Katalog

CUMHURIYET 1 Birincikânun 1936 Kızılay istanbul Başkanı f Şehir ve Memleket Haberlerii] general Alinin cenazesi Belediye, alacağmı Halkın şikâyetleri Cihangirde bir ^• Siyasî icmal Japonya Italya anlaşması lmanya ile Japonya arasında komünıstlığe karşı birlikte hareket için hazırlanan anlaşma Berlinde imza edıldiği vakit dünya politikasında teşkil edilen bu yeni cepheye tabiatile İtalyanın da dahil bulunduğuna hükmedilmişti. Çünkü, Almanya ile İtalya arasında daha evvel Berlinde komünisthk aleyhinde birlikte yürümek ve dünya politikasında birbirine arka olmak için başka bir muahede imzalanmıştı. Bınaenaleyh, ayrı bir muahede ya pılmaksızın Almanyanın Japonya ile İtalya arasında rabıta tesis eylemesi dolayısile bu üç büyük devlet müttehid bir blok teşkil etmışlerdi. Fakat yalnız Almanyanın iki arada bağ teşkıl etmesi kâfi görülmediğinden Japonya ife Italya kendi aralarında ayrıca bir muahede imzaladılar. Her iki büyük devlet, Milletler Cemiyetine ve kendi emellerine muhalif bulunan bütün devletlere karşı dünya politikasında beraberce yürümeğe azmeylediklerini yeni muahedeyi derhal tatbik sahasına koymakla ispat ettiler. Küçük bir Amerika devletile Asyah Siyam krallığı müstesna, Milletler Cemiyeti azası olsun olmasın bütün dünya devletleri, Mançuride Japonyanın ihdas ettiği vaziyeti yani bu zengin ve büyük memleketin Çinden ayrılarak eski Çin hakanı idaresi altında ve Japonya ile müttefik yeni bir imparatorluk kurulmasını müttefikan takbih etmişlerdi. Italya, şimdi Japonya ile imzahdığı muahede ile Mançuri imparatorluğunu resmen tanımış ve bu yeni devletin nez dine mümessiller göndermiştir. Ayni zamanda, Japonya dahi Milletler Cemiyetinin bütün azaları tarafından tanınma mış olan Habeşistanın İtalyaya ilhakını tasdık etmiştir. Italya Habeşistanı istilâ ettiği vakit, bu harekete karşı en ziyade karşı koyabilecek devlet Japonya idi. Çünkü Ja ponlar kendi büyük mensucat sanayiinin ham maddesi olan pamuğu yetiştirmek için Habeşistan İmparatorundan vâsi arazi imtiyazı almışlardı. Memleketin haricî ticarerinin aslan payı dahi Japonlarda idi. Fakat Japonyanın asıl hedefi Sovyet Rusya olduğundan Italya ile siyasî sahada pazarlık yapmağı tercih etmiştir. *. ~ Japonyanın uzağı düşünen bu siyaseti bugünkü anlaşmayı doğurmuştur. Bun dan sonra Almanya, İtalya ve Japon ya, dünya politikasında her zaman beraber yürüyecekler, Milletler Cemiyetini ve muhalif devletleri mühimsemiyerek, muahedeleri hiçe sayarak, hususî ve müşterek gayelerini, tahakkuk ettirmekte tereddüd etmiyeceklerdir. Bu üç büyük devletin etrafında şimdiden ayni fikir ve maksadları güden bir zümre dahi peyda olmuştur. Bunun ilk safını Macaristan, Avusturya ve Arnavudluk teşkil ediyor. Komünizme karşı mücadele namı altında bu zümrenin ge nişletilmesine çalışacaklardır. Meselâ, • Japonya, Çini bu zümreye sokmak için bütün gayretini sarfedecektir. AlmanyaJaponya ittifakını, İtalya ile Japonya ara smdaki ittifakın takib etmiş olması bütün dünyayı1 düşündüren gayet mühim yeni bir vaziyet ihdas etmiş bulunuyor. Dün büyük merasimle kaldırıldı ve Paşabahçedeki aile kabristanına gömüldü nasıl toplıyacak? Borcunu vermiyenlerin malları derhal satılacak Belediyenin nazarı dikkatine Bir okuyucumuzdan aldığımız mektubda deniliyor ki: «Kabataşta, geçen seneye kadar (Gazi Osman Paşa) mektebi iken geçen sene înönü kız orta ve bu sene de bir sınıf ilâvesile İnönü kız lisesi halıne getirilen büyük bir mekteb vardır. Bu mektebe devam eden yüzlerce talebenin büyük bir derdi vardır: Yolsuzluk. Hakikaten bu mektebe devam e den kızlarm yüzde doksan doku zunun geçtiği yol, fena havalarda değil güzel havalarda bile geçile miyecek kadar berbad bir halde dir. General Frankonun toplarile delikdeşik edilen Madrid sokak larının manzarası sabah akşam yüzlerce kız talebenin geçtiği bu sokakların manzarası yanmda hiç kalır. Gümüşsuyu hastanesi kapı smdan başlıyarak Kabataşta İnhisarjar idaresinin karşısındaki sedde kadar olan yokuş ki talebeler buradan geçmek mecburiyetindedirler senelerdenberi tamir yüzü görmemiştir. Birçok noktalarda birkaç insan sığabilecek kadar büyük çukurlar, patlamış lâğımlar, daimî surette akan pis bir su, sı cak havalarda tahammül edilmez çirkef kokusu. Tramvay caddesinden mekteb kapısına kadar dizilerek talebeleri soymak için dil döken düzinelerle dilenciler hakikaten talebeleri soymağa muvaffak olmaktadırlar. Ayaspaşada Alman sefarethanesinin yan tarafmda Japon sefarethanesinin ve onun yanındaki meşhur Üçler kübik apartımanın ar kasında Hocahanım isminde bir sokak vardır. İki sefarethane ar kası ve ecnebilerle meskun muazzam bir apartımanın arkasındaki bu sokak, pislik ve kimin tarafından atıldığı belli olmıyan molozla geçilmez bir haldedir, hele ondan bir sokak aşağısında birkaç tane hakikî keçi ve kaz mandırası mevcud olduğunu söylüyorlar. Belediyenin nazarı dikkatini celbetmenizi dılerim.> soygunculuk Meçhul 3 kişi güpegündüz bir adamı soydular A Belediye vergi ve resimlerinden borçlu olup ta zamanında taksitlerini ödemi yenler hakkında, şimdiye kadar evvelâ ihbar varakası kesiliyor, sonra tahsilât komisyonundan bir karar istihsal olunu • yor, nihayet sekiz gün mühletli bir icra ihbarnamesi tebliğ ediliyordu. Ancak bu merasimden sonra borcunu ödemiyen mükellefin tahsili emval kanununa göre emvalinin haczine teşebbüs ediliyordu. Halbuki bu kadar merasimin uzun külfetlere sebebiyet verdiği, esasen tah sili emval kanununun 9 uncu ve 1 1 inci maddelerile de ancak bir ihbarnameden bahsedildiği görüldüğünden badema sekiz gün mühletli icra kararı kesilmesin den sarfınazar edilmesi lâzım geldiği anlaşılmıştır. Bunun için Belediye dün keyfiyeti bütün şubelere tebliğ etmiş borcunu edemiyen bu gibi mükellefler ihbar varakası kesildikten ve tahsilât komisyonundan karar da aldıktan sonra borçlarını vermiyenler hakkında tahsili emval kanununun tatbik edilmesini bildirmiştir. Diğer taraftan Belediye, vergi taksiterini tam zamanında vermiyenler hak kında sene sonu beklenmeden ve verginin Merhum General Alinin cenaze merasiminden iki intıba mahiyeti ne olursa olsun, hemen tahsili Dün vefatmı teessürle haber verdiği rebatan sarayı önünden Hilâliahmer cad emval kanununa tevfikan haklannda mumiz Kızılay İstanbul mümessilliği başka desindeki Kızılay mümessilliği binası ö amele yapılmasını dün alâkadarlara bilnı kıymetli doktor General Ali Çalımlı nüne getirilmiştir. Bayrakları yarıya ka dirmiştir. nm cenazesi dün büyük merasimle kaldı dar indirHmiş olan mümessillik binası ö nünde Belediye, Vilâyet, Parti ve Cerılmıştır. MÜTEFERRtK Cenaze, saat 11,5 ta Veznecilerde miyetin bütün kaza ve nahiye şubeleri Emniyet müdürünün otomomerdivenli hamam karşısındaki evinden tarafından gönderilen bir çok çelenkler bilinin yaraladığı çocuk kendini sevenlerin gözyaşlan arasında vardı. Evvelki gün Beşiktaş yolunda Emnikaldırılarak Beyazıd camisine getirilmişMümessillik binası önüne getirilen cetir. Beyazıd camisinde namazı kıhndıktan naze sureti mahsusada hazırlanan bir ye yet müdürünün otomobili bir talebeye çarpmış ve yaralamıştı. sonra askerî bandonun çaldığı matem ha re konulmuş ve merhumun hayatı ve iyiYaralanan talebenin vaziyeti iyüeş vası arasında cenaze alayı Sultanahmede likleri hakkında verilen bir hitabeyi müte miştir. Kaza hakkında tahkikat yapıl doğru hareket etmiştir. akıb alay gene askerî bandonun çaldığı maktadır. Alayda başlarında kumandanları matem havası içinde Babıali caddesi yoZiraat Bankasının yeni şekli General Suphi Yakar olmak üze lile Sirkeciye getirilmiştir. Ziraat Bankasının yeni şekli, serma re Askerî Tıbbiye talebesi, bir böCenaze, Sirkeci iskelesinde sureti mah yesi ve ihtiyat akçesini artırmak için lük asker, Vilâyet, Belediye ve susada hazırlanmış olan Sirketi Hayriye hazırlanmış olan kanun projesi Büyük Parti erkânile bütün Kızılay ka Millet Meclisine verilmiştir. Bu kanun za, nahiye şubeleri başkan ve azalarile nin Güzelhisar vapuruna konulmuş ve projesile Ziraat Bankası da îktısad Vekendini seven birçok kadm, erkek dost Paşabahçeye götürülmüştür. Merhum, kâletine bağlanmakta ve çok mühim ları bulunuyordu. Cenaze Çemberlitaş, burada bulunan aile kabristanındaki ebe bir şekil almakta ve takviye edilmek tedir. Banka bir yandan tahsilât işle Türbe, Sultanahmed caddesi yolile Ye dî istirahatgâhına tevdi edilmiştir. rine ehemmiyet verirken diğer taraf tan müstahsile ikrazatta bulunacaktır. Cihangirde hâdisenin geçtiği ev Cihangirde İlyasçelebi sokağında 19 numaralı evde oturan odun tüccarların dan Mustafanın evine evvelki akşam iftar topuna on dakika kala üç erkek gelmiş ve evin kapısını çalmışlardır. Evde yalnız bulunan hizmetçi kadm kapıyı açmış ve meçhul adamlara: Kimi istiyorsunuz, diye sormuş tur. Uç adam, bu suale cevab vermiyerek muhtelif sözlerle kadını oyalamışlar ve evin içine kadar girip kapıyı kapamış lardır. Kadıncağız hayretle adamların sözlerini dinlerken kapı tekrar çalınmış ve ev sahibi Mustafa gelmiştir. Tüccar Mustafa hiç tanımadığı bu adamlara doğru yürüyünce üç adam soytarı gibi gülüşmeğe başlamışlar ve bir denbire Mustafanın üstüne atılarak: Ah dedemiz. Seni öyle göreceği miz geldi ki sorma.. diye bağırmışlar dır. Ihtiyar tüccar: Yahu, ben neden sizin dedeniz oluyorum? demeğe vakit bulmadan bir denbire yere yuvarlanmış ve cebinde bulunan 600 lirası bu meçhul adamlar ta rafından alınmıştır. Bu üç kişi kapıdan bir rüzgâr hızile çıkıp kaybolmuş'ardır. Maamafıh hizmetçi haydudlardan evvel sokağa çıkmış ve etraftan imdad is temiştir. İmdad sesi üzerine civarda bulunan bir kömürcü caddeye çıkmış ve kaçmakta olan rraydudları yakalamak istemiştir. Haydudlar bunu görünce hemen ta bancalarını çıkarıp ateş etmeğe başlamışlardır. Bir tesadüf neticesi olarak kömürcüye bir şey olmamış, fakat silâh sesi üzerine bekçiler hâdise yerine koşmuşlardır. Cür'etkâr soyguncular bekçilerin de elinden kolaylıkla kurtulmuş ve Cihangirin ıssız sokaklarında kaybolmuşlardır. Hâdiseyi haber alan Emniyet ikinci şube müdürlüğü tahkikata başlamıştır. Dün altı kişi nezaret altına alınmıştır. Bir dolandırıcı Dün Adliyeye verildi ve tevkif olundu Polis tarafından Abdurrahman Ziya adında kibar bir dolandırıcı yakalanmış ve Adliyeye sevkedilmiştir. Üçüncü sulh ceza hâkimliği tarafından sorgusu yapılan bu kibar dolandırıcı, hâkim İhsanın suallerine şu cevabları vermiştir: « 42 yaşında ve İstanbulluyum. Ayaspaşada Garayon apartımanında oturuyorum. Seyyar tavuk kumusyoncusu yum. Şimdiye kadar iki defa sahtekârlıktan, bir defa da dolandırıcılıktan mah kum olarak cezalarımı çektim. Son vak'aya gelince; bu seferki dolandırıcılık değildir. Şikâyetçi Nuri ile birlikte Izmirde Hacı Hasan otelinde 9 gün oturduk. Orası pahalı olduğundan üç gün de Evliyazade otelinde kaldık. Benim İs tanbula geleceğimi duyan Nuri: «Ben de seninle beraber geleyim, orasını bilmem. Istanbulun yabancısıyım» dedi. Ben de razı oldum. Onun Manisada bir işi vardı. Oraya uğradık. Manisada bana üzüm almamı teklif edenler oldu. Param yoktu. Nuri: «Ben sana veririm, İstanbulda iade edersin» demişti. 136 lira verdi. Bandırmaya geldik. Vapura binerken Nuri benden hernedense şüphelendi. Polise verdi. Görüyorsunuz ki ben bu işte çok masumum..» Fakat okunan hazırhk evrakında Abdurrahman Ziyanın Lodvig adında bi risinin fotoğraf makinesini çalmak ve Şemseddin adında birisinin de 70 lirasını dolandırmakla maznun olduğu yazılıydı. Hâkim, sabıkalının tavırlarını şüpheli ve tamika muhtac ğörerek tevkifine karar vermiş ve Abdurrahman Ziya ha pisaneye yollanmıştır. Çetecilik siyaseti [Başmakaleden devam] nevver, medenî ve hürriyet âşıkı olarak tanıdığımız Fransız milletinin başında bulunanlar nasıl ohıp ta bunu görmüyorlar, yahud ne gibi bir mülâhazaya kapılarak bu haydudluklara cevaz veriyorlar, bunu bir türlü aklımız almıyor. Ancak Paris hükumetini bu vahşi sarkmtılık karşısmda lâkayd kalmağa sevkeden sebeb ne olursa olsun şurası muhakkaktır ki Türk efkârı umumiyesi meseleyi lâyık olduğu dikkat ve ehemmiyetle takib etmektedir. Her sabah büyük bir nefret ve islikrah hissile okuduğumuz bu vahşet haberlerinden duyduğumuz galeyan Büyük Millet Meclisinin son içtimaında en açık kelimelerle ifade olunmuş ve bu tezahürün mana ve mahiyetini anlamakta gecikmiyen hükumetimiz bunu bir direktif olarak kabul ettiğini, Hariciye Vekili ağzile, kürsüden alenen söylemiştir. ve ahlâkı ne olduğunu bilenlerdeniz. Osmanlı İmparatorluğu idaresinin hatıraları henüz kafalarımızda bütün canlılığile yaşamaktadır. Ora halkı hükumet kuvvetine ve balâdan geİen emirlere kolay ve çabuk itaat eden ınsanlardır. Bazan bir lâhzada saman alevı gibi parlıyan ve fakat en ufak bir nefesle hemen sönüveren o havalının ateşıni yangına benzetmek istiyenler yalnız kendılerini aldatırlar. Fransa hükumetının bu çok cıddî vaziyeti lâyık ve lâzım olduğu kadar ciddiyetle telâkki ettiğini ve Antak a mezaliminin bir gün evvel nihayet bulduğunu görmek isteriz. Bu vaziyetin uzaması hesab ve tahmin edilemiyecek bazı hâdiselerin birden patlamasına sebeb olabilir ve hakkına kavuşmak için vazifesini yapmaktan çekinmiyen Türklük camiası, hiç te kendisinin sebebiyet vermediği bir takım çarelere başvurmak mecburiyetile Hakikaten ne hazindir ki Fransa hü karşı karşıya gelebilir. kumeti bir taraftan bize Akvam Cemiyetsmail Müştak MAYAKON ti yolunu gösterirken diğer taraftan kendi gözü önünde bir takım silâhlı kimseleDENtZ tŞLERÎ rin Türklere saldırmasma ses çıkarmamaktadır. Siyasî bir karikatür için pek Denizyolları idaresi itiraz elverişli bir mevzu olan bu ikiyüzlü vaetti ziyet, maatteessüf, müzakerelerin havasıİhracat mallarımızın yüklendiği va m bozabilir. Antakya ve havalisindeki purlann ambarlarma koyun alınmasıTürkler işkence çekip dururlarken Cengvrede Akvam Cemiyeti meclisinin ko nın koyunlara mahsus kokuların bu lay iş görebileceğini hiç zannetmiyoruz. mallara sinmesinden dolayı mahzurlu olduğu görülerek bu hususun menedilAntakya Iskenderun ve havalisi içın mesi takarrür etmişti. Denizyolları i her ne nam ve şart altında, her ne gibi daresi bu karara itiraz etmektedir. İ teminat ve taahhüdata bağlı olursa olsun, darenin fikrine göre, eğer koyunlar tam istiklâlden başka, hiçbir idare şek ayrı, ihracat malları ayrı vapurlarla line rıza göstermemekte ne derece haklı nakledilirse bu, idare için zararlı olaolduğumuzu, daha istiklâlinin arifesinde caktır. Çünkü ne yalnız bir postaya yüklenen koyunlar, ne de diğer mallar böyle taşkınlıklar gösteren bir siyasî tebir seferin masrafını koruyamaz. şekkülle kendi aramızda sarih bir huAlâkadar makamlar Denizyolları i dud çizmek isteyişimizin nekadar lüzumdaresinin bu itirazını tetkik etmektelu olduğunu bu işkence hâdiseleri vuzuh dirler. la ispat etmiştir. Karadenizdeki fırtına Çok uzak olmıyacağını kuvvetle ümid hafifledi ettiğimiz bu tam istiklâl gününün huluKaradenizdeki karayel fırtınası eski lüne kadar bu taşkmlıklara cür'et edenşiddetini muhafaza etmemekle beraber leri edeb ve sükun dairesinde kalmağa davet etmesini Fransa hükumetinden el'an devam etmektedir. Hâlâ küçük gemiler Karadenize çıkamamaktadır. ehemmiyetle bekliyoruz. Antakya meYalnız Karadeniz Boğazmda Büyüklizalimi, sırf bir Arab taşkınlığmdan ileri manda beş gündenberi bekliyen posta gelmekte olduğu bir an için farz ve ka vapurları ve şilebier dün Boğazdan bul edilse bile Fransız nasıhat ve nüfu çıkmışlardır. zunun bu taşkınhkları durdurmaktan âHava sükunet bulmadığı için Ereğ ciz olduğunu hiçbir vakit kabul edeme lide karaya oturan vapurlar henüz yiz; çükü biz o havali ' halkınm tabiat kurtarılamamıştır. Ekonomi ve Artırma haftasına hazırhk Ulusal Ekonomi ve Artırma kurumu, dün îstanbul Parti merkezinde bir toplantı yaparak bu seneki Yedinci Artırma ve Yerli Malı Haftasının geçen senekilere nazaran daha parlak bir su rette kutlulanması için bazı mukarre rat ittihaz etmiştir. Buna göre, bu sene de tasarrui ve yarli mallar mevzulu konferanslar verilecek, afişler yapılacak, mekteblerde talebeye ceviz, üzüm, incir dağıtılacak ve bol ikramiyeli bir vitrin müsabakası tertib edilecektir. ŞEHİR tŞLERl İtfaiye mektebi Yeni tesis edilen İtfaiye mektebinin bütün hazırlıkları bitmiştir. Mekteb bir kânunusaniden itibaren tedrisata başlıyacaktır. Terazi ihtikârı tetkik ediliyor Ticaret Odası terazi ihtikârı mesele>ini yeniden ele almış ve tetkike başlamıştır. Oda bu işte birçok menfaatler karşılaştığmdan bitaraf bir karar verebilmek için etraflı tetkikat yapmaktadır. Lubiyat vergisi Belediye Daimî encümeni lubiyat tarifesine yeni bir fıkra ilâve etmiştir. Bu fıkraya göre lubiyat resmi bina a razi tahrıri dolayısileı icar bedellerinin altı misline iblâğı suretile hasıl olacak miktarın % 10 u nisbetinde tahsil e dilecektir. Muharrem Feyzi TOGAY Bükreş elçimiz geldi Bükreş elçimiz Hamdullah Suphi Tanrıöver dün îstanbula gelmiştir. Hamdullah Suphi Tanrıöver dün kendisile görüşen bir arkadaşımıza mezunen geldiğini, birkaç gün İstanbulda kaldıktan sonra Atinaya, oradan Mısı ra gideceğini ve İstanbul yolile Bükreşe döneoeğini söylemiştir. Sadakai fıtır Son K. 11 12 14 Buğday 00 00 19 Arpa 60 84 100 Üzüm Hava kuvvetimizin yükselmesi ve artması için hertürlü yardımın yapıl ması yurd borclarımızm en ileri ge lenlerinden bulunduğu gibi bugün di ğer milletlerin de kendi varlıklarım korumak için durmaksızın hava kuv vetlerini artırmakta oldukları görül mekte olduğundan bu babda Diyanet İşleri Başkanlığmdan verilmiş olan fetva mucibince sadakai fıtır ve zekâtla mükellef olanların Türk Hava kurumuna yardımda ve bu suretle ana yurda hizmette bulunmaları lüzumu ehemmiyetle ilân olunur. İstanbul Müftisi F. Ülgener En iyi K. Şube memurları işi idare edecekler Şimdiye kadaı bütün Belediye dairelerinde ve Belediyeye bağlı tahsil şu belerinde çalışan memurlarm hergün sabah, öğle ve akşam olmak üzere günde üç defa devam jurnallarım imza etmeleri mecburî tutulmuştu. Halbuki tahsil ve tebliğ işlerile meşgul olan memurlarm mmtakalarınm geniş ol ması hasebile bunların günde üç defa şubeye uğrıyarak jurnalları imza etmeleri, hem büyük külfetleri, hem de zaman zıyaını mucib olmaktadır. Bunun için Belediye dün alâkadarlara gönderdiği bir tamimle tahsil ve tebliğ me murlarının günde üç defa jurnalları imza etmeğe mecbur tutulmaları, icabı hale göre imza keyfiyetinin şube me murları tarafından idare edilmesi bil dirilmiştir. İyi K. Sıvas Erzurum hattı tahvilleri Sıvas Erzurum hattı için çıkarılan dahilî* istikraz tahvillerinin üçüncü seriye aid kayid muamelesi devam et mektedir. Dört buçuk milyonluk tahvillerden üçte ikisi şimdiden satılmıştır. Kayid müddetinin hitammdan evvel bütün tahvillerin satılacağı kuvvetle zanno lunmaktadır. C. H. PARTtStNDE Parti vilâyet kongresi ayın yirmisinde toplanacak Pazar günü toplanan Eyüb, Şile ve Yalova kaza kongrelerile Parti kaza kongreleri sona ermiştir. Şile kongresi Ağvalı Halilin riyasetinde toplanmıştır. Senelik rapor okunmuş, Şilelilerin di lekleri tesbit edilmiş ve yeni idare heyetine Sadık, Ahmed, Remzi, Hikmet, Mehmed Gül, Sabri, il kongresi dele geliğine de Sadık, Ahmed, Remzi, Halil seçilmiştir. Bugünden itibaren kaza kongreleri nin raporları tetkik edılecek ve dilek ler tasnif edilmeğe başlanacaktır. Vilâyet kongresi hazırlıkları birincikânunun 20 inci pazar günü toplanacakür. KÜLTÜR tŞLERl Ekalliyet mektebleri muallimleri Muhtelif ekalliyet ve ecnebi mektebtamir ediliyor lerindeki bazı muallimlerin uhdelerin Belediye Çengelköyle Beylerbeyi a deki ders gruplarını değiştirmek istedikrasındaki şoseyi esaslı surette tamir leri anlaşılmıştır. Maarif müdürlüğü etmeğe karar vermiş ve dünden itiba bu hususta vaki olacak müracaatleri ren şose üzerinde işe başlanmıştır. tetkik ettikten sonra ancak bir zaruret VÎLÂYETTE görürse bu değiştirme keyfiyetine müEyüb kazası teşkilâtı saade edecektir. Yeni teşkil edilen Eyüb kazası teşkiRamazan 16 Salı lâtı Vilâyete bildirilmiştir. Buna nazaOğle Ikindi Akşam Yatsı Imsak ran Eyüb kazası Küçükköy, Alibey .köyü, Kemerburgaz nahiyesi, Akpmar, S. D. S. D. S. D. S. D. S. D. 12 1 37 12 39 i Çiftalan, Cebeci, Ovayer, İhsaniye, Kı7 21 9 46 Ezani Zevalî 12 03 14 28 16 42 18 19 5 2 1 ' sırmandıra, Pirinççi, Petnehor, Aiaclı köylerınden ibarettir. Çengelköy Beylerbeyi yolu Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştnr Abone j T ü r k i y e şeraiti i v0 Senelik 1400 Kr. Altı aylık 750 Üç ayhk 400 Bir aylık 1SO **» 1700 Kr. 1450 800 yoktıır