Catalog

C A H M E T SPOR ALTERNATİF ? AĞUSTOS SALI DÖRT NALA ZIRVEYE Y A Z I C I T 4 ‘ ‘ Türkiye’de daha çok jokeyler atı seçiyor. İyi jokey kaliteli ata binmek istiyor. Atın jokeye uyması çok önemli. Kimi jokey kaçan atı severken kimisi de duran atı tercih eder. Ayrıca atın kaldırabileceği ağırlık da seçim sırasında önemli bir faktör. Türk atçılığının “bacasız sanayii” olduğu unutulmamalı... Binlerce kişiye her yıl iş imkânı sağlanıyor. Türk atçılığı hak ettiği noktada değil. Biz her kentte hipodrom olması için çalışıyoruz. ‘ ürk yarışçılığı her geçen gün çıtasını yükseltiyor. En son Dubai’de yapılan yarışlarda alınan sonuçlar bunun en güzel örneği... Jokeylerimize de yurtdışından gelen teklifler binicilikte iyi yerlerde olduğumuzu gösterdi. Bu başarılarda büyük pay sahibi olan TJK Başkanı Yasin Kadri Ekinci’yle Türk atçılığını konuştuk. Ayrıca bazı çevrelerde sürekli tartışılan bir konuyu da sormadan edemedik... “Yarışlarda şaibe var mı” sorusuna Ekinci, “En büyük kazanç, kazanmaktan geçer” dedi. Gece yarışı hakkındaki düşünceleriniz? Türk yarışçılığına sosyal kimlik kazandırıyoruz. At yarışını sadece oyun olmaktan çıkartıp güzel vakit geçirecek bir yer haline getirmeye çalışıyoruz. Gece yarışlarını da bu projenin bir parçası olarak düşünüyorum. Antalya’da açılması söz konusu hipodrom yabancı yarışseverleri piste çeker mi? Antalya’da hipodrom açılmasında büyük bir fayda var. Şu an çalışmalarımız devam etmekte, uygun yer bulma aşamasındayız. Bu projeyi hayata geçirdiğimizde turizme farklı bir bakış açısı kazandıracağız. Türk jokeylerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bizim jokeylerimiz Arap atlarına daha iyi biniyor. Her geçen gün kendini yenileyen jokeylerimiz var. Yurtdışından jokey talep ediyorlar. Suudi Arabistan ve Kuveyt bu ülkelerin başında geliyor. Türk atçılığında hedeflediğiniz nokta neresi? Türk atçılığında hedefimiz dünyadaki gelişmiş ülkeler seviyesine gelmek. İngiltere neyse o seviyeyi hedefliyoruz. Bu hedefleri gerçekleştirebilmek için devlet politikası çok önemli. Türk atçılığına yatırım yapılacağına inanıyoruz. Çünkü atçılık dünyada bir pazar, bu pastadan pay almak bizim de hakkımız. Dubai’deki yarış hakkındaki düşünceleriniz neler? Dubai’deki yarışlarda Türk atçılığının nerelere geldiğini herkese gösterdik. Atlarımız 23 yarışa katıldı. 3 birincilik, 6 ikincilik, 4 üçüncülük, 3 de dördüncülük kazandık. Yani 23 yarışta 16 kez tabela yaptık. Ben bunu ciddi bir başarı olarak görüyorum. Bir atın bakımı çok büyük maliyet gerektiriyor. Bunu yarışlardan karşılayabiliyor musunuz? Kazanç yönünden şikayet etmeye hakkım yok. İlk yıllarda başarılı atlar buldum, ciddi paralar kazandım. Ancak kazanamadığınız dönemler de olur. Yarışçılık iş olarak görülmemeli. Çünkü gider belli ama gelir belli değil. Ticari olarak yaparsanız hüsranla sonuçlanabilir. Ancak at yetiştiriciliği ciddi bir sanayidir. Dünya atçılığına entegre olmalıyız. ŞAİBE İHTİMALİ YOK ‘ Atçılıkta ciddi bir rekabet var. Jokeyler arasında inanılmaz çekişme olmakta. Dağıtılan ikramiye büyük rakamlara çıkmakta. Mali komiserlerin sıkı denetimi oluyor. Bu yüzden herhangi bir şaibe ihtimali yoktur. Böyle bir durum olduğu zaman kimse cezasız kalmaz. Geçen haftalarda yapılan Başbakanlık Koşusu’nda çok büyük bir süpriz yaşandı. Listede sonuncu düşünülen at yarışı kazandı. Çünkü atın o günkü form durumu diğer atlara göre daha iyiydi. Bazı yarışlar için önceden gözlem yapılır. Tutar ya da tutmaz şeklinde fikir yürütülür. Ancak bu yarışta bu söz konusu değildi. At yarışı ciddi bir mücadeledir.