22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Hayat Ansiklopedîsi inci cüzü çıktı 27 Dokuzuncu sene: No. 3176 umhur Türkçe mî? Üstün, arapça mî? Eksiksiz dil nasıl olur? Cuma 10 Mart 933 Halil Nimetullah Beyin bu şayani dikkat yazısı bugün 5 inci sahifcmizdedir tSTANBUL CAÛALOCLU Telgraf « mektup adresl: Cumnarlyet tstanbnl Poata fcutusu: Istanbol, No 34e Telefon: Bagmuharrtr: 22366. rahrtr mfldürö: 23238. tdare müdurü: 22365. Matbaa: 20472 ı eni vaziyet önünde İstatistik ve ihracat nHmrnm,,,,,nmınıınm.n.nu.( Tevfik RUştU Bey | '«"''»'»H.uiün.ı,..mt,.nmFmn.r.mm,.HnHHmHm.H.ımmmınnfflll.Nm»mm»^ izmir de IMUhim Beyanatta Bulundu .», Dresten: 6 Mart 933 Camhuriyet'te Ziya Turgtıt imzası Oe çıkan başyazıda bizi çok düşün • dürecek noktalar vardır. Bunun en başhcası ihracatın dayandığı mes'elelerdir. Dış pazarlardaki işimizi anlamak için baş vuracağımız biricik yer istatUtiktir. Fakat nasıl bir istatistik? Burada ilkönce akla gelen, elbette, devlet istatistikleridlr. Hu *usî istatistikler, pek küçük istisnaIarla hususî bilânçolara benzer, ve onlardan doğru bir fikir edinmek çok daha güçtür. Fakat istatistiklerde, Ziya Turgnt Beyin dediği gibi, hakikat tamamı ile ifade edilmiş de gîldîr. tstatistiği anlamak ta büyük ve ehemmiyetli bir istir. Çünkü: Bu rakamlar tefsire göre neticeler ve • rir. Eğer bu yalnız kuru bir bilnn mes'elesi olsaydı, biz, Ziya Turgut Beyden sonra tekrar bu mes'elenin münakaşasını fazla bulurduk. Fa kat bu istatistiklerin budunlararası (beynelmilel) iktısadın da oynadığı büyük rolü düşünürsek, bu mevzunn münakaşasına tam bir ehemmiyet vermemiz lizımdır. tki ülke araisında ticaret muahedesi yapılrrken bu istatistikler, müzakerelerin temeli olur ve yanlış bir tefsir bir budun için hiç te hayırlı neticeler vertnez. Olkemizde çıkan pek çok iktısadî yazıda rakamtn belâgatinden bah • metmek tam bir moda olmuştur. Böyle bir rakam belâgatine güç inanan adeta, yola gelmez bir yaradılış sanılır. Halbuki: dinamik pazar hareketleri mükemmel bilmmeden böy* le bir rakam belâgati, ton derecede kuru ve manasız bir belâgattir. Çünkü: Yanlış teftir edilmiş bir istatistiğe göre yapılan bütün hesaplar, bütün alisveriş muvazeneleri çok lehlikeli neticeler vermekten başka hJc t>fr ise varama* . ' **e^ Burada, aon derecede objektif bh* Srnek, ber Türk tarafradan kolay anlaşıhr bir örnek vermek isterir: Biz A'manya'va 1929 ve 1930 yıllannda A, B, C, D, E, F, v. *. tütunlerini göndermişizdir. Bunlann defter fiatlan: 4, 3.50, 2.50 Hollanda flcrinidîr. Bunlar, mesela, bugun bile depolarda duruyorlar. Şhndiki değerleri ise, bütün yiiksek masraflann mala yüklemnesime rağmen 0.60 Hollanda florinini geçememektedir. : Burada gene bir fikir vermek maksadı ile söyliveb51iriz ki tek bir firmanra 1.500.000 değerin de malı, yıllardan beri ahcısız durmaktadır Buna başka firmalan da katabiliriz. Fakat zaten bütün bu mallar, daha doğrusu Türk ihracat eşyası en yuksek değerleri ile ista tistîklerde yer tutmaktadır. Okurlarımız pek iyi hatırlarlar kî bımdan bir yıl önce gazetelerimizde odeme muvazenesi mes'elesi münakaşa edilirken ihracat eşyamızın, vergi yüzünden, daha değersiz deklare ediidiği anlatıltnak isteniyordu. Bunun doğru taraflanna göre yan hs taraflan çok datıa fazladır. Bazı îşlerde, bilhassa Iombardo işlerinde bu. tamamı ile tersinedir. Gümrükte olduğu jribi bankalarda da deklare edilen değer, çok fazladır. Bu yapılan isîn şekline gore değişir. Deklare edilen mal değerleri üzerine bir fikir edinmek için ihracat pazarla rındaki esyaya göz gezdirmek lâ zıradtr. O vakk 30 kuruşluk bir mahn 200 kuruşa deklare edildiğini tesbit etmek çok kolaydır. Çünkü: Mahn lombardosu öyledir. Böyle vaziyetlerde rakamm belâgati şaskın bir dilsiz'.ikten bafka bir şey olabi lir mi? thracat istatistiklerme göz gezdirirken ilkönce düşünülecek şey şu olnbilir: Yurt istihsalmin dış pazara eıkmcıya kadar geçirdiği alışveriş yollan. alışverİMn şekli. Fakat, bu 8yle RÖriindüğü gibi kolay bir şey değildir. tstihsalden başlıyarak bütün pazar kımıldanışını kavramak {âzımdır. tstatistiklerin hiç birinde biz, bunu faulamayız. tstatistik, belki, bh teleskop gibidir. Fakat srök sistemmi bilmiyen, yıldız hesapla nndan hiç anlamıyan bir insan için teleskoo ne ise, dinamik iktısada yabancı bir insan için de istatistik odur. Yabancı bir göz teleskopta nasıl bir yıldız srörürse, aynı yabancı sröz istatistikte de inen ve çıkan bir ra kam yığım görür. Fakat bu rakam yığınım anlamak bir budun içîn az ehemmiyetH defildir. Çünkü: Biz bu rakam Bzerina dişpazar büinço Osmanlıca kelimelerin Tevfik Rüştü B.in Cenevre konferansı tam karşılığı bulunacak ve Atina seyahati hakkında beyanatı Her gün 1520 eski kelime ile bunlara okurlarımızın Vekil B. yann tzmir'den Ankara'ya hareket edecek tzmir 9 (A.A.) Hariciye Vekfli Tevfik Rüstü Bey bugün öğleden sonra *aat 14 te tzmir vapurile Pire'den şehrimize gelmiştir. Vekil Bey Vali Kâıım, Mevkii Müstahkem Kumandam Hüseyin Hüsnii Pasalarla, C. H. Fırkası Retsi Hacim Muhittin, Belediye reisi Behçet Salih Beyler, matbuat mümessilleri ve mü şarimileyhi tanıyan dostlan tarafından vapura gidilmek suretüe istikbal edil • mistir. Tevfik Rüftü Bey karaya çikmak ar zusunu izhar ettiğinden ayni zevat fle birlikte nhhma çdcılnus ve yaya olarak lzmirpalas'a gidilmistir. Hariciye Veküi cumartesi günü sa • bah postası üe sehrimizden Ankara'ya hareket edecektir. Tevfik Rüstü Bey Anadolu Ajansı muhabirine âtideki beyanatta bulıamrastur: Tahdidi teslihat konferansma isaret eden Vekil Bey demistir ki : « tlk günde olduğu gibi bu defa da mütevazî vesaitimizle azamî çahf • makta devam ettik. Her sahası fle yakından alâkadar olduk. Her komite sine girdik. Konferansm iştigal ettiği muteaddit bahisler üzerinde geçen mu • dahalelerimizi ajanslar elbette vaktfle meafi olduğu zaten flctısadî tztırap i • çmde olan dünya efkân umumiyesin • de teviit edebileceği akisler ve umumî buhranm her balde mübim rol oynadığı artık kimse tarafından inkâr edilemi • yen emnivet âmili üzermde yapacağı tesuier Ribartle herkesi yakmdan ve çok alâkadar ediyordu. Bu noktai nazardan velev mütevazî olsun müsbet bir neticeve vardmasmın faydasmda um«nnî .ittifak var gibi idi. Mmkiilâtm çoğu kuçük devletlerden zivade büyük devlet ler arasmdaki rekabet, görüs ve iste yif ihtilâfmdan doğuyordu. Bu hibar la konferansa müvazî olarak büyük devletler ricalmin Cenevre'ye gelerek hu susî temas ve raosahabelerle tabiî di ğer devletierin de halisane muavenet lerfle ve gene çok tabiî olarak neticeyi Hariciye Vekili tevfik Ra»tü Bey ironferans heyeti ısnumiyesinde mü haber vermislerdir. Derhal şurasını itirazakere etmek ve almak Szere bir çahş • fa mecbumm ki, gerek konferans müsma sistemi ümidi belirdi. Şimdi bonun bet bir neticeye erdirmekte ve gerek neticesine mtizardayız.» sulh muhabbeti etrafında bütun dev • letlerle mevcut mfişterek arzuya rağmea Tevfik Rüştü Bey bundan sonra A • tahdidi teslihatm şeklînde, sulhu anlatma seyahatine temas ederek sozlerine yışta devletler arasındaki farklar dola • şu snretle devam etmiştir: yısile konferansm mesaisi Cenevre'den Bu defa TüHdyeVe avdet seya# «• ahnlacagnn güne kadar çıkmaz bir safnathn Atina üzerinden vaptnn. Ati haya giriyor gibi gorunuyordu. Fakat m'da movakkaft hükumet Hariciye Naba mesainm neticesinin masbet veya (Mdbadi 5 inci sahifede) Hariciye Vekili İzmir'de Dil anketi başhyor bulacağı türkçe karşılığı neşredeceğiz Ulu Basbuğun öncüsü olduğu dü temizleme çalısışı bütün milletçe d e ah nacak bir olgunluğa erişti. Bir taraftan söz derleme isi okurlar arasmda kol kanat salarak yaa diline girmemiş kelfmeler toDİanırken, öteki yandan da yazıda kullanılan arapça ve farsça kelime • lerin türkçe karşılıklan aranmağa başlamyor. Yakm vakitte Dfl Cemiyeti ba keli • melerin turkçesini merhiMn Şemsettm Sarni Beyin «Kamusu Türkî» ath soz kitabma uygun olarak bulacak ve kelime ler gazetelerimizde yazıhp basdacak br. Okuyucular bunlan esktlerile tartarak ne düşündüklermi bOdireceklenlir. Böylece haHcm beniımed^i kelimder derlene toplana türkçe sozrük ortaya çıkacak, konusma ve yazı dSimiz, öteki dülerle bulaşdchktan kurtularak katkısız ve tertemiz bir hale gelecektir. «Cumhın'yet» yakmda her gün 15 Kefime bahnada «Kamusu Türkt» u esas olacak olan merhum Şemsettm Sarni Bey 20 osmanlıca kelime yazacak, olraria • nndan bmlara 5z türkçe karsıhk babn(Mabadi 6 tnct sahifede) Silâhları bırakıyorlar?!, İngiltere ile Fransa ve Amerika donanrr alcirını kuvvetlendîriyorlar Osmanlı Bankası İle yapılan itilâf Imtiyaz temdit sene ;JM. Yunanistan'da tabiî vazivet avdet etti Çaldaris ile Jeneral Kondilis arasmda ihtöâf çıktığı söyleniyor, yeni kabine bugün yemin edecek Osmanlı aaltanatmdan müdevver borclar için Paris'te Saracoğlu Sükrii Bevle dayfnler raümessilleri a rasında yapılan nüzakerat ne ticesinde itilaf h&sil olduğunu, haznianan ntu kavelenamenin 15 martta hnz* laaacağmı yaz Saracoğlu Şükrü n. mıştik. Aldı?ımız malumata gore bu esnada Osmanh Bankası mulravele sinin de yeni esaslara raptı keyfiyeti nevzuu bah*o1mus, bu hususta da HilAf elde edilmistir. Bu itilâfa nazaran Osmanlı Bankasının »mtivazı 12 sene müd (Mabadi 6 vncı sahifede't KENDİ İngillz donanmasınm en yeni gemllerln den Nebon dretnotu 40 lık dolnız toplle blrden ate ş ederken KENDİMİZİ TENKtT: Atina 9 (Hususî) Cumhur Reisinin kabine teskiline memur ettiği M. Çaldaris bugün kabraesini lruracak, yann Uhlif edilecektir. Atina 9 (A.A.) Gazeteler, zi. hinleri bürüyen sinirliliği yatışbr ~ mak için Çaldaris kabinesinia bugun yemm etmesini tavsiye etmekiedîr • ler. Athoneos kabînesinde Bahriye Nazın olan Demesticas'm çekilmesi Jeneral Plastras'm emirlerini dinle diği ve donanma kumandanlığını ele aldığından dolayı Hadji Kiria kos'un ortaya attığı rthamlardan ileri gelmiştir. Othoneos kabînesinde Harbiye Nazırlığı eden Jeneral Manetas hakkında da buna benzer suçlar ileri sürüknektedir. Jeneral Plastras'ın ecnebi memIeketlerden birine kaçtığı haberinin doğru olduğu şimdiye kadar hiç btr taraftan biidirilmemistir. Atina 9 (A.A.) Jeneral Otheneos, dün Reisicumhur M. Zaimis'i ziyaret ederek memleketin her tarafında asayiş hüküm sürdüğünü ve bu hususta M. Çaldaris'in kıymetli yar Her tarafta sükun var ls;*Hbul'a geldlgl hakkmdafcl rlvayetler doğru çıkmamıs olan Pl&stras dımı dokunduğunu bildirmistir. Jeneral, iktidar mevküni kabul etmeğe hazır olup olmadığı anlaşılmak için M. Çaldaris'in davet edil{Matadi 6 tnct sahifede) Anketimiz: Kadın erkekle bir olabilir mi? Seyyah vapurları Hakikî miktannı bilmiyoruz ama hatınmızda kalan her halde yüzler ve yuzlerdir. Yüzler ve yüzlerle büyük gemi bu sene ve şu mevsimde on binlerle Avrupa'lıyı yüklenerek deniz deniz ve memlsket memleket gezdiriyorIar. Bunlardan üç bacalı beyaz bir transatiantik üç dört gün evvel limanımıza gelip gitti. Diğerleri Akdeniz'de dolaşıyorlar. Bunlann içinde Istanbul'a galiba bir iki kabadayısi daha gelebilecek, o kadar. Diğerleri niçin gelemiyorlar, daha doğrusu gelemiyorlar, biliyor musunuzî Çünkü polis muamelelerimiz ağır ve çünkü liman ve saire resimlerimiz yıkım sayılacak kadar yüksek. Böyle gemilerden resim namına hatta hiç bir şey alrrfKsak ve polis işlerinde sür'atle bera Necip Ali Beyin fikirleri «Türk'ler nezdinde kadın hem tazime lâyık görülmüş, hem de erkekten üstün tuhılmuştur.» M. Makdonalt Cenevre'ye geldi Roma 9 ( A . A . ) Jurnal D'italiada Albairos inuasüe bir teknisien yeniden silâhlanma yarışlanna girişileceğinin bir takun alâmetleri belirmeğe başlamış olduğunu yazmaktadır. Mumaileyh, son zamanlarda Amerikan filosunun Büyük Okyanos'ta yapmış olduğu manevralar hakkında etrafh bir muzu kunıyoruz ve gene bu rakam üzerine, muahedeler müzakere edilirken yolumuzu bulmağa çahşıyo ruz. Budunlar arasmda bir ticaret muahedesi görüşülürken kuru rakamm hiç bir değeri yoktur, ve onun için böyle vaziyetierde, bütün iktısadî zümrenin faaliyetine ihtiyaç vardır. Kuru rakam yanında diri pazar kımıldanışlan, nakliyat politikası, gümrük politikası, hulâsa bütün istihsal ve r.lıjveriş hayatmı kucaklıyaa her şey, öz belâgatini göster mek mecburiyetîndedır. tktısadî istihbarat teşkilâtımn büyük ehemmiyetini de unutmamak lâzımdır. Her sey, kuru bir istatis etüt yapmutar. Malâmdur ki, bu ma • nevralardan sonra Amerika amiralhğı donanmanm takviyesi lüzumuna kani olduğunu bildirmistir. Daily TelgraPta son gunlerde çıkan nimresmî bir habere göre tngiliz amiralhğı da ayni lüzuma kaildir. Diğer taraftan Fransa az kuvvetli ve fakat asrilestirflimiş kruvazörlerin flk safta çok iyi iş görebileceği fikrinde ve heman kruvazorler bısası mütaleasındadır. Bu kruvazorler vakit kaybedilmek (Mabadi 3 üncü »ahifedel tikle halledilebilseydi, ne kadar iyi olurdu. Fakat, istatistik, ona ifade veren umumî pazar kıtnıldanışı dışarısmda hiç bir sey söylemiyen, çok nisbî bir rakam yığmıdır. Budunlardaki alışveriş şekline göre iktısadî istaisiklerde muayyen yüzde nisbemde bh* dara çıkarmadan doğru ve gerçek vaziyete yaklaşmak çok güçtür. tktısadî istatistik, anlaşılmak için, çok derin ve geniş bir vukuf ister. Eldeki ısıölçer (termometre) le gövdede bir hastahk olduğunu sezebiliriz. Fakat hastalığın mahi yetini kavramak için hekimde olduğu eibi sentetik bir bligiye ihtiyaç vardır. M. NERMİ ııııiHnniHiiifiııııııiMiıınııınıııiHiıııııınııııiHiııııiHiHiııııiHiıııniMiııııııııııııııııııııırıınnınıııınHiiHiııııııııııııııııııınıııımınııınıııınııımıı Bugün anketlmize verilen ce vaplart neşretmeğe başltyoruz. Dün de ilân ettiğimiz gibi, asrtmızzn en büyük davalarmdan btrinin esatlı surette münahaşasına ve muhake mesine yol açtlman için, evvelâ Büyük Millet Mecliti azastndan Necip Ali Beyin tkadm hakuku» isimli kitabından anketimize cevap olabi leeek bir parçayt iktibas ediyoruz. Müellif, bu eserinde, en eski de virlerden zamanımıza kadar kadt • nın içtimai ve hukukî vaziyetini mükemmel bir tarzda hulâsa etmiştir. Biz, ancak, anketimize doğrudan doğruya cevap olabilecek bir par ber kolaylıklar göstersek acaba ne kayça almakla iktifa edeceğiz. ' • betmiş oluruz? Necip Ali Bey hitabında diyor ki: Blzim memleketteki şeraitin ağırlı «Kadına siyasî haklar verilme ğından dolayı bu vapurlann buraya mesini iddia edenlerin ekserîya is • gelmemelerihden ne kazanıyoruz ki geltinat ettikleri noktalar şunlardır: melerinden bir şey kaybetmiş olalım? «1 Kadın erkekle müsavi ola Bilâkis gelmelerinden memleketin pek maz. Bu müsavatı iddia etmek ta çok kazanacağı şüphesiz olduğuna göre ' biatin kanunlarına karşi koytnak deacaba bu işi ne için bir gün bir saatçik mektir. Çünkü kadın, yaradılışı ititevakkufla ciddî surette tetkik etmiyobarile erkekten çok farklı olduğu nız, niçin). için, hayat mücadelesinde onun yap•* tığı vazifeyi ifa edemez. wedp All Bey «2 Kadınlara hürriyet ve mB • savat vermekle, binlerce seneden * beri teessüs etmiş olan aile nizamtnı < Mabadi 6 tnct »ahifede )
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle