Katalog

15 Şu'Jat 1937 CUMHURÎYET SON TELEFON HABERLER... TELGRAF ve TELSiZLE Trakyada ziraî kalkınma işleri Bu sene Lüleburgazda bir «Köy muallimi kursu» açılacak Edirne M (Hususî muhabirimiz den) Muallimsiz köylere muallim ve terbiyeci yetiştirmek maksadile geçen sene Maarif ve Ziraat Vekâletlerinin elbirliğile Eskişehirde Çifteler çiftliğinde açtıklan (köy muallımlen kursu,) sona e rerken alınan iyi netice karşısında hükumet bu kurslan çoğaltmak kararını vermis bulunuyordu. Bu sene kars, Erzincan, Ege ve Trakya mıntakalarında da açılacak olan bu kurslar için Ziraat ve Maarif Vekâletleri şimdıden harekete geçmişlerdir. Lüleburgazın «Türkgeldi» çiftliğinde açıl ması kararlaştınlan köy muallimleri kursu için tetkikatta bulunmak ve icab eden hazırlıklan yapmak üzere geçen gün E dirneye ilk tedrisat umum müdürü İsmail Hakkı ve Ziraat Vekâleti mütehassıslarından bir hey«t gelmiş ve İsmail Hakkı burada Umumî Müfettış General Kâzım Dirıkle uzunboylu konustuktan sonra Kırklareli, Babaeski ve Lüleburgaz üzerinden Istanbula ve oradan da Ankaraya dönmüştür. Kursun yerinî tesbit ve hazırlıklan yapmak üzere gelen Ziraal Vekâleti mütehassısları çalışmalarına devam et mektedirler. Trakyada açılacak olan : kurs hakkmda edındiğım malumatı aşağı ya yazıyonım: Kursun, Lüleburgazın «Türkgeldi» çiftliğinde açılması kat'i surette kararlastınlmıştır. Ancak oradaki binalar hazırlanıncıya kadar bu işe Karaağac yatı mektebi tahsis edilecektir. Bu kursa Trakyanın muhtelif yerlerinden köyle rinde arazisi olan ve okuyup yazma bilen 100 köy genci alınacaktır. Ve bunların ara«ında orduda başçavuş, çavuş yetış miş ve terhis edilerek köylerine dönmüş olanlar da bulunacaktır. Maarif Vekâleti bu genclerin seçilmesi için Maarif idarelerine bir takım fışler göndermiştir. Bu fişler doldurulduktan sonra Maarif Vekâletine iade edilecek ve Vekâlet bunlan dikkatle telkik ettikten sonra kursa alınacaklan tesbit ederek tekrar maarif idarelerine gönderecek ve kurs Edirnede önümüzdeki nisan başında mera<ımle açılacaktır. Oğrendiğime göre kursa devam edenlere pratik ziraat derslerile en lüzumlu bilgiler verilecek ve kurs teşrinievvel sonuna kadar olmak üzere yedi ay devam edecektir. Bu müddet zarfında kurs talebesine, yemek, ıçnvek, yatmak ve giyecek elbıse temın edıldıkten maada, haftada elli kuruş ta harclık verilecektir. Bu gencler kursu ikmal ettikten sonra derhal köylenne dönerek vazıfelerıne başlıyacaklardır. 1015 lira aylık ücretle çalıştırılacak olan bu genclerin öğrendıklerını kolay lıkla tatbik etmelerı çareleri de düşünülmüş ve Ziraat Vekâleti kendılerıne tohumluk, fidan, tavuk, yayık, pulluk, tırmık, an kovanı ve saıre gıbı ziraat aletleri vermeyi de kararlaştırmıştır. Bunlar bir taraftan köylennde köylüye zıraî sahada öncülük ederlerken diğer taraftan da günde iki üç saatlerıni köy çocuk larmı okutmağa tahsis ederek köylerindekı bu mühim boşluğu da doldurmuş ola caklardır. İngiltere, Türkiye ve Italya Holanda Hariciye Nazırı M. Hitlere cevab verdi Holandanın tamamiyeti mülkiyesi için Almanyanm yapmış olduğu teklifi takdir etmekle beraber buna lüzum olmadığını söyledi Lâhey 14 (A.A.) Holanda Haridye Nazın M. de Graff dün Senato azasmdan M. Van Vassene verdiği bir cevabda Holanda hükumetinin M. Hitlfr tarahndan 30 kânunusani nutkunda Belçika vc Holandanın bitaraflığmı ve tamamiyeti mülkıyesini tasdik ve garanti etmck hakkında yaptığı teklif karşısındaki noktai nazarını bildirmiştir. M. Graff, ezcümle demiştir ki: « Holanda hükumeti, bu teklrfte mündemic hüsnüniyetini hakikî samimiyetle takdir eylemektedir. Bununla berar3er, Holanda, kendi arazisinin masuni yeri hakkmda başka bir devletle bir muabede akdedemez, zira bu masuniyet, bizzat Holanda tarafından akdedilecek bir muahede m«vzuu olacak mahiyette de ğildir.» bir karar hakkında Almanya tarafından ileri sürülen fikir ile kat'iyyen bir tezad teşkil etmemektedir. M. Hitler, mevzuu bahis nutkunda, böyle bir anlaşmanm akdi keyfiyetinin mutlak surette Holanda nın izhar eyliyeceği arzuya bağlı olduğunu kaydeylemiştir. Holanda, Almanya tarafından yapılan teklif istikametinde bir arzu izharından istinkâf eylediği takdirde, bittabi Almanva, Belcikaya karsı olduğu gibi, Holandanın tamamiyeti ve masuniyetini garanti etmeyi düşünmekten vazgeçmektedir. Almanya, Holandanın noktai nazarını çok iyi anlamaktadır. M. Hitler, nutkunun baş knmında her devletin kendi emniyetile bu emniyetin şekli ve vüs'ati hakkında karar vermekte serbest olduğunu bıldırmiştir. Almanya için ehemmiyetli olan yefcâne nokta. bütün dünya karşısında açıkça her hangi suretle olursa olsun Holandanın tamamiyeti mülkiyesini garanti etmeye hazır olduğunu bildirmiş bulunması ve bu suretle Almanyanın başka türlü düşüncelerde bulurvduğu hakkındaki likirdılara bir nihayet vermiş olmasıdır. Türk diplomasisi sulha Yumurta kapıya gelincebüyük hizmet etmektedir Türkiye Italya anlaşması, sulh yolunda mühim bir merhale olarak karşılanabilir IBaştaraft l inci sahifede\ tedbirlerden dolayı bozulan Akdenizdeki vaziyetin yeniden tanzimi için elzem olan bir adımdı. Bu denizde, bir harbin patlamasına nekadar yaklaşmış olduğu muzu müverrihler bize söyliyecektir. Halihazırda, böyle şeylerj, herkesin önünde münakasa etmek asla münasib değildir. Şimdi eı. dyade dikkat ve ehemmiyeti mizi çekeek mühim amil, mevcud ger gınliği bertaraf ve normal diplomasi münasebetlerinı yeniden tesis eden muvaffakiyetlı yolun tutulmuş olduğudur. Bu vaziyeti İngiltereye karşı düzeltmek için ilk arzuyu gösteren Italya olmuştu. İtalyanın bu tasavvuru memnuniyetle karşılandı. Bu, yapıldı. ingiltere ile Italya, aralarında anlaştıktan sonra, zecrî tedbirlerin tatbikı esnasında, İngiltere ile beraber yürüyen dığer Akdeniz devletlerinın dahı Italya ile anlaşmaları tabıî sayılıyordu. Bunun neticesi olarak geçen hafta Türkiye ile Italya arasında görüşmeler yapıldı. Türkiye ile Italya arasında yapılan müzakereler, bir cihettcn İngiliz İtal ran anlaşmasına takaddüm eden müzakerelere nisbetle hem daha kolay, hem daha gücdü. Kolay olması, Türkiye ile Italya arasında bellibaşlı ihtilâflar bu lunmamasından, güç olması ıse îtalyanın emelleri hakkında, diğer tarafın, ötedenberi şüphe ve itimadsızlık göstermesinden ileri geliyordu. Akamete uğrıyan Sevres muahedesindenberi Türkler Italyanların Akdenize aid niyetleri hakkında endişe gösteriyorlardı. Daha sonra Türkler, Romada, Italyanın Anadolu ile alâkası bulunduğunu iddia eden sözler söylendiğini işitmişlerdi. Gene Türkler, Oniki ada grupuna dahil Leros adasındaki Italyan üssünün günden güne tahkim edilmekte olduğunu görüyorlardı. Italyanların, Lerostakı tahkimatm sırf Rusyaya yahud ingiltereye karşı olduğunu iddia eden sözlerı, Türkleri pek ikna etmiyordu. Kısacası Türkler, İtalyayı kendileri için yegâne muhtemel düşman sayıyorlardı. Çünkü Türkiye diğer komşu devletlerin cümlesile dost geçinmekte ve onlara muahedelerle bağlı bulunmakta idi. Bınaenaleyh bu son endişclerden kurtulmak için, tam şimdi münasib manevî fırsat ve psıkolojık an gelmıştı. Türkiyenin ve îtalyanın mahır dıplomatları bu fırsatı kaçırmadılar. Fevkalâde realist olan Türk ve İtalyan Hariciye Vekilleri, bugünkü vaziyet üzerınde pek süratle anlaşabildikleri gibi, ati hakkında da düşünmeğe ve plân hazırla mağa imkân buldular. Milletler Cemiyetine girdiğinden beri, Cenevre prensiplerinin »ebat kâr müdafii olan Türkiye, İtalyayı Milletler Cemiyetine daha müsaid nazarla bakmağa iknaa çalışmakla tam yerinde ve faydalı bir hizmette bulunmuştur. Doktor Aras, bu hareketile yalnız kendi memleketinin değil; belki alelumum beşeriyetin iyiliğine hizmet eden bir vazife yapmışür. Şımdı Ilalya, beraberce çalışmağı tasmim etmekle gayeleri sulh olan devlet lerle teşrıki mesaiden zarar değil; belki tesriki me^aiden her türlü istifadeler el de edecektir. Surası da kayde şayandır ki Türkiye, tıpkı îngiltere gibi, bütün dünyanın fasıst ve fasist aleyhlan diye iki bloka ayrılması fikrini reddetmektedir. Bir Türk gazetesının dedıği gibi Türkiye yalnız bir blok tanır: Sulh bloku. HFM NAÜNA MIHINA Alman gazetelerinin teminatı Berlin 14 (A.A.) D. N. B. Ajan«t bildiriyor: îyi haber alan mahafil, Holanda Hariciye Nazın M. de Graff'm beyanatını aşağıdaki tarzda tefsir etmektedirler. Holandanın noktai nazan, diğer memleketler tarafından kendi isteklerile alman Bukadar uzağı gören ve hükumet şekilleri ve mefküreleri ne olursa olsun bütün devletlerle dostluk tesis edecek kadar elâstiki olan Türk diplomasisi sulh umdesine büyük hizmet etmektedir. Balkanlarda demokrasi ve otokrasinin muhtelif derecelerinde hükumetler var dır. Türkiye, bunların cümlesinin itima dını kazanmış bir dosttur. Her nerede sulh mefkuresı sağlam bir surette yerleşmişse o memleketle dost olmamanın gayrimümkün olduğu yolundaki davanm canh delili Türkiyedir. Türkiyenin nazarıyesi de, tatbikatı da budur. Türkiye ile Italya arasındaki son anlaşma üzerine Akdenizdeki vaziyetin tamamile tasfiye edildiğine hükmolunabilir. Çünkü îtalyanın, Yugosla^a ve Yunanistan gibi diğer Akdeniz devletlerile anlaşması, İngiliz Italyan ve Türk İtalyan anlaşmalarınm içtinabı gayrika bil neticesi olacaktır. Akdenizdeki ihtilâf ve niza heyulâsı ümid ederiz ki ebedî surette zail ol makla himmetler ve gayretler, diğer sahalardaki niza ve ihtilâf imkânlarını önlemeğe levcih ve hasredilecektir. Bu meselelerde de, İngiltere ile Türkiyenin tuttukları «iyasetin, dığerlerince örnek ıttihaz edilmesini ve bundan her tarafın azamî istifade temin eylemesini temenni ederiz. Bu siyaset te, komşuluk hi«Ierinin, beynelmilel vecibelere vicdanî bir surette uygun olarak yapılmasına itinadan iba rettir. Bugün, dünyada karşılıklı itimad pek âdet değildir. Fakat devlet adamlan için de en ziyade dikkat ve gayret edilecek gaye de budur. Tâli müşkülât ve şeref meseleleri büyük gayelerin tahakkukuna engel olmamalıdır. Felâketin önüne geçmek ancak bunların tahakkukuna bağlı dır. İste bu tahakkuk yoiunda Türk İtalyan anlaşması mühim bir merhale olarak karşılanabilir. illî güreş takımımız, zamanımızın güreş üstadlan olan. Finlândıyalılar ve İsveçlilerie] güreş yapmağa gidiyor. Giderlerken söyledikleri sözleri elbette okumuşsunuzdur. İdareciler de, güreşçiler de bedbindirler.j Birınin kolu, ötekinin bacağı sakal bırısı 19 kilo zayıflamak mecburiyerinde kalmış. Hep«i de, ancak bir ay idman edebildıklerini ve bu kadar çalışmanın a?, ve gayrikâfi olduğunu söylemekte mütte» hiddirler. Güreşçileri calıştırmıya memur olan antrenör de, giderayak, Türkiyenin en kuvvetli takımı, bu değildir; 34 mağlub olursak ne mutlu gibi bir lısan kullanıyoi Güreş takımımızın Finlândiya ve Iı veç takımlarını alaşağı edıp gelmeleriı beklemek fazla hayale kapılmak olurl Çünkü, onlar bu işte bilgi ve tecrübe rrîbarile bizden çok ileridedirler; bu bilgi ve tecrübe ü=tünlüklerinden başka, mütemadı bir çalışma ile de tamamıle anform bir halde bulunduklanna şüphe yoktur. Güreşler, onların memleketinde. onlanBj muhitinde yapılacaktır. Bizimkiler gibi, iklim değistirmeden de müteessir olmıyacaklardır. Görülüyor kı, bütün seraıt bizimkilerin aleyhine, rakiblerinin lehinedir. Bütün ümidimiz, Türkün harikalaf yaratan tılsımlı kanına kalıyor. Çin Merkezî lcra Fransada yeni bir komitesi toplanıyor ' grev tehlikesi Mareşal Çan • Kay Şek Paris civarı insaat ameeski vazifesine yeniden lesi yevmiyelerinin başlıyacak artırılmasını istiyor 9 Onun için, takımımızın Fınlândıya ve İsveç takımlarmı mağlub edivermesini beklemiyoruz. Şerefli mücadelelerden sonra yenilirlerse, müteessir olmakla b( raber, mazur görürüz. Fakat mazur medigimiz bir nokta var ki o da takımıı hemen bütün beynelmilel spor müsabaki larında olduğu gibi, yumurta kapıya lınce, çalışmıya başlamış olmasıdır. Finlândiyalılar ve îsveçliler gibi rakiblerle onlarn memleketinde çarpışacak bir takım için, bir aylık çalışma, çalışma dır? Bakınız, güreşçilerin hemen hepsi kâfi derecede çalışmadıklarını söyliyerek, mağlubiyeti önceden kabul etmiş, ümi< siz bir vaziyette gittiler. Herhangi mücadelede maneviyat kınklığının ehemmiyetini düsününüz. Eğer, güreşçilerimiz, bir ay yerıne üç ay muntazam çalışmış olsalardı. muhakkak, hem bedenen, hem manen, daha iyi ve daha sağlam bir vaziyette bulunurlardı. Dığer taraftan, Mersinlinin de iştirakile en kuvvetli takımımızın götürülmesı temın edılmeli değil mıydı? Görülüyor ki eksik olan tarafımız, gı ne aynidir: İşi azamî ciddiyet ve ehemmiyetle tutmamak, vaktinde baslıyarak plânlı bir surette çalışmamak, yani yumurta kapıya gelmeden harekete geçmemektir. Bu hal, spor mücadelelerindc, muvaffakiyetin ^ırrını bir türlü kavrıyamadığıB mızı, gösterir. İsin en acı tarafı da budui Bu noktayı isaret ettikten sonra, AIlah gürescilerimize muvaffakıvet versin, demekten başka yapacak bır?ey Şankhay 14 (A.A.) Kumingtang'ın merkezî icra komi+esi pazartesi günü Nankinde toplanacak ve Şan Kay Sek te o gün tekrar vazifesirte başlıyacaktır. Merkezi icra komıtesinin. simdiye kadar takib edilen harici ve dahilî siyaset programmı ta?vib pdeceği tahmin olunmaktadır. İcra komitesi keza. Çin İstihlâs cemiyetinin taleb ettiği millî birlik teskili meselesi hakkında da karar verecektir. Paris 14 (A.A.) Paris civarında inşaat amelesi sendikası ikincikânunun 15 inden itibaren hesab edilmek üzere vevmiyelerin yüzde ln nisbetinde artı nlmasını taleb etmeğe karar vermiştir. Bu işte bakem olarak ameleden millî insaat federasyonu kâtibi Marcel Arrachart intihab edilmiştir. Patron odalarmca da bir hakem tayini için 24 saat lik bir mühlet verilmiştir. Küçük Antant fevkalâde bir içtima akdediyor Bükreş 14 (A.A.) Havas Ajan«ı kildirivor: Küçük Antant daimî konseyinin mart bıdayetinHe fevkalâde bir içtima akdeî* Tnefi rpuhtemcldir. Çeko«lovakyanın tesebbüsile toplanacak olan bu konferansta. Küçük Antant devletleri zimamdarlan, son hâdiseler karsı«ında umumî sıyasî vaziyeti terkık eyliyecektir. Yarırennî rnehafil. bu toplantıdan Kiicük Antan hn vçni vç parlak bir teyidini beklemektedir. Beynelmilel Paris sergisine hazırlık Sergi bütün bedbinleri hayrete düşürecekmiş Eski tngiliz Kralı mayıs başında evlenecek Belgrad 14 (Hususi) Ix>ndradan alınan bir haberden öğrenildiğine göre. eski İnffüiz Kralı Sekizinci Edward'la Mrs. Sımpson'un evlenm° tarihleri kat'i şekilde mayıs iptıdası olarak tesbit edilmiştir. Eski Kralin hemşiren Londraya db'niiyor Viyana 14 (A.Â.) Kont vp Kontes Of Harewood. Londraya hareket etmişlerdir. Windsor Dükü ile İngiiiz sefiri r>ç zevcesi kendisini istasyona kadar tesyi etmişlerdır. Bir tekzib Eoıra 14 (A.A.) Yeni vergiler ihdas olunacağına dair cıkan şayialar salâhiyettar mehafilce tekzıb olunmak tadır. Danimarka Kral ve Kraliçesi Pariste Parıs 14 (A.A.) Fıviera sarulinden gelen Danimarkşt Kral ve Kraliçesi. ssa+ 9.50 de buraya muvasalat etmişler drr. Yeni Japon bütçesi Londra 14 (Hımısi) Tokyodan bildrrildiğine göre. hazırîansn yeni Japon butçesinin yarısı millî müdafaaya tahsis edilmiştir. Paris \i (A.A.) Sanavii bevtiye salonunTin mürettibleri tarafından mat buat şerefine verilen bir ziyafette Başvekâl a t müstesarı M. de Tassan. bir nutvjk irad ederek ezcümle şunları söylemiştir: c Sergi 1 mayısta haînr olacak ve bedbinleri. eğer o tarihe kadar henüz bedbin olanlar bulunursa, hayrete düşıirpeektır. Bundan sonra kalan işlerin ehemmiyeti ne olursa olsun. lâzım gelen şey lerin hepsi vapılacaktır Hepimizin ar7U"nj muvaffak olmaktır. Bunun içiru de hükumet. en ufak teferruatı bile ihmal Türkiye Letonya ticarî etmiyecektir. Hükumetimiz. bir şev vamünasebatı dettiği zaman. sözüne sadık kalır. Fransanın san'at ve güzelliği seven millet Letonya ile Türkiyenin tiearî münaleri Pariste kabul edıp onlara en büyük sebetleri son zamanlarda memnunivetmisafirperverliği göstermekle ne kadar bahş bir şekilde inkişaf etmekte bulunbahtiyar olacağıni her yerde yüksek muştur. şesle sövler ve tekrar edebilirsiniz.» Son iki av zarfında İstanbul. İzmir ve Mersinden Letonyaya 170 bin kilo üYemen ve Filistin ziim, 52 bin kilo tütün. 62 bin kilo su sam. 40 bin kilo fındık, 21 bin kilo inarasında dostluk cir ve 12 bin kilo ceviz ihrac edilmiştir. Beymt 14 (A.A.) Yemen îmamı, Bu malların bedelleri. Letonyadan it Filistin Arab yük?ek komitesine gönder hal edilmiş bulunan kibrit çöpü bedel dişi bir mektubda. Yemenin Filistinle lerinden mütevellid bloke paralarla ödenmistir. birlik olduürunu bildirmekte ve Filistin Memleketimizden ihrac edilen mallar ihtilafının halli için bir sureti tesviye tekiçin Letonvada menşe şahadetnamesi alif eylemek ve İngiltere Kralı nezdınde ranmakta olduğundan. Letonya ile iş tava^^vıtfa bulunmak üzere bu mesele vapan tüccarlarımızın bu hususa dikkat hakkında Sııudî Arabistan ve Irak Kral etmeleri lâzımdır. larile tesriki m«sai etînek arzu«unu gütrügümj ilâve eylemektedir. Samldığına şöre. Yemen lmamı. A rablık Yahudilik meselesini beynelmilel <nva«et sahasına koymak ve Arab dünyaonda bir birlik vücude tçetirmek istemekt^dir. Bir yangında 700 kişi öldü Londra 14 ( A . A ) Mançukov'da Antunş sehrinden bildirildiğine göre bir Mancukov tiyatrosunda vukua gelen yangın rveticesinde 700 kisiden fazla kimse ölmüstür. Şimdiye kadar 650 cesed bulunmuş ve vahim surette yaralanmış olan 28 kışı de hastaneye kaldırtlmıştır. Yangın, tiyatro civarında 30 eve de sirayet etmiş ve hâlâ büyümekte bulunmuştur. Amerikanın istikbali tehlikede imiş! \Paştarafı 1 inct sahifedc~\ tayin etmeğe imkân yoktur. Bunun için ben, gerek Avrupa ve gerekse Asyada bir karışıkhk çıktığı zaman vakayie karşı durabilmesi için Reisicumhura vâsi salâhivet verilmesi taraftarıyım.> Kongre azaları ise, bilâkis ekseriyetle veni bitarafhk kanunu nekadar kat'î olursa. memleketin o kadar güçlükle harbe gireceği kanaatindedirler. Bu iki noktai nazar. gelecek hafta açüması mukarrer bulunan kongrenin müzakereleri esnasında çarpışacaktır. Habeşistan Cenevreden uzaklaştırılıyor IBastarafı 1 inci sahifcdel Bu münasebetle İtalyanın Cenevreye iltihakı, daha doğrusu Habeşistan mu rahhaslarının Milletler Cemiyetinden u zaklastırılması meselesinin Mısırı kabul etmek icin toplanacak heyetı umumıyede mevzuu bahsolacağı hatırlatılmaktadır. Çünkü bu toplantıdan evvel fevkalâde olarak toplanacak olan heyeti umumiye, murahhasların salâhiyetlerini tetkik edecektir. Zannedildiğine göre. Habesistanm murahhasları uzaklaştırılacaktır. Bir rir vay^te göre de bütün hükumetler îtalya : nın Habeşistandaki hâkimıyerini tanımış j oldukları için Negüs Cenevreye murahhas göndermiyecektir. İtalyan Habeş • ihtilâfı dolayısile ortaya çıkan müşküîâ \ tın şelecek mayıs ayında tamamıle zail olması da ihtımalden uzak değildir. Cenevede haydudlarm muhakemesi Roma 14 (A.A.) Ceneve cinayet mahkemesi, «Nervis çetesi» ismi altın da tamnmış olan haydudlar grupu ef radının muhakemesine başlamıştır. Bu çetenin reisi Francesco Ruggiero. A • merikan Gangsterlerinden Dillingher ve Alcapone'un arkadaşı olmakla iftihar etmektedir. Feyezandan sonra Amsterdam 14 (A.A.) Rurmond'da suların çekilmesi üzerine halk feyezana uğrıvan araziyi çamur halinde kalm bir kömür tabakasının kaplamış oldu ğunu hayretle görmüştür. Bu mıntaka halkı mükemmel bir surette yanan bu çamuru kalıb haline getirerek çok kârlı bir ticarete başlamıştır. umure Mısır müsbet cevab verdi Kahire 14 (A.A.) Mı«ir hükumeti, Milletler Cemiyetine kabulünü taleb etmesi zımnında Irak hükumeti tarafından kendısınc yapılan davete müsbet cevab vefrnıştir. Izmir 14 (A.A.) Kızılay tarafından bu ak$am hükumet sa'onlannda bir Berlin 14 (Hususî) Almanya 1917 balo verilmiştir. Balo neş'eli bir hava doşumlu kur'a efradını silâh altına al icmde safeaha kadar d^vam etmiştir. rnıştır. Bir Amerika hükumetinde Almanya 1917 dogumluları a*kere aldı tzmirde Kızılay balosu Alman Leh ticaret anlaşması Varsova 14 (A.A.) 1935 tarihli Almanya Polonya ticaret anlasmasını iki sene daha uzatan bir anlaşma. dün burada iki hükumet mümessılleri tarafından parafe edilmiştir. Halledilmemış olarak kalan meseleler. Berlinde bu an lasmanm imzasına kadar müzakere ve halledilec«ktir. Yeni Bulgar paraları Sofya 14 (A.A.) Maliye Nezareti Mana^ua 14 (A.A.) Bugün Honiki mih'on 200 bin ^ded onar levahk güdnras'da (Merkezî Amerika) örfi idare muş .•îikkeyi mi'makasaya ko>Tnuştur. ilân olunmuştur. Münakasa yakında yapılacaktır. örfî idare