Katalog

9 Eylul 1939 CUMHURIYET S O N HABERLER Hâdiseler arasında Ihracı menedilen maddelerin listesi Tiftik, barsak, balmumu, yumurta, susam gibi maddelerin ihracı lisansa tâbi tutuluyor Ankara 8 (Telefonla) Beynelmilel siyasî vaziyetin aldığı son şekil üzerine memleket ve harb iktısadiyatı icab lanna göre, hükumetçe yeni tedbirler alınmıştır. Bu cümleden olmak üzere Vekiller Heyeti, ihrac maddelerimizden mühim bir kısmının ihracım meneden, bir kısım mahsulât ve mamulâtm yabancı ülkelere sevkini Hsans usulüne tâbi tutan bir karar almıştır. îhracı menedilen maddelere aid bir numaralı liste aynen şudur: «Buğday, çavdar, mah'ut, kaplıca, arpa, yulaf, mısır, darı, pirinç, bulgur, bezalya, nohud, fasulya, mercimek, börülce, fiğ, burçak, pat'.tes, pamuk tohumu, soğan, sarmsak, kepek, ot, saman, ekle salih bilumum sade yağ ve diğer hayvanî ve nebatî yağlar, keci kı'.ı, çuval, halat, kendir, kendir mamulâtı, keten tohumu, ham veya yan mamul bilumum Vekiller iıeyeti kararına göre... Ateşi çeviren sessizlik iyaaî hava durgun. Yaprak kımıldamıyor. Diplomasinin ne çenesinde, ne ayağinda hareket var. Tehdidli nutukların, gizli temaslann, esrarh fiskoslann, şehirden şehre mekik dokumalann yerine ordular yürüyor ve silâhlar konuşuyor. Sanki politika, sulhu kurtarmak için yaptığı teşebbüslerin bu kadar kepazece iflâsından utanmış, kendi lüzumsuzluğuna inanarak davayı askere bırakmış, susuyor. Oyle mi? Bu susuş bir utanc mı, bir hayret mi, bir tereddüd mü, bir dehset mi, bir hesab mı, nedir? Şüphesiz, harb etmiyen milletlerin her biri ayrı bir duygunun tesiri altmda ve ayn bir hesabl? bekliyor. Politi ka rüzgânnm hangi istikamete eseceğini ve lavılcımlan hangi yana savuracağını bilmiyoruz; bu korkunc yangmı kuşatan sessizliğin altından ne çıkacağını kestiremiyoruz. Alman Fransız cephesinde HEM NAINA MIAINA Majino hattı Her şeyimiz Tardır ükumet, dün, b beyanname neşrederek ihtıkâr; asla müsaade etmiyeceğini Udirdi; ayni zamanda halka da, ihtiyaından fazla öteberi satın aiarak meşhur arz ve taleb» kaidesinin doğuracağı fiat yükselmesine meydan vermemesini tavsiy etti. Bu resmî tebliğ, tam zenanında neşredilmiştir. Çünkü, ihtikâr ayaklanmağa başladığı gibi halk da ihtiyıcından fazla mal alıyordu. Başvekâletin tebliğini thlil edersek şu neticelere varınz: 1 Tebliğ diyor ki mmlekette iaşe maddeleri boldur; bugünki mevcudu muz, halkın ve ordunun ihtiyaclarına, bir seneden fazla yetişir. Hakikaten hükumet, tedbirli davranmış v stoklar yapmıştır. Harb çıkınca da gda maddeleri ihracatını hemen kâmilen nenetmiştir. 2 İhtikâr yapmak islyenlere nefes aldırılamıyacaktır. 1914 U gafil avlanmıştık. Fakat, o devirden cfers aiarak ihtikâr yapmak istiyenler v.rsa, bunlar, hükumetin de, halkın da o levirden ibret almış olduğunu düşünmelidrler. Piyasadan mal toplayanlar, bir giin, bütün bu mallannın musadere edihbileceğini ve kendilerinin hapse atılacağnı asla unutmamalıdırlar. Hükumetten ihtikâr mü cadelesine azamî dikkat v şiddetle de> vam etmesini rica ederiz. 3 İhtikârla mücadeede, halk da hükumete yardım etmeüdİL Başımızda bir halk hükumeti vardır. Halkla hükumetin elele verdikleri her •nesele, daima kolayca halledilmiştir. Fiatlan yükseltmemek için en iyi çare, ihiyacdan fazla değil, bir müddet için, hatta ihtiyacdan eksik mal almaktır. O zaaıan fiatlann düştüğü görülecektir. 4 Önümüzdeki 1940 senesi, Av rupa için, bir harb yılıdır lstikbali düşünerek daha fazla mahsul almağa ça lışmak lâzımdır. Hükumet, köylüye ve bütün devlet dairelerine, bilhassa köylü ile temasta bulunan resmî ve yanresmî müesseselere yarınki mahsulü artırmak için çalışma tavsiye ediyor. Bu sahada, köylünün istediği bütün yardımlan yapmak lâzımdır. Tohumluk, ziraat aletleri, ziraat makineleri vermeli; formaliteci ve kırtasiyecı zihnıyetle değil, iş başancı bir şekilde çalışmalıdır. Formalite ve kırtasiye, normal zamanlara mahsustur. Biz, şimdi, dünya ahvali icabı, fevkalâde bir zamanda yaşıyoruz. Fevkalâde haller ıse, fevkalâde tedbirler ister. Iş'ar ve istiş'arla vakit geçirecek zamanda değiliz. Hükumet, tebliğinde gelecek mahsulün daha fazla olması için köylüye mümkün olan bütün kolaylıklann ve yardımlarm yapılacağını vadediyor. 5 İlâc ihtikârına da meydan verilmiyecektir. Eğer ihtikâr yapılırsa ecza depolarına ve eczanelere el konularak bu iş devletleştiriiecektir. Yazan: ABÎDÎN DAVER Meksika hükumeti ve demokrasiler Sulh cephesine iptidaî njaddeler verileceği anlasılıyor Meks'ko 8 (a.a.) Parlâmento tarafından Reisicumhurun şerefine verilen ziyafette Cardenas namına söz söyliyen Ramon Betela, Avrupa mukadderatınm mevzuubahsolduğu bu harbde Meksikanın sempatisini celbeden muhariblere iptidaî maddelerini satacağım kaydetmiştir. Bu beyanat, derin bir tesir bırakmıştır. Çünkü, bu sözler, her fırsatta Reisicumhur Cardenas tarafından izhar edilen arzuya tevafuk etmektedir. Meksika demokrasilere yardım edecektir. Cenubî Amerika memAeketleriiHn harb dolayısile ittihaz edecekleri hattı hareketi tespit maksadile akdedilecek olan Panama konferansı toplanmadan evvel söylenen bu özler, büyük bir kıymeti haizdir. sığır, manda ve dana derileri, işlenmiş deri mamulatı, sabun, soda, çay, kahve, kakao, canlı hayvanlar, etler, canlı ve cansız kümes hayvanları, her nevi kon serve, her nevi peynir, her nevi kâğıd ve mukavva, her nevi boyalar, saç ve çin kolar, dikenli tel, her nevi kereste, yapağı, yün ipliği ve mensucarj ve mamulatı, keten ipliği ve mensucab ve mamulatı, kükürd, istiipi, kok, un, irmik ve mamuBildiğimiz şu: Ateşin mevziî kallatı, kalay, nişadır, her nevi kablo, tel haması bitarafların elinde. Avrupanın lat ve zincir, kauçuk ve mamulatı, her nevi salmastra, motörlü ve motörsüz de büyük ve küçük bütün gayrimuharib devletleri bir konferansta toplan niz ve kara nakil vasıtalan.» salar, felâketi bugünkü hududlan içiîhracı lisansa tâbi maddeleri gösteren ne hapsetmek için, yekpare bir banş iki numaralı liste şudur: seddi halinde birbirlerine sanlsalar, Tiftik, barsak, balmumu, küçük baş bir dünya, hatla bir Avrupa harbinin hayvan derileri, yumurta, zeytin tanesi, önü alınır. susam, pamuk, pamuk ipliği ve mensucat Böyle düşünürken ben nafile bir ve mamulatı, bakla, suba fasulyası. haya' içinde olduğumu biliyorum. lllllllnıımHılMltM Avrupa Büyük Harbdenberi neticesiz bir »ürü konferanslarm, nutukların ve sulh lehine kararlann morfinile semledi; e .1 kasırgasile uyanınca kendisini ateşin yanıbaşında buldu. Bir kere daha anlıyor: Bu düğüm lâfla çözülmez, kılıcla kesilecek. Fakat bugün dört devletin çektiği kılıc yetişmez mi? Bu harbin neticesi, harbe girmiyen miUetlere aid davalann halli prensiplerini ortaya koymıVaşington 8 (a.a.) Ruzvelt, bita yacak mı? Ortada, açıkca, iki sistem raflık kanununun tadili için kongrenin çarrışıyor. Bunlardan birinin zaferi, hususî surette toplanması meselesine dait o sisteme mensub devletler zümresitelefonla her iki meclisin liderlerile gö nin bütün d|«vW ı halledemez mi? 1929 dan 1936 ya kadar hergün 15,000 amelenin çahşmasile 50 milyon kadem mikâbı beton dökülerek ve 50,000 ton çelik sarfedilerek 150 milyon İngiliz lirasına mal olan Majino müstahkem hattmm maktaı Avrupanın şarkında başlıyan yeni büyük harb garbında bitecektir. Onun içindir ki herkesin gözü Alman Fransız hududuna, burada başlamak üzere olan mücadeleye dikilmiştir. bu hududda ıse, her iki taraf da, senelerdenberi kuvvetli tahkimat yapmışlardır. Bu tahkimat, Alman Fransız harbini, bir kale mu harebesile başlamak mecburiyetine sok muştur. Birkaç yazı ile bu harbin nasıl cereyan edebiieceğini tetkike çahşacağız; bunun için de Majino ve Zigfrid hatlan ve bu hatların yarılıp yanlamıyacağı hakkında malumat vereceğiz. üzerinde çizdikleri müdafaa ve mukavemet hattında, iki lürlü istihkâm yapmağı kararlaştırdılar. Büyük ve kudretli istihkâmlar, bu yeni Çin seddinin bürçleri olacak, gene sağlam, fakat daha küçük istihkârr.lar ve tabyalar da perde hattı halinde bu bürçler arasında sıralanacaklardı. Eski zaman kaleleri, meselâ, Istanbulun Marmara ile Halic arasındaki surları böyle değil miydi? Yer yer büyük hisarlar, bunknn arasında, küçük kule ler ve hepsini biribirine bağlıyan surlar. Bazı mühim yerlerde, asıl yüksek hisann önünde, ve kale bedenile su hendeği arasında, daha alçak bir duvar vardı. Muharebe ede ede su hendeğini geçen ve bu duvann üstüne de çıkan düşman, asıl kuleye tırmanırken, kuleden üzerine ok, taş ve kızgm yağ dökülürdü. Şimdiki tahkimatta da, küçük istihkâmlar, büyük is tihkâmların arasında boş gedik bırakmıyarak bunları müselsel bir hat halinde devam ettirmektedir. Şayed küçukler düşman eline geçerlerse büyüklerin ateşile dövülebilecek bir tarzda inşa edil mektedirler. Fransızlar evvelâ, asırlardanberi istilâ ordularınm güzergâhı olan en tehlikeli geçidleri kapamakla işe başladılar. Böylece en esaslı mıntakalar olan Metz ve aşağı Voj (Vosges) ları tahkim ettiler. Sonra, hattı diğer mmtakalara doğru uzattılar. Tahkimatın şekilleri her yerde ayni değildir; bulundukları mıntakaların ihtiyaclarına ve arazinin vaziyetlerine göre, teknik itibarile birbirine benzemiyen muhtelif şekillerde yapıîmışlardır. Hemen hemen hiç arahksız ve mütemadi bir şeküde clan ilk hat yapılıp bittikten sonra, derinlik şartını tahakkuk ettirmeğe çahşılmıstır. Bunun için de, bazı yerlerde yeni tahkimat yapmışlar, bazı yerlerde ise eskiden mevcud, Metz, Nansi (Nancy), Toul (Tul), Verdun gibi eski kalelerden istifade edilmiş, bazı yerlerde ise, derinliğine tahkimatın, daime usulile değil, zamanı gelince hemen yapılmak üzere muvakkate usulile sahra tahkimatmdan ibaret olması kararlastınlmıstır. Amerika yeni üsler yaptırıyor Nazırlar meclisi, dün millî müdafaa meselelerini çörüştü Majino hattı Fransızlar, Almanlann daima kendi başlarına belâ olacaklannı bildikleri ivin, Almanya daha silâhsızken memleketlerinı müdafaa için esaslı tahkimat yapmağa başlamışlardı. On beş senedenberi tedricen yapılan bu tahkimat, evvelâ Loren ve Alzas'da başarılmış, sonra da 5™al denizine ve Akdenize kadar uzatılmıştır. Şimal denizine kadar uzatılan kısıaı, Belçika ve Felernenkten yapılacak bir Alman taarruzuna karşı, Akdenize kadar temdid edilen tahkimat da kısmen, Isviçreyi çiğneyecek bir Alman tecavüzüne, kısmen de bir İtalyan taarruzuna karşıdır. Hatta, Maginot (Majino) denilmesi, Harbı>e Nazın müteveffa Maginot'nun eserı olmasından ileri gelmektedir. Fransanın Almanya ve îtalya tara fındaki kara hududlannı bastanaşağı yeni bir Çin seddile sarmış olan bu tahkimat hattında, şimdilik, yalnız îsvicreye karşı olan Jura hududunu kapayan kısım ikmal edilmemiştir. ikinci ya7imızda izah edeceğımiz «Daime usulü kale mi, yoksa muvakkate usulü sahra tahkimatı mı?» münaka şasmda Fransa kendi yetiştirdiği iki meşhur kaleci ve istihkâm mütehassısı o'ıan Vauban ile Sere de Riviere'in izini takib ederek yurdun «daime» usulü tahkimatla müdafaası esasmı kabul etmiştir. Fransız mütehassısları, ister daime, isterse sahra olsun, hertürlü tahkimatın, zamanımız harblerinde, işe yarayabilmesi için, bunlann şu iki şartı haiz olması lâzım geldığinde birleşmışlerdir: 1 Tahkimat, arahksız yani mütemadi bir hat halinde olmalıdır. Çünkü aralarında tahkim edilmemiş açık sahalar bulunan bütün kaleler veya sahra tahkimatı, düşmanın sızmak suretile bu boş yerlere girmesıne ve bunlan düşürmesine mâni olamamakiadır. 2 Kale veya sahra tahkimatının ayrıca kâfi derinliği de olmalıdır. Böylece yarılma tehlikesı azalır; mevziî bir zâf ve yarılma yüzünden bütün hattın yarılması veya kalenin düşmesi önlenmiş olur. rüşmüştür. E ki bitaraflar bunun için bitarafHenüz bu hususta verilmis bir karar tırîar; belki de, er mevdantna atılmak yoktur. için, zafer şansının kendilerine dönne*;ni bekliyorlar. Amerikamn milli müdafaa Bugün, yeryüzünde, silâhlann hay' meseleleri Vaşîngton 8 (a.a.) Reisicumhur kırışile diplomasinin susuşu arasınRuzveltin riyaseti altmda toplanan fev daki muammalı tezadın ne yumurtlıkalâde kabine içtimaında millî müdafaa yacağmı hakkile bilen tek adam yoktur. meseleleri tetkik olunmuştur. İngiliz Amerikan anlaşması PEYAMt SAFA Yugoslav seferberliği tekzib edildi Belgrad 8 (a.a.) Ecnebi memleketlerde dolaşan şayialann hilâfma olarak Yugoslavyanın yapılacak mahallî manevralar için sadece bazı ihtiyat ve mutehassıs sınıflarını davet ettiği bildirilmektedir. Belçika Kralı cepheleri teftiş ediyor Brüksel 8 (a.a.) Kral Leopold, FransızBelçika hududu boyunca tefti§e devam ettikten sonra yanında erkânıharbiyesi olduğu halde bugün Lüksemburg hududuna gelmiştir. Rumanyada para vaziyeti Bükreş 8 (a.a ) Maliye Nezareti tarafından isdar edılen bir kararname üzerine şimdiye kadar karşılığı bir altm stoku ve döviz olan mahallî para yani ley, bundan sonra Rumanya bankasmın altın stoku ile garanti edilecektir. Sigala yağı Ankara 8 (Telefonla) thrac maddelerimiz arasında bulunan sigala yağmın Türk İngiliz ticaret anlaşmasına bağlı ve takasa mevzu etşkil eden listedeki Tıirk emtiası meyanına ithalı kararlaştı. îsvec meclisi toplanıyor Stokholm 8 (a.a.) Meclis, beynelmilel vaziyetin icab ettirdiği tedbirleri almak üzere yarın için fevkalâde içtimaa davet edilmiştir. İçtimaı bir nutukla Kral aracaktır. Vaşington 8 (a.a.) Amerika pamuğuna mukabil îngiliz lâstiği alınma sma dair Amerika ile îngiltere arasında IBasmakaleden depaml akdedilen itilâfın mer'iyete gjrmesi hakkmda Ruzvelt tarafından bir kararname riz. Ancak bu hal, tehlike ihtimaline karşı uyanık ve mücehhez bulunmaklığımıza ısdar edilmiştir. asla mâni olamaz ve olamamalıdır. Bir tahtelbahir üssü yapılıyor Teşekkür olunur ki bütün Balkan Vaşington 8 (a.a.) Saint Tho memleketleri vaziyetin fecaat ve vahamas Vierge adalarında derhal bir tahtelbahir üssü inşa edileceği Amerika Bah metini olanca ehemmiyetile takdir ediriye Nezareti tarafından bildirilmektedir. yorlar. Buna göre uyanıktırlar ve mücehYeni üs, 350,000 dolara mal olacak hezdirler. Tekrar edelim ki kimseye karşı en ufak tecavüz kasdini taşımıyan bu tır. vaziyet sadece biz Balkanlılann münfePan Amerikan konferansı riden kendi varlıklarımızı ve müstereken Vaşington 8 (a.a.) Hariciye Na çevremizin emniyet ve selâmetini koruzın Hull, matbuata beyanatta bulunarak maktan ibaret en açık ve en basit vaziPanama City'de toplanacak olan Pan feîerimizi teskil ediyor. Biz bu vazifeleri Amerikan konferansına bizzat iştirak etanlayıp takib ve tatbik etmekte nekadar miyeceğini bildirmiştir. sarih olursak, kendimizden başlıyarak Avrupadaki Amerikaldartn talebi sulha ve insanlığa o kadar hizmet etmiş Londra 8 (a.a.) Şimdi Glasgow bulunuruz. da bulunan «Atherina» nın yolcular'ndan Tehükenin büvüklüğü bütün dünyada 150 Amerikah bir torpito muhribinin reolduğu gibi Balk^nlarda da ihtiyat ve fakatinde olmıyan bir vapurla Amerikateenni emreden çok nazik bir devre geriya dönmiyeceklerini bildirmişlerdir. ri'mesine sebeb olmustu. Şimdi nezaketin Bulgaristan ihtiyat tedbirleri kendi yerini bittabi gene azamî itinalarla derpiş olunan vazifelere terkermiş oldualıyor ğunu görüyoruz. Böylelikle dünya buhSofya 8 (a.a.) Nazırlar meclisi, hu<"anı k^ırşısında Balkanlı^ar daha realist susî otomobillerin seyrüseferini menetikinci bir safhava eeçmis bu'unuvorlar. meğe karar vermiştir. Bazı otomobiller, Vaziyetin hakikî takdirini tebşir edrn bu bu kay ddan istisna edilmiştir. Devlete vazivetin bütün Balkanlılar arasında er aid ot'Tnobiller benzin sarfiyatlarını «^roimî bir t^sanüde dosrru terakki ve inyüzde 50 ye indireceklerdir. kişaf edeceğini artık «""^«iV «av^:';'» Bütün Bulgaristanda haftamn iki güYUNUS NAD1 nünde, çarşamba ve cuma günleri et yemek yasak edilmiştir. îsviçrede sansür Balkanlar uyanık Tahkimatın mahiyeti Fransa, bu prensiplere göre, 1924 te, hududlarının tedafüî teçkılâtını tetkik ^e mütalea etmiş; hem «daime» usulünde, hem sağlam hem arahksız, hem de derinliğine bir müdafaa hattının «geçilmez» vasfını haiz olabüeceğini düşünülerek dörtbaşı mamur, idcal bir tahkimat programı hazırlanr.şhr. Dört vasfa dayanan bu ıdeal program miiyarlara; ayni za manda uzun zamana muhtacdı. Fransızlar düsünüp taşmdıktan sonra, önce şu üç şartı bir araya eetirıneği münasıb sördüler. Daime usulü, sağlam ve aralıksız bir hat yapmak. F ransızlar, evvelâ, bü tün hududlanmi7i bu üç şartı haiz bir müdafaa hattı ile kâmüen örtelim; scnra para ve zaman buldukça dördüncü şartı da elde eder tahkimatı derinliğine de büyütürüz, dediler. Fransız istihkâm heyetleri, hududlar Terfi eden orta elçilerimiz Ankara 8 (Telefonla) Kahire orta elçimiz Mehmed Ali, Lâhey orta elçisı Londra ve Paristeki Sovyet Yakub Kadri, Bağdad orta elçisi Cevad, müzisyenleri birinci sınıf orta elçi olarak ikinci dereLondra 8 (aa.) «Havas»: Geçen ceye terfi ettiler. lerde Londraya gelmiş olan 220 Sovyet Alman demiryollarında askerî müzisyenleri yakında memleket eşya nakliyatı lerine gönderileceklerdir. Verilen malu mata göre, bir Sovyet vapuru Fransada Berlin 8 (a.a.) Alman demiryolbulunan Sovyet vatandaşlannı almak ü ları idaresinin bugün verdiği bir karara zere Le Havre Iimanına doğru gitmek göre bitaraf memleketlerden bitaraf tedir ve Sovyet tebaasını memlek<*t!erine götürmek üzere diğer bir gemi de İngiliz memleketlere gönderilecek eşya Alman demiryollannca nakledilecektir. Fakat, lima"'arınrJan birine gidecektir. muharib devletlerden sevkolunacak eşya Yeni Hatay defterdari ile muharib devletlere gönderilen esya Ankara 8 (Telefonla) Maraş defterdarı Galıb, Hatay defterdarlığma ta nın her nereden gelirse gelsin Alman yin olundu. topraklanndan geçmesi yasaktır. Berne 8 (a.a.) îsviçre hükumrti memîeket dahi'inde ve memleket hari cinde yaoılacek neşriyatı kontrol altına alm a 5a karar vermistir. Daladye Ame»îka sefirile görüştü Paris 8 (a.a.) Daladve bu ak şam Amerika büyük elçisini kabul et miştir. Çukura düşmüş Kandillide Vaniköy caddesinde oturan Hasanın 18 yaşlannda kızı Nesime, kazaer evin arka tarafmdaki bir çukura düşprek yaralanmıştır. Nesime, vak'ayı müteakıb Nümune hastanesine kaldırılrnıştır. 6 Haricden gelen bazı mallar azalarak pahalanabilir. Buna karşı da yerli mah kullanmak lâzımdır. Hükumetin dediği gibi, hemen hemen bütün ihtiyaclanmızı yerli mallarla gidermek mümkündür. Büyük Harbdeki gibi, unu, şekeri, patiskayı, bezi, basmayı, kundurayı, kumaşı ilâ dışarıdan getırmiyoruz. Bugün, Büyük Harbdeki gibi üç sene süren îtalyan ve Balkan harblerinden yeni çıkmış da değiliz. 1923 teuberi tam 16 senedir Sulh ve sükun içinde yaşıyoruz. Ziraat Fransız hududlan emniyette ve sanayiimiz çok terakki etmiştir. Demir ve çelik fabrikalanmız bile vardır. Bu Hulâsa, bugün Fransız hududlan mü itibarla memleketin istihsalâtı, mamu'âtı temadi bir hat halinde daime usulile ya ve masnuatı ihtiyaclanmızın birçoğunu pılmış bir tahkimat manzumesile örtül tatmine kifayet edecektir. müş'ı'ir. Bu hat, bazı yerlerde derinliği Büyük Harbde, hemen hemen abluka olmıyan, binnispe dar bir hattır; fakat edilmiş vaziyetteydik. Bugün Türkiye istihkâm tekniği bakımmdan son derece mükemmel olduğu için harikulâde bir için abluka haürı bile gelmez. Denizler sağlamhğı haizdir. Böylece yukanda açıktır. Harbin ılk heyecan ve telâşı geçbahsettiğiıniz dört şartın dördü de hemen tikten, harb ekonomisi kurulduktan, nakkâmilen yerine getirilmiştir; yalnız derin liyat yeni yollar, yeni vasıtalarla temin lik şarb bazı yerlerde, harb içinde ta edildikten sonra, haricden gelen kahve, cay gibi müstemleke maddeleri, Avrupa mamlanacaktır. ve Amerika mamulatı da gelecektir. Majino hattındaki istihkâmlann ve aHulâsa, telâşa ve endişeye kapılmağa ralanndaki irtibat tesisatınm tekniği haklüzum yoktur. Hâdisatı Türke has vakında «Cumhuriyet» te birçok yazılar kar ve sükunetle karsıîıyalım ve ihtikân çıkt'ğı £?ibi, Fransızlar bunlann içinde ezmek için hükumete yardım edelim. müteaddid filmler de çektirdiler. Bunlar arasında casus filmleri ve sadece tahkimabn dahilini ve buralardaki faaliyeti gösteren askerî filimler de vardı. Onun için, cn ağır caplı top mermilerine karşı kahn düz arazidekine benzemez. Meselâ dağzırhlar ve betonlarla mahfuz olan bu is lardaki tahkimatta devamlılık ve derin!ık aranmaz. tihkâmlar hakkmda, tekrar tafsilât vereHududun iki tarafında yükselen dağcek değiliz. Yalnız 30 dan 100 metreye ların arasındaki büyük bcğazlar ve bükadar topraea pömülü olc'uklannı, ara: J1 larında yeraltı demiryollarile irtibat bu yük r ' er, mühim istihkâmlarla kapalu 1 unu, elektrik, su. havalanma, ka tılmış, hatta, bazan yerlerde büyük kalorifer tertibatı sayesinde bunlann umu leler ve müstahkem mevkiler tesis edilmî heyetinin bir yeraUı sehri olduğunu miştir. Daha küçük istihkâmlar, tabiyeler, ve hatta bazan basit karakollar da '^tır^fmak'a iktifa ed^im. ikinci derecede yollan ve bellibaşlı keçi Dağlardaki tahkimat yollarmı kapatmak suretile buralannı emFransızlarla İtalyanlar arasındaki dağ niyet altına almıştır. Almanlann Zigfrid hattından da ayw lık arazide yapılan tahkimattan da kısaca bahsedelim. Dağlık arazinin hususi bir makalede bahsedeceğiz. ABİDİN DAVER yeti olduğu için, buralardaki tahkimat,