Katalog

6 tkincîteşrin 1938 CUMHURİYET Hataydan Büyük Şefe tazim Avrupanm pürüzlü işleri Macar ordusu dün Propaganda turu sabah işgal hareke yapan Çinli kadın Pariste görüşülecek Hatay Millet Meclisi tine başladı Madam Lüsi Tu yurdsuz Almanya, Fransa, Italya ve Ingiltere arasında kalan vatandaşlarına Av dün merasimle açıldı bir anlaşma bekleniyor rupdan yardım topluyor [Bastarafı 1 inct sahttede) Gazetelerin umumiyetle mütaleasma göre, bu ziyaret esnasında görüşülecek meselelerin başında dört devlet arasında bir anlaşma yapılması ihtimalleri, Almanların müstemleke istekleri, îspanya dahilî harbi ve nihayet Milletler Cemiyetinin istikbali vardır. Daily Telegraph, Fransa ile sıkı iş birliğinin İngiliz haricî siyasetinde bir esas olmakta devam edeceğini ehemmiyetle kaydetmektedir. Daily Herald gazetesi de Fransa ile Almanya arasında bir ademi tecavüz paktının akdi görüşüleceğini yazmaktadır. Gene bu gazeteye göre Fransa ile Italya arasında da bir Akdeniz anlaşması yapılması mevzuubahs olacaktır. lüklerile münasebetlerini tayin etmektir. Bitaraf bir mıntaka tesis edilecek Fransa ile Ingilterenin hangi şartlar altınBudapeşte 5 (a.a.) Bratislava'da da diktatörlükle idare edilen memleket müzakerelerde bulunmakta olan Macar lerle uyuşabileceklerini tesbit etmek lâ Çekoslovak askerî komisyonu, hudud kozımdır. ingiliz ve Fransız nazırlarının mülâ misyonu tarafmdan kat'î hudud çizilincikatından yeni bir dörtler konferansı çıkar ye kadar mer'iyette kalmak üzere Çekoslovakya ile Macaristan arasmdaki yeni sa, buna biz hayret etmiyeceğiz.» hattı fâsılı tespit etmiştir. Bu hattı fâsıl, Excelsior, yazıyor: «Çemberlayn ile Lord Halifaks'ın zi kat'î hudud üzerinde hiçbir veçhile müyaretleri bütün dünyaya Paris Londra essir olamıyacaktır. Çekoslovakya, Çekoslovak ordusunda mihverinin metanetini ve Fransız İngiliz işbirliğinin devam ettiğini ispat edecektir. askerlik etmekte olan Macarları derhal Marsilyada söyledikleri nutuklarda Baş terhis edecektir. Keza Çekoslovakya, Macarlardan teveki! ile Hariciye Nazırı pek haklı olarak âlifi harbiye suretile alınmış olan at ve bu işbirliğinin «Fransanın haricî siyase tinin temelini» teşkil ettiğini tebarüz ettir arabaları da derhal sahiblerine iade edecektir. mişlerdi.» İki ordu arasında herhangi bir hâdiseEre Nouvelle gazetesi, şöyle yazıyor: ye mâni olmak için Macar ordusile geri «İtalya ile normal diplomatik münase çekilecek olan Çekoslovakya ordusu arabetler tekrar teessüs ettiği takdirde Paris sında işgal zamanına münhasır olmak ügörüşmelerinin son derecede kolaylaşacazere üç kilometrelik bir bitaraf mıntaka ğını unutmıyalım.» muhafaza edilecektir. (Ba$tarafı 1 ind sahifede) Macar Telgraf ajansı, Macar kıt'alarının saat 10 da Macar Çekoslovak hududunu geçtiklerini bildirmektedir. Bugünlerde, Çinden Parise, Madam Lüsi Tu isminde bir kadın gelmiştir. Hankeu Üniversitesinde sosyoloji mu allimi ve bir kadın cemiyetinin umumî kâtibi olan Madam Lüsi Tu, Madam Çan Kay Şek'in, harb dolayısile et Madam Lüsi Tu rafına topladığı kadınlar arasında en fazla sevdiği ve en çok itimad ettiği mesai arkadaşıdır. Madam Çan Kay Şek'in, Çin hükumetile mutabık kala rak, Madam Lüsi Tu'yu, Çin namına imdad istemek üzere Fransada, Amerikada, îngilterede, Belçikada, îsviçrede ve Holandada seyahate memur etmiş tir. Lüsi Tu, Madam Çan Kay Şek'le birlikte derhal çalışmağa başlamış, dolaştığı Avrupa şehirlerinde vereceği konferansları hazırlamış ve eylul iptidasında yola çıkmıştır. Henüz 22 yaşmda ve güzel bir kadın olan Madam Lüsi Tu, şimdiye kadar böyle bir vazife ile seyahate çıkan ilk Çinli kadındır. Kendisile konuşan gazetecilere, konferanslarının mevzuu hak kmda izahat vererek, sayılamıyacak kadar çok olan yurdsuz kalmış harb mültecilerinin vaziyetine çare bulmağa, onlara iş ve ekmek temin etmeğe çahşacağını söylemiş ve Çan Kay Şek'İe kansının, meçhul bir semte doğru çekilip gittikleri, saklandıkları yeri gizlemek mecburiyetinde kaldıkları şu sırada bile, Çinin, eninde sonunda muzaffer olacağına emin bulunduğunu ilâve etmiştir. Madam Lüsi Tu, ilk konferansını Londrada vereceği için, doğnıca oraya gitmiştir. Londradan Parise dönecek ve konferanslarma devam edecektir. IBastaraft 1 tnct sahttede\ birbirine hasım olan halk âdilâne hareketle bir aile kaynaşması haline gelmiştir.» Devlet Reisi, bütün halkın sükun ve huzur ile işi ve gücü ile uğraşması ve kimsenin teşvik ve iğfaline kapılmamasını tavsiye ettikten sonra, Hatayın malî durumu hakkındaki izahatma geçerek, malî durumun her senekinden daha iyi olduğunu, iki ay gibi pek kısa bir zamanda malî sahada oldukça mühim işler başarıldığını, dar bir vilâyet kadrosu ile bir devlet kadrosu yapıldığını, maliye kadrosunun genc ve daha bilgili eleman'arla teçhiz edildiğini, eski memurlarm hukukunun Memurin Kanunu ve Malî Teşkilât kanunlarile tahtı temine alındığını söylemiş ve sözlerine şu suretle devam etmiştir : « Tütün fiatlarının geçen senekinden yüzde on fazlasile mübayaası ve istihlâkimizin 1,5 misli fazla tütün istihsal ederek reji idaresi işinin temin edilmesi gibi memlekete çok hayırlı işler de görülmüş bulunmaktadır. Şu günlerde bütün halkımızı alâkadar eden gümrük işinin nasıl ele geçtiğini iki kelime ile hulâsa edeceğim: Cenevre anlaşması mucibince Hatay gümrüklerinin Hatay devletine intikali lâzım geldiği için İskenderundaki gümrüğü memurlarımız tesellüm edince, Suriye idaresi mütecssir olarak Suriye hemen gümrük koyarak bizi tazyik etmek için Hataydan Suriyeye giden eşyadan gümrük almaya başladığı gibi un ve buğdayı ve eşyaları bırakmadı. Mukabil tedbir olarak biz de hududlarımızda gümrük teşkiIâtı yaptık. Fakat giren ve çıkan eşyadan kat'iyen gümrük almadık. Hatayhlar bir çok müskülleri yendikleri gibi bunu da yenecektir. Saym halkımız bu cihetten emin ve müsterih olsun. Bu kürsüden saym millet vekillerine şunu da söyleyebilirim ki, genc Hatayın malî sarsıntılar geçireceği iddialanna rağmen hükumet gerek harice ve gerek dahile on par abile borçlanmadan taahhüdatmı muntazaman ve zamanında ifa etmiş olup hiç bir vergi de ihdas etmiyeceğimiz gibi 1937 senesine kadar vergi bakayalarını da affetmeyi düşünüyoruz. Bu meyanda banka borçlarını da taksite bağlıyacağız. Altmış senedir 200 bin Hataylının bilvasıta katili olan ve yüz binlerce dönüm arazinin su altında kalmasına sebebiyet veren dalyan işinin kanunî yollardan yürünerek halli muhakkaktır.» Devlet Reisi adliyede yapılan yeni teşkilâtın faydalarından, Maarif ve Sıhhiyedeki yeni işlerden, Nafıa