, ondan sonıa ye kimse var mı? fazla saklamağa lüzum görmiyerek işi Nedir ya? hat yapmağa karar verdik. şimdi geliBana bir kadeh kokteyl verdiler. Am Söyle bakalım. Gene ne marifet bir patlican salalası, daha sonra mu Ne bibyim ben anlattım.. Vasfinin gelmiyeceğini, hiz Vaktin varsa anlatayım.. yoruz. ma zıkkım mı zıkkım. Onu çektira.. beyefendi? yapün? gakka, onu müteakıb... (daha sayayım metçiyi gönderdiğimi söyledim.. biraz Var, anlat! Nereden?» çıktım dışarı.. bekliyen taksiye tekrar Beyefendiciğim! Ben yılbaşı gecesi mı?) bir patlican kebabı yapsa siz: Doğru... De daha eğlendikten sonra kadınlar gitSigarasını yaktı.. ve anlattı: Şişliden .. bindim. saat on buçukta.. bir arabaya atladım.. mek Necmiden baş Hep patlican yiyoruz! Yeter artık! meğe hazırlanırlarken kapıda bir klak Yılbaşı gecesi ben erken çıktım. Çek bakalım tiyatroya! dedim.. Saat on bire kadar beklerim.. sonVasfi ağabeyin evine gittim. Tiyatro ka kimse... BH dersiniz?.. son daha çalmaz mı?.. Hemen koşrum, Dısanla buluşacaktık.. sonra ben tiyat Aç karnına çektiğim karışık ispirto dönüşü nasıl olsa giyinmeğe gelecek. ra giderim.. Hayır, aramadı. Gerçi bunların hepsi patlıcandır ama roya gideceğim, orada smokinimi giperdenin aralığından Vasfinin gelmekte bsşıma vurdu.. adeta sarhoş oldum... Orada karşılıyayım da beraber çıkalım Kalmayız o kadar. Çıktım... Şoföre lezzetleri ve hazırlarus,lan başka başka yeceğim için eşyamı bir çantaya koyolduğunu gördüm.. kadınlardan biri: Ne ise şehre geldik... Arabadan çık sorsam «bizim eve diye!. Kapıyı uyku sersemi Emine açAklıma e'sti... Frakın yaş yerlerini dır. Maddei asliyesinin patlican oldu dum.. beraber aldım... Piyes bitti. Ben tım.. tiyatroya girerken düşünüyor mi geldik» diye ayıb olacak... Ne ise Siz saklanın, ben onun icabına batl... ütüleyen Emineye dedim ki: ğuna bakmayın. Ustüne konulan harca giyinmeğe başladım.. lâkin aksiliğe dum: Nasıl oldu da ben bu yanlıglığı geceyi geçirdik... Ama kardeşim. aldı 1 Beyefendi nerede? dedim.. Emine, seni Celâi Beylere kadar karım, dedi.. ben yatak odasma kapanve verilen emeğe bakınız.. meşeden so bak! Siyah çorablan evde unutmuşum. dun.. ondan sonra kapıyı açıp içeri gir Nerede olacak.. tiyatorada.. dedi.. yollasam gider misin? ba odunu yapılır, yemek odası takım Ayağımda lâciverd çorab var ama olur yaptım.. hadi yaptım.. diyelim.. benim beni bir evham... Acaba hayalât mı ev nerede? Bu kadar da aptal değilim diği zaman Vasfıye, «Yanlış geldiniz!» görüyorum, yoksa gerçekten yanhş bir Giderim ne olur Hava güzel... Biliyorum ya! Daha gelmedi mi? ları da.. hepsine meşe odunu diyebilir mu hiç... Şimdi tiyatroda da çorab ya!... Nasıl olur?. derken aklıma geldi. yere mi gittim... Yani deli olacagım.. Hayır.. gelmiyecek.. urbalarını Hadi kızım.. bana bir yskalık ver dediler. Ben hiç de yutacağını ummamisiniz? aranmaz ya!.. Zaten gardrop gittiydi.. Ayol ben eve kendi anahtarımla gir hafızamın orasında bir delik var.. bir sinler. Bu boynumdaki ıslandı... Ben mıştım ama bir sersemliğine tesadüi .. Bu iki çocuk da buna benzer.. hep atladım bir otomobile eve gittim.. kapı dim.. demek ki!.. Bu ne iş? Tekrar a şey değil. hep aklım orada.. doktora beraber götürdü.. etti, galiba, yuttu.. ve çıktı gitti. Sonra Yaa! dedim.. evden çıkmak üzere telefon ederim. Fifi ile Mimiden bahsediyorum diye yı açtım... Içeride tanımadığım bir tarabaya bindim.. şoföre: gittim.. bir daha görüp de vaziyeti anlatamaiken banyoya gitmek icab etti. Elimi Emme onlar evde yoklardır.. serzenije mahal yok.. işte size yeni bir kım hanımlar... Evde bir şey unuttum. Çek geldidım. Çünkü Eminenin evi yalnız bl Yok daha neler? Ayol hekimlik ne yıkamak için musluğu açtım... Su yok! Evdedirler, evde... Ben