Katalog

»7Bîrineikântm 1 <7^»»w httfiftf FransızAlman anlaşmasına doğru yeni bir adım Fransa, Sarda reyiâm esnasında asayişin beynelmilel bir kuvvet tarafından teminine razı oldu Avrupa suthunu tehdid ettiği söy madığinı Alman ve acıın siyasal tf • lenen Sar meselesi birdenbire bu sulkârt umumiyeleri önünde tamamen hu takviye edecek bir safhaya girmişgöstermek için bunun Franslz ve Al • tir. Bu havzadaki Franslz paralarl ve manlarin dı* kalacağı uluslararası poeermayeleri hakklnda Almanya ile lise verilmesini istemekt'dir.» Fransanln doğrudan doğruya uyustukM. Eden, Almanya ile Fran»* ve larl malumdur. Buna rağmen Fransa diğer memkketler de onaylamak sar» hükumeti reyiâm esnaslnda asayiş botile Ingilterenin gereken polisi verrn» • zulduğu takdirde Franslz ordusunun ğe ani (âmade) olduğunu büdirmis tnüdahale etmek hakklnl muhafaza etir. diyor, bu da Almanyan'.n şikâyetini M. Benes ve Aloisi de, buna b«n • mucib oluyordu. zer biidirimlerde bulunmuslardir. Vaziyet bu şekilde iken Fransa HaM. Litvinof hükumetinden gelecck Tİciye Naziri M. Laval Sarda asayişin buyrugu bekliyeceğini söylmiştîr. liizumu halinde Franslz askerlerinin isAlmanyanm cevabı tiraki olmakslzin beynelmilel bir kuvvet taraflndan muhafazaslnl Cefniyeti Berlin 6 (A.A.) C^nevrede Sar Akvam Meclisine teklif etmiftır. Bu beynelmilel polis kuvvdi için yapilan suretle Franslz • Alman anlaşınasina anlasmayi Almanyanm kabul «ttiğine doğru yeni ve pek mühim bir adlm dair bu akşam Cenevreye hükunut taatllmlştlr. Bu hususta dun gelen tel raflndan bir nota gönderilecektir. graflar sunlardlr: îngilterenin fikri Cenevre 6 (A.A,) Dünkü UlusCenevre 6 (A.A.) M. Eden Uluslar derneği konseyi Sar raporunun kolar cemiyeti konseyinin toplantijinda nuşulmajinı iiyeye raporu tetkik im şöyle demiştir: kâni vermek için bu sabaha birak « Konsey karar verdiği takdirde Sarmisür. Sonra konsey gizli cehe halinde Sar hükumet komisyonu reisinin re ra miktarı münasib uluslararasi k w • yiâm, asayis tedbirleri hakklnda ver • vet göndermeğe haziriz. tkincikânun plebsisti esnasında, Sar intizam ve asadiği izahatı dinlemiştir. yisi muhafaza mak*adile orada böyle Açik crlseye geçilince, konry, Sar uluslararasi bir kuvvet bulundurulmaraporunu birakarak Sarda düzenin kosi arzu rdilir. Eğer Biiyük Britanya bu runmasi yolunda müzakeıeye girismishususta tesrUri mesaiye davet edilccek tir. olursa diğer memleketler de bu makM Laval, reyiâm mürtasebetüe dü satla oralara kuvvellerini yerleştirmezenin konınması işini konseyin üzerine ğe vc teşriki mesaiye nza gösterirler • almasinı istiyrrek deraiştir ki: se ve Fransa ile Almanya buna muva « Franslz hükumeti bu yakümü fakat eyledikleri takdirde bu daveti (vazifeyi) üzerine almaga amktir. Fakat, Fransanln hiçbir gizli düfüncesi ol kabul cdecektir.» ..», ııiKiiHuıııııuıuıııaıııtuııııpıııııııııınıınıınıiHMM» TELĞBÂF HABERLERİ AVRUPA YOIUNDAN NOTLARt Serçe ve Berlin Söz öz ayrıhğı dam oğlu ne tuhaftır! Her gün, enun her hali tetkik edildikçe ortaya çıkan garibelerin, üşenmeyib de bir yekununu yapacak olsak, elde edeceğimiz rakamdan ürkeklik gelir. Meselâ. dikkat ettiniz mi? Hususiyetlerimizden biri de özümüzle sözümüz arasındaki ayrıhk, aykınlıktır. Düşkün oldugumuz çeyleri hem yapar, hem de çekiştiririz. Ağ^ından sigarayı düşürmiyen bir adam, boğula boğula hem öksürür, hem de söylenir: Kurtulamadım çu pistent Sanki anamın memesiymiş gibi, • nabah sabah. gözlerimi uykudan RÇar açmaz, pakete sanhnnı.. Öhö!. Öhhöl. Hay Allah kahretsin!.. Akşamcı, önündeki ksdehi işaıct ederek, derd yanar: Körolası zıkkım!. Içmeaem iyi ama.. Vakti kerahet geldimiydi, kör nefis istiyor işte!. Evine dönmeğe her akşam can atan, biraz gecikse kabına sığamıyan erkeğin dil peresengi şudur: Evlilik esaret mirim!. Dünyada bekâr olmak kadar mazhariyet mi olur?. Ben yapacağımı bilirim ama: Viran olası hanede ev!âdü ayal var! Yirmi «enedenberidir Kadıkö yünde oturan birisi, vapurda, karşınıza geçib içini döker: Bu izdiham, bu sıkıntı, M' bah akşam eekilir iskence mi). Allah kurtarsm! Devairin birindeki üç kuruş, otuz paralık memuriyetini elde etmek için otuz üç etck öpmüş, olan kırk yıllık memur, içinden bezginlik gösterir: Bir iokma ekmeğe bu kahır çekilir mi?. Çekiyoruı iştc! Gözü kör olsun o paranın, yoksa bir dakika durmam. Pört yaşındaki bir piçin insant deh edecek roertebedeki sımankhklarını hoş gören baba, ikide birde guya yaka silker: Çocuk mu?. Allah göstermesinl. Bu zamanda evlâd »ahibi olmak, ateşten gömlek giymek do» mektir. tstemiyordum ya, bir karadır oldu işte! Yoksa ben bu bacağı kınlası ile böyle uğraşırmıydım) Şimdi, gaibden bir el uzansa da, tiryakinin ağzından sigarasmı, ak» şamcmın önünden kadehini, şikâ* yetçi babanın elinden evlâdını ah* verse, evcil adamın ocağını söndürse, Kadıköyünde oturanı îstanbul yakasına atsa, memuru d« vaj;ife»inden çıkarsa seyredin v a v e y lâyı! Adam oğlu böyledir işte. Hem de onun bu kötii huyu, cemiyetlere, uluslara da yayılmış. Baksanız a, sulhten ençok bahsedenler, hanl hanl silâhlanma yanşında birinciliği kazanmağa uğraşanlar oluyor. Ercümend Ekrem TALU Berlinîn yazlık bir lokantasındayız. Beş on serçe masadan masaya sıçrayıp duruyor. O ki kuçlann en küçüğü olduğu için en ürkeğidir, kurtuluşunu kaçmasına bordu olan kuş; ufaeık bir pıtırtıdan minieik kanadlarına bir namlı çıkışı veren serçe; nasıl olmuş ta burada insanlarla senli benlidir? Bak, çatal bıçak patırtılan arasında bir damlacık göğsünü gere gere geziyor! Birkaç yıldır Almanyada bulunan arkadaşım dedi ki: Serçe ne yapsın, Berlinin sağına gitmiş, bitmiyor; soluna gitmiş, bitmiyor; anlaşılan, insanlarla dost olmak tan başka çıkaryol yok denıiş! Sahi, günlerdir Berlini elektrik ve benzinin her çeşid hızile gezdiğimiz halde biz bile bir ucunu öteki ucuna bağhyamamıştık. Bütün yer dümdüz olduğu için güvene güvene koşan iki katlı otobüslere binib saatlerce ve saatletce dolas; seksen kilometroyia giden elektrikli şehir trenlerine atlayıb; bazan yerin karnından, bazan böğründeki yarıktan, çok defa da kabartma köprülerle şehrin üstünclen uçar gibi gez; nafile, tekerlek çevikse de şehir ucsuz; serçe ne yapsın, kanadın gücü bitti, Berlin bitmiyor! Kuş yuvada, yuva ağaçta ve Berlin ağaç dolu. Ağaç değil a ğaçlık sayısız; her köşede bir bahçc, her yanda bir park, her çevrede bir orman; kusa bu yeşillik bolluğunda yem yok mu) Bir parkı gezerken küçük bir çocuğun yere düşmüş iki kuru yaprağı götürüb sepete attığım gördüm. Çocuk yer» de yaprak bırakmazsa belediye ne bırakır) Be« milyonluk Berlinin temizliğini ifte su kuscağıza sor: Şehirde bir kırpıntı bulamadığı için serçe lokanta masasındadır l Berlin onu yalnız temizliğile yemsiz, büyüklüğile güçsüz değil düzlüğile de taskm bırakmif olacak. Şehir büyük te olsa tepe dışı görür, kuş küçük te olsa dışa kaçabilirdi. Pariain hiçbir lokantasında serçe görmedim, Berlin kadar temiz olmadığından mı? Belki de oranın birkaç tepesi olduğu için. Tepe şehrin büyüklüğünü gösterlr, bütün «erpiliçi önüne sererek; fakat tepe büyüklüğü daraltır, çepçevre bitişi göstererek. Düpe* düz Berlini «erçe olduğundan da b ü y v : sandı, bir türlü kıyıyı göremediğindent Kıyı kaypak, şehir oynak; şim» idi Berlinin kıyısı dediğin bira» sonıa içidir; şehir çağını bulamarnış gibi büyüyor. Şu serçenin ba» bası, bir iki yıl önce (Zimenştad) a gittiği zaman orada elek' trik malzemeleri yapan büyük bir fabrikanın kuruiduğunu görmüştü. Fabrika hemen koskoca bir köy, köy birden gösterişli bir karaba, kasaba derhal yetmiş binlik bir şehir oluverdi. Kuş şaşmasm ve saşırmasm da ne yapsın, bir fabrika iki yılda bizim bütün bir Ankara kalabalığım armağan diye Berline yamayıverirse! Haritanın söyledjğine göîe Berlini karada bilirdim, orada gördüğüme göre Berlin kıyıdadır. Alınana bir değirmen arkı ver, sana bir nehir verain. Bir çöp götüren su bir şilebi de taşıyor. Berlinin çevresini gölden göle bütün gün vapurla dolaştık. bitiremedik, meğer bütün bu göller Tannnın değil insanınmış! İşte Tavus adasmı geçiyorur. Kendirr.i yassılaşmış Boğaziçınde sanıyorum. TevekkeÜ değil Alınanlar da oraya Hafel Bosfor de> mişler İşte Vanzenin plâjı, bir çır pıda altmış beş bin kişi yıkanabiliyor; bir şehrin plâjı değil dc bir plâjda şehir. tşte Kayseı pavyonundan görünüş: Karşıda bütün genişliğile bir Tuna, beride Upkı hizim Kalamış koyu, ötede köprüsü kaldırılmış bir Haliç kıvrımı.... (vVermeyince mabud, neylesin Mahmud!» Lâf, mabud veımedi ama Mahmud yarattı işte! Havuzu gölcük, gölü denizcik yap, peki: ırmak sıskaysa şişmanlaşıp basıksa derinleşain: tembelse Kızlandırıb delise uslanoır, peki; küskün nehirleri birleştirerek barıçtırsınlar; karalardan kıyı, arklardan nehir, nehirlerden liman, limanlardan umman çıksm, heo peki; fakat şehrin ülkeleçip ülkrnin şehir oluçu: Hepsinden çok buna şaştım! Almanyaya girişile çıkışı duşünüyorum. Girerken Dresden, çıkarken Kolonya mıntakası... Yüı yirmile giden trenin hızı birçok saatleri bitirdi, iakat şehri bitiremiyor. Meğer haritada küçük toparlaklarla ayn ayrı gördüğümüz şehirler toprakta kaynaştp bütün' leşmişler. Biri bitmeden öteki. ö teki bitmeden başkaaı. Her yerde halka olan şehir burada zincirdır. Anladın», Alman vatam şehirle doluyor değil, şehir vatan oluyoıl Berlin serçeye pes deHirtti. Kuşun en ürkeği lokantada bizimle senli benlidir. Ya kartalın volu bu bitib tükenmez şehir zincirlemesinin. üzerine düşerse... Kanadlannı süzecek; şehir; kanadlarmı çırpacak; gene şehir; usanıb çırpınacak, hâlâ şehir; kanadın R'icü lükenerek tak diye şehre düşüş: Kuşlann kralı aklın varsa buralara uğıama! Itmail Habib SENÜK M NALINA I Berlin onu yalnız temizliğile yemsiz, büyüklüğile Ne kaygısız insanlarız! u Beyoğlunun göbeğindegüçsüz değil, düzlüğü ile de şaşkm bırakmış... ki İatiklâl caddesi ne ibret alınacak bir yerdir. Burası, lytpitülâsyonlar kalkmadan evvel, emperyalist tahakküm ve ceberutunun tecelligâhı icji. Büyük Harbde Fransız, lngiliz, Rus ve Italyan isimleri ve bayrakları sü lindi. Yerine Alman ve Avusturya isimleri ve bayraklan kaim oldu. Haydi, bunlar müttefiklerimizdi; diyelim. Mütarekenin ve işgalin dört sene süren karanlık ve uğursuz gecesi İstanbulun üstüne çöktüğü zarrnn, Beyoğîu, Alman ve Avusturya isim ve bayraklarım değil; Türk isim ve bayraklarım da tabelâlardan ve binalardan silib süpürdü. Fakat Türk süngülerinin Dumlupınarda çakan şimşekleri, Beyoğlunun İngiliz, Fransız, İtalyan, Yunan, Amerikan, Japon, daha bilmem ne, bayraklarım ve isimlerini söndürdü ve caddenin üstünde gene al bayrak hâkim old^u. karanlıklar arasında yeni bir hilâl do^du. Dün şöyle dükkân isimlerini ok'jyarak geçiyorum: Petrograd, Moskova, Kiyef ilâ... İstanbulun bir caddesi değil; sanki Rusya haritası, hem de eski Çarlık Rusyasının haritası... Biz Sovyetlerle dostuz ama, Moskovada, İstanbul, Ankara, Izmir isimlerini taşıyan müesseseler var mı, bilmem? 01masa da, haydi, Sovyet dostlarımıza. bir cemile olarak Moskova ismine ses çıkarmıyalım. Ya, o dünya haritalarından silinen Petrograd ismine ne diyelim? Dünyadan Petrograd kalktı; fakat bizim Beyoğlu caddesinde hâlâ duruyor. Petrograd Türkiyenin başdüşmanı Çarlık Rusyasının payitahtına Umumî Harbde verilen isimdir. Türkiyenin taksimi, İstanbulun Çarlara verilmesi gibi hulyalar hep o Petrogradda kurulmuştur. Sonra, bu Petrograd ismi, yalnız Türklüğe karşı değil: dostumuz Sovyet Rusyanın hislerine karşı da bir hürmetsizliktir. Çünkü, şimdi Petrograd yoktur, Leııin^rad vardır. Sovyet merrtTtKetinde bir pastahanenin ismini Istanbul yerine Kostantaniye koy salar, hoşumuza gider mi? Türk'ye kahvehanesi yerine Osmanlı kazinosu deseler memnun olur muyuz? Vaziyet aynidir. Senelerdenbrri Petrograd ismini adeta iftihav yüzümüze haykıran bu pastahar»e hemen adını dcjiştirmelidir. İstanbulda Petrograd olamaz. Arnavutluğun ulusal bayramı Şark misakı yapılana kadar Atatürkle Kral Zogonun Fransa ile Sovyetler telyazıları arasında yeni bir anlaşma Ankara 6 (A.A.) AraavutJuk ulusal bavraını münasebetile Ata» türkle Arnavutluk Krah Zogo Hz. arasında asağıdaki tel graflar teati edilmîştirt Arnavutluk Kralı Zogo Hazretlerine Tiran Arnavutluk mll.lt bayramı münasebetil« zati haşmetar,elerinden hararetli tebriklerimi ve memleketi • nizin büyiiklüğü ve ref&hı için olan temennilerimi kabul etmelerini rica ederim. Turkiye Relaieumhuru K.ATATÜRK ' Törkiye Remcumhttru Atatürk Hazretlerine Ankara , Gondermek lutfunda bulunduklan tebrik ve tememnilerden dolayı zati devletlerlnden tesekkürlerimin ve değişmez dostluğumun temînatıaı kabul etmelerini rica ederim. ZOGO Cenevre 6 (A.A.) Reuter ajansı, Fransa ile Sovyetler arasında bir anlaşma olduğunu haber vermektedir. Bu anlaçmaya göre, şark misakı kat'î olarak yapılana kadar ne Fransa, ne de Sovyetler önceden birbirlerine sormadan iki tarafl» anlaşmalar yapamıyacaklardır. Tabiiyetimizden çıkarılan bir adam Ankara 6 (Telefonla) Saımu nun Binnaı kovünden Cavahir oğlu Ra* sid isminda biri yaband bir devletin askerî mahiyeti haix teşkilâHna gir • diğinden tabiiyetimizden çikarümiş tır. Buğday siloları Ankara 6 (TelefonU) Ankara, Konya, Eskisehir, Sivas buğday silo ları bitmis ve kabulleri yapilmiştir. Polatlı, Afyon ve Adana ile Zil*, Kütah • ya ve Saray önünde de îkiser bin tonluk silolar yapilmasi düşünübnektedir. smet Inönünün seyahati IBirineı »ahifeden mobaiıı Muhiddin, muavinleri Ali Rıza ve Hâmid1, Kolordu kumandanı General Salih, tstanbul kumandanı Ge neral Halis, Merkez kumandanı General Fehmi, C. H. F. İstanbul vilâyet reisi doktor Cemal, Usıiver siıte Rektöcü Cemil, Halkevi reisi Ali Rıza hazır bulunmuşlardır. General tsmet tnönü trenden indikten sonra karii gelenlerin elle rini btrer birer sıkmış, kendisine selâm duran bir bölük askeri selâmlamıştır. Basbakan bundan sonra deniz kenarında bekliyen Sakarva. nsotöril* Heybeliadaya gitmiştV. Heybelide kardeşi Hasan Rıza tnonünün evınde öğle yemeğini yiyen Basbakan saat 13,30 da gene Sa karya motörile Heybeliden Istan • bula mmistir. Dolmabahçe rıhtımına çıkan Basbakan buradan otomoUUe Beyoğluna giderek Tokatlıyan oteline innistir. AfyonAntalya Hattı ve diğer demiryolu inşaatı Bir hava faciası Hep o sözler Ankaıra 6 (Telefonla) Aldığımiz malumata göre Malatyadaa Di» yarbekire kadar bütün demiryolu hattı inşaatı müteahhitlere ihale edilmistir. Bu yol üzerinde çalısıl maktadır. Agustosa doğıu hattın Diyarbekire varacağı anlasılmak • tadır. Hat, Diyarbekire bir kilo metro mesafeden geçecekti'. tstasyonlarin inşasma baslanmıştır. Ankara 6 (Telefonla) AfyonAntalya demiryolu hakkındaki kanım lâyihasi Meclise gelrmştir. 1 Ulm ve arkadaşları kay Harp istemiyorlarmış Leningrad cinayetî boldular, 34 tayyare, 23 amma Bulear meselesi Bursada verilen ziyafet Bursa 6 (Telefonla) Halk Ftr • de halledilmeliymiş! kası kongrcsi münasebetile bu aksam Leningrad ve Moskovada zırhlı araştırma yapıyor belediye salonunda SO ki?ilik bir zi • Sofyada çıkan tskıra gazetesi Honelulu 66 kişi idam olundu (A.A.) Tay 6 yafet verildi, nutuklar söykndi. Neuilly muahedesinm senei devri • yesi münasebetile nesrett\*l bir ma» yar«ei Ulm ile oMoskova 6 (T«J»isI«, h«*usi)Mecliste dünkü içtima kalede diyor ki: Ankara 6 (TelefonU) Büyük MUlct Meclisi bugün General Kâzım özalpın riyasetinde toplandı. Çorum meb'usu tsmetin askerî ve mülkî tekaüd kanununun 66 nci maddesinin tefsiri, Evkaf umum müV dürlüğü bütçesinde münakale, Tür. kiye Alman ticaret muah«desine bağlı listenin tasdikı, Türkiye îtalya ticaret muahedesin* bağlı listenin tasdikı, askerlik mirkellefiyeti kanununutt 36 ncı maddesine bir fıkra ilâvesi lâyihaiarı müzakere ve kabul edildi. Leningrad' fevkalâde divaniharibi 37 kişîyi tdama mahkum etti. Mov kovada idam a mahkum edilea 29 kişile brrlikte ceman 66 mahkum hakkmdaki hliküm infaz edilmistir. tdam edilenlerin kısmı aıanri Rusyaya hariçten gelmHlerdir. Divanibarb mahkumlar» aid mallann musaderesîne de karar vermr'tir. nun iki yoldasından 28 saatten beri hiçbir ha b«r yoktur ve kendilerini sağ bulroak ümidi kalmamıştır. Araştırm*lara istlrak eden 27 deniz tayyare •İnden biri Ho •Maruf tayyarnct noluluun 300 mil Ulm cenubunda, akmlı ile sürüklenmek • te olan birsey görmüs olduğundan, bunun kaybolan tayyare olub ol madığmı anlamaga ç&lısacaktır. Birçok («oniler de arastırmalara devam ediyorlaı. Honolulu 6 (A.A.) 34 tay • yar« ile 23 harp gemisi Ulm ile arkadaflannı aramaktadır. Bunlar Kahu adasının doğu simalini araş • tırmıslardır. Arastınr.a sürmekte • dir. Araşttrmalarda şimdiye kadar 113,500 litce benzin yakılmıstır. «27 teşrkıisani 1919 tarihi Bul garistan için en kara gün olarak kalacaktır. Mütarekenin imzasından sonra bizden bir sürü arazi alındı. Balkanlarda snlh muahedelerram ve hassaten Neuilly muahedesinin haksızhğuv t«mam«n hissediyoruz. Reis Vilsonun programımn hiçbir k'«mı tatbik olunmamıştır. Millici veya beynelmilelci olsun, harbi sev • sin veya sevmesin her Bulgar, trktmızdan bir kısmını esarete atan ve millî inkisafi için lizıra en iptidat haklanndan mahrum bırakan bu haksızlığm acısıni içînde duymuştur Bugünkü vaziyeti nazarı dikkate almak lâzım geldiğini biHyoruz. Fa< kat gene inanıyoruz ki bu vaziyet ebedî olamaz. Biz dış »iyasasmda sergiizestçi defiliz ve her türlü mütearrız tadilciliğin aleyhmdeyiz. Fakat harpten on bes sene sonra Bulgar meselesini hal için bir çare bulunması da lâzımdır. Balkan milletleri arasında anlaşma bu esas da» hilmde kabildir.» İnhisariar idaresi ve Bürüksel sergisi Ankara 6 (Teletonla) Nisan 1935 Brüksel sergisine iştirak etmek için İnhisariar Idaresi şimdiden hazir • hklara başlamistır. Yoldaş Kirofun nencnmri Bursa Beiediyesinin çayı Bursa 6 (Telefonla) Bursa Be • !<diyesi bugün güreşçiler şerefine bir ç«y ziyafeti verdi. Vali Faılı »e B» • lediye Reis muavini Zehra çayda bu • lundular. Güreşçiler yarin memlektt • lerine dönecfklerdir. Bursadaki giireslere dair dünkü telefon haberinde yanhshkla 87 kiloda Hüsnü (Ankara > nin yenildiği kaydedilmiştir, Halbukt Hüsnü Celâli yen mistir. Mühendsler Birliğinin yeni evi dün açıldı Bir düzeltme TUrkofisin Mersin şubesi Mersin 6 (A.A.) Türkoftsin Mer. sin fiıbcsi açildl. Ofisin müdür v« rnemurları Ankaradan gekrek İf« basla • mişUrdir. Sayilı ihracat iskeİelerinden birisi olan Mersind« Türkofuin açil • ması sevinçl* karşilannuştir. Ankara 6 (Hususi) Türk Mü> hendisler Birliğtnin Yenîşehirde yaptırdığı yeni evinin açılma resmî bugün yapılmıs, Nafıa Bakanı Ali bu münasebetle bir nutuk söyle • miştir. Dünya savaıı sonundan bu yıla değin 16 yıl içind« memlakette 298 mühendis yetistiğini kaydeden Ali, yeni binayı su sözlerle açmıstır: < Birliğin ülküsü kurUncı Atatürkün açtığı yoldan sasmak • sızın, sapmaksızın ilerleyerek 01 küsüne ermektir. ö z dilciklerini budur. Kamunusa t«şekkür eder v« evinizi, mutlu olmasmi diliyerek •çanm.» Moskova" 6 (T«UixU) Yoldat Kirofun cenaze merasimi bugün yapıldı. Stalin Yolda», nükumet erkinı, elçiroiz Vasıf basta olmak iizere bütün ecnebi sefaretler er kânı m«rasimde bulundular. Hararet, sıfırın altında 15 derece olm«sına ragmen matem mitingi çok azametli oldu. Ankara 6 (Telefonla) Urfanm Akziyaret nahiyesinden Viea oglu Abdürrahman ve Horos köyünden Salhn oğlu Salihin ölüm cezastna çarptınl • malari tezkcreleri MerlUe gelmistir. İki idam kararı Romanyada millî müdafaa vergisi Yunan Bulgar hudut hâdisesı Bükreş 6 (A.A.) Basbakan M. Tataresko, dün Bakanlar Meelisinde ulusal korunma ihtiyaçlarmı anlatarak bu uğurda hususî bir vergi kabulünü btemistir. Meclis, bu taklifi kabul ve Maliy* Bakanmı bu is için bir kanua hauriamağa mamar eyleraiştir. Atina 6 (Hususî) Bazı âyan azasile meb'uslar âyan meclisi saMarmariste nüfus deneme lonunda bir toplantı yaparak Traksayımı ya hududunda Bulgarlar tarafından vaki olan tecavüz hâdisesi Muğla 6 (A.A.) İsUtistik umum hakkında müzakerede bulunmuşmüdürü B. C.141 bugün ympUaeak olan Iardır. Bu müzakereler devam ede nüfus deneme saymu için schrimiz • den Mamsanse gttmtfbf• cektir. saat 21,30 da Şark ekspres katarı ardına takılan bir vagonla Trakyave Edirne seyahatine çıkmnstır. Başbakanla Sıhhiye Bakanı Re • fik te beraber gitmiştir. Basbakan gidisinde de sabah leyin karsılayan kimseler tarafm dan uğurlanmastır. Ba«bak&Minuzın Trakya dolaş ması en çok üç gün sürecektir. Bir gün Edimede kalacak olan Basbakan, Alpullu fabrikasım da göre • cektir. Ba«bakanm bu arada köy lerde soçer (muhacir) yerleşmesini yakından görmesi de beklenmek tedir . Trakyaya hareket General tsmet tnönü dün gece Havza imam ve hatibleri Samsun 6 (A.A.) Havza k^«asmda ve köylerinde bulunan bütün i • mam v« hatibler kiyafet kanununa gögivmeğe baslamislardtr. re