Katalog

c 4 . ^Cumhuriyet 25 Subat 1930 | KUÇÜK HABERLERJİ Bir muharririn ölümü Mekteplerde dikiş iç'n kulianılan parçalar Tasarruf, ikti&at diye mutemadiyen çalışıyoruz, bunun için cerni Hayattan hikâyeler rum. randmanımın dokuldağn sandık yetler teşkil ediyoruz, içtimalar yafikrini acaba neresinden delik ki hiç dolrauvor. ıpıyoruz. Fakat tasarruf mutemadiyen akıjor. 'genç dimağlara ilk afilıyacak oBin randmana bir lokma ektnekle Lan mekteplerimizde bunu ibmal epeynir! diyoruz. Bakınız bir kariimiz bize Bunun bir sırrı var ki ben anlamıyo ^gönderdiği mektupta ne diyor; rum. Borç, borç, borç... Bunun ödendiği j Mekteplerde kız çocuklarına dizanıanı ne vakit goreceğim di>e yıllarca jkiş öğretmek için bunlardan parça çırpmdım. Nihayet hepsi dun bitti ve istiyorlar. İki bezi kesmek, yanyaben insan oldum. na getirmek için bezlerin cinsinin Fakat işte onunla beraber dımağrımm ehemmiyeti var mıdır? Ama iş öykuvveti de bitti. Kablelmiat inhitata ağ le değil, mektep idaresinin kat'î rıyan dımağımın tedavisi kabildir, isti emri: Krep saten, krep dö şin, krep rahati mutlaka kabitdir, sakun ve neş'e îbirman... Ve o renkte ibrişim... kabildir. fakat bunlar için para lâzım. Bu kumaşların en bayağısı beş altı Demek jçene berca gireceğim, gene pen lira. Sonra da bunlar atılacak. Bueeresi perdesiz odalarda karşıükstz bir nun yerine arşını otuz kuruşluk bez randman vereceğira. kullamlamaz mı? Yazık, günah Bu endişe onu o kadar sarstı kı artık bir 'değil mîdir? Haksız mıyım? " Tercümanlar imtihan oluyor Şimdiye kadar imtihana dahil olmıyan 14 tercümanın dun Emanette imtihanları yapılmıştır. Dun Fransızca ve İngiliz'ceden tahrirî imtihanlar yapılmıştır. Perşembe günü de diğer derslerden şifahî imtihan yapılacaktır. Bundan sonra da ehliyetname alamıyanlara tercümanlık yaptırılmıyacaktır. * Emanette tasarruf Şehremaneti bu seneki bütcesinde 120 bin liralık tasarruf yapmağa karar vermiştir. Cemiyeti umumiyei Belediye bütçe encümeni dun Şehremini Muavini Hâmit ve muhasebe müdürü Nuri Beylerin iştirakile bir ictima aktetmiştir. Bu içtimada tasarruf mes'elesi görüşülmüştür. 96 bin lira kadar memurinden ve 30 bin lira da mnteferrik masraflardan tasarruf edilecektir. *' Belediye doktorları para mı istiyorIar? Bazı belediye doktcriarımn fakir halktan vizita parası istedikleri şikâyet edilmiştir. Emanet Sıhhiye müdurluğu mahaUe hey'etlerine bir tamim gondrerek para istiyen belediye doktorlarının bildirilmesini beyan etmiştir. Meşhnr roman ve hikaye muharrirLerinden «Erdoğdu» Bey ansızın oldu. Onu dört peneeresinden ikisi perde5İr bir yatak odasmın keşesindeki yazı tnasası dibinde kaskatı buldular. Yuzii morarnuş, bir kulağmdan iplik gibi kan uzmıştı. Gazeteler şatafatü matem başlıkları tumturaklı tercümei baller, beylik mersijreier neşrettiler. İstatistik meraklıları sayddar: «Erdoğdu» hayatında otuz roman, ikl binden fazla hikâye, sekK yüz elli dört makale, yarısı kadar }ür neşretraiş. Halk hepsini begenmiş, hepsfni oktunuş ve şimdi bepsi birden ıcımış. Cenazeslne gittim: Çok kalabahktı. Erdoğdu'nun cenazcsi geçerken düşmanları durdular, şapkalaruıı çıkardılar ve temiz bakışh bir sültut ihtiyar ettiler. Faizciler, dükkâncüar, banka muatnelât müdurJeri, bakkallar, eczacılar naahzun mahzun mırıldandılar: Allab rahmet etsin çok namuslu ıdanuü, on para borç bırakmadı. Bize uzun zamanda ödedi ama, son lantkn faizine kadar tesviye etti. Tazık, şimdi utanıyorum, ben onu icraya vermiştim. Halbuki benden ewel t>enl düşünüp tesviye çaresi bulmuştu. Doktorlar hayıflanıp duruyorlardı: Keşke otüps yapsalardı: Nezfi ditnağl diyorlar ama, anlattıklarma gore Irazı garip. Çok morarmış, kulağından re ağzından kan gelmiş, gözleri fıriattllŞ.. İşletmede Tasarruf Devlet demîryo!ları hususî tedbirlerle senede 600 bin Jira iktisat edeb ir Harbi umumiden sonra harbe iştirak eden Avrupa devletleri, memleketleri idarelerine arız olan iktisadî buhrana karşı tasarruf çarelerine tevessül ederken pek tabiî olarak iktisadî unsurlarının en mühimmi bulunan demiryolları idarelerinde esaslı inkılâp icra ve işletme enaniyetine halel getirmeksizin teknik işlerde fennin terakkiyatile mütenasip bir çok tadilât ve ıslahat vücude getirerek büyük muvaffakiyetler temin etmiş olduklanndan, bunların tarafımızdan da lâyık olduğu ehemmiyetle takip ve mütalea edilmesinin faydalı olacağında şüphe yoktur. rusu kazan tazyikının ehemmiyetli surette tezyidile de teshin masrafın dan mühim istifade temini muhakkak görüldüğünden artık pek muaddel bir şekil alan buhar teksifinden sarfı nazar edilerek işletme hizmeti pek basit olan buhar mahreçli lokomotiflerin ipkasında ısrar edileceği anlaşılmaktadır. Bu tarz yüksek tazyikli lokomotiflerin kazan tazyikı 60 kg cm 2 olmak üzere muhtelif projelerde lokomotifler inşa ettirilerek tecrübe için işlemeye verilmiştir. İktisadî bütün şümulile araştıran Alman devlet demiryolları idaresi ihrakiyede parça kömür yerine pahası ucuz olan toz kömür ikamesini de mülâhaze ederek kömür tozu yakan lokomotif modelleri inşa ve tecrübe ile işletmeye teslim etmiştir. Bu lokomotifler alelâde hamule ve müscevi arazide kendi emsali di?er ıskaralı lokomotiflere nazaran daha fazla mahrukat sarfetmekte iseler de rampalarda tam yüklü katarların cerri yani 730 Pse fevkinde kuvvet sarfından daha muktesit oldukları anlaşılmıştır. Binaenalevh kömür tozu yakan lokomotiflerin iktisadî rüçhaniyeti ancak toz kömürü fiatımn ehveniyeti ile tasarrufa elverişli olacağından, kömür tozu istimalindeki ateşin iyi ve seri surette tanzim edilebilmesi, cüruf bırakılroası, dumansız olması ve atesçiler tarafından idaresinin kolay bulunması gibi sair muhassenatı da bundan sonra ayrıca nazarı dikkati celbedebilir. Kömür istihlâkinde azamî tasarrufa muvaffak olmak için ne kadar büyük gayret ve fedakârhklarda buli'nulduğu rçörülüvor. . Hiç süphesisişletme idarssinm UftC a s a > » rar hanesine sreçen müstehlekelerin sarfımiav £aaaî taa'atın ierakkiyatından azarnî istifade ile tasarruf edilmesi en büyük şarttır. Türkiye devlet demiryolları işletme idaresinde memleketimize ve hususî vaziyetimize göre tatbik ve icrası mümkün bazı tedbirlerin ahnmasile işletmenin bugünkü ihtiyacı olan senevî yüz yirmî bin ton kömür sarfivatından geçen seneki mubayaa fiyatına nazaran senevî (600) bin Türk lirası tasarruf edilebilir. Bu ciheti yannki makalemizde izah edeceğiz. MAC1T İBRAHÎM şey düşunemedi. Bu son eserinden ç«k şeyler umit ediyordu, belki de omr« ©1dukca yetecek, kâfi gelecek bir eser olaeaktı. Fakat işte tam ortasında durakladı. Kendini bir defa daha vokladı. Hafızası gene boş, dımağı gene boş; gizleri jene boş. Gülumsedi. Doğru söze ne denir ? Borsaria NamusİH bir adam sıfatını muhafa ederek heba olmahyım. Dedi. Son bir tecrübe yapacaktı. Kalemi aldı ve gece yarısına kadar bir balmumudan adam hissizliğie ilham bekledi: Tukendim! Tükendim artık! Beni tükettiler. Yoktan varolup tükenmiyenler, asüdan varoianı tükettiler. Fakat ben iyi insanım, namuslu insanım. beni anlamadılar, beni anlamıyoriar, beni çavdar öğuten bir köy defirmeni telâkki ediyorlar! Buhran başlanuştı. Bir çekmece açtı. Karı^tirdı. Bir sjgara izmariti şeklinde sarı bir şey çıkardı* Bu, bir dinamit kapsolu idi. Çakısuun ince tirpuşonu ile kapsülün ağzındaki sakız tabakasını deldi. Sonra yastığmın köşesini keserek biraz pamuk çıkardı. Pamufu incecik büktü. Av fişeklerinden blıinin barutunu ıslattı, bu incecik fitili buladı ve fittilin bir ueunu dinamit kapsulunde açtığı deliğe yerleştirdi. Kapsülü ağzına aldı, fitUin öteki ueunu ateşledi ve dostlar sayesiude beynini dağıttı Sus, blrader! Otüps motüps diye ortaya mes'ele çtfcarma. Zavatlı ölmüş ra, aedea tflürse ölsün. Namusia M " » ' ^ ' 1fcçutiçia baziin duy Bütao eserlerinde bütÖB cemiyete, Mze karşı hörmeti teJkin etmişti. Orospucuklar hüngür hüngür ağladılar: Cemiyette bizim jünahsızlıgımızı Jk defa o haykırdı, ondan başka bizi m&dafaa eden yoktu. Biz onun kaleminie namuslanıyorduk. Cenaze caddelerden geçiyordu. Cenaze her caddeden geçerken, düşnanları duruyor, hürmetle şapkalarını ;ıkarıyor ve temiz bakışb bir sükut ihtiyar ediyorlardı. Destları?. Dostlan mı? Dostlan ferfcalade muteessir idiler. Ve lostlan, bo vakitsiz cenazenin arkasuu ian kederlerini izhar ediyorlardı: Öldü gitti ya, iyi yazardı, iyi yazarU ama çok sefih idi. Sefahatini bilmem, yalnız çok içer11. ~ Ah, ne eiurdü, biraz da ahlaki kantlara riayet etseydi. O kadar talânı, iöhreti o k n birisi lçin hiç sevilmiyen tıuyları vardL Bana kalsa onu bitiren kumarbazlıktu. Bir gece yıldız'da gözlerimle gördüm. Bakarada beşyüz liralık bir kâğıda banko: Dedİ. Kazandı ve bir köşede oturan güzel bir kadına yaklaştı: Hanımefendi, dedi, bnraya onbeş gün ugraitıyaeagımza dair soz verirseniz size şu >esyiiz lirayı hedJye ederim. Kadın söz rerdl, parayı aldi. Musrüftft. Hiç para tutmazdı. Bir alay borç bırakmış. Ayda bir iki roman neşrederdi, çok tazanırdı, fakat metreslerle yerdi. İki odalı bir ev sahibi olamadı. Hırçındı. GeçimsizdL SeciyesizdL Ahlâksızdı. Sarhoştu. Kumarbazdı. tnsanlardan kaçardı. Cebinde iki bin lira varken koltuk neyhanesinde pespayelerle dostluk eder11. Rakı beynine vurmuş. Galiba ciğerieri paralanmış. Ah ne olurdu, şöhretini sui istimal stmeseydl. Ne denlr, Allah rahmet eylesin. AKA GÜNDÜZ Bir abîde Heyke traş Sabiha Ziya H. ın eseri Inkılâbımızı tasvir eden bir proje Demiryolu işletme istihlâki olarak en ziyade göze çarpan masraflardan birincisi kömür istihlâki olduğu muhakkatır. Binaenaleyh evbunun tenkisi hususıma Son günlerde ihracatlan mü yelemirde çalışılması iktiza eder; netekim Altevellit döviz salutları man Devlet demiryolları idaresi artmaktadır itilâf devletîerine karşı müteahhit bulunduğu tamirat borcunu ödeİngiliz lirası dün sabah Borsada 1041 mek zarureti altında azamî tasarktıruşta açılmış ve 1044.5 kuruş arasında muamel« gördkkten sonra duçmefe ru/a muvaffak olmak için almış olbaflıyarak akşam, açıldığı fiat olan duğu ületme tedbirlerinden maa1041 de kapanmıştır. da büyük fedakâriıklarla fennî Bankalar mehafilinden aldığınaız raasas'atın en yüksek dehalarından lumata göre son günlerde ihracafrmızsenesinde senedan mütevellit döviz satışları artmak istiane ederek 1928 tadjr. Bu suretle piyasanın gfttikçe ge vî takriben 13 milyon tona baliğ onişlik alacağı tahmin edilmektedir. lan kömür istihlâkini, lokomotifDün dövfe arc«de« bankalar çnnlarlerde ölü sahaların tenkisi sayesindır: de şimdiye kadar mutat bulunan Iş bankası 13 bin 5 yüz, Doyçe Or>ant kg cm 2*kazan tayiklarının Bank 5 bia 5 yüz, Selâânik 2 bin i yuz, 1416 ve 380 Hirisis Veloni bin, Şarkı karip 5 yüz, yüzde 911 e çıkarılması Kommerçiyale 5 yüz, Alyansko 5 ynz. ilâ 400 dereceye kadar kızpın bir tintibalannı sorduğumuz Nnrullah hararetin istihsali, tebhir ve kızgın Esat B. şu eevabı v*rmiştir: buhar satıhlarının itina ile hesap « Günun cari tediyatından ba^ka edilmesi ve saire suretile asgarî ay sonu yakiaştığı için vadeLeri g£İen teahhüdatm piyasada, alelâde güiilere yüzde on asağı düşürmüştür. Diğer kuvvetinin kıyasen talebi artırması tabiidir. Bu taraftan buhar tazyik fribi taahhndat esasen mnrakabe hey*e aşağıya ve yukanya doğru tevsiile tinin vizestndefi geçmektedir. de kömür istihlkinin tenkisine eFirasa ba artan talebe mnkabil gene hemmiyetli surette calışılmakla. ve gıdasmı bulaaktadır. ' Fiatlardiifcf bu tecrübeler yapılmaktadır. Bu kere istikrar manzarası bu mutevazin halin tecriibeleri ikmal olunan bu yeni en beliğ ifadesidir.» s^r'm yüksek tazyikli lokomotiflerin buhar teksifli ve turbinli olarak inşa ve işletmeye teslim edildiğini işidiyoruz. Her ne kadar turbinli Türkleri (mhaya çaiışan ve teksifli makinelerin tarzı inşalagizli b r leşki'ât mı var? rının karışık bulunmasından, maliyet ve idaresi pahalı ise de ne dereceye kadar ikisadî menfaat teSofya'dan yaztlıyor: Dost Bulgar hükumeti arazisinde ha min edeceği yapılacak işletme teckikaten sadık blrer vatanda; gibi ya*ı rübelerinden tebeyyün edecektir. yan 750 bin Turk'üua üzerindf bu son zaAyni zamanda buhar tazyik kuvmanlarda ağır bir kâbus dolaşmaktadır. vetinin yukanya doğru, daha doğTürk'leri tazyik eden bu kâbusu, Turki Sterlindün 1041 kuruşta kapandı * Kaçırılan esrar İngiliz bandıraü Reşit vapuru ile İskenderiye'ye cevizler içinde esrar kaçırmakla maznun olan kumisvoncu Neşet Efendinin muhakemesi bitmis, maznun 816 lira Ağır ceza ve 3 ay hapse mahkum olmuştur. hı k < 0 *' Gayrimübadillere tevziat Arazl sahibi gayri mubadillerden şimdiye kadar istihkaklarmı alamıyanlardan 10 kişiye de dün paralan verilmiştir. * Besim Ömer Pş. rahatsız Tıp Fakultesi müderrislerinden Besim Ömer Pş. zikı sadırdan rahatsız bulunmaktadır. Muhterem hocaya âcil sıhhatler temenni ederiz. * İngiliz kadın polis mütehassısı Bir akşam refikimiz, İngiliz kadın polis teşkilâtı reisi olan Mistars AUenin Semirpmis vapurile şehrimize geldiğini yazmıştı. Bu haberi polis müdürlüşhinden, kadın birliğinden, İngiliz sefaretinden sorduk. Hepsi ademi malumat beyan etti. Ayni zamanda şehrimizin marııf otellerinde de bu hususta malumat yoktur. gaziler Malul Gaziler Ced o » ftrkada Cevdet Kerim Bende toplanarak malul gâzilerin işleri ile tnesçul olmuştur. Cemiyet 13 martta cemiyete varidat temin etmek maksadı ile bir balo vermeği kararlaştırmıştır. * Konferans Türk Ocağından: «27 şubat 930 perşembe günü akşamı saat 13,30 da Darülfünun muderrislerinden Mustafa Zühtü Beyefendi tarafından (yerli malları) mevzulu bir konferans verilecektir. Konferans münaka«ahdır. Bunu müteakıp tanmmış san'atkârların kıymetli eserlerinden bazı parçalar çahnacaktır. Bu konferans ve konsere herkes gelebilir.» * Seyyahlar Karintiya vapuru He 1 martta bin Amerika'lı seyyah kafilesi gelecektir. * Ford fabrikası Tophanedeki Ford montaj fabrikasının Kostence've nak'edileceği mevzuu bahsolmuş ise de bu şayıanın doğru olmadığı anlaşılmıştır. Ankara'dan avdet eden Ford mumessili !VIr. Holens, Anado'n'daki madenlerin işletilmesi icin de hükumete bazı teklifatta bulunmuştur. Fabrikanın bazı ne^akısı da F^ldikten sonra daha musmir bir şekilde faaliyete gecilecektir. Ford'un mumessillerinden Muhittin Bey de bazı tetkikat için IVIersin'e gitmiştir. ' Teşekkür Sirkeci 48 inci mektep başmuallimliğinden: Himaveietfal eemiveti Eminönü nahiye subesi heyeti idare azayi muhteremesinin mektebimi?de bes fakir çocuğa elbise, kasket, ayakkabı vermek suretile gösterdiği yüksek yardım ve himayeye talim heyetimle birlikte alenen sükranlarımı arzeylerim. Bulgaristan'da Abidenin bir nümunesi Genç heykeltraşlanmızdan Sabiha Zlya Hanım tarafından inkılâbımızı tasvir eden bir abide projesi ihzar edilmiştir. Sabiha Ziya Hanım bundan bir kaç sene evvel İtalya'ya giderek heykeltraı Slnyor Cenaze caddelerden geçiyordu. Kanonika'nın atelyesinde çahşmış ve Düşmanları cenazenin önünde şapkaTaksim Cumhuriyet abidesinin ihzarınarını çıkarıyorlardı. da kendisine yardım etmişti. Dostlan cenazenin arkasmda böyle Şayanı takdir bir san'atkâr olan Saconuşuyorlardı. biha Ziya Hanımın hazırladığı projenin Fakat romancı ve hikâyeci Erdoğan, esası şudur: ;abutu içinde hiç bir şey görmüyor ve hiç İnkılâbımızı tasvir edecek olan abiderfr şey işitmiyordu. de, Gazi, memleketin asker, kadın, erO lki akşam evvel, en güzel eserini kek, şehirli, köylü, genç, ihtiyar her sırazıyordu. Birenbire durdu. Gözleri bunıf halka istinat etmektedir. Halk, müşandı, beynini boşalıyor zannetti. Kaleterek bir kayayı devirdikten ve kırdıkni yurümedi. Fikri işlemedi. Hafızası bir tan sonra ellerini ve nazarlarmı vatanın caranlık geceye döndfl. Yazmakta olduhalâskârına" doğru tevcih etmişlerdir. fu eserin adını unuttu, bir satır yukarıGazi de nazarlarını ufka ve istikbale laki kelimeleri unuttu ve nihayet: tevcih ederek azimkâr bir tavır ile bütün Benim adım ne? milletin himayesi altında bulunduğu tasDiye düşündü, ve ancak bir saat sonra vir edilmektedir. îrdoğan olduğunu hatırladı. Tedehhüş ;tti. Korktu; çıldırdığına hükmetti. Kale İnkılâbımızı tasvir eden bu abide Sanini fırlattı. Sokağa çıktı, serin hava biha Ziya Hanımın san'atkârane kudtiraz yaradı: retini göstermektedir. Memleketimizde Çok çahşmak, çok randman ve hiç.. abide rekzetmek teşebbüsünde bulunan Ju nasıl olur? Ben kuvvetli bir değinne şehirlerin Sabiha Hanımın bu projesinıe benziyorum, öğütüyorum, oğutüyo den istifade etmelerini tavsiye ederiz. ye ile dostluk siyaseti yapan, dünya efkârı umumiyesine karşı medenî bir devlet gtbi akalliyetler hukukuna riayet ettiğini göstermek istiyen Bulgar hükumetinin tahrik ettiği iddia edilemez. Ancak, bu hiikumetin gayrimes'ul teşekküllere karşı da haddinden fazla zajıf olduğunu iddia etmek te mumkun değildir. Hükumetin bu zafı Türk kanı ile ödenmeğe başlanmıştır. Netekim Bulgaristan' da siyah gomlekli teşkilâtı yapan ve şimalî Bulgaristan'da hükumet kuvvetinin üstünde blr kuvvet arzeden (Rodna zaştita) teşkilâtı sağda solda her gün yaptıkları tehditlere ilâve olarak ikinei kânun içinde Şumnu'nun Akdere köyünde Pehlivan oğlunu öldurmüşler ve bir arkadaşını afır yaralamışlardır. Katiller tutulmanuştır. Gene ikinei kânun ayınm yirmi beşinci günü cenubî Bulgaristan'da son samanlarda Sırp'lara karşı hareket eden Makedona'lılar takliden Türkiye'ye karşı harekeller yapmak sevdasına düşen Trakya'lılar tarafından Kırcali'de Cebir oğvUarı nahiyesi müdürü Hasan Ef. öldürülmüştur Hasan Efendinin ölmeden katillerini haber vermesi sayesinde bu katifler yakalanmışsa da hükumet kimler olduğunu işae etmemiştir. Pek çok sevdikleri ölüyü eşsiz merasimle kaldıran Kırcali Türkleri katillerin emsali gibi ergeç serbest bırakılacağına kani bulunmaktadırlar. Gene Trakya'lılar Filibe'ye yakın Kırçım köyünde Türk olan mubtarın evinin onünde bir bomba patlatarak insanca bir zarar verememişlerse de köy halkını hicrete hazırlamak hususunda istedikleri tehdidi yapabilraişlerdir. Petrolun içine kolza yaö;î karıştı$ehremanetinin umumî tenvirat rılarak hile yapıldığını ve bu mağlâmbalarının yaz kış bazan erken şuş petrolların bilhassa Anadolu'bazan geç yandığı edilen şikâyetlerden anlaşılmıştır. Emanet bunun ya sevkedildiğini yazmıştık. Bu ciesaslı surette önüne geçmek için het Şehremanetinin nazarı dikkabir cetvel ihzar etmiştir. Umumî tini celbetmistir. ŞehremaneMnin lâmbalar bu cetvel mucibince yakı yaptığı tetkikata göre İstanbul'da lacaktır. Halk ilân edilen saatte yanmamış lâraba bulunrsa şikâyet biri Şişli'de diğer ikisi de Tophane'edecektir. Bu programa göre lâm de olmak üzere 3 kolza fabrikası balar kânunusanide 17,5 ta yana vardır. Bu fabrikalar bir ay zarfıncak ve sabahleyin 6,45 te sönecek da binlerce ton kolzayağı çıkartir. Diğer aylarda da yanacak ve maktadırîar. Halbuki memleketisönecek saatler sıarsı ile şu suretle tesbit edilmiştir: Şubatta 17,45 mizde senede altı bin ton kolzaya 6,15, martta 18,30 5,30, nisanda ihtiyaç olduğu tetkik edilmiştir. 195, mayısta 19,45, 4,30 haziran Bundan da anlaşılıyor ki bu kadar ve temmuzda 204, ağustosta 19,30 fazla çıkan kolza yağları petrola 4,30, eylulde 18,30 5,15, teşrinievvelde 17,45 6, teşrinisanide karıştırılmaktadır. Bunların bir ta176,15 ve kânunuevvelde 176.45 kım mutavassıtlar vasıtasile yapıldı tedir. ğı anlaşılmaktadır. Şehremaneti halkın iğfal edilmeBu program elektrik şirketine de bildirilmiştir. mesi için bu fabirkalardan ikisinin için Bulgaristan'daki milli teşkilâta is kapatılmasını ve açık kalacak bir tinat etmek istiyerek işbu teşkilâtın ah fabrikanın memleket ihityecatına val ve harekâtına müsamaha etmekte ziyadesile kifayet edeceğini Sanayi ve ses çıkarmamaktadır. Teşkilât munmüdürlüğüne yazmıştır. Sokak lâmbalarının yanacağı söneceği saatler Kolza sahtekârlığı Bulgar kabinesinin Türkler aleyhindeki harekâta müsamaha ettiği söyleniyor Bizler, Bulgaristan'lı olmak dolayısfle. Bulgaristan'da Türk'Iere reva gorülen eza ve cefa btiyüktür. Bulgaristan'da icrayi faaliyet eden Bulgar millî teşkilâtının TürkHere karşı gösterdiği zulüm ve şiddet calibi dikkattir. Hali hazırda, Liyapçef kabinesi, kendi mevkiini tarsin ' Teşekkür Burdur Tayyare ce«niyetinden: Vilâvetimiz hapisanesinde mevcut vatandaşlarımızın vaki müracaatları üzerine verilen seksen kadar sadaka ve zekât zarfı, hapisane müdürü Bevin huzurile heyet muvacehesinde acıldıkta ümit ve tahminimizin fevkinde olarak on altı liradan fazla teberrüatta bulundukları anlaşılmıştır. Bu vatandaşlarımızın ekserisi yevmiye aldıkları ektesibini, hükumetin bu zafından istifameklerini satarak teberrüata iştirak etde ederek, millî gayelerini, Bulgaristan' mekle gösterdikleri feragat ve fedakârdaki Türk nnsurunun imhasını elde etAdana da lık duvgularından bilhassa müftehir omeğe çahşıyorlar. * Siddetli yağmurlar Son çünler lan şubemiz idare heyeti teşekküratını • Bulgariar, Yunanistan ve Sırbistan'dazarfmda Adana'da yağan yağmurlardan bevan eder. ki millî akalliyetlerinin idamei hayatları için nasıl çahsıyorlar ve ne carelere Yarbaşı mıntakasında Girit mültevileribaş vuruyorlarsa, biz dahi, diğer memle ne thsis edilen bir hane birdenbire yıketlerdeki vatandaşlarımızın hayat ve kılmıs ve icerisinde bulunan yedl nüfusnamuslarını kurtarmak, menfaatlerini tan mürekkep aile efradı kapı ve pencere Her çocuk yurdunun bir ümit müdafaa ve himaye ettirmek icin avner j'erin taş ve topraklarla kapanmasından /ıldızıdır. Fakir ve kimsesiz cocukBulgarlar gibi çalışahm; bu, bizim için çok feci bir vaziyette kalmışlardır. 'arı düşünen Himayeietfal'e 33 millî ve vatanî bir borçtur. Bu borcun Polis ve zabitai belediye memurları ıisan çocuk haftasında vardım, bu edasında, ilk safta İstanbul Türk matbuvak'a mahalline yetiserek tahlisiye atmit yıldızlarını sönmekten meneatını görmek isteriz. meliyatına başlamıslar ve yedi nufustan Istanbul'da oturan Bulgaristan mürekkep kazazede aileyi muhakkak bir der. Turk'lerinden bir grup olumden kurtarmışlardır. Ümit yıldızı