Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3J Cumhuriyel ÇOCUK M ASALLARI [Geçen defa çıkan kısmın hulâsası: Fransada vaktile çok aksi, suratsız, merhametsiz bir Kontes varmış. Çift liğinde çalışan köylüye, rençpere etmediği zulum, iskenceyi bırakmaz, elle rınden bütün yetiştirdikleri mahsulle ri vergi diye alır, kendi zevkine, safa sına sarfedermiş. Kadm erkek, büyük, küçiik, herkes köle gibi çalışıp onun masrafına para yetiştirmeğe uğraşir mı» ] Esirden farklan, ayaklannda demir, boyunlarmda Iâle olmaması, sabah akşam sırtlannda kızılck hosafı pistne • mesı ıdı. Bir gün ortada bir rivayet dönup dolaşmağa başladı. Paristen Kontes Kerbraya çok sık bir ayakkabı gelmis şimroemistim. Gıda meselesi esasen bir itiyat, bir alıskanlık isidir, değilmi efendim. Hayvanlar nasü ot yiyip pekâlâ doyuyorlarsa bunlar da öyle yapsmlar. Zaten bu baldın çıplaklann bayvandan farkı ne? Onu da bulduklarma şükret$inler, böyle zeki bir kadnın himaye • sinde bulunduklanndan dolayı da sa bah aksam Allaha minnettarlıklannı arz için dualar okusunlar. BeUci içlerinde birkaç inatçj, birkaç nankör çıkacak • tır. Fakat bendeniz, sayenizde, onlan pekâlâ yola getiririm. Hain Kontes: Evet, dedi, ot vero«mek istiyen lere dayak atarsın.. Bu bir kısmını > • • landınr, bir kısmınm da istihasıni körletir, mesele de hallolur gider. Emredersmiz efendiımz. Bütün bu işlerin yolunda gHme • si için şöyle bir kere gorunntem kâfidir ya, demindenberi bos yere fena ihtimaller düşünüyoruz.. Tabiî değil mi, efendkniz.. Ertesi gün duvarlara yapıstmlan kâğıtlarm önânde bütün köyhl ve rençperler hayret içinde toplanmışUrdt. Bu kiğıtlar, köylüye bundan sonra buğday yerine saman ve yulaf verfleceğini bfl diriyordu. Arhk iş reaaJet derecesini buhnus demekti. Kontes halkı, ahınn • daJri beyğirlerden daha aşağı addedi • yordu. Cünkü onlara fazla olarak «r • pa veriliyordu. Halbuki balka bu da yoktu. Senelerdenberi itaat ve sukunet için • de efendilerinin her dediğine boyun igmeğe alısmış obnalarma rağmen bu müthiş haber ahali arasmda kuvvetli fv • tına koparmaktan geri kalmamifb. Tam o sarstda verdiğî emrin tesirini görmek için malikâneyi dolasmafa çı • kan Kontesin arabası halk kütlelermi yararak üerliyor, vaktOe yoMan uzak • lasamıyanlann ensesinde arabacının kamçısi sakırdıyordu. Ahalinin gayri • roemnun ve isyankâr oldugu yâzlerin • fmeraklı Jak Ransing adası Jak Ransing Amerikada vaktile içki yasağı varken çok geniş miktarda kaçakçılık yaparak zen gin olmus, ortada ispat bulunmadığı için mahkum edilememiş bir adamdır. Şimdi gerek rakipleri nin gerekse düşmanlarının diğer tarafından hırsızların ve korsan Iarin taarruzundan korunmak i I çin deniz üzerinde yüzen kendi] sine mahsus bir ada yaptırmak mecburiyetinde kalmıştır. Cün kü serveti tam 100 milyon dola ra baliğ olmaktadır. Ransingin düsündüğü proje ye göre bu ada 26 milyon doîar masrafla vürude gelecek Kali forniya körfezinde her türlü fır tınaya dayanacak bir vaziyette kurulacaktır. Boyu 400, eni 200 metro olacaktır. Bir köşesind'» genişliği 40, uzunluğu 50 metro luk bir liman bulunacak, adaya gelen gemiler buraya yanasacaktır. Adanm ağırhğı 80 bin ton o • larak tasavvur edilmektedir. A danm üzerinde birçok küçük ev ler ve mükemmel bahçeler vü • cude getirecektir. Diğer taraftan bir telsiz istasyonile erzak ve tath su deposunu da havi olacaktır. Adanın bütün kenarlannda 6 metro yüksekliğinde duvar bu lunacak, müsaadesiz kimse giremiyecek, geceleri birçok projek törler etrafı aydınlatacaktur. Eski kaçakçı Ransingin 100 Tüafallâh, iştihan yerinde amma, uyku gözünden akıyor. IFotoğrafçtmız Namık B.in koleksiyonundari) FAYDAÜ B^LGÎLER | Atillanın mezarı Fransız gazete'.erinin yazdık . !arma göre umumî muhacer«te ETAHATIER Hindistanda Keşmir raçalığı Hnidistanda Keçmir raçalığı o havalinin en güzel ve en mahsuldar yeridir. Ingilizlerin himaye • sinde bulunan bir raça tarafın • dan idare olunmaktadır. Erazisi 75 bin kilometro mu rabbaıdır. Ahalisi iki milyondur. Himalaya dağlarından inen Celâm Keşmirdeki meşhur binalardan nehri sulamaktadır. Zengin or Tahtı Süleyman mabedi manları vardır. Bahçelerinde, tarÜeta Venediğe benzer. Çönkü lalannda her türlü mahsul ye Celâm nehrinin bir çok ayak tişir. Çiftliklerinde kaz, ördek, lan üzerine insa edilmistir. Hi • hindi, tavuk gibi hayvanlar besmayala dağlarındaki karlarn lenir. Ormanlarında ayi, kaplân, mttnzarası da ilâve edilince şeh'r büsbütihî güzel bir manzara alır. Ahalisi zeki, akıllı ve okumuştur. Boyları orta, gözleri siyah, ahnlan çıkıktır. Keşmirin bilhassa salian methurdur. Zenginlerin evleri çok süslü ve zariftir. Ba Eilannın da Celâm nehri üzerin • de seyyar birer köşk gibi yüzen Keşmir ordutuna mentap büyük ve geniş gemileri vardır. mahariplerden bir grup Buradaki eski kıymetli eserler sırtlan ve diğer nevi hayvan'ar den en meşhuru «Tahtı Süley • nvlanabiür. Ayni zamanda dağ • man» mabedi ve «Şah Ham lık erazide ceylânlar vurulabilır. dan» camiidir. Şalimar köşkü de Keşmirin merkezi Srimgar $eh siyah mermerden yapılmıs kıy rîdir. Bunun Hint lisanında mâ mettar bir binadır. Bahçesinde nası güneş şehridir. Bu kaeaba â yüzlerce fıskiyeler vardır. ti. Bunun efi söylendiğine gSre Krali • çede bile yoktu. Çünkii üsKi fındık gi bi kocaman iki pırlanta ile süslenmif • ti. Diğer taraflarma t&kılı incflerin, zümrütkrm, yakutlartn haddi, hesabı yoktu. Söylendiğine göre Kontes Kerbra bn ayakkabıyı yüx çakıl taşmm agırhgma miisavi bir torba altma sahn almışb. Hey gidi gurar, hey gidi taş kalpli Jik bey! Yanında çabsan insahîardan bu kadar aç, çıplak, aefH ve ymrdıma muhtaç varken bu kadm nasd ohıyor da böyle b'r papuc giymeğe cesaret göster:jor, buna vicdam razı oluycrdu. O alcığı bir çift ayakkabının parasile, beiki yüzlerce baldm çıplak yavru, se nelerre yedirilip, îçirflir, giydirOip ku • şaülırdı. Tam o sene bufdaylarm bir kurra yandı. Mahsul az oldu. Kısm da don dehşetli idi. Toprağm iki kans içerisi ne kadar buzlar girip onu eküip biçil • mez bir hale getirmişti. O ki|, ocaklann üstünde tereyağk gözlemeJer pismez oldu. Cünkü buğ • day yoktu, un yoktu. inekler «H ver miyordu, onun içîn yağ yoktu. O civar, denilebflir ki asırlardanberi böyle bir kıtlA görmemişti. Buna rağ • roen hain Kontes, ineklerden bölük bnçuk nekadar süt çtkarsa bunlarm hep • sini banyosuna döktürüyor, ber sabah içine girip yıkanryordu. Zavallı halk bu pis kadmın vücudüniin temtzlen mesinden artakalan sütle yağ yapıp gözleroe yiyecek değli ya, kuru ekmegı böliio atıştırmağı tercih ediyor, tatü giinleri de onun yanına bir iki bas soğan kırabildi mi, kendîsini dünyanm en mes'ut ve bahtiyar adamı addediyordu. Fakat yavaş yavas bu yoksuzluk en mutevekkil, en uslu olanlarm bile kalbinde ve ruhunda garip hisler uyandtrmaga başIadı. MidelerdekJ zayifl* vufcude, o radan da kafaya vurdu. Malâm ya, kurdu ormandan dışanya çıkroafa mec bur eden achktır. Sundiye kadar bütün bu haksızlık • lara karsı kimse sesini çıkarmaği aklı • na getîrmeaken, yavas yavas değir • roende, tarlada, çiftlikte, ötedeberide açktan açı£a Kontesin aleyhinde bu • lunanl&r oluyordu. Hem de kendis'ne sadtk bazı rasus hizmetçilerin hrıl fuıl dolasmaimna rağmen! Kâhya Giyon bile vaziyetin farkina varmif, kendiiermin altm yumurtlıyan tavuğu öldürmeğe kastetmis olduHan • nı görmüs. hamma: t'.fendimiz, demijtl, böyle gıder se çifllik ahalisî bir lokma yiyecsk Su • lamıyacak, hepsi açlıktan ölecekier.. Zalim Kontes omuzlannı silkmis: Her zaman ekmek, süt, tereyağı tikmacaklar değil ya, biraz da ot ye sinler, onu da bulamazlarsa zift yesin • ler: Cevabını vennişti. Hannmn bu hu sustaki lâkayitliğini görunce Giyon da büsbütün aldırmaz bîr şekilde davranmak istemişti. Sahi efenduniz, bakm bunu dö sebebiyet vererek tarihte yeni bîr devir açan meşhur Türk hükum irian Atillanın m<xarı Viyanada satıhğa çıkanlmıştır. Birkaç se • ne evyel Macaristanda kesfedi • len bu mezar zengin bir Avus • turyalı tarafından bizim para mızla 200 bin lira kadar bir pa • raya satın alınarak Viyanaya getirilmiştir. Bu mezann dışından pek o kadar san'atkârane görünmemekle beraber içi baştan başa ince bir altm tabakasile kaplıdır. Eğer Fransız gazetelerinin verdikleri bu haber doğru ise büyük Tür • kün mezannı satın alıp müze mize koymak vazifemizdir. Hü kumetin nazarı dikkatini celbe deriz. den ve btitân tavnlanndan belli İdi. Kontes şöyle bir görunüp gürültüyü yahstırmak için arabayı durdurttu. Etek • lerini tutarak asagı indi. Ayaklannda o meshur elnıaslı, zümrütlü, yakutlu, incili ayakkabısı vardu Halk kendilerine nisbet yapılıyormuş, acbklarüe alay edüiyormus tarzmdakı bu vaziyete büsbütün kızmifb: Kahrol! Kahrol! diye bağınyorlar, aralarma giren u»aklan itip kakıstmyorlardı. Küçük çocu ğun biri de kalababk arasmdan flerle • mis, ağnr, tahta altlı papucunu kaldınnca Kontesin kafasına abnıştı. Usaklar şasudılar, kadm saranp oldugu yerde sallandı. Biraz sonra kendine geldiği vakit yüzüne birsey ol madıgmı, fakat kalbinin manevî şekilde müthiş yaralandıgmı gördü. Bütün bu halkm sefaletine, yoksulluguna kendisinin sebep oldugunu anlamış, goz • leri yasla dolrouştu. On îki yasmda bir çocuğun verdiği ders onun zaliro ve hain benliğini sefkadi bir mevcudiyete çevirmişti. Kâhyanın yakalannş oldu • ğu çocuğun serbest bırakilmasmı em • retti. Onu yanma çağırdı; ayaklann • dan ebnash, zümrütlü, yakutlu, incili ayakkaplarını çıkanp yavruya uzatb: « Bunlan sat, dedi, parasmı köylüye, rençpere dagıt, Yeni mahsul o • hncıya kadar istedikleri seyleri alıp karmlanm doyursunlar. Fakat mfîsaade et su tahta altlı papuç bende bir yadigâr olarak kalsm. Ruhumda hasıl olan bu iyi tebeddülün başladığı günü daima bana hahrUtsm.» Çok defa zalim, ve ham kalplerde şefkat, merhamet hisleri uyku halin dedir. Onlan uyandırmak için bazan bövle en küçük hareketler ve canlJıklar kâfi gelir. Bilmeceyi halledenler c milyon dolan var amma, rahatı yok... Hiyle ile kazanılan, alın teri mahsulü olmıyan para böy ledir. lnsanm başına belâ olur. Bunun için yavrulanm Jak Ransinge sakın gıpta etmeyiniz, ona acıyımz! Eylul bulmacası dokuzunda aldık. ŞuyukarAi boş yerlere, noktalar 1273 sene fark... Pusulanın, barutun oldugu gibi kâğıdm da icadı Çinlilere at fedilmekedjr. Bir Pekin gaze • tesinin yaptığı tetkikata göre ilk kâğıt Çinde Kanton şehrinde viicude getirilmiştir. Bu hususta kullanılan iptidaî madde dut a. • kadar harfler koyarak cumleyi tamamlaymu. Meydana çıkaracagınız söz çok büyük ve mc«'ut bir hâdiseyi son derece sade bir şekilde ifade edecektir. Doğru halledenlerden birinciye 5 lira, ikinciye bir mürekkepH kalem, ü çüncüye Foto Etemde resim çıkarmak hakkı takdim olunacakbr. Dördüncuden yüzüncüye kadar muh* telif hediyeler. Bilmeceyi doğru halle • dip te bize fotoğraf gönderenlerin re simleri de gazeteye b&sıhr. Cevaplar eylulün sonuncu günü * ne kadar «Cumhuriyet Çocuk Sahifesı» adresme gönderilmelidir. Bu şarta riayet etmiyenler ve geç kalanlar mükâ fat alamazlar. ağacının kabuğunun üzerinden yapılmıştır. Çinliler bu hususta sonra kenevir, daha sonra da keten kullanmıslardır. Bu usul 1 ranhlar ve Suriye yolile Arap lara geçmis onlar paçavradan kâğıt imal edecek fabrikalar te sis etmişlerdir. Avrupalılar kâğıt imalini ancak on ikinci asırda öğrenmişlerdir. Yani Çinlilerin kâğıdı icadile bunu Avrupalıların yapabilmesi arasmda tam 1273 senelik bir fark vardır. Isanm doğuşundan evvel 123 senesile 1150senesi. doğru halledip te bize fotoğ. raf gönderenlerin resimlerini basmaya de. vam ediyoruz Burada resmi çıkmak mut. laka hedıye kazanmış olmaya delâlet et. mez. Hedıye kazananların isımlerl her ayın ilk haftasındakl büyuk listede ne§ rolunur. Soldan sıra ile: 1 Üsküdar Muhtelit ortamektebi 357 Sadettin. 2 Sımavda Jale fotoğrafhan&sı sa hıbinin oğlu Hüseyin. mektebi 214 Vahlt Turgut. 10 Nızip tahrırat kâtıbi beyin oğlu Hulusl Rifat 11 Beyoğlu 12 nci ilkmektep 264 Ya. şar Emin. 12 Çarşamba 15 inci ilkmektepten Selma. 13 Gumüsane avukat Hikmet Beyin kızı Güner. 14 Malatya Hilâl Bıçki Yurdu 29 Fıtnat. 3 Kandılli kız lisssı 236 Muhsme 15 Iznik Muskirat bayıi Avni Efendi 4 Kanlıca bakkal Osman Ef. yeğeni oğlu Çetın. Şefkati. 16 Galata Imam sokağı 2 Muveddet 5 Kadıkoy 12 nci ilkmektep Nusrat M:mduh Hahl. 17 Elâzız Şedelezade Muzaffer Zeki. 6 Mersin Gazi Pasa ilkmektebi 204 18 Konya Ismet Paşa mektebi taleSuat. besinden Nıhat. 7 Kütahya memleket hastanesi kar | 19 Üsküdar kız san'at mektebi 389 şısmda Melâhet Mumtaz. | Melâhet Kenan. 8 Uskudar 21 incl ılkraektep 62 Ferda. J 20 Davutpaşa ortamektebi İ12 All 9 Bursa M K. Paşa kazası merkez j Bey ve Hanımlar.