Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CÜMHURtTET Lloyd George hücum ediyor «Zecrî tedbirler maskaralıktan, gösterişten başka birşey değildir» Biz bize Heyecan ihtiyacı Küçükken bir sınıfta idik. Pembe yüzlü, sıhhatli, uslu bir çocuktu. Mektebden çıktıktan sonra senelerce birbirimizi göremedik. ftMusolinî, kurnaz dostu alı günü, Ankara, Türk devleDün akşam yolda ona rasgeldim; kotine merkez olduğunun yıldönüLavalin müzaheretile tngiliz nuştuk. münü kutluladı. Yüzü sararmış, sıhhati bozulmuştu. Umumî Harbin yarattığı yeni du hükumetini mat etmiştir. Halinde bir acaiblik vardı. Sebebini sorrum ve Osmanlı İmparatorluğu viraneliğiAğlanacak bir hal.. Herkes dum. nin büsbütün çökmesile, bunun yıkıntılan îçiyorum. üzerinde canlanan yeni varlığımız hükuonun çatık kaşları karşısında Dedi. met merkezimizi anayurdun bağnnda yıldığımıza hükmedecek!» Bir çocukluk arkadaşım olduğu için kurmak zaruretini göstermişti. alâkadar oldum. îçine düştüğü bu ruh Atatürkün yapıcı enerjisi Ankaradan Loid Georc, Sunday Ekspres gazetekrizinin kökünü bulmak istedim. güzel, Ankaradan uygun bir yer bulasinde zecrî tedbirler münasebetile bir ma Başına bir felâket mi geldi? mazdı. kale yazmışür. Aynen naklediyoruz: Hayır ! Mamunı imar, azçok herkesin başara«Habeş seferi nerelerde? Bu sefer o Âşık maşık mı oldun? bileceği bir iştir. Vesaitin bolluğu ve kokadar yavaş, o kadar heyecansız gidiyor Değil! laylığı, görülen işin değerini yarıyanya ki halkın alâkası çoktan gevşedi, hatta îşinden mi çıkarıldın? azaltır. T mesele gazeteciler için bile mühim bir Ev\ elki gün Nazım vapurile Hayır! Türk ulusunun yüksek azim, irade ve sermaye olmaktan çıkıyor. ostenceden gelen ve Sirkeci Peki nen var? Durup dururken içi kabiliyeti, millî mücadeleyi sonuna erişMaamafih gün geçtikçe tavazzuh eden ye çıkarılan göçmenlerin Traklir mi? tirdikten sonra, kendini Ankarada bir dayaya sevkine henüz başlana bir nokta varsa, o da bu seferin netice Anlattı: ha göstermiştir. TAoyd Georgun son sinde artık Habeşistan dağlannda, bu <<*~ îçim sıkılıyor. Akşamlan nereye mamıştır. Bu sefer gelen muhacirler 1800 kisidir. 600 hayTabiatin feyiz ve bereketinden mah dağların geçidlerinde taayyün edecektir. resimlerinden biri gideceğimi bilemiyorum. Şu koskoca şevan ve 250 araba getirmişler rum Ankara topraklannda Türkün gücü Cenevrenin müdahalesini bundan sonra artık kimse, aldanıp ta Ingiliz Hariciye hirde eğlencesizlikten patlıyorum. Ne bir ağac, meyva, çiçek yetiştirdi. Kerbelâya hesaba katmamak lâzım gelir. Çünkü Nazırının melul melul melemesini, îngi varyete, ne bir tiyatro var! Canın istedi dir. Göçmenler geldikleri gün nazire olmak için yarahlmış hissini veren bunun netice üzerinde kıl kadar bir tesiri liz aslanının gükremesi zannetmiyecek ği zaman bir konsere gitmek, bir konfedenberi Sirkecide karpuz ser bu beldeyi Türkün başarıcı kudreti çağıl olamıyacağı artık tamamile anlaşılmış tir. Daha fecii şurası ki, herkes, Ingiliz rans dinlemek kabil değil. Sinema, sigilerinin arkasındaki çamurluk çağıl suladı. Dik bir kalenin eteklerinde tir. lerin, Musolininin çatık kaşları karşısın nema, sinema. Hergün de sinema çekilir meydanda acıkta beklemektedırier. Sirkeci rıhhmında göçmen ailebir avuc kerpiç damdan ibaret bir köy Takarrür eden zecrî tedbirlerin bazı da yılmış olduğuna hükmedeceklerdır. mi? Yağmur ve soğuk vüzünden içlerinden lerinin hayatından manzaralar ları tatbik edilmeğe başlanmış, bazıları Bu zecrî tedbirlerin müthiş bir silâh Sabahtan akşama kadar yazıhanede hastalananlar vardır. Yola çıktıkları nin Bursa Karacabey şosesinin şimal azmanından, Türkün iradesi modem ve muhteşem bir şehir yaptı. da tatbik edilmek üzeredir. Fakat bun olduğuna inanan birçok sefdıller var. kafamız şişiyor. Onu biraz dinlendırmek, gündenberi içlerinde üç kadın doğur kısmındaki köylerde iskânları karar Böylece, Ankara, inlalâbımızın cidların ne tatbik edilenlerinin ve ne de Halbuki dünyanın en büyük devletlerin ruhumuza heyecan verecek bir eğlence muştur. lasmıştır. diyet, azamet, enerji, takib ve intac baedıleceklerinin Îtalyan istilâsı üzerinde den birçoğu buna iştirak etmiyor, ve Ital bulmak lâzım değil mi? însan da makine Irktaşlarımızm Trakyadaki müretteb Romanyada tecimenlerin bloke kal zerre kadar bir tesir yapmadığına ve ya yava, ihtiyacı olan herşeyi veriyorlar. mahallerine sevkedilememeleri vagon mış alacakları şimdive kadar alınamı kımlanndan, adeta bir imtihan meydanı gibi işliyemez ya.. pamıyacağına şüphe yoktur. Bu istilâ, Eğer Almanya, Büyük Harbde, ABu yoksulluk içinde ben, heyecan ih suzluktan ileri gelmiştir. Şark Demir vordu. Bu defa Romanyadan gelen bir olmuştur. plân mucibince durmadan, muttarıd ve merikadan, Brezilyadan ve Japonyadan tiyacımı içki ile gideriyorum. îçiyorum yolları, Ilbavlıktan verilen emre rağ habere göre bu alacakların transfer suBu imtihandan da nasıl çıktığımızı, muntazam bir surette genişlemektedir. pamuk, kömür, demir, bakır, petrol ve kardeşim. Akşam olunca şu köşedeki men bunlann sevki için lâzım olan 250 retile verileceği bildirilmektedir. Bu daha tren sabahleyın Ankaraya giriyor Zaten bütün bu zecrî tedbirler mese kauçuk alabilmiş olsaydı, o zaman kur meyhaneye çekiliyor ve çölde suya kavu vagonu henüz vermemiştir. Bu vagon nun için buradaki alâkadar tecimenle ken uzaktan görmeğe başlıyoruz. lar temin edilir edilmez sevkedilecek rin Romanya Bankasına 15/11/935 ta lesi bir maskaralıktan, bir gösterişten baş muş olduğumuz abluka kaç para eder şan bir adam gibi içiyorum, içiyorum... Ankara, anayurdun ortasında halis bir erdir. rihine kadar müracaat edip icab eden ka birşey değildir ve İtalyadan ziyade U di? Hele bizzat müttefıkler Almanyanın Türk incisidir. Biz, öteki şehirlerimizi Arkadaşıma sacmasapan sözlerle guKöstencede bekliven göçmenleri ge vesaiki göstermeleri lâzım gelmektedir. luslar Sosyetesine tevcih edilmiş bir silâh bu ihtiyaclarını temin etmiş olsalardı bu ya akıl öğrettim. Beni dinlemiyordu bile. tirmek üzere Bursa vapuru dün ha Bundan baska 19/10/935 ten evvel ta eskilerden miras aldık. Ankaramız ise, tır. Bu tedbirler îtalyanlan hiçbir suret abluka neye yarardı? Böyle gülünç bir Dalgın bakışlarla etrafı süzüyordu ve reket etmiştir. Nazım vapuru da bugün hakkuk edip vacibüttediye olan ala büsbütün bizimdir. Onu kendi isteğimiz, le yollarından alıkoyamıyacak, olsa olsa abluka olduktan sonra bir tek Ingiliz sarı benzi, sıhhatinin çökmeğe yüz tutmuş Köstenceye gidecektir. caklar bankaca istenilen vesaik göste kendi zevkimiz, kendi emeklerimizle vüA Uluslar Sosyetesine taraftar olan millet neferini bile feda etmek delılik olurdu. olduğunu gösteriyordu. cude getirdık. Ankara ile onun için kıRomanya göçmenlerinden 200 hane rîldiği takdirde verilecektir. erin toplarını tıkamaktan başka hiçLir Halbuki bugün göklere çıkarılan zecrî vanc duyuyoruz. Bu halden arkadaşımı mes'ul tutabiişe yaramıyacaklardır. Maamafih bunu tedbirler işi böyle gülünç bir ablukadan lir misiniz? Güzel Ankaramız, kutsal Ankaramız, Suriyeye kaçan bir mahkum bile yapsalar, gene muvaffak olmuş sa baska birşey değildir. bizim için yalnız bir şehir, bir merkez deO mektebde ik*n pembe yüzlü, neşeli yılabilirler. iade ediliyor Musolini, kurnaz dostu Lavalin mü çalışkan bir çocuktu. ğildir. Yeni ve diri bir tarihin temelle Bazı kimseler, zecrî tedbirleri büyük zaharetile Ingiliz hükumetini tamamile Memleketimizde on beş sene ağır ri onun üstünde kuruludur. Bundan başV. bir kumâzlık zannediyorlar. Halbuki mat etmiştir. (Baş tarafı birinci tahifede) ıapse mahkum edilmiş olan Elbistanlı ka, Ankara, bir milletin yüce fıtratini rıakikatte bu bir kurnazlık değil, bilâkis Habeşler bu badirede gene kendi hak etmiş ve karmakarışık bir halk küt Mehmed Duran isminde birisinin Suriye temsil eden bir sembol, azmin graniti ve gayet tehlikeli bir sersemliktir. îtalyan ef memleketlerine, onun dağlanna, kurak lesi, îngiliz general konsolosluğunun cam de tevkif edilerek zabıtamıza teslim olu iradenin tuncu içerisinde oyulmuş, eşs;z kân umumiyesini yıldırmaktan ziyade te Iığına, iklimıne güvenmek mecburiyetin lannı parçalamıştır. Ayni zamanda hü nacağı haber verilmektedir. bir anıttır. hevvüre getiren ve ortada hiçbir sebeb dedirler. Elbistanlı Mehmed buradan kaçtık cuma uğrıyan bir Yunan mağazasının da Bir anıt ki kaidesi milletin bağrı, balâolmadığı halde İtalyayı bize düşman eden Ansızın başlıyan yağmurlar, Habe camları kınlmıştır. Polis, şehrin ıki ma an sonra Suriyede pehlivanlık ile geçin sı da Atatürkün varlığıdır!. lüzumsuz tehdidlerden başka birşey de şistana Uluslar Sosyetesinden daha çok hallesinde ates açmak zorunda kalmış, mektedir. Ercümend Ekrem TALU yardım etmektedir. Hiç olmazsa toplann, neticede birçok kimseler yaralanmıştır. Dün, îstanbulun en azılı sabıkalılan Italyanlar şimdiye kadar îngilterenin nakliye kollannın geçecekleri yolları siŞehrin birçok yerlerinde, bilhassa el Buğday fiatleri kudret ve azametinden yılmakta, ona de lip süpürmek suretile îtalyan istilâsını sarhoş olup kavga etmişler ve Galata çilik binalan etrafında piyade kıt'alarile da Demirci sokağında biribirlerini bı Borsada buğday fiatleri 20 para ka rin bir hürmet beslemekte, ondan çekin tehir etmektedir. Bu zavallı, metruk ve polis kordonu tesis edilmiştir. dar bir tereffü göstermişken son ikı gün mekte idiler. Fakat şimdi, îngilterenin igfal edilmiş millete ancak tabiat biraz raklamışlardır. Meshur sabıkalılardan Marmara HaŞimdi durumda sükun olmakla b e u zarfında bu yükseliş 10 paraya inmiştir. Hüsnünün İlç^ bu azametine adamakıllı meydan oku merhamet gösteriyor. san, Arnavud Mehmed, Topal Rasim, ber, akşam üzeri Nahas Paşanm söz söy Dün borsaya 270 ton buğday geldiğin bavlığa atanmasi • yorlar. Bundan sonra îngilizlerle olan Zaten, İtalyanların harbi de, hava Cemal ve şoför Receb bir hayli rakı ic liyeceği Vefd partisinin büyük toplantıden bu miktar buğday fiatlennın daha le boş kalan İstan • münasebetlerine biraz da istihfaf karış dan bomba atmağa münhasır kalmış ve mi$ler ve sarhoş olmuşlar. Galatada bul Emniyet Di • sında başka kanşıklıklar zuhur edeceği fazla inmesine âmil olamamıştır. tıracaklanna hiç şüphe edilmemeli. rektörlüğü mua • bu da birçok zavallı halkın câniyane bir Demirci sokağından geçerlerken biri tahmin edilmektedir. Ziraat Bankası buğday ihtiyacını kar vinliğine kıymet Başaramıyacak olduktan sonra, bu işe surette öldürülmesine sebebiyet vermiş birlerile kavgaya başlamışlar, kavga Yeni karışıkhklar şılamağa çalışmakta ise de alâkadarların li idarecilerimizder, hiç te girişilmemeliydi. Eski bir darbı me tir. Bu bomba tayyarelerinin benzini în birdenbire büyümüş ve Receb bıcakla Kahire 13 (A.A.) Taniada da söylediklerine nazaran bu tedbirler el Kenan tavin edil sel vardır: giliz hükumetinin hissedar bulunduğu Cemali kollarından varalamıştır. Ce mühim kanşıklıklar çıkmıştır. Polis, mü lerinde stok buğday bulunanlara kar miş ve işine baş «Kavgaya girişmekten sakın, fakat gî Iran petrol kuyularından temin edilmiş mal varasının tesirile bir aralık şaşırsebbibler üzerine ateş etmiye mecbur şı hiçbir tesir yapamıyacaktır. Ziraat lamıştır. mışsa da şaşkınlığı çok sürmemiş ve o riştikten sonra da karşındakini senden sa tir. da bıçağını çıkararak Recebi yüzünden kalmıştır. Bir kişi ölmüş ve üç kişi ağır Kenan Mülkiye kınmağa mecbur et!» derler. Demek ki îngilterenin Süveyş kanaıl varalamıştır. Bu arada öteki sabıkalı yaralanmıştır. 13 ü ağır olmak üzere Bankasmın bu hareketi ellerinde stok buğday bulunanları daha ziyade ihtiyat den mezundur. Bir Zecrî tedbirlerin îtalyanlar üzerinde Iran petrol kuyulan varidatı, kendilerini lar da biribirlerini yumrukla döğmive 45 polis memuru yaralanmıştır. Bir polis lı davranmağa sevketmektedir. Dün bor cok üçebaylıklar ki tesirleri bundan ibaret. Şimdi de baş koruyacağımızı zanneden biçare Habeş başlamışlardır. Vak'ayı haber alan pokamyonu ve bir motosiklet halk tarafın sada buğday şu fiatler üzerinden mua c"a bulunduktan sonra lç Işleri Bakanka yerlerde bıraktığı intıbalara bakalım. lerin zararına, onların kanı pahasına ola lisler hemen vak'a yerine koşmuşlar lığı tarafından Belçikava yollanmış ve dan yakılmıştır. mele görmüstür: Hariciye Nazjn Sir Samuel Hoareun rak gittikçe artmaktadır. orada Ekol Administratiften mezun oldır. Polisin geldiğini gören sabıkahlar Vefd partisi hükumeti tutmaYumuşak buğday: 9 9,16, seıt muştur. Bundan sonra îç İşleri BakanCenevrede söylediği nutkun ve bunun aBir zamanlar Habeşlere silâh satılma kaçmağa başlamışlarsa da hepsi yaka mağa karar verdi 7,15 9,10, kızılca: 9 kuruş. kabinde îngiliz donanmasının Akdenize sını menettik, fakat diğer taraftan da lanmış, içlerinden valnız Marmara Halıgında vazifeler aldıktan sonra gösterdıği muvaffakivet üzerine şehrimiz Emyığılmasınm Avrupada ve Amerikada Italyanlara, tayyarelerini uçuracak ve san kaçabilmiştir. Marmara Hasan bunKahire 13 (A.A.) Vefd partisi nivet Direktörlüeü muavinRine tayin büyük bir tesir yaptığına hiç şüphe yok. bombalarını dolduracak maddeleri bol dan üç av evvel Galatada bir garson ta icra komitesi, îngilterenin 1923 ana ya söylenmektedir. edilmiştir. Muvaffakiyetler dileriz. O zamanlar, Amerika ve Avrupa gaze bol temin ettik. İşte İngiltere hükumeti, rafından karnından bıcakla yaralanmış, sasını meriyet mevkiine koymağı reddetKahire 13 (A.A.) Vefd partisi teleri, Ingiliz aslanının yelesi kabarmış, Baldvinin diline pek tatlı gelen Uluslar hastaneden çıktıktan sonra da kumar tiğini bidiren Sir Samuel Hoareun nut şefleri Nahas Paşa ve Makram Ebe Şamda Tayyare piyankosu kuyruğu dikilmiş bir halde gene sahneye Sosyetesi misakmı böyle müdafaa ve bazlık sucile vakalanmıştı. Polis Mar kuna karşı duyduğu hoşnudsuzluğu rzhar ided, kendisine arka olmamak nıyetinde maravı aramaktadır. atıldığını günlerce yazıp durdular. maksadile, hükumete arka olmanmğa bulunduklannı Başbakana bildirmişlerdir. muhafaza etmektedir. kazanan gene Yazık ki, şimdi bu aslanın o kabarmış karar vermiştir. Fakat bu karar, kat'î değildir. Habeşlerin gayet cesur olduklanna ve harbi uzatabilirler. Bir Şam gazetesinin yazdığına göre yeleleri Edenin zecrî tedbirler vesıkası şüphe yok. Fakat, fennin en son icadla Sanıldığına göre, Vefd partisi, Nesim Kral, bugünkü şartlar içinde, kabine aslen Berutlu olan Abdulhamid Ahmed îtalyanların Makalleye ilerilemek hunın yırtık parçalarile buklelere sanlmış, rile mücehhez bulunan îtalyan orduları susunda gösterdikleri betaet ve korkak Paşanın çekilmesini istemiştir. Buna kar nin istifa etmesi muvafık olmıyacağını Şami adlı bir gene Türk Tayyare pi kuyruğu da Lavalin emrile bacaklarının na karşı koyacak bir vaziyette değiller lık, silâhsız olan Habeşlerin Kerilla har şı Nesim Paşanın, bugünkü ahvalin i söylemiştir. Gösteriler yapıldığı ve bir yangosunun geçen ay çekilen kesidesiarasında kısılmıştır. dar mevkiini muhafaza etmeyi ıcab et polis âmirinin yaralandığı bildîrilmekte nin 100,000 liralık ikramiyesini kazandir. Olsa olsa yağmur mevsimme kadar, bindeki meharetlerine en parlak bir de mıştır. Ağlanacak bir hal... Bundan sonra Kerilla harbi yaparak îîtalyanları yorar lildir.» tirdiğini bildirerek, bu talebi raddettiğ dir. 1800 g ö ç m e n henüz IBUGUN DEBUJ Trakyaya gönderilemedi Ankara Şark Şimendifer Şirketinden 25 vagon alınınca sevkiyat başlıyacak. 2 vapur Köstencede bekleşen beş bin göçmeni getirmeğe gitti Mısırda İngiltere aleyhinde gösteriler Beş sabıkalı Sarhoş olup birbirlerini yaraladılar Yeni Polis Müdür muavini HİÇ Edebî Roman: 47 Seza Hanım.. Şu kahveyi içiniz... Içemem. Yaşamak istemiyorum. [Yaşamak için hiç birşey yapmıyacağım. | Fincanı eline almış olan Hüsnü, onun yanına oturuyor. Obür yanına hastabakıcı oturmuş, Hüsnü konuşuyor. I Yaşamak için değil... Hayır bu istırabı çekmek, daha kuvvetle çekmek için, daha kuvvetli olmanız lâzım... Bir [yudum... Bir yudumcuk... Fincan şimdi dudaklarına yaklasmış. Onun için kâfi derecede yanamıyo'um... Hakkınız var... Onun için kâfi Jerecede yanamıyorum. Daha yanma ıyım değil mi?... Daha baska şeyler olnalı, daha kuvvetli bir şeyler... Ben bir jey yapmıyorum. Onlan itiyor, yerinden fırlıyor: Sıkılıyorum, diyor, sıkılıyorum. eni bir yerlere götürünüz... Bu daracık erde kalamam... Kalamam diyorum sie... Duvarlan üstüme düşen bu yerlerde alamam... Ah kalamam, kalamam.... f gelirim... Siz ne yapacaksınız Hastabakıcı kadın: Yarın, diyor, yeni bir iş bulmak üzere iş bürosuna müracaat etmek mec buriyetindeyim. Malum ya yaşamak lâYazan: Suad Derviş zım. Ölenle hayat durmuyor Hüsnü ciddî bir yüzle: Mehmed... Mehmed... Mehmed... Birkaç gün bq gibi endişelerıniz Hastabakıcı: olmasm diye cevab veriyor. Çocuk artık Ona biraz müsekkin bir ilâc vere yok amma... Kendisi bir bakıcıya muh ceğim, uyusun. Yoksa bu gece otelden taç. Yalnız kalamaz. Siz, onun yanında koğulacağız. kahrsınız. Dıye Hüsnünün kulağına fısıldıyor. 11 Ve o yeniden kanapenin üstünde hıçSabahleyin gözlerini ilk açtığı dakikırırken ufak çantasını açarak içinden kada yataktan fırlıyor. çıkardığı bir takım ilâc kutulan ve şişeBurası neresi?.. Onu nerelere getir lerile uğraşıyor. mişler. Bu yabancı o d a ü l . . Ve karşıki *** aynadaki bu kadın... Yüzünün derin Şimdi uyudu. Ben de odama gi çizgileri, şişmiş burnu, kızarmış, küçül diyorum. Orta kapıyı aralık bırakaca müş gözlerile, darmadağınık saçlarile ısğım.. Ona dıkkat ederim... Yarın hanı tırabın korkunç yaptığı bu çirkin kadın mınız buraya gelecek değil mi?.. kim?.. Maalesef karım burada yok. KenKendisi mi?... disi îstanbula gitmişti. Çocukla beraber Elile şakaklarını tutan gene kadın kışı îstanbulda geçirecek. sesleniyor: Yarın kendisi yalnız mı kalacak.. Şivester Gertroçl... Şivester Ger Ben yarın cenazenin müslüman trod. mezarlığına naklile meşgul olurum. Ö Geliyonınu bür gün orada cenaze merasimi yaptın Kapı açılıyor. "Yorgunlugu yuzünun rız... Ben yarın öğleden evvel bir boy çizgikrinde okunan jivester Geıtrod ka pının önünde: şerattan, onu en uzun müddet muhafaza banyo odasına sokuyor. Ve şimdi tıpkı uslu bir çocuk kadar muti olan gene ka Şimdi Hüsnü Beye telefon edi eden tabutu. niz. Şimdi hastaneye telefon ediniz.. Dün «însan nelere mütehammilmiş meğer» dın yıkanıyor: Saçlarınızı toplıyalım. benden cenazesi için para istiyorlardı diye düşünürken el çantasından çıkar değil mi?.. Cenazesi için para lâzım... dığı bir çek defterini masanın üzerine Saçlannı kendi mi tarıyor, hastabakı Evet madam... Şimdi telefon ede atıyor.. cı mı?.. Bunun farkında değil. Yalnız nm. Daha buradasınız şivester Gertrod. dağınık, karışık saçları arasına giren ta Tabutu en iyi cinsten olsun, en Telefon etmediniz. rağın saçlannı kopararak camnı yakü güzel tabutu onun için alsınlar.. Çiçekler Duymadmız, madama telefon et ğım hissediyor. isterim. Bir sürü çiçekler... Yoksa yav tim. Şimdi otelin merkezinden cevab bek Şimdi bir elbise giymeniz lâzım... rumun cenazesini bir yere mi attılar. Elbise mi?... liyorum. Hayır madam. Dün akşam Hüsnü Evet. Sabahleyin gardaki eşyalan Merkezden cevab bekliyorsunuz Bey hastaneye telefon etti. getirttim. İşte. Burada. öyle mi?.. Ona getrler, başlıklar, esvablar, be Artık mânasmı düşünmediği bu söz Hastabakıcı ona siyah bir elbise uza yaz ayılar satın aldığı gibi şimdi de tıyor. tabutunu ısmarhyor. Tabutunu süsliye leri makine gibi mırıldanıyor. Siyah bir elbise giymeniz daha Zıl çalıyor. cek çiçekler öyle mi?.. doğru olur değil mi? Allo.. Allo.. Hüsnü Bey burada Dün zihninin kabul etmediği hakikat. Gecedenberi Mehmedin Ölümünden Seza Hanım.. Evet kendisi sizi bekliyor.. Şimdi bütün korkunçluğile beynine yer başka birşey düşünmiyen, başına ilk geleşmiş. Şimdi içinde başka, başka endi Ve... len yabancı düşünce bu: Seza dinlemiyor. Şimdi, hiçbir şeyin şeler beliriyor. «Biz Türklerde de matem elbisesi Daha dün sabah ona: «Çocuğun için farkında değil... Tıpkı kurulmuş bir ma vardır zannediyor.» Seza farkına varmabir altın sandık yaptırıyoruz» demiş ol kine gibi durmadan odanın içinde do dan, çocuğunun cenazesi daha kalkma salardı, bunu söyliyenleri tırnaklarile laşıyor. Birden omuzuna bir el dokunu dan evvel başka birşey düşünebiliyor. parçalar, böyle bir şeyi çocuğunun üs yor: Madam size siyah çorablar da al Giyinmez misiniz?... tüne yoranlara lânet ederdi. dırdım. Giyinmek mi?... Şimdi ise; endisesi ona en güzel ta Teşekkür ederim şivester Gertrod.. ^ Evet... Geliniz... îçeride bol bir butu vermek, en dayanıkh tabutu... Oh.. Bir şey değil madam... Toprağın rutubetinden, kurdlardan, ha soguk su ile yüzünüzü yıkıyalım. Onu [ (Arkan var)