26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

4' tstanbul GazetecilerSendikası'mn Hkyönetim kurulu. Soldan sağa: Hıfzı Topuz, tzzelAykol, Ecvet Güresin, CevatFehmi Başkut, Sami Teziş, AliJhsan Göğüş ve Faruk Demirtaş, 195. Sol kokulu sözcük: Sendika! 1950'lerin başlannda yalnız Akşam 'da değil, öteki gazetelerde de gazetecinin hiçbir güvencesi yoktu. Patronlar, diledikleri gibi adatn alırlar, istedikleri anda gazetecinin işine son verirlerdi. Tazminat ödemek gazete sahibinin keyfine kalmış bır şeydi. Kazım Bey interfonun düğmesine basıp da "Hilâli gel buraya!" dediği zaman Hilâli Bey her seferinde, "Ne oldu? Beni kovacak mı acaba?" diye heyecanla alt kata inerdi. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), geçmiş yıllarda bütün gazetecileri bünyesinde banndıran güçlü bir örgüttü. Hıfzı Topuz "Eski Dostlar" adını taşıyan kitabında TGS'nin kuruluş öyküsünü de anlatıyor. Topuz'un kitabından bu bölümü aktanyoruz. Kovsa kovardı da. (...) Demokrat Parti 1950'de iktidara gelince, kendisini bunca yıl desteklemiş olan basına karşı kendini bırazborçlu saydı. Muhabırler ve fıkra yazarlan, her fırsatta DP1 iderlerine gazetecilerin durumlannı anlatmaya çalışıyorlardı.DP'lilerdeböyle bir havaiçinde gazeteciler için özel bir kanun çıkartmayı kabul ettiler.'Basınmesleğindeçalışanlarlaçalıştıranlar arasındaki münasebetlerın tanzımı hakkında5953 sayılı kanun' iştebukoşullar altında çıkartıldı. DP'liler bu kanunla gazetecilere çok genış haklar tanıdıklan kanısındaydılar. Gerçekten de bu kanun gazetecilere birtakım haklar sağlıyordu ama yine de basının gereksınmelenne karşıhk veremıyordu. Yine de, kanunun 22 'nci maddesi, gazetecilere sendika kurma hakkını da tanıyordu. Kanun çıkarçıkmazbizhemen bir sendika kurmak ıçın harekete geçtik. Hükümetin kendı ıstedığı kışilere, kendi istekleri doğrultusunda bir sendika kurdurmasından çekiniyorduk. Ben, Fransa'ya gitmiş olan birarkadaşımdan oradaki durumu öğrenmeye çalıştım. O arkadaşım bana çeşitli belgeler yolladı. Cemil Cahit Cem de Gazeteciler Cemiyeti 'nde bu işin her nedense elebaşlanndandı. O, Burhan Arpad, Ihsan Ada ve ben toplarup tüzük çalışmalanna başladık. Tasan hazırlandı. Kurucularkurulunuoluşturmak için her gazeteden ıkişer temsilci istedik. O zaman aday bulmak kolay değildi. Bazı arkadaşlar korkuyordu. Hürriyet'in yazı ışlen müdürü Ahmet Ihsan Bey'e gidip sendikamıza üye olmasını istedim. Ihsan Bey, "Canım, şu sendika sözcüğünü de neredenbuldunuz" dedi. "Bu, solculukkokuyor. Şuna, 'Gazeteciler Teavün Sandığı' gibi bir şey deseniz olmaz mı? " thsan Bey öyle dedi ama, bir süre sonra sendikaya üye oldu. Hemcn kurucular kurulunu oluşturmaya başladık. Akşam'daki arkadaşlar Ragıp Bey'le beni seçtiler. öteki gazetelerde çahşanlar da şu arkadaşlan gör derdiler: Cumhuriyet'ten Yazı Işleri Müdür Cevat Fehmi Başkut'la yardımcısı Nazıı Ulusay; Vatan'dan Yazı tşleri Müdürü Meli Yener'le Ecvet Güresin: Dünya'dan Yazı Iş leri Müdürü Ali Ihsan Göğüş; Yeni S Î bah'tan Selahattin Şar'laîsmetGüleç; Mill yet'ten Yazı Işleri Müdürü Faruk Demiı taş'la Bedirhan Çınar; Hürriyet'ten Ahnu Ihsan; Anadolu Ajansı 'ndan Cevad Rıza Is Bir sendika anısu.. Soldan sağa: tzzetAykol, Hıftt Topuz, Halit Ktvanç, Fahrettin Kerim Gökay, Alaattin ören, Ali Ihsan Göğüş, Şahap Baiaoğlu, tsmailSivrl
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear