Katalog

CUMHURIYET 19 Mart 1936 1 •>ı ÜZERlNDfi*?* ' Çeviren: 8 ( Şehir ve Memleket Haberlerl ) Sehir Meclisi dün mesaisini bitirdi Mülhak bütçeler epeyce münakaşayı mucib oldu Şehir Meclisi, son içtimaını dün yap mıştır. Muhtemel hava hücumlarma karşı umumî sığmaklar inşası ve sair tedbirlenn alınması için 936 senesi bütçesine konulan 20 bin liraya mahsuben şimdiden işe başlanması hakkında makamdan ge len tezkere okunarak kabul edildikten sonra ruznamenin ikinci maddesini teşkil eden ekmek, francala ve un nümunelerinin, kimyahaneye sevk ve tahlilleri müddeti hakkında Kavanin, Mülkiye ve Sıhhiye encümenleri tarafından hazırlanan müşterek mazbata okunmuştur. Azadan Galib Bahtiyar söz alarak, kimyahaneye gönderilen bu nümunelerin daha kısa bir zaman zarfmda tahlil c ' ' ZTCA raporlarının alâkadarlara gönderilmesini istemiş tir. Siyasî icmal Roma konferansı ayriaskerî Ren mıntakasmm AI« man ordusu tarafından işgali üzerine Avrupada kopan fırtına< İtalyanın yükünü hafifletmiş ve Avrupa' politikasında bir derece serbestisini temin etmiştir. îtalya herşeyden evvel Orta Avrupadaki ve Balkanlardaki mevkiini sağlamlaştırmağa çalışıyor. Arnavudluk ordusunun, îtalyan zabitlerinin kumandası altında seferber hale konulması İtalyanın fırsattan istifadeye nekadar çalıştığım gösteren bir delildir. İki sene evvel, İtalya, Macaristan ve Avusturya arasında imzalanan siyasî ve iktısadî protokollarla vücude gelen Orta Avrupa îtalyan blokunu tazelemek ve kuvvetlendirmek için Romada, 18 martta gene üç devlet arasında bir konferans akdi için, İtalya tarafından bir davet yapılmıştı. Ren meselesinin alacağı kat'î vazi» yeti öğrenmeğe vakit kalmak üzere kon* ferans 20 marta bırakılmıştır. Roma protokollarının ahkâmına tevfi« kan yeni Roma konferansında İtalya* Macaristan ve Avusturyanın müştsreken alâkadar bulunduğu uzak ve yakın bü * tün vaziyetler ve meseleler üzerinde isti şare yapılacak ve üç devletin ileride takib' edeceklri müşterek hattı hareket tayin olunacaktır. Orta Avrupadaki İtalyan blo ku, Habeş harbinin zuhuru ve Akdenizde Ingiltere ile îtalya arasında tehlikeli bir gerginlik çıkması yüzünden, son zamanlarda, hayli gevşemişti. Orta Avrupa hududlarındaki Îtalyan kuvvetlerinin Akdeniz cephesini müdafaa için cenuba çekilmiş olması ve bu suretle îtalyanın askerî nüfuz ve tesirinin bu sahada azalması Avusturya hükumetini telâşa düşürmüştü. Avusturya Başvekili bir taraftan Praga giderek Çekoslovakya ile uzlaşmağa ve bunun vasıtasile de Fransa ve Küçük îtilâfm diğer azalarile anlaşmağa çalışmıştı. Kral Beşınci Corcun cenazesinden dönen devlet adamlarının Pariste yaptıkları toplantıda Avusturya Başvekili ve Dış Bakanile Avusturyanın en kuvvetli devlet adamı olan Başvekil muavini dahi hazır bulunduklan halde hep Avusturya meselesi ve dolayısıle Tuna havzası birliği tasavvuru üzerinde konuşulmuştu. Avusturya devlet adamları Habsburg hanedanını tekrar tahta getirmek luretile meselenin halline çalışmışlardı. Fakat Yugoslavyanın şiddetli itiraz ve muhalefeti üzerine bu tasavvur suya düşmüş ve Avusturya meselesinin halli geri kalmıştı. Bu tarihten itibaren İtalya, tekrar Avusturyayı kendisine bağlamağa çalışmıştır. Avusturya Başvekilile muavini ve D i | Bakanı Romaya davet edilerek Avusturyayı iktısadî ve siyasî cihetten memnun edecek tedbirler üzerinde konuşulmuştu. Bu münasebetle Avusturyanın, Macaristanla münasebetlerini kuvvetlendirmesi Avustury devlet adamlanna ehemmiyetle tavsiye edilmişti, çünkü Macar devlet adamlan Orta Avrupada İtalyanın mev kii zâfa uğradıktan sonra Macaristanın emniyet ve selâmetini Almanyanın ve Lehistanm muzaheretinde aramak temayülünü göstermişlerdi. Avusturya devlet adamlan, bir hafta evvel Peşteyi resmen ziyaret ettiler ve Macaristan Başvekili ve Dış Bakanile günlerce müzakerede bulundular. Bütün müzakereler Orta Avrupadaki Îtalyan blokunun yeniden sağlamlaştırılması dü şüncesi etrafında cereyan eylemiştir. Son günlerde, Avrupada vaziyetin son derecede kanştığım ve işin sonu neye varacağı belli olmadığmı düsünen Macar devlet adamları İtalyan blokunun yeniden sağlamlaştırılmasına artık razı olmuş görünüyorlar. Zecrî tedbirlerin iktısadî mahiyette olanlannı, Macaristanla Avusturya kabul etmiyerek İtalyaya en sıkmtıh bir zamanında mühim bir yardımda bulunmuşlardı. İtalya, hem şükran borcunu ödemek hem de eski blokunu kuvvetlendirmek için Orta Avrupadaki iki devlete gerek iktısadî gerek siyasî cihetten daha müspet yardımlarda bulunmağı vadetmiştir. Roma konferansında, İtalyanın vaidleri muayyen ve müspet kararlara bağlanacaktır. MUHARREM FEYZİ TOGAY Halkın şikâyetleri Gönende hafta tatili 48 saattir! Gönendeki okuyucularımızdan birinden aldığımız bir mektubda deniliyor ki: cSalı günü Gönenin pazarıdır. Her salı Adliye ve jandarma dairesi haric olmak üzere Kayma kamlık dairesile kaymakamlığa bağlı dairelerin hepsi saat 13 e kadar kapalıdır. Nahiyelerden, yakm köylerden tutunuz da Gönene beş, on saat uzaklardan gelen eshabı masalihten kucağında küçük çocuklarını ta şıyan veya elinden çocuğunu tutan kadınlarla erkekler bu dairelerde işlerini gördürmek için salı günleri sabahtan saat on üçe kadar bek lemeğe mecburdurlar. Çünkü o gün Kaymakamlık veya kaymakamlığa bağlı dairelerin memurları saat on üçe kadar evlerine öteberi almak için pazar yerinde dolaştıklarından dairelere uğramazlar, bu sebebden saat on üçe kadar daireler kapalı demektir. Bu, salı günlerine mah sus bir âdet ve bir usuldür. Bu âdet ve bu usul Gönende aylardanberi böyledir. Türkiyenin her yerinde kanunen cumartesi günü saat on üçten pazartesi sabahına kadar hafta tatili olduğu halde Gönen Kaymakamlık dairesile kaymakamlığa bağlı da irelerde her salı sabahtan saat on üçe kadar kanun harici âdet ve usul üzere tatil vardır. Gönende kanunî ve gayrikanunî olarak haf ta tatili tam kırk sekiz saattir. Kanunla tesbit edilen resmî dairelerin ve müesseselerle dükkân larm tatil günleri arasında Gönen pazan için Gönen Kaymakamlığile kaymakamlığa bağlı olan dairele rin «her salı yarım gün tatil yapacağına» dair bir madde ve bir işaret olmadığı halde aylardanberi devam eden bu yarım gün hafta tatili bundan böyle de devam edip gide cektir. Gönende kanun harici bu yarım gün hafta tatilini muvafık görüp devam ettireni mes'ul eden yok mudur?> Yazan: Anatole France 26 Servet Yesarioğlu Oda Meclisi dün toplandı Yardım sandığına girme şeklini bir encümen kararlaştıracak Ticaret Odası umumî meclisi, dün saat on buçukta, Merkez Bankası müdürü Sadettinin reisliği altında toplanmıştır. Bu toplantıda yedi tüccann Avrupaya gitmek için istedikleri döviz müsaadesi verilmiştir. Bundan sonra at koşusu mahallerin den ne şekilde vergi alınacağı hakkında Odadan gelen bir sual üzerine konuşmalar yapılarak idare heyetinin «bu gibi yerlerin futbol sahalan gibi aynî derecede vergiye tâbi tutulmalan» yolundaki mütaleasının muvafık olduğuna karar ve rilmiştir. Oünkü toplantıda aylardanberi muh telif toplantılarda müzakere mevzuu o larak yardım sandığı meselesi de tekrar görüşülmüştür. Geçen defaki toplantıda yeni umumî kâtib Cevad Nizami, bu meseleyi tetkik etmediği için müsaade istemişti. Umumî kâtib, bu defa tetkikatını bitirmiş ve noktai nazannı bir raporla tesbit ederek dünkü toplantıda okumuş tur. Cevad Nizami, bu raporunda Oda yardım sandığının, Oda memurlan için hayatî bir mesele olduğunu, binaenaleyh dikkat ve itina ile üzerinde durulması icab ettiğini söyledikten sonra evvelce idare heyetinin «istiyen memurlann sandığa girip istemiyenlerin girmemesi» şeklindeki karannın o zamanki umumî mecİİ5 içtimaında kabul edilmediğinden bu işin intihab edilecek bir encümen tara fından yeniden tetkikini teklif etmiştir. Cevad Nizaminin bu teklifi umumî hatları itibarile tasvib ve kabul olunmuştur. Yalnız, yeni bir encümen seçilmek tense bu işi idare heyetinin yapabileceği söylenmiştir. Bunun üzerine, Cevad Nizami, bu meselede umumî heyetle idare heyeti noktai nazarlan arasında fark olduğunu ve bundan dolayı vaziyetin başka bir encümen tarafından tetkikinin daha muvafık olacağını ileri sürmüştür. Neticede, idare heyetinin bu işi yeni den tetkik etmesine karar verilmiştir. Bu yüzden müneccim oluverdi, lî bir inzibat tesis ederler. Bir takımları madde ve maddeyi idare eden ka da filozof (Sebastien Mercier) Sebasnunlar hakkmda tuhaf bir (Âlemlerin tiyen Mersiye ve sosyalist şair (Wiliiam ayniyeti) nazariyesi tesis etti. Onun alt Morris) Uilliyam Moris gibi uzak bir mış sahifelik bir hatırası vardır; okudum: atiye dalarlar. Lâkin ahlâklannı da kenBu hatırada, Blanki, sayısı pck çok olan dilerile birlikte götürürler, bunlar yeni âlemlerde şekil ve hayatm tamamen ayni bir Atlantid daha keşfederler, orada getarzda inkişaf etmekte olduğunu anlatı ne, bir hayal beldesi kurarlar. (Maurice yor. Onun dediklerine bakıhrsa, güneşi Spronck) Moris Spronkı da zikredeyim mize benziyen birçok güneşler, güneş mi? Fransa Cumhuriyetinin 230 uncu cümlesindeki seyyarclere benzer seyyare tesis senesinde Faslılar tarafından zap leri aydınlattılar, aydınlatıyorlar. aydın tedileceğini gösterir. Maksadı, hükumelatacaklar; Zühremiz, Merihimiz, Zuha ti, bu felâketin önünü almağa yegâne ehil limiz, Müşterimiz gibi Zühreler, Merih gördüğü muhafazakârlara teslim ettir ler, Zühaller, Müşteriler, arzımız gibi mektir. İnsanlığın atisi hakkmda daha arzlar vardı, var olmaktadır ve var ola Iziyade emniyet besliyen (Camille Mauccaklar. Bu arzlar tamamen arzımızın hu lair) Kamil Mokler, istikbalde müslü sule getirdiği şeyi husule getiriyorlar ve man Asyaya karşı, sosyalist Avrupanın arzımızdaki nebatlar, hayvanlar ve in zaferle müdafaa edileceğini, görür. Dasanlar gibi nebatlar, hayvanlar ve insan niel Halevy Faslılardan değil, haklı o lan ihtiva etmektedirler. Oralardaki ha larak daha ziyade, Ruslardan korkar. yatın tekâmülü de küremizdeki tekâmü (Dört senenin tarihi) inde 2001 senesinlün tıpkısıdır. Binnetice, ihtiyar mahpus, de de Avrupa birleşik hükumetlerinin tefezada, her biri bir Blankiyi hapseden, essüs edeceğini hikâye eder. sayısız Sen Mişel teepleri vardı, vardır, O bilhassa, kavimlerin ahlâkî muvavar olacaktır diye tahayyül ediyordu. zenelerinin kararsız olduğunu, ve bir inLanjöliye tekrar söze başladı: Geceleyin, başımızın üstünde g'j san kitlesi üzerine en kötü âfetleri ve en neşjeri ışık saçan âlemler hakkmda çok zalim sefaletleri saldırmak için, varlık birşey bilmiyoruz. Maahaza görüyoruz şeraitine birdenbire bir kolaylık sokuştuki onlar da bizim tâbi olduğumuz ma ruluvermesinin bile kâfi geleceğini bize kine ve kimya kanunlanna tabidirler. göstermek ister. Amma ,onlar vüs'at ve şekil itibarile biAhlâkî maksadlar ve nikbinane ni zim âlemimizden ve birbirlerinden fark yetler karıştırmaksızın sırf merak saikâlıdırlar; ve yanan cevherler hepsi arasm sile istikbali araştıranlar nadirdir. Yal da ayni nisbet dairesinde tevzi ve taksim nız H. G. Wells istikbal devirlerinde olunmamıştır; işte bu farklar, arada, seyahat ederek, hertürlü zevahire nazaşüphe etmediğimiz diğer nihayetsiz bir ran, insaniyet için kendisinin de istemeditakım farklar husule getirmek icab eder. ği bir akıbet keşfetmiştir. Bir Imparatorluğun talihini değiştirmek tnsaniyeti yiyen bir işçi sınıfile eti yeiçin bir çakıltaşı yeter. Lâkin kimbilir? nir bir kibar sınıfı tesis etmek suretile Belki Mösyö Guben öteye beriye dağıl sosyal meseleleri hallediyor ki bu çok mış, birçok âlemler içinde gözlüğünün sert ve haşin bir çaredir. işte H. G. camlarını ilel'ebed sildi, siliyor ve sile Wellese göre son yeğenlerimizin nasi cek.... bi Tanıdığım diğer bütün peygamJozefen Lökler, dostlarının heyete aid berler ise hulyalannm tahakkukunu ge tahayyüllerini bundan ziyade tevsie lecek devirlere emanet etmekle iktifa emeydan bırakmadı, ve: diyorlar, onlar istikbali keşfetmiyorlar, Ben de Mösyö Guben gibi diye onu istiyorlar. ceğim ki, bu şeyler bize pek uzak olmaAsıl doğrusu şu ki, insanlar çok uzasalardı, çok elem vereceklerdi, dedi. Anğa bakmıya korkarlar. Birçokları da bu cak asıl bizi şiddetle alâkadar eden ve yoldaki dikkatli araştırmaların yalnız bilmek ve tanımak hususunda merakımıfaydasız değil, hatta kötü olduğu kanaazı uyandıran şey dünyaya hemen bizden tindedir. İstikbale aid şeylerin keşfedilesonra gelecek olanların mukadderleri bileceğine en kolay inananlar, onların dir, dedi. keşfinden en çok korkanlardır. Bu korLanjöliye: kunun şüphesiz ki derin sebebleri var Şüphesiz, dedi, âlemlerin birdır. Bütün ahlâklar, bütün dinler, beşebirlerini velyermesi, bizlerde, elemli bir rin mukadderatından haber getirirler. hayret uyandınr. Bizler hemcinsimizin İnsanlar kendilerinden ister saklasınlar, medeniyet ve talihlerinin yakın atisini ister saklamasınlar, ekseriyet itibarile, bu daha kardeşçe ve daha dostça bir bakışyücehaberlerin doğru olup olmadığını la kucaklanz. Ati yaklaştıkça, daha ziaraştırmaktan ve ümidlerindeki hiçliği yade heyecanlanırız. Fenası şu ki, ah lâkî ve siyasî ilimler isabetsizlik ve müp meydana çıkarmaktan korkarlar. İnsanhemlik içinde. Bu ilimler beşerî tekâmü lar kendi âdet ve ahlâklarından farkı çok lün şimdiye kadarki inkişafını iyi kav olan geçmiş âdetler hakkmda edinilen rıyamamışlardır. İşte bundan dolayı ati fikre, alışmışlardır. Buna bakarlar da de vukua gelecek inkişafları, bize emin terbiye ve ahlâkın terakki etmiş olma ve sağlam olarak bildiremiyeceklerdir. sından zevk duyarlar. Lâkin kendi ahHafızalan bulunmadığından kablelvu lâkları, âdetlere veya adetlerden görüku duyguları da yoktur. işte bunun için Iebilenlere tevfikan tanzim edilmiş oldudir ki, fenle meşbu fikirler, boşluğunu ğundan, zamanlarına kadar cari olan bildikleri araştırmalardan nefret ederler. âdetlerle değişen ahlâkın, kendilerinden Hatta tatminini ümid etmedikleri bir me sonraki âdetlere göre de değişebileceğini rakı ikrara bile cesaret edemezler. An ve gelecek insanların, caiz olan veya olcak insanlar daha âkil olsalardı ne ola mıyan şeyler hakkında, kendi edindikleri caktı? İşte bu memnuniyetle araştırmağa fikirlerden büsbütün başka fikirler edi nebileceklerini bir türlü kabul edemezdeğer birşeydir. ler. Eflâtun, Toma Morüs Kampanella, Fenelon, Kabe, Pol Adan, hususî bel delerini Atlantitte (1), Ütopiyen ada larında, güneşte, (Salente) Salantta, (Icarie) İkaride, (Malaisie) Malezyada inşa ederler ve orada mevhum ve haya Kabul edilen kararlar Fındıklıda, İsmet Inönü mektebi bahçesine ilhak edilmek üzere isthnlâk edilecek arsa için bir kıymet takdir etmek üzere seçilen aza ve muhamminlere dair riyaset divanı mazbatası ve vesaiti nakliye resminin her ay peşin olarak alınmasına daır Bütçe encümeni mazbatası, Belediyeden parasız bir arsa istiyen Çoban Mehmede, Belediye mülkünden arsa teberrü etmek mevzuatı kanuniyeye mugayir olduğundan, bir arsa tedarik etmek üzere kendisine 1000 lira teberrü edilmesine dair Bütçe encümeni mazbatası, ilk tedrisat müfettişlerile başmuallimlerin makam maaşlarına karşılık olmak üzere bütçenin 9 uncu faslının ikinci maddesinden 10 bin, 59 uncu faslındaki amelî hayat mektebleri tahsisatmdan 5 bin ki ceman 15 bin liranın 10 uncu faslın ikinci maddesine münakalesi hakkında Bütçe encümeni mazbatası, bina ve arazi taksit müddetleri hakkında Mülkiye encümeni mazbatası okunarak kabul edilmiştir. Bina ve arazi vergileri hakkındaki mazbataya göre arazi vergisi 2 taksitte, bina vergisi ise dört taksitte ahnacaktır. Mülhak bütçeler Bundan sonra mülhak bütçelerin mü zakeresine geçilmiştir. Karaağac Mezbahasına aid bütçe okunurken azadan Hamdi buz tevziatını yapan müteahhidle akdedılmiş olan mukavele müddetinin bit mış olduğunu, önümüzde yaz içinde buz tevziatmın ne suretle yapılacağım sor muştur. Vali Muhittin Üstündağ şimdilık buz tevziatmın gene eski müteahhid tarafından yapılmakta olduğunu, önü müzdeki mevsim için de daha vakit olduğunu, esasen buz tevzıatı hakkında bir kanun çıktığını, bu kanunun tefsiri hak kında Dahiliye Vekâletinden cevab gelir gelmez bu işin kanunî hükümler dairesinde müteahhide verileceğini söylemiştir. Ayakkabıcılar Cemiyetinde Dün heyeti umumiye toplandı, idare heyeti seçildi ŞEHİR IŞLERt En işlek cadde harab! Büyükadada oturan bir okuyucumuzdan aldığımız mektubda ezcümle şöyle denilmektedir: «Büyükadada iskeleden plâjlara gi • den en kısa yol Lâlahatun caddesidir. Böyle olduğu halde bu işlek cadde, Adanın hiçbir tarafında emsali görülmiyecek derecede bakımsız ve harabdır. A damız belediyesinin bu yolu tamir ettirmemesindeki sebeb nedir acaba?» Belediyenin nazan dikkatini celbederiz. Ilk mekteblerde yazıya dair konferans Neticede Karaağac müesseseleri masraf bütçesi, 1,595,001 lira olarak kabul edilerek Şehir tiyatrosu masraf bütçesinin tetkikine geçilmiştir. Bütçede Şehir tiyatrosuna, bütçe açığı olarak 50 bin lira konulmuştu. Bütçe fasılları okunduktan sonra azadan Hamdi bina ve bahçe kirası da ithal edildiği takdirde Şehir tiyatrosuna her sene 65 lira verıldığmi, halbukı bu tıyatrodan iyi bir randıman alınamadığını, bu hakikatin tiyatroya mensub bir artistin bir gazeteye (Arkast var) vaki olan beyanatından da anlaşıldığını, tiyatrodan iyi netice ahnmamasının, ar (1) Atlantide: Masallar memleketidir ki, tistlerin gayriehil olmasından mı, idare eski mitoloji muharrirleri vaktile Okya . nusta bu memleketin mevcud olduğunu sizlikten mi, yoksa fiatların yüksek olmasından mı ileri geldiğini bilemediğini söylerler. söylemiş ve tiyatronun ıslah edilmesıni ileri sürmüştür. Azadan Abdülkadir demiştir ki: İyi randıman ahnmamasının sebebi, fiatların yüksekliğinden ileri geldiğidir. Binaenaleyh, her şeyden evvel fi atlar indırilmeli, her sınıf halkm gidebileceği bir had kabul edilmelidir.» Azadan Refik Ahmed te, tiyatronun faaliyeti, fiatları, artistlerin gazetecilere herhangi bir mesele hakkında söz söylemeğe salâhiyetleri olup olmıyacağını tesbit edecek bir talimatnameye ihtiyac ol olduğunu söylemiştir. Bunun üzerine Vali Muhittin Ustün dağ tiyatro hakkında uzunuzadıya izahat vererek lüzum gösterilen talimatnamenin hazır olduğunu, önümüzdeki sene içinde tatbik edileceğini ve o vakit fiatların da indirileceğini söylemiştir: Bundan sonra müzakereye devam edilerek Şehir tiyatrosu masraf bütçesi 141,000 lira, Kon servatuar masraf bütçesi 79,699 lira olarak kabul edilmiştir. Müteakıben Muhittin Üstündağ meclisin bu seneki faaliyetinin bitmış oldu ğunu, bütçenin tanzim ve tetkikinden dolayı gerek Daimî Encümen ve Bütçe Encümenine, gerekse diğer sehir mümessillerine teşekkür ettiğini söylemiş ve meclis faaliyetine nihayet vermiştir. Unkapanı köprüsü Sütlüceye gidiyor Seçimden bir görünüf Ayakkabıcılar Cemiyeti heyeti umumiyesi dün cemiyetin Çarşıkapısmdaki merkezinde toplanmıştır. Bu toplantı çok kalabalık olmuş hemen bütün esnaf ve fabrika sahibleri iştirak etmişlerdir. Bu arada yeni idare heyeti seçimi yapılmış ve seçim saat 16 ya kadar sürmüştür. Ayakkabıcılar Cemiyeti geçen yıl içinde feyizli bir şekilde çalışmıştır. Cemiyet bilhassa lâstik ayakkabılara re kabet için yeni bir tip ayakkıbı yapmak yolunda ayakkabıcılar kooperatifi vası tasile çalışmış ve muvaffak olmuştur. Cemiyet şimdi lâstik ayakkabılara çok benziyen kullanışh bir ayakkabı hazırla mıştır. Yazlık ve hafif sporlarda kullanılacak olan bu ayakkabılar geniş mrk yasta piyasaya çıkanlmıştır. ÂyakkabıIarın garantisini Ayakkabıcılar Cemiyeti üzerine almıştır. Dün azaya bu ayakkabılar gösterilmiş ve muhtelif şekilleri tetkik edilmiştir. Kooperatif bunları lâstik tabanlı keten ayakkabılardan yüzde 20 daha eksiğine imal etmeğe muvaffak olmuştur. Dünkü seçimde idare heyetine Nur Toker, Karpuzyan, AbdullahVahdi Ad:man, Hüseyin Hüsnü Tanır, Halid Akör, Muhittin Gever, Hüseyin San tral, Ahmed Sarı, makineci Osman, Ahmed Edin, Sinoblu Mehmed ve İzzet Günerin seçildikleri anlaşılmıştır. Belediye, Gazi köprüsü inşaatı bittik ten sonra, şimdiki Unkapanı köprüsünü Sütlüceye nakletmeğe karar vermiştir. Köprü buraya nakledilirken esaslı tamır edilerek kabili istifade bir hale getirile cektir. Bunun için Belediye 937 senesi bütçesine gerek olan tahsisat konulacaktır. Unkapanı köpriisünün Silâhdarağa ile Sütlüce arasında kurulmasına karar verilmesi, bu civar halkını, son derece memnun etmiştir. Halicde araba vapurunu Belediye işletecek Unkapanı köpriisünün »amiratı bitinciye kadar, kamyon ve araba gibi nakil vasıtalannın, karşıdan karşıya nakli için, Belediyenin Azapkapı ile Unkapanı ara5inda araba vapuru işlettirmeğe karar verdiğini yazmıştık. Bu iki sahil arasındaki nakliyatı yaptırmak üzere Belediye bu işi ne yeni bir teşekküle vermeğe, ne de yeni bir teşkilât yapmağa taraftar değıldir. Esasen Halicde vapur işletmek hakkı, evvelce Halic şirketine verildiğinden ve şirketin bu hakkı da, muvakkat Halic işletmesine intikal ettiğinden araba vapuru işletilmesi işi de gene bu idare tara fından yapılacaktır. MALÎYEÜE Vekâlet emrine alındı Mercan maliye tahakkuk şubesi baş Cemal görülen lüzum üzerine Vekalet emrine ahnmıstır. HALKEVİNDE memuru Dünkü intihab Eminönü Halkevinde bir müddettenberi yapılmakta olan toplantıların sonuncusu dün yapılmış, müze ve sergiler kısmının idare heyetine Müzeler Umum Müdürü Aziz, sanayi müfettişi, Daniş, Müzeler dahiliye şefi Bekir Şükrü, Müze ler mimarı Kemal ve Samime seçilmiş lerdir. Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştnr | Türkiye Esnaf Bankası heyeti umumiyesi toplanamadı Çapa kız muallim mektebi usulü tedris muallimi Hüviyet Bekir dün Universite konferans salonunda ilkmekteb muallimlerine (ilkmekteblerde yazı) mevzuu etrafında bir konferans vermiş ve yüzlerce muallim tarafından takib edilmiştir. Resmimiz konferansı dinliyenlerl* muallim Hüviyeti göstermektedir. Tasfiye halinde bulunan Esnaf BanDün kimyager Necmettin tarafından kası heyeti umumiyesi dün toplanacaktı. Eminönü Halkevinde muallimlere ve meFakat ekseriyet hasıl olmadığından he murlara zehirli gazler hakkmda bir konyeti umumiye içtimaı 8 nisana kalmıştır. ferans verilmiştir. Zehirli gazler konferansı Senelik 1400 Kr. Altı aylık 750 Üç aylık 400 Bir aylık 150 şeraiti * v° l Hariç töo 1700 Kr. 1450 800 yoktur