22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Buğday koruma kanunu!Japonya, Vaşington Soy adı nizamnamesr Yeni nizamnamenin metni epeyce münakaşah geçti andlaşmasmı bozdu (Baj taraft birinci aahifede) tahakkuk edeceğini sölyiyerek bu noktalann nazan dikkate alıntnasuıı iste • di. Husnii (tzmir) ise: «tktısadi dev • letçilik siyasetimizin en br.riz nümunesi buğday kanunudur. Müstahsiller leh"ne diğer vatandaşlara vergi tahmil ediyoruz. öyle bir vergi ki bundan müstehlik te istifade edecektir. Kanun çofc yerindedir Yalnz makaraa ve bisküi vergisi için Maliye Bakamnd?n izahat istiyeceğim. Bu vergi bize simdiye kadar ne getirmiştir?* dedi. Bisküiıun son zamanlarda harice bflhassa Arabistana Uırac edild : ğ ; ni, bu noktadan himayesi lâzun geldiğini, makarnanın ise mutav?ssıt ve fakir ailelerin gıda maddeleri arasmda olduğunu, şayed bu vergi fazla varidat getirmiyorsa bunun tamamen kaldınlmaauıın doğru olacağinı söyledi. Emin (Eskişehir) Hüsnüye cevab verdi. Söylediklerinin ayni varid ve kanunun pek yerinde olduğunu, fleride kuraklık ve kıtlık zamanmda bu • gün alınan vergi tedbirlerile buğdayı birkaç misli fazlasına yemeğe imkân bırakılmıyacağını ileri sürdü. Mal;ye Bakanı verdiği izahatta makarna ve bisküi vergisinin 17,000 lira, buğday vergisinin îse 2,000,000 küsur bin lira tetnin ettiğini, bisküi ve makamanm fakir »uııf tarafından gıda olarak kullanılmadığını, tefvr nnıfn buğdayı kendisi öğüttüğü için verg'ye tâbi olmadığmı ve bu öğütülmüs unla gene kendilerinin makama yapacaklarını, Hüsnünün söylediğinin gayrivarid olduğunu beyan etti. Bundan sonra buğday korumu kanununun bazı maddelerinde yapılması hükumetçe teklif edilmiş olaıı değişik • likleri tasvib olunmuştur. Buna nazaran değisen birinci maddet Nüfusu 10 bin ve daha yukan ka • saba ve şehirlerdeki umıoı değirmen ve fabrikalarla nüfusu 10 bindcn aşa • ğı olan yerlerdeki fabrika! arda yapi • lan veya ecnebi memlekctlerden ge • tirilen hertürlü buğday ve çavdar un • lan ve irmik. «Nüfusu 10 binden aşağı olan yer • I<~rd«ki, fabrika tabirile işletici kuvveti ne olursa olsun vals veya el tertibatını veya her ikisini havi olan fabrika ve değjrmenler kasdedümiştir.» Memleket içerisindrki fabrika ve imalâthanelerde yapilan ve yabanci memlekrtlerden getirflen hertürlü bis • kivi ve makarna ve şehriye. Buğday koruma karşihğı vergisine tâbidir: Nüfus mîktarlarinm tayîninde, 28 tesrinievvel 1927 tarihli ı<üfus sayimı csasdır. Şehir banliyö ve sayfiyel«ri belediye hududu disında bulunanlar dahi şehir dahilinde saydırlar. Köylülerin nüfusu on binden "ukari kasabalar içindeki değirmeDİerde öğütecekleri unlar vergidcn müstesnadir. Vergi, buğday ve çavdar unlannda 72 kiloluk gayrisafi sıklette birinci ne» vi un için çuval başına 150 kurus, bu neviden sonra gelen neviler için çuval başına 100 kurustur. Birinci nevi unun evsafı tktısat ve Ziraat Vekâletlerince müştereken tayin edilir. Makama, şehriye, bisküi fabrikalan kullandıklan unlan kendi'eri yapar • larsa bu unlardan da birinci nevi itibarile vergi alınır. Makarna, sehriye, irmik ve bisküilerin vergisi kilo başHia 2 kuruştur. Vergiye tâbi un fabrika ve değirmenleri çuvallarinı 72 kiloluk olarak hazirla • mağa mecburdurlar. Bu mecburiyetin tatbıkina ünkân görülmiyen kasaba ve şehirlerde Maliye Vekîli hüi.mün tatbikuu münasib müddetle geciktir meğe salâhiyettardır. Bu takdirde 72 küoluktan artık veya eksik çuvallann vergisi yukanki nisbete göre*hesapla • mr. thrac ve sevk istasyonlarına ve mabayaa merkezlerine uzak olup lcra Vekilleri heyeti kararile tayin edi'en yerlerde, vergi nisbetini yüzde 50 ye kadar indirmeğe hükumet salâhiyettardır. s 23Birincikânun'i**! Camharivet Amerikalılar, hükumetlerinden Büyük Okyanus sahillerinin yeniden tahkim edilmesini istiyorlar [Baş taraft birinci sahlfede] nu kurulmasım istiyen projeler anıklatnaktadırlar. (hazırlamakta • dırlar) Kongrede Alaska murahhasi bulunan demokrat fırkasından Du • mond bu hususta deır,"ştir ki: « Kanada gibi barışı sever devletler, Amerika Birlesik devletlerinin Havay adalarında ve Pasi • fikte bulunan diğer adalardaki istihkâmları berkitmesini iyi karsı • lıyacaklardır. Efkârı umumiye Londra ve Va sington andlasmalarınm Japonya tarafından bozulamsı keyfiyetinin Amerika Birlesik devletlerini, Pa sifik istihkâtnlarını arttırmamak yolundaki sözünden geri dönmeye haklı olduğuna ve Filipin adaları statüsünü yeniden meydana koyduğuna kani bulunmaktadır. Şimdilik hükumet mehafili bu hususta birsey söylememekte ise de hükumetin Pasifikteki siyasal ve süel meesleleri birbirile tamamen ve yakından ilisikli gördüğü bilin mektedir. dan fazla olmlyacakttr. Mevcud dretnot lardan ipka edilenler araslnda 35,000 den büyükleri varsa onlara dokunul miyacaktır. Büyük zlrhlılardaki toplar 40,6 lıktan büyük olmlyacaktlr. Mevcud zırh • Ular 20 yaşlnı doldurmadan yerleri ne yenileri yapılmıyacaktlr. Tayyare gemilfri: Muahedede aza mî, tngiltereye 135,000, Amerikaya 135,000, Japonyaya 81,000, Fransaya 60,000, Italyaya 60,000 tonluk tayyare gemisi bulundurmak müsaadesi ve rilmiştir. Bu tayyare gemilerinin top larl 20,3 Iükten büyük olmlyacaktır. Tayyare gemileri de 20 yaşlnı doldurmadan yerlerine yenisi yapllmlyacak tır. Kruvazörler: Kruvazorlerin 10,003 tonadan ve toplarlnln 20,3 lüktcn fazla olmamasl kabul edilmiş, fakat adedleri serbest bırakılmıştlr. öteki gemiler: Muahedeye muhribler ve denizaltl gemilerile diğer ge miler hakkında hiçbir kayid ve şart konulmamlştlr. Sonradan Londra konferanslnda kruvazörler ve muhribler için olduğu gibi denizaltl gemileri hak klnda da bazı tahdidler ve kayidler konulmuştur. Yalnlz denizaltl gemile rinin ticaret gemilerini, zaptetmeden ve içindekileri kurtarmadan batırma larl meneolunmuştur. (Harbde dinli yen olursa!) Deniz üslerî: Muahede, Ingiltere nin Kanada, Avustralya, Yeni Zelân diya ve Singapurda deniz üsleri yap masına müsaade ediyor. Hongkongda etmiyordu. Amerika, kendi denizlerînde, Alaskada, Panamada, Havay adalarlnda üssübahrî yapabilir; Filipin adalarlnda, Guamda, Alötende yapamazdı. Japonya, kendi denizlerinde ve Japon adalarlnda üssübahrî yapabilir; Kurilende, Boninde, LiuKiude, For • mosada, Peskador adalarlnda yapa • mazdı. Yeni deniz üsleri ınşaslna müsaade verib vermemekteki esas, Amerika, Ingiltere ve Japonyanın birbirlerine te cavüz etmelerine mâni olmak; fakat müdafaalarinl imkânsiz bırakmamaktl. Işte Vaşington muahedenamesinin esaslarl bunlar olup lng>ltere ile Ame rikayı dünyanın en kuvvetü iki deniz devleti halinde birakiyor, Japonyayı onlarla ayni dereceye gelmekten menediyordu. Ayni zamanda Fransa ile I talyaya da ayni nisbeti vermek suretile esasen, lngiltere, Amerika ve Japon ya ile denizlerde reka'oete çlkacak bir hald olmıyan bu iki devletin birbiri le deniz silâhlarl yanşina çlkmalart nln önüne geçiyordu. Japonyanin fesih kararına rağmen muahedenin hükmü iki sene daha cari olacağına göre, silâhlanma yarlşl çirndilik inşalarl tahdide tâbi olmıyan gemiler ve tayyareler araslnda devam edecek, bu müddet zarflnda büyük gemilerin ve toplarln plânlan '^azirla nacaktlr. Tasdika iktlran eden aoy adt nizamnameri Resmi Gazetede ne?redilmiftir. Bu nizamnameyi aynen biz de yazıyoruz: Bölüm III Soy adı seçim hak ve vazifesi Madde 16 Nesebi sahih olan ço« cuklar, babalannin soy adinı tasırlar. Nesebi sahih olmiyan cocuklar, ana'armm soy admı takmırlar. Ancak ba cocuklar babalannin tanımasile veya hâkirain kararile babanm soy admı alırlar. Madde 17 Evlâd edinflen çocuk, evlâd edinenin soy admı taşir. Evlâdlık mukavelesi bozulursa kendi baba • sının soy admı alır. Madde 18 Kadin evlenince babasimn soy admı birakıb kocasinm soy admı alu*. Kocası ölen kadm îsterse kocasmm soy admı kullanmakta devam eder, istcrse babasinın soy adma döner. Ba basinın soy adma donmek istiyen kadm bunu bir yıl içinde nüfus kütüğü • ne yazdırmağa mecburdur. Madde 19 Evlenen dul, evlen diği günden itibaren yeni kocasmm soy admı ahr ve cski kocasmin soy adma bir daha dönemez. Madde 2 0 Evliliği bozulan veya bosanan kadm bozulma veya boşan • madan sonra bu kocasinın admı kul • Ianamaz. Madde 21 tster babasile birlikte, ister ayn yaşasin baba, resid ol • mıyan çocukları için *oy admı seçer ve nüfus kütüğüne ve doğum kâğldlarina yazdırir. Bu cocuklar bu adı kullanmağa m cburdurlar. Mümeyyiz olan reşid, soy adinı seçmekte serbesttir. Evli kadinlarin soy adlarını koca lan seçerler ve nüfus kütüklerine yaz • dinrlar. Madde 2 2 Evlüiğin feshi veya boşan ma hallermde çocuk anasinin yanmda bile olsa çocuklara soy adı seçme hak ve vazifesi babanındır. Madde 2 3 Baba ölmüş ve karuı evlenmemiş olursa ve yahud baba akıl hastalığı ve akıl zayıflığı yüzünden vesayet altmda bulunuyor ve evlilik te devam ediyorsa çocuklara soy adı takmak ve nüfus kütüğüne yazdirmak hak ve vazifesi anaya geçer. Ancak baba smm kaydettirilmiş soy adı varsa, ana bunu değiştiremez. Madde 24 Babanin ölümüe ana evlenmiş veya baba akıl hastalığı ve akıl zayıflığı yüzünden vesayet altma alınarak evlilik zeva! buInMişsa, ço cuklara soy adı seçme ve nüfus kütü • ğüne yazdiran hak ve vazifesi baba nm kan hısimlarmdan en yakm erkeğe ve bunlarm en yaşlısina ve kan hisımlanndan reşid erkek yoksa vasiye aid olur. Madde 25 Akıl hastalığı ve akd zayıflığı yüzünden vesavet altına almmiş bulunan reşidin toy admı babası, yoksa anası, o da yoksa vasîsi seçer ve nüfus kütüğüne yazdırir. Madde 26 Bir evde yaşiyan öz, üvey ve kayın (ana, baba, büyük ana, büyük baba ve kardeşlrrinin) ve diğer kan, civar ve sıhrî hısunlarin soy ad larinı sectirib nüfusa yazdirmak vazi • fesi aile reisine aiddir. Bu akrabalardan bir soydan oîmi yan'ara ayni soy adı takılamaz. Bu akrabalardan reşid olmiyan'a rin ve akıl hastalığı ve akıl zayıflığı dolayısile vesayet aİHnda bulunanla rin soy adinı takmak hak ve vazifesi • ni taşiyan başka kimse yoksa bu £'le reisi bunlarm soy adinı vazifeli me murlara seçtirip nüfus kütüğüne yazıtmak üzere takib eder. Ancak bunlar dan reşid olmıyanlar, rüşüd yaşına geldiklerinde ve hastalar iyüeştiklerin'e mahkemeye müracaat 1> bu adlari de< ğiştirebilirler. Madde 27 Babası, anası, bnba tarafından erkek kan huımi olmiy?n veya olup ta akıl hastalığı ve akıl zayıflığı yüzünden vesayet altmda bulunan küçüklerm soy admı vasürri seçer ve nüfus kütüğüne yazdinr. Ayni vaziyette olub akıl hastalığı ve akıl zayıflığı yüzünden vesayet altmda bulunan reşidlerin de soy adinı vasileri seçer ve nüfus kütüğüne yazdırir. Madde 28 Anası ve babası ve baba tarafından erkek kan hısımı ve vasisi bulunmiyan veya anası ve babası belli olmıyan çocuklarin soy ad larinı köylerde rouhtar ve ihtiyar he • yeti azalan ve mahallelerde belediye mümessilleri kaymakamlarm ve vilâ yet merkezlerinde valilerin muvafakatini alarak seçerler ve nüfus kütükle • rine yazdınrlar. Madde 29 27 nci ve 28 inci mad« delerde yazilı cocuklar, rüşüd yaşina geldiklerinde krndilerine takılmiş bulunan soy adlarını mahkemeye müracaatle değiştirebilirler. Madde 3 0 2/7/1936 günleme • cin^ kadar kendilerine soy adı seçmiyenlere vali veya kaymakamlar veya bunlarm memur edeceği kimseler ta • rafmdan soy adı seçilib nüfus kütük • lerine ve doğum kâğıdlanna yazdıri • lır ve bu suretle seçilen soy adlarını bu kimseler kullanmağa meeburdurlar. Sonu yann Soy adı nizamnamesi Bölüm I Hususî hükümler Madde 1 Her Türk, öz admdan başka soy adı da tasiyacaktir. Soy adı olmıyanlar 2/7/1936 günlemecine kadar bir soy adı seçib 32 nci madde hükümlerine göre bunu nüfus kütük • lerine ve doğum kâğıdlanna yazdira caklardir. Madds 2 Söyleyişte, yazışta, imzada öz ad önde, soy adi sond* olmak üzere bütün harfleri söylener«>k veya yazılarak ku!lanil»bileceği gibi söy leyişte ve yazişta öz ad«z yaînız soy adinı kuHanmak ve imzada öz adın ilk harfini, öz adı iki tane i»e hnr ikisinin flk harfjerini veya birin'n ilk harfile ötekinin tümünü ve soy adinın tümunu yazmak caizdir. Madde 3 2/7/1936 günlcm • cine kadar soy adlarını seçib nüfus kütüklerine yazdirmiyanlann sov adlarını 30 uncu maddeve göre vali veya kavmakamlar seçerler. Bu günlemeçten sonra soy adlan nüfus kütüklerin» yazdırilmadıkca kullanilamaz. Soy adinda yapılacak de • ğişiklikler nüfus kütüklerinde yazılmadıkca sayilmaz. Madde 4 Soy adlari, kanunu medenî hükümlerine göre mahkeme ka rarfle dejnstirilir. Kanunun mşrinden evvel kütüğe yazilmiş veva yazilmamış soy adı bulunan'ar, 2/7/1936 gün lemecine kadar bu soy adlarını de ğiştirerek yeni bir soy adı alabilirler; ancak eski soy adlarını değiştirenler veya yenidrn soy adı alan'ar yen! al • dıkları soy adıni kütüğe yazdırdıktan sonra mahkeme karan olmadıkça degistiremezler. Bu yeni secunden krndinî zararlı ve alâkalı görenler mahkemeye gidebi • lirler. Amerikada hökumete yapilan bir tavriye Nevyork 22 (A.A.) Bernard Baruh, harb olursa kullanılması için hükumete 1,000 ton kalay almasını tavsiye etmiştir. M. Baruh Birlesik Amerikanın harb borçlan yerine memnuniyetle kalay kabul edeceğini söylemistir. Intihab kanunlarındaki tadilât Ankara 22 (Telefonla) Bugün Mecliste kabul edilen lâyihalar meyanında idarei umumiyei vîlâyat kanu • nunun bazı maddelerinin değistirilmesi h?kkındaki lâyiha da vardır. Bu lâyiha kadınlarımza mecHsi umumilere aza olabilmek hakkını ver • mektedir. Bundan başka meb'us in tihabı kanununun 320 sayılı kanunla tadü edilen 21 ve 23 uncii maddelerinin değistirilmesine aid kanun da kabul edilmistir. Bu kanunla dahi evve'ce yazdjğınnz gibi bundan sonra 25 bin vatsndaş yerine 40 bin vatandaf bir meb'us çıkaracakbr. Meclis yann onda toplanmak üzere dağilmıstır. Yann (Bugün) tatil karan verileceği anlaşılmıtür. tngiliz Amerikan yakınlaşmast Londra 22 (A.A.) Burada söylendiğine göre, Am'ral Yamamoto, Londradaki ikametini uzatnuya • caktır. Çünkü kendi düsüncelerini tngilizlere kabul ettirememistir. Bilâkis tngilizlerle Amerikalılar arasındaki anlasmanın her zamankinden artık olduğu sanılmaktadır. Bölüm II Soy adı Madde 5 Yeni takılan soy adlari Türk dilinden alınir. Madde 6 Soy adı ya yalnlz olarak ve yahud (oğlu) ile birlikte kul • laniltr. Tarihte ün almiş olanlara ve kanunla verilen tanvanlara ilişık bil • diren soy adlarmda (oğlu) ekînin kullanılması mecburidir. Madde 7 Soy adlanna fyan, of, ef, viç, iç, iz, dis, pulos, aki, zade, mahdumu, veled ve bro) gibi baska milliyet anlatan ve başka dülerden a lınan ekler ve kelimrler takılamaz. Takılmif olanlar kullanüamaz. Bu eklerin yerine (oğlu) konulur. Madde 8 (Amavud oğlu, Kürd oğlu) gibi umumî surerte başka milli • yet gösteren (Çerkrs Hasan oğlu, Boşnak tbrahim oğlu) gibi başka milli • yete ilisik anlatan (zoti, grandi) gibi başka dillerden almmış olan soy ad • lan kullanilamaz ve yeniden takıla maz. Madde 9 Bir aşirete veya kabîleye ilişik anlatan soy adlari kullanıla • maz ve yeniden takılamaz. Madde 10 Eski ve yeni devlet kadrosundaki riitbe ve memuriyet bil • diren soy adlan kullanüamaz ve yeniden konamaz. Madde 11 Umumî edeblere uy gun olmıyan veya gülünç veya iğrenç olan veya hakaret anlatan soy adlan kullanilamaz ve yeniden takılamaz. Madde 12 Tarihte ün almiş bü yüklere ilişik anlatan soy adlari bu ki şilere üişiklik resmi kayidlerle, belge lerle sabit olmadıkça kullanüamaz ve yenidrn takılamaz. Madde 13 7, 8, 9, 10, 11 ve 12 nci maddelere aykın olarak takıimış adlar nüfus kütüklerine ve doğum kâ • ğıdlanna yazilamazlar. Yazilmiş olan lar nüfus kütüğünün bulunduğu yer kaymakamımn veya valisinin yazilı emrüe çizilir ve bir şrhle yenisi yazihr. Madde 14 Bir soydan gelen aüe ler, soy adlan yoksa veya değiştirmek istiyorlarsa, ortak bir soy adı seçib nüfus kütüklerine ve doğum kâğıdlanna yazdırabilirler; ancak bir soydan oîmiyanlar ortaklaşa ayni soy admı ala mazlar. Madde 15 Bir köyde, bir kasa bada, bir şehirde bir soydan olmiyanlar ayni soy adinı seçmiş olurlarsa, bu ad bunîardan ilk müracaat eden için kabul olunub diğerîerinirıki değiştirilir. Dcğiştinnemekte ısrar edenler olursa bunlarin adlarina (büyük, küçük) gibi bir sıfat veya herhangi bir ek ilâve süe öbürlerinden ayird ettirilir ve o yolda nüfus kütüklerine ve doğum kâğıdlarma geçirilir. Müteaddid nüfus dairelerine ayril • mtş olan sehirlerde, nüfus dairelerin • den her biri bu maddenin tatbikinda bir kasaba addolunur. Ayni aile efradmdan biri tarafin dan bir mahalde tesçil ettirilmiş olan soy adı, o aile efradmın diğrr mahal lerde bulunanlan tarafından taşınmasi, bu madde hükmünden müstesna • dır. 2525 «aylh soy adı kanur.u 2741 saylll Resmî Gazetededir. Vaşington and.'aşmasının esasları nelerdir? Japonya taraflndan bozulmus olan Vaşington andlaşmasl hakkında biraz malumat verelim. Bu andlaşma, Büyük Harbden sonra Ingiltere ile Amerika, Amerika ile Japonya, ltalya ile Fran »a arasında başlamak istidadınl gösteren deniz silâhlarl yarlşınln önüne geçmek üzere 1921 ikinciteşrininde başlamıs ve 1922 subatmda bitmis olan Vaşington konferansl müzakeratl ne ticesinde imzalanmlştır. 1936 senesinde bitmek üzere ya pllmlş olan bu andlaşmanln esaslarınl şöyle hulâsa edebiliriz: Muharebe gemileri: Ingiltere: 5; Amerika: 5; Japonya: 3, Fransa 1,75; ltalya 1,75 nisbetinde büyük zırhllya malik olacaklardl. Bu ?uretle ceman yekun Ingiltere 525,000, Ameıika 525.000, Japonya 315,000, Fransa 175,000, İtalya 175,000 tonluktan fazla zlrhlıya sahib olamaziarıil. Yeni yapılacak büyük zlrhlılar 3S 000 tona yasal ve soysal Iiteratör, fikvrler, doktrinler, formüller bir ulusa, hazir elbise gibi giydirilemez. Onlan tatbik etmek istiyenler, ç^kirdeği içinde ancak kendi ulusa] varhklarina ve bünyelerine uygun gelecek özü alırlarsa muvaffak olurlar.» Sınif ayaklanmalannı bastiran Al man devletinin Vaymar kanunu esasisile tuttuğu yanliş yolu anlatan Rec'b Peker,' sinıf ihtilâli peşinde olanlarin bu kanunu rsasî sayesinde tekrar geniş nefes aldıklarıni sözlerine ekledi. Receb P ker, nasyonal sosyalistle • rin iktidar mevkiine geçmeden evvelki 'seçimin neticelerine de dikkati celbetti: Seçimde komünistlere verüen rey lerin sayisı, bugünkü Sovyet Rusyada komünist firkasına kayidli aza sayı sindan fazla idi. Receb Peker bunun sebeblerini an lattıktan sonra, Hitl'rin iktidar mev kiine pek az farklı bir ekseriyetle geçtiğini, fakat iktidara çikar çıkmaz sinif ihtilâli fikirlerinin bir daha verilmesi ne imkân vermiyen tedbirleri a'dığı • nı söyledL Harb sonu kargaşalıklan arasında sinıf ihtilâlini ileri götürme yolundaki diğer teşebbüslerden bahseden ve bu arada Belakonun Macaristandaki teşebbüsünü de anlatan Fırka Genel Yazgani, bu hareketlerin reaksiyonu olarak kurulan devletlerin birbirlerine ben • zerîik arzeden diş görünüşlerini saydı. Bir renkli gömlekten, bir tarzda selâmdan bahsetti. Mrmleketimizde bu gösterişlere özenenlere tektük, şurada burada rastladığinı söyliyen Receb Pe • ker, yaînız iç inanışıoda benzerliğîn esas olduğunu kaydetti. Dersinuı bu sirasinda, kopya devlet ve taküd poli • tika işlerinden bahsedrn Receb Peker, Türk inkılâbınin hususiyetini söyledL Ve sözlerini, rejimin Baş Kurucusu Atatürkün, kime benzediğimiz hak • kindaki bir sorguya verdiği şu karşilık! a tusledi: c Biz, bize benzeriz!» Son ihtilâller ve yeni rejimler Biz, bunu yeni devletin kurumun • dan, genişleyip açilma devrinde oldu • ğumuz bugüne kadar böyle anladığı • mız gibi, bundan sonraki devirler için < de yasama ve ilerleme sartı olarak taniyoruz.» ttalyanın o zamanki halini buna bir misal alarak gösteren Receb Pek'r, harbde fedakârbklar edenlerin takdir beklerlrrken hakaretler gördüklerini ilâve etti. Bu kavnaşmalar esnasinda sınif ihtilâli fikri ise iktidar mevkiine doğru hareketlerini hızlaştirmutı. Bir ecnebi s'fir, o zamanin liberal başvekil'ne sordu: « Bütün bu keşmekeşîeri nasil durduracaksmız ? Romanoflari silip süpüren crreyanlann benzeri, Rusya dan ttalyaya intikal etti! Başvekil, oturdukları odanin pen ceresinden, bahçedeki zeytin ağacını gösterdi: «: İtalyan ikliminde yeşilliği ve rengi en cazibeli ş'kilde olan bu zeytin ağacını Moskovada yetiştirebüir misinız: Basvekfl, Rusyanm nr.ah olan komünizm ağadnın da tta'yanın siyasal ik • liminde yeşeremiyeceğini söylemek istemişti. Halbuki komünizm ağacı, ttalyanin siyasal iklimmde pekâlâ yeşeriyordu. Liberal devlet mrfhum'.arinm bu kanşiklığa çare hulamıyacağı ise, bu ağacin yeşermesi kadar aşikârdı. Bu sırada, yukan ttalyada Po vadisinde, B n i t o MussoUninin baş olduğu hareketler belirdi. Bu hareketlr, baslangicda bir smıf ihtilâli güden ko kuyu taşıyordu. Roma üzerine yürü • yüs yapildı ve simdiki fasist devletin temeli atıldı. ttalyada, sinıf fikir!eriîe vücııdlanan ayaklanma hareketleıine karşilık ola rak iktidar mevkiine gelen bu idare, devlet telâkkileri bakimindan dah& eski zamanlara b'nzer bir manzara göstermektedir. &ki devirlerin sezarizm telâkkisine uyan, tek adamin önderliği altmda devlet idaresi şeklinde bir formül tatbik mevkiine konuluyor.» Receb Peker, A'manyada Nazüerin iktidara geçm^sile kapanan hareket • leri de gözden geçirdi. Rayiştagdaki firkalann, büyük savas sirasindaki gürültülerinden, bir büyük dava peşinde olan Alman ulusunun, parlamento gürültüleri arasindaki halinden bahset • ti. Hürriyet memleketi Fransa fle Almanya arasmda mukayeseîer yapb. Çıkardığı ibrct verici hükümleri siraîadı. Netice olarak ?una vardtt € Bafka memleketlerde doğan si taraft birinci tahifede) diran drvlet sekillerinin kuruluşundan bahsetti. Firka Genel Yazgani, sözle» ri arasında mühim duruşlarla, ibret verici vak'alara, genç neslin dikkat gö • zünü çekti ve sosyalizmle, sosyalizm gibi genişliyen diğer cereyanlar ara • sinda mukayeseW yapb. Sovyet Rusyada, muvaffak bir dev let kunna tipini vücude getiren sınif ihtilâli fikrî, edebiyatta proleteryaya hakikatte ise işçi smıfina bir dünya cenneti vadetmektedîr; fakat bu istikbale, bu dünya cennetine ne zaman kavuşulacaktir? Receb Peker, bu davada ısrar edrn baştakiıerin büe böyle bir suale ancak şu cevabı verdiklerini kaydetti: Bilmiyorum; fakat herhalde ola cakUr! Yeryüzündf, sinif ihlilâli prensip • leri uzerinde bir devlet kurumu tahakkuk ettikten sonra, sınif ihtilâli fikrini Rusyadan baska taraflarda da harekete geçirmek istiyenler olmuştu. R c e b Peker, smıf ihtilâli fikrinin bu akıs ve bu yayıhşmin, bir lakim karşilık ba • reketler doğurduğunu kaydetti. Bu bareketlerdrn başhcasi ttalyada oldu ve nihayet hâlâ devam eden faşist devletin teşekkülOe ncticelendi. Dünkü dersin bu kısmı şöyle kisal • tılabüir: Büyük savas, yenenleri de yenilenUr kadar sarsan genel bn ıstirabla bitti. Sosyalizm, büyük savaştan iki yil once çikan Bal beyannamesinde gös • terflen yol uzerinde, bu kartşıkhklan istismara başladı. O zaman Italyada liberal bir devlet iktidarda idi. Bir ta • raftan devletin hürriyet telâkkisindeki zararlı ifratı, bir yandan sosyalizmin bu telâkkiyi suiistimal ed^cek şekilde ileri varması, bir yandan da halk üze • rindeki savaşsonu ıstirablan anarşi yi çoğalttı. Bu iç birliksizliği, ttalya • nin dişındaki vaziyetini de bozdu. ö y • le ki, Italya yenen devletler arasmda olduğu halde, sulh konferansındaki murahhasi Orlando sözü geçmez, kuvvetsiz ve adeta istihfaf edilir bir adam olmuştu. Fırka Genel Yazgani, Italyanın bu halini, genç dinleyicilerinin ibrct gö züne yaydı: « Arkadaşlar, dedi. Bir yurdun iç yasayişindaki kuvvet bozulursa, iç yasayista değerli sayilan her türlü vasitaları ve unsurlan dağüdığı gibi, d«vletin dıs siyasada muvaffak olma•tnı temin edici vasıtalar da hiçbir va» Idt ileri fidemez. A. D. Büyükderede iki yalı yandı Evvelki gece Büyükderede büyük bir yangın olmus, Konya Saylavı Tahsinin yalısile onun yanındaki yalı yanıp kül olmuştur. Saylav Tahinin piyasa caddesindeki evinde bekçi olarak oturan Dramah Rahminin karısı 60 yaşında Nadide ertesi gün oruç tutacağı için sahur yemeğini hazırlamak üzere gaz ocağmı yakmış, fakat uyuya kalmıştır. Gaz ocağı b:r müddet yandıktan sonra alev almıs. ve pencere perdeleri tutuşmuştur. Pemcereden saçakîarı bulan ateş, gece saat 2 de bütün binayı sarmıs ve alevler «ağd'aki köşke de sira yet etmiştir. ttfaiyenin yetişmesine rağmen bir tek eşya bile kurtarı lamamıs ve Karlo Tokatlıyana aid bulunan yalının üçüncü katı ta mamen, ikinci katı da kısmen yanmıştır. Saylav Tahsinin köskü 16,000 liraya sigortalı bulunmakta idi. Di • ğer köskün sigortalı olup olmadığı, henüz belli değildir. Gazianleb dokumaları Antep 22 (A.A.) Yerli doku malarunzı iyi bir düzende tutarak ilerletmek için ticaret odamtzca yapilan talimatname bütün vilâyetlere gönderilmistir. Dokumalar yoklanmakta ve talimata aykın gidenler cezalandınl • maktadır. Itîzar Havadislerin pek çok oluşu yüzünden haftalık Radyo programımızı alıkoymağa mecbur olduk. Yannki sayımızda neşredeceğiz. özür dileriz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle