19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 Yeniden açıTan' Imperyal Oteli Bevofla, Ingiliz sefarethanesi yanmda N. 68 BÜYUK Teıtıiı v« Halice balcan odalor Süslii Salonlar Banye daireferi Teshinat Mutedil fiatler l« 0 7 0 O ÎSTANBUL CAĞALOGLU o ı A Rjrinrilfâniin I Q34. 10. ÖİVC Telgraf ve mektup adresl: Cumhuriyet. Istanbul . Posta kutusu: Istanbul, No. 246 ö d l l *f Dll HlURailUII I î i u t n: Başmuoarrlr ve evi: 22366, Tahrir heyeti: 24298. Idare ve matbaa kısmlle Matbaacılık ve Neşrlyat Şirketi. 24299 24290. V ^ r umhuriyet HAYAT Ansiklopedisi üncü cüzü çıktı ı 69 Dilimizi ulusal Ozüne döndürmede Güdülecek yol içbir dil başka dillerden tek söz almadan bütün konaşmalarını yalnız kendı sözlerile yapar diye bir töre yoktur. Ancak ulusal dil de olamaz ki başka diüerin sözlerini kurallarile (kaidelerile) birlikte alarak kendisine öz dil yapmış olsun. Her ulusal dilin kendi ulusal kuralları vardır, ve dışarıdan söz de alınsa bu yabancı sözler ulusal kurallar içinde azçok eski benliğini yitirerek içine girdiği yeni dilin benliğine katıhr, gider. Bilirsiniz ki fildikoz bir çeşit dokumadır. Bunu hepimiz biliriz ve hemen hergün onu söz olarak ta, dokuma ve çamaşır olarak ta kullanır dururuz. Araştırmada derinliğe gidilmedikçe bizim iildikozun Avrupalı ril d'Ecosse (Ekos ipliği) olduğu bilinmez ve bulunmaz. Şimdi bizim fildikozun geliş yeri Fil d'Ecossetur. diye çamaşırdan vaz geçmej ız amrna sözJen vaz geçelim mi? Geçelim de yerine ne koyalım? Sözü sözüne türkçeye çevirerek Ekos ipliği desek istediğimiz yerine gelmez. Çünkü burada söylenilmek istenilen anlam (mana) iplik değil, o iplikten yapılmış bir dokumadır. Fildikoz çorap, fildikoz ianilâ bu iplikren yapılma çorap ve faırlâ demîktir. Sonra o ipliğe belki i!k çıktığı yer orası olduğu için Ekos ipliği denilmiş. Şimdi ise o çesid ipliği ve dokumayı yeryüzünürı her yan'nda yapıyorlar. Adı fil d'Ecosse anıma onu Amerikada da yapıyorlar, ttalyada da, hatta Japonyada bile. Bize sorarsanız öz türkçede benirasenmiş olan bu söz artık bizim dilimizin içine girmijtir. Böyle kıLgım kıyafetini deg'.jtiıerek dilimıze girmiş sözler üzerınde çok durmağa bizce ver olm^mak daha «ereklidir. riele hergüu yeni yeuı ilejiemelerini göregeldiğîmiz bUgi alanında Avrupacian uluslararası evrensel bir değer almır. v e alucak pek çok sözü pek az değistirmelerle alıb gideceğimlri sanıyoruz. Bizi bu dil isjnde ençok düsündüren yer, Arab ve Fars sözlcrinin kendi kutsJ/erile ai:.ı oifi olmasındaki yanlışlıktır ki şimdi işte bunu düzeltmek istiyoruz. İmparatorluk çağında sürülüb gi'miş ve katmerleştirilmiş olan bu yanlışîıktan gözümüz o kadar yılmıştır ki herhangi bir söz uzakten, yakından Arab veya Fars kokdu mu hemcn onu kaldırıb atmak hızile yürümekteyiz. Doğrusu bu büyük iş böyle zorlu bir hız olmarkn da başanlamaz. Fakat bu hız kadar bir dil düzenini ortaya cıkarmak için gözönüne ahnması gerek olan prensiplere de özen (ehemmiyet) vermeliyiz. Bu prensiplere göre bir dil diizeni rasgele ortaya konmuş pek çok sözleri alıb kullanmafa başlaınakla başarılamaz. Her sözün bütün budun çevresinde azçok kolaylıkla evrensel bir alınışı ve kulianıhji olacaktır. Dilin ulus içinde tıpkı ulus gibi canlı bir değeri vardır. Canlı işlerde yara'ağ'n (tal' : ttın) kanunları yürür. Elimizdeki dilin doğru veya iğri, artık veya eksik hersözü azçok bir çckluğun fcavradığı bir anlam (mana) karşıhğıdır. Örnek olarak sermaye sözün ü alalım. Sermayenin ne olduğunu çoğumuz biliyoruz. Söz, iki sözden yapma bir sözdür, farsçadır. Açık söylemek gerektir ki anlatmak istediği iş bakımından söz güzeldir. Ancak yabancı olduğu için bunu uluslaştırmak istiyornz. Dergılerin bize verdiği sözler pek işimize gelmiyor. Biz Türk dilini konuşan Türkler değil miyiz? Anlatmak istediğimiz anlam da ortada. Haydi smayalım: Sermaye bir işi başarmak için ilkönce ortaya konacak olan akçe veya onun değerindeki nesnedır, değil mi? O halde söyliyelim: Başakça, yahut anaalcça. Bunun çıplak ana biçimi ötedenberi kendi aramızda kullanıhb durduğunn da bu sırada anıyoruz. Oldu mu? Yunan topraklarmdaki hâdise Kadınlar, mebus intihab' Muhteîit bir komisyon dün canavarca cinayetin işlendıği noktada tahkikata başladı Eeş ölüden üçünün kurşunla, birinin süngü ile, birininde el bombasile, öldürüldükleri, yere yıkılanların üzerine ateşe devam olunduğu anlaşılıyor Son dakika: Bulgarlar da tahkikatın neticesini kabul ettiler Drama 3 (Gece yarısından son • ra, hususî muhabirimizden) Bugün öğle üzeri Yunan • Bulgar zabitlerinden mürekkep muhteîit tahkik komisyonu Drama civannda Sermiyada birlesfrek üç gün ev • vel Bulgar hudud karakollarının Yunan arazisine tecavüzü hâdise sini tetkik etmişlerdir. Tetkik ne ticesinde Bulgar askerlerinin Yu nan hududunu geçtikleri ve öldıirülen beç pomağın da Bulgar as • kerleri tarafından katledildikleri resmen tahakkuk etmiş ve bu ne ticeyi Bulgar zabitleri kabul eylemislerdir. Atina 3 (Hususî) Yunan hüku • meti, Pomaklarin katledildigi mahalle, tahkikatta bulunmak üzere bir jan darma zabiti göndermMtir. Zabit ra • porunu yazib vermif ve su noklalari tesbit etmutir: üç Bulgar askeri, baskina uğriyan Pomaklardan daha evvel hududvı ge çrrek, iki saat üerideki yerde pusu kurmuslardir. Bu Hrada hava açık ve berraktı. Çocuklari, kadinlan ve ken • dilerine aid 170 koyunla göç eden Pomaklar, işte böyle bir pusuya uğra • miflardir. Bes ölüden iiçü kumınîa, biri sünğü ile, biri de el bombasile öldürülmüflcrdir. £1 bombalarimn par» çalan ^srde bulunmuçtur. Bulgar1 ar sag kalan insanlarla beraber koyun • ları da alıb kendi taraflarina götür müşlerdir. Bu vaziyet, Bulgar ajansmin tebli [Mabadi ihinci sahifede] edecek ve edilecekler Teşkilâtı esasiye ve meb'us intihabı ka nunlarında yapılacak tadilât bugünkü Fırka Grupu içtimaında görüşülecek Ankara 3 «Telef onla» Teşkilâtı esasiye kanunile meb'us intihabı kanununda bazı degi şiklikler yapılacağı rivayetleri gittikçe kat'ileçmektedir. Bu cümleden olarak kadın • Iann meb'us intihap ebnek ve meb'us olmak haklarımn tanınmasını her 50,000 kişinin bir meb'us intihap etmesi, meb'us intihap etmek hakkının 18 ya • sından değil, «22» yaşından başlaması gibi esaslar rivayet halinde dolaşmaktadır. Bu me'''erin yannki Fırka içtimaında muzakere edilmesi, Meclisin çarşamba günkü top ^ ^ ^ ^^^^^"^ ^^^^^^ ^^^^^^ ^^^^*^ lantısında kat'iyet kesbetmesi kuvvetle muhtemeldir. Meclisin çarşamba toplantı sında intihabın yenilenmesine karar verileceği ısrarla söylen mektedir. Ankara 3 «Telefonla» Halk' F'rkası Umumî Divanı, Fırka Umumî Reis vekili Başbakan Ismet lnönününriyasetindesaat 5 te toplanarak geç vakte kadar müzakerelerde bulunmuştur.' Malum olduğu uzere Fırka Umumî Divanı, VekiHer Hevçti azası, Fırka Umumî Heyeti îdare ve Fırka Grupu heyeti ida resinden terekküp etmektedir. ^ ^ ^ ^ ^ ^^^^^^ ^^^^^ ^^m^m^r ^^^^^ ^ ^ ^ ~ ^^m^^ Pomaklart nastl öldürmüşler? Bulgar a$kerleri bir geçid resminde Şiddetten hoşlanan Bulgarlara şiddetle muameîe edilmeli! Bulgarîar, ne Pomaklarin hayvan çaldıklarına, Bulgar müfrezesine ateş ettiklerine, nede askerlerinin yolu şaşırdıklarına kimseyi inandıramazlar Bulgarlar, canavarca bir cinayet işlediler. Pomak olsun, Türk olsun, bes insanı alçakca bir bahane ile öldürmek için, uluslararası (bey • nelmilel) hakları da, kaideleri dc çiğniyerek Yunan toprağına girdilec. Bulgaırlarda, Türk ve Müslü man kanı dökmek • hos onlar hıristiy<vn ve tslâv Sırplara, ortodcks Yunanlılara da ayni seyi yaparlar ya • öyle bir ihtira* ve iptili balini almıs ki önlerine çıkan hududları bile dinlemiyorlar. [Mabadi üçüncü sahifede'] Takas tetkik heyetleri bu ayın on beşinden itibaren müracaatleri kabule başlıyacaktır Türk Yunan ticaret itilâfı meriyete giriyor ^» Dinî kıyafetlere dair Venizelos gene sahnede f\rnavutluk işi kanun Meclisten çıktı Kanuna göre mabetlerden dışarıda ruhanî kisveyi yaînız her dinden bir kişi taşıyabilecektir Ankara 3 (Telefcna) Büyük Millet Meclisi bugün dördc çeyrek kala Jeneral Kâzım Özalpm başkanlığile toplandı. Evveiâ Mecliste bulunan crman kanunu, hususî idarelere aid kamınun bazı maddelerinin tadili, be.ediye kanununun bazı maddelerinin taciıii hususunda Meclise e\velce gelmiş bazı lâyihalaıın ıntacı için nıuvakkat encümenier teşkili hakkında reisin teklifi ve gizli nüfus kayitlerine dair eski mütaleaların ietkiki için lâyihanın dahiliye encümenine havalesi hakkmda DaîııiyeBakanının teklifi kabul o'undu. Bundan sonra Dahiliye Vekili ruhanilerin kisvesine dair olan Uvihanın müstacelen müzakeresinı ıstedi. Yunanîstana yapdığımız başlıca ihracattan: Kaaaplık hayvanlar halledilmezse... Diğer taraftan Cumhuriyet Merke» Yunanistanla aramizda yapilan yeni ticaret anlaşmasi birincikânunun 15 in Bankası da Yuoanisan bankasile ih racatimizm ikinci grupunu teşkil eden de mer'iyete girecr'ktir. Anlaşmanin maddelerin bedelleri hakkinda mü ne suretle tatbik edileceğini gösteren talimatname hazirlanmiş ve dün alâ zakerdere girismistir. Bu grupta yu [Mabadi üçüncü sahifede] kadarlara bildirilmistir. Eski Başvekil «Uluslar Derneğinden çekilmeliyiz» diyor Atina 3 (A. A.) Eski Başvekil M. Venizelos gazetelere sunları söylemistir: «Uluslar der neği Arnavutluktaki Yunan azhğının haklannı tanımadığı tak • dirde Cenevre derneğinden çr kilme ve hatta, M. Venizelos [Mabadi beşinci sahifede] M. Göbelsin Almanyada esrarengiz bir nutku Almanya, tarihinde eşine rastlanmamış derecede cüretkârane bir iş yapacakmış, müfrit naziler haricî bir maceradan bahsediyorlar Berlin 3 (A. A.) Reuter ajansı rauhabi ' rinden: M. Goebbels, • Stettinde söyle ; diği bir nutukta «müstakbel hâdîselere» esraren giz bir telmihta bulunmuştur. M. Goebbels, bahsetmek za manı henüz gel M. Goebbels memiş islere temas etmistir ve Al manyanın tarihte simdiye kadar esine rastlanmamış derecede cür 'etkâr bir iş göreceğini ilâve etmif ve demistir ki: « Tarihi yapmak nîyetinde o lan bir hükumetin büyük ve cür* lan mr nuKiuneıın Duyun « * « .» etkâr kararlar alması lâznndır.> M. Goebbelsin Alman meselele rinden hangisme temas ettiği sorusturulmaktadır. Müfrit naziler ara sında, Sac reyiâmmdan sonra nazî heyecamna mahrec olacak cbir. yabancı macera> dan sık sık bahse dilmektedir. •ıımııııııııııııııiııııııiHiiHiııııınııınnıııııiHiıiMiııııııııııııııımıııııııııııımu llllllf""»""* Istanbul sokaklannda artık tarihe kartsan bir manzara: Dini kıyafetlerile rahibeler... Kılıçzade Hakk« söz alarak kadiğindenMeclise arredlldiğini .cöynunun çok yerinde, hatta buııda ledi. geç kalınmış olduğuru söylıyerek İbrahim (İsparta) inkılâbı Kımüftülüklerin de kaldınlmas r aklıçzade Hakkının anîauiğı gibi yakında bir madde ilâvsiı.i tel lif • t parsak doğru olmadığ'nı söylf • • ti. Neticede kanun m'ittefikan ve Turgut (Manisa) bu kanunu alkışlarla kabul edildi. Meclise getirdiğinden dolayı nükuLâyihaya göre ruhanî kisveler mete teşekkür etti. Kabilse a >.ı ayyalnız mabetlerde g'yilecektir. Her lık muvakkat maddenin de kaıdımezhepten birer ruhaniye, rvth&7Û rılmasını istedi. kisvesile gezmeğe müsaade ed.îeDahiliye Bakanı 'ru kaı ı. un cektir. Altı ay yabancı merrlekctlere aid işaret ve kisve ve alârmtmüftülüklerle alâkası olmadısını lerle Türkiye dahilinde gezılmiycsöyliyerek lâyiha hususunda geç cektir. kalınmadığını ve sirr.di vakti gelBelki daha becerikli birimiz çıkar da daha iyisini bulur. Biz yeni süzleri kendi elimizdeki söz malzen.elerile kendimiz yaptığımız kadar işkilsiz en iyi yaparız. Sermaye sözün>'e baş anlamma gelen ser var. Bizim sözümüzde de baş var. Bilirsiniz ki bu sözün gab dilîenndeki capital sözü de gene lâtince baş demek olan capitusten alınraış bulunmaktadır. 4^ Biz sanıyoruz ki Türk ulusal dil düzeltilişinde ençok bu yoldan yürümek gerekliği vardır. Amnıa kendi dilimizde ve Laşka dillerde bilgin kişilerin özenile. Güzel yazan bilginlerin vetikliği (satâAiyeti) bu işin ta başındadır. Denıek olur ki ortaya böylelerinden kurulacak bir akademi cıkarmak işıle karsı karşıya bulunuvoruz. ııımııııııııım .ıımıın«MiımııııııınııımmmıımııuiHim Kirof Yoldaşı bir memur öldürmüş Jeneral Göring de bir nutuk söyledi Berlin 3 (A.A.) Jeneral Herrnaım Görmg, Essen yakminde lrhin Hau»»ende söyled'iği bir nutukta demistir ki: « Herkes bilir ki, artık bugün Berline askerî bir gezinti ile gidilemez.» Jeneral, cihan siyasetinin Almanya yı nazari d3ıkate amlası lâzım [Mabadi üçüncü sahifede \ Tahkikat devam ediyor, T1. Stalin Leningrada gitti . .. ... • ••••«••••••••••^••••fttflH ııınııniHiııııınHiıınHHinıiıııııııııııııiMiıııııııırııııııııııııııiMirııniııııııııııııııııiHiıınııiHiıııııiHiııınıııııiıııiHiıııııııııuınıııııııııııiaıııiHiıı Oz türlcçeyle şiir Akdoğan Her l?lk bir bezen verh giineye! Akdoğan, hey ulu kuşum, dnerım, Güneyi kaplasln sendeki erim, Boz klriar aştlğln gün sana derim: Akdoğan, bu hlzla böyle nereye? Karlar dağ başlnda klz gibi erden, Akdoğan süzülür ak tepelerd«sn, Geceden slynllb geçer günerden, Bulutlar bezenir geliyor diye! Akdoğan istemez böyle lrlml, Bulutlar tutamaz bu ylldlrlmi. Bu gergin kanatlar yoldan kallr ml Çlkacak bu hlzla daha yükseğe! Akdoğan güneşe kadar yaklaşlr. Tüyleri klzarlr, yalazalaşlr. Oradan dağlara lşlklar taşlr. YUNUSNADt M. Stalin lasağıda kürsüde) ve çdfc serdiği bir arkadaşı olan maktul Kirof YoU daş (sağda en başta) Moskova 3 (Hususi) . Lenin gtradda öldürülen Kirof eski bir ih [Mabadi dördüncü sahifed&\ HAL1D FAHRI Erden: Bakir, Güner. Fecir, Irım: Ef1 sun, Yalaza: Şule, Yalazalaşmak: Parİ lamak, ışıkla haxelenmek, Güney: Şark,| Erim: Beşaret.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle