05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Sİ vrupa'nın güney kıyısı sayılan Fransız Rıviera'sı gazeteler ve dergilere turistik özellikleriyle, orada yaşayan zenginlcrin, ülkemizden oraya tatile giden varsılların dedikodularıyla, skandallanyla yansır daha çok. Oysa son yıllarda, Fransız Riviera'sının eşine az rastlanır bir sanat merkezi olma özelliği, magazin basınına konu olan yanlarına nerdeyse baskın çıkmaya başladı. Nice'den yola çıktığınızda, bir saat içinde, çağımız sanatının tarihinden yapraklar sunan bir köye rastlamak olası. Cote d'Azur'e "Sanat Kıyısı" adını verenlerin sayısı gittikçe çoğalıyoı. Sanatseverler günlük yaşamın içinde yalnızca muzelerde değil, sokaklarda, çarşıda, irili ufaklı kiliselerde bile çağdaş sanatın en büyük ustalarının tablolarına, seramiklerıne, yontularına. duvar resimlerine rastlayabilıyorlar. özellikle ressamlar, bölgenin hemen her yerinde yaşamlarının, yaratılannın, kişilıklerimn bırer anısını bırakmışlar. Pablo Picasso'nun, Marc Chagall'in, Henri Matisse'in, Auguste Renoir'm, Fernand Leger'in anıları bölge halkının belleğinde hâlâ canlı. Ama Picasso, Cannes ile Nıce arasındaki kıyının ve bu kıyıya bakan tepelerın ayrılmaz bir paıçası olup çıkmış. Anlatılanlara bakılırsa, bu kıyılarda ilk kez 1919'da, Cannes'ın birkaç kilometre batısındaki St. Raphael'de gorunmüş Picasso. Daha sonra, Cannes'ın hemen kuzeyinde bir köy olan Mougins yakınlarındaki bir villaya, Notre Dame de Vie'ye taşınmış. Yaşamının son on iki yılını burada geçirmiş. Ne var ki, Picasso'nun Riviera'daki yaşamının ve yapıtlarının en güzel izleri, 1939dan 1946'ya kadar yaşadığı Antibes'de. Antibes'de bir cvin iki katını tutmuş Picasso; ama birkaç yıl sonra Picasso, dostu Françoise, çocuklar, en önemlisi de resimleri, çizimleri ve yontulan bu iki kata sığmaz olmuşlar. O gunlerde yontucu Sima çıkagelmiş ve Picasso'nun çalışması için en uygun yeri bulduğunu söylemiş: Antibes limanına bakan bır tepcdeki Grimaldi Şatosu. 1928'den beri Antibes Muzesi olarak kullanıhyormuş bu ydto, ama içinde pek az sanat yapıtı varmtş. Müze Müdürü, Picasso'ya, ust kattaki geniş odalardan birini atölye olarak kullanmasını önermiş. Picasso da, "Burada calıştıgım siirece müzenizi dekore edecegim" demiş. Ama mü7eyi dekore etmekle kalmamış, şatodaki bir mevsimlik çalışmasının ürünleri olan resimlerin, taşbaskıların, eskizlerin, seramıklerin büyük çoğunluğunu müzeye bağışlamış. 1948'de, Antibes'in birkaç kilometre kuzeyindeki Vallauris kasabasına taşınır Picasso; orada, portakal ağaçları ve mimozalarla örtülu tepeler arasındaki La Galloise vıllasını satın alır. Kasabanın geleneksel sanatı olan çomlekçilik o dönemde bir gerileme ıçindedır. Picasso kolları sıvar, yeni bir canlılık kazandınr Vallauris çomlekçıliğinc. Bugun, Picasso'nun yaptığı çömleklerın birçok örneği Antibes'deki müzede. SANATÇl KAHVESİNDF. CESAR'IN Colombe d'Or, bir zamanlar Modigliani, kahveymiş. Bugun unlu bir lokanta ve (» imzalı bir parmak yontusu yer alıyor. Sanai çok Unliı biriydi o . " Picasso, Nice'in kıı yindeki Cimiez'de vc daha sonraları Veno taşındığında yaşlı usta Henri MaCisse'i sık görmeye giderdi. Matisse, geçirdiğı cıddı ameliyattan sonra Vencc'deki Le Reve ^ lasında nekahet devresini geçıriyordu. \ lanın bulunduğu sokakta Domınıken ra bclerinin bulunduğu bir manastır vardı. N nastırdan bir rahibe, Matissc'in bakımıyla gileniyordu. Sonunda, Matisse, manastı kuçük kilisesini süsleme ı^ini üstüne alc ^ Pazar yerinde Picasso, d\ Pi R azar yerinde Vallauris Belediyesi, Picasso'ya, onursal hemşerilik unvanı verir; Picasso da bu onurlandırmanın karşılığı olarak, şatonun manastırını ağaç üstüne yüz nıetrekarelik bir resimle, dev "Savas ve Barış" tablosuyla susler. Bir de, kasabaya, en sevdiği yontularından birini, "Koyunlu Adam"ı armağan eder. Vallauris kaşabasının pazar yerindeki meydana yerleştirilir bu yontu. Şimdi, kaidesıne marullar, havuçlar, domatesler yığılan "Koyunlu Adam" yontusu, ahşverişe çıkan insanlann dolaştığı kuçuk dükkânlar arasında, gündclık yaşama tat katıyor. Pazar yerindeki kadınlardan biri, "Bay Picasso mu? Elbette anımsıyoruı o n u " diyor. " l l e p alışverişe )>elirdi buraya. Her zaman çok kibardı. Bi/lerle ^akalaşırdı. Bizlerden biri gibiydi. Ama kuşkusıu biliyorsunuzdur, MAEGHT VAKF1 MÜZESİ Maegh biri. VakfınSt. Paul yakınlarındaki mu hibi olan Aime Maeght kurtnuş. Müzesi Giacometti ve Kandinsky'ye öncelik ta tutkusunu yansttıyor, onun en sevdiği I beri Kutsal
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear