Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET 20 Ağustos 1942 ktor gözite Kendi davalarımız îstanbul Vüâyeii dahilindeki çiftçiler IHEM NALINA MIHINA Yazan: Doktor ve vazif e Saracoğlu f Kemal Ziraa Yazan: ılâbına Ömer İnönünün piîotluğu • Cumhurijet», ıkı gundur, çok onem verdığı bır hadıse ıle azız Mıllî Şefimızın oğlu Omer Inonunun pılotluk dersı alnıağa ve uçuşlara baslaması hâdısesıle meşgul olujor Omer Inonu, Muhcndıs mektbuun hav acılık sanayıi şubesıne ayrılacak talebenın pılotluk oğrenmeleri içın açılmış olan Turkkusu kampının 1 numarah pılotudur. O, bir uçuş taliminden sonra, uçaktan atladığı zaman kendısıni karsılıjan arkadasımızla goruşurken şunları soj lemıstır: «Havacıbğı pek çok sevıyorum Eğer uçmasajdım kendımı yarlm kalmış telâksı ederdım Bızım nesıl Ve daha sonrası mulıakkak uçacaktır • Genc muhendıs talebenın eğer uçmasajdım kendımı jarım kalmış telâkki ederdım, sozu, genc nesiller içın, bir hakikatın ıfadesıdır Havacıhk bir av uçağı hızıle ojle bır ıle.lemektedır kı pek kısa bır zaman sonra, uçmıjan insan, jurumıjen insan gıbi yarım ve koturuın sajılacaktır Omer Inonunun bu havacıhk aşkını babasından almış ve oğrenmış olduğuna şuphe joktur; çunku azız Millî Şefımız, havacıh^m bujuk ehemmij'etmı, yıllarca once takdır etmiş, memlekette uçar nesiller jetışürmek ıçın gur sesıle hepimızı ıkaza çalışmış bır hav acılık ondcridir En bujuğumuz, Ankara ıle istanbul arasında bır çok uçak seferlerı japmak suretile hepimize ornek olmuştur. Sevc gıli Ba buğumuzun jıllardanberi, Turk Hava Kurumu kurultav larında sojledıği sozler, havacıhk edebijatı bakımmdan birer şaheserdir 1935 kurultayında, «Turk vatanı ıçın bır bava tehbkesi vardır» Derken uzağı goren gozlerile havacıIıjjın bugunku mutlak hakimiyetınl gormuş ve Turk mılletıne de gostcrmişlerdi Mıllî Şefimiz, bugun sevgili oğlunu >eni açılan bir pılotluk kampına 1 numara ıle kajdetbrmek suretile, havacılığa ne bujuk bir kıymet ve ehemmiyet verdıklcrıni işaret etükleri gibi Turk havacılığına da yeni bir hız vermek istemişlerdir Genc Omer Inonü deT «Eğer uçmasaydım kendımı yarım kalmış telâkki ederdım > sozile Turk genclığine yarım kalmamak ve tam adam olmak luzumunu anlatmıs olujor. Havacılığa gundcn gune artan bir sevgi ile gonul vcrmckte olan Turk gencliği, uçar bir nesıl olmak jolundadır Akbabada (Şehrl blz kirletıyoruz Beleaıye temızlîvor) ba^lıklı bır yazı çoktanberı duyduğum bır acıyı carılandırdı. Evvelâ Istanbulun çok pıs olduğuna şuphe yoktur, hele Ankara ve Izmıre nazaran. Bu pıslık daşünen her İnsan içln İğrendırecek ve utandıracak dertcededlr. Bunu gordukçe uzulmemek, igrenmemek, bulantı duymadan gezinmek kabıl olmuyor, ve bıttabı ılk akla gelen Beledıye olujor, pek haklı olarak bır çok tenkıdkâr mulâhazaîar bırbirlnı takib edıyor, tabıî bır hakkımız olan şehrın temlzl:ğı ıhmal eıidığaıe hukmedıyoruz Bu ıhmal (tenrzleme tarzının berbatlıgı bır tarafa huakılırsa) ne dereceye kadar doğrudur bılrrem Bence asıl ışln koku bır noktaya dayamyor, hak ve vazıfe.. Blzde herkes tatmın edılmemış veya elde edılmemış haklar İçln sızlanuken bu hakkı kazanmanın ılk şarunın vazlfelerımızi tamamen yapmak olduğunu unutuyor. Bu sozlerım Akbabadakı yazıya matuf değlldır. Çunku o yazırun en buyuk kısmı bu vazıfenın nasıl yapılmadığını tebaruz ettırmıye hasredllmıştır, bu vazıfenm de msalesef menfl clduğunu duşundukçe İnsan daha çok üzuluyor. Izah edeyıın Istanbulda bır çok klmse kendı evının içınm temlzHğı içln çok tıtızdlr. Tahtalan uvar, camlan sıler, çamaşır, bulaşık içın tıtızlenlr. Fakat sokaklann butun halkm muşterek evı olduğunu bılmez. Kend^ıne bu feküde bır terblye verllmemlştır. 0nun ıçın Eokak, her şeyin atılması caız bır çop tenekesı, hatta daha fenasıdır Çunku evınin ıçlnde çop gormeğe tahammulu olmıyan bir kadının çocuğunun lâzımhğını pencereden asağı dokmekte tereddud etmedığınl her gun goruyoruz Blr mllyona yakın sekenesı olan bır şehrin halkı elbırlığile şehrı kırletmek İçın ugraşırsa o şehrln beledıyesınln devlet butçesı kadar varidatı olsa şehrı temlz tutması gene İTikânsızdır. Bu munasebetle bır seyahat hatıram canlandr Berlin'den Frankfurt'a gidlyordum Trende bır kadm ve bır çocuk ıle eynı kompartlmanda ıd'k. Çocuk çıkolata yedı. Trenlmız şehlr İçınde değıl, kırlarda İdı. Buna rağmen kâgıdlarını pencereden atmadı Kaduı buktu çantaya koydu ve çocuğa da ızahat vererek ındıklerı ıstasyonda çop kutusuna attı Dıkkat buyurulursa vagonun içıne değıl, kırlara da değıl, ındıklerı istasyondakı çop kutusuna Şımdı bunu goren ve boyle yapılması gerektığını oğrenerek yetışen ınsanlar şehrı kırletirler mı>> Bır aralık çocuk pencereyl açmak ve dışarıya bakmak hevesine kapıldı Pencerenın ustunde bır lâvha vardı (Bu kompartlmanda oturanların hepsının musaadesl olmadıkça pencere açılamaz.) Anne bu yazıyı çocuğa gösterdı Yazıyı okuyan çocuk bıze baktı, musaade lstedl Musaadeyı aldıktan sonra pencereyı açtı, dışaııya bakmak ıçın kanapenln ustune çıkması lâzımdı Annesı kanapeyı klrle memek için ayaklarının altına gazete koydu ve bunu nlçln yaptığını da çocuğuna anlattı Şımdı bu şartlarla terbıye edılen Insanların yalnız şehirlerınln değıl, koylerınm bıle nlçın temız, blzlm ıse en buyuk şehrımızın nıçın pls olduğunu anlamakta muşkulât yoktur Orada vatandaş şehrı kırletmemek ıçm her şeyl İstanbul Vılâyetı dahilindeki çJtçlleyapıyor. Bızse kırletraek ıçm akla gelen ve gelmıyen her şe> ı yapr, o. uz. rın hükumete borclanoıgı hububat mlkHak ve vazıfe hududlarını gosteren tarı bu ay sonuna kadar tamamen tesdaha bır çok mısaller soylenebılır. Esa lım eallmış olacaktır Çatalca kazasmsen vazıfemlzden kaçınmayı yaptığı dakı hubuoatı Zlraat Bankası tamamen mız hatanın mes'ujlyetinı başkasma tesellum etmış ve depolara koymuşyukletmeğı bıze beşıkten ıtıbaren o£ tur. Sarıyer kazasındakı borclandırma reten bır terbıye slstemımız vardır Iş ışı de tamEmlanmış ve mustalısıl, tate sıze bır ımsal Çocuğa aptestınl lâ ahhud ettıgı mıktarı tamamen veımışzımhğa yapmsyı oğretme usulumuz da tır. Burada çalışan ekıp Bakırkoy kajak ve tehdıdle başlar. Çocuk bundan zası borclandırma lşlerıne >ardıma gltmlştır. korkar, fakat oğıen.ncıje kadar farkmEyub, Fatih ve Emmonu kezalon da olmadan yaptığı kabahatten r'olajı ağlar. Annesı paylarken bu> uk anne j borclandıkları hububatı Ay\ ansaray mudahale eder (Onu benlm çocuğum deposuna, Bejoglu ve Beşıktaş kazalaıı değıl kel ahretlık yaptı, bız onu do Mumhane deposuna, Kartal, Uskudar, velım) der. Yalancıktan ahretllgı do Kedıkoy ve Beykoz kazaları da Hayver gıbi yapar, bu her kabahat K,m de darpaşa deposuna tesllm etmege başvam ve tekerrur eder nıhayet çocukta lamışlardır. Yalo\ada da ayrıca blr tes(mes'ulıyetı başkasına atmak) ve (ya lım deposu ıhdas edılmıştır. Hükumete borçlanjıkları zahireyi tesîim etmeğe başîadılar 15 Alman gencinin başından geçenler Şehnmızdekı Alman kolonisıne men6ub 15 genc lımandan bır motor kıralıyarak Marmarada bır gezıntlye çıkmışlardır. Hava bırdenbıre bozunca ırotor lımana donememıştır. Akşam olup da genclerın evlerıne gelmedığınl goren ailelen vazıyetı Lıman idareslne bıldırmışlerdır. Bunun uzerıne geceleyın Marmarada arama yapılmağa baçlamruşsa da motor bulunamamıştır Aramalar devam ederken dun sabah Alman konsoloshane6ine Yalovadan bır telgraf gelaıış ve r motorun, ıçındekılerle buhkte Yalovada \ olduklan haber verılmıştlr. Bunun üze: rıne aramaya memur vası'alar da limas na gen donmuşlerdır. lan soylemek) ayıb değıl tabıî ve halâskâr bır aklde olarak j e r eder. Bu Fazla müsamaha göstermeğe nun netıcesı de bıttabı buyukluğunde gelmiyor farkmda olsun olmasm (yaptığı ha'aTaksiler, şehır haricıne müşterı gotüların mes'ullyetınl ıdrak etmetnek inrup goturmemekte serbest bıraküdütan sıyakı) halınde tebaruz eder. sonra bazı şoforler şehır dahılınde de Mekteb çağmda lmtıhanını geçemez jakm mesafelere pazarhkla muşterı goO çok lyı cevab vermiştır ama hoca îurmek teşebbüsünde bulunmastadırlar haksızlık etmıştır. Vazıfe çagında ışi Dun taksımetre hesabıle yakın mesafene dıkkat etmemesl, devamsızlığı kar >e mu^cn goturmek ıstemıjen uç şofor şısında goz yuman âmır (babacau) (çok hakkmda cezal zabıt tanzım edılmıştır. lyı ad3m) dır, yummıyan âmır ıse îsna Ticaret Vekili Bursaya gitti adamdır. Dairede çalışma saatlermde Tıcaret Vekılımlz Behçet Uz dun sakahve, slgara, arkadaşlarıle gevezelık bah Mudanya tarikile Bursaya gıtmıştır. lle vaktını oldurduğunu duşunmeden Tıcaret Vekılıne bu sejahatmde jalnız kendısme az para verıldlğlnden muşte Toprak Mahsullerl Ofısi Alım mudurü kıdır. Bu şıkâyetı yapan az para lle Nurl Orak refakat etmektedır. geçmemedlği ıçin haklı gorunuıken, ıj) Behçst Uz, Bursada bühassa, Istançalışarak daha çok paralı Işe hak kabulda bazı taclrlerin üzerlnde ısrarla zanmak lâzımgeldığını duşunmoz. Tıaurduıtlan koza mübajaa fıatları işınl caret hayatmda çahşıyorsa para kazantetitık edecektır. Bundan başka Bursa manın meşru blr hak olduğunu, Allamıntakası mahsul müDajaatı ve koyluhm bırlığıne ınandığı kadar ınanrrıstır nun borclandığı mahsulu teslim işlerl de Fakat kargayı bulbul dıye 6atm nın Vekılın uzennde duracağı mevzular teşayıb, ablâksızlık olduğu hakkında kakü etmektedlr. fasında yer etmiş bır şey yoktur KaTıcaret Vekılının bugün jehrlmlze naatlmce memlekette hangl sahada bır doıımesı ihtımal dahılındedır. eksakhk varsa meselenln kokunu buFiatları diişen ve yükselen rada aramak lâzımdır: Hak ve vazıfe Insanların bır şeye hak kazanabllmek maddeler içln vazıfelerını eksıksız yapmağa çalışSon günlerde şehrımıze kuru gıda malarını beşıkten itlbaren telkın ptmek maddelermden ehemmıjetlı partller gelbujnıklere, gazete, radyo, sohbet, konmektedu*. Muvaredatın pı>asa uzerıne ferans, kıtab, velhasıl her vasıta İle çok tesıri olmaktadır. Bılhassa fasulya, oğrenmek saveslnde (bittabi ve maalenohud ve mercımek fıatlarında dfişme sef ıstenılen sur'atte olmamak şartıle) gorulmektedlr. Patates fıatlarında da bu aksaklık duzeltılebılecektır. Hatta düşuklu kvardır Buna mukabil bejaz vatanlarıru çok seven blr mılîet olmapejnir fıatlan dun gene kıloda beş kumız hasebile herkese vatan sevgisının ruş jükselmıştir. Halbukl buzhanelerde temelinin vazlfeyi tam yapmağa dayan150 000 teneek pejnir tespit olunmuştur dığıru telkln etmek, öğretmek lâz'mdır, Alınan mevsuk haberler pıjasada zejaksı takdırde bu böyle suruklenıp gıtinjağı \e sabun satışlarmda gene kara decektır. borsa fıatlarının hâkım olmağa başladığını gostermektedir. Bu şekılde el altından satışlar yapan bazı tacırlerin Şehid ruhuna Mevlid Islmleri alâkadar makamlara bildirılAülay Demiştir. nizaltı geml miz lle Çanakkalede çehld olan kocaıu gedlkll elektlrkçl Başçavus | Bir Alman grupu kereste fabrikası kurmak istiyor FKIHt TÜCESE8 ruhuna 22 8 /942 cumartesi güntt çehadetlnln 40 mcı yününe musadtf olduğundan Kocamustafapaşada Sünbülefendl camll çeriflnde Mevlid okunacağından, telgraf ve mektubla taziye lutfunda bulunarak kendislnl sevdlklerinl gosteren kıymetll yakınlanmızı aynl şekilde vazlfe heyecanı duyan Orta tedrisat kadrosu j urddaşlanmızı davet etmekte bulun Orta tedrisat muallimlerinln kadrosu duğumu gazetenlzle teblıfine del&letlnlzl " hazarlanmaga başlanmıştır. Vekâlet, or. rlca ederim. Eşl: Hamlyet Yüceses ta mekteblerde haftada 18, lıselerde de 15 saat ders okutmak mecburıj erıni koy*** duğundan muallımler, bunun haricmde Ek;zacı Fikri ve Feyzl Cln kardeşlerln hususl, ecnebl ve ekalllyet mekteblerlnbabalan Kıbrısh Vehbl Clnın olumude ders alaollıyorlardı. Vekâlet, kendl nun senei devnjesi münasebetile 21 8' kadrosundakl ıhtıyacı gözonunde tuta942 cuma gunü Nışantası Teşviklje carak, muallımlenn bu giDi muesseselerde mıinde cuma namazını muteakıb Me\lidı haftada ancak dort saa' ders alabilecekNebevl kıraat edllpcektir. Akraba ve lermi bıldırmıştır. Bu karara gore, mudostlarıle arzu edenlerln teşriflen rıca" aliımler, mecbur olduklan mesaı hariolunur. cmde vakit kalırsa, dort saati geçme. mek uzere vaz^fe kabul edebilecelkerdır. Bir Alman sanayi grupu bır mıl>on llra sermaje ile Karadenlz ormanlannda blr kereste fabrıkası kurmak için müracaafte bulunmuştur. Bazı vilâyetlerde karne usulü bir ay daha devam edecek Tîcaret Vekâletl, başta Bursa olmak üzere d'ğer bazı vılâjet merkezleri için eylul başından itibaren bir ay içın muteber olmak üzere karneler gondermıştir Bu suretle, yenı mahsulun tamamen elde edlımesıne kadar istanbul Ankara \e Izmır harıcındeki şehır ve kasabalarda karne usulunün kaldırılması kararmın amamen mustahsil olmıyan şehırlerde. bır ay içın daha geri kalacağı anlaşılmaktadır. Çemberlitas sinemasmdaki cinayetin muhakemesi başladı Bundan dort ay e\^el bu gece Çemberlıtaş sınemasında bır cınayet olmuş, Cemıl olmez admda bır genc kansını ba^ka bır erkekle se\ ışırken gorduğunden kansı Guzıni bıçakla yaralamış, Muzafferı de tabanca ile oldurmustu Dun ıkmci Ağırcezada bu cinayetin muhake. mesıne başlanmıştır. Cemil, hadısej 1 anlatarak karısım gorünce fena olduğunu, Muzafferi oldürmek ıs emed ğmi, lâkin tam karısına ateş edeceğı sırada onune geçtığmden aldıgı yara 1 arla olduğunu soj lemiştir. Şahıdlerın celbı ıçm muhakcne baska bır gune bırakılmıstır. Dikkatsizlik yüzünden iki ev yandı Nedim Erbilgini kaybettik Paşabahçede oturan Nafıa admda 80 jaşlarında bır kadın, gece lâmbasını sondurmeden jatmış, lâmba percere perdesme ja^m olduğundan kısa blr mudde; ıçmde bunu tutusturnıustur Bu yuzden çıkan jangm suratle bujumuş ve janındakı eve de s'rayet ederek her ıkı ev de taTiamen yandıktan sonra ateş sonduruleöılmıştır Ihtıyar kadın hakAskerî posta 1110 kurmay başkan vekında yargma sebebıjet \ermek s'içunkılı kurmay juzbaşı Naıl Akarsu 18 8/ dan tahkıkata başlanmış ır. 942 salı gunu \azıfesı başmda Tannnın Bir tavzih rahmetıne kavuşmuştur. Mesleğinde Dünkü sayımızda komUr tevzunde yol kendısmden değerli hızmetler beklenen suzluk yaptıklarından dalayı haklannda \e muhıtıne çahşkanlığı ve nezaketl ıle tahkıkata ba§landığını bıldırdığımız Bu sevgi ve hurmet telkın eden bu kıymetlı yükada komur bajılerınden Harun Saf subayın cenazesı bugunkü perşembe gufet ıle Buyukadada ıkamet etmekte olup nu saat 11 de Sarajburnu hastanesınsubaylıktan emeklı ve halen mubeahhid den merasimle kaldırüarak Beyazıd calık yapan Harun Saffet Gurson arasında mlınde namazı kılındıktan sonra Edırnehıç bır alâka olmadığı gorulen luzum u kapıda şehıdlığe defnediecektır. Hazın zerıne tavzih edüır. üfulüe kendısıni tanıyanlan mü'eelllm eden merhuma Tanndan rahmet diler Şubeye davet ve kederlı aileslnı tazı>e ederız. Beyoğlu Yerli Askerlık şubesınden: 339 dogumlular \e bu dogumlularla muameleye tabı olanların ilk ve son yokBürhaneddin ve Seniye lamalan ağustos nıhayetınde hıtama eTepsi skeçleri receğinden cezalı kalmamaları Içın bır Bu akşam Suadıje Şenyolda Üstadı. an evvel ayın çıft gunlerınde muracaat etmeleri Nüfus cuzc>an'an \e ikam°t azam Abdülhak Hamıdin asanndan par. vâğıdlarıle bırlıkte §ubeje muracaat et çalarla Senıye Tepsınm klâsık ve esteti£ dansları. 1889 da Erzurumda doğan emekli Istlhkâm >arbajl NEDIM ERBILGIN Kutahj ada inşaat başkanlığı yaparken anjın pınatnnden vefat etmıştır. Nedım Erbılgımn \efatı memleket ıçın cıdden bujuk bır kayıbdır. Hava Kurumunun tertib ettiği müsamereler Hava Kurumu Beylerbeyı şubesi, her sene olduğu gıbi, bu sene de Zafer bayraml şerefme 29 ağustosta Kuçuksu plâj kazınosunda \e 1 ejlulde de Beylerbeyı Iskelebaşı jazlık tıjatrosunda olmak uzere ikı musamere ter ıb etmıştır. Bu musamerelere Hamıjet Yüceses Salâhaddm Pmar gıbi juksek musıkı sanatkârlan, nrutena bır caz, maruf var>ete artıstleri ve Ertuğrul Sadı tiyatrosu iş'ırak edecektır Avdet içln civar iskelelere \e Kopruje \apur temin edılmıstir. ELHAMRAMe GENC AŞIKLAR ( T u r kç e ) CLAUDETTE COLBERT ve CL4RK G'VBLE BU AKSAM •saat 8,30 da butun davamız, ellHayatta tuhran m zdeki servetlerı ve felaket zamanlamumkun olduğu karında bır aaroe ıle dar fazla mıktarda elde edı'en bılgılerıışlererek yetıştırdığimız \e hatıralarımız kuvvetle yaşar mız mal mıktannı Bunları «hıç unutman» dıye mazının mal olarak dışarıdan getırsın, gerek baş çoğalttıaktan, ve rejımımız ıse bızı bu engın ıhmal çukuıunda kajbolmaş bm ka dış ge'ıı erle mal elde etsm) o mem gajeve en çabuk, en tehlıkesız şökılde lerce hatıralar içınde butun canlfıgı ve lekean mıllî refahının derecesını goste goturecek vollaruı hejetı mecmjasıntazehğııe sık sık tekrarlarız Kendı ha rır Mal elde etrre ve harcama mıktarını dan ıbaret olmak lâzımdı Ithalâ* esjası jatımızda olduğu gıbi mılletlerın haja çogaltmadan maddî ve maııevî hıç bır şeklınde ha/Jr kahb rejım geüremezoJt, tında da donum noktaları teşkıl eden ıefah, ılerlejış akla ge'emez Bır memle v e her ne olursa olsun yabancı rejimlerbuhran de\ırierınde tezadların çarpış kette bu nıspen çogaltacak her rejım ve den bırne ujamadıgımız gıoı bınden masmdan \e nlemrunıjetsızlıklfrın ço ted u ır dogru, Ezaltacak olanlar jaııhş bır paıça, otekınden başka parı,a alaraK galmasından acı hakıkatler ortaya çıkar tır Avrupa lıberalızm sajesınde mal ye v e saga sola yalpa vurarak j uruyemezBunlar mıllî şuura çarparak ve hatıra tıştırme ve harcama gucunu çoga'ttığı dık Onun ıçın çok dogru olarak «bız bıze larda jerleşerek ha>at da\alaıına temel ıçın o zamanlar bu rejım dogru ıdı, son Lenzenz» dedık, fak3t nıçm bojle olduolacaK >em ıman esaslanna, >enı kur'a raları lıberalızm kapıtalın menî ı^t'ne ğumuzu, kendımızın na=ıl orıjmal oır daluş yollarına kadar ınsanları goturebı ır gore dunja ıstılısalleıını kısaltmıja, bır va kaışısında kaldığımızı mılletçe pek Bu bakımd^n mkılâblar, buhıan \e fe çok rru^tahcıl kuvvetlerı ve kolları atıl ı\ 1 anhjamadık. lâket devırlerınde hısten şuura ve haıe Lırakmıva gıttıgı ıçm fasıd bır şey ok'u Her tarafı duşunulmuş sanayi plânır kete geçmıs jenı garçeklere dog u ce Almanja, gumruk hımajesı sıstenüe sa mız olsa bıle, zıraat, ormancılık, haymıyetı goturnek demektır Sıkıntı ve ıs nayum'kuıdu ve ılerledı. Bu sıstem ora vancıbk, madencılık, nakllye, ıskân tırab yenılıgın ve ılerlejışın dogum san da ıstıhsal gücunu ve halkm refah Ee '1 gıbi eKonormk hayatm her safhasmı cılarıdır Bu de\relerde >enı bır fıkır vıyesını yukseltıjordu. Çunku kuiulan I İçıne £İan, ve her davası dıgsrlle adoğurtarak havat hamleleiı jarataoı'en sanav 1 malları dış pazarlara kadar taşa henkh olarak duşunulen top ] u bır plan ınsanlar ve mılletler jaşar, eskı şartla rak memlekete fazla değerler geürıjor olmadan japılacak her şey yanhş ve rın bozuk çevresınden kurtulamıyan, du Almanyâ, sanayi hımayesmden dola tehlıkeli olabllır Tek başına hıç bır hayat \ e tarıhe karşı j uı u> en veya mu yı zıraatı gerılemış bıle olsa bundan asla kalkınma duşunulemez 700 kusur bln kadderata kendılerını buakan ınsanlar zarar etmemış olur, ışsız kalan kd\luyu kılometre murabbaı bır arazi uzermde ve mılletler ezılır, gıder. fabrıkaıarında çalıştırtabılırdı. Halbukı bır çok lkhmlere mahsus çeşıdll mahbır memıeketız Turkıjede sanayı, dış pazarlardan fazla sul yetıştırebılecek Bızım mıllî kurtuluş davamız ve inkıDunyada ayni mesahada ve aynl coğrafi lâbımız boyle bır ıstırab ve buhran dev kıymet elde etmek ıçın kurulmujordu. genışllkte hıç blr memleket Anadolu rının çocuşudur. Turkıje bu devrede es Sanayıımızın pazarı ıçerıde ıdı, m^mle kadar çeşıdlı nebat cinsıne ma'ık dekı>ı kurtarmak ve ona saplanmak paha ket nufusunun yuzde 80 ını teşKil eden ğıldlr. Daha vuz yuz ellı rene evvele sına yok olabılırdı. Eskı, degışmıye mah koylu, kurdugumuz sanayıın en kuvvetlı kadar Turkıye, o zamanın olçulerıne gokum ıken bunu sezemıyerek bozuk mu muşterısı olacakü. Hımaye gumruklerıle re şımdıklnden çok fazla mal yetıştlkadderata esır olmak ve eskıjı zorla ve fıat makasıle kurulan sanajıden son den memlekettı Topraklarımızda dunyerıne getırmcğe çalışmak, batmak uzere ra zıraat ışlerıle uğraşanlar bu=butun yanuı en lyi buğdayları, yunlen, tıfolan bır vapurdan, kurtulmak ıçın, dıre fıat hımavesınden mahrum kaldıklan, tlklerı, ıpeklerı, pamuklan, meyvalan ğe bag'anmıya benzer. Kurtuluş ancak sanayıde en modern teknık tatbık edılen yetlşlrdı. vapurdan, yanı eskı şartlardan, her ne bır memlekette kara saban ve kağnı Gene o zamana gore devrinin Ilerl şekilde olursa olsun, uzaklaşmakla devrındekı gorenekler ve tesaduflerıe mumkun olur Kapıtulâsyonlanndan, sa beslenen bır zıraat teknığı hâkım olduğu bir sanayıi de bu zıraatle ahenkli olarak rajından çurumuş sosyal muesseselenn ıçın koylu jurdda yenı kurulan sanayıın sehlrlerımızde yaşardı. Turkı>e ls ıklâden butun bunlarla beraber yaşamış ve muşterısı bıle olamazdı. 0nun ıçın daha llni kajbettikten sonra başlıjan ve gorkokmuş goruşunden ve ahlakından Tur çok orta sınıf ve şehır halkı ıçın mal ye güsüzluğumuzden, degışen dünyavı kav. kıjenın kurtulması bır harıka ıse, bunu tıştıren fabrıkalar açılabılırdı. Sanayıı rıjamamaktan vesaıreden doğan çozulsadece mıllî bır felâkete, ve onu mıllî mızdekı bu koklu karakter, çokluK hal melerlmızden sonra ınkılâblarımızla jeşuurda duyarak mılletle elele \eıme:>ııu kın mal harcama gucunde umulan ve ni bır de\Teje gırdık Bu devre dış teve şahlanmasını bılen bır şefe Lorclu lâzım olan çoğalışın canlanamamaainaan sırlerden uzak, kalkınmamıza inıkân veren mes ud bır taıih hallcanıızdır Uyuz. Inkılâbımızdan sonra dogmuş bu doğmuştur. zun tarıh'erdenberı hasret kaldıgımız yuk davalarımızdan bazıları ancak şımdı Bızım ne serbest mubadelecilık, ne de şartsız ve kajıdsız istıklalın bujuk lezanlaşılmış ve konuşulmağa ba^lam'ş ıse, onu da memlekette bır geçım sıkıntısı hımayecıhk şeklınde Avrupada tatbık zetml ancak şımdi tattık. Fakat itıraf şeklınde tezahur eden sarsıntılara borclu edılmış olan sıstcmlerı a>nen alarujacak etlelan ki, istıklalımız ve inkılâbımızm olmamız ıcab eder Nasıl yakın tarıhı hususî bır durumumuz vardı Bunlaıdan doğurduğu meseleleri topluca gormek mızdekı fe'âketten yepyenı bır Turkıye bırıncısı gemş mustemlekelere malık o imkânıru bıüaTiıyarak tek ve parçaü, doğmuşsa, bugunku sıkıntılarımızdjn da lan Ingıltereje, ıkjıcısı de bundan mah tedbir'cr peşınde koştuk. yepyenı bır bunye kuruluşuna gıdecepı ıum olup cılıan pazarlaıına mal iatarak Bugun zıraat inıcılabı, tek parolamızmıze manmamak ıçın ortada hıç bır sc fazla gelırler elde etmek mevkıuıae olan dır. Bujuk ve ilerı teknık yalnız sanaAlmanya gıbi memleketlere yakı î = n çey jide yoktur zıraat e de vardır Avrupada beb yoktur. lerdı Her ıkısı de o memleket eıdekı sanayi ınkılâbıle beraber ve hatta onBugunku sıkmtılarımızdan yaruım mal yetıştırme gucunu çoğaltmıya yarı dan evvel bır znaat inkılâbı başlamıştı cennet Turkıvesı nasıl dogabılır"' Bu sı jordu. Halbukı bızde seroest muoadele Bugun zlraa^ en komplıke bir teknık ışı kınülar bıze ne gıbi jem gerçekler og cıbk, dunj a olçusunce fakırle^rntmızı olmuştur Nasıl b m u i teknık, devlet eretmıştır? rrucıb olujor, hıçbır ıstıhsalmız bu ol lile gelmış, Avrupanın >uz ellı senelık Bugune kadar bır çoğumuz kudretsız çude ıdare etmedıgınden sanajuuuzde, meıhalesini >uz elli günde atlamıja imve kıfayetsız bır esonomık bunje ıçmde zıraatımızde genleje genleye mem'eket kân buimuşsak, zıraatte de bojle atlaolduğumuzu, yaptıklarımızın bu bunyeyı dunjanın en verınısız jer'erı ara o ına gı malar japrrıja mecburuz. Bu ış sanasaglamlamaga yetmedıgını bılmekten rıjordu. Ikmcısı olan gumruk hımaje yıden çok güç olmakla beraber japJauzaktı. Inkılâbımızın ortaya attıgı mese c»lığı sıstemıne gelınce, bu usul yalnız bilir şeydır; ve ancak devlet elıle taleler sadece bır sanayıleşme veya daha sanajı mallarmı koruvabılırdı Bu sanavı hakkuk edebıllr Zıraat inkılâbı bizde saevvel sanayıleşme davası değıldı. Iş top ıse ıç pazarı ıstısmar edecegınden top dece bır teo.nık ınkılabı olmajıp, nufus, luca bır ıstıhsal davası şeklınde ele alm jekun memleket ıstıhsalınde bır ınkısa sıhhat, gelır, kültur gibı her çeşıd damalıydı. Turkıyede toprak ıstıhsallerı fa, tekoaşına, yol açamazdı. Çunku Tur « h n n ı ı a içıne alan bu şejdlr Bunaan para etmıyor, bu ışle uğraşanlara «szanc kıye, zıraatı ıcabında ılımal edereıt * u na başka bu dava, Istıhsal ve "istihlâk guçgetırmıyordu. Tarla ışleten, hayvan bes jıleşebılen Avrupa memleketlerı dışm kri arasında bır ayarlama ışıdu. Kısalıyen zıyan edı>or, kuçucuk bır fabrı da, hersevden once zıraatını ılerleterek sı tek başına bir dava olmayıp topluca ka musveddesı ıse akla sığmıyacak kâr yenı ıstıhsal gucu kazanabüecek bır kalkmmamız isidır Bundan dolayı da lar getırebılıyordu. Guraruk hımayelerı memlekettı. bujuk kalkınma plânımızın baş madarkasında ve dunya fıatlarmdan çok desi, ideolojimlzin temelıdır. Bıze ne liberalısme, ne protechonısme yukseğe mallarmı satmıja ımkân kazanmış bır sanayi yaratırken, zıraat îstıhsal adlarıle anılan sıstemler ujamazdı Hat Nakillerini istiyen muallimler len fıatını bılhassa dunya buhranı kar ta gene Avrupada sanavıleşmenın ve reŞımdıje kadar 500 e yakın ılkmekteb şısında busbutun duşmuş olan dunja fahın doğurduğu uygunsuzluklar ve tefıatına hımajesız bırakmak tehljkelı ıdı zadların çocuğu olan her çeşıd sosyolızm, muallımı Maarıf mudurlugüne muracaFarklı bır fıat makası altmda, zaten ser atatızm, faşızm, komunızm gıbi sıslem at ederek muhtelıf sebebierden dola>T best zamanda dahı ıdare etmekten uzak lerın de Turkıye ıle asla alâkası yoktu nakillerini ıstemıştır. Bunlardan muhım bır zıraat ıstıhsalı genlıj ebılırdı Bu yol, Bu sıstemlerm hepsı faz'a gıdadan do bır kısmı da sıhhî vazıyetını ılerı surçokluk teşkıl eden koylunun fakırleş layı karacığerlerı ve hazım cıhazı bozul muştur Maarıf mudurluğu kadroju hamesıne, topvekun ekonomık buııjenın muş ınsanlar ıçm tatbık edılen ajarlayıcı zırlarken evvelâ ıdari, sonra da «ıhhî va^âclar gıbıydı. Halbukı bız gıdasızlıktan zıyetlerı nazarı ıtıbara alrmktadır Kadzav ıflamasına gıderdı. rrustarıb olan ınsan'ara mahsus ılâclara ro ay başma kadar kat'î olarak tanzım Sana>ı yapmamalı mıydık? Bılâkis, ne ve rejımlere muhtacdık Onun ıçm bızım edılmış olacaktır. kadar mumkunse 0 kadar çok, durmadan sanayıleşmelıydık1. Hatta bu ışm en B O I K BIR ŞARK SEYAHATI: doğru yolu olan devlet ehle ve buyuk olçude sanayıleşmege karar vermeğe mecburduk. Fakat ılk hımaye gurorugunu koyarak ılk fabrıkajı japtığımız gun Yazan: B A R K I N ajm zamanda topjekun ıstıhsal programına basbyarak, doğacak fıat makasınl onlıyerek, zıraatı de bujuk çapta kârb hale koyarak çalışmak lâzımdı Vakıâ bu B ü CUMARTESİ GÜNÜ OKUYACAKSIMZ, ış fabrıka açmaktan çok guçtu. Hemen netıceiinı \e randımanını elde etmek baHindıstanm icinden U^kudara kadar suren hevecanh bir yolculuk! kımından bır buyuk fabrıka ınsanın guButun Sark Eşslz abıdelerı, guzellığl, lhtlşaml, tarıhi, san'at esfrlerı, rurunu okşar, ve ış yaratmak enerjısını bugunku hsvatl, vesıkalarile,, çoğaltırdı. Meselâ Avrupanın kuçuk el tezgâhları devrınden buyuk sanay.e geçHIÇBIR 1ERDE GORÜLMEMIS mesı ıçın yuz ellı sene lâzımken Turkıjede kagnı ve el tezgâhından Kaysen kombınası devrme devlet elıle ve enerjık bır takıble juz elh gunde geçılebılırTurkçu, mılıyetçi Ç I N A R A L T I mecmuasmın cumartesi gunkd dı. Fakat bu suı'at ve muvaffakıyet bızı sayıslndaa ltıbaren bu emsalsız sejahat notlarlnı hem zevk, hem lstıfade rrerrleket ıktısadının, sanayi kanalıle, lle okuvacakslnlz. bır bunye ınkılâbına ulaşacağını ınanmıya gotuıemezdı. Sanayıleşme davasında aramızda çıkan goruş ajrılıklan kendılenle ıstıfadelı fıkır ekzersızlerıne vesıle olmuş olan Ankaradakı Kadro cu arkaBUGÜN MATİNELERDEN İTIBAREN 2 Harika filmi birden daşlar, başlangıtda samımi olarak sana>ı yoble dıger ıstıhsallerm ve zıraatimizın ılerbyeceğme ınanmış gorunuyorlardı. Baş rolde • T ü r k ç e Zıraat ınkılâbı davası, aym hızla ve saT İ N O R O S S İ E R R O L F L Y N N najıle ahenklı olarak topyekun ele alınmak mumkun olmadan sanayıleşmenın ekonomık bunyede elle tutulur bır kıfayetsızlık jaratacağını anlamak kolay olmadı. Bu anlajışın bugun bır ıaşe sı9 kmtısı dolayısıle yerlesmesmden dolayı Büyük ve emsalsiz san'at üstadı sevınmek ve kuçuk bır geçım bu'n anından varınm cennet Turkıyesını doğuracak fıkrın şahlanmasını beklemek ınsana umıd verıyor. A. Hamdi Basat* Yabancı karnelerle ekmek verilecek Yabancı karaelerın değıştir.lmesl müddetı bir kaç gun geri bırakılmı§ ve bu husus alakadarlara bıldırılmıstır Muh teuf kajmakamlıklar jabancı karnelerın tebdıll ışine başlamadıklan halde fırınlar bu karne sahıblerme dun ekmek ver. mek »stememışlerdır. Bu hususta yapüan muracaat üzerine jabancı karnelerle bır kaç gun daha ekmek verılmesi ve *ebdıl Işının bu arada vurutülmesı kararlaştınlmıştır. Havalarm yağmurlu gitmesi çok faydalı oluyor Blr kaç gundenberi fasıla ile yağan devamlı yağmurlar, havalan serınletmemışse de ortalığa adeta bu yarım kış manzarası vermiştır. Ağustosun yarısı yaz, yarısı kış olduğu hakkındaki meşhur atalar sozüne mananlar arasında kışın jailaşmakta bulunduguna hukınedenler vardır Bılhassa geçen sene çekilrrış olan odun ve komur sıkıntısını hatırlıjarak telaşa duşenler gorulmektedır. Rasadhaneden aldığımız malumata gore, havaların ağu^tos ajmda jağmurlu gıtmesmden endıse etmeğe sebeb joktur Çunku, geçen jıllir içınde, mesela 1913 te 177, 1914 te 144, 939 da 124 mılımetre yagmur duştugu halde, bu senekı agus os ajının 29 uncu gunune kadar jagan jagmur miitarı 20 mılımetreji tecavuz etmemıştır. Buna mukabıl, geçen yılın ağustosunda, yalnız bır gan, o da ancak beş dakika devam etmek uzere jağmur jagmış, 917, 930 ve 932 ağustoslan ıçmde ıse toprağa hıç jağmur duşmemış ir. Bınaenalej'h havalarıa yağışh gitmesi, kışın yakın ©1duğuna deıalet etmıyeceğı gıbi, bugünkü jagnurlar, gelecek sonbahar aylan içın, bır olçu, teşkıl edemez Onumuzdeki kışın nasıl geçeceğıne gelince, bu hususta her hangı bır mutaleada bulunmak, kehanet ve falcılık hududlarını geçemez. Bununla beraber, tecrubelerin verdığl bazı tahminlere gore, onumuzdeki kış avlan her halde geçen senekı kadar sert ve merhametsiz olmıyacaktır. DelhFden t skii«lar*a ÇINA RA L TINDA 17 karne sandığı kırıldı Ankaradan îstanbula gonderilen ekmek karnelermın bulunduğu sandıklardan 17 tanesinm kınldığı ve on binlerce karnenm dağılmış olduğu gorulmüştür. Bu sandıklann nasıl kınldığı tahkik edil mekle beraber, bu dağınık karneler bir hejet huzuranda saj'ilmaktadır. FOTOGRAFLAR ' LÂLE Sınemasında ÇALINAN TAÇ PAR1S Darülâceze menfaatine musamere Beycflu kazası Kızılay şubesi, Darulâceze menfaatine cumartesi akşamı Tepebaşı bahçesınde bır musamere tertib etmıştır Musamerenin güzel olmasını temin için muajjen programa muhtelif ılaveîer japılmıştır. 1ŞIKLARI Bu Aksam saat 21*30 da CUMHURİYE flbone seraili Senelik Alt> avlık Üc avük Biı avlık Nüsbası t kurnstnr. . : i : Turkive Harlc icın «CUJ 140U E r 2700 Sx C 750 > 1450 > 400 » 800 • 150 » Yoktur. X A Tİ SU N CU R Suadiye NUR P A R K ' t a TEMSİLLERİNE BAŞLIYOR, SAVOY OTELİ (Almanca) HANS ALBEB •' Bır memleket yetiştirdıği ve harcadığı mal mıktarına gore bır refah fcevıye•:ıne ulaşır Yanı topyekun elde edılen mallar (gerek kendı topraklarında yetıştırsın veya bunları satarak karşıhğını İzdıhama meydan vermemek Içm bıletleı lnızi gunduzd«n temin ed'nız TcmEll sonunda her tarafa nakıl vasltası vardır, J Dikkat (•aze(emi7e eondenlen evrah r e vanlaı nesredılsio edılmesin iade edılmez ve ztyaından mes'oliyet kabuj oluomaı,