Katalog

27 İkincikânun 1937 CUMHURİYET SON HABERLER... TELEFON TELGRAF ve TELSiZLE Mühim bir teşebbüs Şehrimizde bir tayyare fabrikası çalışmağa başladı İlk iş olarak 10 mekteb tayyaresi, 15 plânör yapılmaktadır Ihtilâlcilerin Madrid cephesinde bir zaferi Valencia hükumetinin Almanya ile İtalyayı tatmin maksadile yeni bir kanunu esasî neşredeceği haber veriliyor Edebiyatla meşgul olmak IHEM Peyami Safa Edebî eserler mütalea etmeği edebiyatla meşgul olmak sananlardan bahseden bir yazım vesilesile, akşam gazetelerimizden birinin dil tenkidini yapan arkadaş soruyor: «Edebî eserler mütalea etmiş olmak edebiyatla meşgul olmak değil midir? Edebiyatla meşgul olmak için acaba başka ne gibi şartlar vardır?» Şüphesiz edebiyatla meşgul olmanm ilk şartı edebî eserler mütalea etmektir. (Burada «mütalea» kelimesini «tetkik ve tetebbü» değil, sadece «okumak» manasma aldığım bellidir, samyorum; «edebiyatla meşgul olmak» derken de «ciddî surette meşgul olmayı» kasdettiğimi söylemeğe hacet var mı?) Fakat edebî eserler mütaleası, tetebbüün ilk şartıdır, son şartı değildir. Bilhassa kadınlar arasında öylelerini tanırız ki, okumaya hevesleri kadar vakitleri de olduğu için, iki günde büyük bir edebî romanı bitirirler ve hemen bir yenisine başlarlar. Bu okuyucuların mütaleada aradıkları şey, okudukları eserin hangi edebî şartlar içinde, hangi usul ve teknikle, hatta bazan, hangi tezi veya maksadı ispat ve telkin için yazılmış olduğunu tetkik etmek değil, sadece edebî bir mütaleanın vadettiği mürekkeb ve hususî lezzetin çeşnisini tatmaktır. Müellifın gayesıle vasıtaları arasındaki teknık münasebetin tahlilile hiç meşgul olmazlar. Bu meşguliyet ve bu endişe, edebiyatı kendilerine bir tetkik mevzuu yapanlann işidir. Tiyatroda hiçbir piyesi ve sinemada hiçbir filmi kaçırmıyan meraklıların da sahne ve perde san'atile meşgul oldukları söylenemez; onlar bir piyesi ve bir filmi vücude getiren telif, mizansen, dekor, senaryo, reji, kompozisyon ve fotoğrafa alma gibi estetik ve teknik şartlan yakmdan tetkike lüzum görmedikleri gibi, inşada, söylemek san'atına, jeste, kıyafetlere, mimiğe, dekora, entonasyona aid ihtısas bilgilerine sahib olmı/a da mecbur değildirler. San'at eseri karşısmda san'atkâr veya münekkid olmıyan bir seyircinin ve okuyucunun zihni, sadece o eserden aldığı tesirlerin passif (bu kelimeyi münfail diye tercüme ederler, fakat bana hoş gelmi yor) bir ahizesi halinde kalır ve yaratma hâdisesini vücude getiren estetik, teknik... birçok şartlann ve sebeblerin tam tahliline kadar gitmez. Okuyucular ve seyirciler arasında meraklannı bu yaratma fonksiyonuna aid kabataslak bilgileri elde etmeğe kadar götürenler de varsa da, bu, onlara edebî meselelerde tam bir vukufla konuşmak salâhiyetini veremez. Her ihtısas şubesi için doğru olan bir mütearifeyi burada, mekteblilere mahsus açık bir dille tekrarlamağa mecbur oluşumun sebebi yalnız bir muharrir arkadaşın sualine cevab vermek değildir; edebiyatçılarımız arasında da kredisini hâlâ muhafaza eden yanlış bir edebiyat telâkkisine bir kere daha işaret koymaktır. Edebiyatla meşgul olmayı edebî eser okumaktan ibaret zannettiren bu telâkki, bizatihi edebiyata verdiğimiz mananın iptidailiğinden ve hafifliğinden geliyor. Pek çok meslektaşlarım da zannediyorlar ki bu iş (yani edebiyat), zihnin yüksek bir riyazî cehdine ihtiyac göstermiyen, mimarlık gibi zor ve usta işi bir teknik, etraflı ve kavrayışlı bir inşa kabiliyeti istemiyen, sadece hevesle ve istidadla başanlabilir, külfetsiz, hatta her meslek sahibinin kendi ihtısasları dışında boş vakitlerini doldurabilecek umuma mahsus bir meşgale, bir fantezi, bir muhayyele sporundan ibarettir. Edebiyatın bu telâkkisi, bizde edebiyat tarihi ve tenkid gibi nevilerin çok iptidaî safhada kalmalanna, hazin bir neşvünema buhranı geçirmelerine sebeb olmuştur. Edebiyat tarihçıVi kendisini yalnız edebî vesikalan toplamakla, sırala makla ve manalarını şerhetmekle mükellef sanır. İçinde edebiyatın millî ve âlemşümul meseleleri bakımından hiçbir tahlile ve tasnife tesadüf edemediğimiz Türk edebiyatı tarihleri, sadece edebî eserlerin mütalealarından gelme sathî mülâhazalarla, üzerlerine birer basmakalıp «rınd, mutasavvıf, âsık, vatanperver, milliyetçi, kalender, şuh, tantanai elfaz sahibi, üslubcu ilâh...» gibi umumî yaftalar yapıştırarak topunun lugat manalarını sıralamakta karar kılan birer «metin şerhi» veya «tezkere» halindedirler. Edebiyat tenkidi ise, münekkidin okuduğu kitablan ya sadece kendi zevki, hatta müellifle münasebetin derecesine tâbi şahsî temayül bakımından, yahud da sadece, her faninin sahib olduğu umumî bir mantıkla red, kabul veya üstünkörü tahlil etmesi davasından ibaret bir hoşça kâhyalık derecesindedir. Çünkü edebiyatla meşgul olmak için edebî eserlerin mütaleası ve bütün bu mütalealarla bırlikte kendi kendine teşekkül eden şöyle böyle bir zevk, bir orta anlayış kâfi zannedilir. Birer salâhiyet olarak tanmmış edebiyatçılarımıza: «Edebî eserler mütalea etmiş olmak edebiyatla meşgul olmak değil midir? Edebiyatla meşgul olmak için acaba başka ne gibi şartlar vardır?» gibi mesleğin ruhundan gafil sualler sorduran bu telâkki, zamanımızda, gayet kalabalık bir çoluk çocuk alayının da kendilerinde yazı yazmak cür'etini bulmalanna meydan vermiştir. Edebiyatla meşgul olmak için edebî eserler okumak kâfi olunca, yazmanm şartı da okumaktan ibaret olur ve her okuyucu kendinde yazıcı salâhiyeti bulur. Edebiyatımızda okuyandan çok yazan türemesine karşı profesyonel edebiyatçılanmızın makalelerinde sık sık gösterdikleri hayret, mesleğin bu telâkkisi devam ettiği müddetçe eksilmeğe değil, artmıya mahkumdur. Edebiyatımızda ilk tekâmül merhalesi «edebiyatla meşgul olmak için edebî eserler mütalea etmenin» asla kâfi olmadığını anlamaktan başlıyacaktır. Fakat insanı ümidsizliğe götürebilecek şey, edebiyatla meşgul olmak için edebî eserler okumağa bile lüzum görmiyecek kadar, hevesin ve istidadın bu işe kâfi olduğunu zanneden bir çoklannın da aramızda bulunmasıdır. EDEBİYAT NALINA MIH1NA Saym General Metaksas'tan bir rica unan Başvekili General Me taksas, bilmem ne münasebetle, Yunan gazetecilerine şöyle bir söz söylemiş: « Aya Kaslaniden bahsedecek değilsiniz ya, millî tefrikalar koyarsınız, gazeteciler benim ne istediğimi ve kendi işlerini iyi bilirler» demiş. (Aya Kasiani ortodoks azizlerinden biriymiş.) Başvekilin bu sözleri üzerine Yunan gazeteleri, son günlerde bir takım Bizans tefrikaları ve tarihî romanlan neşretmeğe baslamıslar. Bu cümleden olarak Eleftera Gnomi «Ortazaman ve ve Haçlılar Devrinde Bizans Yunanistanı» başlıklı Pol. P . Moshovitis'in bir tefrikasını koymakta dır. Türk düşmanlığile maruf olan Moshovitis, bu eserinde Türklerden bahset memeğe çalısmaktadır. Vradini gazetesi de «400 yıllık esaret devri; İstanbulun fethinden ihtilâle kadar» ba«lığı altında efsanelerle dolu bir tefrika koymakta ve buna benzer eserlerde, nisbeten Türkler hakkında mülâyim bir lisan kullanmaktadır. Bu tefrikayı tarıhçı Aspreas yazmaktadır. Yunanlı meslektaşımızın ve bu arada, Türk düşmanlığile meşhur olan Moshovidis'in Türkleri rencide etmemeğe ça lışmalarına teşekkür ederiz. Amma, şu dostluk zamanmda bu gibi tefrikalara ne lüzum var? Amerika feyezanın Japonyada kabine da binlerce kişi öldü buhranı bitiyor Şehrimizde son sistem bir tayyare fabrikası kurulmakAvila 26 (A.A.) Çok fena gitmekte Valansiya hükumetinin neşredeceği tadır. Bu mühim teolan havalara rağmen cephede bir nebyeni kanunu esasî şebbüsü yapan maze faaliyet görülmüştür. Asilerin on iki Londra 26 (A.A.) Ortada dolaşan ruf demiryolu mü aded üç motörlü tayyaresi, Madridin şi bir şayiaya göre, Valencia hükumeti, mali garbisini şiddetle bombardıman et yakında yeni bir kanunu esasî neşrede teahhidlerimi z d e n Nuri Demirağ dün miştir. Asilerin topçuları, Escurial'in cektir. bir arkadaşımıza şu mevzilerini topa tutmuştur. Top ateşi Bu kanunu esasî hükumet şeklinin Aranjuez mmtakasında son derecede komünist olmıyacağını ilân edecektir. izahatı vermiştir: şiddet kesbetmiştir. Asiler, bu mmtaka Bu hal, M. Mussolini ile M. Hitleri Fran « On beş seneda dün tecavüze geçmişlerdir. dir aklun fikrim hep co'yu müdafaa etmek için kullandıkları Bu münasebetle bu taarruzun büyük başlıca delillerden mahrum edecektir. bu işte idi; Türk, Fabrikatör Nuri Demirağ bir ketumiyet içinde icra edilmiş olduİspanyol, eyaletlerine geniş bir muh tayyaresini kendi eğu tasrıh olunmaktadır. Asiler, Sesena tariyet verilecektir. İspanya, bir nevi lile yapmahdır. Mademki bir millet taydan hareket etmişler, küçük gruplar federal cumhuriyet halinde tensik olu yaresiz yaşıyamaz, o halde bu yaşama halinde Aranjuez'e doğru sokulmuşlar nacaktır. vasıtasını haricin lutfundan bekleme ve gecenin karanlığından istifade edetspanyol sahilleri nasıl melidir. rek düşmana baskm yapmışlardır. AsiSize, bir iş adamı sıfatile söylediğim kontrol edilecek? ler, yüzlerce milisle altı tankm müda Londra 26 (A.A.) Öğrenildiğine gö şu söze inanınız: On seneye varmıyacak, faa etmekte olduğu «Kraliçe Sahili> ni ele geçirmişlerdir. Hükumetçiler kısa re ademi müdahale tâli komitesinin ö biz bütün tayyarelerimizi, en küçük bir nümüzdeki celsesinde yapılacak müza vidasını bile haricden getirtmeğe lüzum bir müdafaadan sonra kaçmışlardır. <Kraliçe Sahili», bütün Arajuez vadi kerelerin başlıca mevzuu İberik yarım ve ihtiyac görmedeıv baştanbaşa kendi sine hâkim son derecede mühim bir adasınm denizden kontrolu meselesi o miz yapabileceğiz. lacaktır. sevkulceyş mevziidir. Üç aydır işe başlamış bulunuyoruz. Hariciye Nezareti, İtalyan ve Alman Şimdiki halde Hava Kurumunun siparişHükumetçiler Oviedoyu cevabî notalarını Lord Plymouth'a tevdi etmiştir. Lord, bunları tetkik etmek leri olan 10 mekteb tayyaresile 15 plâ bombardıman ettiler nörü yapmaktayız. Bunlar sekiz ay sonra Gijon 26 (A.A.) Mılisler, Oviedo üzeredir. Öğrenildiğine göre îngilizlerin deniz Kuruma teslim edilecekrir. yu ve bilhassa büyük kilise ile silâh fabrikasını ve istasyonu bombardıman den kontrolu plânı, İberik sahillerinin Yapmak istediklerimiz bundan ibaret hali hazırda İspanyol sularmda harb değildir. Ben asıl büyük tayyare fabri etmişlerdir. gemileri bulunan devletler tarafmdan kasını doğduğum memleket olan DivrikValansiyada iaşe zorluğu Salamanka 26 (A.A.) Milliyetper kontrol edilmesini derpiş etmektedir. te kurmak üzereyim. Bu yaz demiryolu verlerin radyo postaları, Akdeniz liman Rivayete göre, İtalyan gemileri, Akde oraya vanr varmaz, fabrikanın da temeli larınm mütemadi bombardımam yü niz sahillerinin büyük bir kısmını ve atılacak ve müessese en kısa zamanda ikzünden Barselon Valansiya demir yo bilhassa Katalonya ve Valencia sula mal edilmiş olacaktır. lu münakalesinin inkitaa uğradığını, rını, Alman gemileri Murcie ve GrenaO zaman Beşiktaştaki tesisat bir modeniz yolları münakalâtımn da azaldı de eyaletleri sahillerini, Fransızlar Baleares adalarını ve îspanyol Fası sahil del atölyesi halinde işlemekte devam eğını ve bu sebeble hükumetçilerin ellerindeki Akdeniz vilâyetlerinin iaşesi lerini, İngiliz donanması Cebelüttarıkı decektir. zorlaştığım ve Madridden hicret eden ve Atlas Okyanusu sahillerini de bir îstanbulda bir de tetkik ve ihtira lâboahalinin tehacümü yüzünden bilhassa Fransız İngiliz muhtelit donanması da ratuan tesisi mukarrerdir. Bu lâboratuar Valansiya'da mesken ve yiyecek zorlu Asturies ve Bask sahillerini kontrol e ilim ve fenne müstenid ihtiraata bir inkiğunun pek fazla olduğunu bildiriyorlar. decektir. şaf sahası olacaktır. .mıtiHiıııııııııııııiıııııiııınıııııııınnıııııııın «" Dedim ya, göreceksiniz.. Türkün bu sahada da nelere kadir olduğunu pek yakında göreceksiniz. Türk, 300 sene evyel, havalanmak kimsenin aklına gelmediği bir zamanda, uçmuştur. Dördüncü Murad zamanmda yaptığı bir uçakla müteaddid defalar Okmeydanında uçmağa muvaffak olan Hezarfen Ahmed Çelebi nihayet kendisini Tokyo 26 (A.A.) M. Ugaki'nin Sarayburnundaki köşkünden seyreden Cincinatti 26 (A.A.) Belediye Başvekâlete getirilmesini tasvib etmiyen Hünkârın gözleri önünde, Galata kulesimeclisi, tuğyandan müteessir olanlara en ordu mensublarının muhalefeti eski şid nin tepesinden uçarak Usküdarda Do geniş mikyasta yardımda bulunmak üzere detini kaybetmiştir. ğancılara inmemi^ miydi? bir komiser tayinine karar vermiştir. Asahi Chimboun gazetesi sabık H a r Demek isterim ki, tayyarecilik bizim Dün öğleden sonra Ohio nehri normal biye Nazırının henüz M. Ugaki aleyhiniçin yeni ve yabancı bir iş değildir. seviyesinden sekiz metro yüksek olarak de beyanatta bulunmadığını kaydetmekFakat bugün, başlangıcda Avrupadan 27 metroya yükselmişti. Bazı evlerde sutcdir. bir hayli şey öğrenmek mecburiyetinde lar on metro yüksekliği kaplamaktadır. ttler gene karışıyor mu? yiz. Onları da asla ihmal etmiyoruz. YaBir çok teşkilâtlar tuğyan bölgelerinde Tokyo 26 (A.A.) Asahi gazete kında gene Almanyaya gidiyorum. O yiyecek ve içecek, ilâç temini için hararetli bir surette çalışmaktadırlar. Şimdi sine göre, Prens Kanin ile eski Sü Ba rada mevcud 70 tayyare fabrikasını bizim Ohyo'nun sulan Misisipi'ye doğru iler kanı General Teranşi ve askerî talim ve için daima gözönünde bulundurmak, aslemektedir. Misisipi vadisinde mühim ha terbiye enstitüsü enspektörü General Su la ihmal edilmiyecek bir derstir. Buradaki fabrikanın bahsettiğim sipasarlar vukuundan korkulmakta ve 1927 jiyama neşrettikleri müşterek bir beyannamede General Uzak yeni kabineyi teş rişlerden baska meşgul olduğu meseleler deki büyük felâketten sonra yapılan bendlerin tahkimine çalışılmaktadır. Ken* kil ettiği takdirde ordunun bir Sü Bakanı arasında ilk plânda paraşüt meselesi var. Şimdiye kadar biz bütün paraşüt tuki valisi Luizivil için örfî idare ilân et göstermiyeceğini bildirmişlerdir. miş ve M. Ruzvelt'ten kıtaat göndermeGeneral Teranşi şahsan General U lerimizi haricden ahyorduk Halbuki Bursini istemiştir. gakiye, bütün askerî şahsiyetlerin kabine sa ipeğinden, Avrupadan gelenlerden dateşkilinde kendisile teşriki mesai etme ha mükemmel paraşütler yapılabileceğini ölenlerin miktarı uzunboylu tetkikat neticesinde anladık. meğe karar verdiklerini bildirmiştir. Nevyork 26 (A.A.) Feyezanlar Bu demars üzerine General Uzak or Bu husustaki tecrübelerimiz son günlerde neticesinde ölenlerin miktan hali hazırda müspet neticeler vermiştir. Pek yakında 1034 kişidir. Bundan başka bin kadar du ile müzakerelerini keseceğini bihdir ilk Türk paraşütlerini imale başhyacağıgaib vardır. Melcesiz kalmış kimselerin miştir. mızı sevincle söyliyebilirim.» İyi malumat alan mahfiller bu beya miktan 650,000 e baliğ olmuştur. Bilhassa memleket müdafaasma tah Sulann, bilhassa Misisipi vadisinde natın bir muvaffakiyetsizlik olduğu kasis edilmiş böyle mühim bir teşebbüsün daha ziyade kabarmasından korkulmak" naatindedirler. sahibi olan Nuri Demirağa muvaffaki tadır. Fevkalâde ihtiyat tedbirleri alın yetler dileriz. mıştır. İki nehrin birleşmesi ihti Ordu mensublarının itimali endişeyi artırdı razları şiddetini kaybetti Meselâ, biz istanbulun Fatih tarafmdan zaptını tes'id ediyor muyuz? Evvelce yapılan istanbulun fethi ihtifalinden bile vazgeçtik? Türk gazetleri, Türk Yunan dostluğuna zarar getirecek neşriyattan azamî derecede çekiniyorlar. Atinalı arkadaş lar da, bizim gibi yapsalar, ne de olsa Türklerle Rumlar arasındaki eski mücadeleleri hatırlatan ve halk kütlelerinin, sokak adamının ruhunda eski kirf ve a davet duygulannı körükliyecek mahiyette bulunan tefrikaları bir tarafa bıraksaPEYAMİ SAFA lar daha iyi olmaz mı? Sayın General Metaksai, bazı Atinalı gazeteci arkadaşlan bir daha ikaz etse, Aya Kasiani gibi Aya Sofya'dan yani Bizans'tan da bahsetmekten vazgeçmelerini tavsiye etse dostluk bakımından çok güzel bir harekette bulunmuş olur. Unurmamak lâzım gelir ki Atina gazeteleri İstanbul Rumları tarafmdan da Berlin 26 (A.A.) Resmen haber bol bol okunmaktadır. verildiğine göre, Nasyonal Sosyalizmin iktıdar mevkiine gelişinin dördüncü yıl dönümü olan 30 ikincikânunda Rayş tağ meclisi saat on üçte toplanacakhr. M. Hitler hükumetin beyannamesini o kuyacaktır. Bütün Almanlar bu nutku dinliyebilecekler ve fabrikalarda, müesseselerde bütün işçiler oparlörlerin ö nünde toplanacaklardır. Saat on yedide kabine toplanacak ve saat yirmide Hitler şerefine bir fener alayı tertib edilecektir. 30 ikincikânunda bütün Almanlar evlerini donatacaklardır. M. Hitler'in nutku Führer bu münasebetle M. Eden'e ve M. Blum'e de cevab verecek Anvers limanı amelesi grev yaptı Brüksel 26 (A.A.) Anvers limaBerlin 26 (A.A.) M. Hitler, bu nı amelesi grev ilân etmiştir. Amele iş ayın otuzunda Rayiştağ'da söyliyeceği saatlerinin indirilmesini istemektedir. nutukta M. Eden ve M. Blum'ün nutukNakliyat amelesi sosyalist cemiyetinin larına cevab verecektir. amele kütleleri üzerindeki nüfuzunu kayM. Hitlerin Londrayı ziyareti betmiş olduğu ve bu kütlelerin hali ha" bekleniyor zırda komünist tahrikâtçılannın ellerinde Londra 26 (A.A.) Bazı gazeteler, ingiliz Kralınm tac giymesi münasebe âlet olduklan rivayet edilmektedir. tile M. Hitlerin Londrayı ziyaret etmesi imkânından bahsetmiş olduklanndan resmî mehafil, bu merasime bızzat devlet reislerinin çağırılmalarının mutad olmadı ğını, zira hükümdarların reisicumhurlann bir arada bulunmalanndan birçok halli nakabil meseleler doğacağını beyan et mektedirler. Anvers grevi, payıtahtın iktisadî mehafilini son derece meşgul çtmektedir. M. Hitler, Eden'e ve Blum'e cevab verecek Belçikada geçen seneye nisbetJ* îssîzlerin miktan 127,000 arttı Belçikada işsizler Brüksel 26 (A.A.) îşsizlerin miktan şimdi 146,000 kişiye baliğ olmuştur. Şu hale göre geçen sene bu zamandaki miktara nisbeten 127,000 fazlalık var • * dır. Umumî Müfettişlere talimat veriliyor Sümer Banka bağlı müesseselerin vaziyeti Ankara 26 (Telefonla) Öğrendiği me göre, Vekiller Heyetinin yarmki toplantısmda şehrimizdeki Umumî Müfettişler de bulunacaktır. Geçen içtimada Umumî Müfettişlerin hazırladıkları raporlar okunmuş, mü fettişler bu raporlar üzerinde izahat vermişlerdir. Yarmki toplantıda Baş vekil İsmet İnönünün hükumetin aldı ğı kararları Umumî Müfettişlere izah etmesi muhtemeldir. Doğu mmtakasında ve Trakyada yeAtina 26 (Hususî) Atinaika Nea ni bir çalışma devresi açacak olan devgazetesinin Belgrada gönderdiği hu let programı bu izahatla taayyün etmiş susî muhabiri Yunanistanla Bulgaristan olacaktır. arasındaki ihtilâflı meselelerin halli için pek yakmda müzakerelere başlanaAvustralyada şiddetli bir cağmı bildirmektedir. fırtına Yüksek resmî sıfatı haiz bir Yugoslav Londra 26 (A.A.) Avustralya ayni gazete muhabirine Yugoslavyanm uin Sidney şehrinde şiddetli bir fırtına müşterek Balkan sofrasına yeni bir çıkmıştır. Birkaç ev, mağaza ve fabrika dost getirdiği ve yeni Yugoslav Bul garistan dostluk muahedesinin imtidad hasara uğramıştır. Beş kilometroluk bir ve kuvvetinden hiçbir endişe hissedil güzergâhta sayısız ağaç ve telgraf dire mesine imkân bulunmadığını söylemiştir. ğı devrilmiştir. Dört kişi ölmüştür. Ankara 26 (Telefonla) Sümer Bank ve Şümer Banka bağlı şirketlerin insaat ve esaslı tamirat işlerinde artırma, eksiltme ve ihale kanunu hükümlerine tâbi olmadıklanna dair kanun lâyihası hazırlanmıştır. Bundan başka Sümer Banka bağlı müesseselerin anonim şirketi haline konulmasma dair bazı hükümleri ihtiva eden diğer bir kanun lâyihası da esaslı tetkiklerden sonra hazırlanacaktır. Acı bir kayıb Ulus refikimizin muharrirlerinden İlhan Paniçin refikası ve Akba Kitabevi sahiblerinden arkadaşımız Bilâlin hemşiresi Bayan Fikret evvelki akşam vefat etmiş ve cenazesi dün kalabalık bir akraba ve dost grupunun iştirakile kaldırılmıştır. Arkadaşımıza taziyetlerimizi sunanz. Sovyet Rusya îtalyaya harb gemisi ısmarlamış Roma 26 (A.A.) İtalyada Sov yetler Birliği hesabına harb malzemesi inşa edilmekte olduğu ve tezgâha konu lan 3000 tonluk bir kruvazörün de Tokyodan değil Moskovadan sipariş edilmiş olduğu hakkmda şayialar dolaşmaktadır. Resmî Devairin • nazarı dikkatine Avrupaya fazla döviz ver meğe sebeb olan fazla kâğıd sarfiyatını tahdid edebilmek için şimdiye kadar büyük puntolarla dizilen ilânlar Ulus refikimizde olduğu gibi 1 şubat 937 tarihinden itibaren küçük puntolarla dizilecektir. Pun toların yani hurufat eb'adının küçülmesinden dolayı resmî ilânların gazetede istiab ettiği yer nazarı dikkate almarak bu nisbet dairesinde tesbit edilen ücretler netice itibarile eski ücretin ayni olup hiç bir fazlalığı havi bulunmadığını ilân ederiz. Bulgarlar Yunanlılarla da anlaşmak yolunda