Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 OCAK 2003. SAYI 876 yaşıyor, lütfen bizi dinleyin". Savcı, "Bu devletin nüfus kaydı hanımefendi. Bakın işte burada 'öldü' yazıyor. Sen ispat et o zaman yaşadığını" diyor. Blr mezar aranıyor O anki duygularını anlatıyor Mualla özyaprak; "Çocuk yaşıyor ama ölügözüküyor. Türkan'laıkimizde çıldınyoruz. Çocuğun varlığı belli. Acaba dedektif mı tutsam dedim. Ama o çocuk olduğunu nasıl ispat edeceğim? Sonunda 'Madem ölmüş, ben bu mezan açtınp DNA testi yaptıracağım' dedim. Belge anyoruzsürekli. Herlafınbelgesininpeşinedüşüyoruz. 'Madem öldü diyorsunuz, gıdıp mezarı görelim o zaman' deyince şu yanıtı aldık; 'Onu Kars'ın Posof ilçesine gömdük. Orası bizim memleketimiz o yüzden oraya götürdük, dediler. Ve bu kez de Kars' ın Posof ilçesine doğru yola çıktık. Posof'un Savaşırköyünde imiş mezarlık." Bu arada aileden sürekli telefon geliyorbüroya. Kocasıksıktehdit ediyor. "I lepinizi öldüreceğim" dimece bır evrakla çocuğun "ateşli bır hastalıktan " öldüğünü beyan etmiş! Bu kez oyun tersine dönüyor. Muhtar hapse atılıyor. Ardından babaanne içen gıriyor. Baba ve amcada tutuklanıyor. Vekayıp çocuk Mehmet iki yıl sonra ortaya çıkıyor. Ay larca Türkan 'dan ve avukattangizlenenküçük umut lnegöl'de ortaya çıkıyorve annesinekavuşuyor. Yayın danışmanlığını Giovanni Scagnomillo'nun üstlendiği çizgi roman Dylan Dog Türkiye'de. Meraklısı ise daha çok kadınlar... Kâbuslar dedektifı AYLtN ÜNAL "Çızgi romancı olunmaz, doğulur. Hepimiz aslında çizgı roman okuru olarak doğduk. Sonra belki, birtakım veli ya da öğretmenlenn engellemeleri bazılanmızı bundan vazgeçirdi. Ama özünü koruyan herkes çizgi roman okurudur." Murat Mıhçıoğlu, kendı söylemiyle, 'doğuştan çizgı roman okuru.' Arkadaşı Hakan Saşmaz ile amaçlan, insanlan özüne döndürmek, yani herkesi çizgi roman okuru yapmak. Bunun için de kendi kurduklan 'Rodeo' yayınevinde, Ken Parker ile başlayan serüvenlerini, Kâbuslar dedektifi Dylan Dog'la devam ettiriyorlar. "Dylan Dog, kendi anavatanı, İtalya'da çok sarmasaydı biz yine de yayımlamak isterdik. Çünkü fıkır fıkır bir çizgi roman. Içinde korku, heyecan ve aşk var. tnsana, çizgi romanı cazip kılacak ne varsa hepsi Dylan Dog'da kullanılmıştır diyebilirim." 1986'dan beri var olan çizgi roman, Italya'daki kimi okurlanna göre bır fenomen. Uğruna festivaller yapılan kült bir öğe. Kısa zamanda İtalya'da kök salan ve marka olmayı başarabilmiş bir kahraman. Mıhçıoğlu'na göre, bunun en önemli nedenlerinden biri, karakterin okuyucuyla aynı çağda yaşıyor olması. "Sen gidip bir filmi seyretmişsin. Çizgi romanını okuduğun tipleme de o filmi izlemiş. Dylan Dog, kadın erkek herkes tarafından büyük bir ilgiyle takip edilen kahramanlardan bın. İtalya'da dergiyi, çok yüksek tiraja taşıyan kitleler 90'lann başında kadınlar oldu. Çünkü onlann belki gerçek hayatta bulmayacakJan kadar egzantirik bir karakter. Alkol kullanmıyor, klarnet çalıyor. Serüvenleri iki can alıcı konuyu banndınyor içinde: 'Aşk ve ölüm"'diyor. Maceralar, seri bir biçimde ve çok sayıda basılmak zorunda olduğu için çoğu kez başka yazarlar tarafından kaleme alınıyor. Her serüven, yaratıcısı Tiziano Sclavi'nin kontrolünden geçiyor. "Çünkü Dylan Dog, Sclavi'nin oğlu. Başka birileri bakıyorsa da o, hep göz kulak olmak dunımunda. Her macera onun ruhunu taşıyor. Şunu da belirtmeliyim ki, karakterlerin nihai görünümlerini kazandırmakta Angelo Stano'nun da önemli bir yeri var. Karakterlerin sevimli bir hal almasında ve zombilerin çiziminde özellikle." Sinema ve edebiyat ile karşılıklı etkileşim halinde olan bir kahraman Dylan Dog. Edgar Allan Poe'dan, izgi romanın yayıncısı Murat Mıhçıoğlu... Homeros'a kadar pekiştiriyor. 'R' harfinin bir çok yazardan etkilenip arkasından gelen konuşma hikâyelerinde zaman zaman bu balonu şeklindeki 'o' harfi... kimselerin yapıtlanna "Rodeo sözcüğü, çizgı roman göndermeler yapan dinamik bir yayıncılığına cuk oturan bir şey. karakter. Yönetmenlerin Çünkü nasıl bır rodeoda çektikleri filmlere konu olan atınızdan düşmeden olabildiğince çok saniyeyi geçirmek zorundaysanız, bu tür nsklı bir alanda da iflaslardan paçayı kurtararak bayide yer alabilmek durumundasınız." Türkçe periyodik yayına başlayan 'Dylan Dog' çizgi romanınm birinci sayısı, 'Yaşayan ölülerin Şafağı' ve 'Kanndeşen Jack' isimli maceralardan oluşuyor. Ayrıca iki serüven arasında, Giovanni Scognamillo, Metin Demirhan, Murat Mıhçıoğlu ve Hakan Şaşmaz'ın yazılan var. Yayın danışmanlığını Giovanni Scognamillo üstleniyor. İki ayda ilham kaynağı. bir yayımlanacak olan dergi, her "Aynı zamanda onu da etkileyen sayıda iki macerayı birtakım filmler var. Kurt adam barındıracak ^ Londra'da (An American Warewolf In London) ve 1 layalet Avcılan (Ghost Busters). Amerikan tarzı korku donelerinin Londra gibi gizemli bir mekana taşınması, Dylan Dog'un tngiliz karakter olarak Londra'yı mesken tutmasının temel sebeplerinden " Mıhçıoğlu ve Şaşmaz, yayınevini kurarken ismi hakkında çok düşündüklerini belirtiyorlar. Çizgi roman dinamizini yansıtabilecek bir ad arayışı, 'Rodeo' isminde son buluyor. Daha sonra dergi, ruhunu logosuyla da AİHM'yedegldecek... Kılıç ailesinin tutuklu bireyleri ise iki ay yattıktan sonra kefaleten tahliye oluyorlar. Mahkeme çocuğu anneye veriyor. Fakat Türkan burada yinebirdarbeyiyor. Kendi si çalışmıyor. Yoksul babası ve annesı "Biz çocuğabakamayız" diye ifade veriyorlar. Ve mahkeme çocuğun babada kalması kalması yönünde karar alıyor. Yoksulluk nafakası olarak 30 milyon lira (!) bağlıyor. Maddi ve manevi tazminat talebini de reddediyor. Şimdi bu kadar acılar çeken bir kadın 5 kuruş tazminat alamıyor. Avukat Mualla Özyaprak bebekle annesini kavuşlurmaya kurarlı. yor. tnegöl 'deki karakoldan da sık sık "Bırak bu davayı, bır şey kazanamazsın" şeklinde öğütler duyuyor Türkan. Yurtdışında yaşayan ağabey de kızkareşıne bırak bu davayı diyor. Yani herkes bu davaya karşı, bir tek avukat Özyaprak olayın peşinde. Ona "Hiç kimse bu kadar iyilik yapamaz, sen neyin peşindesin?" diye soruyorlar. Onunyanıtı isefarklı.; "Benimkârımşu: Biranneileçocuğunu buluşturmak. Ben de bır anneyimçünkü!" Hammağagibiolan kayınvalide şokta. Pandora'nınkutusunun açılmasıyla her şey ortaya çıkacak çünkü... Ve Posof'ta mezar aramamacerası başlıyor. Savcıjandarma ve adli tabiple birlikte birlikte Savaşır köyüne gidip mezar yerini soruyorlar. "Böyle bir mezar yok burada" diyor köyün ihtiyar heyeti. Avukat ıse ölüm kaydını gösteriyor. Ve gerçek ortaya çıkıyor. Bir suçlu daha yakayı ele veriyor; Savaşır köyünün muhtarı Mertali Karataş düzMahkemeye göre "kusur" kadında olduğu için... Mualla özyaprak, kadının yaşadığı psikolojik eziyetin karşılığının çokyüksek olduğunu düşünüyor. Mahkemeden 20 milyar manevi tazminat talep ediyor. "Erkek egemen bir toplumda yaşıyoruz. Sen sesini çıkarmayacaksın. Çocuğunu öldü göstereceksin. Sonra da, sen bunlara başkaldırdındiyekusurluoluyorsun. Oysa bence hiçbirkusuru yok. Yargıtay'da zaten bunu ispat edip, maddi manevi tazminat davasını kazanacağız. Bana 'Sen bunlan para ıçin mi yapıyorsun?' diyorlar. Ben bir kadın haklan savunucusuyum. Mübaşirden hâkime, muhtara kadar bütün erkekJerayarlanmış. Hepsine rüşvetlerverilmiş...Birorduhalinde bu kadının üzerine yürümüşler. Türkan'ın yanında ise sadece kaduı olarak ben vardırn. Bunu kadın dayanışması olarak yaptım. Kesinlikle bu işin peşirü bırakmayacağım. AHlM'ye kadar gideceğim" di