Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
15 Şimdibırderockfuryası var. Bu tarz bir iki iş satış yapınca herkes rockçu oldu. Kompütürle çahşıyorlar, çalışıyorlar, bir gitarist çağınyorlar o da bir gitar solo atıyor üstüne, bitti!.. Biz rock yaptık diye çıkıyorlar. Budaherhaldebirdöncm, bir şeyler değişecek; her şey aslınadönecek." Ihsan Apça mesleğe girdiği yıllarda pop müzik revaçta. Füsun önal, Cici Kızlarodönemin starları. O devir geçtikten sonra arabesk devri başhyor ve sekiz, on senc popun adından bile söz edilmiyor. Hattabaşlangıçtatonmaysterlerişsizlikçekiyor. "Eskiden pop müzik kaydeden tonmaysterlere arabeskçilerinpck güveni yoktu. Bu adamlar bizim müziğimizi kaydedemezdiye gelmediler. O yüzden bir süre işsiz kaldık. Sonra yavaşyavaşahştılar bize. Sonra bu arabesk dönemi bitti. Dahadoğrusubitmedi. Şuanda da en büyük satışı yapanlar hâlâ arabeskçilcr. Ibrahim Tathses, Fcrdı Tay fur vb. Çaktırmadan, hissettirmeden en büyük satış rakamları onlarda. Her dakika televizyonda gördüğümüz popçular 2030 bin, en iyisi 100150 bin satıyor. I lalbuki Ferdi Tay fur 1.52 nıilyon satıyor. Onlar kaybolmadı. Popçular bugün nasılsa bundan beş sene önce de arabeskçilcr öyleydi. Sokakta bulduklarını stüdyoya sokup hemen bir kaset yaparlardı. Ortal ıkta binlerce arabeskçı vardı. Şimdi de pop böyle. Kimı yakalarlarsa hcmcn bir kaset piyasayaçıkıyor, hcr tarafpopçu oldu. Fakat müzıkalıteyı daha çok önemseyen bir kesim de var ve sayıları hızlaartıyor. EzgininGünlüğü, Bulutsuzluk Özlemi gibi gruplan dinlıyorlar. Zaten onlar yabancı müziğin de kalitelisini dinleyen insanlar. Konserleri dolduruyorlar.Çoğalıyorlarbence,iyiolması lazım. Hep böyle gidecek hali yok. Tonmaysterlik, hassas bir kulak gerektırir. Müziği çok sevmek la. zım. Diğer yandan müziği hiç sevmeyen tonmaysterler de var piyasada. Eziyet halinde hayatları. Ben banka memurluğunda nasıl çahşacaksam onlar da bu işi öyle yapıyor. Fakat yalnızmüziği sevmek de yetmiyor, çünkü her zaman sevdiğiniz müziği kaydetmiyorsunuz. Ayrıcagenel kültürdegerekir. Sanatçıyla karşısında doğru dürüst bir adam görmck ister, sanatçı denilebilecek kişilerden söz ediyorum. Çok sık olmasa da böyle kışilerleçalışıyoruz." Tonmaysterlik içıngerekli diğerbirunsurun da ritm duygusu olduğunu vurguluyor. Kulakla bağlantılı bu nitelik, özellikle cnstrüman sayısı arttığında çok önem kazanıyor. "Herkes içeri girip dc bir seferde çalıp çıkmıyor. Mesela bir davulcu ya da bir alt yapı grubu (bas gitar, davul) bir arada girip çalıyor. Sonra üstüne çalacaklar solo çalacak birenstrüman(gitar,flütvb.)hepparçaparça girip kaydediyorlar. Bir flütçügelir, örneğin birinci bölümün solosunuçalar, sonra bir hata olur. Birinci bölümün sonu ile ikinci bölümün başı arasındaki örneğin 16'lık ya da 3 2 'lik es 'ten (boşluktan) kayda girip devamını almak lazım. Onun içinritmduygusu çok öncmli. Başlangıçtaçokgelişkindeğilsede zamanla çok daracık yerlerden kayda girip çıkabiliyorsunuz. Biraz da psikolog olmak gerekir. Kayda giren en deneyimli sanatçı bile, mikrofon karşısına geçtiği zaman dağılır. Onlan toparlayıpsakinleştirmek,karşılarındagüleryüzlü olmak gerekir. Bir de sizgergin ve sinirli istemez. Akorlan verirsiniz. Parçayı dinler, kayda gifbr. Tek seferde çalar çıkar. Solistlerde ısc 'enbüyüklük' havası vardır. Azünlülerbileeleştiriyegelemezler. Müzisyenler öyle deği 1. Çalamadık ları zaman farkediyorlar, birbirlerini uyarıyorlar. Kayıt kötü gittığinde önemsemiyorum. Ağırağır,sakin sakinyapıyorum işimi. Aralar veriyorum: 'Biraz televızyon izleycccğim' yada 'Haydi çay içelim' gıbı. Kendıme eziyet etmiyorum kısacası, sorunlara mizahi bir gözle bakmaya çalışıyorunı. Bizstüdyoyugcnellikleprodüksiyonyapan firmaya kiralıyoruz. Diyaloğumuzonlarla. Müzisyen seçmek gibi bir fonksiyonumuz yok. Yalnızca plak şirketi seçıyoruz bazcn. Müzisyenlerin, vokalistlerin geleceği günler, miks vc montaj zamanları bellidir. Şirket seçiminde ödeme biçimi belirleyici birunsur. Müzisyenleri firmascçer." Plak şirketlerine saat başı stüdyo kiralamanın çok fazlakazandırmadığını söylüyor. Apça'yagöre en doğrusu, prodüksiyon firmasınınkcndineaıtbirstüdyosununbulunması. Hem ıstendiği zaman kayıt yapılabil I8yıl öncesinin Sezen Aksu 'su. 1980'lerin Nükhet Duru 'su. tanc mikrofon. Davulun herparçasının üzerinde bir, bazısında iki mikrofon. Hepsi parçaparçakaydedilip tonları ayarlanıyor. Mikrofonun ufacık bir harcketiyle ya da farklı mikrofonlarkullanarak değişik tonlar elde ediliyor. Dency imle bu işlerin daha iyi yapılacağına, ışin sonuçta elcktronikten akustiğe döneceğıneinanıyor. Bilgisayarlayapılanmüziğe inanmıyor. Müzık, çalan hcr müzisyenin duygularını katmasıyla oluşur, düşüncesinde. Kayahan ve vukalistleri 1980 Aralık'ında bir hurovision Jinulinde. davranırsanız iş bitmez. Onun içinproblemlerinizi dışarda bırakıp burada güleryüzlü, moral veren bırine dönüşmek zorundasınız. O günkü ruh haline, nabzma görc şerbet verip işi bitirmeye çalışmak gerekir. Kayıt süreleri sanatçıya göre değişiyor. Bazıları bir süre çok iyi gider. Nc kadar kaydedebilirsenizkaydedersiniz, sonra hiçbir şey çıkmaz. Kimisinden saatlerce bir şey çıkmaz. Ikiüç saat sonra birden açılır, bir parça kaydedersiniz. Müzisyenlergenellikleiyidir, hep solistlerde problem olur. Müzisyen gelir, çalar. Zaten enstrümanında iyi olmayanmüzisyeni stüdyoya çağırmazlar. Gruplarda çok usta müzisyenler yok. Daha vasat müzisyenler, cllcrınden gelenin cn iyisini yapıyorlar. Sonuçta iyi bir işçıkması önemli. On, yirmi defaçalıyorlar, sonundaengüzeliyakalanıyor vc o kalıyor. Özellikle gruplarda çalan müzisyenler çok daha gergin ve sinirliler. Biliyorlarki karşılarındaki adam en profesyonel müzisyenlerle çalışmış, iyisini tanıyan biri. Yüzünüz biraz asıksa adam lyıcedağılıyor, hıççalamıyor. Profesyonel piyas.ada, kompütürle yapılan albümlcrın de bazılarınagidipçalan insanlar varTürkiye'de Örneğin basçı tsmail Soyberk... Çok ıyı bir basçıdır, hcr türlüişte mutlaka o çalar. Stüdyoya gelen diğer müzisyenleri deonunlakıyaslamakzorundayımıster mesi hem de şirketin prestiji bakımından. "Birstüdyonundevamlıgeliştirilmesi gerekir. Stüdyonun saat başı kazandığı para teknikmasrafları karşıladıktan sonra teknolojiye ayak uyduracak para kalmıyor. Stüdyo sahibinindebirtonmaysterkadarkendinebir maaş ayınp kalanın hepsi ni alcte ayırması gerekir ki stüdyo gelışmeyedcvametsin. Eskiyen aleti satamazsınız da, depoya yollanır. Bağımsız stüdyo kurmak çok iyi bir fikir değil. Oysabağımsıztonmaysterlerin doğru dürüst maaşlarla çalışabileceği birçok stüdyo var. Aslında stüdyo piyasasındaen iyi parayıtonmaysterler kazanıyor. İyi bir stüdyo da iyi kazanıyor, ancak saatte 5 milyon lıra kazanan bir stüdyonun kalitesini korumak güç. Aletler eskiyor, bir kontrol masası en az 45 milyar lira. Çok büyük bir yatınm bu. Biraz daha idare edelim derken ikinci sınıf bir stüdyo konumunadüşmetehlikesibaşgösteriyor." Son yıllarda en zevkle yaptığı işlerden bir tanesinin Bulutsuzluk Ö/lemf nin konser kaydı olduğunu anlatıyor. Daha önce de bırtakımkonserkayıtlan yapılmış Ancak Ihsan Apça'nınkaydını Harbiye Açıkhava Tıyatrosu'ndagerçckleştirdiği "Yaşamaya Mecbursun", Türkıyc'dc profesyonel anlamda hazırlanmışılkkonseralbümü. Albüm.basından ve birçok yerden olumlu tepkilcr al Işsiz yönetmenler "Dışarda böyle mi değil mi bilmiyorum amaTürkiye'debirçokiyistüdyomüzisyeni işsizkaldı. örneğin davulcular i şsiz. Ancak sahnede çahşıyorlar. Eskiden her gün bir davul kaydı olurdu mutlaka. Zaten tecrübem de oradan geliyor. Sabahtan davulcu gelirdi. Davulu kurardık, mikrofonları koyardık, kaydederdik. İyi, kötü. Amaherzaman bir şeyler öğrenilırdı. Şimdı bir sürü insan gruplann haricinde bırkerc bütün popçular davulcu çağırmıyorlar, davulu mutlaka kompütürle yazıyorlar. Ondan sonra belki bir bascı çağırıyorlar. Ama çoğunlukla onu da scntetikkullanıyorlar. Üzennebirrenkkatmak için bir ney, bir ud koyuyorlar; alttakı mekanıkliğıbıra/cıkyumuşatsın,brrazdaha canlı çalınıyormuş havası versın diye. Zülfu LivanelL Fotoğraf 1979'dan.