23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

ADNAN D NÇER’LE F U T B O L eposta:adnandincer@hotmail.com Sepp Piontek’i hatırlamak Türk futbolcu görmek ister. Bu nlü futbol adamı Sepp konuya özen gösterilmesi şart” Piontek, 1962’yle 1973 dedi. Piontek ayrıca bana neden yılları arasında Werder Bremen’de 203 maç oynarken 6 çalışmadığımı sordu. Bu konuda teklif almadığımı hatırlatmamı kez de Alman Ulusal Takımı’nın bir espri olarak yorumladı formasını giydi. 1986’da Piontek... Danimarka Ulusal Takımı’nın Türkiye Futbol Adamları başında bulunan ve Dünya Derneği’nin düzenlediği ödül Kupası finallerine katılan gecesine katılanların mutlu Piontek, daha sonra 1990’da ulusal takımımıza teknik direktör olduğunu gören Piontek, katılımın az olmasına da ayrıca oldu. Onun zamanında Ayüzüldüğünü belirtti. Bu önemli Yıldızlılar en kötü sonuçları aldı. tespit için benim şahsi görüşüm 1993’e dek 27 maçta 4 galibiyet, 8 beraberlik, 15 yenilgi de şudur: Öğrencilerimizin ve spor medyasının yönetimsel alan takımımızın başarısızlığı sorumlularının, davetli olduğu sonucu Fatih Terim’le birlikte halde gecede olmamalarını belli olimpiyat kadrosu olarak yeni bir kamplaşmanın tespiti olarak bir takım oluşturdu. Bu bizim söylemekten üzüntü duysam da için yepyeni bir sıçrama sayılan gelişme oldu. Eğitim konusunda futbolumuzun eğitim, hizmet ve doğruların değil; maddesel, da federasyonda çok önemli çıkar çatışmasına doğru bir yaptırımları getiren Piontek, gidişatta olduğu ortaya ağzında piposu ve sert çıkmıştır. Futbola görüntüsüyle dikkat bilimsel eğitim çeken bir kimliğe veren fedakâr sahip. Futbol ve başarılı Adamları kişilerin Derneği’nin gecesinde davetlisi olmaya olarak dahi hatırlanan tahammül Piontek, edemeyen görev zihniyetin, aldığı bindikleri süreçte dalı Avrupa’da kestiklerini bir bizim futbol kez daha gördük. oynayan Dünya futbolda elçimizin olmadığını, küçüldü ve eğitim daha oysa şimdi birçok gencin da ön plana çıktı, ama biz yurtdışında forma giydiği hazırcılık ve adam tutuculuğunu gerçeğini hatırlattı. her geçen gün daha çok TURFAD’ın “İnsanlar yaşarken anılmalıdır” ödülü için davetlimiz benimsiyoruz. Para ve lobi gücü olanlar, çağın en önemli olan Piontek’le birçok futbol endüstrisini, teknoloji ve adamıyla birlikte benim de mekanik ilişkiler içinde bir aldığım gecede düşüncelerini sürece kaydırmaya açıklayan ünlü futbol adamı, başladıklarından, kendilerine bu yabancı futbolcuların bazılarının imkânları sağlayan değerlerin bize zararlı olduğunu söyledi. alınteri ve unutulmayan Kendi döneminde Anadolu başarılarını paylaşmaya futboluna açılarak duyarsız kalarak önemli bir unutmayı tercih ediyor yapılanmanın NOT : Turkuaz ve gerçeklerden futbolumuza başarı kaçıyorlar. Piontek ve getirdiğini belirten beyaz forma Türk futboluna hizmet Piontek, en çok 4 mı, kırmızıverenleri hatırlamak ne yabancının kadar asil bir görevse kadrolarımızda yer beyaz unutmak da büyük bir almasının doğru ayyıldızlı ayıptır. Rüzgâr ekenler olacağını hatırlattı. bir gün fırtına biçer. Bu forma mı Ünlü futbol adamı ise doğanın kendi gençlere önem giyilsin? dengesidir. verilmesini tavsiye Maillerinizi Hatırlatalım dedik!.. ederken “Yabancı Teşekkürler hocam, futbolcuların ulusal bekliyorum. bizler seni formayı giymesi unutmayacağız... yanlış. Türk seyircisi Ü Ulusal atlet Özge Gürler altın madalya hedefliyor. Tüm engelleri aşıp olimpiyata koşuyor CENGİZHAN ÇELİK enüz 23 yaşında olan Özge Gürler bu yıl olimpiyat barajını aşarak Beijing’de atletizm dalında bayrağımızı gururla taşıyacak sporcular arasına girmeyi başardı. 400 metre engellide mücadele edecek olan genç atlet aynı zamanda bu alanda Türkiye rekorunun da sahibi. Geçen yıl 56.33’le rekor kıran Gürler, olimpiyatlarda da en iyi derecelerden birini yapacağına inanıyor. Vestel Atletizm Grand Prix yarışlarında birinci olarak 10 bin YTL ödül kazanan başarılı sporcuyla olimpiyatlar ve ülkemizin atletizm geleceği hakkında konuştuk. Çalışma ortamınızı ve antrenmanlarda yaşadığınız sorunları bizimle paylaşabilir misiniz? Özge Gürler: Türkiye’de atletizmle uğraşıyorsanız cesursunuz demektir. Çünkü bu kadar az tesisin olduğu, sporculara az değer veren bir ülkede atletizmle uğraşmak kolay iş değil. Tek başımıza bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bize inanan insanlar da olmasa ayakta duramayız. İdmanlarımızı birkaç tesiste yapabiliyoruz. Kışın soğukta çalışıyoruz. Bir salonumuzun olmayışı çalışmalarımızı olumsuz etkiliyor. Türk atletlerinin avantaj ve dezavantajları neler? Ö.G: Türk insanına yeterince inanılmaması bizleri üzüyor. Halbuki bizler istediğimiz zaman neler yapabileceğimizi herkese gösterecek güce sahibiz. Uluslararası turnuvalara Türk atletler biraz çekinerek gidiyor. Bunu yenmeleri gerekir. Başarılar geldikçe güven artıyor. Bu da yeni başarıların hazırlayıcısı oluyor. Olimpiyat kültürünün yerleşmediği ülkelerden başarı beklemek sizce nasıl bir durum? Ö.G: Kesinlikle katılıyorum. Yurtdışında olimpiyatlardan olimpiyatlara sporcu hazırlayan bir düşünce varken ülkemizde son bir iki ay acele bir şekilde olimpiyatlara sporcu yollamaya çalışıyoruz. Bu kültürü halkımıza, genç sporseverlere ve altyapı sporcularına yerleştirmediğimiz sürece başarı beklemek hayal olur. Ayrıca ülkemizde ‘spor eşittir futbol’ zihniyeti varken bu söylediklerimiz anlamsız… Olimpiyatlardaki hedeflerinizden bahsedebilir misiniz? Ö.G: Beijing’e gidiyor olmak benim için büyük bir başarı. Orada dünyanın en elit sporcularıyla yarışmacı bir platformda bulunmanın sevincini yaşıyorum. Elimden gelenin en iyisini yapmak için gidiyorum. Umarım bana inananları hayal kırıklığına uğratmam. Türk atletizminin önündeki en büyük engel sizce nedir? Ö.G: Tesis yetersizliği. Bütün problemlerin kökünde tesislerin olmayışı yatıyor. 2012 yılında Dünya Atletizm Şampiyonası düzenleyeceğiz ama hâlâ somut olarak yapılan bir tesisimiz yok. Bu şartlar altında çalışmamız bizlerin tam olarak hazır olmasını engelliyor. Sponsorların atletizme katkısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Ö.G: Çok fazla etkisi oluyor. Özellikle maddi anlamda bir çok engeli sponsorlar sayesinde atlatabiliyoruz. 2003’ten bu yana Vestel’in sosyal sorumluluk projesi kapsamında atletizme sponsor olmasının ardından bizler de teşvik edilmenin getirdiği hazla daha çok çalışıyoruz. Atletizm ülkemizde fazla önemsenmiyor. Ama bu tarz sponsorlar sayesinde ismimizi duyurma fırsatını yakalama şansımız oluyor. H Yazarımız Abdülkadir Yücelman, şehir dışında olduğu için bu haftaki yazısını yayımlayamıyoruz. 14
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear