27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

CIJMHIJRİYF.TDERCİ LOZAN MUBADILLERI VAKFI Lozan Mübadilleri Vakfı ve aynı isimli demeğin kuruluşu için ilk adımın atıldığı tarih, 1999 yılının Kasım'ı. 17 Ağustos depreminin ardından Yunanistan ve Türkiye arasında esen dostluk rüzgârlarını somutlaştırmak isteyen bir avuç insan vakıf ve derneğin oluşumuna önayak oluyor. Sefer Güvenç, Müfide Pekin, Füsun Çeliker, Atilla Karaelmas ve Çağatay Yaylah'nın çabalarıyla 2001de vakıf, bu yıl da dernek kuruluyor. Istanbul, Ankara, Izmir, Bursa'da düzenlenen toplantılarda, yaşayan mübadillerden ve çocuklarından sözlü tarih çalışmalarına katkıda bulunmaları, bu amaçla ellerindeki fotoğraf, belge ve anıları vakıfla paylaşmaları istenıyor. Ikı yaka arasında düzenlenen geziler, fotoğraf sergileri ve yemeklerle üye sayısını ve çalışma alanını genişleten vakıf, bir de yayın çıkarıyor. Müfide Pekin ve Çimen Turan'ın ortaklaşa çalışması olan, Mübadele Biblıyografyası'nda, altı dilde, 1100'den fazla kitap ya da tez, 600'den fazlası makale ya da tebliğ olmak üzere toplam 1700'ü aşkın kaynak yer alıyor. Lozan Mübadilleri Vakfı'nın başkanlığını Ibrahim Işler, Başkan Yardımcılıklan'nı Müfide Pekin ve Atilla Karaelmas, Genel Sekreterliği Sefer Güvenç, Saymanlığı ise Gürdal Koç yürütüyor... ^ Evet.babamınçiftliğinibııldıım, gidiptokınağına sarıldmı. Eviıniz ıııüzcolııııı^. Ikı ay yinegideceğim... ^ Mübadiller Vakfı, 2530 Hazirantarihleri arasında Dedeağaç, Selanik, Drama, Kavala, ve Yanya'ya gezi düzenledi. Bilgi için: Sefer Güvenç: 570 84 88/0532311 8889 beratguncikan@turk.net Yunyıı 'nın Mübudele Kumisyonu üyeleri... Ağucın önündeki Lütfii Kuruduğ'm babusı Süleyman Kuradağ. Diş doktoru Yahya Renda (en sağda ayakta). Sarıklı A/>7 Arnavut tebasınageçen Yanya Müftüsü. tkijotr şapkulı ise Ilalyan deneteiler. Tarih: 3 Hazirun 1924. p» ri, bu milletin parasızlığından meydana gcldi. Çok iyi hutırlıyorıım, bir Recep hocamızvardı,birgündersegekli,"Çocııklarçok sevinçliyiiîi"ıledi "Birbasma fabrikasıaçıldı, artık giydiğinıİ7 doıııın be/iııi dışarıdan almayacağız". Birgünmüdürsınıfaelindebirşeyle geldi, çakısıni çıkarıp, ikişermilim kesip bize verdi, tadı kavuııa, salatalığabeııziyordıı... lîİ7Ozamanlarmıi7iı bilmiyorduk. Egitimini/inckadarsürdürebildiniz? llkokıılu Pendik'te bitirdim. O yıllaıda (icbze'dcn, Kızıltoprak'aortaı>kulyoktu,bütün mektebegidenlertrenleüçüncü mevkiye binerdik. Haydarpaşaaçıldı, liseyeoradadevamettim... Yatılı mı? Nerede... Ben lisedensonra Devlet Demiryolları'nda işe girdim, bütün Anadolu'yu gezdim, altı yıl da Suriye'de irtibat memııru olarakgörevyaptım... f Anne ve babanız, bııradaki yaşama biçiıniyk, kiiltürle haşır neşir olabildiler mi? Babam <;ok erken öldii, annem ise 1989'a kadar yaşadı. Annem lisanı benimsemedi. Konışıılaıla hepRıımcakonıışurdıı... Peııdikliler si/i kulaylıkla kabullcııdiler mi? Hayır, bi/e"Gâvurtohumu"diyoı!ardı... Yanya'ya gidip,çocuklıığunıı/un i/lerini aramışsınız... Kırmızı pelerin ve Cavide slı Görk'ün anneannesi Cavide Kulaksızoğlu, Göztepe'de kendi soy ismini taşıyan apartmandaki dairesinin pencere önünde oturur, torunlarını dizinin dibine çekerdı: "Gelın size eski günleri anlatayım..." Anlatırdı: "1901'de Midilli derebeyi Ismail Paşa'nın oğlu Halim Bey ile Vacide Hanım'ın tek kız çocukları olarak doğdum, Mıdilli'de. Dedem, bir gün saraya çağrılmış, çok gençmiş... Yaşlılar padişahın huzurunda kırmızı peleriniyle alay edince, gururunu kurtarmak için padişaha bir kalyon hediye etmiş. Bu cesareti sayesinde de Midilli derebeyi unvanını almış..." Ismail Paşa'ya dair anlattıkları mübadeleye yakın kararıveriyordu. Ortalık karışmıştı, bir Rum'dan altınları karşılığı kendilerine isyana hazırlananların isimlerini alan Ismail Paşa, (pvenliği sağlayacağından emin, bu bilgiyi sadece kendine saklamış ve beklemeye başlamıştı... Ada açıklarında bir Türk gemisinin batırıldığı haberi üzerine Müslüman teba harekete geçince ortalıgı yatıştırmaya kalkışmıştı. Çıkan olaylarda sadece dört Rum'un olümunu adanın Hırıstıyan sakinlerı minnetle karşılamış, mübadeleden çok sonraları Kulaksızoğulları'nın yaşamı kaleme alınmıştı... Cavide Kulaksızoğlu, ne Ayvahk'a alışabılmişti, ne de Istanbul'a. Sokaklarını, havasını, toprağını, insanını durmaksızın kıyaslıyor, aklını bir türlü bu yakaya ç"eviremiyordu. Yıllar sonra Midilli'ye gidip kendisine anlatılanları gerçek kılmaya çalışan Aslı Görk ise çok şaşıracaktı: "Sokaklar, yollar, hava, anneannemin anlattığı A gibi değildi, evet çok güzel evlerde oturmuşlar, hizmetçiler, dadılar, bahçevanlar arasında büyümüşler ama öylesine anlatırdı ki, 'Midilli'nin parke taşlarını bal dok yala'... Ben bu taşları hiç göremedim. Çok farklı bir sosyal çevrelerı varmış, Rum kızlarıyla bırlikte partiler düzenler vals yaparlarmış, ev içinde çok şık, çok dekolte giyinirlermiş..." Cavide Hanım, Ismail Paşa'ya ait evlerden birıne kurulan okula gitmeyi çok istemiş, ama izın verilmemişti... Fransızca ve edebıyat derslerini evde almış, keman, piyano çalmayı ve resim yapmayı evde öğrenmişti. Ama kendisini okula yollamayan ailesini bir türlü bağışlamamıştı... Görk anneannesinin ara Aslı Görk, Lozan Mübadilleri Derneği Genel SekreterL Özel bir sirkette çalısıyor. sıra piyano ya da keman çaldığını anımsıyor, kırgın sesini, dolan gözlerini... Gemiye binerken Cavide Hanım'ın çeyiz sandığı denize düşmuş, feryadına dayanamayan bir gemıci denize atlayıp sandığı kurtarmak istemışti ama... Denızden çıkarılan birkaç parça eşya paslarıyla anılar arasına katıldı. Aile önce Ayvahk'a yerleşmişti, ama kendilerine verilen ev "hastane yapacağız" dıye geri alınınca yenıden yol göründü. Evet, ev için kendilerine bir miktar para ödenmişti ama hiç kimse eşitlikten söz edemiyordu' "Mübadelede herkes hakkını eşit şekılde alamamış. Anneannem ve ailesının çok fazla malları olduğu için 'bunu size nasıl ödeyeceğiz' diye sormuşlar. Geldıği yerde hiç ağacı olmayana bile 40 zeytin ağacı verılmış. Bizımkilerın ise 350 bin ağacı varmış, nereden, neyi kime vereceklerki... Diğer mallarının karşılığını da alamamışlar, ama yolunu bulan hakkından Cavide Kulaksızoğlu'nun aklı Midilli'de kaldu.. fazlasına sahıp olmuş..." Cavide Kulaksızoğlu'nun ailesi daha sonra kaygısıyla geçmişın peşıne düşmediklerinı düşünüyor. Kendisinin ilgisini ise şöyle Istanbul'a yerleşmiş, bir süre Unkapanı'nda tanımlıyor: aılenın konağında yaşanmış, deniz subayı "Sanırım, yerleşik olmadığımızın bilincindeyiz Izzettın Dinler ile evlenmiş, Trabzon, ve köklerimizi istıyoruz. Arkadaşlarım 'köye Heybelıada, Çanakkale, Yeşilköy ve gidiyoruz' dedıklerinde, herkesin kendine aıt Şehzadebaşı'nda dolaşmış, en sonunda da Göztepe'de Kulaksızoğlu apartmanında 1994 bir yeri olduğunu duşünür ve 'keşke Istanbul'da doğmasaydım' derdim. Şimdi, yılında ölmüştü... bizim de bir köyümüz olduğunu, Türkiye'nin Aslı Görk, ikinci kuşak mübadillerin, yani sınırları dışında olsa da istediğimiz zaman annesinin kendini kurtarmak için bir şeyler oraya gidebileceğimizi biliyorum..."^ yapmak ve yerleşip uyum sağlamak
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear