01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

SOSYAL MEDYA Sanal kahraman Natali Avazyan O, bir sosyal medya fenomeni. O, paylaştığı tarihi fotoğraflarla içimizdeki nostalji canavarını besleyen bir sanal kahraman. O, tarih tutkunu bir araştırmacı. Twitter’daki takipçilerinin gerçek olup olmadığını, nasıl olup da binlerce fotoğraflık bir arşivi olduğunu, kimliğini merak ettiği Natali Avazyan kendisini anlattı. “Büyükbabam Malatya Hekimhan’a ekspres trenle getirtirmiş Cumhuriyet gazetesini. Bir evde okunması için, bir de Hekimhan Ortaokulu’nda. Ayda 4.5 lira ödermiş. O dönemde görev yapan Vecihi Timuroğlu ‘Cumhuriyet gazetesini üç yıl okuyan kişi lise mezunu kadar bilgi sahibi olur’ dermiş. Vecihi Bey’i araştırın.” Twitter’ın son dönemdeki fenomenlerinden Natali Avazyan’dan geliyor yukarıdaki mesaj. Eposta aracılığıyla yaptığımız röportajın gazetede ne zaman yayımlanacağını Twitter üzerinden sorarken yukarıdaki anekdotu aktarmayı ihmal etmiyor. Tam da ondan beklenecek türden bir bilgilendirme. Sosyal medyadaki tarihi fotoğraf paylaşımlarıyla bir fenomene dönüşen, kısa sürede 63 bin takipçiye ulaşan ve gerçek bir kişilik olup olmadığı çok kişi tarafından merak edilen bir isim o. Ya da bir marka belki de. Her gün bir, bazen iki ayrı şehre, bölgeye ait fotoğrafları 1900’lerden başlayıp, tüm 20’nci yüzyıla yayılan fotoğraflarla anlatacak bir arşiv nasıl oluşmuş olabilir ki? Üstelik çeşmesini, köprüsünü, insanını, en dar sokağını bile gösterebilecek detaylarla, sayısı yüzleri bulan fotoğrafları paylaşmak insanın nereden aklına gelir ki? Günde 60 tweet Twitter’a 2012 Ocak’ında katılmış. Aradan geçen 3 yıl 4 ay içerisinde 72 bin 400 tweet atmış. Yani twitter’da 40 aydır var ve ayda ortalama 1800, günde 60 tweet atıyor. Bu inanılmaz bir trafik demek. 62 bin 800 takipçisi var. Paylaştığı fotoğraf sayısı ise, sıkı durun, 26 bin 800! Tezlerde ona başvuruyorlar Natali Avazyan Twitter’daki kullanıcı fotosunun dışında ilk kez başka bir karede. Solda ise bebeklik fotoğrafı. Atatürk’ün imzasını tasarlayan Robert Kolej hocası Vahram Çerçiyan (üstte) ve Yaşar Kemal. Avazyan koleksiyonundan. Natali Avazyan’ın şöhreti tarih konusunda çalışan öğrenciler arasında da yayılmış durumda. Üniversite öğrencileri arasından tezi için ondan yardım isteyen çok. Ayrıca dünyada da takip edildiğini söylüyor. “Türkiye’nin tanıtımına çok büyük katkıda bulunduğumu düşünüyorum. Fotoğraflarla birlikte verdiğim kısa bilgilerle bir nevi insanların hafızası haline geldim. Bu nedenle ilgi gösteren tüm takipçilerime sizin aracılığınızla sonsuz teşekkür ediyor, sevgilerimi yolluyorum.” Eray Özer @erayozer Muhteşem miras Natali Avazyan, Malatya Hekimhanlı. Kendisinin de ‘muhteşem’ diye tanımladığı arşivinin başlangıcı büyükbabasına dayanıyor. Büyükbabası 20 yıl önce 100 yaşındayken vefat etmiş. Bu nedenle arşivin yaklaşık 100 yıllık bir geçmişi olduğunu tahmin ediyor. Büyükbabası ABD’ye gidip geldikten sonra ticaret yaptığı için Türkiye’nin her bölgesini il il gezmeye, gezerken de hem fotoğraf toplamaya hem de kendisi çekmeye başlamış. Aileden gelen tek koleksiyon fotoğraf da değil. Aynı zamanda halıkilim koleksiyonları varmış. Twitter’da fotoğraf paylaşmaya tarih merakı nedeniyle başlamış. Bir kenti araştırırken fotoğrafları hesabında göstermek istemiş. Sonra bir bakmış ki fotoğraflar büyük ilgi topluyor. “İnsanların yaşadığı bölgeyi, kenti tanımadığını fark ettim” diyor. “Yirmi yıl boyunca İstanbul’da yaşayıp hayatında hiç Büyükada’ya gitmeyen insanlar olduğunu gördüm.” 26 NİSAN 2015 Dünyanın her yanından Evet, arşiv büyük ama paylaştıkça iş başka bir noktaya gitmiş. Türkiye’den ve dünyanın değişik ülkelerinden insanlar Natali Avazyan’a fotoğraf göndermeye başlamış. Örneğin Antep doğumlu 75 yaşındaki doktor Alex Bezciyan şehre ait pek çok belge ve fotoğraf yollamış. Avazyan da bu fotoğrafları hesabından paylaşmış. Buna benzer şekilde kendisine ulaştırılan fotoğraflarla arşiv giderek genişlemeye başlamış. Şimdiye dek Twitter üzerinden yayımladığı fotoğrafların sayısını hatırlamıyor. “Var olanların yanında bana ulaştırılanları da paylaşmaya devam ediyorum” diyor. İlk başlarda kendisi için paylaşımda bulunurken, bir süre sonra bu gönüllü bir işe dönüşmüş. Artık gelen fotoğrafları illere ve bölgelere göre ayırıyor, tarihlerini, dipnotlarını kaydediyor ve yayımlamaya başlıyor. Bir yandan paylaşırken bir yandan da kendi arşivini genişletmeyi sürdürüyor. İstanbul’da yaşıyor ve eskicileri, Cihangir, Çukurcuma sokaklarını dolaşıyor, eski fotoğraflar satan internet sitelerini takip edip buralardan alım yapıyor. Gelelim en çok merak edilen kritik soruya: Sahiden Natali Avazyan mı? Yoksa bu onun twitter’daki takma ismi mi? “Başka Natali Avazyan mı var?” diye cevap veriyor, yanına bir gülümseyen yüz ekleyerek... Eğer Natali Avazyan ise neden asla kimliğine dair bir paylaşımda bulunmuyor? Özel hayatını sosyal medyada sergilemek istemediğini söylüyor Avazyan. Buna gerekçe olarak da iş ve sosyal çevresini gösteriyor. Kim olduğunu ise kendi üslubuyla şöyle tarif ediyor: “Natali, tarih ve edebiyat aşığı. Bir de Murathan Mungan. Natali, Milli Eğitim Bakanı olsaydı Sabahattin Ali’nin kitaplarını ders kitabı olarak okuturdu. Sanırım Natali’yi anlatmış oldum.” 7
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear