26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

KAPAK 7 işçilikle yapılan ünlü konaklar var Savur’da. Mimari yapısı Mardin’e benzeyen ilçe, yeşillikler içinde. Üzüm bağları ve şarapları ünlü Savur da gezilip görülecek güzel yörelerden birisi. Derik ve Nusaybin de Mardin’in önemli ilçeleri arasında. Buralarda da turizm değerli olan eserler var. Kızıltepe’deki Ulu Cami en eski camilerimizden birisi. Mardin Ulu Cami’ye benziyor. Mardin’in mimari açıdan en önemli ilçesi Midyat ve diğerlerini başka bir yazıya bırakalım. Nerede kalınır? Mardin’de son yıllarda konaklama olanakları iyice arttı.Yeni yapılan Büyük Mardin Oteli (0.482. 213 10 47), Otel Bilen (0.482. 212 55 68) Kızıltepe’de Nezirhan Oteli (0.482. 446 34 16). Mardin’de tamamen otantik oteller de var. Erdoba Konakları eski konaklardan otele çevrilmiş; yöresel konaklamaya uygun biçimde donatılmış (0.482. 212 76 77). Yine geçen yıl açılan Artuklu Kervansaray (0.482. 213 73 53) yöresel yaşamı hissederek kalabileceğiniz iç mekanları modern şekilde döşenmiş bir otel. Ne yenir? Mardin mutfağı çok ilginç. Yörede yetişen baharatlar yemeklerin tümünde var. Et ve bulgurdan çeşitli yemekler yapılıyor Etin hazırlık safhasının önemli olduğunu söylüyorlar. Lebeniye çorbası, ? Mardin’i görmek yetmiyor; ‘‘Mardin evleri’’ni de tanımak, öğrenmek, hatta ‘‘yaşamak’’ gerekiyor. Kaleden aşağıya doğru ve Mezopotamya ovasını adeta gururla seyrederek sıralanan; birbirleriyle komşuluklarını kuşaktan kuşağa hep dostluk ve güven üzerine kurdukları, her hallerinden belli olan; beraberliklerinin tarihsel dokusunu da hemen tümünü selamlayarak geçen merdivenli ve dar sokaklarıyla ünlü, Mardin evlerini o kadar ki her bir taşın yerine, büyüklüğüne, üzerindeki desene, hatta güneşe karşı duruşuna ve bunlarla yaratılan duvarlara, mekanlara, belki de ‘‘dünya’’lara baktığınızda, göreceğiniz her şey mimarinin ötesinde bir mimarlık sanatı; yaşamın ötesinde bir yaşama zenginliği; ustalığın ötesinde bir yapı ustalığı olacaktır Çünkü Mar din evleri, yine her bir taşındaki bin yılların emeği, aklı, hüneri ve zarafeti ile yaratılmış ‘‘şiirsel’’ bir kent kültürünün, insan yaratıcılığındaki duygularıyla tasarlandılar; inşa edildiler ve sokaklardaki karşılıklı duruşlarını bile ‘‘bütünleştirmek’’ için, aralarında kurdukları ‘‘abba ra’’larla yoldan geçenlere de taşın ve şiirin tarihsel buluşmasını armağan ettiler O abbaralar ki sizi her eve kente karşı saygılı bir yürüyüşle ulaştıran taş sokaklarda, ‘‘yaz’’ın yakıcı güneşine karşı ‘‘bir tutam gölge’’; kışın karına ve yağışına karşı da ‘‘bir tutam sıcaklık’’ sunarlar Ya da Mardin’de yaşayanlara, geçmişin meçhul mimarlarından bir buket armağan Belki de bu nedenle; ‘‘Şair, söze değil taşa yazsaydın şiirini’’ diyen Refik Durbaş, sanki o meçhul sanatkarlarla da arkadaş, onların da şairi: ‘‘Yazını serin, kışını sıcak tutsun diye, kesme taştan oydum beşiğini,/ sabır ve sevda ile işledim, yalnızlığımın eşiğini...’’ Türkçe’yle birlikte Süryanice, Kürtçe ve Arapça’nın konuşulduğu; Müslümanlık, Hıristiyanlık ve Yezidilik inanç
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear