Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 Haziran 1939 CUMHURtYET SON HABERLER HâdiseJer arasınaa Tarihçiler, neredesinjz? smanlı tarihinin karanlıkları, Osmanh imparatorluğu tarihe karıştıktan sonra bile, desilemedi. Osmanh âliminin en çok bildiği şey tarih olduğu halde en yanlış bildiği şey Osmanh tarihidir. O kadar yanhş ki, «Türklük» mecmuasının son 3 üncü sayısında İsmail Hâmi Danişmendin geniş kültür yemişlerile dolu bir etiidünden öğrendiğimize göre, Osman Gazinin nesebi ve hüviyeti üstünde bile hâlâ yarılmamış bir karanlık duruyor. Rivayetler, iddialar, vesikalar, deliller o kadar başka başkadır ki Osman Gazinin büyükbabasını riyazî bir emniyetle tayin etmek bile zorlaşıyor. İsmail Hâmi Danişmende göre: «Ertuğrulun babasının kim olduğu meçhuldür ve Süleyman Şah ibni Kayaalp ibni Kızılboğa nesebi uydurmadır.» «Türklük» mecmuasının gene 3 üncü sayısında Osmanh tarihinin canh bir meselesi daha var. Değerli müzikolog Mahmud Ragıb Kösemihalin «haçlı Türk bayrakları» hakkında mecmuanm açtığı ankete gönderdiği cevab, şöyle bir davayı ortaya koyuyor: «İslâm Selçuklardan evvel Anadoluya hıristiyanî bir akideyi kabullenmiş bir takım Türk aşiretlerinin» sığınmış oldukları «ve böylece bilhassa şimalî ve garbî Anadoluda Selçuk hakimiyetinden evvel Rum ortodokslar yanında bir miktar da Türk ortodokslar hâkim olmuş bulunduğu neden düşünülmek istenmiyor, neden bu yolda araştırmalar yapdmıyor?» Gazi Mihalin torunlarından olan aziz arkadaşımız, makalesinin başka bir yerinde de şöyle demiştir: «Baş tarafta bahsettiğim (Hıristiyan Türkler) kitabınm müellifi, daha evvel, yalnız Evranos'un değil, Gazi Mihalin de bir hıristiyan Türk olacağını yazmıştı. Bizim buna hususî ve aziz bir kanaat halinde zaten imanımız vardı.» «Türklük» mecmuası bu makaleye 15 maddeyle cevab vermiştir. Bir kaç satınnı alabileceğim: «Hangi hıristiyanlık devri? Anadolu Türk tarihinde böyle bir devir yoktur: Milâdın XI inci asrmda Anadoluyu hıristiyan Bizansın elinden müslüman Türkler fethetmiş ve bu fetihten bir kaç sene sonra da hıristiyanhk namına gelen ilk ehlisalibi müslümanlık namına mağlub etmişlerdir. Fetihten evvel gerek Abbasî, gerek Selçukî devirlerindeki akınlan yapanlar da hep müslüman Türklerdir. Daha evvel Abbasilerin «Suğur» ve «Avâsım» dedikleri Anadolu hudud vilâyetlerine yerleşen askerler de gene müslüman Türk askerleridir. Bilâistisna bütün tarihçi vesikalar bu ha kikatte müttefiktir: Bunun aksine hiç bir vesika yoktur. Oyle bir devir bulunduğu sabit olmalı ki tetkiki mevzuu bahsolabilsin.» Büyük davalar Gafenko Atinada Metaksas, Rumen Hariciye Nazırı şerefine dün gece ziyafet verdi Atina 15 (Telefonla) Rumanya Hariciye Nazırı Gafenko bugün saat 16,30 da Pireye gelmiş ve nhtımda Yunanistan Hariciye Müsteşarı Mavridi, Payitaht Nazırı Kocios ve Balkan An lantı devletleri sefirlerile kalabalık bir halk kütlesi tarafından tezahüratla kar şılanmıştır. Misafir Nazır, resmi selâmı ifa eden bir kıt'a bahriye askerini teftiş ettikten sonra, Atinaya müteveccihen hareket etmiştir. Gafenko, Atinada Büyük Britanya oteline misafir edilmiştir. Otelin önüne toplanan halk, dost memleketin kıymetli Nazırına tezahürat yapmıştır. Gafenko, saat 18 de, Yunanistan Basvekil ve Hariciye Nazırı Metaksas'ı ziyaret etmiş, yarım saat sonra da müşa rünileyh bu ziyareti iade etmiştir. Gafenko saat 19 da Kral sarayına giderek defteri mahsusu imza etmiştir. Bu akşam Rumen Hariciye Nazırmm şerefine Metaksas büyük bir zivafet vermiştir. Bu ziyafette Yunan Nazır'<r;]e, Balkan devletleri sefirleri ve sefaret erkânı hazır bulunmuştur. Ziyafette Metaksas bir nutuk irad et miştir. Yunan Başvekili ezcümle demiştir ki: « Burada yeni bir pakt imazlamak için buluşmadık. Bu toplantı dostluk ve ittihadımızdan doğmuştur. Her iki memleketi alâkadar eden meseleler gözümü zün önünde yürüyor, beynelmilel hâdi seler Balkan Antantını yani bizı meşgul ediyor. Devletler arasındaki gergin vaziyetin çok yakm bir zamanda değişeceeine ; ve bütün zihinlere sükun geleceğ ne dair olan ümid ve kanaatimiz kuvvetlidir. Hüsnüniyet ve müşterek fikri intikam ve tahrik fikirlerine galebe edecektir. Bunun aksini düşünmek, mantığın aksine yürümek olur.» Metaksas bundan sonra sözlerini Balkan Antantına intikal ettirdi ve dedı ki: « On senedenberi Balkanlarda sulh ve sükun havası esmektedir. Aramızdaki tesanüdü, müşterek menfaatlerımız doğurmuştur. Bizim millî hududlar harieinde hiç kimseye kem gözle bakmıyacağımızı ve kimseden de bir karış arazi istemediğimizi herkes bilir. Dostlarımıza karşı beslediğimiz bu halisane fikirlere onlann da aynen ve hürmetle mukabele edeceklerini ümid ederiz. Bize verilen garantileri memnuniyetle kabul ettik ve bundan dolayı da istikbale emniyetle bakabiliriz.» Metaksas bundan sonra kaderfni dost Rumanya Kralı şerefine kaldırmıştır. Rumanya Hariciye Nazırı Gafenko, Metaksas'ın sözlerine mukabele ederek, Rumanyanm ayni fikirlerle mesbu olduğunu teyid ederek Helenler Kralının şerefine kadehini kaldırmıştır. Ekselâns Gafenko, yarın (bugün) «aat 11 de meçhul asker abidesine bir çelenk koyacak ve öğle yemeğini sarayda vivecektir. Akşam Rumanya sefaretinA; bir süvare tertib edilecektir. Ryjnanya Hariciye Nazırı pazar günü Atinadan İstanbul yolile, memleketine avdet edecektir. Moskova müzakereleri Sovyet Hariciye Nazırı Molotofla İngiliz fevkalâde murahhası Strang arasmda dün üç saat devam eden bir mülâkat vukubuldu Londra 15 (Hususî) Sovyet Başvekili ve Hanciye Nazırı M. Molotof bugün İngiliz fevkalâde murahhası M. Strang'la İngiliz büyük elçisi M. William Seeds ve Fransız büyük elçisi M. Nag giar'ı kabul etmiştir. M. Strang'la elçiler, İngiliz Fransız yeni teklifleri hakkmda etraflı izahat vermişlerdir. M. Molotof da Sovyetlerin noktai nazannı anlataııştır. Mülâkat üç saat devam etmiştir. Müzakerelere yarın sabah devam edilecektir. miz yakmda askerî müessese ve fabrikaları da gezecektir. Sulh cephesi ve Baltık devletleri Yazan: YVON DELBOS Fransa, İngiltere ve Sovyet Rusya arasmda tedafüî bir anlaşma yapılması zarureti o kadar aşikârdır ki, bunu tahakkuk ettirmek üzere sarfedilecek gayretlerin boşa çıkmasını hıçbir suretle mazur göstermek imkânı yoktur. Filhakika, mutaarnz devletlerin, tevali eden cebir ve zor hareketlerine nihayet vermenin yegâne çaresi, önlerine, şarkta da garbde de, aşılmaz bir sed çekmek olduğu sabit bulunuyor. Bu devletler, Milletler Cemiyetini muattal bırakmağa ve onun himayesı altında akdedilen muahedelerden bazılarını mahvetmeğe muvaffak olduktan sonra, bu vaziyetten istifade ederek, bu suretle tek başına kalan kurbanları yere vurmuşlar ve bu işe devamdan başka birşey düşünmez olmuşlardır. Bundan dolayı, İngiltere ve Fransa, eski anlaşmaların yerine yeni bir garanti sistemi ikame etmek suretile, mütecavizlerin savletini muvakkaten kırmış oldular. Lehistan, Rumanya, Yunanistan bu vakfeden istifade ettiler; diğer taraftan, sulh cephesi de, Türkiyenin iştirakile ehemmiyetli surette kuvvet buldu. Fakat bu, Alman ve İtalyan hükumetlerinin, fütuhat programlarını tatbiktan sarfınazar ettikleri manasına gelmez. Bilâkis ittifaklarına, taarruzî bir mahiyet vererek daha fazla kuvvetlendirdiler. 3u iki devlet, bir tek vücud haline geldiği ve 1talya, tebea rolüne indiği için, ittifak da tehlikeli bir hal arzetmektedir. Silâh altında üç milyon asker bulunduruyorlar. Bundan maada, tehdidlere, vaidlere, propagandaya, dahilî iğtişaşlara, iktısadî ve ticarî tazyika başvurmak suretile, nüfuz ve tazyiklerini, Macaristana, Bulgaristana, Yugoslavyaya ve Rumanyaya teşmil ediyorlar. İşte bundan dolayı, sulh cephesinin şarkta Rusya tarafından takviye edilmeğe ihtiyacı vardır. Onsuz, Fransanın ve İngilterenin Lehistanla olan ittifakı, Rumanyaya verdikleri teminat, tamamen müessir olamaz. Rusya beraber olduğu takdirde ise, ordusunun doğrudan doğruya yardımı hesaba katılmasa dahi, temin edeceği hududsuz menabi, bu iki 'memleketin mukavemet imkânlarını son derece arttıracaktır. Yani, Sovyet Rusyanm garantiler manzumesine iştiraki, anîaşmalara kıymet vermek bakımından çok faydahdır. T ü r k w ile Yunanistan bakımından da ayni derecede faydahdır. Bu iştirakin başlı başına ifade ettiği kıymet ise muhakkaktır. Zira, Rusyanm bazı zâflan hakkında ne denirse densin, bu 170 milyon nüfusun sınaî kudreti, bilhassa hava ordusu, iptidaî maddeler bakımından hududsuz servetleri, çok ağır basacak kıymetlerdir. Rusyanm Fransa ile İngiltere safındaki mevcudiyeti, eski tedafüî anlaşmalarına verdiği kıymet ve bizzat kendi kıymeti bakımından, her türlü tecavüz hareketine mâni olacak mahiyettedir. Rusya olmazsa, gerçi totaliter devletler iki cephede uğraşmak mecburiyetinde kalacaklardır; fakat bu iki cephe arasında fazla bir müsavatsızlık bulunmak tehlikesi mevcuddur. Sovyet Rusyanm mevcudiyeti, onların, gerek şarkta, gerek garbda, azamî mukavemetle karşılaşmaları demek olacaktır. Totaliter devletler rüesasının, bir müddettenberi, Bolşevizm aleyhtan sözleri azaltmış olmalan bu vaziyeti izah etmektedir. meleri, hakikate hiç de uymıyan bir tabirden ibarettir. Gerçi, bu anlaşmanm ehemmiyetini azaltmağa değil, bilâkis kuvvetlendirmeğe ve şümullendirmeğe çalışıyorlar. Fakat bu şümul taraftarlığı, şiddetli bir uzlaşmazlığa müncer olduğu takdirde tehlikeli bir hal alacaktır. Haklı olan nokta, tam bir müsavat ve mütekabiliyet arzusudur ki, Paris ve Londra hükumetleri tarafından esasen tasvib edilmiş ve bu suretle, yalnız Baltık devletleri meselesi müstesna, bütün diğer ihtilâfh noktaiar ortadan kalkmıştır. Baltık devletlerine gelince, Felemenk, Belçika ve İs\icre, İngiltere ile Fransa için ne ise, Baltık devletleri de Rusya için o olduğuna göre, So\yet zimamdarları, müsavat ve mütekabiliyet esasına dayanarak, onlar hakkındaki garantileri ayni bunlar için de i'tiyorlar. İngiliz matbuatı ve hiç şüohesiz Londra hükumeti, bu müsavatm Fransız İngiliz projesinde rr.evcud bulunduğu cevabını vermiştir. Filhakika bu devletlerden biri taarruza uğradığı ve yardım istediği takdirde, Rusyanm bir baltık devleti lehinde yapacağı müdahale, İngilterenin ve Fransanın da yardımmı intac etmektedir. Nitekim, ayni şerait dahilinde, bu iki memleketin Felemenk, Belçika, veya İsviçre lehinde müdahaleleri de, Rusyayı ayni müdahaleve iştirak mevkiinde bırakmaktadır. Rusya, buna cevab olarak, bu mütekabiliyetin hukukan mevcud olmakla beraber, filen mevcud olmadığını söylemektedir. İleri sürdüğü sebeb, garbdaki bu üç küçük devletin, istilâya uğradıkları ve mukavemet göstererek yardım istedikleri takdirde anlaşmanın bu noktada ahkâmı tatbik edilecek olmasına mukabil, korkuya kapılarak, müdafaasız bir surette teslim olurîarsa, ayni anlaşmanın Rusya hakkmda cari olmıyacağı keyfiyetidir. Letonya ve Estonya ricali, her türlü, garantiyi reddetmek suretile Rusyanın ileri sürdüğü bu faraziyeyi teyid etmektedir. Bu memleketlerin, Almanya ile akdetmiş oldukları ademi tecavüz anlaşması ise, Hitler usulile tefsir edildiği takdirde, işgal ve geçid hakkı veren bir itilâfa istihale edebileceğine göre, hiç de güvenilecek bir mahiyet arzetmiyor. Bütün güclük böylece meydana çıkmış oluyor. Bir taraftan Londra, devletlere, arzuları hilâfına teminat vermeğe pek taraftar değildir. Diğer taraftan Moskova, Rusya emniyetinin, bu devletlerin istiklâline bağlı bulunduğunu iddia ediyor ve şayed Almanya, bu devletlerin arazisine, kendi isteklerile veya istekleri hilâfına yerleşir, yahud o topraklardan kendi ordulannı geçirirse, îngiltere ile Fransanın, bu harekete karşı koymak için Rusya ile birleşmemesinin munsifane birşey olmıyacağı, nitekim, Sovyet Rusyanm, Rhin hududlarını müdafaa için Fransa ile İngiltereye iltihak edeceğini ileri sürüyor. Alman elçisi Berline döndü Berlin 15 (a.a.) Moskovadaki Alman sefiri Kont von Schulenburg, hükumetine rapor vermek üzere buraya gel miştir. Salâhiyettar mehafil, bu ziyaretin istisnaî mahiyeti olmadığını beyan etmektedirler. İngiliz Fransız askeri görüşmeleri Molotof, Stalinden talimat aldt Londra 15 (Hususî) Moskova dan bildirildiğine göre, Sovyet Başvekili Molotof İngiliz ve Fransız elçilerile yaptığı mülâkatın neticesini bu gece Stalin'e bildirmiş ve yeni talimat almıştır. Sefirlerin istişaresi Moskova 15 (a.a.) Fransız sefiri Naggiar, Büyük Britanya sefarethane sinde bir saat kadar Seeds ve Strang'îa görüsmüştür. Oğrenildiğine göre bu iki zat, Fransız Leh heyeti Londrada sefirine Strang'ın İngiltere Hariciye NeLondra 15 (a.a.) Albay Adam zaretinden almış olduğu talimatı bildir Koc'un idaresi altmdaki malî ve iktısadî mişlerdir. Polonya heyeti, dün öğleden sonra buLondrada yapılan askerî raya gelıniş ve Lord Halifax ve Cadomüzakereler Londra 15 (Hususî) Orgeneral gan'la ilk bir görüşme yapmıştır. Kâzım Orbaym riyasetindeki askerî heyetimiz İngiliz askerî makamatile müzakerelerine bugün de devam etmiştir. Türk ve İngiliz murahhasları gece gündüz çalışıyorlar. Halen Türk millî müdafaa kuvvetlerinin muhtac olduğu malzeme vs bunların ne miktarda ve ne vakit verileceği tesbit edilmektedir. İngilizler, kendileri de iki yüz bin kişiyi slâh altına alarak yeni bir ordu vücude getireceklerinden çok silâh ve maİ7emeye muhtacdırlar. Buna rağmen Türkiyenin bütün istediklerini vermeğe çalısıyorlar. Müzakereler bu bakımdan çok müsaid bir şekilde cereyan etmektedir. Heyeti Londra 15 (a.a.) Dün Avam kamarasında, hükumetin harb vukuu ha linde Fransız ve İngiliz kuvvetlerine bir Fransız generalinin başkumandan tayin edilmesine muvafakat edip etmemiş olduğunu soran amele fırkası meb'uslarından Henderson'a cevab veren Çemberlayn: « Askerî harekâtın muhtelif mınta«kalarda kumanda işlerinin tanzimi, biz zarure iki dost devletin mümessilleri arasmda müzakere mevzuu olmuştur. Bu mesele hakkmda etraflı malumat vermek menfaati umumiyeye muvafık değildir.» demiştir. Fransada askerî tedbirler Paris 15 (a.a.) Parlamentonun sosyalist grupu, Daladye'nin derpiş et mekte olduğu askerî hizmetin temdidine aid projeleri tetkik etmege karar vermiştir. Şimal devletleri konferansı Stokholm 15 (a.a.) îsveç hükumetinin daveti üzerine îsveç, Danimarka, Norveç ve Finlandiyanın 600 mümessili, münakalâtın emniyetini temin maksadile müzakerelerde buluncnak üzere Stok holm'da toplanmıslardır. Dört devletin Münakalât nazırları, bu toplantıda hazır bulunmuslardır. IIIIIIMIIIınıllıılmı Karışık mal ihrac ettiğinden dolayı Mersinde bir tacir dün üç Italyan donanması, Issene hapse mahkum oldu panyayı zivarete gidiyor Mersin 15 (Hususî) Şehrimizde mukim ihracat tacirlerinden İlhami Keskinkılıc ecnebi memleketlere ve bilhassa Almanyaya birçok defalar, karışık mal göndermek ve taahhüdlerini yapmamış olmak suçile mahkemeye veriîmişti. Bir müddettenberi devam eden muhakeme netkesinde, İlhami Keskinkılıcın suçu sabit görülmüş ve ihracatımızı kanştırarak, ecnebi piyasalarda Türk emtiasınm kıymetini düsürdüğü için üç sene altı ay hapsine ve 5833 lira ağır para cezasına çarpılmasına karar verilmiştir. Bu hâdise şehrimiz pîyasasında derin bir tesir bırakmıstır. Italya Ispanya arasında dostluk • * Türkkuşu filosu Bursadan îzmire hareket etti Bursa, 15 (Telefonla) Şehrimizde bulunan Türkkuşu firosu bugün İzmire hareket etti. Tavyare meydanında başta Vali olduğu halde birçok maruf sahıslarla, kalabalık bir halk kütlesi bulunuvordu. Karacabeyden gelen bir heyet, tayyarelerin Karacabey üzerinden uçmaiarını temenni etmiş ve bu ricaları kabul edilmistir. Filistinde yeni suikasdler Kudüs, 15 (a.a.) Suikasdler, devam ediyor. Telâvivde yapılan iki suikasd neticesinde bir Arab ölmüş ve iki Arab yaralanmıştır. Harb kamyonunun geçtiği yolda bir lâğım patlamış olduğıından Tiberia Yahudi mahallesine 200 liralık kollektif bir para cezası tarhedilmiştir. Navarin'de batan Türk donanması yüzdürülecek Roma, 15 (a.a.) Birinci İtalyan deniz filosu cüzütamlarının bu ayın son 10 günü ile temmuzun ilk 10 günü içinde îspanya ve Portekiz sularile Tuncada bir cevelân yapacaklan haber verilmektedir. Deniz kuvvetlerinin normal faaliyetleri çerceve^i içine giren ve gayesi Cevabın sekizinci maddesinde de antrenman olan bu cevelâna birçok tahşöyle deniyor: telbahirler iştirak edecektir. «Muhterem Mihaloğlu, Gazi Mihaİtalyan tayyarecileri döndü lin hıristiyan bir Türk olduğu hakCenova, 15 (a.a.) İspanyadan av kmdaki nazariyesini (hususî ve aziz det eden 2,800 İtalyan tayyarecisile Ge bir kanaat) olarak tavsif ediyor. Oneral Kindelan'ın idaresindeki İspanyol nun bu hissine biz de hürmet ederiz. hava heyeti, Diulio vapurile gelmişler ve Fakat vesikası olmadığı için iştirak Kont Ciano ile General Vallo, Amiral edemeyiz. Hele şahsî ve hissî bir kaCavaguari ve kesif bir halk kütlesi tara naati teyid için, netice itibarile koca fından karşılanmışlardır. Kral, tayyareci bir milleti hıristiyanlaştıracak şekilleri teftiş etmek üzere öğleden sonra bu deki ifadelerini Anadolu Türk tarihiraya gelecektir. nin bütün vesikalanna istinaden rtddetmeyi ilmî bir vazife biliriz.» Bu münakaşa, Osmanh imparatorluğunu kuranların, hatta bizzat Sultan Osmanm Rum olduğu hakkmdadaki bazı işaretler, rivayetler ve eski iddialarla yanyana getirilirse, ortada canh bir tarih davasınm henüz bağAnkara 15 (a.a.) Anadolu ajan'ilanıp rafa konmamış, temelli meselenın haber aldığına göre, Cumhuriyet hülerle dolu, şişkin bir dosyası peyda kumeti, Balkan misakı müttefikleri olan olur. Ben ihtısasımm dışında kalan devletler nezdindeki elçiliklerini Büyük bu zarfa elimi sürecek değilim, Fakat Elçiliğe yükseltmeye kadar vermis ve keyTürk tarihinin, Sultan Osmanın şefiyeti Atina, Bükreş, Belgrad hükumftceresine vanncaya kadar en koyu kalerine resmen bildirmiştir. ranlıkları asırlardanberi bir kandil Müttefik hükumetlerden ahiren Büyük ışığı beklerken soırmV istiyorum: Elçiliğe tahvil edilmiş olan Rumanyanm Tarihçiler, neredesiniz? Ankara Elçiliğine zamimeten Yunanistan PEYAMt SAFA ve Yugoslavya elçiliklerinin de Büjük Elçiliğe yükseltilmeleri mukarrerdir. Büyük Elçîlikler Balkanlardaki Sefirlerimiz Büyük Elçi oldular Atina 15 (a.a.) Maliye Nezaregörüştü tile bir Fransız şirketı arasmda, 1827 de Londra 15 (Hususî) Bu sabah buNavarın deniz muharebesinde batırılan raya gelen eski İngiliz Hariciye Nazırı Türk Mısır donanmasının yüzdürülmesi hususunda müzakereler cereyan et M. Eden, öğleden sonra Basvekil Damektedir. Batan bu gemilerin yüzdürül ladye ile uzun bir mülâkatta bulunmuşmesile gemilerde bulunan kıymetli ma tur. denler, harb hazinesi ve gemilerin kıy Pragda bir tren kazası metli ağacları kurtarılmak istenmektedir. Berlin, 15 (a.a.) Berlin Prag Elde edilecek kazanc, Elen devletile yüz sür'at katan, Südet memleketinde kâin dürme isini üzerine alacak Fransız şirketi Mittelgrunf istasyonunu geçerken /oldan arasmda müsavi surette taksim edilecek çıkmıştır. 10 ölü ve üçünün yarası ağır tir. Bu donanma, altmısı hemen tamamile olmak üzere de 20 yaralı vardır. Uç vatahrib olunmuş seksen dokuz gemiden son devrilmistir. Lokomotif makas tesimürekkeb bulunuyordu. isatına çaıparak tamamile tahrib etmijtir. Eden, Fransız Başvekilile ttalyan zabıta erkânının ziyareti Belgrad, 15 (a.a.) Bugünlerde îtalyan zabıtası erkânının Belgrad; ziyaret etmeleri beklenilmektedir. Bu ziyaret, Yugoslav zabıtasından bir heyetin geçen seneki ziyaretini iade için yapılacaktır. îran Fransız hâdisesi kapandı Paris, 15 (a.a.) İran sefiri, dün Panse gelmiş ve vazifesine başiarrnştır. Fransız gazetelerinin Sehinşahm şahsına karşı alaylı bir lisan kullanmalarındarj mütevelhd hpH'^ev'1 Ipnanmıc jaLlmaklddır. Bununla beraber, bu noktai nazar ihtilâfının, Moskovada yapıldığı gibi izam edilmesine lüzum yoktur. İngiltere, kendisinden şüphe edilemiyecek kadar hüsnü niyet eseri göstermiştir. Hatta bu nazik bahiste bile, Sovyet Rusyanın bütün garb hududunu garanti altına almağı teklif ederek, Rus endişesine, geniş mikyasta Londra, 15 (Hususî) Hükumet, tatminkâr mukabelede bulunmuş değil Sovyet Rusyanm, mutasavver anlaş midir? Fransa ise, Rusya ile bir pakt mu bir İstihbarat Nezareti kurmak tasavvumayı akdetmek hususundaki menfaati, cibince bağlı bulunduğundan, karşılıklı rundan vazgeçmiştir. Buna mukabil, İnFransanın ve İngilterenin menfaatinden tezleri uzlaştırmağa, faaliyetle çahşıyor. gilterenin eski Roma elçisi Lord Pört'ün az değildir. Sovyet Rusya, bu anlaşmayı, Şu halde, mevcud meseleyi, hakikat riyasetinde Hariciye Nezaretine mcrbut sulha bağlı bulunduğu nispette, onlar kaler cephesinden görerek tetkik ve hallet bir propaganda şubesi tesis edilmiştir. dar arzu etmelidir. Çünkü anlaşma, tomek lâzımdır. Meselâ, Baltık statüsünü, Propaganda şubesi yabancı memleketler taliter devletlere, harbden vazgeçmelerini Akdeniz statüsüne benzeterek, umumî su matbuatile meşgul olacaktır. tavsiye etmek suretile harbe njâni olmaÇemberlayn'in temasları rette müdafaa etmek mümkündür. Kenm ve dünyayi maruz bıraktıkları telâş Londra, 15 (a.a.) Percy Lorraine, za, üç âkidden biri aleyhine vuku bulacak ve endişe vaziyeti yerine sulh organizasolan muhtelif taarruz imkânlarını da der bu sabah Hariciye Nezaretine gitmiştir. yonunu nihayet ikame etmenin yegâne piş etmek, yahud, her üç âkHin, garb hu Mumaileyh, Nezaret civarında mutad sayoludur. Rusya, bu anlaşmayı, kendi emdudlarında olduğu gibi şark hududların bah gezintisini yapmakta olan Çemberniyeti hesabına da arzu etmek mevkiinda da, cebren vuku bulacak olan her tür layn ile Lord Halifaks'a tesadüf etmi«dedir. Filhakika, Mösyö Hitler, ve Möslü statüko tskeddülü teşebbüsüne karşı tir. Nazırlar, sefirle bir müddet görüşyö Mussolini, kızıl heyulâyı ortaya sürmüşlerdir. Basvekil, bir müddet sonra Sir koyacaklarının tasrihi mümkündür. mekten muvakkaten vazgeçmişlerdir. FaHoare'ı kabul etmiştir. Aralarındak: ?öAnlaşmanın akdi zarureti bu kadar akat So^•yet Rusya zimamdarları buna alşikâr ve hedef bu derece yakınken, gerek rüşmenin bir Propaganda Nezareti ihdadanmazlar. Onlar, Rusyanın, Mösyö Hit sı hakkmda cereyan etmiş olduğu sö\flenIer ve dolayısile İtalyan muavirii nazarın bu formüller dahilinde, gerek daha başka mektedir. da, gerek ideoloji harsı bakımından, gerek formüllerle bunun tahakkuk etmemesini servetleri dolayısile mahud hayatî saha akıl kabul etmez. Hiç değilse ayni derenm en iştihaâver parçası olması bakımın cede büyük nice müşkülât basanlmışken dan 1 numaralı düsman vaziyetini mu bunun da başarılması lâzımdır. Tehlihafaza ettiğini bilirler. Eğer, derpiş edi kenin vehameti ve yakınlığı, mütekabil [Baştaraft 1 inci sahıfeâe] len anlaima akdedilmiyecek olursa, Rus gayret ve hüsnüniyetle, sür'atli bir netice yaşlarında Bürhandır. Şükrü, taya, baskaları gibi, hatta başkalarından ev elde edilmesini âmirdir. Muvaffakiyetin nınmıyacak bir halde paramparça veya muvaffakiyetsizliğin neticeleri ayn vel, bu akametin kurbanı oîacaktır. ayrı teemmül edilirse, bunu takdir etmek olmuştur. Bürhanın da kafatası İki cephe hakkında söylediğim söz, parçalanmıştır. kolay olur. Fransa ve İngiltere için olduğu kadar, Bu yüzden tren Ağapınarda iki Rusya için de variddir. Rusya, îngiltere saat kadar kalmıştır. Belgraddaki yeni elçiler ile Fransadan tecerrüd etmek, Lehistana Bahaeddin Belgrad, 15 (a.a.) Kral Naibi ve Rumanyaya karşı lâkayd kalmakla, kendi aleyhinde tecavüz ihtimallerini art Prens Pol, dün Beyaz sarayda Brçzilya, Arnavudluk Kralı Yalovada Sabık Arnavudluk Kralı Ahmed Zotırmış olacaktır. Bu itibarla, Sovyet rica Belçika ve Norveç'in yeni sefirlerini kaIinin, tezlerini haklı göstermek için, an bul etmiştir. Sefirler, Prense itimadna go, refikasile birlikte dün Yalovayı gitmi§ ye gece şeL.imize dönmüştür. lasmadan pekâlâ vazgeçecekierini söyle melenni takdım etmişlerdir. Lord Pört İngiltere Propaganda müdürlüğünejayin edüdi Ankara Eskisehir yolunda feci kaza