Catalog

SEÇİM 8 3 Demokrasi her zaman zordur MEHMED KEMAL kü seçme ve seçılme başkalarının tercihlerine boynunu uzatmaktır, eleştirilerı önceden kabul etmektir. Bir yerde seçme ve seçilme varsa, eleştiri de başlamış demektir. Eleştiriye katlanamayanlar böyle işlere htç girişmesinler. "Blzltn başkanın boyu blraz kısa mı, bana öyle geliyor slz ne derslnlz?" "Vallahl kısa değil efendlm, 1.70'dlr. Hlç bir yetmiş boya kısa denir mi? Yanlış görmüşsünüz. Sakın gazeteye de böyle yazmayın. Sonra seçmenler ne der? Rlca edlyorum siz doğrusunu yazın. 1.70 deyln..." kişı kendini seçime sundu mu, onun Partıcilıkle olsun, dernekçilikte olsun bütün cilvelerine de katlanacakiır. Çün ARŞİV KONUŞUYOR Bir boy ışını böylesi abartanlar, düşünce, söz, demeç, geçmiş, gelecek, görev, emeklilik, şu bu... gibi konular açıldığında neler söylemezler. Sizin başkanın boyu 1.70 olmuş, 1.60 olmuş, seçmen için ne yazar' .. Şurda burda, bir kahve köşesinde konuşur, geçer gider... Ama acemi polıtikacı, ustasıyla çırağıyla böyle konuşmaları bir sorun yapmaya başladı mı, bir daha altından kimseler kalkamaz. Bir ressam arkadaşım var.Devlet buyüklerinınözellıkle iktidarda olanlarının resimlerini yapar. Yanılmış mı, şeytana mı uymuş, seçimlerde adaylığını koydu. Gazeteler de yazdı. Babıali'de rasladım, ateş püskürüyordu: Politıka ne adi şeymış de, en yakın arkadaşları kazık atmışlar da, listenin seçilecek yerine koyacaklarmış da, listeler yayınlanınca bir de bakmış ki,l hiçbir yerinde yokmuş da, böyle adi adamlaria nasıl politika yapılırmış da... Bir mışta, mışta, mışta... Ne diyeyim acıdım. Eski partilerin etliye sütlüye karıştırılmayanlan alanı boş bulanlar değil mi? lclerinde öyleleri var ki, hani şu olağan üstü durumlar olmasa, sahnelerin hiç birinde assolistliğe çıkamazlardı. Çıkmak isteyenlerden bazıları da bereket budandılar. Ya, yarı yolda istifa edenlere ne diyorsunuz? Sanki çok önemli adamlarmışçasına müşteri kızıştırır gibi, "Ben bu seçimlerde yoksam, orada parti de batar." diye koltuk kabartıyorlar. Ne parti batar, ne memleket batar, ne seçlm batar. Böylelerı seçime girmediler mi sadece kendileri batarlar Bakın oldukça deneyli olması gereken Zehlr Hafiye listede azıcık aşağılara düşünce ilk su koyverenlerden olmadı mı? Ismet Pasa, bir zamanlar onun içın, "Eşklyanın bu gece ne yapacağı billnmez..." demışti. ismet Paşa gece ıçin söylemıştı, şımdı marıfetını gündüz gösterıyor. Eline teslım edilmiş kovuşturma dosyalarını da sokak ıtıne çevirmedi mi? Sadece bızde değil, dünyanın her yerinde seçım kıyamet gibi bir şeydir. Gürültüden, patırtıdan, şamatadan geçilmez... Seçimlı demokrasıye giriştiniz mi şamatasına da katlanacaksınız. Seçimsiz de demokrasi olmaz. öyle ise kendini mal sananlannofkelerıni, kızgınlıklarını, yalanını, dolanını seyredeceksiniz. "Llder zor yetlşlr" diyenter de yanılıyorlar. Baksanıza partıler kurulmaya başlandığında ne liderler çıkmadı mı? Ortalık liderden geçılmıyor muydu? Kurulan partilerin elemanları ılgılı makamlarcat'uygungörülmediğinden",|iderliğe soyunmuş olanlar sapır sapır dökülmediler mi? Dökülmeyenler ıse lıderliğe soyunmuş karagoz tasvirlerı gıbı perdede görünmuyorlar mı? Fotoğrafları, eşleri ile fotoğrafları, dostları ile fotoğrafları... Bakın göz bebeklerine henüz objektıfe bakmaya yatkın değıldir... Ya hanımları?... Dune kadar mutfak, bulaşık, çamaşır, sökük dikık, ışleri işe uğraşırken, şımdi şanoya çıkmaya başlayınca ne yapacaklarını, nasıl davranacaklarına şaşırıyorlar Doğrudur, solistler de sahneye ılk çıktıklarında kahrolası ellerini koyacak yer bulamazlar. Onun ıçındir yeni solistlerin ellerine birer mendıl tutuştururlar. Bunların eline mendil değil ama, horoz şekeri vermelı... Bir yandan yalarlarken söyleyeceklerını düşünürler, öte yandan elleri uğraşacak bir şey bulur... Demokrasi zordur derler, fikır yanını bırakın gösterişini kıvırmak bile zor değil mı? Ha, bir sır vereyim, acemi politikacı gaf yaptı mı suçunu basına yükler, sonra da ustesinden gelemez. Bir siyasetçının kıdemi basına davranışı ile ölçülür. Bahar havası ve bir rastlantı 1954 seçimlerinden sonra DP iktidarı ile CHP muhalefeti arasında diyalog kesildi, bütün ipler koptu. Başbakan Menderes, yasal zorunluklar dışında hiçbir zaman muhalefetle ilişki kurmayacağını açıkladı. Durum böyle olunca politik hava da kış soğuğuna büründü. Ne zaman ki, iktidarla muhalefetin arasında buzlar çözülmüşse gazeteler bunu "Bahar havası geliyor..." diye büyütmüşlerdir. tşte böyle bir kıştan sonra, bir kokteylde Adnan Menderes ile tsmet İnönü, bir rastlantı imişcesine buluştular. Gazeteler mutlu buluşmanın fotoğraflarını görüntülerken, bir yandan manşetlere "Bahar havası başladı" sözlerini geçirdiler. tşte böyle mutlu bir rastlantı.. fsmet İnönü ile Menderes el sıkışıyorlar. Yanlarındakiler (soldan sağa) Yılmaz Çetiner, Mehmed Kemal. Cemil Sait Barlas, Tevfik 1leri.