28 Eylül 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Kulis'ten Kedi kulağı, polis helipokteri Balı. arısı, yarısı kesik Kıbrıs'ı. l'etek gibi işlenmiş Türkiye haritası ile Anavatan Partisi'nin amblemi "kısa hayat hikâyesi" gibi... Tüm bunları kocaman bir tabelaya çizmek ya da bir bayrağa işlemek hem güzel hem kolay bir şey.. T\pkı bu "hikuve"yi kürsülerden halka anlatmak gibL Ancak seçimler yaklastp ililçe örgütleri kurulurken ortaya rozet gereksinmesi çıktL Bu hayat hikâyesi gibi görüntünün roıeti yapılacaktı. Yarım nohut büyüklüğünde bir "alana" bunca görüntü nasıl sığdırılacaktı. Her şeyi küçültmek gerekiyordu. Türkiye haritası küçültülürdü ama, o zaman petekler "ısılık etmiş kel kedi kulağı' gibi kahrdı. Yarısı zaten budanmış olan Kıbrıs'ı ise "sıkılacak tırnak bekleyen bir" siyah noktadan ayırmak zorlaşırdı. Parti tabelalarında polis helikopteri gibi duran an, rozetlerde yün giivesi gibi kaltyordu. Sonunda herhalde bu sorunları ktsmen ortadan kaldırmak için olsa gerek, peteklerin amblemden çıkarılmasına karar verildi. Ama Tanrt yine de rozeti çizecek ressamlarm bileklerine kuvvet, bakacak gözlere de derman versin.. D iplomatik klasik bir öğrenim görmedıgi halde mudcrrislikten bvı yana universitcde hocaydı. Hocalık, ıçi zengin bir solukla şısirilmiş bir balon gibi adının (,cvıesinde sftylcniıdi. 1946'dan sonra kurulan Demokrat Paıtinin kurucuları arasında en aydın kişi sayıhrdı. Yıı/u hiç gulme/, dudaklarından ucıu bir sigara (Birinci sigarası) hiç eksilmezdı. Muhaleteı yıllarında karıkatüru en çok yapılan sıyasetgydi. Iktidar yanlısı karikaturculer onu, dökulen uslu ba$ı, bastonu, burnunun ucıına yapısmıs bıyığıyla Şarlo kılığında vi/erlerdi. Yasaını boyu hep guçluden yana olmustu. Imparatorluk dönemmde padişahçı, Cunıhuriyet geldığınde cumhuriyetgı idı. Mcdıse gınniş, devrımcı butun akımları desteklemısü. Demokrasınin geldiğini gordıığünde dc devrimci akımlann sında en koyu muhalif kesılmısti. kalp ve ömer Seyfettin ınilletvikili olmasını önerdiklerinde Talat Pasa: "Daha gençtir, şimdilik bilimle ugrassın. Siyasetc jjecerse ihlirasına )>em vurulına/, başı derde girer" demiştı. 1957'dekİ aynllktan / SOnra 1957'ye kadar De rnokratlarla birhkte yurüdu. Bir sure son onlardan ayrılıııak r a zorunda kaldı. Ama bu ayrılış, onu Yassıada sanığı olarak bir mahkemeye cıkmaktan kurtaramadı. Meşhur 67 Hylul olayı sanıklarına katılarak yargılandı. Dışişleri Bakanı iken kendine o/el bir elbıse yaptırmıs, tören kıtalarının karşısında böyle yurumuştu. Bir Yugoslavya gezisi sırasında eekilen resimleri esprı koıııısu olmustu. Dori kurucu arasında partiden ilk ayrılan oldu. Öteki tıçıı ayrilaii bir sure daha birbirıne yapısık yurudüler. Ayrılısı ileriyi gormesi ınişdı. yoksa ihtiraslarına genı vuramanıası nmdı? "Tarihin hir manlıgı varsa bunlar gidecekler." divordu. "Hem de fena gidecekler." (ıcr^ekteıı de eskı arkadasları gıttiler ve hem de "fena KİItiler." Avııı l.ıııhın K'indc bulunduğu tarihin kendını de \.ırgılayacağım unutur gorıınıısordu. Ne luhal hir kaderdır, nitekim onl.ırl.ı bırlıkıe vargıkındı. Huırıveı l'artısı kurulduğunda bu partıye girınedı, ama cskı siyaset arkadaşlarına karşı bu partivi sonuna kadar destekledı. Bu parııden millelvekili olamaması Kin cski snaseı arkada>lan o/el bir yasa cik.iidil.it "Şu kadar a> once bir partiden ınilk'fM'kili olup da a\rılanlar, bir baska parliden bir daha millelvekili olamaılar." SI\;IN;I1 Kiııhımı/de boyle bir yasak ilk ke/ onıııı K'in uetnılmı>tir OklllTia Moca diye (,a|i"iloıııın Partiden HerkCS 1946 dcmokıasisin Köprülü tarihçiydi ama tarihten ibret alamadı C'EMAL !\ADIIT ri, konuşmalan ile en onde gelenlerdendı. Eser, lo^ar, köpururdii. Prof. Fuaı Koprülü'ye hemen herkes, en yakın arkadasları bile "Hoca" diye seslenırlerdı. Hocalık aydın kışılığıne bilgisine,dlı cılt kılaplanna duyulan saygınlık anlanıınaydi. Doıl kurucunun basınca lanınan en unlusuy dıı. Hiç gulmtv, şisinirdi. Pariisi ikudara gcldieiııdc, Rasbakanlık koltuğunu duşluyordu, ama Adnan Mendcres bu koliuğa oıurunca Dışişlerı Bakanlığı'na ıa^ı olmuşiu. Çok ihliraslndı. Bu ihıirasını İltihat \e lerakkı lırkası doneminde Talal Pasa gormuvu. /i>ıı Cîot "Hoca" ' e r y Q | MDP'nin müzikli hafızah telefonu MDP'nin basın müşaviri Faruk Taşkıran bugüne dek gazetectiere telefon açarken, haber iletirken büyük stkıntı duyuyordu. Ama kendisine müzikli telefon almınca çalısmaktan zevk alır oldu. Taşkıran, kendisine alınan 50 hafızah müzikli telefonun ö'zelliklerini şöyle açıklıyor: "Efendim, gazetelehn, ajanslann telefon numaralarmı hafızaya aldık. Verntek istedigimiz haberi de teybe aldık tan sonra basacağız düğmeye, haherler gitsin." Telefonun bir özelliği de müzikli olması. Taşkıran telefonla konu^urken hir ziyaretçi mi geldi, düğmeye basacak, karşı taraf mıizik dinleyecek. Çeşitler Anavatan Video'da... Anavatan Partisi yöneticileri bir yandan örgütlenme çalısmalarını sürdürürken, bir yandan da seçimlerin çok yakın olduğu düşüncesiyle propaganda yöntemlerini bellrtiyorlar. Parti Merkezi'nde kurulacak bilgisayar sistemi için araştırmalara başlandı. Bilgisayar sistemi önce genel merkezde kurulacak, sonra il örgütlerine de yayılacak. Propaganda için akla gelebilecek her türlu aracın kullanılması düşünülüyor. Propaganda araçlarından kesinleşenler arasında video ve kaset de bulunuyor. Genel liaskan Turgut Özal'ın konuşmalan video aracılığıyla görüntülü olarak yurdun dört bir yanına yayılabilecek. Anlaşılan özal, gönüllerde taht kurmanın yolunu videolarda arıyor. % iv'iıi görkemlı gj,,!^. b l l u d lkeı1ı ala> edılır bır ad olımışlıı Roma buyukcluliLMmı/dc scrılcn bır kabtıl resmınde Mendeıes ommla >o\le eğlenecektı "ll(Ka. sen tıniversileden hiv devlel adamı cıklıtiinı ıjordıın mıı? Polilika bir Vllah MT)>isidir. Okuınu \a/ma isi deyilılir. İnif hir sanallır." Hııına adaının onundc sovlfiu'iı hıı s<>/ıı hir şaku sa>mış, onıırıı kırılmaınış, h.ınrına hasınışlı. Adnan Menderes'in >akın dostıı Mııkerrem Sarol'la da lakı>ınca parliden a\rılıp f*ilmek /orıında kalmişlı. Polilikada İsmcl 1'a^aVa c»k guveni\ordu. Kulun Demokrallar. 27 Ma>ıs'(a ' lulııklandıkları halde. dı>arıda kalmışiı. kıs kıs gulıı>or, nııveıı du\)>uları içindıluluklanan arkaduslarına bakı>ıırdu. Ancak giındeme 67 K\lııl ola>ları geldiginde, Hoca'yı da lulukladılar, sanıklar arasına kaltılar. Onu yok guvendi|>i İsmel Paşa da kurlaramamıstı. ()>sa Paşa, 27 Mayıs'ın Kaşbakanı idi. Hoca da Yassıada sanıgı. \a/ına "... .. ışı degıl "1ilsl ^ır /aı r> a| >io r Tarihçi . . , T , .}»,!hal ^e I c r a k k l Itılal Partılerınm OldUgU halde Erkek Sıra sıra evlerin.. dizi dizi olomnbillerin... enine boyuna bahçelerin, ormanların olacak.. bolluk içinde yüzecek, asfalllarda gezeceksin... Gak deyince et yiyecek, guk deyince sular içeceksin... Yedigin önündc yemediğin ardında... Kadın Neler söylüyorsun Allah aşkına?.. Kusura bakma kancıgım, serde adaylık var.. kendimi propaganda kUrsüsünde gördiim! bilim adamı olarak sıyrılıp gelmişti. Cieçmisındc kiı gotıırıır yasal kargaşası yoktu. Cumhuriyet'ın hem bilim adamı, hem millelvekili olmustu. 1950 yıllarında muhalefetin gözdesi, ikti darın yıldı/ı olmustu. Tarihin Müderris Köpruluzade Mehmct Fuat Beyini, siyasetin Prof. Fuat Köprülü'sü suların dalgalanıp kabardığı bir dönemde eritti. Boşuna tarihten ibret alınınasını öğütlememişler. Tarihçi olduğu halde tarihten ibret alamadı. # kavgaları arasVlan SAYFA 8 CUMHURlYET/SEÇlM 83
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear