Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET DERGİ Kadir Tandoğan ve Ahmet Soner, 16 Nisan 1980 'de iki Amerikalıyı öldürdükten lıemen sonra yakalandu.. tnfazdan önce ve sonra F mdıkh.Setüstü. 16 Nisan 198O.ÜÇ genç adam, Kadir Tandoğan, Ahmet Soner, Hakkı Kolgu'nun gözlerini diktikleri evin kapısı açıhyor, üç Amerikalı dışan çıkıyor. Silahlar ateşleniyor, üç Amerikalı yere kapaklanıyor, ikisi ölüyor.Gençlermotosikletlerinebinipkaçıyor, polis peşlerinde. Hakkı vuruluyor önce, sonra Kadir. Yakalanıyorlar. Hakkı hastanede ölüyor, Kadir ve Ahmet'e idam cezası veriliyor. Infaz 25 Haziran 1981'inilk saatlerinde uygulanıyor. Toptaşı Cezaevi 'nin avlusunda iki avukat, Nebi Barlas ve Ali Rıza Dizdar, infazı izliyor... Avukat Dizdar'la, Tandoğan ve Soner' in yargılanmalan ve infazlan hakkında konuştuk: 12 Eylül hukuku, Tandoğan ve Soner'i nasılyargıladı? Bu çocuklar Amerikahlar öldü diye örgüt ana davasmdan ayrılıp çok süratli bir şekilde yargılandılar ve Yargıtay'a gittiler. Karar Yargıtay'da hafifletici nedenle müebbete çevrilmesine rağmen, mahkeme koridorunda "Kahrolsun siyonist Israıl devletinin Filistinlilere yaptıklan" sloganı attıklan iddiasıyla bozuldu. Turkiye Cumhuriyeti'nin başbakanını öldürdüğü için yargılananlara da idam verildi, (N. Erim) onlarda infaza gidılmedi, ama Amerikalı iki CIA ajanı öldürüldü diye bu çocuklar asıldı, yani Amerika talimat vermişti, kan yerde kalmayacaktı. Slogan atmalan, muebbeti yeniden idama çevirdi diyorsunuz... Evet, kondorda atılan bir slogan ama eğer koridorda bağırmış olmasalardı da, saçıru taramamışsın deyip cezayı uygulayacaklardı. Öldürülenler CIA ajanı olduklan için... Olayın peşine bizzat Şükrü Balcı düşmüştü. Tilki operasyonu dediler. Hakkı Kolgu yaralı ele geçti. Hastanede ziyaret ettim. GATA'da bodruma atmışlardı, bakımsız, iğrenç bir yerde tedavi ediyorlardı. Çocuk ölurken bileeliylezaferişareti yaptı. Savunmada ve sonrasında kendinizi eliniz kolunuz bağlı hissettiniz mi? ladeı muhakeme talep ediyorsunuz, diyorlarki infazı durduramayız. Niye diyorsunuz, yeni kanun çıktı diyorlar. Ne söylerseniz söyleyin, ilahlar bir kere karar vermişler... Enbüyukçaresizlik Yargıtay'da yaşandı, mahkemenin hafifletici sebeplerine Genelkurmay'ın isteğiyleaskeri savcı itirazetti. Aynı Yargıtay, Savcı Doğan ö z ' ü öldüren Ibrahim Çıftçi'nin mahkumiyetini "beraat etmesi gerekir" diyerek bozdu. Siz ve Nebi Barlas, infaza da katüdınız... O gün infazın yapılacağını öğrenip cezaevine gittik. Görüştük, infaza katılabilmek için de dini itikatlarım olduğunu, infazdan önce kendilerine Kuran getireceğimi söyle Ali Rıza Dizdar, 12 Eylül sürecinde pek çok davada yer aldutkimüvekkili Tandoğan ve Soner idam edildu Ali Rıza Dizdar, iki Amerikalıyı öldürmekten yargılanan Kadir Tandoğan ile Ahmet Soner'in avukatıydı. Ona göre müvekkilterinin idamı için Amerika talimat vermişti. îadei muhakeme istemiş, ancak reddedilmişti. Dizdar infazı da izlemişti. dim. öncekarşıçıktılar, sonra kabul ettiler... Ahmet Soner'le neler konuştunuz? Biz gıttiğimizde aileler görüşüyordu, onlar ağlayarak çıktı. Sonra biz girdik görüşmeye. Önce Ahmet geldi. "Galibabizimbilet kesildi" dedi, "Tren bu akşam mı kalkıyor"? "Evet" dedim. Nebi'ye döndü, "Çok üzulüyorsun abi, lütfen" dedi... Ne yapması gerektiğını sordu. "Onlar bir şeyi bekleyecekler: Nasıldılar? Başınız dik, gökyüzüne bakın" dedim. "Arkadaşlara söyleyin de" dedi Ahmet, "Geç kalmasınlar"... Kadir Tandoğan... Ona da aynı şey lcrı söyledim. tnfaz... Paşakapısı Cezaevi 'ne girer girmez üzerimız arandı, Kuran'ı bile kontrol ettiler. Bütün hâkim ve savcılann infaza inmesini istedim, çiinkü kaçıyorlardı. Görüşmek istediğimi söyledim. Orada ınanılmaz bir şey oldu, Kuran'dan bir sayfaaçtım,şöyleyazıyordu: "Sizi ebedıyete gönderenler, zannetmesinler ki ebedi kalacaklar..." Kadir'le görüştüğümde, imamla konuşuyordu.Kuran'ı uzatıp o bölümü okumasını söyledim, okudu. Kadir güldü. Mektuplannı yazdığını söyledi, birde arkadaşlanna selam... Ahmet... Ahmet ımamı kabul etmedi. Sehpada... önce Ahmet geldi. Sarımtırak, yapılı, tipik bir Akçabatlı. Gerilla marşını okudu. "Bir söyleyeceğin varmı" diye sordular. "Bizi burada asanlar, asıl onlar asılacaklardır. Yok, yok, tek tek gebertileceklerdir" dedi. Sakin bir şekilde merdivenleri çıktı. Ipte bir sorun oldu, Ahmet "Dıkkat etsene, bir yerini sakatlayacaksın" dedi. Astsubaylar arkalannı döndüler, hüngur hüngür ağlıyorlardı, yüzbaşılar da. Ahmet döndü, bizimle göz göze geldi, sandalyeye bir tekme vurdu. Şiddetli bir şekilde sallandı, 17 saniyede kıkırdak kemiği kınlıyormuş, 17 dakikada da beyin fonksiyonlan duruyormuş. Sonra aşağı indirildi.Nebigitti.başını okşadı... Kadir... Efendi, kibar bir çocuktu. Ona da son bir söyleyeceği olup olmadığmı sordular. "Olkemizde anayasalar emekçi sınıf için, halk yığınlan için yapılmasına rağmen (sanınm 1961 'i kastediyordu) belli birzümrenin emrinde kullanıyorlar. tnanıyorum ki, işçinin, emekçinin, yoksul halkkitlelerinin de anayasası olacaktır." dedi. Cellat, bu kez de ipi takamıyordu. Kadir döndü, "Benim acelem yok, biraz sakin ol" dedi. "Katil oligarşi" diye bağırmayabaşladı. Komutanlar"Sandalyeyi çekin" diye haykırdılar. Kadir beş kez bağırdıktan sonra sandalyeye tekme attı. Size ve Nebi Barlas'a ne oldu? tki insanımızı kaybetmiştik. Işlemleryapıldı sonra, ben de bir espri yaptım, dedim ki "Bir şirketin iflasında da, bir insanın hayatı son bulurken de beş kâğıt imzalatıyorlar". Komutan elindeki çay bardağını düşürdü... tnfaza tanıklık, idama dair düşüncelerinizeneekledi? Infazlar hıçbir şeyı engellemiyor, hele siyasidavalardakesinliklecaydıncıdeğil.Siyasi mücadeleye giren insanlarzaten ölümü göze almışlardır. Devlet, beş yaşmdaki bir çocuğu öldürüp ırzına geçen birinin işlediği cinayete cinayetle karşıhk verirse onu bu hayattan kurtanr. O cezayı haketmeyen biri idam edilirse, geriye dönüşü olmayan bir yola girilir. Bizim gibi idam cezalannn siyasi suçlulara yıkıldığı ülkelerde ip yerine uzun süreli hapıs cezalan getirilmeli. Bugün? Sivilleşecek ve demokratikleşeceğiz. SüleymanBey'leEcevit, 12 Eylül'ün kalıntılannı TC'nin üzerinden atacağız diye protokol imzaladılar ve bu Resmi Gazete'de yayımlandı. Geçici madde kaldınlmadığı sürece düzeltilecck bir şey yok... ^