26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

12NİSAN 1998. SAY1629 17 PAZARIN PENCERESİNDEN Kurban Bayramı'nın anlamı SELÇUK EREZ ayram geldi, geçiyor: Köktendinci gazeteler kurbanın nasıl kesileceğini ve derisinin Türk Hava Kurumu'ndan başka her yere verilmesinin caiz olduğunu yazmaktan öteye geçemiyorlar. Bu manzara karşısında gerçek bir Müslümanın yapması gerekeni başkasının üstlenmesinin uygun olacağını düşünmek zorunda kalmaktayız. örneğin, kurban kesme bizimkinden başka hangi dinlerde var? Müslümanlıktan önce varolmuş inanç sistemlerinde kurbanın yeri var mıydı, o dinlerde kurban kesmenin bizimkini andıran ve bizimkinden farklı olan yönleri nelerdi? Bunlan düşünmek, bu sorulan cevaplandırmak uygun olacaktır. Jeremy Black ve Anthony Green'in 1992'de British Museum tarafından bastırılmış olan "Gods, Demons and Symbols of Ancient Mesopotamia" adlı eserinde bu konuda şu bilgiler verilmektedir: Eski Mezopotamya dinlerinde insanın Tannlara hizmet etmek amacıyla yaratıldığı görüşü hakimdi. Bu görüşe göre insanın tannlara sürekli olarak besi ve giysi sağlaması gerekmekteydi. Tannlara sunulan yiyecek ve içecekler insanlann tükettiklerine benzemekteydi ve tabii ki bunlar yiyeceğin ve içeceğin en iyisinden seçilirdi. Onlara, etin, sütün, balın en iyısi, en hası, biraların en âlâsı sunulurdu. Zengin ziyafetlerinde olduğu gibi güzel koku veren tütsüler de yakılırdı bu ziyafetlerde. Bu şölenlerin ikı türlüsü vardı: Düzenli, belli aralıklarla yapılan sunuşlar ve aylık ya da yıllık festivallerde verilenler. Tannlara sunulan yiyecekler arasında bu maksatla kesilmiş olan hayvanlar önemli bir yer tutarlardı. Tanrılara verilen giysiler tabii ki tanrılar tarafından kullanılmayınca tapınaklarda bulunan din adamlan tarafından giyilirdi. Bunda şaşacak bir taraf yoktur. Zira eski Mezopotamya dinlerinden birçoğunda, mesela eski Babıl çağında zengin ailelerin kızlarından bazılan tanrıya adanır, tapınaklara kapatılırdı. Bu tutumun bu kızların evlenememelerini sağlayarak ailedeki mal variığının yabana gitmemesi sonucunu doğurduğunu farkeden uzmanlar, bu davranışlan, eski çağlardan beri insanlann tannlar bahane edilerek sömürüldükleri şeklinde yorumlamışlardır. Eski tapınaklarda tannlara adanan hayvanlann kurban edildikleri sunaklar vardı. Tarih öncesi devirierde, örneğin, Uruk ve Girsu'da bu amaçla sunulmuş balıklann iskeletlerinin yer aldığı odacıklar bulunmuştur. Daha yakın çağlarda kuşlar, keçiler ve davann da kurban edildikleri anlaşılmaktadır. Kurban kesme eski Yunanlılar'da Mezopotamya dinlerine benzer bir şekilde gerçekleştirildi: Philadelphia Sanat Müzesi'nde bulunan l.ö. 4. yüzyıla ait bir toprak kabın üstünde bir koyunu ya da bir kitonu andıran bir hayvanı tutmuş sakallı bir adam ve bu hayvanı kesmek üzere bıçağını kaldırmış, diğer elinde bir testi tutan bir din adamı resmi vardır. Aynı müzede Isa'dan 490 sene önce öfronyos tarafından yapıldığı ve Antifon tarafından resimlendirildiğine inanılan bir tabağın üstünde bir domuzu kurban etmek üzere götüren bir gencin resmi görülmektedir. Sonbaharda Tannça " Demeter için bu tür kurbanlar kesildiğini ve bu hayvanlann kurban edilmeden evvel denizde yıkanarak temizlendiği bilinmektedir. Kurban edilen hayvanlann derileri ne yapılırdı? Gılgamış Destanı'nda Gılgamış'ın Endiku için yas tutarken çölde bir aslan postuna bürünerek gezdiği anlatılır Bazı NeoAsu çağı kabartmalannda hayvan derilerine bürünmüş insanlar yer alır. Bu şekilde dolanan insanlann yas da din adamlannın derilerini büründükleri yaratıkların niteliklerini edindikleri ve bu yolla doğal olarak gerçekleştiremedikleri hasta sağaltımı, geleceği önceden bilme gibi işlemleri başarabildiklerine inanılmaktaydı. Çağımızda yaygın olan dinlerde yer alan törenlerin eski dinlerde de bir şekilde varolduğuna şaşmıyoruz. Çünkü Gılgamış Destanı'nda bugünkü tek tannlı dinlerinkine benzer cehennem fikri yer almaktaysa, Nuh Tufanı'na tıpatıp benzeyen tufanlar eski Mezopotamya dinlerinde varsa, yeryüzünde insanlar belirmeden önce tannlann bir süre varoldukları düşüncesi hemen hemen bütün eski dinlerde bahis konusu edilmekteyse, eski Asur tannlanndan Inana tesbih çekmekteyse, kurban kesmenin de Müslümanlıktan önceki dinlerde geçerli ve yaygın bir eylem olduğuna şaşmamalıyız. Gereğince incelendiğinde eski dinlehe günümüzün dinleri arasındaki benzertiklerin belki de farklılıklardan az olmadığı anlaşılır. Eski dinlerde yer alan bazı davranışlar bütün geçerli dinlerde yer almadığında da halk uygulamalarında bunlara yaygın olarak yer verildiği ve binlerce yıl öncesinden gelen inançların bu şekilde sürdürüldüğü bir gerçektir: Bugün uyguladığımız, seyahate çıkan insanlann ardından su dökmek eski Sadece yangın değil, intihar girişimlerinde de itfaiye iş başında... Bir araya %eldiklerinde nerede ne yanlış yaptıklannı tartışıyorlar... ünivcrsitemezıınuolanlarvar. Yeni itfaiyeyc katılanlarm hepsi en az lisc me/unu olmak zorunda. "Yangınycrindc ünivcrsiteli olmak, profesörolmakönemlidegil;öncmliolanyangınlarakarşı bilinçli olmak." Kadındanitfaiyeciolurmu?Biritirazları yok."Pilot,polis,askeroluyorlardaitfaiyeci mi olamayacaklar"diyorlar. Büyük yangınlardan sonra toplanıpyangındayaptıkları hataları tartıs.ıyorlar. Yangının olduğunu haber veren lambalar hayatlarına öyle bir malolmuşki...Gecebirisiyanodadanlambayı yaksa uyanıyorlarmış.: "Bir kcre kızım tuvalete kalkmıs., öy lc bir uyandım ki anlatamam." Hüseyin, bekâr. Trabzonlu. Elinde kâğıt vc kalemle dolaşmaya başlıyor. "Ne olur bana bir kompozisyon yazın." "Yine mi komşunun kızına..." "Geçcn scfcrki matematik ödevini ben yaptım. Git bunu da başkası yapsın." Sonundakompozisyonunuyazdıracakbirini buluyor, yazdınyor, konusu TEM A Vakfı'nın sloganı olan "Türkiyc Çöl Olmasın." Aralarındabirsakala!>madırgidiyor. "Bu nc biçim komşu kızı be?" "Önce kompozisyon yazacaksın sonra işi aşk mektubuna dökeceksin değil mi?" "öylesöy!emcyifuırkada!jlar,oçokdeğerlibiri." Bu şakalaşmalann sonıı hiç gelmeyecekmis. gibi ıızadıkça uzuyor. Uykusu gelenler yatakhaneye gidiyor, yorgunluklarını bir nebzeatmakiçin. Gecesaatlerilerliyor.Sohbetlcrkoyulas.iyor. Artık tatil hayallcri kurmaya başlıyorlar. Topu topu 20 günlük izinleri var, ama bu 20 güniin hayatlarının cn güzcl günleri olmasını istiyorlar. "Bu sene çoluğu çocuğu al ı p denizegideceğim." "Üçkuruşlukparaylanereyegidiyorsun?" Hayallcrin ardı arkası kesilmiyor, uzadıkça uzuyor. Tatil hayallcrini ycşil ikazlambasıbozuyorveanonsveriliyor. Birintihar. tki araç yola çıkıyor, biri merdiven aracı. YerTopkapı'da. Yollardarveyolunikitarafınadaotomobillcrparketmiş: "Hem arabalarını düijünccsizce park ediyorlar, hem de itfaiye geç kalınca niyc geç kaldinız diyc hep soruyorlar. Geçen gün olaya giderken adamın birinin arabasını çizdim. Parasını kendi cebimden ödedim." Olay yerine varıldı... Ağacın en tepesine çikan adam kendini atmayapekde niyetli değil. Merdiven uzatılıpadam indiriliyor. Yeniden lokale dönülüyor... Yeniden başlıyor, şakalaşmalar... "TEMA kompozisyonunu yazdın mı?" Şimdi de biraz tarlh... Osrnanlılardönemindernahalletulumbacılannın yangınları söndürmede yetersiz kalmalan üzerine bir itfaiye kurması icinzamanın hükümeti Macaristan'dan Kont Sezecsenyeadındabiruzman subayı Istanbul'a getirtir. Macaruzman,çalıs,malarısonunda çağin koşullanna uygun, dört nizamiye ve bahriyetakımından oluşan ttfaiye Alay ı'nı kurar (26 Eylül 1894). Alay, çagdaij araç ve gereçlerledonatılır. Askeri nitclik taşıyan bu kuruluş 29yil hizmet verdikten sonra yangın söndürme görevi belediyelere bırakılır (25 Eylül 1924).^ dini amaçla yapılan su adağı yani libasyon eylemlerinden farklı değildir. Toprağa dökülen soğuk suyun ya da biranın, şarabın, yağın ve sütün tannlar tarafından içileceğine öylece onlann mutlulğuna yol açacağına inanılırdı. Sümer Tannlanndan Dumuzi bir çoban tannydı. Lagaş'ın Eski Dinasti çağında yılın altıncı ayında Dumuzi festivalinin gerçekleştiği, sonra Babil takviminde bir ayın bu tannnın adını taşıdığı, dilimizde yedinci ayın adı olan Temmuz'un ise bu tannnın adından türediği kesindir. örnekler çoğaltılabilir: Eski dinler konusunda bilgiler edindikçe günümüzün dinlerinden olanlanmızın bu ilkel (I) dinleri hor görmek şöyle dursun bunlara neler borçlu olduğumuza, bunlarla nasıl benzeştiğimize şaşmamalan kabil değildir. Bu bilgilenn ışığında, bugün birbirlerinden farklı dinlerden olduklanndan birbirlerini hakir gören kimselerin tutumlannın yersizliği, dinlerin farklı yönlerine değil, benzerliklerine bakıldığında ortak noktalann bolluğu ve çokluğunun insanlar arasında yaklaşma ve birbirlerine saygı ve sevgi nedeni olması gerektiğini düşünebilmek mübarek Kurban Bayramı'nda kesilebilecek davar ve deve kadar kutsal bir eylem olacaktır.^
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear