Katalog

CUMHURİYET 6 İldnciteşıin 1938 Bir aile dostu! Bir cerh davası Bugün Galatasaray Vef a takımları karşılaşıyor Istanbulspor Beykozla, Fenerbahçe Süleymaniye ile, Hilâl de Topkapı ile maç yapacak Yaslı kadını dolandıran Suçlu hakkındaki tahliye adam tevkif edildi talebi reddedildi Pangaltıda oturan Madam Aznif adındaki yaşlı bir kadmın Arnonevi Jamgoçyan adındaki kızı, 936 senesi yılbaşı tayyare piyangosundan on bin lira ka zanmışır. Fakat kızcağızın sevinci çok kısa sürmüştür. Arnonevi zayıf nahif bir kızdır. Bir müddettenberi Tokatliyan otelinde çahşan Sergis isminde bir gencle evlenmek üzeredir. Arnonevi, hiç ümid etmediği bir zamanda karşısına çıkan bu serveti görünce şaşırmış, bu paranm iki bin lirasını mübrem ihtiyaclanna sarfetmiş, geriye kalan sekiz bin lirayı da Osmanlı Bankasına yatırmıştır. Kızcağız, bir müddet sonra yatağa düşmüş, Fransız hastanesinde 35 gün devam eden tedaviye rağmen ölümün pençesinden kendini kurtaramamışır. Kız ölünce, Bankadaki sekiz bin lira da annesi Aznife kalmıştır. Bu sırada Aznifin yakmdan tanıdığı Dağcılık Kulü biinde büfeci Kirkor admda sözde bir aile dostu ortaya çıkmıştır. Bir müddet evvel Ortaköyde bir cerh vak'ası olmuş, Ortaköyde elbise boyacılığı yapan Yunus admda biri, ayni semtte bazı kere erkek elbisesile dolaşan Bedia isminde güzelce bir kızın yüzünü ustra ile kesmişti. Asliye birinci ceza mahkemesinde devam etmekte olan bu cerh hâdisesinin bundan evvelki celsesinde, heyeti hâkime, Yunusun tevkifine karar vermiş ve bu karar infaz edilmişti. Muhakemeye dün de devam edilmiş ve altı yedi şahid dinlenmiştir. Şahidlerden bir kısmı Yunusun cerh vak'asını müteakıb ötede beride Bedianın bir kere daha ve bu sefer adam akıllı yüzünü keseceğini söylediğini, bazı vesilelerle kızı ölümle tehdid ettiğini bildiklerini söyle mişlerdir. Yunus, Orta köyün bu (erkek kız) ile evvelce nişanlı olduğunu, davacı taraf ise böyle birşey olmadığını iddia etmekte dirler. Şahidlerin ifadelerini müteakıb söz alan suçlu Yunusun vekili, Bedianın sık sık erkek elbisesile dolaşan ve müteaddid erkeklerle konuşan garib ahlâklı bir kız olduğunu ileri sürmüş, müvekkilinin hastalığı yüzünden tedaviye ihtiyacı bulundu ğunu, tedavi yapılmadığı takdirde hastalığınm verem tevlid edeceğini söylemiş, beraetini isriyerek müdafaa şahidleri bulunduğunu ilâve etmiştir. Neticede, Yunus hakkındaki bu tahliye talebinin reddine, müdafaa şahidlerinin celbine karar verilmiş, muhakeme başka bir güne bırakılmıstır. Sabah, öğle ve akşam yemekten sonra dişlerinizî RADYOLİN Diş macunile fırçalayınız Çünkü Bir defa fırçalamakla dişler temiz a lenmiş olmaz, ağız guddelerinin ve dahılî uzuvların mütemadî ifrazatı, dışarıdan mütemadiyen alınan ecnebi maddeler, mikroblar, yemek, içki, sigara ve saire dişlere, diş etlerine bin bir mikrob aşılar, ânzalar husule getirir. Bunlar birıke birike nihayet dişlerde çürüme, etlerde iltihablar başlar. Artık felâketi önlemek ve durdurmak güç tür. Dün Rumen akımının Pera ile yaptığı maçtan bir enstantane Lik maçlarının altıncı hafta karşılaşmalarına bugün Taksim, Kadıköy ve Süleymaniye stadlarında devam edilecektir. Taksim stadyomunda Beykozla îstan bulspor, Galatasarayla Vef a; Kadıköy stadyomunda Topkapı ile Hilâl, Fener bahçe ile Süleymaniye maçlan yapılacaktır. Süleymaniye sahasında da ikinci küme krşılaşmalan olarak Yıldırım Feneryılmaz, Boğaziçispor Ortaköy, Galata Gencler Eyüb maçları yapılacaktır. Bütün bu karşılaşmaların arasmda Taksim stadyomundakiler hiç şüphesiz ki en mühim mevkileri işgal ve bunların arasında Galatasaray Vefa maçı bilhassa nazarı dikkati celbetmektedir. Vefalılar mevsimin başındanberi yap tıkları maçlann yalnız birini o da Fenerbahçeye karşı ve 10 olmak şartile kay bederek millî kümeye seçilebilecek nam zed takımları en kuvvetlilerinden biri ha lindedirler. Galatasaraylılar da bugünkü rakibleri g'bi beş maçta bir defa mağlub olmuş vaziyettedir. îki taraftan birinin mağlubiyeti yani puvan kaybedişi, diğerini tasnifte daha iyi bir mevkie yükselteceğinden bugün her iki takımın azamî dikkatle ve mümkün olduğu kadar rakibinden daha iyi oynıyarak muvaffakiyetli bir netice almaöa çalısacağı şüphesizdir. Bu iki takımın bugünkü oyunlarında, Vefalıların şimdiye kadar elde ettikleri muvaffakiyetli neticelerin verdiği ümid ve gayretle; Galatasarayhların ise nahoş bir sürprizle karşılaşmamak icin azamî dikkat ve teyakkuzla oynamak, fikirlerinin hâkim olacağını zannediyoruz. Bu maçtan evvelki Istanbulspor Beykoz maçı da oldukça ehemmiyetlidir. İlk karşılaşmalarından itibaren, kümenin en kuvvetli takımlarile boy ölçüşmek mec buriyetinde kalan İstanbulsporlular, son haftalarda biraz rahat nefes alabilecek devreye girmişler ve kaybettikleri puvan lan yavaş yavaş telâfi yoluna sapmışjardır. Kat'î tasniflerde kuvvetli takımların hemen peşisıra görmeğe alıştığımız Bey koz kulübü daha şimdilik kendini toplı yamamış bir haldedir. Vefaya mağlubi yetinden sonra Süleymaniye ile de berabere kalışı bunu göstermektedir. İstan bulsporlulardan Beykozluların bu halini nazan itibara alarak son haftaların mu vaffakiyetini tekrarlamağa gayret etmeleri beklenebilir. Fkat Beykozluların da bugünü makus talihlerine bir dönüş noktası yapmağa ctılışmıyacaklannı kimse temin edemez. Kadıköy stadındaki Fenerbahçe S ü leymaniye maçınm sarı lâciverdliler lehine neticelenmesi muhtemeldir. Bununla beraber Süleymaniyelilerin sahaya mağlu biyeti kabul etmiş bir halde çıkacaklarını ve kuvvetli rakiblerine mümkün olduğu kadar mukavemet etmek azmile oynıya caklannı zannediyoruz. Hilâl Topkapı maçı sene sonunda ikinci kümeye düşmemek endişesile hareket edecek iki takımın maçıdır. Bu itibarla maç futbol bakımmdan nekadar tekniksiz ve zevksiz olursa olsun taraftarlannı ve mensublannı her halde çok alâkalandıracak mahiyettedir. | Vefa B takımı sahaya çıkamıyor Dün Taksim stadyomunda lik maçı olarak Galatasarayla Vefa B takımları karşılaşacaklardı. Fakat muayyen saatte ve hatta muayyen saatten yarım saat sonra, Vefa takımı sahada ispatı vücud et mediğinden sarı kırmızılılar usulen sere moni yaparak hükmen galib geldiler. Bir takımın sahada ispatı vücud ede meyişi, sebebleri nekadar makbul ve muteber olursa olsun, herhalde o takunın mensub olduğu kulüb için iyi bir tesir bırakmaz kanaatindeyiz. Haber aldığımıza göre Vefa kulübünün lisanslı olarak topu topu on sekiz oyuncusu varmış. Bunların içinden en iyi on biri birinci takım için ayırırsak geriye yedi futbolcu kalıyor demektir. Bu vaziyette Vefalıların hiçbir vakit B takımı maçlarınıa iştirakine madde ten imkân yok demektir. Yapılamıyacak bir maç için daha doğrusu bir sürü maç için en iyi çare bunlara girmemektir. Kirkor, derhal faaliyete geçerek Aznife: « Sen böyle kederli günlerinde kendi işlerinle meşgul olamazsm. Bana vekâlet ver. Senin bütün işlerine kendi işim gibi bakarım» demiştir. Kederli ana, bu aile dostunun teklifini kabul ederek, Kirkora istediği vekâletnameyi vermiş, Kirkor da Aznifin işine, tıpkı kendi işine bakar gibi! bakmış ve ilk iş olarak bankada mahfuz bulunan sekiz bin lirayı çekmiştir. Birkaç gün sonra Aznifin paraya ihtiyacı olmuş, müracaat ettiği Kirkordan bankadaki paranın bittiği cevabını altnıştır. Bu vaziyet karşısında, dolandırıldığmı anlıyan kadın, zabıtaya müracaat etmiş tir. Zabıta Kirkor hakkmda tahkikata başlamış, karısile beraber başka memlekete kaçmak istiyen Kirkorun harice çıkmasına müsaade etmemiştir. Dolandınlan Madam Aznif, Asliye birinci cezada Kirkor aleyhine bir dava açmıştır. Muhakemeye dün de devam edilmiştir. Heyeri hâkime Kirkorun tevkifine ve muhakemesinin mevkufen yapılmasına karar vermiş, celseyi müteakıb, Kirkor, tevkif edilmiştir. îkinci devrede Peralılar bir gol daha at malarına rağmen üstünlük ekseriyetle Rumenlerde idi. Nihayet onlar da penaltı dan şeref sayılarını yaptılar ve maç 21 Peranın galibiyetile bitti. Vaktinde ihtiyatı elden bırakmıyarak, dişlerinizi sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra Radyolinle fırçalayınız. Elektrikçi aranıyor Muğla Belediye Riyasetînden: Nafıa Vekâletinden tasdikli ikinci sınıf ehliyetnameyi haiz dizel motörlerinde çahşmış bir elektrikçiye ihtiyacımız vardır. Talib olanların ayda istiyecekleri ücret miktarını gösterir teklif mektublarmı evrakı müsbite suretlerile birlikte ikinciteşrin ayının 20 sine kadar göndermeleri ilân olunur. (8001)' Define arayan 11 kişi yakalandı îzmir (Hususî) Zabıta, Narlıdere köyünden on bir kişiyi bir defina ararlarken vaki ihbar üzerine tevkif et miştir. Suç, hükumetten habersiz defina aramaktan ibaret değildir. Bunlar ayni zamanda fala bakarak, muska yazarak defineyi aramağa kalkışmışlardır. Söylenenlere bakılırsa, define, Çatalkayada Deli Yani namında eski bir şakiye aiddir. Deli Yani, istibdad devrinde ve onu takib eden yıllarda bu havalde şekavette bulunmuştur. Bir rivayete göre, şekavetten elde ettiği serveti bu dağa gömmüştür. Riva yet, bugüne kadar gelmiştir. Guya Deli Yani, çok büyük olan para ve mücev herat hazinesini buraya gömdükten sonra, buna muttali olan bazı arkadaşla rını da öldürmüş. Bu on bir kişi, işte bu rivayet üzeri ne çapa, kiirek, fal, muska ve saire ile faaliyete geçmişler, fakat yakalanmış lardır. Şimdi. bu mahalde hükumetçe hafriyat yaptırılacaktır. Çünkü rivayetin sıhhatinde ısrar edenler vardır. Kongreye davet Kadıköy Kırk Birinci İlkokul Himaye Cemiyetinden: Cemiyetimızin ikinci umumî kongresi aşağıda yazılı işleri görüşmek ve bir karara bağlamak üzere 1938 senesi teşrinisanislnln on dokuzuncu cumartesl günü saat on beşte Kadıköyünde Bahariyede kırk birinci İlkokul binasında toplanacağından sayın üyelerimizin hazur bulunmaları rica olunur. Görüşülecek işler : 1 1938 senesi muamelâtı hakkmda idare kurulu ve hesabat hakkında hesab müfettişleri raporlarınm okunması. 2 Hesabatın tetkik ve idare kurulumın ibrası. 3 Nizamnamenin birinci ve on dokuzuncu maddelerinin tadili teklifl. 4 Yeni idare kurulu ve hesab müfettlşlerinin seçilmesi. 5 Yeni çalışma programı hakkmda müzakerat. BASUR MEMELERiNi Bir tecrübe kâffidir! REKTA ile tedavî ediniz. Trikolur Şişli maçı Bugün Trikolur takımı son maçını öğleden evvel Taksim stadyomunda federe olmıyan kulüblerin şampiyonu Şişli ile yapacaktır. Bu maçın çok hararetli ola cağını kuvvetle zannediyoruz. Çünkü Rumenler şimdiye kadar yaptıklan üç maçı da kaybetmiş bir vaziyette olduklarından memleketlerine bir tek galibiyetle olsun dönmek istiyeceklerdir. Buna mukabil Şişlililer şampiyonluk sıfatına lâyık bir teşekkül olduklarını mağlub olmamak suretile göstermeğe çalışacaklardır. Rumen takımı dün de yenildi Rumenlerin Trikolur takımı dün üçüncü maçını revanş mahiyetinde Taksim stadyomunda Peraya karşı oynadı Misafirler, takımlarının zayıf noktala rını takviye etmek maksadile hafta içinde Bükreşten iki oyuncu getirtmiş ve dün takımlarına ithal etmiş bulunuyorlardı. Bunlar merkez muhacimle sağ açıktı ve ikisi de, bilhassa merkez muhacim, çok iyi oyunculardı. Oyun baştan sona kadar çetin bir mücadele halinde cereyan etti. Pera muha cimleri oyun içinde yakaladıkları nadir fırsatlardan istifade suretile galibiyeti temin ettiler. Eğer Rumenlerin eline geçen fırsatların bir kısmı olsun hüsnü istimal edilmiş olsaydı dünkü netice Pera'nm a leyhine olmak üzere bambaşka olurdu. Birinci devre 10 Pera'nın lehine bitti. NEVROZİN Baş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma, nevralji, kınklık ve bütün ağnlannızı derhal keser. icabında gllnde 3 kaşe alınabllir. Askerî liseler voleybol müsabakaları ^ Dün Beyoğlu Halkevi salonunda askerî liseler arasmda voleybol müsübakalarma başlanmıştır. Deniz lise ve Harbiye mektebleri Maltepe lisesine 11 15, 10 15, 15 3 mağlub olmuştur. Kulelililer de Bursalılara 9 15, 15 Dünkü sis 5, 1 5 6 galib gelmişlerdir. Dün sabah saat yediden sonra BoğazBugün saat 9 da Kuleli Maltepe ve içıni ve limanı kesif bir sis basmış, vaDeniz lise ve Harbiye mektebleri de Bur purlar ancak saat ona doğru seyrüsefesalılarla karşılaşacaklardır. re başlıyabilmişlerdir. gene ben buldum. Adnan nerede ise onu da bulup ortaya çıkaracağım. Hem o kadar kolay ki... Nasıl odu da şimdiye kadar düşünetnemişim?.. Nasıl olmuş da benden başka hiç kimsenin aklına gel medi?.. Cemal kaptanm son sözleri bir şimşek gibi ortalığı aydınlatmış oldu. Adnanm nerede saklanabileceği, vapurun içinde hiç kimseye görünmeden günlerce kala bilecek bir yerin neresi olabileceği işte o bir saniye içinde, içime doğdu: Buldum!.. *** Güvertede, herkesten uzak bir yere çekildim. Düşünmeğe başladım: Feriha ile dayısını öldüren adam, Cemal kapanm dediği gibi, burada, bizim aramızda... Nasıl olup da bulamıyoruz. Bir yere saklanıyor!.. Nereye?.. Öyle bir yere ki yolculardan tutunuz da, kaptan lara, tayfalara, çarhçılara varıncıya kadar hepimizin rözünden kaçabiliyor. Bu adamın kim olduğunu bilmiyoruz. ilk gecesi kendini Adnan, diye tanıttı. Biz de hep öyle arıyoruz. Hacı Hüsa meddini o zehirledi. Ferihayı denize atan da o... Bedriye Satvet, gözile görmüş... Gözlüklü, esmer, bıyıksız, sırtı kamburca bir adammış; Adnanın ta kendisi... Ferihaya yazdığı mektubda imza yok; bana gelen mektuba, sözüm ona, kendi adını da yazmış!.. Böylece iki gündür vapurda olup bitenlerin hepsini kendi üstüne alıyor, demektir. Bizim kendisini kolay kolay bulamıyacağımıza da pek güveniyor!.. Acaba nereye saklanıyor?.. Koskoca bir vapur amma ne de olsa kamaraları, ambarları, bölmeleri hepsi gözönünde sayılır!.. Bunların birine saklanacak olsa, günün birinde ya bir yolcile, yahud da tayfalardan, kamarotlardan birile karşı karşıya gelecek!.. nıyçr, herkesin gözünden uzak yaşıyor!.. Nereye?.. îşte burası belli değil!.. Bu adam, elbet, yiyor, içiyor, uyuyor... Bütün bunlar, bir deliğin içinde olmaz ya... Olsa bile yiyeceği, içeceği nereden bulu * yor?.. Haydi iki gündür, bir kolayım buldu; hiç kimseye görünmedi, diyelim. Bu fırtına, vapurun böyle yol orasında bir limana sığınması, Adnan Beyefendinin bütün hesablarını altüst etmiş olsa gerektir. Kim bilir, burada, kaç gün kalacağız?.. Bakalım, o zaman ne yapacak?.. Mutlaka ortaya çıkacak!.. Zaten nereye saklanabilir ki?.. İki gündür, vapurun her yerine baktılar, aranmadık hiçbir yer bırakmadılar. Şu halde, öyle bir yere saklanmış olacak ki, hiç kimsenin gelip de kendisini orada arıyabileceğinden korkusu olmasın!.. Böyle bir yer neresi olabilir?.. Demin, Cemal kaptan: Tefrika No.35 V Ne biliyorsanız, kendinize saklayınız!.. Önünüze gelene anlatmaktan ne kazanırsmız?.. Hele bir şey arayıp sorarken ortalığı gürültüye ver mek hiç doğru değil!.. Bana kal sa, hiç kanşmayınız, derim amma ma demki bütün zamane çocukları gibi sizde de böyle bir merak var, bari düşmanları uyandırmayınız!.. Sonra, biraz da bizi dü«ününüz. Vapurun içinde yeni bir gürültü çıkarsa, ne yaparız?.. Hem benim işitni güçleştireceksiniz; hem de kendinizi tehlikeye atmış olacaksınız!.. Adnan, sizin böyle ortalığı ayaklandırdığınızı görünce, bunu yanınıza bırakmak istemiyecek, sizden kurtulmağa kalkacak!.. İster misiniz, bir gün karşınıza çıksın, hiçbir şey Unutmayınız ki, diyordu; Feriha Fıtnat da sizin gibi genc bir kızdı. O da, dayısını öldüren adamı bulacağım, derken şimdi dalgaların arasmda, gözü kapah, yüzüyor!.. Neden?.. O da birçok şey biliyordu; bilmediklerini öğrenmek istiyordu da ondan... Düşününüz ki bu vapurun içinde bir ölü var; düne kadar o da sizin gibi, bizim gibi gülüp oynuyordu. Gene düşününüz ki Adnan dediğimiz JB Ndkleden: adam da hâlâ bu vapurun içinde, hâlâ aV KEMAL RAGIB ramızda dolaşıyor!...Onu bulmak sizin gibi genc kızlann işi değil!.. Bunu bize yapmasa bile gözünüzü korkutmağa kalk bırakınız!.. sın!.. Belki bu kadarla da kalmaz, iki kişinin canına kıyan bir adatn sizi de ortaBuldum!.. Adnanm nerede olduğunu dan kaldırmak ister!.. Komiser Fehmi de, ona hak verir gibi buldum!.. Arık Cemal kaptanı dinlemihiç durmadan başını salhyor!., Sanırsınız yorum bile... Bütün bunları, uzun uzadıki, bütün olup bitenleri örtbas etmek için ya neden sayıp döküyor, sahiden bir baba el birliği etmişler!.. gibi, bir vapurun süvarisi gibi, beni korumak istediği için mi söylüyor?.. Yoksa Sakm bu adamlar, Adnanla ortak clmasınlar?.. Ya, bunlardan birisi, Ad neden ikide birde gözümü korkutmağa çahşıyor, artık bunları bile düşüntnüyonanın kendisi ise?.. Diye insanın aklına bin türlü şüphe ge rum. Kaptanla komisere: liyor!.. Artık hiç kimseye inanamıyorum. Allaha ısmarladık, dedim. Hemen Onüme gelenden korkuyorum!.. Kalktım, kapıya doğru yürüdüm. Ce yanlarından aynldım. Içim içime sığmıyor!.. Bulacağım, demal kaptan da yanıma geldi. Elini omzumemiş miydim?.. İşte bu işin anahtarını ma koydu. Ağır bir sesle: Meğer ki, benim dediğimi gibi, gün düzleri bizim aramızda başka bir ad takınarak dolaşan bir kimse olsun!.. Ne bileyim, sabah akşam konuştuğumuz, elini sıktığımız, bir sofrada yemek yediği miz adamlardan birisi... Sonra, gene arada bir, içimizden birinin kanına susadığı zaman, gözlüğünü gözüne takıyor, sırtını kamburlaştırıyor, ortalığa ölüm saçı Unutmayınız ki bu vapurda bir ölü yor!.. Biz de, ne olursa hepsini ondan biliyoruz, hep Adnan diye gözlüklü, esmer, var, diyordu. İşte o zaman kendi kendime düşün kamburca bir adam arıyoruz. Halbuki bizimle birlikte düşüp kalkıyor. Bu, benim düm: düşüncem, benim buluşum!.. Yok, eğer Adnan, ölünün olduğu yere sakböyle değilse, demek ki Adnan, işini bi lanamaz mı?.. tirdikten sonra mutlaka bir köşeye sakla(Arkast var)