17 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

C D SPOR FUTBOL KASIM SALI TRİBÜNLER TAKIMLARINA DESTEK OLMAK YERİNE ZAMAN ZAMAN ZARAR VERİYOR G Ö R Ü Ş M E R T İ N A N Ne onlarla ne onlarsız T U Ğ B A H A C I B AY R A M O Ğ L U üşünmeden yapılan bir tercih ömür boyu bağlılığa dönüşüyor. Kimi renklerini beğeniyor, kimisi aile geleneğinin peşinden gidiyor, bazısı da eş dost; konu komşu, şeker çikolata kandırmacalarına yenik düşüp bir camianın sevdalısı yapıyor kendini… Öyle tuhaf bir aşk ki; rezil bir yenilgide bile kendini başka bir kucağa atamıyor, yine ona ait hissediyorsun… Belki kızıyor, bağırıyor, çağırıyorsun, en kötüsü sırtını dönüyorsun ama terk edemiyorsun… Umudunu bir sonraki haftaya, olmadı bir sonraki sezona bırakıp bekliyorsun… Her ne kadar sahada ter dökmesen de yüreğin yeter biliyorsun... Boşa mı o bağırmalar çağırmalar; ağlamalar, sızlamalar, alkışlar… Değil…. Sen 12. ADAMSIN…. 12. Adam….Ne diyor peki bu kimlik... “Yensen de yenilsen de taraftarın seninle…” Bağıracaksın, çağıracaksın, takımını alkışlayıp, rakip takımı ıslıklayacaksın… 90 dakikada birçok yerde kilit isim olacaksın… İyi de hep böyle özverili mi geçiyor? Hiç mi kavgalar, küsmeler olmuyor bu ömürlük büyük aşkta… Mutlaka… O zaman başlıyor işte tartışmalar, sürtüşmeler… Tribünler bölünüyor; tribünler bölündükçe, takım küçülüyor, oyuncular şaşırıyor. Rakipler dalgasını geçiyor…. Aidiyet hissi zaman zaman yalnızlığa; yalnızlık da kuru kalabalıklara bırakıyor kendini… Büyük takımların, büyük puan kayıpları yaşadığı bu sezon biraz daha renksiz gördük tribünleri… Umutlu ve her zamanki gibi iddialı yönetici demeçleriyle sezona merhaba diyen 12. ADAM beklediğini bulamadı. Bulamayınca küstü… Gerekli desteği göstermeyip tribünleri boş bıraktı; zaman zaman da oyuncu, teknik heyet ve yönetimlerin istifasını istedi… Ya sabır, ya sabır; hep kahır, hep kahır…. Çekilir mi? Gitsin birileri, gelsin yenileri…. Çözüm müdür istifalar? Hep destek tam destek mi olmalı?…. Küsülmüyecek mi dargın kalınılmayacak mı? Ama işte yüreğine işlemiş bu aşk. Yok bunun kaçarı. Artık öyle ya da böyle seçmişsin bir kere. O renkler senindir… İyisi mi sen yine görevini yap, bırak yapamayanlar utansın demek geliyor içlerinden!.. Biraz tribünlerin kokusunu verelim istedik bu sayıda. 100 yıllık kulüplerimiz nasıl bir taraftar kitlesine sahip? Tribünlerde neler oluyor? Kimler takımlarını nasıl destekliyor…O koltuklar kimleri nasıl barındırıyor.. ;İşte yanıtlar… Bu sezon kendi içindeki sürtüşmeleri veremedikleri ya da eksik verdikleri destek nedeniyle eleştirilen taraftar kitlelerinin profilini yansıtmaya çalıştık… 12. Dev Kahramanın hikayesine göz attık. Özetle Özetle ne onlarla ne de onlarsız… Yaşanmıyor TARAFTARSIZ… Taraftar Olmanın Dayanılmaz Hafifliği K ALi SAMi YEN CEHENNEMi em vrupa ve ligdeki üst üste başarılı dön i arttırdı hayl bir sını sayı ftar tara n ray’ı Galatasa Pek çok adı. ıyam yans ancak bu artış tribünlere rılar başa k büyü e elikl Önc ün.. ntün sebebi vardı bu görü edi. gelm rli yete sonrası sıradan lig maçları taraftara eri sindirmişti o stad… Düşünün Juventus, Arsenal gibi devl piyonluğu ve ligdeki Takımda yıldız sayısı azaldı. UEFA Şam em sonrası yönetim dön ı ndığ yaşa üst üste şampiyonlukların k, onların parasını raca yanlışları oldu. Taraftarın katılımını arttı Ali Sami Yen Stadı ı. lmad yapı r harcatacak gerekli çalışmala n taraftar buna da ve Olimpiyat Stadı arasında gidip gele gittikçe eskiyen ve stat bir küstü. Bir türlü halledilemeyen mekten uzak tuttu. getir hale fli keyi eyi izlem tribünler, maç Sami Yen Stadı’nı Ali da Özellikle Avrupa Kupası maçların ennemi haline Ceh Yen i Sam Ali e miyl yabancıların deyi nmüşlük bölü de e getiren o coşkulu taraftar kitlesind eliler, yönetim ersit üniv iler, lisel e içind an yaşanıyor. UltraAsl inde şekl r anla kanadını tutanlar ve kafasına göre takıl ılan ndır adla k olara nü tribü yete kamplaşmalar var. Sos dan maç izlemeye rma çağı , dan ırma bağ de n tribü numaralı a tribünler eski coşkulu devam ediyor. Özetle Galatasaray’d de bağıran yok… görüntüsünden uzak…. Hem boş hem BEŞiKTAŞ’TAKi ÇEKiŞME FENERBAHÇE C U M H U R i Y E Ti i A Ü İnönü retken bir seyirci kitlesi var. Özellikle ı Grubu. Çarş p sahi e etkiy bir ük Stadı’nda büy ü özg Maç öncesi şovları, her haftaya ıyla beğeni tezahüratları, sosyal içerikli mesajlar ikadır deyip 90 dak 90 maç da r onla ak topluyor anc olduğu için grup bir li Ateş dakikalık destek vermiyor. ı sırtın a takım r, bilyo küse uk çab zaman zaman mek tekle des ını takım dönebiliyor… Maçın bütününde ınca may bula olu futb i lediğ bek dan istiyor ama takım büyük kılan karmaşa başlıyor. Tabii bu beklentiyi lere imza atan sfer tran ış yanl açıklamalar yapan, ama ük… büy ı pay a aşad karm bu de lerin yönetim tan önce Maç ki.. ük büy Taraftarlardaki çoşku öyle Tigana’yı ra son ika dak 90 nler diye na” “Jötem Tiga u arasında tutk etle nefr isitifaya davet edebiliyor. İşte genç llikle Öze ği… örne n aşkı ük gidip gelen büy etkilenince sıyla fazla oyuncular bu tribün baskısından ya çıkıyor. orta ı plar kayı n pua ük büy e kendi mabetlerind bu’yla Gru rük güm Şimdi kapalının altında yer alan Kara içine ın tılar sıkın bu de leri şme Çarşı Grubu’nun çeki şeye karşı! ekleme gerek… Ne de olsa Çarşı her S tad büyüdükçe taraftarın etkis küçüldü. Gereken tezahüratlar yapılamıyor.30 bin kişi gibi kitle gelse de stadın yarısı bir ük büy boş görünüyor. Şükrü Saracoğlu Stadı’nda grupların çoğalması da taraftarın etkili desteğini azaltıyor, ortak hareket etmeyi engelliyor. Başkan Aziz Yıldırım hemen her ket hafta toplantı yapsa ve “Ortak hare ırın” bağ diye hçe erba edin sadece Fen ayı şeklinde baskı yapsa da gruplaşm ç Gen ile bu Gru nler önleyemiyor. Ese ler işme çek ında aras liler hçe erba Fen no oluyor. Efsane Maraton’da toplana kişi çok Pek . yok artık grup li ateş r kombine aldığı için maç öncesi civa ika dak 10 a maç anıp topl e llard loka kala stada giriyor böyle olunca da kitleler havaya giremiyor. Tabi yine sezon başından beri oynanan futbolun beğenilmemesi de taraftarı biraz küstürmüş durumda… ız arkadaşınız, sevgiliniz…Yağmurlu bir havada, davet etse onlarca kilometre ötedeki bir yere… Ya da anneniz yorgunluğun iliğinize işlediği bir anda, ‘’Markete gidip, ekmek alır mısın?’’ diye sorsa... İnsanoğlu, kimi gün onun için tırnak ucu kadar enerji sarf edecek gücü bulamaz kendinde. Kimi gün yüzünü bile görmek istemez o en sevdiğinin. Ama bir yâri vardır ki dillere destan. Çoğu kez onunla tutunur hayata. Çünkü o gerçek bir taraftardır. Ne karnında taşımıştır 9 ay 10 gün… Ne de varlığıyla sadece huzuruna teslim etmiştir bakışlarınızı… Kimi zaman yenilgileri gözlerimizde sel olur. Kimine göre delicesine bir sevdadır bu. Kimine göre bir tutku... Öyle veya böyle, sonuçta futbolun en temel ve gerçek olgusudur taraftarlık. Günlük yaşamda birbirlerine selam bile vermeyecek kişiler yan yanadır tribünde. Taraftarsanız eğer; 90 dakikalığına da olsa tüm makam, mevki ve sosyal statülerden arınırsınız. Bir taraftarın tek bir isteği, tek bir gayesi vardır; takımını galip görmek. Garip bir duygu... Bir yandan on binleri birleştiririr, bütünleştirir ama diğer yandan da toplulukları rakip diyerek ayrıştırır. Kimine göre oturmalı, ‘paşa paşa’ maçını izlemeli; kimine göre 90 dakika hiç susmamalıdır. Nankör iştir vesselam! Oldukça hacimli bir kulübümüzün futbolcularından sık sık duyarız; ‘’Biz X stadında maça çıktığımızda olumsuz etkileniyoruz. Üzerimizde çok fazla taraftar baskısı oluşuyor. Oynayamıyoruz’’ diye. Ama bir o kadar da Kraldan Kralcı hepsi! Önce ‘aziz’ başkanlarını haykırarak istifaya davet etti ‘aziz’ taraftar. Başkanları istifa etmeye kalkınca ise gene haykırışlar doğurdular vazgeçmesi için ikna yürüyüşlerine gebe. Ve daha niceleri. İşte bunlar gömlekteki beden farkları. Türkiye’deki taraftarlık profili günden güne değişim göstermektedir. Bir dönem kılıç kalkan ekibi gibi stat önlerine dayanan, insanları dehşet ve korkuya salan taraftar gruplarını hatırlayın. Stad önlerinde sabahlamalar, çatışmalar ve kavgalar olurdu. Tribün anarşisi her derbi öncesi aperatif bir menü olarak önümüze gelir, biz de o menüden istemesek de tatmak zorunda kalırdık. Türk futbolunun, Türk taraftarının bir dönemi bu çatışmalarla geçti. Neyse ki geçmişte kaldı bu kötü günler ve görüntüler. Artık ufak tefek olayların dışında eski şiddet unsurları kalmadı. İşin bir de kapital boyutu var. Küreselleşen dünya, dibine kadar endüstriye batan futbol ve taraftar şeytan üçgeni... Bugünkü taraftar saatlerce bilet kuyruğunda beklemiyor mesela. Kombinesi olan dakikalar kala tribündeki yerini alıyor. Veya eskisi gibi yarı yarıya değil tribün paylaşımı. Rakip taraftarın kontenjanı yüzde 5’le sınırlı. Ve birbiriyle rekabet edemeyen taraftar kendi içine yöneldi. Bir dönem birbirinden korkan taraftarlar, bu kez kendi kendilerinden korkar oldu. Bazı karanlık eller, tribünleri kulüp içi çekişmelerin en belirleyici odağı haline getirdi. Kimi başkan ve yöneticilerin istismarı da devreye girince elimize kocaman bir kaos ortamı doğdu. Yenilsen de yensen de taraftarın seninle değil artık. Çünkü yeni kadrolar kurmak, milyon dolarlık transferler yapmak, hatalı pozisyonlara fütursuzca hakaret etmek, teknik direktörler ve stratejileri hakkında ahkâm kesmek, yöneticileri istifaya davet etmek gibi elzem görevleri var artık onların. Kimi zaman da dediğim dedik çaldığım düdük, feryat figan sesleri... Kapalı tribün farklı, yeni açık farklı, eski açığı farklı bağırmaya başladı. Endüstiyel büyüme ‘taraftar profilinin’ ve ‘taraftarlık kavramlarını’ erozyona uğrattı. Beklentiler yüksek olunca çelişkiler de derin yaşanır hale geldi. Gelinen noktada kendileri için, egolarını tatmin için maçlara giden kitleler yaratıldı. Kulüp ve takımın yerine kendisini koyan, aynanın karşısına geçip alkış tutan... Tüm bunların toplamında kulüp ve takımlarına destek yerine köstek olmaya başlayan yeni bir taraftarlık sentezi oluştu. Elbette ki beş parmağın beşini bir tutamayız. Ama çatlak sesler bütünü bozmaya hatta bütünüyle çatlak sesler korosu olmaya başlayınca… İşte o zaman korkmanın tam vaktidir. Ve ben iliklerime kadar korkuyorum şimdi. eposta: mertinan@yahoo.com 12 13
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear