Katalog

CUMHURfYET Mecliste dünkü müzakereler Orman kanununa ek lâyiha kabul olundu HADiSELERiN RESiMLERi KANSIZUK benizsızlik icin yegâne deva kanl ihya eden ÇID/^r Enmuntahıp eübba tarafından tertıp edilmiştir. O l I \ U i 14 Haziran 1938 JNörastenı, zaflyet ve Chlorose , PARIS İstanbul Telefon Müdürlüğünden: Idaremizin santrallar servisinde çalıştırılmak üzere San'at okulu elektrik kısmı mezunlarına ihtiyac vardır. Isteklilerin ellerindeki diploma ve diğer vesaikile Zat İşleri Âmirli ğine müracaatleri. (3533 ) [Baştarafı 1 inci sahifedei trol edileceğini anlattı: «Meselâ, biri Hamdi Dikmen (Konya) cevablar ver sinden Izmirin ihtiyacı olan üzüm, incir di. Lâyihanın birinci maddesinin müza için kutuluk kereste imalini istiyeceğiz. keresinde Alâeddm Tiridoğlu (Maraş) Diğer biri, travers ihtiyacını, nihayet bir söz alarak maddenin ikinci fıkrasına şu başkası kâğıd imali için lâzım gelen ke fıkranın da ilâvesini teklif etti: resteyi temin etmek taahhüdünde bulu Dedi ki: nacaktır. Buna mukabil biz de müzaye« Nüfusu 2000 den aşağı olan ka deyi terkedip normal fiath maddei ipti sabalar da yalnız mahrukat bakımmdan daiye vereceğiz» dedi. bu kanuna göre, köy gibi muamele göre Vekil, vaziyeti anlatarak orman ser bileceklerdir. vetinin heder edildiği bazı safhalan izah Malumuâliniz hükumet, bazı mülâha etti. zalara binaen köyleri, kasaba haline ge Âmme menfaatini ihlâl edenler tiriyor.» hakkında.. Alâeddin Tiridoğlu, nüfusu iki bin Hüsnü Kitabcı bu beyanatm kendisinden aşağı olsa bile orman içinde bulunan ve 10 kilometre mesafede olan kazalara de teessür uyandırdığmı zıkrederek dedi ki: Londra Spor şenlıkleri 70 bin talebenin iştirakile yapılmıştır. Bu da, müsaade verilmesini istedi. « Buna şimdiye kadar nasıl müsaa şenliklerde Prenses Elibazet ile küçük kardeşi Prenses Roz da hazır buZiraat Vekili kürsüde de edilmiştir? Akıl erdiremiyorum. Şart lunmuşlardır. Ziraat Vekili Faik Kurdoğlu, Meclisin tasvibine arzedilmiş olan lâyihanın namelerde buna mâni bir hüküm olma memleketin mahrukat ve kereste ihtiyacı yınca bundan sonra da nasıl müsaade bakımından temin edeceği faydalan ser edilır, anlamıyorum. Âmme menfaatini de hacet görmediğini, lâyihanın bellibaş bu derece ıhlâl eden vatandaşlar hakkınIı üç fıkrayı ihtiva etmekte olduğunu söy da lâzım gelen kayıdları hemen koyarak ledi ve bu esaslar hakkmda izahat verdi. ormanların işletilmesi hususunda müte Bundan sonra, Alâeddin Tiridoğlunun yakkız olmanın imkânı yok mudur?» Emin Sazak: takriri reye konularak kabul edildi. « Eski mukavelelerde keresteciliğe ikinci maddenin müzakeresi sırasmda salih kısımları alırlar, budaklı dal ve diIsmail Hakkı (Bolu) dedi ki: « Bu maddede birşey unutulmuş ğer ucları almazlardı. Şimdiye kadar yatur. Orman içinde işliyen kereste fab pılan mukaveleler de daima bu esasa rikalanna mukavele ile müteahhid ol müsteniddi. Şimdi yeni yapılan tadıllerle duklan takdirde, tarife ile icabmda Vekâlet, şu dalı, şu budağı şuraya buraya tomruk ve ağac verilir, diyor. Müzaye vereceksin, diyor. Eskiden enkaz çıktığı desiz tomruk ve ağac verildiği takdirde vakit odun olarak çıkarılırsa parasızdı. mukavelede bedeli yazılan miktardan çok Fakat dışarıda birşeye kullanıldı mı kalas fiatına satılırdı. Vaziyeti yeni Vekilin aşağı alınacaktır. Bu suretle, muhtelif tacirler araların bu şekilde anlaması, 1520 yaşındaki meNevyork Amerikanın Okland şehrinde tertib edilen büyük hava oyunşe ve kaymlardan yılda bir buçuk milyon daki nisbet bozulacaktır.» larında resmini dercettiğimiz küçük tayyare sür'atle yürüyerek kendısini Rasih Kaplan (Antalya) Bu maddc ağacı ölümden kurtarıyor.» takib ed$n bir otomobilden havalanarak tekrar ayni otomobile gelmiştir. Kereste fiatlart ile bir kıymet takdir edilerek kereste verilecek. Eskisi gibi teşçir mecburiyeti şekEmin Sazak, kerestelerin pahalılığı linde bir külfet tahmili de yok. Bu öyle mevzuu üzerinde mütalealarını söyliyerek bir inhisar tevlid edecektir ki bundan yalsebeblerini izah etti. Müteahhidlere bir nız fabrikası olanlar istifade edecek, dihusumet modası çıktığını da kaydetti. Orğer tacirler, bunlarla rekabet edemiye cektir. Ziraat Vekili arkadaşımız, birçok man servetimize gelince bunların söylenişler üzerınde izahat verirken, işi daha e diği gibi bitmiş olmadığını, eğer elimizdesaslı olarak teşrinisanide konuşacağız di ki sıkı sıkı muhafaza edilirse 10 tane yorlar. Bu madde de o zamana bırakılsa Türkiyeye yeteceğini ilâve etti. çok iyi olur. Ziraat Vekili tekrar muhtelif suallere cevablar verdi. Ezcümle dedi ki: Akdedilen mukavelelerin « Hâlâ mahrukat diye satılmış olan hükümleri Ziraat Vekili, bu maddenin lâyiha maddelerden bazı yerlerde ambalâj yapnın merkezi sıkletini teşkil ettiğini beyanla tıklaruıdan dolayı takibata uğrıyan zevat esbabı mucibesi hakkında tafsilât verdi. /ardır. Bu takibatın doğru veya yanlış olduEzcümle dedi ki: ğunu sormamanızı rica ederim. Çünkü Bugün kerestenin metre mikâbı 5 0 6 0 lira arasındadır. Ve hakikaten bundan evvelki orman kanununun tat Paris Alsas eyaletinde an'anevî kostüm bayramı büyük bir neşe bugün piyasayı istismar eden küçük müs bikatından doğan neticelerdir. Şimdi biz içinde geçmiş ve halk rtıillî kıyafetlerle şehir sokaklarında alaylar tertib tahsiller değil, muayyen birkaç büyük her mıntaka için ayrı ayn tarife yapıyo etmiştir. gruptur. Kanun hükümlerine nazaran, ruz. Ne doğrudan doğruya Hazinenin tesbit edilmiş tarife bedelleri çok defa, menfaati gözetilmiş, ne de yeni bir inhi3,5 4,5 lirayı geçmemekte olduğu hal sar tesisi düşünülmüştür. Yeni bir imtide, sırf tatbik edilen müzayede usulün yazlı sınıf tesis etmek ihtimali dahi mevden dolayı artmakta ve 35 lirayı bulmak cud değildir. Adedleri dördü, beşi geçtadır. Bu suretle, memleket dahilinde, ih miyen orman hududlanna yakın bazı tiyaca kifayet edecek kereste yetiştiği hal fabrikalann oralardaki ağacları işletmede, müzayede neticesinde bu fiatlar, mü sine müsaade vermek istedık.Bu, istihdaf ettiğimiz yerlerde tamamen bakir, 100 temadiyen yükselmektedir. 200, hatta 300 bin metre mikâbı ağac Vekil, izahlan sırasmda, devletin bir devrilmiştir, çürümektedir. Geliniz, bunnevi gece bekçisi halinde farzedilerek, lan kesiniz dediğimiz zaman tarife yükormanları muhafazayı düşünmenin yan iektir yolunda cevablar almışızdır. lışlığını izahla köylünün düşünüp teda Biz, senede iki ay çalışan adama 12 rik edebileceği bir şeyi istihsal imkânı vermesinin doğru olduğunu kaydetti. ay çalışmak için maddei iptidaiye ve imMemlekette muhtelif ihtiyaclann tesbit iân vermek istiyoruz.» edildiğini, meselâ inşaat için 500 bin metPek uzun süren müzakerelerden sonra Te mikâb, ambalâj için 100 bin, kâğıd i müstacelen görüşülen kanun lâyihası, kaçin 30 bin, travers için 30 bin metre mi bul edildi. kâbına ihtiyac olduğunu, bugün orman Meclisin bugünkü toplantısında bun işleten zevatın çağırılarak, kendilerine dan başka 15 kanun lâyihası daha gö Viyana Burada beynelmilel bir dama musabakası tertib edilmiştir. vazifeler verilmek istendiğini, buna mu rüşüldü. Bu arada mahrukat kanun lâyi Viyana şampiyonu Müller ile (sağda) dünya şampiyonu Frünfeld'i iki kabil kendilerinin maliyet fiatınm kon i hası da kabul edildi. gündenberi devam eden müsabakalarının başlangıcmda görüyorsunuz. SEVIMLİLİK; GÜZELLİĞİN FEVKİNDEDİR... ... Bugün,' bfltün kadınlar, yOz tuvaleti sayesinde jrüzel görünebilırler. Falcat, en makbul olanlar, tabiî jrüzellikte görünenbsrdir. Yüzünüze agır bir makiyaj halini veren adi bir pudra kullanacagımz yerde Y ü z ü n ü z ü bütun hututu ile meydana çıkaran COTY pudrasını istimal ediniz. *COTY pudrası, gayet incedir* ve Sonderece yâpl* şy. R e n k 1 e r i o kadar cazip ve tabiîdir ki bu pudra sayesinde makiyajlı görüneceginizı ^ftrde ,yüzünüzde daima ilkbahann gençliğini hisedeceksiniz. Hakiki sıhhat ve gençlik miyarı COTY P U D R A S I Genç kadınlann ve genç kızların pudrasıdır. COTY İstanbul Deniz Ticareti MEŞHUR FRANSIZ MARKASI i Müdürlüğünden: Kumkapı limanının taranarak temizlenmesi ve bu meyanda mevcud ööküntüler üzerine mendirek inşası için 6 haziran 938 tarihinde yapılan kapalı zarfla eksiltmive talib zuhur etmediğinden keyfıyet pazarlıkla ihale edilmek üzere ayni şeraitle 28 haziran 938 salı günü saat on bire talik edilr miştir. Isteklilerin (746) lira (12) kuruş teminatı muvakkate makbuz veya banka mektublarile mezkur, gün ve saatte Galatada Deniz Ticareti Müdürlüğüne ve şartnameyi görmek istiyenlerin de İdare şubesine müracaatleri ilân olunur. ( 3504 ) Son sislem E L E K T A Türkiyenin her yerine teslim 15 liraya Siparişler günil gününe gönderilir. GRAMOFONLAR NİHAT Kıymetinden aşağıya satılan IŞIK • Radjo Gramofon ve plâk mağazası Sirkeci No 37 • Gece baloya gideceğiz, dedi. O gene inadına, bütün o birbirlerine gösteriş için yaşıyan arkadaşlarının yamna na göre giyininiz!. Feridun, artık günelüzün aralannda koştu. Onlarla gülüp oynamağa başladı. olup bitenlerden sonra sanki ona karşılık Sık sık dans etti; arada bir başkalannın yapıyormuş gibi görünmek istemedi; se masasına gittiği de oluyordu. Bir aralık Feridunla birbirlerini kaybettiler. Genc sini çıkarmadı. Saat onbire doğru onlar da kalabalı kadın, biraz hava almak için bahçeye çıkğın arasma kanştılar. Penhan bu gece mıştı. Salona döndüğü zaman onu bulabeyaz bir tuvalet giymişti. Artık kocaya madı. Neden sonra uzaktan uza.ğa gorvardıktan sonra eskisi kadar kapalı giyin dü. Biraz yürüdü. Yaklaştı. Kocasının miyordu. Bu tuvalet bütün güzelliğini bir yanında pek süslü, pek boyalı, hem de bakışta ifşa edecek kadar kendisine ya göze çarpacak kadar güzel bir kadra vardı, onunla konuşuyordu. raşmıştı. Feridun Şevket onu görünce birdenbire Feridunun arkası dönüktü. Yanındadurdu. Uzun uzun baktı. Gözlerinin içi ki kadın, Perihanın olduğu yerden pek güldü; gizli bir istekle tutuştu. Bunu genc iyi görünüyor, söylediği sözler de duyukadın da sezdi. Dudaklarını ısırdı. İçin luyordu. Açık sarıya boyanmış saçlarını de kaynıyan sevinci belli etmedi. ikidebirde arkaya doğru düzeltiyor, kıKadınlar, yeni birşey giyip de kendi rıla dbküle: lerine yaraştırdıklan zaman, buna dikkat Nerelerdesin ayol, diyordu. Göreetmiyen erkeklere pek kızarlar; onların ceğimiz geldü. Biz her akşam toplanı bu cinayetini hiç unutmazlar!. yoruz. Her zaman seni anıyoruz, seni Şimdi Feridunun, gözlerini bir türlü arıyoruz... Sensiz hiç tadı olmuyor ki... kendisinden ayıramaması Perihanı, he Bu gece burada göreceğinı, hiç aklımda men yumuşahvermişti; hemen oracıkta yoktu. Bilsen, nekadar sevindim!. Nekabanşabilirlerdi. Fakat, ne olursa olsun dar oldu görmiyeli? İki ay mı, üç ay kocasile çarpışmayı iyiden iyiye aklına mı? koymuş gibi gene soğuk durdu. Demin, Yok, acanım... BeD Adaya geleli salona inerken, ona nisbet, kendine en bu, beşinci pazar... Demek ki hepsi bir çok yaraşan tuvaleb" giymişti; şimdi de aym içinde... [Arkası var] Tefrika: No. 39 Korkmayınız!. Verdiğim sözü ben de unutmadım. Vakıâ, karı koca arasmda böyle mukavelelerin, sözleşmelerin hiçbir değeri yoktur. Ben de o bizim meşhur mukavelemizı çiğniyecek olsam, hiç kimse beni ayıblıyamaz. Maşallah!. Demek ki bunu böyle yapmayı aklınıza koydunuz da onun için benimle evlendiniz, öyle mi?.. Nasıl olsa günün birinde bütün o verilen sözler, yapılan mukaveleler ortadan kalkar diyordunuz, değil mi?.. Çok yanılmışsmız!.. Nakleden: Kemal Ragıb gün olup da, benim gibi para ile tuttuğunuz bir adamı sevebileceğiniz hiç aklınıza gelir mi?.. Gelmez değil mi?. Benim de öyle... Girdıği kapıdaki genc kadına tutulan bir şoföre, bir aşcı çırağına benzerim de onun için... Siz de, aydan aya cebine para koyduğunuz bir erkekle, elbet, sevişmezsiniz; bu kadar küçülmezsiniz!.. Öyleyse artık bizim için hiçbir korku yok, demektir!.. Mademki siz kendinize güveniyorsunuz, ortada telâş edecek ne var?.. Benim o bayat felsefem, lâkırdıyı bu kadar döndürüp dolaştırmam sizi ne Durunuz, bakalım sözümü bitire den kuşkulandırıyor?. Yoksa kendinizden yim: Bizim yerimizde başkaları olsa belmi korkuyorsunuz?.. ki de yavaş yavaş birbirlerine ısınırlar, en Perihan kıpkırmızı kesildi. Sahiden, sonunda ikisinin de gözü kararır, kendikocasının dediği gibi, pek boşuna bir kulerini birbirinin kollarında bulurlar.. Ara yerde ne söz kalır, ne de o mukaddes runtuya mı düşmüştü: Ben mi, diye çırpındı. Allah esirmukavele!.. Ben bunu demek istiyor dum. Fakat bizim için böyle değil... Bir gesin!... Neye korkayım?..^ 11 ya varuyor!.. İşte benim de en çok siniBu gece otelde büyük bir balo vardı. rime dokunan şeyler!... Feridun, her zaman böyle kalabalıklar Şimdi de, bu on altışar, on sekizer yadan kaçmak için bir yol arardı. Fakat bu şındaki kızların birbirile şakalaşıp koşuşakşam bunu yapamadı. Zaten gündü tuklarını görünce Perihandan, sekiz on zün, Perihanla birbirlerinden biraz kır adım geride kalmış, onlara bakıyordu. gın ayrılmışlardı. Genc kadın dayanamadı: Akşamüstü, yayan büyük tur yapma Kuzum, nesine bakıyorsunuz Alğa çıkmışlardı. Yolda adanın yerlilerin lah aşkına?.. den üç beş kıza ras'gelmişler, Feridun da Diye seslendi. bir aralık yolun ortasında durmuş, bun Şu tabiî güzelliğe!.. Baksanıza, Iarı seyre dalmıştı. bu ne canlılık, bu ne neş'e!.. Ne yüzlePerihan, kocasmm bu hallerine, ol rinde boya var, ne de üzerlerinde model dum bittim, sinirleniyordu. Kendi ken tuvaletler... Öyleyken ne güzel, nekadar ince... dine, her zaman: Bu adam, hiçbir şey görmemiş mi, Perihan, birdenbire coştu: nedir, diye söylenirdi. Hiç yoktan sokak Ben, dedi, oturup da sizin ağzınızortasında duruyor, iki çocuk birbirile kav dan, balıkçı kızlarının güzelliğini dinli ga edecek olsa onları ayırmağa kalkıyor, yemem!.. Adaya onun için gelmedim; bazan ağız kavgalanna kanştığı bile olu sizinle de onun için evlenmedim!.. yor... Bir kenara atılmış kedi yavrusu Sonra kocasını beklemeden yürüdü. görse koşa koşa bakkala gidiyor, peynir F'eridun onun arkasından, öylece bir kaç alıp veriyor; yahud da sütçüden süt ge dakika baktı. Dudaklarında hep öyle intirmeğe kalkıyor!.. Hep ayak takımının sanla eğlenir gibi kıvnlıp kalan bir gülüş yapacağı işler... Bu da biraz, aptal ga vardı. liba!... Meğer bir insan nekadar okumuş, Bütün gün aralarında başka hiçbir söz yazmış olursa olsun; isterse senelerce Av geçmemişti. rupada yaşasm, yaradılışmda böyle ço Akşam yemeğinde buluştuklan zaman cukluklar, küçüklükler varsa, bir türlü da genc kadınm yüzü gene öyle asıktı. geçmiyor; günün birinde mutlaka orta Sofradan kalkarken: