Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURlYET DERGİ rem dairesindeki piyanolann çokluğu, biı zamanlar burada inşa edilen ve sonradan yanarak içi tahrip olan ve en son 1930'larda ortadan kaldınlan muhteşem tiyatro binası hep bu müzik geleneğinin göstergeleri. ltalyan operası Pera'da yaşayan Hıristiyan azınlıklar, hanedan ve saray mensuplan arasında son derece popülerdi. Mehteran bölükleri yerine kurulan yeni Avrupai bandolar sultanlann kendi adlan ile anılan Mahmudiye, Mecidiye ve Aziziye gibi marşların yanı sıra, Avrupa operalanndan enstrümantal bölümleri de seslendiriyorlardı.. 184O'lı yıllarda Istanbul'u ziyaret eden ve çocuk hikâyeleri ile dünya çapında tanınmış meşhur yazar Hans Christian Andersen'inanılanndan birbölüm aktaracağım şimdi size... "Değişiknoktalara yerleştirilen çeşitli bandolar belirli arahklarla çalmaktaydılar. Genel olarak Rossini'nin Wilhelm Tell'inden çeşitli parçalar çalınmaktaydı, ancak bir anda bunlar kesildi ve genç Sultan'ın [Abdülmecid] en sevdiği marş duyulmaya başladı. Bu marş buradaki bandolann başında bulunan Donizetti'nin ağabeyi tarafından bestelenmiş". Edinburgh'daki konserde de buçeşit marşların yanı sıra Sultan Abdülaziz'in notaları ttalya'da basılan dans parçalanndan, VI. Murad'ın kendi el yazısından aktardığım valslerindenörneklerseslendirdik.Tamamı tiyatro için yazılmış olan bu eserler üzerinde uzun birsüre çalışarak orkestrasyonlannı hazırlamıştım.lzahhşekilde bir tarih perspektifi içerisinde sunulan konser dinleyicüer üzerinde büyük bir etki bıraktı. Derhal konserin Londra'daki büyükelçilik rezidansında tekrarlanması gündeme geldi ve birkaç ay sonra bu da gerçekleşti. Burada da anlamlı olan Cope adında bir lngiliz bestecisinin 1794 senesınde ilk daimi Osmanlı sefiri Yusuf Agah Efendi için bestelediği marşın British Library'de bulunan notasından aranje edilerek ilk defa seslendirilmesiydi. Bu sırada Cambridge'etaşınmıştım.Butarz eserleri seslendirecek bir grup kurmaya karar verdim. Londra Osmanlı Saray Müziği Akademisi adını verdiğimiz grup böyle oluştu. Tamamı yeni mezun genç Ingilizlerden oluşan bu ensemble' ın başkemancıhğını da zaman. zaman Cihat Aşkın yapıyor. Sadece konserlerde mi bir araya geliyorsunuz, yoksa... Düzenli provalarımızyok, ancak konserden konsere bir araya gelerek çalışıyoruz. Şu anda repertuvarımız Osmanlı sarayında padişahlar veya Osmanlı sarayı için Avrupah besteciler tarafından yazılmış olan polka, polkamazurka, vals, quadrille gibi on dokuzuncu yüzyıl popülerdans müziği eserlerinden ve marşlanndan meydana geliyor. 1leride alanımızı genişleterek Türkleri konu alan daha ciddi Avrupa repertuvanna da geçmek istiyoruz. Bu tabii zaman ve birikim gerektirenbirolay. 'Londra Osmanlı Saray Müziği Akademisi' adı hakkında da bazı açıklamalar yapmak isterim. Osmanlı 'da saray müziği denildiğinde tabii akla geleneksel Türk musikisi gelir. Bizimamacımızkesinlikle burada birikilem yaratmak değil. Bilakis sarayda belirli bir dönemde, popüler de olsa, Avrupa müziğinin hâkim olduğunu ve insanlann bu müzikleeğlendiklerini göstermek istedik. Kimileri bunu yer etmemiş garip, sunibir aray ış olarak tanımlayabilir. Ancak Sultan V. Murad' ın dans müziği jannndaki yüzlerce sayfa yazmanotalarınınmevcudiyetini.bunlann ne derecede akıcı bir şekilde kaleme alınmış olduğunu, kendisinih melodi yazmaktaki kabiliyetini, kalıplaşmış da olsa belirli armonik progresyonları ne derece emin bir şckılde lcullandığını bilseler herhalde şaşırırlardı. Görülen odur ki Avrupai müzik o dönemde CD 'yi hazırlayan grubu Emre Aracı bir araya getirmiş. Orkestra, ancak konserden konsere bir araya geliyor. Sultanlardan 18'lik CD DUYGU YAZICI S ultan Abdülaziz ve V. Murat'ın Batı tarzı besteleri orkestra için aranje edildi. Londra'da yapılan kayıt, Kalan Müzik tarafındanpiyasaya çıkanldı. CD, müzikolog ve besteci Dr. Emre Aracı' nın araştırmalan sonucu bir araya getirerek orkestrasyonunu yaptığı eserlerdenoluşuyor. LondraOsmanlı Saray Müziği Akademisi adıyla Emre Aracı tarafından kurulan ve lngiliz müzisyenlerden oluşan yaylı çalgılar orkestrasının kaydettiği CD 'de, kemancı Cihat Aşkın ve viyola sanatçısı Ruşen Güneş de yeralıyor. Yapımcılığıru Ateş Orga üstlenmiş. Cumhuriyet Dergi'de yayımlanan araştırma ve yazılanndan tanıdığınız Emre Aracı sorulanmızı yanıtladı. Osmanlı Sarayı'nda Avrupa Müziği CD'sinin serüveni nasıl başlamıştı? Türkiye'nin Edinburgh fahri konsolosu Ian Wittet 1997 senesınde o zamanlar Londra Büyükelçisi Özdem Sanberk' in şehri resmi ziyareti vesilesi ile benden özel bir konser düzenlememi istemişti. Ben de Edinburgh Üniversitesi'nde öğrenciliğim sırasındakurmuş olduğum yaylı çalgılar orkestrasının bu dönemde şefliğini yapmaktaydım. Aklıma bu özel davet için alışılageldik bir klasik müzik konseri yerine farklı bir tema içeren, değişik bir dinleti düzenlemek geldi. B ir y andan üniversitede Adnan Saygun'un Hayatı ve Eserleri konulu bir doktora tezi hazırlıyor, bir diğer yandan da son derece ilgımi çeken bir alan olan Osmanlı Imparatorluğu'nda Batı müziği geleneği üzerine araştırmalar yapıyordum. Bukonserde de Osmanlı sara y ında Avrupai müzik geleneğini yansıtan bir temaya yer vermek istedim. Osmanlı sarayında on dokuzuncu yüzyılda kendini belli etmeye başlayan Batı müziği geleneği nasıl bir süreçti? Bu süreç 1828 senesınde meşhur ltalyan operabestecisiGaetano Donizetti'nin ağabeyi Giuseppe Donizetti'nin Sultanü. Mahmud' un hizmetine girmek üzere lstanbul'a gelmesi ile daha da ivme kazanıyor. Tarihimizde Donizetti Paşa olarak andığımız bu müzisyenin hayatı hakkında ne yazık ki bugüne kadar doğru dürüst bir akademik çalışmanın yapıldığını söylemekmümkündeğil. Tabii ki Giuseppe Donizetti, kardeşi Gaetano ile aynı bazda ele alınamaz, ancak ülkemizin çağdaş Batı müziği tarihçesi açısından hayatı ve çalışmalan son derece önemli. Bugün Dolmabahçe Sarayı'ndaki, bilhassaha "Kalıplaşmış tarih bilincimize farklı açıdan yeni bir boyut katmaya çalıştık" diyor Osmanlı Sarayı'ndan Avrupa Müziği adlı çalışma için Emre Aracı. 18 parça içeren CD'nin Osmanlı'nın 700. kuruluş yılı için hazırlanmadığını da Londra Osmanlı Saray Müziği Akademisi Londra 'daki büyükelçilik rezidansınaa... hatırlatıyor.