Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Days
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Sayfa 23 Dünya Almanlarda kemersıkar... ÇjĞDEM AkKAYA B iz genelde kemer sıknıa polıtikasına alışığızdır; anıa I ürkiye'deki keıner sıknıa polıtikasına. Sosyal refalı dcvlcti olarak sayılı ülkcler arasmda yer alan Alnıanya'nın kemer sıkniii politikası ise bi/e bile yabanct geliyor. Ö/ellikle iki Alnıanya'nın birleşmesinden bu yana yavaş yavaş güııdeıne giren kısıntılar, kesintiler, zamlar ve vergiler artık tüm Almanyalılar'ın günlük yaşamının bir parçası lıaline geldi ve hükümetin tasarruf paketi tartışmalarıyla dorıık ııoktasına ulaştı.Kara kaşlarıyla Türk'e bcnzcyen Almanya Maliye Bakanı Theo Waigel, devlet bütçesini 50 milyar nıark rahatlatacak olan tasarruf paketiyle de Türk politikacılarını pek aratmıyor. Tasarruf pakctinin hcdcfi Almanya'nın iki trilyon markı aşan iç borçlarını azaltmak ve bütçe açığıni kapatmak. Sosyal alanda önemli kısıtlamaları beraberinde getirecek olan bu paket, çalışanları, emeklileri ve işsizleri doğrudan etkileyecek. 300 bin insanın bu ııedenle işsiz kalacağını bclirtiyorlar. Diğer taraftan kalkınma ve istilıdamı tcşvik yasasında öngörülen değişiklikle, özellikle kiiçük vc orta ölçckli is,letmelerin işçi çıkartmalarının önündcki yasal engeller lıafilletileeek. Bu da çalışanların yasal güvcncesinin azalması anlamına gelecek. Sağlık alanındaki lıastane giderlerinin kısılması, raporlu işçilere ödeııen hastalık parasında gelirin yüzde SO'i yerine yüzde 70'inin ödenmcsi, kür harcamalarının kısılması, küre gitmeyi hak etmek için gerckcıı bekleme süresinin uzatılması, ilaç vb. hastalık sigortası yardımlannda sigortalıların katkı payının arttmlması gibi önlemlerle 7.5 milyar nıarklık tasarruf yapılaeak. Tüm bunların yanı sıra da genel olarak birçok bütçe kaleminde tasarrufa gidilecek. Sosyal devletin bcdeli nıi? Sosyal refah ülkelerine örnek olarak gösterilen Almanya bugün kimi ckonomistlerin görüşüne göre artık sosyal refahın bedelini ödemeye başladı. Pcki Almanya'nın, kendini sosyal devlet ilkesinden gittikçe uzaklaştıran bu tasarruf önlemlerini böylesine güçlü muhalefete rağmen gerçckleştirme çabasının sebebi nedir? Bu sorunun başlıca iki cevabı var. Birincisi Alnıanya'nın zaten yüksek olan iç borçlanmayı ve bütçe açığını kapatma zorunlulugu, ikincisi ise Avrupa Birliği ülkeleri arasında 1999yılınakadar gerçekleştirilmesi hedcflenen para birliğine giriş kriterlcrini yakalama isteği ve zorunlulugu. 2 trilyon markı aşan iç borçlanmanın ana sebeplerinden birı, ıkı Alnıanya'nın birleşmesindcn sonra Doğu'nun dert olan ve bitmck bilnıeyen finansmanı. Doğu Almanya'ya aktarılan teşviklere baktığımızda. iki Almanya'nın birleşmesinden bu yana yeni eyaletlere 19901995 yılları arasında toplam olarak 735 milyar marka yakın bir teşvik meblağının aktarıldıgı göriilüyor. Bu da bugünkü toplam iç borçların yüzde 37'sine dcnk geliyor. Bütçe açıgı, birönlem alınmaması ve güneel durumun sürdürülmesi halinde katlana katlana artacak ve sonuçta bütçe deliğini tıkamak için er veya geç valandaşa acı lıap yutturulması gerckecek. Her beklcnen zaman biriminde içilmesi gereken lıapın şiddeti ve aeılığı daha da artacak. Fakat diğcr taraftan zamanlamanın doğru seçilmediği düşünülcbilır. Çünkü işsiz sayısı çok yüksek. Bıınunla da Ücretlilere darbe Çünkü bu yasalarla emeklilik yaşı yiikseltilecek, emekliliğe eklenen cğitim süresi 7 yıldan 3 yıla düşürülecek ve erken emeklilik için gerekli ^artlar agırla*>tırılacak. Diğcr taraftan işsizlik yardımlannda yardım siirelerinin kısaltilması vc işsizliği hak etmek için gerekli koşullann zorlaştırılması yöntemiyle (asarruf yapılaeak. Istihdamı Teşvik Progıamlan'nda da 6 milyarı aşan tasarrufa gidiliyor. Sendikalar 200 kalmıyor, Alman ekonomısinin biryıl öııceki üç aylık döneme görc yüzde 1.2 oranında biiyüme kaydctmcsinc rağmen halen rcscsyon tchlikesini atlatamamış; olması işsiz sayısında geleecktc de bir artışa işaret ediyor. üerçekleşen büyüme isc işsizliği azaltmak bir yana, artmasmı engellemek için bile yeterli değil. İşsiz sa^ısının artmasının yalnızca sosyal etkisi dcğil iktisadi etkileri de Alman ekonomisine doğrudan yansıyor. Çünkü işsizlilcve sosyal yardım harcamaları artıyor. Bu da çalışan ve isverenlerdcn kcsilen sosyal ödencklerin sürekli artmasına yol açıyor. Ikinei Dünya Savasj'ndan sonra ilk defa 4 nıilyon sınırına dayanan işsizlik, bu alanda yapılan harcamaları beş sene içinde ikiye katladı. 1991'de işsizlere işsizlik parası ve işsizlik yardımı olmak üzere toplam 30 milyar mark tutarında kaynak aktarımı yapılırken, 1995 yılında toplam 70 milyara yakın işsizlik parası ve yardımı yapıldı. Sonuçta hem çalışanın, hem çalıştıranın hem de işsizin hoşnut olmadığı bir ortamla karşı karşıya Alman ekonomisi. Böyleliklc sosyal huzursuzluklar programlanmış gibi görünüyor.Tasarruf paketi, ekonomide büyümenin iki önemli unsuru olan tüketim vc yatırım harcamalarının , azalmasına yol açacak ve Alman ekonomisinin yakalandığı durgunluktan çıkması güçleşecek ve belki de konjonktürdcki durgunluk yerini gerilemeye bırakacak vcya kronıklesecek. Tüketim a/alacak, çünkü çalışanların sosyal kısıntılardan dolayı zaten düşmüs. olan alıııı güçleri düsmeye devanı cdccek. Alman Sendikalar Birliği DüB, soıı üç yıldır Batı Almanya"daki işçilerin alım gücünün, yani gerçek ııct kazançlarının yüzde beş civarında azaldığını, gcçen yıl ıse yüzde 1.3 oranında gerilediğini belirtiyor. Öte yandan ekonomik büyümenin ikinci unsuru olan yatırımlar azalacak; çünkü devlet, harcamalarını kısıyor ve özel scktöriinse kısa vadede ekonomide hı/lı büyümeye yol açacak bir yatırım hamlesi bcklenmiyor. Ihracat kaygısı ~ ' Almanya, AB ülkeleri arasında Fransa ile birliktc para birliğinin en ateşli savunucuları arasında yer alıyor. Çünkü nasıl kimi ülkeler ithalata bağımlı ise Almanya da bir o kadar ihracata bagımlı. llıracattaki ufak bir azalma Almanya'da yüz binlerce işyerinin kaybolması anlamına geliyor. Almanya ihracatta döviz dalgalanması riskini en aza indirgeyebilmek için ümidini para birliğine bağlamış durumda. Çünkü para birliği, Almanya'yı gerek AB pazarlarında gerekse dış pazarlarda güçlendireeek. Para birliğine girildiğindc ihracatçıların korkulu rüyası olan markı n dcğcr kazanması veya istikrarsız dalgalanmalar kısmen kontrol altına alınmışolacak. Ancak şu durumda, Almanya para birliğine giriş için gerekli kriterleri yerine gctirenıiyor. Işte bu nedenle tasarruf paketi için acclc ediliyor.