ve yol işlerinden, ziraat kalkınmasından, posta ve telgraf muamelâtından ve Fransız askeri tarafmdan idare edilmekte olan telefon şebekesinin Hatay devletine devri takarrür etmiş olduğundan bahsederek sözlerini şu cümle ile bitirmiştir: Devlet Reisi Ekselâns Tayfur Sökmen açılış nutkunda, iki ay zarfında yapılan işleri anlattı tin haiz olduğu salâhiyete binacn çıkardığı 24 muvakkat kanun hükumet tarafından Meclise arzedilmiş, bunlar tetkik edilmek üzere aid olduklan encümenlere gönderilmiştir. Ruznamede müzakere edilecek başka birsey olmadığından perşembcye toplanılmek üzere içtima dağılmıştır. Anavatandan gelecek eşyadan gümrük alınmıyacağı hakkında bir kanun neşredilmiştir. Hatay a giriş vizesi ilga edildi Antakya, 5 (a.a.) Pasaport işleri hakkında bir kararname neşredilmiştir. Bu kararnameye göre Hatay duhul vizesi mülgadır. Hataya gelecek yabancılar ellerindeki millî hüviyet cüzdanlarını buIundukları mahal zabitasına göstereceklerdir. Hatay hükumeti şimdilik bir pasaport ihdas etmiyeceğinden harice seyahat etmek isteyen Hatayh vatandaşların arzularına göre Türkiye Cumhuriyeti veya Fransa Cumhuriyeti makamatı aidesinin kendilerine verecekleri pasaportla seyahat edeceklerdir. Bu hususun temini için Türkiye Cumhuriyeti fevkalâde murahhasına ve Fransa Cumhuriyeti mümessiline nota tevdi edilerek garanti sıfatile bu cihetin yapılması istenecektir. tngiliz gazeteleri memnun Londra 5 (a.a.) İngiliz gazeteleri, İngiliz nazırlarının Parisi ziyaretleri münasebetile müttefikan memnuniyetlerini beyan etmektedirler. Fransa, ingiltere siyasetini takibe davet edilecek Paris, 5 (Hususî) Paris Soir gazetesi bu akşamki nüshasmda ingiliz nazırlarının Parisi ziyaertinden bahsederek, Münih anlaşmasından sonra Avrupa vaziyetinin değiştiğine işaret ederek Fransa ile Ingilterenin haricî siyasetlerini yeniden tetkik etmek mecburyetinde bulunduklarını yazıyor. Tanınmış muharrir Pertinaks da, ayni meseleye tahsis ettiği makalesinde Fransanın İngiltere tarafmdan takib edilen siyaseti kabule davet edileceğini yazryor. Çemberlayn'in hastalığı Londra 5 (a.a.) Hafif bir soğuk algınlığından mustarib olan Çember layn'in sıhhî vaziyetinde büyük bir sa lâh hasıl olmuştur. Başvekil, hafta sonu tatilini geçirmek üzere bu sabah Londra dan Chequers'e gitmiştir. Halkın tezahüratı Budapeşte, 5 (a.a.) Tuna üzerine kurulan iki muvakkat köprüden bugün Macar ordusu eski Çekoslovak Macar hududunu geçerek kurtulan halkm çoşkun sevinc tezahürleri arasında Viyana kararile Macaristana iade olunan topraklara girmiştir. Mânidar bir tekzib Londra 5 (a.a.) Daily Mail gazetesinin yazdığına göre, son buhran esnasında cenubî Afrika birliğinin İngiltere harbe girdiği takdirde guya bitaraf kala cağından Ingiltereyi haberdar etmiş olduğuna dair çıkan haberler resmî ingiliz mehafilinde tekzib edilmektedir. Macar şehirlerinde bayram Müellifler hukuku Antakya, 5 (a.a.) Hükumet bir muvakkat kanun neşrederek müellifier hukuku namile hükmî veya hakikî şahıslar tarafmdan alınmakta olan paralann bundan sonra ne şekilde o'ursa olsun alınmıyacağmı ilân etmiştir. Bu suretle sinemalardan ve plâjlardan ecnebi müellifler adına alınmakta olan para alınmıyacakîır. Fransız matbuatının mütaleaları Paris 5 (a.a.) Matbuat, Çemberlayn ve Halifaks'ın Londra seyahatleri hakkında tefsirlerde bulunmaktadır. Le Journal gazetesinde Saint Brice şöyle yazıyor: «Bu büyük ve iyi bir haberdir. Aradaki samimî itilâfın bu yeni tezahürü bu anlaşmaya bütün kıymetini veriyor. Beynel milel hayatjn yeni bir safhasının başında bulunuyoruz. Bunun aksüJâaıelleri Av rupanın çerçevesini fazlasile aşacaktrr. Bizim eski kıt'amızda evvelâ Münih iti lâfının, İtalyaya yaklaşmanın ve İspan yol meselesinin neticelerini derpiş etmek lâzımdır. Bunlardan başka Fransa ile îngilterenin Arabların galeyanı meselesile de uğraşmaları lâzım geliyor. Bu pek nazik bir meseledir. Samimî itilâf pek nadir ahvalde daha faydalı bir şekilde tezahür etmiştir. Bu nun iyi semereler vereceği muhakkaktır.» Le JourEchode Paris ingiliz ve Fransız nazırlarının meşgul olacakları îspanya meselesinden bahsetmekte ve şöyle demektedir: «Emin bir membadan öğrendiğimize göre Çemberlayn Fransa, İtalya ve İngiltere müttehiden hareket ettikleri takdirde pek yakmda bir tavassuta teşebbüs etmek imkânı hasıl olacağmdan emindir.» Ayni gazetede Pietri şöyle yazıyor: «Bir gün eğer Almanyanın müstemleke talebleri ileri sürülecek olursa şurasını iyi bilmelidir ki Fransa bu hususta yalnız kendisine müracaat edilmesini hiçbir zaman kabul etmiyecek ve bu teklifi ancak İngiltere, Belçika ve Japonya ile birlikte tetkik etmeğe razı olacaktır.» Epoque gazetesinde Donnadie diyor ki: «Asıl mesele demokrasilerin diktatör Budapeşte 5 (a.a.) Magyarosvar'ın biraz şimalinde şimdiye kadar Macaristan Çekoslovakya hududunu teşkil eden Tuna nehri, bu sabah, yüzlerce kişinin alkışları arasında Macar kıt'alan taCenubî Afrika Birliği böyle bir karan rafmdan geçilmiştir. Macaristanın bütün şehirleri donatıl ittihaz etmiş olmak şöyle dursun, derpiş mış ve her kilisede ruhanî âyinler yapılbile etmemiştir. mıştır. Paris 5 (a.a.) Salâhiyettar mah fillerden verildiği kaydile dün neşredilen Kral Naibi Amiral Horty, elde edilen bir haberde bilhassa hükumetin «malî Te arazi halkına hitaben neşrettiği bir emiriktısadî siyaset sahasmda liberal bir tarzı namede şöyle söylemektedir: hareket ittihaz ettiği ve cebir tedbirlerinin «Istırab seneleri artık nihayete ermişhiç olmazsa şimdilik bertaraf edüdiğb tir. SenEtyen tacınm şuaları, artık hekaydedilmekte idi. pinizin üzerinde parlamaktadır. Macar Bu haberin tamamile asılsız olduğu milleti, sizi iştiyak ve aşkla bekliyor.» Maliye Nezaretince bildirilmektedir. Ce Amiral Horti'nin Hitler'e tesekkür bir tedbirlerinden tamamile vazgeçilmiş telgrafı tir. Londra 5 (Hususî) Macar Naibi Sosyalistlerin içtimaı Amiral Horti, Çekoslovakyadaki Macar Paris 5 (a.a.) Sosyalist partisinin mıntakalannın ilhakı münasebetile bugün millî konseyi saat 10 da açılmıştır. Mün Hitler'e bir tesekkür telgrafı çekmiştir. hasıran istihbarat mahiyetinde bir toplan Amiral Horti önümüzdeki hafta zarfında, tıdan ibaret olan ve müzakereleri kararla Macaristana ilhak edilen mıntakalan zi ra başlanmıyacak olan konseyin mesaisi yaret edecektir. iki gün devam edecektir. Konsey, bugün dahilî siyaset meselesini, pazar günü de partisinin millî konseyi, bugün öğleden haricî meseleleri tetkik edecektir. sonra saat 14,30 da ikinci içtimaını ak Çin kuvvetleri dün bir şehri istirdad ettiler (Bajtaraft 1 tnct tahiiede) gtse nehri sahilinde ve Yangçinin 35 kilometre cenubunda kâin Lungkang jehrini geri almışlardır. Filistin için yeni bir plân (Baftaratı 1 inct sahifede) ingiltere Arabların iktısadî kalkınmasırun temini için uzun vadeli 5 milyon İngiliz liralık bir ikrazda bulunacaktır. Çinlilerin mukabil bir taarruzu Komünist partisi umumî kâtibinin nutku Lyon 5 (a.a.) Burada nutuk söyliyen komünist partisi sekreteri Maurice Thorez, Münih anlaşmasının şiddetle aleyhinde bulunmuş, milletin Cumhuriyetçi Ispanyaya konan ablokayı kaldırarak bir hükumet istediğini söylemiş ve nihayet sözlerini şöyle bitirmiştir: «Vazifemiz yalnız halkcı cepheyi takviye etmek değil, fakat bu cephenin etrafında hakikî Fransız birliğini genişlermek için çalışmaktır.» Fransız sosyalist partisinin kongresi Paris 5 (a.a.) Fransız sosyalist Yungfun 5 (a.a.) Çin Ajansı bildiriyor: Çin kumandanlığının nezareti altında, Kanton'a karjı bir mukabil taarruz için seri surette hazırlıklara devam olunmak tadır. Nümune kıt'alanndan mürekkeb mühim miktarda Çin takviye kuvvetleri, Kanton'un 80 kilometre jimalinde ve Kanton Hankov demiryolunun 20 kilometre garbında Tsingusana gelmiştir. Ayni zamanda meşru müdafaa kıt'alan ve milis ve partizen kıt'aları da nehrin şerk ve garb sahilleri bohunca tahşjd edilmektedir. Bunlar, lüzumu takdirinde, muntazam askerî kuvvetlere yardım ede detmiştir. cek ve Kanton, bu suretle üç istikametten M. Blum, konseyin üzerinde âcilen mukabil taarruza maruz bırakılacaktır. karar vermesi icab eden üç mesele mevJaponyamn verdiği kararların cud olduğunu bildirmiş ve bu meseleleri akisleri şu suretle tavzih eylemiştir: Cenevre 5 (a.a.) Japon hükumeti1. Konsey, parlamento grupuna ekono nin, Cenevre'nin beynelmilel müesseselerimik ve malî politika hakkında sarih di le her türlü teşriki mesaiden vaz geçilmesi rektif vermelidir. hususunda verdiği karar, derhal tatbik e2. Konsey, halk toplantısı millî komite diîmiştir. Tokyo hükumeti, Büyük Okyasindeki delegelerine, halkçı cephe bahsin nus adalarında tatbik edilen Japon mandeki politikayı tasrih eden kat'î direktif dası hakkındaki senelik raporun tetkikine ler vermelidir. iştirak eden mümessilini geri çektiğini, 3. Konsey, umumî politika bahsinde, Milletler Cemiyeti Umumî Kâtibi Ave sosyalist partisinin parlamento grupuna nol'a bildirmiştir. Bu karar, Mandalar porlamento toplanınca alacağı hattı hare Komisyonunu, şimdiye kadar görülmemiş müşkül bir vaziyet karşısında bırakmıştır. ket hakkında da direktifler vermelidir. Sevgilimin cicileri teyze, dedi. Model olarak Serab Hanıma getirdim. Belki böyle bir takım yapmağı arzu ederler diye... Yaşlı kadın gülümsemeğe çalışarak: Doğrusu hâlâ bunlann ne olacağını anîamadım oğlum, deyince, Ahmed hem onu, hem de genc kızı meraktan kurtarmak için: Mesele gayet basit, diye karşılık verdi. Serab Hanımm korkusuz yolculuk yapması için kıyafet değiştirmesi icab ediyor. Ne yolculuğu Ahmed? Serab nereye gidiyor? Uzun bir yolculuk. Genc kız kuş gibi cıvıldıyan bir sesle: Ne güzel, dedi. Mutlak beni de iş başına götüreceksiniz. Nihayet bu saat çaldı demek... Kuvayı milliyeci, gözlerinin yakan, damla damla heyecan yaratan bakışlarını Serabın gözbebeklerinde düğümledi:. Şimdilik iş başına değil Serab Hanım. Sadece birkaç saat görüşmek için babanızın yanına... Serab küçük bir çocuk gibi sevincini göstermekten kendini alamadı. Paketten çıkan elbiseleri kucaklıyarak odadan çıktı. Biraz sonra yanlanna geldiği zaman bakışlan bir damla su gibi açık ve yüzü örselenmiş çiçekler gibi cnlı bir köy kızı halini almıştı. Çenesinin altmdan bağladığı çiçekli mendil, güzel yüzüne bam başka bir mana vermiş; onu hem biraz çocuklaştırmış, hem de köy delikanlılarının rüyalannı yakan bir ateşle olgunlaştır mıştı. Ahmed, ruhunun kollarile bu temiz, nazlı kızı kucakladı. Hayalinin dudaklan solgun alnına dökülen kumral saçlarını ve ince parmak uclarmı öptü. Kalbinin sonsuz aşkı varlığı önünde dize geldi. Ve içinden bir kere, birçok kere: «Seni seviyorum. Seni kendi gözümden ve gönlümden bile kıskanıyorum» diye teknar etti. Bakışlarında bu mana tütüyor mu idi? Alnının çizgilerinde, yüzünün ifadesinde bu gizli aşkın sessiz itirafı titriyor mu idi ki, genc kız, göz kapaklarını yere indirdi. Lâciverd bakışları ayaklarmın ucuna takılmış olarak birşey söylemeden, yarattığı heyecanm hummasma kendi de tutulmuş gibi ortada duruyordu. Yaşlı kadın bu tehlikeli gece yolculuğuna taraftar değildi: Ahmed, evlâdım. O daha çocuk sayılacak yaşta bir kızdır. Babamı çok özledim, dedi, diye bu korkulu işe giriş Grev gevşiyor Kudüs, 4 (a.a.) Arabların umumî grevi devam etmekte ise de bilhassa Nablus ve Hayfada gevşeklik eserkri sjörülmeğe başlamıştır. Dün yeniden bazı hâdiseler cereyan etmiştir. Bombalar atılmış ve telgraf teîleri kesilmişrir. Askerî kıt'alar memleketin muhtelif noktalannda araştırmalar yapmağa devam etmektedirler. Nablus'da mühim evrak elde edilmiştir. Arablardan bir kişinin öldüğü, bir kişinin de yaralandığı haber verilmektedir. Meksika'ya kabul edilmiyen Yahudiler Havana, 5 (a.a.) Melftikaya kabul edilmiyen 21 Alman Yahudisinden mürekkeb bir grup Oromoco vapurile Havanaya gelmiştir. Mültecilerin burada karaya çıkmalarına müsaade edilmiştir. Kübada ikametlerine müsaade edilip edı'nıi« Daima mes'ud neticelere erişebil yeceğine dair bir karar verilinceye kamemizi temenni ile cümlenize saygılar dar Tiscornica muhaceret istasyonunda sunarım.» misafir olarak kalacaklardır. Devlet Reisinin nutku sürekli bir suYahudiler, İngiltere aleyhine rette alkışlanmıştır. Bundan sonra Mecboykot yapıyorlar lis Reisi bir nutuk söyliyerek Ulu Önder Managua, (Niearagua) 5 (a.a.) Atatürke Hataylıların sonsuz saygı ve Niearagua'daki Yahudi tacirler İngiliz minnetlerini ifade etmiş ve bu beyanat coş emtiasına karşı boykotaj yapmağa ve înkun tezahüratla karşılanmıştır. giltereye yapılan siparişleri iptal etmeğe İki aylık tatil devresi içinde hükume karar vermişlerdir. kızı büyük bir dikkatle süzdü: Korkmuyorsunuz ya Serab Ha nım? Kat'iyyen. Bu yolculuğun müthiş birşey olduğunu, yaşamak ümidinin her geçen dakika ile beraber tükeneceğini elbet hesaba katıyorsunuz. Cesaretimden şüphe ediyorsanız döneyim Ahmed Bey! Genc kızın şimdiye kadar bir çocuk gibi temiz, aydınlık ve biraz da ürkek bakışları tamamile değiştniş, içinde söndürülmez alevlerin kaynaştığı bir ateş halini almıştı. Sesi sitemle dolu idi. Ahmed gülümsiyerek: Gücenmeyiniz bana Serab Hanım, dedi. Bu yaptığım çılgınhktır, biliyorum. Ve sizi bu tehlikeli yola sürüklemekle büyük bir mes'uliyeti yüklendiğimin farkındayım. Bunu ben istemiştim. Mürşide Hanım gene dayanamadiî Sen sade babanı özlediğini söyle miştin Serab. Bir gün yanına gidebilmek ümidini bir dakika olsun beslemiş olsaydım beni götürtneleri için de rica ederdim teyze. (Arkast var) meli mıydı ya? Ya görülürseniz. Ya sızı tanırlarsa? Çete kurşunu yeriz teyzeciğim. Mürşide Hanım gözleri korkudan büyüyerek, sesi ürpertilerle dolu: Allah göstermesin, diye ellile yüzünü kapadı. Ve sanki pek korkunc bir sahneyi hayalinden uzaklaştırmak istiyormuş gibi alnını oğmağa başladı. Serab kurulmuş bir makineden farksızdı. Ahmed ne tarafa çekerse o arafa gidecek bir şaşkınlığa düşmüştü. Sevdiği adamı görür görmez o kadar heyecana kapılmış, o kadar sararmıştı ki... Korkulu günler içinde yaşamasalar, bu değisikliği düşman korkusuna vermek ihtimali olmasa, görenlerin bu büyük gönül işini anlamarnasının imkânı clmıyacaktı. Buluştukları dakikada gerçi Ahmed kollarını bütün hasretile açarak genc kızı kucaklamadı ve heyecanının çılgın hamleleri içinde dizlerine kapanmadı. Fakat herşeyi anlatan bakışlarile bu dize gelişi gizlemenin de imkânı yoktu. Serab da aylardanberi yolunu beklediği sevgiliyi görünce kuş gibi kollarına atılmadı. Fakat yere düşen bakışlarında, titriyen sesinde, buz kesilen ellerinde çok açık bir itirafın manası tütüyordu. Sokağa çıkmadan önce Ahmed, genc Tefrika : 20 ATEŞTEN DAMLA Y a z a n : MÜKERREM KÂMİL SU Elleri onun sıcak avucları içinde, başı geniş omuzlannda ve arkasında uzun duvağmı sürüyerek çiçekli bir yuvanın kapısından onunla el ele geçiyordu. Her sabah uyanır uyanmaz, belki bugün gelir umudu, gün ışıklarile beraber içine süzülüyor, her akşam karanlığı çarpıntıh bir beklehyişle gözlerini yollara diken genc kızı selâmlıyordu. Doktorun annesile karşıhklı işlerini yaparlar, al dıkları mektubları birbirlerine okur ve hasretini çektikleri üzerinde baş başa konuşurlarken Serab daima sokaktaki gürültüyü dinlerdi. Bir dal sallanışı, rüzgârın esişi ve bir ayak patırdısile yüreği çarparak kap n ça .nma?ını bekler dururdu. Karşıhklı seven kalblerin kendi dillerile birbirlerini çekişleri vardır. Araların daki uzaklık ne olursa olsun onlar yalnız kendilerine belli olan seslerle birbirlerini cağırırlar. Vücud, bu sesin büyüsile belir• z bir kuvvet önüne katılmış gibi yollara • i düser. Genc kızın, sevdiği erkeği her gece çağıran yanık yürek sesi, nihayet genc askeri bir akşam dizleri dibine düşürdü. Gene iîk defa geldiği gibi gecenin bir hayli iîerlemiş saatinde karşılarma çaktı. Az konuşuyordu. Fakat kısa sözlerile maksadını çabucak ve pek açık anlatıyordu. Merak ve sabırsızhkla kendisini dinliyen arkadaşınm annesile genc kıza kurulan cephelerden, sevdiklerinden sevincli haberler sunduktan sonra beraberinde getirdiği paketi Seraba uzattı. Paketin sicimlerini acele ile çözen genc kız bir şalvar, önden düğmeli bir mintan ve iri dallı kocaman bir yemenile karşılaştı. Ahmed, tatlı ışılhlı dişlerini gösteren bir gülümseme ile: Gülsüm kadının yeldirmesini de bunlara ilâve edince istediğimiz kıyafet meydana çıkacak, dedi. Mürşide Hanım henüz birşey anla mamıştı. Zaman zaman şakalaşmağı çok seven delikanlı: i