22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
"Cumhuriyet SON TEIGRAFLAQ Bana kalırsa Küçük bir hesap mes*elesi Her münakasada hakemin sesi yükselir: «Şahsiyattan bahsetmiyelim!» Hem kanun da bunu yasak ediyor. Elbette. Şahsiyattan bahset • menin bir sekli ve bir derecesi vardır ki faydasız olduğu kadar da nahoştur: Bir kaç boşta gezenin, bir kaç mütereddinin tecessüsünü gidermekten fazla hiç bir netice vennez. Fakat sahsi yattan bahsetmenin bir baska türlüsü, yani «sahıs» ve «cemi yet» arasındaki alâkaları, münasebetleri aydınlatan bir sekli ve derecesi vardır ki nahoş olmadığı kadar da faydalıdır. Hele bir ziimre veya bir cemiyet tarafından tanınmı* adamlann hususî hayatlarile umumî hayatları ara > sında pek sıkı bir münasebet vardır. Bir Hoover Roosevelt mülâkatı daha olacak Iki ReisîcumLur bcrçlar rnes'elesinin tehir edilemiyeceğini anladılar Vaşington 18 (A.A.) «Herald hur Hoover Laval mülâkah hakkında Tribiin» gazetesinin Vaşington muha • noktai nazar teatisinde bulunduğu ve birine göre M. Hoover 3e M. Roose M. Laval'ın Amerika'nın resmî beya • velt, borçlar mes'elesini müzakere etnatma cevap olmak üzere beyanatta mek iizere bu hafta yeniden telâki ebulımmağı tehir eylediğini kabul etmif deceklaerdir. olduğu haber verilmektedir. ' Ayni muhabire gore M. Stimson, M. Roosevelt'in dün demokrat liderNevyork'ta M. Roosevelt ile görüstüğü lerinden M. House ve M. Polk 3e gönrada bu mülâkab tertip etmiştir. riîsmüş olmasına da büyük bir ehetn M. Hoover fle M. Stimson, M. Roomiyet atf edümekte olduğu gibi M. Nor»evelt'inriyasetmakamutı işgal tarihme man Davis'in persembe veya cuma gükadar geçecek olan devrin bir atalet nü M. Roosevelt 3e Vasington'a gidedevresi çlmasınm yalnu tehlikeli ol ceği haberi de manidar addedilmekte • tnakla kalmayıp ayni zamanda gayridir. mümkün bulunduğuna kanidirler. M. Nevyork 18 (A.A.) M. RooseveltHoover'in borçlu devletlerle görüşmek in cuma günü saat 11 d« Beyaz Sarayîçin memurlarını tayin etmesini M. Roosevelet'e telkin etmesi de muhte • da M. Hoover'i ziyaret edeceği haber tneldir. verümiştir. M. Rooseveh, yann öğleden M. Hoover'in ayni zamanda »abık sonra Vasington'a gelecek, demokrat Uderlerîle mülâkatlarda bulunacaktır. Fransız Basvekili M. Laval 3e de meş Yeni dokumacıhk san'atları hakkındaki düsüncelerimiz Yazan : Kastamonu meb'asu TAHStN tsmet Pasa hükumeti, yurttasların %75 ini teşkil eden çiftçilerin binbir emekle yetistirdikleri ziraat maddelerini san'at bilgisile kıymetlendirerek, hem yetiştiricileri ve hem de bunlan kullanacak bütün yurttas * lan, yurdun tabiî zenginlık kaynaklarmdan istifade ettirmek için, yeni bir programla büyük dokumacılık san'atlannı yaratmak ve kurmak üzere, yerli ve ecnebi mütehassralara, memdekette etütler yaptırmıs, tat bik programlannm hazırlığına da baslatnıshr. Yurtta, varlığımıza uygun olarak yarahlmak i»tenilen dokumacılık san'atlan çok ve çeşitlidir. Bunlan aşağıdaki sayilar içinde kısaca gorebiliriz: ) Pamuk dokumacılığı 2) Yün > 3) tpek > 4) Keten, kenevir dokumacılığı 5) Tiftik ve karısik dokumacılık. Be« esasta topladığun dokumacı Iık san'atlarmm istediği ilk maddeler, memlekette yurttaslar tarafından unm •eenlerdenberi yetiştirilmektedir. Yalsuz esefle söylerkn ki, bu maddeler simd'iye kadar yetistirici lerini hiç te emekleri nisbetmde sevindirmemiştrr. Nasıl sevindirsin ki: Türk yetistirdiği şeyleri bilgiyle kıymetlendirmek, öz yurdunda yeni is evleri yapmak için, onun el ve kollan siyasî ve iktısadî bağlarla hem de smtsıkı bağlanmıstı! Türk bunu görmüyor, anlamıyor değildi. Ne yapsın ki, söz ve el birliğiyle yürü yen, haricî kuvvetlerin, iktısadî sı kıstmnalan ve adı tarihe kansan eski idarelerin, milletlerin kazançLariyle yaşayıp bol gelirleriyle varlık ve benliklerini sakhyabileceklerini düfünemiyen yanJış ve memlekete uygun olmıyan siyaset ve idareleri, onu öz yurdunda yeni ve çesitli fabrikalar açmak ve isletmek, yurdu nun tabiî zenginlik kaynaklarından her noktadan istifade ettirmek im kânlarmdan Cumhuriyet devrme kadar uzak ve her seyden ntahrum btrakmiftt. Türk artık eskisi gibi, yan mü» emleke halinde mevhum bir devlet olarak yaşıyamaz, o her seyi çok iyi bilirdi. Büyük Harpten sonra büsbütün yokedilmek istenen benliği onun ne demek olduğunu dünyaya hem de mUal olarak göstermedi mi? Türk, kendine yaraşan idare sistemini isabetle bulduktan sonra kendisine, yaraddismdan müjdelenmis ve dfinya İklimlerinî smırlan içine toplamıs olan öz yurdunun her çes'Jt zenginlik kaynaklarından, hem de kanasıya kadar istifade etmesi için çok çareler düsünmüs, tedbirler dahi almıstır. Düşünülen çareler, alman ted birler arasında, dokumacılık san'atlan, yerinde olan ve isabetii alınanlarından birisidir. Türk, dünya do kuma san'atının ezelden u*tasıdır. tnsanlann post giydiği devirlerde onun dokuyup ta yüzlerce ve hatta binlerce senelik cihan miizeierinde hâlâ yasjyan ölmez, esi yapriamaz eserleri vardır. Gelecek yanlanmda son sözlerimin doğruluğunu anl&tmağa çalısacağrm. Kastamonu meb*osa ÜNÜN AKiSLLRı Kış güneşi Kışin ilk ayı, çıplak tabiatî ğuk bir güneşin yaldızlanna buriiyerek geçiyor. Bu sene kış, be» yaz kürklere gömülmüş, ak sakallı, pembe yüzlü bir ihtiyar gîbi değil, sıska ve çıplak bir köse gibi geldi! Her gece, gozlerimi, soğuk bir kış kökü içinde titriyen yıldızlara bakarak kapıyor ve her sabah sisler içinden doğan bir günese karşı açıyorum... Çimensiz bahar, güneşsiz yaz, yağmursuz guz gibi, karsız kış ta tabiî degildir. Bu sakat kışm zararlarını hepimiz çekiyoruz: Yoldan geçenler, ayak seslerinden değil, öksürüklerinden, aktırık lanndan belli oluyorlar! Kürsüsune çıkmıyan muallim, masasında gorünaıiyen memur, dükkânmı açmıyan tuccar, muhakkak ilâç şişelerile çevrilmiş bir yatak içindedir... Senenin üç mevsiminde, altm memeli bir genç anne gibi, dfin yayı sıcak ışıklarile besliyen gü neş, galiba kışın, içi zehir dolu bir büyücu çanağı oluyor! Yeni Yunan Kabinesi " M. Venîzelos mühîm beyanatta bulundu Atina 18 (Hususî) Dün gece ga«etecilere beyanatta bulunan M. Ve • nizeloa demiştir ki: « M. Çaldaris'in teskü edecegi hukumete müşkülât çıkardığım iddiaa doğru değildir. Çünkü M. Çaldaris Reisi cumhur tarafından Ceneral Kondilis 3e Hacı Kiryako'nun dahil olmıyacağı bir kabine teşkiline tesvik edümistL Buna muvaffak olamadı.» M. Venizelos »abık hükumetin iskatı mes'elesinde de: «Buna Çaldaris kabinesi nazırlanndan bazılannın parlâmentarizme muhalif bazı şüpheli harekât hazırlamalan sebep olmustur.» demiştir. M. Venîzelos btmdan sonra yeni teşkfl ettıği kabînenın balî bazır için en movafık bir kabine olduğunu, bu kabinenin memleketin sükunetini temine ve serbest çekSde intihabat yapbrmağa muktedir bulunduğunn sÖylemiştir. Atina 18 (Hususî) Yeni hüku metin teşekkülündenberi drahminin kıymeti tereffu etmektedir. Atina 18 (Husus) Meclisi meb'usanuı ne vakit feshed3eceği benüz malâm değildir. Fesih keyfiyeti yeni hükumetin mecliste istediği şekilde itimat reyi almadığı takdirde tahakkuk edecektir. Martın 12 veya 19 unda yeni inti • habat yapılacaktur. Avusturya için Bir Fransız plânı Geçende güzellik musabaka • lan münasebetile gene ruhsuz ve yalan yanhf tarizlere kalkısan bir muharrirm verdiği uydurma bir takım haberlerin doğru olroadığını yazmıştım. Bu adam kalk mıs, iddiasını isbat edecegi yerde, bu mecburiyetini ortbas ederek hususî hayatımı kanştırmak istemis ve yalnız fahsnna ait, kimingiliz'lere göre Fransa' seye taalluku ohnıyan zevklerimi bire bin katarak aleyhime bir delil gibi ortaya sürmSş, keyfime nın gîzli maksatları kâhyahk etmis. Güzel. Ben işi bu Londra 18 (A.A.) Wotff ajann bil tarzda şahsiyata döktuğü için bir diriyor: Daily Telgraf gazetesi Avussey demiyonrm. Bundan evvel bir tarya'nm • bpkı Isviçre gibi daimf snkere daha bu zâfa Süşmüstü, serette bitaraf bir hale konmasmı ve Asimi çıkarmadım. Meb'usluk ve vusturya'nm bu suretle taayyün edecA beynehnilel siyasî vaziyeb'nin Miüetler saire gibi resmî bir sıfatım olma İstiyenlerin isimleri hafi Cemiyeti tarafından teminata bağlandıgı için mahkemeye gitmeğe de Bn»mı istihdaf eden bir Fransız plânı tutulacak tenezzül etmedbn, sadece kendimevcut olduğuna dair bir haber neş sine cevap verdim. Fakat bu efenrebnişb'r. (Birtnci sahifeden mdbait) di, ringte burnunun ortasına ilk Fransa'ntn bu siyasetten başhca maksaat dörtte Maksim'e gehneleri ve geç yumruğu yiyen boksorün avazı sadı Avusturya'nın Almanya fle bir • kaunamalan rica olunur. Geçen sene çıktığı kadar: «Kanun yok mu? lesmesine, bir taraftan Avusturya fle ler, müsabık hanımlarm bir kısmı, izdiAlmanya, diğer taraftan Abnanya fle Adalet yok mu?» diye haykmp hamdan içeri giremiyerek döraneğe mecItalya arasında îkbsadî bir gumrük birbur olmuslardı. Bu ciheti hahrdan cı mücadele meydanından kaçmaliği vücude getirilmesine daimî surette karmtyarak berbere sabahleyin gfanelesına benzer bir telâşla mahkemeımnı ounAİctiF* rmi kendilerinden simdİden rica ederiz. ye gitti, şüphesiz davayı kazanaBu gazete, mezkur plânm Abnanya 8 birer nu madı, fakat gayesine ulaştı: Ring mara Seçmede hanBnlara fle müsa ve Italya tarahndan muhalefetie karşı »erflecek ve o numara ten sıvısmıya muvaffak oldu. Ianacağma daha şimdiden dikkati celbakaya gireceklerdir. YUSUF ZtYA Dil inkılâbı Vemület Maarİf Vekili Reşît Galip Beyin beyanab Ankara 18 (A.A.) Maartf VekiB Dr. Reşh Galip Bey dfl isleri bakkmda Anadolu Ajansuıa şu beyanatta bulunmustur: « T. D. T. Cemiyeti dH inkdâbmm ümî sahalarmı ve usullerinî tesbit etmek için bugüne kadar geceli gundfizlS çahsmıs ve gfizel netîcelere varmıshr. VekıTler Heyetinden çıkmış olan talimatname mucibince butim vflâyetlerde vainerin reisliği altmda Söz derleme heyetleri tesekkül etmiştir. 25 bin derleme defteri, 21 bin derleme küavuza vil&yetlere dağıtılmiftır. Artık dil inkılâbınm hakflct seferberBği bütün memlekete şamfl bir teşkilât ve faaHyetle baslamış bulunuyor. Hayat lan Gazi inkılâbınm bütün safhalarma ortak olmakla sereflenmis bugünkü nesHn dü inkılâbı sahasmda da kendisin • den umulan sonsuz gayret ve irade fle çalısacağma ve medenf, fikrî yükselisimizin en feyizli vasıtalanndan birinl teşkil edecek olan Türk duinin kurulusunda da tarihe malolacak fedakârhk misalleri göstereceğine hiç şüphem yoktur. Dü inkılâbmm birinci umumî merhalesini teskü eden derleme isinde yalnız kurulan heyetlere dahil olanlar değil, bastan basa bütün mület vazifedardn*. Son iki ay zarfında memleketin her kosesinde umumî bir maarif teftisi yapan müfettislerimizin getirdikleri ma lumata göre bu vazife mflletçe gönülden sevflerek karşdannus ve dil inkılâbı simdiden umumî bir mOlet isi ve mület malı haline gelmistir. Büyük Rerhberin kurduğu bu yeni eseri de bütün diğerJeri gibi en kat'î ve en parlak muvaffakiyete varacaktır.» Ankara 18 (A.A.) T. D. T. Cemiyeti Umumî kâtipliğinden: T. D. T. Cemiyeti umumî merkez heyeti Maarif Vekili Dr. Resit Galip Beyin reisliği altmda toplandı. Darülfünun ile baska yüksek mekteplerin derleme, lugat, ıstüah ealışma larında cemiyete ne suretle yardım edebilecekleri mevzuu üzerinde müzakc' re edilerek icap eden karar verfldL «Divanı lugatüttürkün», her Türk'ün kolayca istifade edebileceği yalda Türk alfabesi sırasma konularak dilimize çevrilmesi kararlaştmldı. ne yapar? Tramvay durak yerinde, yuzü sar* gılar içinde, boğuk sesli bir dilenci, hınldıya hmldıya dolaşıyor... Benim önümde de durdu, el açb... Basmu çe> virdim... Yambasunda siyah sapkah, siyah lutr mantolu, dudaklan atesî al, yanaklan pembe, kırmızı ebruli bir geno bir kadm, dik sürmeli gözlerini süıerelr etrafma bakmıyor... Dilenci, siyah lutr mantolu kadımn da önünde durmustu. Genç kadın, koltuğuna sıkıstardığı çantasını açb; bir deste kâğıt parayı kanşhrdı, sonra çantanm iç gözünden bozukluklar çıkar dı; dilencinin avcuna beş kuruş atb. Kendi kendime gülüyomm; bu kadımn üstündeki tuvalet ve çantasındald para, Müzehher'i, üçümekten ve ölümden kurtarabilir! diyorum... Dilencinin avcuna sağdan soldan onluklar, kuruflar, çeyrekler düşüyor... Benim hesabuna göre dilenci, yalntz orada otuz, kırk kurus kazandı... Utabadi var) TAHStN Güzellerin İlk seçmesi Kubilây Âbidesi H. F, san'atkârlarımizin tekliflerini bekliyor Ankara 18 (A.A.) C. H. F. kâtibi utnumiliğinden tebliğ edü ıniştir: Türk san'atkâclarma, Inkılâp sehidi Kubilây için bir abide yapıknak maksadİle çalısan komite topladığı yirmd bin liraya yakın parayı f ırkamıza devretmeğe ve abidenin insasi rsini fırkadan ricaya karar verdi. Komitenin bu karartm mfitalea ed!en Fırka umumî idare heyeti kahraman ve mazlum ideal fehidinin namını ve hatırasma ebedileçtirecek esere hizmet etmeği iflihara değer bir vazife olarak kabul etti ve abide projesini Türk san'atkârlarına yaptırmağa karar verdi. tn«aat için mahaüinde, Fırkayı, Belediyeyi ve sehidin mesleğini temsü edecek bir heyet memur edilecektir. Hâdisenin heyecanmı ifade edecek ve bunu bizden sonraki ne»îlle~ re duyuracak mahlyette canlı bir eser yapttrmak istiyoruz. Bunun için san'atkârlardan teklif bekliyor ve tekliflerin subat ortasına kadar Fırka kâtîbi umumiliğine göndermesini rica ediyoruz. Ankara 18 (Telefonla) Dahiliye Müstesarlığına Fazh Beyin tayini rivayetleri ghtikçe kuvvetlenmektedir. Ankara 18 (Telefonla) Eski demiryollar tahvilâtı işleri için muhasebei umumiye mudiri umumisi Faflt Bey bu akşamk trenle memuren Ahnanya'ya hareket etmiştir. betmektedir. AIi Iktısat Meclisi Bugün işini bitiriyor Ankara 18 (A.A.) Ali tktîsat Meclisi dün v« bugün yaptığı heyeti umumiye içb'malannda sanayi ve tediye müvazenesi encümenlerinin hazırladıkla' n raporlan müzakere ve bazı tadilâb ka bul etmisbr. Kabul edilen raporlar a • rasında tediye müvazenesi encümeninin hazırlamıs olduğu millî gelir mes'elesine ait raporlar da vardu*. Heyeti umumiye yarm da toplanarak maadin komisyonu raporunu müzakere edecektir. Meclisin yarm mesaisini bi • tirmesi muhtemeldlr. Zirrat Bankasının eski mOdTİ umumisi Ankara 18 (Telefonla) Eski Ziraat Bankası müdiri uraurrnsi Şükrü Beyin yeni müdür Kemal Zaim Beyden înhilâl eden Konya meb'usluğuna namxet gosterüeceği söylenmektedir. C. H. Fırkasının bir teblijji Eski borçlar için verilecek tahvüât Arikara 18 (A.A.) C. H. Fırkası umumî kâtipliğinden: 1 Ankara Halkevi reisliğinde gayretle çalışan Çanakkale meb'usu Ziya Gevher Bey, nxun aüren hastalığı sebebile istifasım veameğe mecbur olmustur. Yerine Erzurum meb'usu Naii Atuf Bey seçilmiştir. 2 Trabzon, Tekirdağ, Edirne, Adana, Konya vilâyet kongrelerinde seçilen yeni idare heyederi tas dik edilmutir. 3 Aydın vilâyeti Fırka vaziyeti tetkik olunmustur. CUMHURlYET'in tefrikası: Ankara 18 (Telefonla) Tasnyei düyun tahvillerile eski borçlara veri • lecek tahvilât Maliye Vekâletince bastmlmağa baslannusbr. Tahvilât bir buçuk ay sonra ashabma tevzi olunecakbr. Bu suretle dağıblacak tahvilâtın kıymeti 3*4 mflyon lira olarak tahmin edil mektedir. Şimdi gene ayni hikâye. Gene şahsiyat yapıyor Kabul. Bu se fer de kendisini mahkum edebr»v lecek olan bir davaya tenezzül etmiyorum. Eğer kendisi de Türk hâkimlerini rahatsız etmiyece ğine dair bana erkekçe söz verirse, içtimaî hüviyetleriaaizi aydınlatacak surette, ikimiz de şahsi yattan bahsederiz. Hususî hayatının temizliğine güvenen, cemiyete karsı hesap vermekten çe kinmiyen bir adamm bu daveti kabul etmesinde hiç bir mahzur yoktur. Efendiyi çağrıyorum. Avukatsız, mahkemesiz, benim gibi tek basma söyle bir ortaya buyursun bakalım da hesabını te mizleyiverelim! Bursa ğOzeline verilen hediyeler Bursa (Hu. Mu) Bursa Güzellik Kraliçesi Leman SaduÜah Hanıma simdiye kadar verOen hediyelerden başka dün de BiTsa Osmanlı Bankası mudürii M. VizanUl gayet zarif bir tuvaletlik hediye etmiştir. Aynca HSsmen zade Mehme* Bey ve M. Abravanel fabrikasfle, ipek flotür fabrikatoru Yusuf Ziya Bey çok sık birer ipekli kumas vermis lerdir. Hacı Sabri Bey fabracası güzeli mize evvelce verdiği tuvaledikten maada krep birman da hediye etmiştir. Bur&a Güzeli şerefine (Hakkm Sesi) gazetesi tarafından Belediye salonlarmda verflecek olan balo çok ktsa bir müddet için tehir edOmiştir. 9 Hanunlann seçmede aldıklan reyler miktan neşredilıniyecek, en fazla rey alanlann yalnız numaralan nesre dihnek luretile kendiieri asıl musaba kaya davet olunacaklardır. 10 înnir ve Buna G8z;I13c Kra liçeleri de seçmede haar bulunacak, fakat seçmeye dah3 olmadan, asıl mü • sabakaya gireceklerdir. 11 Musabakaya giren hanımlarm adreslerine bayramm Btmci günS için ayrıca davetiye gönderilecektir. Dahiliye müsteşarlığı PEYAMt SAFA Eski demiryolları tahvilâtı Dunku içtima Cumhuriyet NOshasi 5 Kurnştur • Ankara'da Londra konferansı için yapılan hazırlıklar Ankara 18 (Telefonla) Londra flrtısat konferansı için haznIık yapmakta olan komite ikinci içtimamı Harictye Ve kfl Tevfik Rüstii Beyin riyaseti altmda aktetmistir. hovardalıkta idiniz. Birden aklınn hükmediverdi... Çok mahçup olmuş, canı nkılmif gibi ellerini uğusturuyor: Çok aksi bir zaman intihap et missiniz, azizim... Refikanm kabul gü • nü... Meclisimize seref verirsiniz ama, ekserisi tanımadığınız insanlar, sıkılır • sınız... Kapıcınm odasına girip beklemeden dönmeliydim... Tevfli bile istiskali ağırlaştınyor. Yumruklanmı sıkıyorum. O kadar. Bekir Beyefendi, fazla taciz edecek değflim. Bakışı naziklesiyor, sesi tathlaşıyor: Estağfurullah... Başbaşa oturap sohbet etmeği ne kadar arzu ediyor • dum. Sesim kuru, boğazım kuru... Kunı kuru öksürüyorum: Bir kaç güne kadar biz, yeni eve taşınmak mecburiyetindeyiz. Gene mi? Gözleri sevincini saklıyanuyor: Şimdi hangi samte? şeraiti Senelik Altı aylık Üç aylık Bir ayhk Tarkiyf içm Hariç Maliyede yeni teşkilât Ankara 17 Maliye Vekâletinde yeni teşkilât yapılacaktır. Bu hususta bir lâyiha hazırlanmaktadır. tstanbul Defterdarlığmda da yeni teskuat vücude getirflecektir. Telâs içinde knrranıyor: Canım efendim, söyle oturup ta konusamadık ki... Bakmu, hemsire hanımefendi de rahatsızlarmıs... Yann, bendeniz, birini gönderirtm... Elimi kuvvetli kuvvetli sdayor: Vallahi bunu sayraam... Bir gün muhakkak beklerim! Merdivenin Sst sahanlığma kadar beni tesyi ediyor: Bari daireye uğrayuı... Bir acı kahvemizi için!... Hayır... Bekir Beye el açamadım... Kolhıkçunun yanında ağzrnıı tda yan el, gırtlağıma yapışmıştı... Apartımandan çıktım... Yağmurla birlikte aksam karanlığı da toz gibi yağıyor... Yağmur, hiç dineceğe benzemiyor... Bir kere caddeyi bulsam, saçak altlarmı siper alaala epeyce yüriiyebflirim! Caddeye çıkarken, yağmur şiddetlendi... Otomobiller, yağmuruun içinden, ıslak bir kamci gibi şaklıyarak geçiyor 1400 Kr. 750 400 150 2700 Kr. 1450 800 Yoktur Hükümdar MakyavePin meşhar eıeri Terciime Haydar Rifat Beyin Yüz kuruşa, her Intapçıda lar... Kapalı, sıcak otomobüierm hasre tini çekmiyorum... Cebimde, bir ikinci mevki tramvay parası olsa kâfi... On, on beş kurus, beni, bu çamurdan, sudan» otomobülerin surahma carpan ıslak knbaclarmdan kurtaracak... Bannacak bir yer de yok.. .Tramvay durak yerini, nasıl bir hızla koşarak bulduğumu bOmiyorum... Şundi hiç olmazsa bir siper altmda ve tramvay bekliyen halkm arasında yım; rüzgâr, birden ıhklastı, yağmur, birden diniverdi sanki... Bu mütema diyen kaynaşan kalabahğın harareti, beni uıth... Ceketimin yakasını mdirdim... Kapıcınm ikram ettiği on birlik sigaradan bir tane olsa, iceceğim... Müzehher, mangalsız, ateşsiz odada, öksüre öksüre titrerken, ben, yağmur altmdan kurtulduğuma seviniyor, sigara anyorum... Eve, hiç olmazsa on okka kömür götürebilsem!... Yannı düşünmüyorum... Bu gece, bu nemli soğukta Müzehher, lYenlçıktH Tipi Dindi! Yazan: MAHMUT YESARİ Sîgara içmeği bfle unutmusum... Kapıa anlahyor: Ilrî gündür kalorifer bozuk... Mangalla ısınmak güç oluyor... Kömür dayanmıyor, efendi... Bekir Beyi gormekten vaz gecmek uzereyim... Tesadüf, bizim sefaleti • mizle alay etmek için mi bu herifi karşuna çıkardı? Telefonun zfli çahyor... Kapıa, hemen kostu, makineyi açfa, konuftu: Burada beyefendi... Emrinizi bekliyorlar... Bekir Bey, ikinci kattaki dairenin kapısı önünde, elleri arkasında dolaşıyor.. Beni, ağır ağır görüyor... Elini ağır ağır uzatıyor: Böyle »sreden tesrif Macıt Bey? Kinaye ile bakıyor: Bahsederim, bu ctvarda bir evde Topkapı taraflarmda, sura yakm, yıkık kara tahta bir mahallenin kara tahta yıkık ıki odası! diyemiyorum. O zaman gülecek... Keyfinden kahkahalarla gülecek... Kumkapı taraflarinda... Lodosa nazır... Oturduğumuz evin havası, hemşireye yaramadı... Gözlerinde, sahte bir acınma var: Ya! Vahvah... Gecmis olsun... Aparbmamn yan açık kapumdan gramofon sesi aksediyor... Kıvrak bir Ispanyol serenadı... Bazı geceler, maestro Miçelenski'ye saatlerce çaldır dığım Ispanyol serenadı... Jülyetta, bunu, kastenyetlerle ne harikulâde oy • nardı... Kafamı, gozlerimi birdenbire saran bu sihirli buğudan sıyrüıyorum: Resimler için bir vadiniz vardı, onu hatırlatmağa geldim. Göç kargasaIığı arasında bir kazaya uğramasınlar! Bekir Beyin lop yanaklan pembe • lesti, kızardı, ellerime sanldı: Çok teşekkür ederim... Emriniz, basüstune...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle