26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Le Monde diplomatique Cumhuriyet Gazetesi’nin ücretsiz ekidir. 10 AĞUSTOS 2020 Sayı: 7 Popülizm gerçekten de bilimin düşmanı mı? ABD’de demokratik korku THOMAS FRANK * B aşkan Donald Trump ve Jair Bolsonaro’nun sağlık krizine karşı kayıtsızlıkları, “popülistlerin bilime özellikle de tıbbi bilime düşman oldukları” fikrini pekiştirdi. Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada’nın tarihi ise tam aksini gösteriyor: Doktorlar birliği, bu düzeni zenginler için muhafaza etmeye çalışırken popülistler, bilgi ve sağlığın demokratik leştirilmesi için mücadele verdiler. Pandemi ile geçen bu yılda, siyasi kri zin arka planında bilim insanlarının uzmanlığını reddetmeye devam eden Amerikan halkının inatçılığı olduğu söyleniyor. Korkunç bir salgın ortalığı kasıp kavururken Ozarks Gölü yakınlarında (Missouri) bir restoranın havuzunda oynayan şu insanlara bakın bir hele... Ya da en budala komplo teorilerini etrafa yayan, sosyal medyada uyduruk sağlık talimatlarını paylaşıp alışverişini maskesiz yapmaya devam eden ve sokağın or tasında havai fişek patlatanlara bir bakın. Peki, ya kendi uzmanlarının tavsiyelerini görmezden gelen, zamanını kendisini içine dahil etmediği sorumlular grubuna eleştiri okları yönelterek geçiren ve hatta mutfakta ve tuvalet klozetlerinde etkili sonuç verdiği için insanlara dezenfektan, deterjan kullanma tavsiyesinde bulunabilen o başkanlarına ne demeli? “Cahiller” ve “aydınlar” arasındaki bu acımasız savaş uzun yıllardır Amerikan siyasi hayatının merkezinde (1). Birçok kişinin zihninde, demokratlar, “ileri ciler” nesnel gerçekliği açık ara en yakın takip edip durumdan haberdar olanlar; Nobel ödüllü ya da bilim alanında diğer mükemmeliyet ödülü almış bilim insanlarının görüşlerini aksatmadan uyguluyorlar. Cumhuriyetçiler ise başka bir dünyada yaşıyorlar sanki, gerçeğin kendine yer bulamadığı masallar ve efsaneler dünyasında. Normal zamanda kendini düşünce müdürü ilan etmiş olan bizim yorumcular kulübü bu tartışmadan istifade ederek puanları iki kamp arasında paylaştırırdı. En akıllılar biziz! En salaklar onlar! Ama işte pandeminin de etkisi ile bu kapışma eşi benzeri görülmemiş bir boyuta erişiyor. Saygın Amerikalılar bilime duydukları sonsuz ve sarsılmaz güveni yüksek sesle ifade ederken demokrat politikacılar da dizlerinin üstüne çökmüş bir ulusu uzmanların önerilerini kutsal sözlermiş gibi dikkate alarak uygulamaları yönünde hararetle uyarıyorlar. Devamı 6. sayfada Afganistan’daki savaşın uzamasını kim istiyor... Yirmi yıllık savaş mı? Küresel ısınmadan etkilenen bir zamanlar Bolivya’nın ikinci büyük gölü olan Poopo’nun bulunduğu yer, şimdi kurak bir arazi. Geriye kalan tek şey, bir zamanlar gölün en derin bölümünde bulunan üç adet bataklık. And Dağları’nDAKİ erime, içme suyuna ulaşımı tehlikeye atıyor Bolivya buzulları eriyor C G Edrıc ouverneur* D ünyadaki iklim değişikliğinin en ya kın tanığı olan buzullar artık erime dönemine girdiler... And Dağları’nın tropikal kesimlerinde otuz yıldır giderek hızlanan bu erime, toprak sulama, elektrik üretimi ve içme suyuna ulaşımı tehlikeye atıyor. Bolivya’daki La Paz gibi büyük şehirlerin su kaynaklarının önemli bir bölümü tehdit altında. La Paz’ın ve onun daha yoksul komşusu El Alto’nun kiremit çatıları ufukta on binlerce küçük kırmızı nokta gibi beliriyor. Chacaltaya Dağı (5 bin 395 metre) Bolivya’nın başkentinin otuz kilometre kuzeyindeki Cordillera Real Sıradağlarının bir parçası. Dağa tırmanan dolambaçlı yol, zirveye yüz metre kala, Altiplano Yaylası’nı kuşbakışı gören küçük bir dinlenme tesisinde son buluyor. Çatılarının görünümüyle Alpler’deki dağ evlerini anımsatan terk edilmiş binaların kepenkleri rüzgârın etkisiyle çarpıp duruyor. And Dağları’nın kalbinde yer alan bu beklenmedik mimari, ziyaretçilere Chacaltaya’nın bundan sadece on yıl önce dünyanın en yüksek rakımlı kayak merkezine ev sahipliği yaptığını hatırlatıyor. Keskin virajlara ve irtifa hastalığına göğüs geren hali vakti yerinde bir müşteri kitlesi, güney yarımkürenin yaz aylarında (aralık ayından mart ayına) buraya dinlenmeye geliyordu. Bolivya’da, güney yarımküre kışı kuru geçerken yaz yağmurları zamanı buraya karlar düşer. Daha doğrusu karlar düşerdi... Artık kullanılmayan bir teleferiğin gide rek paslanan eğilip bükülmüş metal parçalarının durduğu kayalık bir yamacı işaret eden Edson Ramirez, “Şurada 1990’larda on beş metre kalınlığında bir buzul vardı” diye üzülerek anlatıyor. La Paz Mayor de San Andrès Üniversitesi’nin Su Ürünleri Temelli Bilimler Enstitüsü’nde (UMSA IHH) su ürünleri mühendisi ve buzulbilimci olarak görev alan Profesör Ramirez, And Dağları tropikal buzullarını otuz yıldır yakından gözlemliyor. “2003’te, on sekiz bin yaşındaki bu buzulun 2015’te erime riski taşıdığını söylemiştim. Çok iyimsermişim. Buradaki son buz parçaları bile 2009 ile 2011 arasında eridiler. Bu, çok tedirgin edici bir durum” diyor. Devamı 4. sayfada Serge HalImI B ugün Afganistan’a harbe giden on sekiz yaşındaki Amerikan askerleri savaş başladığında henüz doğmamışlardı. Donald Trump, 2012 yılında “Afganistan’dan ayrılma zamanı! (1)” geldiği sonucuna vardı. Hedeflerine selefi Barack Obama’dan daha etkin şekilde ulaşır mı bilinmez. Çünkü ABD’nin herhangi bir ülkeden askeri teçhizatını çekme girişimlerinin her biri Suriye, Libya, Kore, Almanya Washington’da kılıçların çekilmesini kışkırtıyor. Savaş lobisi derhal haykırarak devreye giriyor: Ruslar orada! Ruslar geliyor! ABD’nin askeri bütçesinin (2020’de 738 milyar dolar) Rusya’nınkinin on katından fazla olmasına rağmen, Moskova çanını çalmaları ABD Cumhuriyetçilerinin ve Demokratlarının hep bir ağızdan korku çığlıkları atmalarına yetiyor. Ayrıca The New York Times’ın editörlük desteğine de güvenebilirler. ‘Kitle imha silahları’ hikâyesi... Amerikan gazetesi 26 Haziran’da Merkezi İstihbarat Teşkilatı’ndan (CIA) sızan özel bir haber yayımladı. İddiaya göre Rusya, Afgan isyancılarına Amerikan askerlerini öldürmeleri için (2) para vermiş. Ancak herkes, Irak savaşından önceki aylarda New York Times’ın Saddam Hüseyin’in “kitle imha silahları” (3) ile ilgili hikâyelerin yayılmasında belirleyici bir rol oynadığını biliyor. Bu büyük liberal gazetenin Rus karşıtı psikoz takıntısı, arama motorunda “Rusya” veya “Putin” terimlerini listeleyen herkesin hemen gözüne çarpıyor. Afganlar, özel haberden New York Times yaygarasından sekiz gün sonra şüphe ediyor gibiydi. Bu durum, akıllara başka sorular getiriyor. Son Amerikan birliklerinin geri çekilmesinin az çok kabul gör düğü bir zamanda böyle tartışılır bir “bilgi” kimin işine yarar? Müttefiki Pakistan bunu uzun zamandır yaparken ve kendileri de 1980 ile 1988 yılları arasında, Moskova ile savaş halinde olan mücahitlere binlerce Sovyet askerini öldürmeleri için donanımlı silahlar verirken ABD’nin baş düşmanlarından birinin Afgan isyancılarına yardım etmesine öfkelenmek için geçerli bir nedeni var mı? Son olarak, üç askerin “Rusya’nın maaşa bağladığı Taliban” kurbanı oldukları iddia edilen uzun ve etkileyici portrelerini biri iri bıyıklıydı ve biraz ağırlık çalışıyordu, diğeri Star Wars filmini tekrar izlemeyi seviyordu, sonuncusu üç kızını da severdi bize sunmakta gecikmeyen New York gazetesinin öncelikle bir diğer ABD istihbarat teşkilatı olan Ulusal Güvenlik Ajansı’nın (NSA) CIA’nın (4) istihbaratına önem vermediği bilgisini yazmayı “unutması” nasıl açıklanır... Bununla birlikte, 1 Temmuz’da geniş bir parlamenter uzlaşması, Demokratlar ve Cumhuriyetçiler koalisyonu, ABD’nin Afganistan’dan çekilmesini daha zor hale getirmek için New York Times’ın iddialarını kullandı. Ancak yabancı askerlerin orada ölmeye devamını önlemenin en iyi yolu, artık orada olmamalarından geçiyor. Çeviri: Diane Dilek Cat (1) Twitter, 27 Subat 2012. (2) Referans makalesi: “Yetkililer, ‘Rusya, ABD birliklerini öldürmek için Afganlara para teklif etti’ diyor”, The New York Times, 27 Haziran 2020. (3) Cf. “Sahte Haberler, sahte bir salgın mı?”, Manière de voir, AğustosEylül 2020. (4) “NSA, Rusya istihbaratı konusunda CIA’dan farklı görüşteydi”, The Wall Street Journal, New York, 1 Temmuz 2020.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear