Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3 0CAK 1999. SAY1667 lerdi. Bunlardan hangisinin kullanılacağı, genellik.lt;, bir yandan, eezayı veren toplumun gclcncklerine, göreneklerine, yasalarına; bir yandan, işlenen suçun türüne; bir yandan da, suçu işleyen kişinın toplumsal konurnuna göre değişiyordu. Örneğin, askeri mahkemelerin vcrdiği ölümcezaları, suçlukurşunadizilcrekinfazedilirkcn;padişahlarınkanınınyeredökülmesi "caiz" olmadığı için, Deli Ibrahim boğdurulmuştu. Batı'da ise, giyotin, hep soylulann idamında kullanıldı. Oysa, Fransız lhtilali'nin en öjıemli üç ilkesinden biri, "Egalite", yani "Eşitlik"ti. Bu ilke, Bastille'in alınmasından sonrakabul edilen Insan Haklan Bildirgcsi'nin, "Insanlar eşit olarak doğarlar ve her zaman özgürveeşitkalırlar(...)"diyenilkmaddesinde dile getirilmişti. Ihtilale gönül vermiş, lhtilal Meclisi'ne milletvekili olarak girmiş olan Dr. Guillotine, hcrkcsin giyotinle idam edilmesiönerisini,iştebunedenlegctirmişti. FCurucu Meclis, Fransız Ceza Yasası'nın 3. maddesini,5Haziran 1791 tarihindealdığı bir kararla, şöyle değiştirdi: "Tout condamne a mort, aura la tctc tranchee" ("Ölümc mahkum edilen herkesin kafası kesileccktir,") öylcdeoldu. XVI. Louisde, MarieAntoinettede, Danton da, Robespierrc dc, ihtilalin yarattıgı kargaşadanyararlanarak,kalpazanlık,karaborsacılık yapanlar da, ekmeğin gramından çalanfınncılarda,erdemliihtilalcilerinsevmedikleri sokak kadınları da, iftiraya uğrayan suçsuzzavallılarda. omüthiijdemirinsoğukluğunu ve sıcaklığını, enselerinde aynı biçimdeduydular. Fransız Ihtilali strasında, kellesigiyotinle kesilen insanlarm en ünlüsü XVI. Louis'in idamu.. acı duymazsınız" demişti. thtilal sırasmda yayınlanan "Journal des EtatsG6neraux" adlı gazetede ise, aynı kişinin, aynı konuyla ilgili olarak, şu sözleri yer aldı: "Mekanizma, yıldırımgibi iner;kafa uçar gider, kan fışkırır, kişi artık yoktur." Giyotinin hızıyla ilgili bu övgülerin, birbirine bağlı, ama yine de, birbirinden farklı, birbiriyle bir bakıma çelişcn iki amacının bulunduğunu söyleyebiliriz. Birincisi, deyım yerindeyse, insancıldı, çünkü giyotin, mahkumun, acı çckmeden, hemen, bir anda ölmesini sağlamaktaydı. Ikincisi ise, bu hız dolayısıyla, giyotin kullamlarak, daha kısa sürede, daha çok insan öldürülebilmesiydi. Gcrçekten de, örneğin, bir gün Lyon'da,25 dakika içinde, 22kafakesilmiştir. Bir hafta sonra ise, aynı kentte, giyotin daha da hızlı işlemiş ve 5 dakika içinde tam 12 kelle uçurulmuştur. rin en ilginç cilvelerinden biriydi çünkü giyotinin, çok değil,yaklaşık I Oay sonra, o düzeltmeyi yapan kralın da canını alacak olan bu ölüm aygıtının, en iy i, en yetkin biçimde çalıştırılmasıylayakındanilgilenenDr. Louis, aynı zamanda, o kralın doktoruydu. Yine o gün, orada bulunan ve XVI. Louis ile "giyotin muhabbeti" yapan CharlcsHenri Sanson ise, aynı kralın kellesini, giyotinle uçuracak olan cclladın ta kendisiydi. Yıldırım hızıyla infaz Çağımızhızçağı.Herşeyindahahızlıolup bitmesini istiyoruz ve öyle de oluyor. Televizyon ekranlarına görüntü anında geliyor; uçakların, Atlantik Okyanusu'nu, sesden daha büyük bir hızlaaşmasıiçinçalışmalar yapılıyor. Oysa 18.yüzyılböyledeğildi.XVI. Louis, durumunumutsuzolduğuHugörünce,ailesiyle birliktc kaçmaya kalkmıştı. Ne var ki, ParisVarennesarasını,tıkır mıkırgidcnbir atlı arabayla, çok uzun bir zamanda alabildiğiiçingecikmiş;bugecikmedolayısıylada, yakayıcleverdi. FransızIhtilali ise,şöyleböylc, lOyılsürdü. Bu ağır işleyen sürcç içinde, giyotinin hızı, ayrıcılıklı birörnek oluşturur. Bu aygıtın kullanılmasını savunanların ileri sürdüklcri en önemli gerçeklerdcn biri budur. Ömeğin, Dr. Guillotine, 31 Nisan 1791 <ic, Meclis'teyaptığıkonuşmada, buaraçlayapılan bir infazda, mahkumun en fazla, "boynunda bir serinlik " hissedeceğini söylemiş ve diğer milletvekillerinin gözlerinin içine bakabaka,"(...) Bumakineyle.kafanızıgöz açıp kapayana kadar uçururum ve siz hiçbir Üç bıçaklı giyotin... 1789 yılının 14Temmuzgünü,monarşinin, despotizmin simgesi olan Bastille Hapishanesi 'ni basarak, dünya tarihinde bir dönüm noktası oluşturan, koskocaman, çok önemli bir ihtilali fiilen başlatan Fransız halkının, ihtilal süresince, her zaman çok doğru, dürüst, çok erdemli, çok aklıbaşında, çok sağduyulu davrandığını söylemek zor. Bastille'den sonra, daha baş.ka hapishaneleresaldırarak,oralardakitutuklulankatledip, ozavallılann kellelerini sopalann ucuna takan; dahası, cesetlerin göğüslerini yarıp, çıkardıkları yüreklerini, çiğ çiğ, kanlı kanlı yiyende ohalktı. Bu insanlar,giyotinle idam edilenleri seyretmekten de, büyük zevk almışlardı. O kadar ki, bu aygıt ilk kez kullanıldığında, idamın çok kısa bir sürede bitivermesinden hoşnut kalmamışlar, düş kınkhğınaugramıslardı. Kimileri ise, Dr.Guillotinc'in, Dr. Louis'nin.ustaSchmidt'inizindengiderek, giyotin üzerinde, bu aygıtın, nasıl daha iyi, daha etkilibirhalegetirilebileceği üzerinde kafa yormuş.lardı. Yetkililere sunulan bu tür projelerin sayısının yirmiden fazla olduğu biliniyor. Bunların çoğu, uygulanması olanaksız önerilerdi. Aralannda, iyice çılgın olanlarda vardı. örneğin, 3 bıçaklı bir giyotin tasarlayan biri, bu buluşuyla, öldükten sonra, tıpkı Rousseau, Voltaire gibi, Panth6on'agömülmcyiumduğunusöylemişti. Giyotine gönül vermiş, daha doğrusu, aklınatakmışbirbaşkasıda, Ulusal Meclis'e başvurarak, bu ölüm aygıtının bakım giderlerini kendi cebinden karşılamayı önermiş Kralve giyotin Jacques Dessalles, Philippc Rigault, Andre Bourillon, Aptoine Poujole, MichelJoseph Bouchet, Claire Sevin, Catherine Halbourg, Camille SapiSuschi Bolognc, JeanJacques Debaune, PierreJoseph Petit, MariePicrrctte Henneveau... Kimisi terzi, kimisi papaz, kimisi kitapçı olan ve oçalkantılı ihtilal günlerinde, kcllclcrini giyotine kaptıranbuinsanları,aradan 200 yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra, bugün artık hiç kimsc, şuncacık anımsamıyor. Oysa, Insan Haklan Bildirgesi uyarınca, bu sıradan kişilerle aynı sonu paylaşan, yani giyotinle idam edilen Danton'u, Robespierre'i,heleMarieAntoinettc'i,heleheleXVI. Louis'yi.karacahilolmayanherkesbiliyor. Bu ünlülerin herbirinin giyotinle ilişkileri,orayagötürülüşleri,sıralannıbeklerkenki davranışlan, söyledikleri sözler, baş.lıbaş,ına bireröykü... XVI. Louis daha hcnüzhüküm giymemişken, yani daha henüz giyotinle yaşamsal bir ilşikiye girmemişken, bir gün, Tuileries Sarayı'nda olup bitenler, o kadar ilginçtiki... Ava, en azbizim IV Mehmet kadar; demirciliğeise.enazbizimlI.Abdülhamit'inma XVI. Louis rangozluğa meraklı olduğu kadar meraklı olan XVI. Louis, giyotini görmek, onu yakından incelemek istemişti. 1792 yılının 2 Martgünü,ilgilileri,yani Dr. Louis'yi vecellatbaşı CharlesHenri Sanson'u,Tuilcries'ye davetetti.Giyotin'in,ogünkralaçizimolarak sunulan ilk tasarımında, aygıtın bıçağının keskintarafı, daha sonra yapılacağı gibi, düzbirçizgihalindedeğil.hafifeğri.birhilal biçimindeydi. XVI.Louis,bubiçiminuygunolmadığını, çünküoeğriliğinmahkumlann, farklı farklı kalınlıktaki boyunlarına uyum sağlayamayacağını söy ledi vc bu görüşünü, adaşı olan doktorun vecellatbaşı Sanson'undaonaylamaları üzerine, eline kalcmi alarak, sözkonusu aksaklığı giderecek düzeltmeyi, kendisinc sunulan çizim üzerinde, kendi clleriyle yaptı. Bu, tarihin en büyük ironilerinden, kade Insan ve Yurttuş Haklan BildirgesL.