Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 Birincikântm 193v CUMHURÎYET bak Tatl ı musaDaKamız On gün neşredeceğimiz rey varakalarını kesip saklayınız ve sonra mütalealarınızla beraber bize yollayınız Balıkesîr köylüsü bu yıl memnun! Mahsulün para etmesi yüzlerini güldürdü Bahkesir (Özel) Havalar yardım etti, yağmur ve soğuk birden bastırdı. Derken sonbahar on gün, on beş gün tad verdi. Bu esnada köylü de tohumunu toprağa rahatça saldı. Artık kışı bekli yoruz. Bu yıl kış geçen beş altı senenin kışmdan daha ıstırab verecektir. Buğ day fiatlerinin yükselmesi köylüye sırtmı pekiştirmek fırsatını verdi. Bir manifaturacı şöyle diyor: Köylü evvelce ugrar Japon bezlerine bakar, fakat onu da alamadan mağa zadan aynlırdı. Bu sene o göğsünü gere gere mağazaya geldi ve.. pazen aldı.. Kaç senedir durgun olan piyasa bu yıl dört beş aydır hareketlendi. Hatta, hatta hararetlendi bile... Bu küçük hâ diseden ders alarak acaba iç pazarlan mızı değnekle yürümekten kurtaramaz mıyız? Uray isleri Balıkesir Uray meclisi teşrinisani topIanblanna başladı. Uray başkanlığmm bu münasebetle meclise sunduğu rapor şehir için kısa bir zamanda büyük terakkiler vadediyor. Urayın bugün en mühkn îşi sulan bolartmakbr. Mevcud sular ihtiyacı karşılamıyor. Hele çok kurak geçen yaz halkı bütün bütün kıvrandırdı. Bunun için su işi arük Uray işleri arasında ve ön plâna geçirilmiş bulunuyor. Araştır malardan oldukça umud verecek neticeler almmaktadır. Tesisab takviye ederek eldeki membalardan daha çok faydalanmak fikri de müspet sonuçlar verdi.. Bu ikinci yoldan gidilerek şehir sulannı yüzde yirmi kadar artbrmak mümkün gö riilmüş ve tesisatın takviyesine teşebbüs olunmustur. On iki kilometro uzakta bulunan (Dereçiftliği suyu) adında bir suyun getirilmesi şehrin su ihtiyacını fazlasile karşılıyacaktır. I Dil üzerinde çalışmalar: Dilimizde anlam değişmeleri Yeni Türk Dil Teorisi esaslanna göre, bir sözün etimolojik araşbrmasını yaparken yalnız bugünkü manasi göz önünde tutularak mütalea edilirse, beklenen netice elde edilemez. Çünkü bugün anladığımız mana ile bazı kelimeler eski köklerinden o kadar uzaklaşmışbr ki, aralanndaki fark iptidaî insanla bugünkü en münevver insan arasındaki fark gibidir. Bunun içindir ki kelimeyi tetkik ederken tarihsel, sosyal merhaleleri ve bu merhalelerin hatırası olarak saklanan an'aneleri ve bunlan göstermek üzere etnoğrafyacılar ve folllorcular tarafından toplanan materyelleri göz önünde bulundurmak gerektir. ve bu kelime ile bağlı an'aneler Radlof, Potanin, Grumm Grschimaillo, Ban zaref, Zaharof, Pozdenef gibi âlimler tarafından toplanmış ve tesbit edilmiş tir. Bununla beraber kelimenin etimolojisini yapmak tecrübesinde bulunan tek bir ciddî âlim çıkmamıştır. Buna teşeb büs eden lngiliz Rokchillin etimolojisi ise tamamile yanlışbr. Ona göre bu kelime tibetçe olup aslında do bon (taş yığını) ve yahud do bum (bin taş) imiş... [5] Erzurumda çay iptilâsı Ağa, Oba, Ata, Baba, Tarhan sözlerinin eski ve Şehir halkı günde 40 50 yeni anlamları, Oba sözile benzerlerinin tahlili bardak çay içiyor 27 sandık şeker mükâfat veriyorw. Karilerimîze tatlı bir Şeker bayramı vesilesi vermiş olmak üzere hazırlad.ğı mız tatlı müsabakası devam ediyor: Müsabakanın esası şudur: 1 Bugünden başhyarak 10 tane yazı neşredeceğiz. 2 Her yazı bir başka tatlmın pi şirilmesini tarif edecektir. 3 Her yazının altma bir de rey puslası konacakt.r. 4 Her rey puslasında o tatlının ismi bulunacak ve reye iştirak eden karilerimiz bu ismin hizasına rey puslası konacaktır. 5 10 tatlıdan yalnız üçüne rey verilecektir. Binaenaleyh yalnız üç tatlıya aid kuponda tatlı isminin yanına birinci, ikinci, üçüncü diye yazılacaktır. 6 Müsabakaya iştirak eden karilerimiz ayni zamanda §u suallere cevab vereceklerdir: A Niçin bu üç tatlıyı diğerlerine tercih ettiniz? B Bu tatlı yazılan şekilden başka usulle daha iyi pişirilebilir mi? C Şahsan en beğendiğiniz tatlının tarifini yapınız. 7 Karilerîmizin yollıyacaklan rey varakalan, gazetemizde aynlrruş bulu nan ve salâhiyetli adamlar da katılan jüri heyeti tarafından tasnif edilecek, bu suretle birinci, ikinci, üçüncü seçilen tat lılarla bunlara rey veren kariler aynldcaktır. 8 Jüri heyeti bundan sonra, karilerin reylerle beraber gönderdikleri mü talealan tetkik edecek ve üç tatlı hakkında mütaleasını bildiren karilerimiz ara sında birinci, ikinci, üçüncüyü ayıracaktır. Birinciliği kazanan tatlıya rey veren karilerden: Birlnc'ye : 4 sandık, Ikinciye : 3 sandık, QçQncQye : 2 sandık, Beş klşiye yarımşar sandık tkinciliği kazanan tatlıya rey veren karilerden: Blrlnciye : 3 sandık, Ikinciye : 2 sandık, açüncüye : 1 sandık, Bes klşiye yarımşar sandık Üçüncülüğü kazanan tatlıya rey veren karilerden Blrinciye : 2 sandık, Ikinciye : 1 buçuk Sandık DçOncOye: 1 sandık Beş klşiye yarımşar sandık Şeker hediye edilecektir. Müsabakamızda on tatlının tarifi yapılacaktır. Bunlardan beş tanesi pişiril mesi kolay olanlanndan aynlmıştır. Diğer besi daha çok uğraşılmak icab eden tatlılardır. No: 7 Ekmek kadayıfı Bir çift ekmek kadayıfını kendisinin bir buçuk büyüklüğünde kenarlı bir tepsiye koyarak ve kadayıflar içinde yüzecek kadar da su ilâve ederek hafif ateşe oturtmalı. Kadayıflar suda hem açılır hem de kabarır. O zaman üstüne bir kapak kapıyarak suyu süzülünce, bir buçuk kilo şekerden aşağı olmamak üzere, sıcak kaynatılmış ve kestirilmiş şurup konula rak tekrar hafif ateşe oturtmalı ve arasına tatlının iyice geçmesini temin etmeli. Bu kıvamda iken tatlısı süzülerek ve ağzına büyük bir kapak kapıyarak tepsiyi başaşağı çevirmeli ve kapakta kalan kada Müsabakada kazanan karilerimîze 27 yıflan bir kavık tabağa çekmeli. Ara sandık kesme şeker hediye edilecektiı. lannı yer yer kaldırarak kaymak döşevip Rey ve mütalealann muvaffakiyetine gi*> üstüne şurubu dökmeli. Istenilen büyükre verilecek hediyelerin tasnifi şöyledir: lükte parçalara kesmeli. Cumhuriyet Tatlı müsabakası REY PUSLASI BrHnef seçilen tailı: tkincî seçilen tatlı: üçüncü seçilen tattı: Gönderenin Adresi t Not: Bu rey varakasile beraber yukanda 6 numaralı maddede sorulan a, b, c suatterinin cevabları da ayn bir kâğıda yaztlarak yollanacaktır. adı: /Tr.t..v. Erzurum (Özel) Çay içmek Erzurumun başlıca hususiyetlerindendir. Halkın çay içme hastalığı salgın halindedir. Buna, buraya gelen yabancılar da çabucak alışmaktadırlar. Burada çay içmek işi bambaşkadır. Her gün hemen her evde sabahleyin vanmağa başlıyan semaver hiç sönmeden akşama kadar devam eder. Bir kisinin bir günde içtiği çay 15 40 bardağı bulur. Çay. kırklama tabir edilen bir tarzda içilir. Bir şeker sekiz parçaya taksim edilir ve bir parçasile insan faŞimdi biz «Güneş Dil» teorisi esas sılasız olarak 5 bardak çayı içer. Burada çay, umumiyetle bütün çay larına göre «oba» kelimesinin etimolojik hanelerde 60 paradır. Bir çayhaneye gitanalizini yapalim: tiğiniz zaman istediğiniz çay getirilir. (0 (2) Fakat yanında kaşığı yoktur. Bir kaşık Örnek olarak «ağa», «oba», «ata», Oba: ob ( ağ çetir, dediniz mi çayın fiati derhal 3 «baba», «tarhan» kelimelerini alalım: kuruş olur. Getirilen az miktardaki şe(1) Ob: Köktür. Burada «büyüklük, AĞA yükseklik, çokluk» mefhumlarını göste keri içine atsanız bile kaşık getirildiği için o tatlı çay olur. Çayı içtikten sonAğa kelimesi bugünkü Anadolu türk rir. ra dalgınlığınıza rasgelir de tazeleme çesinde hâlâ orta kurundaki manasını (2) A ğ : (. f ğ) kelimenin manası demezseniz, başmm döndürdüğünüz muhafaza ettiği halde, İstanbulda «oku nı tamamhyan, tayin eden ektir. zaman çayların tazelendiğini görürsü ma yazma bilmiyen köy büyüğü» manaO halde: Ob + ağ = obağ = oba: nüz. Çünkü, burada çav içildikten sonsma geliyor. Feodalite devrinde «ağa» Bir süjenin yükselmiş, çoğalmış, büyü ra kesin surette bardağın tabağa yan beyefendi, büyük, kudret sahibi idi. îran müş oluşu demektir. vatıniması ve vahut, kaşık varsa, kabardağın üzerine konması şarttır. lılann «akay = bey» kelimesi TürkleGüneş Dil teorisinin «Türk dilınde Bu sartlara riayet edilmediği takdirde rin orta kurunlardan iu'baren kullandık vokaller ek olmaz. Ek gibi görünen vo bu âdetlerden birisini vapmcıya kadar lan «ağay, ağa» nm kendisidir. Peder kaller ana kök olan (V. f C ) nin ek çayın arkası kesilmez. Çayı içtikten sonşahî (patriarcal) devirde «ağa» = «baolması ve (ğ) nin okunmadan düşmesi ra barda&ı basaşağı kapamak, buranm ba», «ceddi âlâ» dır. «Ağa» kabilenin dmeektir.» diye koyduğu kaide «Oba» âdeti veçhile size çayı ikram eden ev (ve sonra ailenin) mutlak bir hâkimidir. kelimesinin, semantik itibarile bağlı ol sahibine hakaret etmek olduğundan, cok avıbdır. En eski devirlerde ise «aga» ~ anne duklannda şüphe olmıyan, şu kelimelerErzurumda kimin evine giderseniz olmuştur. Muhafazakâr Aksak Tımur le de bağlı olduğunu derhal meydana derhal semaveri kavnar bulursunuz ve sarayında büyük sultan (hanım, valde çıkarır: çay ikram edilir. Her hangi bir zi sulatn) ların «ağa» ünvanı taşıdıklarını Abak ( ğ ) : Baba, ceddi âlâ, put, vafette her şey bulunsa ve o ziyafet buna delil gösterebiliriz. sanem ( «Oba» nm «hami ruhun bulun için vüzlerce lira sarfedilse ziyafetin soOBA duğu yer, tepe, mezar taşı» manalannı nunda çay çıkanlmadı mı; Adam sen de guya ziyafet yaptı «Oba» kelimesinin Anadolu Hirkçc habrlayınız.) lar. Bir çay bile ikram etmediler, der « sinde göçebe çadm, göçebe ailesi [ 1 ] Obak: (Radloff. I. 1158 «Lebed» ) ler ve verilen zivafet hiç hoşa gitmez manasmda kullanıldığını biliyoruz. kabile, aile, oymak ( «oba» nm Divani ve günlerce tenkide uğrar. Halbuki bu kelime Divani Lugatit Lugatit Türkteki «kabile» manasını haEğer dairelerde çay ve kahve içmeği Türkte «kabîle» manasınadır. Altaylı tırlaymız.) hükumet yasak etmemiş olsaydı, emi Bu suyun getirilmesi için Uray baş lar ve Sayanlılarda aşağı yukan mabed Omak: (Radloff. I. 1166 «Uygur») nim ki, burada her memurun masasınkanlığı sehir meclisinden tahsisat iste (kabile hamisi olan ruhun bulunduğu kabile, dan çay bardağının kalktığını görmek soy, aile. imkânsiz olurdu. Şu muhakkak ki, çamiştir. Elli altmış bin lira sarfını istilzam yer, tepe, dağ), mezartaşı [2] demekOmak: (Radloff. I. «Şor, koyba), yın en çok sürüm veri. Türkivede, yaleden bu işe bu sene Belediye otuz bin tir. Eski zamanlardanberi Türk kültürü kaç, soyot v. s.» ) neşeli, pürhayat, çok nız Erzurumdur. Çünkü burada su yelira kadar tahsis edebilecektir. Diğer ta tesiri altında bulunan Mançularda «te canlı. rine çay icilir ve en fakir halk ta ekmeraftan halkın da para yardımı umuldu pe» anlamınadır. [ 3 ] Ubay: (Pekarski, 2966) büyük ak ğinden evvel çayını tedarik eder. ğundan belki önümüzdeki sene Balıkesir Bu «Oba» kelimesinin eski manasi raba. Erzurum halkı bu kadar fazla çay içtik su derdinden kurtulacakbr. leri halde hepsi de uzun boylu, sıhhati «kabilenin hamisi olan ruhun, Allahın Ubay: (Pekarski) yanmak, alevlen yerinde ve dinç insanlardır. Erzurum Urayca geçen aylarda başanîmrç işleı bulunduğu yer (tepe) dir. mek ( «Kurban ateşi yakılacak yer» İuların bu çay içme iptilâsı karşısmda «rasmda büyük bir park kurumu vardır. «Oba» nm etrafında toplanan kabile manasını habrlayınız.) Şahrin doğusunda istasyonun arkasma merak ettiğim bir nokta var: Doktorlar de ayni kelime ile ifade olunuyor. Nihadüşen büyük eski mezarhk r>ark haline Oma: (Radloff. I. 1166) büyük, çayın âsab üzerinde çok tesiri olduğunyet bu manalar unutuluyor. «Oba» ile dan bahsederler ve çay içen hastalannı konulmuçtuT. Asrî tesisatile cidden güzel hüyük üzerindeki taş. ancak bir aşirete mensub büyük bir aile, bundan menederler. Fakat doktorlar bir park. Bu parka Belediye meclisi sor Umay: (Orhon yazıtları; Verbitski yahud mahalle ve hatta bir çadır halkı sudan fazla ve ufak bir parça şekerle toplanbsında Atatürk parkı admı ver «Altay ve Aladağ Türk Lehçeleri Lu fasılasız denecek derecede çay içtikleri ifade olunmağa başlıyor. miştir. Parkta inşaat devam ebnektedir. gati. s. 4 8 2 ; Radloff. 1.1788; «U halde gurbüzlüklerini kat'iyyen kaybetBüyük bir havuz modern bir kazino bi ATA mayka tapısına ogul olur», Divanü Lu miyen bu halkı görünce acaba ne duşünası yapılacaktır. «Ana», «baba», «aba» kelimelerinin gatit Türk, 1. III.) Sıyanet eden melek, nürler? Bu durum önünde doktorların Parti kongreleri bugün ifade ettiği mefhumla eski devir çocuklar hamisi ilâhe ( «Oba» kelime malumatlannı öğrenmek haylice me Parti ocak kongreleri yapılmaktadır. lerde ifade ettiği mefhum büsbütün ay sinin «hami ruhun bulunduğu tepe, yer» raklı bir mevzudur. Gümüş liraları taklid edenler , """ (Baş tarafı 1 inci »ahifede) ve kalpazanlann merkezi vilâyetlerde bulunduğu kanaatini teyid etmişti. Kayseri Emniyet Müdürlüğü bu meseleyi aydmlatmak ve içyüzünü ortaya çıkanp alâkadarlan yakalamak için hayret ve takdire değer bir takım tedbirler almiftı. Emniyet Müdürlüğü kalp paralann en çok kimlere ve niçin sürüldüğü noktası üzerinde uzun müddet işlemiş ve en sonra vâsıl olduğu netice şu olmuştur: Kalp paralann, ençok rakı, kumar kâğıdı gibi eşya mukabilinde ve bu gibi işlerle alâkadar dükkâncılara sürüldüğünü tesbit etmiş ve bu yüzden tetkikata girişmişHr. Harekete geçen zabıta, Emniyet Müdürii Tahir Işıktan aldığı direktifle ve hiç birşey hissettinneden bu mesele üzerinde haftalarca işlemiş ve nihayet iki kişi üzerind« şüphesini toplıyarak bunlan takib etmeğe başlamışbr. Nihayet birkaç gün evvel şüphe edilen bu adamlardan Kayserinin Külük mahallesinden Berber ogullanndan Mehmed oğlu 327 doğumlu seyyar kuyumcu Tahiri yapbğı kalp paralardan birisini sü Terken cürmü meşhud halinde yakalamıştır. Hâdisenin buraya kadar olan kısmı zabıtamızm cidden mühim bir muvaffakiyetini ispat eder. Fakat bundan daha mühimmi ve asil üzerinde durulması lâzım gelen mesele bu işin bir fotoğrafla tesbit edilebilmesi muvaffakiyetidir. Bakınız nasıl: Emniyet Müdürlüğü kalpazanın evinî basarak bahçe içinde toprağa gömülü olan alet ve edevatlanm bulmuş ve bun dan başka basılmış bir takım liralar da elde etmiştir. Ayni zamanda Emniye Müdürlüğü yakaladığı kalpazam, arka daşlannı da meydana çıkartmak maksa idile tstanbuldaki Darphaneye gondereceğini ve Darphanenin bu gibi san'atkârlan bol maa; vermek suretile istihdam t «deceğini üeri sürerek mücrimi buna İkn etmiş ve cürmünü itiraf etmekle berabe arkadaşım da haber vermiştir. Bu itira Bu yılm kongrelerin'de göze çarpan gü zel bir hususiyeti birçok partili münev verler parti ocaklannda vazife almışlardır. Bu suretle yeni sene seçiminin partidc üzerine Tahirin arkadaşı Kayserinîn Ha büyük bir canlılık, muhit için de büyük sancı mahallesinden Kasab ogullanndan istifadeler yaratacağırut şüphe kalma Hacı Mehmed oğlu 326 doğumlu ve Üç mışhr. Halkevinde kâğıd adile anılan Reşid dahi yakalan mıştır. Her ikisi de polis dairesine getirBahkesdr Hafkevi krç çalışmaKarma b'lerek san'atlerinin kudreti ve bu husus hazırlanmaktadrr. Evin çalışkan perso « taki ehliyetleri anlaşılmak ve ancak on neli halka faydalı olabilecek mevzulan dan sonra Darphaneye gönderilmek üze buluyor ve programma koyuyor.. Halkere gözönünde kalıp yapmalan teklif edil vinde haftanm iki gecesi köylülere verilmiş ve buna da ikna edilmişlerdir. Bu miştir. Bu iki gecede köylüye faydalı nun üzerine kalpazanlar tezgâhlannı ku filimler gösterilmektedir. rarak hem bir kalıp yapmışlar, hem de Zeytinyağı fiatleri bu kalıpla bir lira dökmüşlerdir. Ve bu Edremid ve Ayvalrktan alınan haberşler yapıhrken zabıtaca fiilleri fotoğraf lere göre zeytinyağı fiati 38 40 kunışa la tesbit edilmiştir. kadar yükselmişrir. Bu yükselişin bir seKalp paralann döküldüğü kalıplar alelâde iki bakır levhasından ibarettir. Yeni gümüş liralardan birisi, bu iki bakır parçası arasına konulup bir çekiçle bakırlann her iki trah yavasça döğülüyor ve döğüldükçe liralann üzerindeki şekiller bakır üzerinde gözükmeğe ve bakır çu kurlaşbkça gerek yazılar ve gerekse Atatürkün fotoğrafileri çıkmağa başlıyor. Bilâhare bu iki bakır parçasınm arasma dökülen (kalay. kurşun) halitası soğu duktan sonra para meydana çıkıyor, ve kuyumcu Tahir liranın tırtıllannı ve tırtallar arasmda bulunan (Türkiye Cumhuriyeti) harflerini demir kalemlerle yazıyor. Kalpazanlann yaptıklan liralarda muvaffak olamadıklan ve taklid edeme dikleri cihet işte bu brtıllar arasında bulunan (Türkiye Cumhuriyeti) harfleridir. Çünkü esas liralarda bu yazılar kabarbnadır. Halbuki kalp paralarda bu nun aksi olarak mühür gibi kalemle yazılmış ve çukurdur. . Kalpazanlann şimdiye kadar kaç lira yapmış olduklan henüz tesbit edilmemiştir. Civar vilâyetlerle yapılmakta olan muhabereler neticesinde bunun miktan anlaşılacaktır. Fakat bugün Emniyet Müdürlüğünde bu liralardan 30 kadan mevcuddur. Gümüş liraları ilk defa taklid eden bu ÇETtNER n şeylerdir. Eski devirlerde «Atağ» manasını habrlayınız. menşe, mebde, yaratan manalanna gelAymak: (Radloff, I. 6 3 ) halk. kabiŞEHfR İŞLERl mişb'r. Bu eski mana hiristiyanlann ve le, aile, köy. Altay Türk şamanlannın Allaha ve oSinemalarda yangm tertibatı Bu kelimelerin etimolojik nun rahiblerine veya kamlara «ata» diye «oba» kelimesile karşılaştıralım. Yangm tehlikesine karşı sinemalann hitab etmelerinde kalmıştır. «Aba» keliiçinde ve dışmda alınması lâzım gelen Oba ob *g mesinden çıkan «baba» da eski devirlertertibat hakkmda tanzim edilecek olan Aba ab de tıpkı eski «ata» manasına gelmiştir. talimatnameyi Belediye fen heyeti tet Obak ob ak Bunu eski Orta Asya şeyhlerinin baba, kike başlamıştır. Her nekadar evvelce Omak om + ak bab, bob [ 4 ] ve bektaşilerin «baba» böyle bir talimatname yapılmıssa da buUbay ub + ay ünvanlannda görüyoruz. Eski Hârezm nun bazı maddelerinin tatbikına malî Oma omf ağ Türklerinin Bob kelimesi şimal islâvlanimkân görülemediği anlaşıldığından bunUmay um ay (. na pop (papaz) şeklinde geçmiştir; palar tadil olunacakbr. Yeni talimatname Aymak am f ak ay pa, papas kelimeleri de hep bu menşede hem yangma karşı ciddî tedbirler alınOymak oy + a + ak m den çıkmıştır. ması ve hem de sinemacılara fazla masBu kelimeler arasında gösterdîgımiz raf yükletilmemesi çareleri düşünülecekTARHAN «Aymak» veya «Oymak» kelimesinin tir. Tarhan kelimesi Türk împaratorluk etimolojik analizinde bir aynhk görüyolannın merkezinde bulunan Türklerce ruz. Bunun izahı teorimizi kavnyanlar lojiden fazla bir şey yapmadı ve yapa«imtiyazlı hukuklara malik devlet ada için gayet basittir: bebi de bu sene zeytin mıntakasmda ve mı» manasma kullanılmıştır. Orhon ki«Oba», «obak», «omağ» ve sair ke maz. rimin az olduğu sene olmasıdir. MüsABDÜLKAD1R INAN tabelerinde de bu manada kullanıldığı limelerde biz, esas kök olan «oğ» veya tahsil memnunduT. anlaşılıyor. Halbuki ayni kelime Tiyan «ağ» yerine onun manasını temessül ve (1) Kamusu Türkî. S. 184; Ana dil şan kırgızlannda ve Moğollarda «de tecessüm ettiren «ob» ve «om» lan al den Derlemeler, S. 209. Bursada malulgaziler balosu mirci, usta» demektir ki iptidaî manasm dık. Çünkü Güne; Dil teorisine göre bu (2) Radlof Lugati. I. 1157, 1159, ProBursa (Özel) Burada malulgazi da hâlâ yaşadığı görülüyor. îptidaî de caizdir. «Oymağ» yahud «aymak» keli ben. IX. 51; Aus Sibirien. II. 15; F. Kon, ler tarafından yılbaşı gecesi Belediye virlerde Türklerde demircilerin imtiyazlı mesinde ise esas kök olan ( V . f ğ) Uryanha seyahatine dair rapor, S. 4. salonunda bir balo verilecektir. Malul hukuklara malik olduğu Kırgız, Altay ve nin «ğ» si «y» olmuş ve bugüne kadar (3) Zaharof, S. 129. gaziler menfaatine şehrimizde ilk defa Yakut Türklerinin an'anelerini tetkikten muhafaza edilmiştir. (4) Kırgız Baksı Şaman dualarmda verilecek olan bu baloyu îlbayımız hi«baba> yerine hep «bab» sözü geçiyor. anlaşılmıştır. Şimdi biz esas kökleri meydana çıkarmayesine almıştır. Bir komite îlbayın (Bakınız: Ebubekir Divayef, Kırgız aÖmek olarak aldığımız bu birkaç söz mak suretile bu kelimeleri karşılasüra başkanlığında toplanarak balonun gükideleri, Kazan 1899). bize gösteriyor ki, kelimelerin etimolojik lun: zel olmasına çahşmaktadır. (5) RokchiH'in «Lamalar Diyannda» analizini yaparken kelimenin menşei, Oba ob (oğ) ag adlı eserinin rusça tercümesi (Peterestarihi ve geçirdiği mana tahavvülleri hak Aba ab (ağ) burg, 1901, S. 87). adamlann yakalanışı zabıtamız için bükında toplu bir malumata malik olma Obak (oğ) ob (6) Bundan 8 sene önce («Umay> ilâyük bir muvaffakiyettir. mız icab eder. Bunun içindir ki «Güneş Omak hesi hakkmda) başlığile neşredilmiş (oğ) om ag Emniyet Müdürü Tahir Işığın dir:kDil teorisi» nin tatbikmda, yalnız miha Umay bir makalemin mukaddemesinde şu saum (uğ) ay (=6) tifile hareket ederek kalpazanlann yakatırları yazmıştım: cOrhun abideleri» nnikî olarak kelimeyi etimolojik şekline Ubay ob (uğ) ay <=g) lanışında ençok çahşan ve bu çahşmada de zikredilen «Umay» ilâhesi Türklerin çevirmek kâfi değildir. Onun ilk manası Oymak: am + ak cidden muvaffakiyet gösterenlerden komillî ilâhelerinden midir, yoksa diğer nı düşünmek ve ona dair elde bulunan Görülüyor ki bu kelimeler «Güneş kavimlerden mi gelmiştir? Bu mesele miser Köken ve Alp Aslanla memur Dobütün malumab toplıyarak bu mananın Dil teorisi» esaslanna göre analiz edilir hakkında bir şey söylemek bizim ikti ğan şayanı tebrik ve takdirdirler. Bun etimolojik kaynağını aramak lâzımdır. ken tek bir köke irca olunuyor ve anla darımız haricindedir. Bu üâhenin îranlardan başka komiser Doğrul, Ünlü, meBir kelimeye dair filoloji ilminin bu şılmıyan tek bir nokta kalmıyor. lılann «Hümay, hüma» larile alâkadar mur Tekin ve Şahin de çalışmışlardır. güne kadar elde edebüdiği malumat eliBiz bu kelimelerin ayni kökten geldi olabilmesi birdenbire hatıra gelebildiği Muvaffakiyet, gayret ve hüsnu niyete gibi, Hindlilerde de ayni isimde bir ilââşıkbr. Bunu bir ideal telâkki eden zabı mizde bulunduğu zaman «Güneş Dil ğini ve semantik itibarile birbirine sıkı he bulunduğunu bir yerde görmüştük», tamız da bu isi hem millî bir borc ve hem teorisi» nin eski Lengüistik ve Filolojinin bağlı olduklannı ancak «Güne; Dil te «Türkiyat Mecmuası» (cild II, sahife de bir vazife bilmiş ve uzun mesaiden anhyamadığı hakikatleri nasıl meydana orisi» nin vazettiği esasları tatbik etmek 444 446). sonra buna muvaffak olmuştur. Bu, Tür çıkardığını da göstermek için «Oba» ke le buluyoruz. An'anevî mekteb bu ke«Güneş Dil Teorisi» sayesînde bn limeler arasındaki bu sıkı bağlanblan ve karanlığı da aydınlatabildiğimi ve bun kiye zabıtası tarihinde mühim bir hâdi limesini alalım: Oba kelimesinin bütün Orta Asya ve bir kökten geldiklerini farkedemez, an'a dan dolayı duyduğum sevinei göster edir. Türk kavimlerinde ne mana ifade ettiği 1 nevî mekteb, Rokchillin yapbğı erimo mek üzere buraya kuydedi,) SAHİR UZEL + + + + + + +