şimdi temaceralarını anlatacağım. Ister kızınız, Oo, buyurun efendim! Kimi isti ğimiz yere! dedim.. adam' şaşırdı.. tek var?. ıaktığını söylersem kızı belki de kovarSeslendim: lefon ederim. ister beğeniniz.. benim de kendime gö yorsunuz? dediler. rar yola düştük.. eve geldim... Anahdı.. kadınlar Vasfinin arkasından çıkıp Ne bileyim ben.. Emine! muslukta su yok!. Telefon ettim Allahtan olacak evdere bir hürriyetim, bir istiklâlim yar Şaşırdım .. tarı soktum.. kapıjn açtım... Kimse gittiler. Ben de Emine gelmeden giyin Adam aldırma.. şey etmişsindir! Bu saatte kesilir Necmi Bey.. ban ler.. efendim. Demokrasi nerede kaldı ya?. Ben bu evin sahibiyim.. diyecek yok.. seslendim: Ne etmişimdir? yo sobasında vardır. Ben Vasfideyim. Emineyi size gön dim.. ve gelince, çıkıp gittim. Sonrasmı oldum... Gülmekten katıldılar.. güzel Eraine.'.. Kız Emine! şimdi sizden öğreniyorum beyefendi!.. Yani... hiç.. Banyo sobasının musluğunu açtım... deriyoi"um. Bir yakahk alacak... Ocak ayının ikinci günü gördüm. güzel de şeyler.. Efendim!.. Gördün mü? Sen de izah edemi ve açmamla birlikte... başımdan aşağı I Ne yakalığı canım, diye sorarlar Hayret! Bu adam artık bunadı. Nasılsın bakalım?.. Aman beyefendi! Ne zaman aldınız Neredesin? Yok, haltetme Hafız! Senin bu işte yorsun! Hani eve gittiğim zaman sar bir duş yemiyeyim mi beyefendi. Aman ken.. ben telefonu kapadım.. Ben iyiyim... burayı? Buradayım? dedi ve çıktı.. hoş olsaydım... Ne ise ne.. halbuki ağ ne fena oldum bilmezsiniz... Emine çıktı... Ben tekrar telefona... kabahatin çok! Şimdi ben bu işi nasıl Geceyi nasıl geçirdin! Şaşırdım.. Benim siyah çorablarım nerede?.. zıma bir yudum içki koymamıştım... I Hay Allah cezaru versin... Emine.. Kuzum, Emineyi yirmi dakika ka anlatayım çocuğa... diye ayrıldım .. iyi geçirdim... diyelim de öyle ol Ne zaman mı aldım?. Epeyce o Nerede olacak.. kaltropta! (garVe ilk fırsatta Vasfiyi buldum. Emi Ben sana bir şey söyliyeyim mi?. Idiye bağırarak suyun alündan kaçtım.. dar sizde ahkoyun ne olur?.. sun... luyor. Vallahi tarihi pek hatırımda de drobda) neye bir hata gelmemesi vadinden sonSen bu haftadan sonra oyunu kes! Biraz j meğer, banyo sobasının suyu duşa çev Neden?. Hasta mıydın? ğü... Getir bakayıra... ra işi anlattım. Once inanmadı. Sonr« istirahat et! Baksana sinirlerin bozul tilmiş üniş. Açınca baştan aşağı gusüi Sonra anlatınm .. Değilim diyorlar ama ben o fikir Yaa! Demek hatınnızda de?il Getirdi. giydim. Eskileri attım Gi muş... Hadi gel biraz dolaşahm! gaybubet J aptesti aldım.. ne frak kaldı, ne üst, ne Peki.. gene ne şeytanlık yapıyor Eminenin yarım saat ksdar de değilim... Bir kadeh bir şey içmez misiniz?. derken sordum.. ettiğini Celâl Beylerden öğrenince inanÇıktık.. ağzını açmıyor.. hep zihnı baş! sun Necmi'.'. dediler. Halinde bir dalgınlık vardı.. piyes Kiminle müşerref oluyorum?.. Beni kimse aradı mı?.. orada... Neyse saati geldi, üyaüoya git Ne olacak şimdi?. Emine katılıyor Emine gitti. Ben frakın kollannı ü dı ve nihayet: icabl lalıverdigi bıyıklar da ona ayn Içlerinden otuz beş. ysşlarında bir Necmi Bey aradı... Allah cezasını versin bu Hafızın! ti, gıtti ama ben mahzun oldum. Serapa gülmekten... tüledim.. beş dakika geçti geçmedi... bir çapaçulluk veriyordu... sarışın: Telefon mu etti? Kabahat bende mi?. Bizim bey kapıda bir klakson... Hemen seyirttim. Ulan herii beni deli edinciye Kadar uğneçe olan bir adamın böyle küskün ve Ayol nen var.. nedir bu halin? 1 Ben s\ sahibesi Nedâ!. Affedeısi [ Hayır!.. Geldi, s z i sordu. gitU... jdüsünceli biı hal ajjnaa, bele bövle a giderken yıkandıydı.. o fyr»k""g. Beo açtım... Bes tane hanım.. içlerinde akca rasacak! diye şikâyet etti U, t'JiLEK HAFIZA Yazan : DELİĞİ! Burhan Fetek