Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CITMHURİYET 14 EvlîîT Her mesleğin zor tarafı Doktorlara müjde Beyoğlunda, İstiklâl cad. Sümer sineması karşısında tabibler için hususî açılan 197 No. lı yeni binada her nevi sıhhî teşkilâtı ve konforu haiz hususî ve genis, daireler kiralıktır. IBaşmakaleden devam} kadar kolay olmıyan bu büyük işin pro jesi ilk olarak millî san'atkârlarımız ara sında müsabakaya konulmuştur. İlk te Lise derecesinde tahsil görmüş iyi fransızca bilen 5 memur almacaktır. şebbüsün böyle millî san'atkârlara hasrı Taliblerin şeraiti öğrenmek üzere Bankamıza müracaatleri. (6426) hiç şüphe yok ki henüz emekleme devrinmillî Peştede yapılan maçta de bulunan temiz san'ata b'"' yürüme hız verebilmek gayretinden ileri gelmiş ve millî san'ata önem vermek hesabına Macar takımı 20 yenildi müsabaka bütün bütün neticesiz de bıraOrta Avrupa kupasınm geçen haftak kılmamıştır. Ancak bize sitemli mektub Belgrad 11 (Hususî muhabirimiz menlere 16, Türklere 7 ve Arnavudlara birinci final karşılaşmasında Prag'da 11 yazan şuurlu vatandaşm dediği gibi müberabere kalan Ferençvaroş ile Slavya sabakanın bu derecesi behemehal anıden) Bu gün saat 15,30 da dokuzun 1 puvan bıraktı. takımlan Budapeşte'de son maçlarını da dm inşası mecburiyetini tazammun etmezcu Balkan atletizm müsabakaları başlıYugoslavların en öne geçmeleri müsayapmışlardır. yacak. Bizim çocuklardan Jerfi ve Ateş bakalan büsbütün heyecanlı bir vaziyete di. Şüphesiz san'atkârlanmızın müdafaaFerençvatoş'un galibiyetini alkışlamak sında bizzat onların fazla gayretli teşvikIbrahim rahatsız bulunuyorlar. Bilhassa soktu. üzere sahada otuz bin Macar seyirci bu lerinden doğan ve hayalî mubalâğalarla nevralji, kınklık ve bütün ağnlarınızı derhal keser. Jerfi'nin ateşi dün otuz dokuza kadar çıkAcaba ne olacak? Yugoslavlar, yeni lunuyordu. Oyunun ilk dakikaları tama katmerleşen hata buradadır. Onlar acul, İ H • • icabında günde 3 kaşe alınabilir. mıştı. yeni sürprizlerle Yunanlılardan herhalde Müsabakalar Beogradeski stadında daha geri görünen mânialı koşularla at mile Slavya kalesinin tehlikeler atlatma işte müsabaka yapıldı, ihale ediverseler ya yapılacak. Fakat evvelâ şunu kaydetmek malar ve atlamalarda da muvaffakiyet sile geçmiştir. 17 nci dakikada bir kola zihniyetine kapılmışlardır. lâzımdır ki, dokuzuncu Balkan oyunlar ler göstererek birinci mevkii işgal etmekte yını bularak anî bir akın yapan Çekler Biraz yukarıda işaret ettiğimîz esasa Kanunî tevkifat dahil olduğu halde ayda yirmi lira ücret, yedi lira organizasyon itibarile şimdiye kadar ya devam edecekler mi? Yoksa Yunanlılar, birinci gollerini atmca Macar futbolcu göre proje, işin sahibi şark vilâyetlerimiz taamiyeli bir kornet, bir klarnet, iki trambon, bir tenor, bir alto, bir dalar ve bilhassa seyirciler bir hayli şaşır den başlıyarak bütün memleketi tatmin pılanların en zayıf ve kanşık olanıdır. ilk günde kaybettikleri puvanlan ikinci ve vulcu bandoya alınacaktır. Bunlara harcirah ta verilecektjr. mışlardır. Birinci devre 10 Slavyanm edecek mahiyette görülmedikçe tabiî inİsteklilerin Belediyemize müracaatleri ve şartname istemeleri ilân Üç gün evveline kadar teferruat husu üçüncü günler tamamlıyarak yeniden tnulehine bitmiştir. olunur. (6161V şaya geçemez ve hatta onun gelişigüzel sunda hiç bir §ey hazırlanmamıj bulunu tad birincilik mevkime yükselecekler mi? ikinci devreye başlanir başlanmaz, ihalesi bir suç olurdu. Yeni devrin ilk yordu. Programı ancak dün akşam geç Herkes bunu düşünüyor, herkes bu Macarlar beraberlik golünü atabilmek anıd tecrübelerinden sonra efkân umumivakit ve davetiyelei de müşkilâtla bu sa muamcnayı çözmeğe çalışıyor. için bütün gayretlerile üst üste hücumlar yeden akseden lüzum ve zaruretler önünbah saat onda alabildik. Bunu da üç gün Rumenlere gelince, onların mevkii gezarfında Yugoslav federasyonuna dört çen sene Bükreşte' umuladık derecelerle yaparak oyunu adetâ tek kaleye dökmüş de hükumet gelecek nesillere hitab edecek Kısa bir müddet «RADYOLÎN» lerdir. Bu müddet zarfında Çek müdafaa bu san'at eserlerinin yapıhşını bazı kaidedefa gitmek suretile temin ettik. Yugoslavları bir hayli geride bırakan ve kullandıktan sonra dişleriniz Inci Hatta bu sabah biz davetiyeleri almak Yunanlılara adamakıllı yaklaşmış olan hatları harikulâde bir oyun çıkararak ra lerin zabıtası altına almış ve haklı olarak gibi parladıktan başka mikrobların üzere federasyona gittiğimiz zaman ol Rumenlerin bu sene üçüncülükten yukarı kiblerine gol yaptırmafcnışlardır. 22 nci Kültür Bakanlığı bunlara nihaî karannı kâmilen mahvolduğunu; zararlı dukça garib bir hâdise oldu... Federasyo çıkmalarına imkân gürülmemektedir. Biz dakikada Çekler bir kolayını bulup ikinci verecek son merci yapılmıştır. salya ve ifrazatın kesildiğini, diş etCumhuriyet Türkiyesinde ilk yapılan na kalabalıktan güdükle girebildik. Ken de bittabi Arnavudlan önümüze geçir gollerini de atmca kupanın hangi takım lerindeki iltıhabların durduğunu tarafından kazanıldığı belli olmuştur. Ü en muvaffak anıdlardan biri Ankarada dimizi tanıtıp da davetiyeleri alabilmek miyerek dördüncü olacağız. ve nihayet ağzınızda lâtif bir rayiha midleri kırılmış olan ve biraz da şanssız Ulus meydanmda yükselen istiklâl abidetam bir saat sürdü. Bu da hâlen teşki 100 metrede bizim atletler, 11,3 lük başladığını duyacaksınız. lıkla karşılaşmış olan Macarlar şeref sa sidir. Şahsan meşgul olduğumuz bu iş lâtta bulunan eski bir yugoslav atletinin dereceyi bile yapamıyarak elimine olduyısını çıkaramadan 20 Slavyanm lehine için teşkil edilen komisyon ilk defa yerli sayesinde oldu. lar. Yugoslav sprınterleri, biri 10,7, dive yabancı bütün san'atkârlardan projeBalkan oyunları komitesi reisî ve Pire ğeri 10,8 ile seçmeleri kazandıktan sonra bitmiştir. Mitropa ismi verilen orta Avrupa ku ler istiyen bir müsabaka açmışb. Heyet, belediye reisi de saat on bire kadar otel her ikisi de 10,8 le göğüs göğüse gelerek de beklediği halde kendisine ne daveti finalde birincilik ve ikincilik kazandılar. pası, Çek millî marşı çalmırken galib ta krokilerden küçük büyük bir sürü makete kadar gelen 7080 eserde istediğini ye, ne de sabahleyin toplanması takar Geçen sene Bükre^'te bütün Balkanlılan kımm kaptanma verilmiştir. rür etmiş olan kongre için bir haber gel geride bırakan Rumenler ancak beşinci Kasımpaşa kulübü güreş bulamadı ve bulamadığını ilân etti. îstiklâl abidesi komitesi çaresizlik içinde bu memiş. Bu vaziyet karşısında kongre reisi, olabildiler. şampiyonu oldu anıdı yapacak san'atkâra kendi sıkı mesabiz davetiyelerimizi alırken federasyona 800 metre çok heyecanlı ve çok güzel Istanbul güreş şampiyonası dün akşam isile yardım etmek mecburiyetinde kalHer gün sabah, öğle ve akşam gelerek organizasyonun fenalığıjıdan ve oldu. Bu müsabakanm favorisi Yugoslav neticelenmiştir. Ahnan neticeler funlar mıştı: Orada yükselen abide Atatürkle yemelkerden sonra dişlerinizi karışıklıktan hiddetle şikâyet etti ve: Dorjek'ti Nitekira Rumen ve Yunanlı dır: onun bindiği atm hakikî bir pozudur. « Ben oteldeyim. Davetiyelerimi atletlerle biraz çekiştikten sonra üstünlü56 kiloda Beykozdan Vahderi Akln Komitenin ricasını lutfen kabul eden gönderin ve kongre nerede toplanacaksa ğünü belli etti. Ve ikinci gelen Rumen birinci, Kasunpaşadan Ahmed Yener i Atatürk orada görülen Başkumandan haber verin, sizin peşinizde dolaşmak Kiş'i on metreden fazla geçerek birinci kinci; 61 kiloda Kasımpaşadan Mehmed formasile Sakarya atma bindi. Muhtelif mecburiyetinde değilkn» dedi. oldu. Yunanlı Prctakos üçüncü oldu. Oktav birinci, Beykozdan Hüsnü ikinci; vaziyetlerde temaşası yarım saat süren Bu vaziyet gösteriyor ki dokuzuncu Bizden Galib güzel bir koşu ve finiş yapBalkan oyunlan organizasyonunun idari tı. Ve dördüncü oldu. Esasen 1,57,8 ve 66 kiloda Kasımpaşadan îzzet bîrinci, oldukça uzun bir filim çekildi. Aynca kısmı çok zayıftır. Teknik kısmını da öğ 1,59 kiisurluk derecelerin yanında daha Beykozdan Ali ikinci; 72 kiloda Gala Başkumandanın krokileri almdı ve at en büyük bir muvaffakiyet göstermesine pek tasaraydan Faik birinci, Kasımpaşadan dikkatli ölçülere tâbi turuldu. EtrafındaIcden sonra göreceğiz. Fennl re sıhht bir surette imsl edilen Bayat ikinci: 79 kiloda Kattmpaşadan ki askerlerle kadınm kıyafetleri, en hurMusabakalardan Ikl uç gun evvel dl" de lmkâu yoktu. Rızık birinci, Kasnnpaşadan Nesim ikin da noktalanna kadar, hakikidir. îşte o ğer atletlerden birçoklarmı sık sık^geceYugoslavlar yüksek atlamada da bileri saat onda veya on birde gördüğüm rinci oldular. Bir hafta kadar evvel 1,87 ci ;87 kiloda Kasımpaşadan Dursun bi eser heykeltraş kadar komitenin de bu halde bizimkilerden birisine tesadüf et atlıyarak Yugoslav rökorunu kıran Mar rinci, Beşiktaştan Şevki ikinci; ağır sık kadar yakından dikkat ve gayreule gömedim. Bu vaziyet dahilî disiplinde bir tini bu sefer 1,85 atlıyarak birinci oldu. ette Samsunlu Ahmed rakibsiz olarak rülen şekilde ortaya konulabildi. Bılumum yanıklar, traş yaralan v. s. intizam bulunduğunu ifade etaektedir. Bilmiyoruz genc san'atımızın Erzurum Pulat 1,80 ve gene bir Yugoslav 1,80 birinci olmuştur. Umumî tasnifte Kasımpaşa kulübü 18 anıdma proje veren erkânından kaç taAtletlerimiz Belgrad'uı birinci smıf den aştılar. Fakat Yugoslav atlayıcı baotellerinden Ekselsyor'da bulunmaktadır. rajda daha şanslı çıktığından en ümidvar puvanla birinci, Beykoz 7 puvanla ikinci, nesi böyle bir esere eboş hazırhyabilmek Beşiktaş 5 puvanla üçüncü, Galatasaray için Erzuruma kadar gitmek zahmet ve Bir kısmı perşembe ve bir kısmı da cuma lduğumuz bu müsabakada da üçüncü 3 puvanla dördüncü olmuşlardır. Bu mü;ülfetini ihtiyar ettiler? San'at zor çıkıgünü Balkan oyunlarınm yapılacağı Beog lükten ileri geçemedik. Yunan ve Rumenler, bu müsabakada da en iyi mevkileri abakaların birincileri cuma günü Anka lan bir yalçın kayalı dağa benzer. San'at radeski stadmda iki antrenman yaptılar. raya gideceklerdir. Cuma günkü antrenmanda bizim atlet Yugoslavlara kaptırdılar. dehası nekadar lâzım olursa olsun o yalBir resmî miiessesenin hazırladığı millî bir filimde baş rolleri oyn> lerle Yunan, Yugcslav ve Arnavud ekipÇin kayalara tırmanmak için tırnaklann Yugoslav atletleri, gülle atanada da yabilecek kadm, erkek eşhas isteniyor. Arzu edenlerin fotoğraflarile şartleri de antrenman yaptılar. :anamasma katlanmak daha az lâzım bir 14,58 ve 14,35 gibi çok iyi derecelerle c« verebilir? ( 6435 )' Yugoslav spinterlerinin gösterdiklen :ısım değildir. Jeni denilen yüksek kabi larını gazetemizde A. R. Rumuzuna acele bildirmeleri. Dün akşamdan itibaren Balkan oyun en iyi mevkileri işgal ettiler. Atej îbralarınm programı bütün Belgrad caddele him, hastalığı yüzünden 13,76 ile altm muvaffakiyet üzerine 200 ve 400 metre liyetin sebath çalışmalarda semere veren lerin de Yugoslavya lehine biteceği mu bir ağac olduğunu dâhi bilinen birçok rinde müvezziler tarafmdan satılmağa cı olabildi. hakkak sayılmaktadır. Ayni suretle 1500 adamlar söylemişlerdir. Herhalde en yükbaşlamıştır. Bu sabah Belgrad'ın başlıca Yugoslavlar sadece 10,000 metrede ve Balkan bayrak yarışlarında da en Ekserlyetle çocukların bagırsaklarına yapışarak kanlarını ek san'atkârlann aşkla ve şuurla ençok meydanı olan Terazi'deki sütunlar bay irinciliği bir Rumen, ikinciliği de bir Yukuvvetli şans Yugoslavlanndır. emmek suretile bllyllyen ve Ureyen muzır hayvanlardır. Bunlar raklarla süslenmiş ve büyük mağazaların nan atletine bırakarak üçüncü oldular. :ahşanlar olduğunu biliyoruz. Disk, cirid ataıada, uzun ve üç adım vitrinlerinde geçen Balkan oyunlarına aid 4X400 bayrak yarışmı da YugoslavLâfı kolay, fakat san'atın kendisi gücatlamada Yunanlılar en iyi vaziyettedir. resimler asılmıştır. lar 3,25,8 ile kazandılar. Bu derece, ye Buna mukabil çekiç atma ve 4X100 dür. Yalnız heykeltraşlıkta değil, güzel ' Şimdi saat iki buçuk. Bütün tramvay ni Yugoslav ve Balkan rökorudur. Böy bayrak yarışlarının da Yugoslavların le san'atlann her şubesinde millî san'atkârsebeb olurlar, karın şişmeleri, bnrun ve makad kaşınmalan, lar halkı akın akın Beogradeski stadına lelikle Yugoslav atletleri hem Rumenler hine bitmesi daha kuvvetli ihtimal dahilin Iarımızı hasretle ve iştiyakla bekliyoruz. ishal, oburluk, salya akması, baş dönmesi ve daha bir çok den mükemmel bir intikam almış oldular, dedir. Manialı koşularda Faiğin göstere Bizim sağı solu rencide edecek derecelere götürüyor. gayritabü haller görünür. Bunun ilâcı çocuklara verilmesi Yugoslav atletleri, ilk günün müsa hem de Balkanlarda geçilmez addedilen ceği muvaffakiyet, Yugoslavlarla Yu aran mübalâğalı müdafaalanmız ve iltipek kolay olan bakalarile sırlarmı ifşa ettiler. Aylardan Yunan atletlerini çok müşkil bir mevkie nanlılann arasındaki rekabette gayet zamlarımız kendi başına millî san'atkârı beri gayet gizli bir surette çalışan Yugos soktular. Bu, herşeyden evvel, Yugoslav mühim bir rol oynıyacaktır. Faiğin iyi bir yetiştiremez. Bütün alâka ve ihtimamlarr Iavlar, Yunan ve Rumen atletlerini mü atletlerinin çok mükemmel bir şekilde ha koşu yapması Yugoslavların çok lehin mız kendilerile beraberdir. Aşkla çalışhim bir farkla geride bırakarak en ön zırlanmış olduklanna delâlet etmekte de olacaktır. Bunun için bütün Yugos smlar, yetişeceklerdir. Acul olmıyahm, dir. Aile doktorunuza danışınız. Kutulann içinde sureti istimali yazıhdır. lavlar, Türk atletinin muvaffakiyeti için fakat sebat ve ısrarla çalışmasmı bilelim. mevkii işgal ettiler. îlk günün bilânçosu dir. Okuynnuz, her eczanede fiatı 20 kuruştur. Yalnız (İSMET) ismine DİKKAT YUNUS NAD1 Yugoslavlara 40, Yunanlılara 26, RuBundan sonraki müsabakalar ne neti adetâ dua ediyorlar. Balkan oyunlarınm ilk günü nasıl geçti? Avrupa kupasını Slâvya kazandı T. C. Ziraat Bankası İstanbul Şubesinden: Yugoslav atletlerinin aylardanberi gayet gizli çalışmalan biitün Balkan ekipleri için bir sürpriz oldu NEVROZİN Belediye Reisliğinden: Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma, Zonguldak Diş Dolctoru dîyor ki Gayet temiz Gayet sıhhî Gayet ucuz RADYOLiN ile fırçalayınız. VİROZA VİROZA TEDAVİ EDER ViROZA Filim artisti isteniyor SOLUCAN dediğimiz bağırsak KURDLARI | HAZIMSIZLI6A, KANSIZLI6A ve bir çok HASTAL1KLARA İSMET SANTONİN BİSKÜİTİ Büyük a$k romanı: 4 6 Nakleden: HAMD1 VAROĞLU Zeyneb.. Hayatıma nur getirmiştin... Onu söndürmek mi istiyorsun? Sensiz kaldığım gündenberi ebedî bir gec« içinde çırpınıyorum.. Evime, hayatıma seninle, s«nin sayende giren muvazene mahvoldu... O kadm, münasebette bulunduğumu, sevdiğimi zannettiğin o kadm için, bugün hududsuz bir nefretten başka birşey duymuyorum.. B4ana inan Zeyneb! Zeynebin, o dakikaya kadar hareketsiz duran yüzü birdenbire canlandı; göz kapakları sür'atle, birkaç defa açılıp kapandı. Insan, delice sevdiği kadından böyle nefret edebilir mi? diye sordu. Şefik, samimiyetinden şüphe edilemiyecek bir tavırla mukabele etti: Ben o kadmı hiç bir zaman delice sevmedim ki! Oyle şeyler vardır ki sen anlıyamazsın, Zeyneb. Senin hayatın, ta duru, sakin bir su gibi, tertemiz, dümdüz akıp gitmiş. Erkek ruhunun... bazı erkeklerin ruhunun nasıl bir şey olduğunu sen tasavvur edemezsin... Sizler, mazisi olmıyan siz genc kızlar, erkeklerin, vakur, heybetli, mütehakkim çehreleri karşısında kendinizi onların tesirine kaptırırsınız. Fakat, bilmezsiniz ki, o çehrelerin arkasmda gururdan, zâftan, karasızlıktan, iradesizlikten, nevheveslikten başka bir şey yoktur!. Itirafı müşkül daha başka sebeblerle, daha sefil, daha düşkün arzulara kapılanlan hesaba katmıyorum... Görüyorsun ya, sana, yabancı kalmanı istediğim mevzulardan bahsediyorutn. Bunu bana kâfi bir ceza görmelisin, Zeyneb. Bana verdiğin çok fazla yüksek mevkiden böylece kendi kendimi yuvarlamış oluyorum. Genc kadın, belli belirsiz bir ürperti ile sarsıldı. Şefik devam etti: Evet... Biliyorum... Bu söylediklerim sana azab veriyor... Beni affetî r Ne yapayım, vaziyetimi anlıyabilmen için, bunları öğrenmen şarttı. Belki de biraz müsamahakâr davramrsın... Zeyneb, Şefiğin yüzünü görmemek ister gibi, gözlerini daha ısrarla yere di kerek cevab verdi: Sizi değil, bu işte, ben kendimi kabahatli buluyorum, Şefik Bey! Kendime bir hayal âlemi kurmuştum. O âlemin yalandan ibaret olduğunu gördüm. Hakikati anlar anlamaz bütün ümidlerim yjkıldı, mahvoldu... O halde... Beni artık hiç sevetniyecek misin, Zeyneb? Artık itimadım kalmadı. Kalbim yosunlaşrnış gibi geliyor.. Şemdi, şüku netten, istirahatteiı başka hiç bir §ey istemiyorum. Şefik, yüreğini yakan ateşin acısile haykırdı: Karım olduğunu unutuyorsun galiba! Zeyneb, sesini yükseltmeden, yalnız, istihkar dolu gözlerle Şefiğin yüzüne bakarak cevab verdi: Siz de benim kocam olduğunuzu unuttunuzdu zannederim! Şefik birdenbire geri döndü. Bu mücadelenin, kendi mağlubiyetile biteceğini idrak etmiş gibiydi. Karşısında duran bu inadcı, meyus ve kendinden emin kadınm, bütün varlığile kendini ona veren munis Zeyneble hiç münasebeti yoktu. Bu bambaşka kadınm üzerinde, ne ricanm, ne gözyaşmın, ne de şiddetin hiç bir tesiri olmıyacaktı. Şefik, arkasına dönüp bakmadan eve avdet edip misafir cdasma girdiği zaman, Sıdıka teyzenin, sabırsızlıkla kendisini beklediğini gördü. Onun, telâş ve heyecanla sorduğu: Ne oldu? Sualine, omuzlarını bitab silkerek ce vab verdi: Hiç, ne olacak? Ümid yok... Dinlemek bile istemiyor. Hatta, söylediğim sözler kulağma bile girmiyor. Kendinizi iyi müdafaa ettiniz mi bari? Bilâkis, hiç müdafaa etmedim. Kabahatimi biliyorum... Ona fenalık etmiş vaziyetteyim... Onun itimadım suiistımal ettim, müdafaaya hakkım yok. Sebeb olduğum sukutu hayali kat'iyyen affetmiyeceğine eminim. Şefik, kat'iyetie, inanarak söylüyordu. Zeynebin, kendisini kat'iyyen affettniyeceğine emin olduğunu söylerken, gözünün önüne, bir ta§ bebek yüzü kadar hareketsiz, lâkayd ve soğuk bir çehre, Zaynebin, hatlan katılaşmış hissini veren çehresi geliyordu. Halbuki, tstanbuldan buraya gelirken, heyecan dolu ruhu, îstanbuldaki Zeynebin yüzüne kavuşmak iştiyakile çırpınmış, aşkınm temizliğine onu inandırabilmek, hiddetini, kinini unutturmak ümidile buraya koşmuştu. îçinde, esrarengiz bütün bic âlemin, zehirli sözler yaratan fikirlerin kaynaştığı bu kmşıksız çocuk alnı ile karşılaşacağını bil seydi... Gözleri, dalgm bakışlarla ileriye matuf, ilâve etti: Arbk, bittî. Zeynebi kaybettim. Bu benim için nasıl bir felâkettir biliyor musunuz? Sıdıka teyze içini çekti: Zeyneb için de öyle, oğlum, dedi. Şefik ayağa kalkmıştı. Onu, düşük omuzları, fersizleşen gözleri, bütün duruşunda birdenbire hasıl olan bitablığile, o anda bir gören olsa, yaşlı bir adam zannederdi. Acılığı dudaklannda maddileşen bir eda ile: Ben gideyim, teyze, dedi. Zeynebi daha fazla rahatsız etmekte mâna yok! Nereye gideceksin? Gebzeye. Tren vaktîni biliyorum. Istasyonda oturup bekliyeceğim. Zeynebi tekrar görmek istemiyor musun? Hayır, tekrar yuzünü gormeğe cesaretkn yok. Tenkid, serzeniş, hakaret dolu bakışlarina tahammül edemiyece ^ ğim... Şimdiye kadar hep muhabbet, şefkat ve bağlıhk ifadeleri taşıyan o gözlerîn bu günkü bakışı çok acı! Dinle oğlum. Zeyneb îstanbuldan buraya gelip, başını gösüme koyarak derdini bana anlattığı gündenberi ben bu işe müdahale etmek iste ^ medim. N e nasihat verdim, ne te§vik ettim, ne de ısrarda bulundum. Beklemek taraftan idim. Kendi kendine kalır, başını dinlerse, vaziyeti yavaş yavaş daha etraflı görür, daha iyi muhakeme «der, diyordum. Fakat, bu gün kararımı değiştirdim. Onunla konuşacağım. Şefik, acı acı güldü: Neye yarar? dedi. Ümidim kal madı teyze. Zeynebin beni seven kalbinî parçaladıtn. Onun dağılan parçalarını ne ben, ne siz, ne de başka herhangi bir kimse bir araya getiremez. Olan oldu. Bu felâket bana mukaddermiş! Dünyada hiçbir şeyden ümid kesilmez oğlum. Sen işi bana bırak. Zeynebi kendi haline bırakmakla hata etmişiz. (Arkast var)