Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ERSEN MARTİN GÖKDENİZ AŞ ÖMER GÜNER C SPOR FUTBOL EYLÜL SALI BAKINCA Sporun Adı Var... SERDAR KIZIK T rabzonspor yönetiminin sezon başı yaptığı yanlışı eleştirmekten çok, sonradan bulduğu doğruyu alkışlamak gerekir. İyi incelenmeden düştükleri teknik direktör yanlışını vakit çok geç olmadan Ziya Doğan'la telafi etmeleri, doğruyu bulmaları Trabzonspor ve Türk futbolu adına sevindirici bir gelişme. Bir diğer sevindirici olay da Gökdeniz'in yeniden eski günlerine dönmesi elbette... Fatih Tekke'nin Zenit'e transferi Bordo Mavili camiada eleştirilere yol açsa da, onun yerine alınan Ersen Martin Trabzonspor'a kısa sürede uyum sağladı. Hakan Şükür gibi hava toplarına olan hakimiyeti, rakip kale önünde pozisyonları iyi sezmesi, bitirici vuruş özelliklerine sahip golcü kimliği ile Ersen Martin pek yakında Ulusal Takım kadrosundaki yerini alacaktır. Trabzonspor'da dört maçta toplam 233 dakika forma giyen Ersen, Galatasaray ve Beşiktaş filelerini ikişer golle havalandırırken, Konyaspor'a da bir gol kaydetti, üç haftada toplam beş gole ulaştı. Teknik Direktör Lazaroni'nin görevdeyken yararlanmayı beceremediği Gökdeniz Karadeniz, Ziya Doğan'ın gelişiyle adeta yeniden doğdu. Yakın geçmişte yaptığı hataların bedelini ağır ödeyen Gökdeniz, kafasını başka işlere yoracağı yerde kendisini futboluna verse neler yapabileceğini takımının özellikle Beşiktaş ve Galatasaray ile oynadığı iki maçta gösterdi. Trabzonspor, Beşiktaş'ı İstanbul'da, Galatasaray'ı Avni Aker'de dağıtırken bunda en büyük pay şüphesiz Gökdeniz'indi. Bu sezon yedi maçta 629 dakika forma giyen yıldız futbolcu Galatasaray ve Gaziantep maçlarında toplam iki gole imzasını koyarken, asıl konuşulması gereken onun Beşiktaş ve Galatasaray maçlarında Ersen Martin'in gol vuruşlarındaki asistleriydi. Gökdeniz Karadeniz Ersen Martin işbirliği, Ziya Doğan'ın taktisyenliğinde Trabzonspor'u birkaç haftada lig sonunculuğundan üst sıralara taşıdı. Bu ikilinin müthiş uyumu şüphesiz Bordo Mavili takımdaki diğer arkadaşlarının da motivasyonunu ve başarı grafiğini yükseltiyor. Musa, Hüseyin, Ömer Rıza, Fatih, kaleci Jefferson ve diğerleriyle Trabzonspor bambaşka bir Trabzonspor şimdi. Bu formu, bu havayı yakalamış bir Trabzonspor'un Perşembe günü UEFA Kupası'nda İspanya'dan turla dönmesi de hayal değil elbet. İnanırlarsa ve isterlerse neden olmasın? G GÖR ARTIK FATİH TERİM O rtaya koyduğu performansla dikkatleri üzerine çeken Ersen Martin'in en büyük hedeflerinden biri de ulusal takım formasını giymek. Büyük takımda oynamanın bu yolda avantaj olduğunu belirten Martin, ‘‘Trabzonspor'da oynadığım için performansım konuşuluyor. Büyük takımda oynamanın avantajı var. Ben motive ile oynayan sporcuyum. Kalabalık taraftar önünde oynamak iyi. Beşiktaş'ta 18 yaşındaydım, şimdi kendimi hazır hissediyorum. Bir forvet oyuncusu için her maç gol atıp atmadığına bakılıyor. Biz sahada başka şeyler de yapıyoruz. Onlara da bakılmalı. Fatih hoca bunu görecektir.'' diyor. eçen hafta özellikle gençlerimize ve çocuklarımıza, onların anne ve babalarına seslenerek ‘‘izleyici olmaktan çıkıp, aktif spora yönelin. Tribünlerden sahalara inin, kulüplere gidin. Beden eğitimi öğretmenlerinden yardım isteyin'' demiştik. Bir çok dost ve arkadaş aradı, bin ‘‘ah'' işittik. Önerimizin önündeki güçlükleri, tek tek sıraladılar. Özellikle okullarda spor yapma olanağının azaldığını, kulüplerin de ancak elit sporculara kapılarını açtıklarını, öte yandan Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nün de ne yaptığını bilmediklerini vurguladılar. Sınırlı olanaklara, güç koşullara karşın spor yapmanın önemini, bir kez daha vurgulayalım. Ama, haklılar kuşkusuz. Derinlemesine araştırınca daha bir belirginleşen gerçekler gösteriyor ki, bu ülkede spora yönelmenin önünde bir dizi engel var. Engeller, AKP iktidarıyla daha da büyüyor. Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin'i geçelim. Onun işi, futbol federasyonu genel kurulunda da görüldüğü gibi, ‘sporla siyaseti', AKP zihniyeti doğrultusunda ilişkilendirmek. Gelelim en tepeye, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'ne. Yasa ne görevi veriyor bu müdürlüğe: ‘‘... gençliğin boş zamanının değerlendirilmesine ilişkin hizmetleri yürütmek, bilgi ve beceri kursları düzenlemek, gençlerin kötü alışkanlıklardan korunması için gerekli tedbirleri almak...'' Ne yapılıyor? Genel müdürlüğün tepesinden başlayıp, il ve ilçelere değin uzanan siyasi kadrolaşma... Kim yapıyor? Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in atamasını onaylamadığı, bu yüzden AKP'nin iktidarıyla birlikle görevini dört yıldır vekaleten yöneten genel müdür... Kendisini, özellikle uluslararası başarılı sonuçlarda, Örneğin Japonya'daki Dünya Basketbol Şampiyonası'nda, örneğin İzmir'deki UNİVERSİAD'ta basketbolcularımıza, voleybolcularımıza ödül verirken, onların mutluluğunu paylaşırken, televizyon ekranlarından görüyoruz arada sırada... Herhangi bir spor eğitimi yok. Her Karadenizli gibi çocukluğunda ‘futbol' oynadı. Edebiyat fakültesi mezunu. Zaman Gazetesi'nin eski spor müdürü. Recep Tayyip Erdoğan'ın, İstanbul Belediyesi'ndeyken Spor A,Ş'nin başına getirdiği, arkadaşı. İlk atandığı dönemde, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kafilesinde, Güney Kore'de, Üniversite Oyunları'na katılmıştık birlikte. Bir yalnız adam portresi çiziyordu, protokol görevlerinin dışında. Düşündük... Türk sporunun zirvesinde, bu görevin ağırlığını hangi birikimiyle, hangi ölçüde taşıyordu acaba? Üzüldük... Sokağa düşen, uyuşturucu batağına saplanan gençlerinin sayısı her geçen gün artan bir ülkede, ne yapıyor bu genel müdürlük? Gençlerimizi, çocuklarımızı, ‘kap kaç' ve gasp kovalamacasında değil, salonlarda, pistlerde, havuzlarda, kayak alanlarında, statlarda ‘spor' yaparken görmek istiyoruz. Zorunlu din derslerini tartışma konusu bile yapmayan AKP iktidarının, okullardaki müzik, resim ve beden eğitimi derslerini ‘seçmeli'ye dönüştürmesini, hatta kaldırması sorununu da gelecek haftaya bırakalım. EPosta: serdarkizik@cumhuriyet.com.tr 4