26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

30MART2003.SAYI888 11 dedi. Kapalı yerde anlatsa ceza almayacak. Mustafa Suphi: Yattık 15 yılı, çıktık. Beş kuruşsuz, çoluk çocuk sefalet içinde. Briket kestim, inşaatlarda çalıştım. Kriz derinleşinceRabahatilebir gece oturduk sabaha kadar, dedi ki Rabahat, "Sen Istanbul'aarkadaşlarına git." Gidecek yol param da yok. "Şimdiye kadar niye gitmedin" dedi Rabahat. "Yabenitanımazlarsa" dedim. "Öylebirşeyyaparlarsa.yüzlerine tükürür dönersin" dedi. Karşı komşudan 50 lira borç aldım gittim îstanbul'a, Mehmet Keskinoğlu'nubuldum. "Nerdesin?" dedi Mehmet, "seni arıyorduk." AytunçAltındal'ın prodüksiyon tiyatrosunda, Uğur Mumcu'nun "Sakıncasız"ını oynadık, "Sakıncalı Piyade"yi değil. Müthiş ve mükemmel bir kadroydu. Celile Topton, Ayton Sert, Rana Cabbar, Demet Akbağ... Hatırlayamadıklarım kusura bakmasınlar. Onun arkasından Fikret Hakan, "Zorba" için çağırdı. Ev Sapanca'da. Evegidemeyeceğim günleriçin arkadaşlarlisteyapmışlar, beni konuk ediyorlar sırayla. Sonra "Meksikalı" diye bir oyuna girdik. Tutmadı. Fikret Hakan kapattı tiyatroyu. Beni Yeşilçam'a götürdü, aynı ilkokula kaydeder gibi kaydetti beni. Kendisinin başrol oynadığı bir filmleYeşilçam'adüştüm. Sonra başka firmalar.; Osman Seden mesela benim için kesinlilde unutulmayacak biri. Zeki Ökten'in "Yoksul" filminde oynadım. Belkıs Akkale filmlerinde oynadım. Muhtaroynadım.kötüadamoynadım.Sinema hayatımın yüzde doksanı kötü adam rolüdür. Bu arada Rabahat lstanbul'da bazı işlere giriyor çıkıyor. Rabahat: Bir terzi ile çalışıyorum, modacı. Atatürkkostümleri tasarlıyor, dikiyor. Adam sürekli Kenan Evren'i aratıyor bana. Beni halkla ilişkiler diye işe aldı amahalkyok,sekreterlikyapıyorum. Ali Baransel miydi adı, Kenan Evren'in özel kalemi bir bey, ben bütün gün onunla konuşuyorum, "Efendim moda evinden arıyoruz, Atatürk kostümleri yapıyoruz" bilmemne. 2 kişiyiz şirkette,bir o,bir ben, bana "Çay yap getir" dedi. "Sen yap getir" dedim, çıktım oradan... Mustafa Suphi: Herkes bıktı Rabahat'ın işegirip çıkmasından. Sonundasinirleri bozuldu. Doktora gittik, doktor "üretkenbirişiolmasılazım" dedi. Birarkadaş dedi ki" Yönetmen asistanlığıyapsana." Rabahat asistanlığabaşladı, sonra yardımcı yönetmen sonra da yönetmen oldu, ben kör oldum. Katarakt ameliyatı, bir takım müdahaleyanlışlıkları. Profesyonel yaşamımbitti. Rabahat da geldi.Sapanca'ya döndük. Burada daha önce de tiyatro yapmıştım. Sapanca'da ilk amatör tiyatro yapan benim. Burada bir tiyatro seyircisi oluşmuştu. Bu yıl da üniversiteli çocuklar ile "Ah Şu Gençler" diye bir oyun çalıştık. Sonra bir baktık çevredeki bütün ortaokul ve liseler aynı oyunu sahneye koyuyorlar, Memet Baydur'un "Düdüklüde Odül verenler de alanlar da onurlandı MÜŞERREF HEKİMOĞLU anat Kurumu'nun düzenlediği ödül töreni yıllar öncesine döndürdü beni. Tuna Caddesi'nde geçen günleri anımsadım. Kurumun merkezi orada, adı da Sanatsevenler Derneği. Başkentin nabzı orda atardı nerdeyse. llginç tartışmalar, söyleşüer çınladıkulağımda. Sanatçılar, yazarlar orada buluşurdu. Sonra taşındılar, adı da değişti, Sanat Kurumu oldu. Kurumlaşmayı amaçladı ama amacına ulaştı mı acaba? Geçmiş yıllarda sanatçıların olanakları çok dar. Rüzgârı gönüllü çalışmalar estiriyor ancak. Akşamlan orada bulu şuyor sanatseverler. Şiirsel söyleşiler yapıyor, öyküleri, sahnelenen oyunlan tartışıyor. Şimdi neler yapdıyor, hangi konular tartışma gündemine geliyor iyi bilmiyorum. Ama Kurum eski geleneğini sürdürüyor, ödüller düzenliyor, kutlama törenleri güzel buluşmalara sahne oluyor. Bu kez Profesör Sevda Şener ödüllendi, Kurumun onur ödülünü aldı. Sevda Şener'e ödülü verenleri de onurlandıranbirolaybence. Kuşağının görev ve büincini güzel taşıyan bir kişi. Atatürk devrimlerini özümseyen bilim kadını, güzel bir insan Sevda Şener. Çevresinde yaşıyor, yakından tanıyorum onu. Atatürk'ün kadın devrimini güzel yaşayan, güzel değerlendiren, görevinin bilinciyle güzel savaşlar veren bir kişi. Ödül olayında da belirtti kişiliğini. Öğrencisi, kürsü arkadaşı, dostu olmak da büyük mutluluk. Karanlık bir gecede parlayan yıldızlardan biri, bulutlara gömülse de panltısını yitirmez. Işıktan yollar çizer. Karanlığı aşar, aydınhğın yolunu gösterir. Ödün vermez, davranışını kesin ama zarif biçimde sergiler. Atatürk'ün devrimleriyle çizilir portresi. Sevda Şener'in bu Onur Ödülü'nü alması yaşadığımız dönemde başka bir anlam taşıyor doğrusu. Şaşkın ve çarpık çizgilerle oluşan portrelerin gerçek anlamını belirtiyor. Kadın devrimini bilinçle yücelten bir olay olarak benimseniyor. Nitekim Sevda Şener de belirtiyor: Bu ödülü hak eden kuşağımız kadınıdır, diyor Sevda Şener. Kadın devriminin bir sözcüsü olarak kadın olayının gerçek boyutunu da sergiliyor. Atatürk kızlarının savaşmı, güçlüklere karşın söylediğim gibi. Sanat Kurumu'nun Onur Ödülü güzel bir olay yaşadığımız günlerde. Güzel bir uyarı. Sahne, kulis ne olursa olsun öz değerini yitirmiyenler ödülleniyor. Ben de içten kutluyorum. Son yıllarda yayımlanan yaşam öykülerini de devrimlerin ürünü olarak değerlendiriyor çevremdekiler. Nermin Abadan Unat, Mübeccel Kıray, Mîna Urgan, Leyla Gencer, Azra Erhat gibi yazar, bilim kadını, iş kadını, tiyatro, opera sanatçısı olan kadınları kitaplarıyla tanımamızı öneriyor Sevda Şener. Atatürk'ün " Az zamanda çok işler yaptık" sözünün nasıl gerçekleştiğini görmemizi istiyor. Özelliklegençkızlanmızın yaşam öykülerinde alçak gönüllü biçimde dile getirilmiş, onurlu, erdemli, dirençli Türk kadınlarını örnek almalatını diliyor. Günümüzün öndegelen değerleri ne olursa olsun "bizim seçtiğimiz yol en doğru yoldur", diyor. Özu sözü Kıymalı Bamya" oyununu seçtik. Belediye anons etti, 28 kişi başvurdu. Üniversiteli gençler, Sapancah gençler. Kulağımla seçtim. Sonuçta sağlam bir kadro kaldı. Tonlama.vurgulama çalıştık, okuma provaları yaptık. Ben oyunu kafamda sahneliyorum. Iki öğrencim uygulamama yardımcıoluyor. Bir kör ancakböyle sahneye oyun koyabilir. ...Sapancalılarkomiktirler. Buranınkomiği belki Îstanbul'a komik gelmez. Annem Mahiroğlu sülalesindendir. Sapanca'da Mahiroğlu dedinmi,birgülümser Sapancalılar. En büyük dayım seksen öncesi köy kahvesine gidiyor seçim zamanı. Bakıyor millet tartışıyor, ama birbirini kırarak tartışıyor. Çok gücüne gitmiş. Çıkmış, ilkokulun bahçesinde Atatürk büstü varmış.önüzincirli. Sökmüşzinciri bileğine bağlamış, kahveye gelmiş bakmış hâlâ bağırıyorlar, bileğini sıyırmış "Atatürk'ügetirdim" demiş, "şimdihakkınızdangelecek". Rabahat: Buyur bi buçuk sene daha yedik. Mustafa gelmem arkandan haberin olsun, kör kör yatarsın içerde.. . • URANYUMLU MERMİLER v' k o ı U v S.n.ı^ı sır.iMiul.ı, ılk ke. se>rcl(ilmtş ıntıııyum kııll.ıııılılı. I l.tlcn. U>0 ile SOtl lon arıısııula seyrcltilnıiş ı ı m ı m ı m . Irnk ve K m e y t lopiiiklıırıuıi v;ıvtlmış Jmvnoı • Pcıılıt)>ı)iı. itoMtii'tlıı 18.000, ko>ovıt'tl:ı M.OOOiitık ııı ın\ ıımltı ınoııni iitılılı£ını knhııl elli. birlikteliğin güzelliğini belirtiyor. Öğrencilerinin ilgisi, sevgisi, Sanat Kurumu'nun gösterdiği değerbilirlik, haklılığın en güzel belirtisidir, diyor, "Bundan büyük mutluluk olur mu ", diye soruyor. Sonra da genç kuşaklara sesleniyor. Sizin de uzun yaşamanızı, bu eşsiz mutluluğu tatmanızı diliyorum. Ne demek istediğimi o zaman daha iyi anlarsınız. Sevda Hoca'dan güzel bir seslenişhepimize. Kürsüsünü değerlendiren, yücelten bir kişi bilimin ışığında yürüyor haklarını kuüanmaktan geri kaJmayan, yaşam biçimini, direnişini, ışığını yansıtan sözcüklerle anlatıyor. Atatürk devrimleriyle kazanılan hakları gerçekten hak etmek isteğini vurguluyor. Devrimlerin doğrultusunu anlatıyor, hakları, rahat yaşamayı değil, çalışmayı, üretmeyi başarmayı vurguluyor. Sade sözcükler ama büyük boyutu var. Biraz önce ödün vcrmeden. Yol alıyor, bir Cumhuriyet kızı olarak kürsününe, kitaplanna, konuşmalarına kuşağınm bilincini yansıtıyorher zaman. Değer yargıları hızla değişiyor. Dünyada da, ülkemizde de. Ancak gerçek değerler değişmiyor. Aru değerler üreterek insan olmanın ışığını güzel parlatı • SiLıhlımloki uiiinvuımın \ıı/tle V"'^ 70'i rmlyoıtktit * to/ nhıi'itli insıın W SAVAŞA \uaı.!ıııu M ÇÜŞŞÜ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear