Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
•14 Kânunusani S ÖN M. Hoover ve borçlar Eski Fransız Başvekili M. Laval ile M. Hoover arasında neler görüşülmüştü? 391 tîyatro 24,350 artist! Camhariyet' SOFYA MEKTUPLARl Rusyada sahne hayatı en şaşaalı devrini yaşıyor Geçen sene Sovyetlec ittüıadmdaki tiyatrolan 70 milyon halk ziyaret etmiştir. Halen bu sahada çalısan mütehassıs gruplar 424 ü bulmuştur. Tiyatrolann mecmuu i«e 391 dir. Kulüpler sekiz bindir. 1914 senesi tiyatrolann mecmuu ancak 54 ü bulmakta icfL Muharrer olan 154 tiyatrodan başka adedi 148 e baliğ olan muvabkat tiyatrolar ve 500 adet kulüp bulunmakta idi. Yeni tiyatrolar Sibirya ve Aksayişark gibi Sovyetler hududunun' enuzak mmtakalarında açıltniftar. Tiyatrolarm sanayü nefîse kıstnına müdavim bulunanlann yekunu 24350 kişiye baliğ olmuştur. Diğer aksa mında çalışanların yekunu 45 bine baliğ olmuştur. 1928 senesi sahnede çalışan artistlerden 20 bin kişi işsiz olmalanna rağmen balen işsiz hiç bir artist oknadıği gibi bu sahada büyük bir ibtiyaç görüimektedir. Halen Don nehri uzerinde olan Roatof şehrinde Harkova'da, Novosibirski'de, Sverdlovski'de büyük tiyatrolar inşaasma baflanmiştır. Moakova'da Meyerhold, Netniroviç Dançenko, Ktzd ordu namına büyük tiyatro binaları inşa o lantnalctadir. Bulgaristan'da karaktenstik bir kabine buhranı Yazan : AÜ NAC1 Bulgaristan efkânnda büyük itibar kazandıklan anlaşılan ve kabineye ayni zamanda manevî istinatgâh vazifesi gördükleri iddiasında bulunan radikaller, kendi aralarmda müzakereden sonra, Şimendifer nezaretini durup dururken çiftçilere bırakmak için ortada hiç bir sebep olmadığım beyan ve teklifi, kat'î surette reddettiler. Bu ret karsısmda ve çiftçi fırkası tarafından hususî müzakerelerde dermeyan edflen «radikalleri hariç bnakarak bir kabine yapmak» tavsiyesi de demokratlar tarafından kabul edilmeyince, gerginuk şiddetlendi. Hele bir taraftan M. MuşanoPun VerbanoPun istifasile tahad • düs eden vaziyetin yeni bir Adliye nazın tayini suretüe halledneceğini ve resmen bundan başka bir vaziyet bflmediğini ve binaenaleyh saraya gidip Krala istifasım vermek için de sebep görmediğini söylemesi, diğer taraftan «Kiçef»in de kendisini ve fırkasım taahhüt altma koyan mütemadi beyanatlarda bulunarak buhranm devam ettiğini, düğümü ancak Başveküin çözebileceğini, eğer o çözemiyorsa kendisinin bir kabine yapabileceğini ve böyle bir kabineyi istinat ettireceği meclis ekseriyetinin de hazır olduğu mukabelesinde bulunması, vaziyeti içinden büsbütün çıkılmaz, müşkül, hâd şekleine getirdL Dünkü kabine arkadaşlarmm anî surette takmdıklan bu tavırlardan az çok müteessir olduğu anlaşılan M. Muşanof, bu nevi sözler Ozerine, kendisince bir buhran olmadığım tekrar fle, çiftçflerin behemehal bir buhran olmasmı istiyor larsa, müstereken ve tahriren istifa ederek buhranı vücude getirmelerini, yoksa kendisince saraya gidip Krala istifa vermek için sebep olmadığmı îfade etti. Kendilerini duvara dayıyan Muşa • noPun bu sarih ifadesi karsısmda, çiftçiler, ya sandalyeleri değiştirmek hususundaki taleplerinden vaz geçerek blöf yapan adamlar vaziyetme düşmek, yahot ta tehdit ettikleri gibi istifalarmı vererek çekilmek mecburiyetierinden birini kabulde muztar kaldılar. Iki gün iki gece, tereddütlerle, m&nakaşalarla geçirildikten sonra, nihayet o kadar ileri gidenrn geri dönemiyeceği kararile, çiftçiler, 27 kânunuevvel akşanu saat dokuzda, nazırlar meclismm içtimaı esnasmda: «Işte istifannz!» dedîler ve çeküdîlar. Buhran, işte, bu suretledir ki açtğa vuruldu, yüz gösterdi. 28 kânunuevvel sabahı saat on birde, M. Muşanof saraya jntti ve kabinenin istifasım verdi. Bu istifayı mSteakıp ta, Kral, Saray müşaviri ve meclis reisi sıfatfle M. MalinoPu cacırarak fikrini îstnnzaç etti. M. Malinof Kralın yanmda uzun müddet kalarak kendisme vaziyeti anlattı ve kabinenin teşkfline tekrar M. MuşanoPun memur edümesini ve buhrana bulunacak çarenm gene eski hükumetin istinat ettiği miffi blok kombinezonu dahilinde aranması icap ettiğini söyledi. O gün ve ertesi gün • komünistler hariç olmak üzere • Sobranyayı teşkil eden fırkalann fefleri, birer birer Krahn nezdine davet edüdiler ve fHrirlerini soylediler. Bunlarm çoğu, bilhassa Liyapçef, kabineyi MuşanoPun teşkil etmesini tavsiye etti ve yalnız «Tsankof» tur ki, bu nevi tarzı tesviye hükumetlerile memleket işlerinrn yürümiyeceğini beyan ve müşkül vaziyetin başka çareler ve daha yüksek tedbirlerle kurtanlabîleceğini söyledL Kral, 28 ve 29 günleri devam eden bu istişarelerden sonra, 29 günü öğleden sonra, M. MuşanoPu davet ederek yeni kabinenin teşkfline tekrar kendisini memur ettiğini bfldirdi. M. Muşanof, evvelâ kendi fırkasi olan demokrat fırkasile ve demokrat fırkasınm şefi MalinofflegÖrüştükten sonra, derhal, hükumet blokunu teşkil eden dünkü arkadaşlarfle, ciftçn^rin. r.asyonal • Hberallerin, radikallerin şeflerile temasa girdL Fakat bu tema.ilar, müşkül vaziyetten çıkılacak bir yol gostereceği yerde, her fırkanın esasen buhran doğuran mevzilerinde kalarak hiç ( Kabadi 6 tncı sahifede ) ten ziyade teselliye hamlediyorum. Yüzüğe otuz lira tahmin edildiğini duyduğum zaman, kim bilir, yüzüm ne kadar bozulmuş olacak! Otuz lira!... Müzehher'in, yeni bir göç Szüntusüne katlanmamak için göze aldığı fedakârlık ta demek bir şeye yanumyacak... Ev kirasmı vermekle horç bitmiyor ki... Hep ayni nakarat, sütçü, kömürrü, e lektrik, su, odun... Sonra gündelik masraflar... Otuz lira, bunlarm hangi hirine yetecek?... Bütün borçlan, masraflan ödeyebflmek için evdeki eçyalardan bir kısmını satmak. Karşı bakkalm sesi, pash bhr yay gıcırtısı gibi kulaklnnmı yırfayor: Eski taşmdıklan mahalieden biIenler var, mallannı satıp satap geçiniyorlarmış! Hayır... Bu mahallede, koltukcuian çasırmağa cesaret edemiyeceğhn. Bakkala: Nasıl, iyi biliyormuş muyum? Haksu mı îmisiş? Bana kahrsa Münir Nurettin konseri Türk musikisini hırpalıyan miinakaşalar ararında Münir Nu rettin'in sesini duymak ihtiyacı artıyor. Millî bir san'atın varlığını isbat eden bu ses, bütün muarızlara «Glorya» sahnesinden verilen en susturucu, en kuvvetli cevaptır. Bütün kudretini telkin hassasından alan ve bütün nazar! münakaşaları sinema salonunun dışarısında bırakan bu se« insanm varhğmdan şüphe edenIere: «EHişünüyorum, o halde vanm!» Dendiği gibi, Türk musiki•sinin varlığindan şüphe edenlere de: «Terennüm ediyorum, o halde varım!» Cevabmı veriyor. Bir sandalyesi ve koltuğu boş kalınıyan kotkoca bir salonu cezbeye getiren ve maddenin pençe sinden kurtararak en uzak ruh' iklimlerine gotüren bir terennüm, Bütün münakasalar nutuluyor. Şu veya bu. Kime ne? Bana ne?j Dügâhı kârdan evvel Ruşen Ferid'in kemençe ile yaptıgı küçük taksim bizi başka âlemimize dog» ru uçurmıya bafladı ya; Hasim Beyin meşhur «Kaçma mecburundan» ve udi Cemil merhumun «Ne küstün?» Şarkı!an, hele Dede'nin «Sultanî yegâh» semaisi, bizi yüksek cevherlere ulaşhr mak için kaba cismanî varlıgı mızdan uzaklaştınyor ya; Fai« Kapancı Beyin ve Anadolu mechuf bestekârlannın halk turkülerile, tath bir melânkoliden en şakrak ve sıçratıcı, hudutsuz coçkunluklan n kaynaklanna dalıyoruz ya, şu veya bu, kime ne? Bana ne? Ve halk çıldınyor, ve halk alkışlıyor, havaNnn çogunu tekrarlatıyor, «o!uk«iız dinliyor, coşuyor, ve halk istiyor, efendfan, uzun 8oze ne hacet, «efendimiz halk», istiyor! Kafi Münir Nuretite'e, Me*\ıt Cemire, Ruşen Ferid'e ve heyete yeni iîtihak eden kıvrak ve canli naızrttbm saKîti uJi Cevdet Beylere teşekkür. Ayrıca *ene münakaşa e'deîim ve Türk musikisinin tekâmül yolunu arayalun. Başka met'eîe. Hem eîbettet Olduğumu» yerde »ayacak değiliz ya. PEYAM SAF Balkanlar'da İspanya'da Kabine buhranları Karısıklık Romanya kabinesi de nihayet istifa etti Harput'ta 100 dükkân yandı Sofya [ * ] Sofya kânunusani 933 Beş on sahrlık telgraf ve telefon havadisleri halinde bildirdiğimiı son kabine buhranı, Bulgaristan'm dahilî poWshmgfon 13 (A.A.) M. Ho Fransız borçlannm tenkisine mualitikası parlmentarizm hayatı, bil • over'in itimad'raa mazhar olduğu rız bulunduğtmu ve fakat Ingiltere, hassa politika mücadeleleri bakınundan söylenîîen bir zat, M. Hoover'in M. Lehistan, Yunanîstan, Macaristan ve çok nazik ve cidden karaktenstik bir Laval'in ziyareti esnasında harp ihtfanal Çekoslovakya'nın borçlannı mahiyet gösterdiği için, vaziyeti, müsborçlarma müteallik hiç bir taahhüt tenkis taraftan olduğunu söyleraif bet malumatın aydınlığı içinde daha eta'tına girmemiş olduğunu, bilâkis tir. raflıca mütalea ebnek faydasız değüM. Laval'in Abnanya'nm tamirat Fazla olarak M. Hoover, M. La dir. borçlan için Almanya'ya verikniş val'in ziyareti münasebetile olup bi Malumdur ki Muşanof hükumeti, olan moratoryomun temdit edilmesi ten şeyler hakkmdaki şimdiki mu 1931 haziranında birleşerek intihabab lâzımgelmekte bulımduğu mütaleakazanan dört fırkanın, yani demokratnakaşalar dblayısile hiç te mütees sını serdetmiş bulunduğunu beyan lann, çiftçüerin, nasyonal liberallerin ve sir olmamakta ve bu yüzden eanı etmîştir. Ayni zata göre M. Hoover, radikallerin cmiHî blok» ismini verdiksıkıimamaktadn*. Zîra Fransa'nın 15 M. Laval'e tediye kabîliyeti esasına leri siyasî bir anlaşmanın ifadesi ve kânunuevvel taksitini tediye etme * istinaden ve her borçlu devletle aykendisinden evvel bir kaç ay kadar ikrıca görüşiilmek şartile borçlar mek suretüe senelerdenberi Ameritidar mevkünde kalan ve sonra hakimes'elesinin yeniden tetkik edilebi ka'ya karşı göstermek zahmetini ihkaten sıhhati mfisaade etmediği için leceğini söylemişlîr. tiyar etmiş olduğu «Avrupa vahdeçekilerek meclis riyasetini alan Mali Ayni zat, M. rfoover'în ttalyan ve tiru» bozmuş olduğu kanaatindedir. nof hükumetinin de • Muşanof nanu almniHllllBlllllllllllKIIIIIIIIIIIllllllllirainiimilınııuıııııı™»» tmda • bir devamı idi. Bu hükumet, bir buçuk sene kadar Bulgaristan'a hizmet ettikten ve bu muddet zarfında bir iki defa kendini gosteren küçük buhran • lan mevzü tasfiyelerle geçiçtirdikten sonra, son zamanlar, birdenbire nazik vaziyete girdi. Hükumet blokuna mensup nasyonal liberal fırkası şeflerinden Adliye nazın Verbanof aleyhine otedenberi devam eden şiddetli yolsuzluk Hhamlan, on gün evvel mecliste istizaha ( BUind sahifeden mabait ) kalbedilerek, neticede bloku teşkil eMadril 13 (A.A.) Kadiks crvarmBükreş 13 (A.A.) Maniu, kabinesi â 5 mi de yaraladüar, eşyalanmızı alddar. den fırkalar tarafından ekseriyetle H da Kasas Niegas köyü jandarması bir istifa etmiştir. İstifa kabul edflmiştir. mat reyi verilmesine rağmen VerbaCanım nasüsa kurtarabiEp kaçtnn. Y«takun müfritlerin girip yerleştikleri ve Bükreş 13 (A.A.) Yeni kabinenin nof, haysiyetini sokakta bulmadığun ve kendilerini müdafaa ettikleri bir evi hülmayak, bir don bir gomlekle Ninsa tsM. Naida tarafından teşkflini siyasî şahsî şerefini sokak dedikodulanmn öscom suretfle zaptetmişlerdir. mindeki sehre vardım. Bu yayan ve pemahffller muhtemel görmektedir. tünde tutmak istediğini ve binaenaleyh risan vaziyette, aç ve sefU Pekin'e, PeJandarma kuvvetlerinin bu hareketBulgaristan'da vaziyet Adliye nezaretini bafveküm emrine bıldn'der. de Tiyen Çin'e kadar gelebOdim. ten tnaksadı âsilerin ölümle tehdit etSofya 13 (A.A.) «Balkan muharakbğmı beyan ile istifa etti. Bu istizaTiyençin'de, bu perişan halimle, ne bîri mahsusumuzdan» M. Muşanof, ye tikleri yaralı bir polis neferini kurtarhm yapildığı 22 kânunuevvel persembe yapacağınu saşırmıs bir balde sokaklarda gunü, ortada yalnu ve yalnız bir Adlîye mak idi. Bu polis imdat kuvveti gelîncini Bulgar kabinesini teşkfl ettiği sırada gezerken bk zat yanımda durdu: ye kadar kendismi revolverüe müdafaa çîftçilerden munhal kalan Maarif ve Zinezareti mes'elesi var zannedilirken, hüetmeğe imkân bu?muştur. Sen nerelism? Dedi. raat nezaretlerini nasvonal liberal hr • kumet blokuna mensup olan çiftçiler, kasuun kabulüne talikan vekâleten idaşefleri olan Ziraat nazın «Kiçef» vası Istanbul'luyum, dedim. Başnndan Jandarmalar bu faciaya sahne olan reye karar vermiş ve bu karannı nasyogeçenleri »nl»Him, Beni dinlerken bu »a tasîle Başveküe bir beyanname vere evi e! bombalarile tahrip etmislerdir. rek, ve çiftçiler arasında maarif ida nal liberallere bildirmiştL hn gozleri yasardı: Bundan sonra polis kuvvetleri bir resme ehil adam olmadığı tarzmda g«Iki nezaretin açıkta bırakılması nas Merak etme babacığim, dedi. Be> tepe uzerinde olan bu köye bir çok tarip bir de bahane ileri sürerek, çiftçi bir yonal liberaller arasında kabineye iştini teselü etti, evine aldı, götürdü. raflardan hücum etmişler, bütün cvleri nazır (Moraviyef) uhdesinde bulun rak edip etmemek hususunda fldlik vüBu zatm benim gibi nice felâketze • araştırmışlar ve bir çok kimseleri tevkif makta olan Maarif nezaretinden kur cude getirmiştir. delere yardım ettiğini gördum. Kendisi etmislerdir. Bu vak'a esnasında müfrittuhnak ve bu nezareti her bangi bir Bu fırkanın merkez komitesi bir kaç Turk&stanı Çinî efrafmdandr. îsmi Alerden 19, polislerden bir kişi ölmâf ve gündenberi bu mes'eleyi müzakere etbaşka nezaretle ve bÜhassa Şimendifer, zİ3 Sabir Hacyof Beydîr. Evinde müS kisi de yaralanmışbr. Posta, Telgraf nezaretile değiştirmek ismekte ve eski kabine azasmdan sabık kemmel türkçe konuşuluyor, kendimi Başvekü müfritlerin uğradiğt zayîatediklerini ve noktai nazarlan kabul eticaret nazın Yorgi Petroff kabineye isanavatanunda zannettnn. Bu zatm bGfan daha fazla olması lâzun geldiğmî dflmediği takdirde çiftçi nazırlann katirak aleyhinde, meclis ikinci reisi Soyuk biraderi Mes'ut Beyle küçük kar bineden müstereken çeküeceklerini büsöylemis, vak'a ve zayiat bakkmda hepoff işe istirak lehinde bulunmaktadır deşleri Hamk Ertuğrul ve Etem Beydirdüer. nüz doğrn tafsüât alamadığinı beyan kr. ler trtanbul'da tahsO etmislerdir. Buj etmiştir. Buhran, için için, işte bu suretle başNetîcede, nâsvonal liberal ekserivetisat ctvardan bir çok Türk gençlerini buladı. nin ellerinden alınan ticaret ve adliye îspanyol Dahiliye Ncaırtntn raya getirerek kendt hÜMnetile okut «Verbanof» un meclîse intîkal eden nezaV.leri yerine ziraat ve maarif nebeyanah makta, lisan ögTetmekte, miUiyet ruhusnSstimal ithamlanna cevap vermesi ve zaretlerini kabule karar vermesi muhMadrît 13 (A.A.) DahJliye Nana aşılamaktadır. temeldir. kendini müdafaa ettikten sonra çekO zırı Havas Ajansı mümessUine yapmesi noktasmda evvelden anlaşılımş ve ŞundilSc buradayBn, topladığtm notBu takdirde nasyonal liberallerin bu tığı beyanatta var.iyetin tamamile Iarımm ve habralanmm mahvounasma onnn munhal kalacak yerine de nasyonal iki nezaret için meclis ikinci reisi So memnuniyeti mucip bir balde olduliberal fırkasından diğer bir zatm gerrüteessirim. Bir kotaymı bulursam ilk poff fle geçen sene Bulgar heyetfle Anğunu ve muhtelif kargaşalık mer tirihnesi suretfle bir buhrana meydan isim çok ozlediğim yurdunM dönmek kara'ya gelen meb'uslardan Panayo kezlerinin birbiri ardı nra yola geverilmemesi kararlastmlrms iVen. cift olacaktnr.» tofPu namzet göstereceği soylenmektirildiğini söylemiştir. çüerin bu talebi, o zamana kadar bir neAbdullah Bey, Turküstanî ÇinTde tedir. Nazir, Casas Niegas hâdiselerinm zarete ait olan tasfiye lüzumunun dört mflyoner bir Törk tadri olan Aziz Bey nezarete birden sirayet etmesi tehlikevahün olmalanna rağmen, akamete Sabtr*ÎD bir de resminî gondermiştir. sini gösterdi. Bu vaziyet karsısmda ve uğnyan hareketin son bir tezahürü Bu resmi, Aziz Bey Sabir'in Türkiye ve Adliye nazmnın istif ası da meclism zapolduğunu da iflâve etmiştir. Türk'Ier için bu candan çalışmasma kartma geçirilerek emri vaki haline konul•ı duyduğumuz takdir bJslerîle dercediduktan sonra, M. Muşanof, evvelâ çift„. Elâzı'z 13 Dün gece Harntrt Ka yoruz. çilerin arzulannı tatmin için dört fırka8*>>aMBJa çıkan büyük bir yangmda 100 ya mensup dört nazırdan mürekkep kü«Lidc&n ve 2 mescit yanmıştır. Yan Sofya 13 (A.A.) Bu sabah Kraçük bir kabine meclisinde çiftçflerin tagın gece saat 11 de kasap Ahmed'in liçenin bir kız evlâdı dünyaya gelmiştir. Tokio 13 (AJ^.) Salâhiyettar bir lebini tetkike başlıyarak, evvelâ, bir dükkânmdan çıkıms ve derhal etrafa Bu hâdise büyük bir meserret uyan radikal nazır uhdesinde bulunan Şi • membadan haber almdığma göre, tn sirayet etmiştir. Yanan yerler, kasaplar, mendifer nezaretinin bhr çiftçi nazır dırmışhr. Mektepler ve dükkânlar ta giltere'nm Tokio sefiri hükumetinden aktarlar ve îplîhan çarşılandır. Zarar uhdesinde bulunan Maarif nezaretfle tü edilmif ve toplar aularak şenlik yaaldtğı talimat muctbînce dün Hariciye ve ziyan pek mühim bir yekuna baliğ trampa edlimesi cihetine gitti ve ihti • pılmağa başlanmıs hr. Nazırmı liyaret etmîş, Çin'in şimalinde blmaktadır. lâfm bu suretle halli yolunda elinden Bu mfinasebetle Sofya'da 40 gun bay hükfim süren gergin vaziyetten dolayı gelen gayreti esirgemedi. Fakat, mec ram yapılacaktir. tngüiz menfaatlermi tehdit eden tehli liste yalnız sekiz meb'uslan olmakla keye naztrm dikkatini celbetmiştir. Londra 13 (A.A.) tngfltere'nin beraber siyasî namus ve ahlâk itibarüe Seftrle nazn* şnmîmî surette görüs • «re GaDes memleketinin büyük şehir muşlerdir. [•] Cumhnriyet Bn makale yanldıklerinde geçen hafta gripten 681 kişi ölNorthampton 13 (A.A.) Mütetan sonra gelen telgraflar kabinenin M. müstür. Bu vefat vak'alanndan 163 ü lYenl çiktn veffa M. Coolidge 75 keliraeden ibaMuşanofun rlyasetl altmda teşkll edlldiLondra'da, 163 ü Birmengam'da, 45 i ret vasfyetnamesinde bütön servetiglni bUdlrmiştir. M. Muşanof kabinesini bu NewCastel'de, 24 ü Suvderland'da, ni ve gayri menkul mallannı kan makalede anlaşılan blrinci şekil dahillnde 23 ü Liverpool'da, 22 isi Mançester'de, sına bıraktığını yazmifbr. vücude getinnlştir. Şimdiki halde nasyonal MakyaoePin meşhar eteri J9 a Portsmouth'ta olmuştur. liberaller henüz kabineye lltlhak etme M. Coolidge'nm servetîi gayrî resTercume Haydar Rifat Beyin mlşlerdir. Fakat lıugünlerde iltihaklanna Bunlardan başka Glaskow*da ve E mî tahminlere göre, yanm milyon Yüz kuruşa, het kitapcıda Intlzar olunmaktadır. 'dimburg'ta da 14 kişi ölmüstür. dolardır. Müfritlerle jandarmalar arasında müsademeler Çin'deki Türk zengini Bir komDnist meb'us 10 seneye mahkum oldu Sofya 13 (A.A.) <Balkan mnhabiri mahsusumuzdan» Muhakeme edilen Bulgar komünist meb'uslan hakkmdaki muhakeme kararları teb> liğ edilmiştir. MahkemellerdMi bîrî amele meVuı ta KastoroTvm beraetine karar vermrişthr. Diğer bir mahkeme, gene ayni cürümden dolayı amele meb'usnj Nauloff'u oa sene agtr hapse mahkum etmistir. Amele meb'us, karar» duyduktan sonra meclis reisine ve mahkeme heyetine ağır hakaretler de bulunmu» ve salondan jandarmalar vasrtasile çıkarlımıştır. Bulgar kraliçesinin bir kızı dünyaya geldi Uzak Şark ihtüâfı ingiltere'de grip salgını Sabık Amerika cumhur reisinin bıraktıgı miras Cumhuriyet Nüshası 5 Kuruştur AbOne • Senelik Ala aylık Üç aylrk Bir avlık Hükümdar şeraiti * Ti*h* ^ *• * Hariç 1400 Kr. 750 400 150 2700 Kr. 1450 800 Yoktur TipiJDindi! : MAHMUT YESARl Şimdi fırsat, zaman, onlann... Evet; oriimcek ağuıa düsen bir sinek gibi onlann eline düşeceğhn... Hayat, beni korkutmuyor; Niyazi iMüzehher için korkuyorum... Evden taşmabm, Müzehher t Müzehher, gözlerini açtı; bir boşluğa bakıyor gibi: Gene mi ağabey?. Daha doğru dürüst yerleşemedik... Sesim, tavnm çok ciddî: Isabet olmuş... Yanıma oturtuyorum: « Anlatayun Müzehher... Daha ben, bir iş bulamadım... Bu ev kirası, bizim için pahalıdır, yavrum... Ay dediğin, gözünü açıp kapamadan geli yor... Sonra, en mühimmi, bu mahalle CUMHURtYErin tefrikas,: 47 nin tadı kaçta... [ Müzehher, başmi iğdi, duşSnüyor: Bu mahalle, beni de sıkıyor ama, göç etmek te pek üzüntülü bir şey... Peki, sen, bir çare bul... Kollarımı kavuşturup susuyorum... Müzehher, birden başmı kaldınyor: Seni en fazla düşündüren kira mı? Hemen hemen... Yerinden fırlıyor: Kolayı var... Benim yüzüğü satanz. Boğazunda, gıak gibi bir şey du ğümleniyor; söz söylemiyorum, yutkunuyorum» Neye tuhaf tuhaf bakıyorsun? Müzehheri'n yüzüne nasd baktığımi, bakacağımı da bflmiyorum ki... Ağ zımdan boğuk bhr: Olmaz! Çıkıyor... Müzehher,in kaşlari kalkıp mtyort Niçin olmasın? Ben, yii^xğü ne yapacağım? Ha takmışun, ha takmamışun, hepsi bir! «Bir yuregin kan ağîamaa» ne de mek olduğunu bu anda anhyorum. Bu kadar genç bir kizm bu fedakârlıjhnı kabul etmek hem ayıp, hem ahlâksızlık. Fakat başka bir hakikat alnıma carpıyor. Onu, böyle bîr fedakârlık yaptırmağa mecbur edecek çaresizliğe düşmek te ayıpl Müzehher'in yüzüne bakmağa çekîniyorum. Bu çaresizlikte benim de birsrm var. Swüma aldığim yükü, tek basıma ben tasıyacaktnn; bu zayıf çocuklarla paylaşnnyacaktmt. Müzehher, ellerimî tutuyor: Şimdi ihtiyacımnî var, satahm. sonra, senin eline para geçerse, bana, yenisini alırsm. Olmaz nu? Fedakârhğı yapan o, teselli eden de o! Yüzüğü pannağtndan çıkanp avcu • mun içine sıkışhnvor: Yaraı götSrür, bir gösterirsin... Müzehher'in başını tutuyor, saçıarından opüyorum: Sana yenisini alacağnn, Müzehher. Almasan da ne Iâzım geiir? Sesinde, kendini yese kaphrmı; in sanlann hüznü, tevekkülü yok... Hayat, sana, bn yaşta. bu feragati mi öğretecekH, Müzehher? SandalbedestenTnde Osman Rakım'ın tanışbrdığı zayıf, nazik, sevimli beye gidiyorum. Beni büyük bir nezaketle kabul edJyor: Kıymet tahmin edîlîp tes*>ire konsun... Persembe günü öğleden sonra teşrif edersiniz... Yüzüğe otuz lira tahmîn ettfler. Zayıf, nazik, sevimli bey, yüzüme bakıyor: Six tahmîne bakmaymız... Müzayedede fazla eder belki... Eeer teshirde gör&p te bir beğenen hevesflisi çıkarsa müthiş arttınrlar... Geçen sefer, acele etmeyiniz, demedim mivdi?.. Tabaka, kaplama imiş; uzerinde ince Avrupa işçiliği olmasına rafmen tahminden fazlaya çıkmadı... Fak»t pırlanta kol düğmeleri, burada teshir edildi ve mezatta yetmiş liraya çıktı... Ne kadar ziyan ettiniz, gördünüz mî? Onun bu sozlerini bana umh vermek Dedirtmiyeceğim!... Karakışm yakld*hğını haber veren soğuk, ince ince b>r yağmur çiseliyor... Sufam vakit vakit crperiyor... Genzimde aksınna kaşuunalan var... Hasta olmantn smuı degfl, Macit! Hiç sırası değfl... Pardesum yok, pahom yok... Esvabım bu kışı geçlrir... Fakal bakalım, biz, bu kışı geçirebilecek miyiz? Acaba nasıl geçireceğiz?. AUah muinimiz olsun... Gene ümitsizliğe kapılıyorsun... Perşembeye kadar dişmi sıkl... Kapıyı Niyazi »çmışb; soruyorum: Ablan ne««de? Yatıyor ağabey! Kendimden kurkuyordum. Yoksa Müzehher mi? Ablan, hasta nn? Niyazi, çocuk gözlerini aça aça yttzüme bakıyor: Bilmem! üjüyorum, dedi; yatü. (Mdbadi var)