Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 MART 1999. SAYI 678 19 alevi önlemeye, "merdan" boncuklara göz koymaya yarıyor. Nusret Karademir boncukçulukta 49 yılını devirmek üzere. Boncukçuluk, Güven Usta gibi onun da baba mesleği. Görece'dedoğupbüyümüş.Şimdi iseailesiyleGaziemir'deyaşıyor. Babası, 13 yaşında başlamış nazar boncuğu yapmaya. 75 yaşına kadar da hiç ara vermeden sürdürmüş mesleğini. Körolmanoktasınagelince bırakmak zorunda kalmış mesleği. Bumesleğinenzoryanı,sigortasının veemekliliğıninolmaması. En acı tarafı ise gözleri boznıası, hatta kör etmesi. Kör olma noktasına gelen boncuk yapımı ustaları, mesleklerinı en verimli zanıanlarında bırakmak zorunda kalıyorlar. Nusret vve Güven ustaların babalandaaym kaderipaylaşıyor. Ikisi de kör. Güven Sevdi'nin babası 60 yaşınayenıgirmiş. Bu meslek ve ekmek parası uğrunagözlerini kaybetmiş. Bugün ise oğlunun yacdımına ve bakımınamuhtaç. Ocağın karşısındaki bahçeli, şirin evde oturan, saçları aklaşmış baba, arada bir bastonuyla çıkıp oğlunu denetliyor. Rasim Altmışkara"bütün ustaların gözleri kördür. Bu işin sonu budur. Benimdegözlerim iyice kötüleşti"diyor.Ocaktançıkardığıateştopuna şekil verirken, alevin turunculuğu yüzüneyansıyor. Eskiden, köyde birçok ocak bulunurmuş. Işsahasıgenişledikçeboncukculukvetarım önemini yitirmiş, yöre halkının çoğu lzmir veGaziemir'deki fabrikalardaçalışmayı tercihetmiş. Güven Usta "bu köyde bu işi bilip de yapmayan çok, bilenlerin hepsi ölmedi ama kimse boncukçulukla uğraşmıyor. Ustalar, çocuklarını yetiştirmiyor. Çünkü, boncuktan ekmek yemek o kadar kolay değil. Nusret ve Güven Usta sonuna kadar bu işi yapmakta kararlı. Rasim Usta ise ikiüç senc içinde boncukçuluğubırakacak.çocuklarınabu mesleği yaptırmayacak. Nusret ve Rasim Usta mallarını Izmir'c götürüyor. "Bizim boncuklar birkaç tüccarın elinde." diye de sitem cdiyorlar. Ürettiklerini, doğrudan tüketiciyesatamadıklan için işin kaymağını boncuk tüccarlan yiyormuş. Güven Ustasömürülmek istemiyor. Bu yüzden bir tüccarabağlı kalmayıp boncuklannı çeşitli yerlere satmayı tcrcih ediyor. IstanburaTahtakale'yegönderiyor boncuklarını. Siparişüzerine.istenilen miktarda boncuk yapıp, kargoylayolluyor. "Maddi sıkıntılardan yaratıcı çalışamıyoruz" diyor Nusret Karademir. Düğmeleri ardına dek açık, koyu kahve rengi gömlcğinin kollarını dirseklerine kadar sıvamış, boncuk boncuk akan terini havluylasiliyor. Ustalar, nazar boncuğuna, çok talep olduğu için fabrikalann da bu işe el atmasındanşikâyetçi.Seramikçilerveplastikçilcrde artık nazar boncuğu üretiyor. Ama orijinal nazar boncukları, onlarınelindençıkıyor. Tenekelerin içinc ycrleştirilmiş hurda camlartekrar büyük gecek yardımıylaocağa atılıyor. Camlar eriyip boyayla kanşırken ustalar da bir çay molası veriyorlar. Ustalar son çaylarını da içip ocağın başındaki yerlerini alıyorlar. Nusret Usta, iki dudağı arasında tuttuğu sigarayı, ocaktan çıkardığı kızgın demire uzatarak, birkaç nefes körüklediktcn sonra yakıyor. Tavlama yerinde duran boncuklannı aiarak tenekelereyerleştiriyor. Görcce'de hava kararıyor. Ocaklar sönüyor...^ ça ustaların yüzleri daha bir rahat seçiliyor. Odayı, ocağın alevleri ve iistü muşambayla kapatılmışpenceredeniçerisüzülenışıkaydınlatıyor. İstenkapkaraolmuşçaydanlığm oturduğu ocağı n başı nda, üç usta harıl harı I çalışıyor. Görece Köyü'ndebirnazar boncuğu imalathanesindeyiz. Daracık sokaklanyla, candan insanıyla sıtnsıcak bir köy. Türk kültüründeönemli bir yeriolan nazar boncuklarının, geleneksel anlamda üretildiği, ender yerlerdon biri. Nazar ınancı eski Yıınan'a hattayazısıztoplumlaradekuzanıyor. Eski Yunanlılara göre, içki kâselerinin üstünde bulunanabartilıbüyüklüktekigözler,tehlikcli ruhların, şarapla bırliktc ağızdan içeri girmesini engelliyor. Çekemezlik gıbi olumsuz duygulardan kaynaklandığına ınanılan "kem göz"lerden korıınmak amacıyla şımdilerde kullanılan cn yaygın nazarlık türü, göz biçimindeki mavibnncuklar. Görece, Gaziemir'e30km uzaklıkta. IzmirKonak'tankalkanMcnderesotobüsleri, köyünönündengeçiyor. 10 dakikalik bir yürüyüşten sonra meydana varılıyor. Birkaç köylii, sandalyelerini dışarı, güneşe karşı <oymuşlar, biryandan çay larını yudumluyor •)ir yandan da koy u sohbetlcrini sürdürüyorar. Ustalardan Rasim Altmışkara42yaşında. <.arısı vc dört çocuğuyla Görece'de oturufor. 1974yılındanberiboncukyapıyor. Bu şin inceliklerini, çıraklık yaparak ögrenmiş. çerisi insanı bunaltacak kertc sıcak. Ateş >aşında 1012 saatotuımak hiç kolay değil. tasim Usta üstünc incecik bir tişört geçirniş, başına da terini emmesini sağlayacak lirbezbağlamış.Birressamınboyalaracan erişi gibi o da, ateşten çıkardığı erimiş cama layat kazandırıyor. Usta olmanın verdiği ıvraklıklayapıyorişini. Güven Sevdi, ocaktaki cn genç usta. Heüz 32 yaşında ve baba mesleğini sürdürüor. Genç olsa da boncuk yapımında uzmanışmış. Çünkü, çocukluğundan beri bu işin ;inde. ilkkcz ocağın başınageçişi, 11 yaşına ilkokulu bitirdiği günlere dayanıyor. Izun bir süre babasının yanında çıraklık apmış, işin inceyanlarını öğrenmeyeçahşıış. löyaşınagelipdeiyieepiştiğinikanıtıymca, kendi boncuklannı üretmeye başlaıış. O giin bugün, süs için boyunlarımıza ıktığımız, evlcrimizin duvarlarına astığııiz boncukları yapıyor. Gözlerindcki ateş, indeki hırs, işini nc kadar çok sevdiğini' jsteriyor. Bir yandan yaptığı boncukları cavala"ya(boncuklarınsoğumayabırakılğı yer)atarkcn, biryandan da şunları söyyor: "Nazar boncuğu yaparak geçinmek >rdur. Ancak scverek çahşan katlanabilir jncasıkıntıya." Boncuklann hammaddesi canı. Fabrikalaı hurda camları; evlerdeki, sokaklardaki ım eşyaların kırıkları, içki, parfiim şişeleri Çöp olarak nitelendirdiğimizartik camlar, ı ustaların ellerindehayatbuluyor. Sadece »ncuklan değil, rcnklendirmede kullandıknboyalarıdakendilerihazırlıyorlar: "Kobalt, opal ve cinkodan yapıyoruz renkri. Örneğin bakır oksitle iki ton mavi; man.çinko, kurşun oksitin karışımından san, neaynı oksitle yeşilieldeediyoruz,"diyor iven Sevdi. Beyazvekırmızıhassasrenklermiş.Foriillerinibilmedikleri içinkıvamı tutturamırlarmış. Uu yüzden bu iki rengi lstanTdan gctiriyorlar. Ustalar, boncuk yapımında çeşit çeşit, boy y, birçok alet kullaniyorlar. Bunları tren llannın hurda raylanndaneldeediyorlar. ırdacıdan aldıklan büyük rayları kestirip larcakullanıyorlar. "Yan gecek" camıtorlamaya, "büyük gecek" camı ocağa atma, "kazaki" boyaları karıştırmaya, "leh" Çam odunuyla kızıyor fırın Ocak, gün ağarmadan saat 5.00'dc yakılıyor. iyice kızması için bir iki saat beklemek gerekiyor. Randıman vermesi için özellikle çamodunukullanılıyor. Kahvaltıedip çay larını içmeleriyle iş başına oturmaları 7.008.00'ibuluyor. önce, teneke kutuların içine yerleştirilmiş, irili ufaklı hurda cam parçalan, büyük gecek denilen kürek biçimindcki alet yardımıy la ocağa atılıyor. Daha sonra renklendirmebaşlıyor. Ocağın iç kısmındaki bölmelere, hangi tür boncuk yapılacaksa onun rengindecamkonuluyor. Camlarıneriyipboyalarla karışması iki saati buluyor. Üç usta da birbirindcn farklı boncuklaryapıyor. Her boncuğun kendine özgü bir ismi var. Mavi renkli küçük boncuklara "kuzu boncuğu" (eskiden kuzuların boyunlanna takılırmış),hayvanlarıneğerlerinctakılanlara "saraç" adı veriliyor. Bunlardan başka "gözlü zar", "yumurta", "uçan daire" gibi çcşitli boncuklarda var. Büyüklüklerine göre fiyatları da değişiyor. En küçük boncuk 2 bin4 bin lira. Büyükler 150 bin200bin lira. Görece'nin nazar boncuğu ustaları... Meslek ağır, kimi erken bırakıyor gözlerinden olmamak için, kimi ise kaderine teslim oluyor.