Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
NEVŞEHİR 13 Gizemli dünyaya yolculuk Yazı ve fotoğraflar Selahattin Şahin ünümüzden 20 milyon G önce Erciyes Dağı, Hasan Dağı ve Göllü Dağ’ın püskürttüğü lavların zaman içerisinde soğuması sonrasında rüzgar, yağmur ve kar suları ile erozyonun aşındırmasıyla oluşan peribacalarına oyulu büyük bir merkezin adı Kapadokya. Dünyada sürekli barışın yüzyıllardan beri hakim olduğu, üzerinde yaşayan insanların savaş yüzü görmediği ilginç bir coğrafya parçası. Türkiye’de doğu ile batı arasındaki ana bağlantı yollarına sahip Kapadokya, tarihteki yerini ilk Hıristiyanların bölgeye akın etmeye başladığı milattan sonra 4. yüzyıldan itibaren almaya başlıyor. Daha önceki dönemlerde farklı kültürlere ev sahipliği yapmış bölge, yumuşak yapısı ile yaşamaya el verişli konumunu, ilk Hıristiyanların bölgeye akın etmesiyle daha farklı bir halde ortaya çıkartıyor. Bu tarihlerde baskılardan kaçan Roma insanlarının, yapısı iti bariyle oyumu oldukça kolay olan dev kaya kütlelerini kimi merkezlerde 40 metre yeraltına oyarak ortaya çıkardıkları kent yerleşimlerinin yapılmaya başlamasıyla Kapadokya tarihteki varlığını daha etkin hale getiriyor. Sonraki yüzyıllarda Bizans, Selçuklu ve Osmanlı hakimiyetinin etken olduğu bölgede her geçen gün gelişen turizm olgusu, kalkınma ve gelişme yolunda emin adımların atıldığı merkezlerin başına getirmiş Kapadokya’yı Göreme, Ürgüp ve Avanos üçgeninde belirli çerçevede hareketlenen turizm, bu alanlardaki binlerce insanında geçimini bu çerçeveye almasını adeta zorunla hale getirmiş. Zengin doğa, kültür ve tarih hazinelerine sahip Kapadokya, dünyaya ait olmayan doğal yapı görümünü ile ünü çoktan Türkiye sınırlarını aşarak, hemen hemen dünyanın her ülkesinden ziyaretçi ağırlıyor. Peribacaları ve onların içlerine oyulu dinsel yapıları ile UNESCO’nun 1985 yılında dünyada korunması gerekli kültür varlıkları içerisinde değerlendirdiği Göreme’deki kaya kiliseleri, sizleri yer altı kent yaşamının gizemli dünyasına götürebilecek bir görünümü ile yeraltı yerleşimlerinin yanı sıra ‘‘Eline, beline ve diline sahip ol’’ diyerek tüm dünyaya barış, dostluk ve hoşgörü mesajları veren Hacıbektaş Veli’si ile Kapadokya, bir yanda nefesini bile kesen muhteşem doğası, kültürü ve tarihi ile her yıl yüz binlerce insanı misafir ediyor. Sahip olduğu değerleri ile dünyanın sayılı kültürel birikimlerine de sahip olan Ka padokya’da özellikle son yıllarda kayaya oyulu mağara evlerde ortaya konulmaya çalışılan butik otel anlayışı ile konaklama anlayışında ciddi bir farklılaşma gözleniyor. Yıldızlı oteller karşısında bu merkezler özellikle orta gelir düzeyini aşan gelire sahip yerli ve yabancı turistlerin konakladığı ana merkezler haline geliyor. Özellikle yaz sıcağının her geçen gün arttığı bu günlerde Kapadokya, nemsiz ortamı, yeraltı kentlerinin insanın içini ılıtan doğal atmosferi ve insanlarının misafirperverliği ile konuklarını henüz keşfedilmemiş nice doğal güzelliklerine çağırıyor.