Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4HAZİRAN 1995. SAYI 480 enin ve aklın loğıımıı... hızıyla hareket eden sperm, diğer yanda en yumurta hücreleri... Ve genetik iletişime k böyle mi doğdu acaba? Kadm ve erkek »lla mı aşıldı? Günaha bir gerekçe mi aşk? acılannı da beraberinde getiren temel unsuru oluşmuştu. Dişi birilerini sürekli deniyor ve gönderiyor, erkek ise kendini beğendirme çabasi içinde kıvranıyordu. Sonunda dayascçiliyoryada reddediliyordu. Seçilenler iki türdü. Ya temelli kalacak olanlar ya da gelip geçici olanlar. Kalıcı olan yani baba tipi, bağlı ve aşıktı. Diğeri ise ne bağlı ne de aşık. Ama zaman bu iki tipin bir kanşımını geliştirdi. Bağlı, aşık ancak aldatmaya, diğer dişilerle de beraber olmayameyilli bildikerkekler... Skalanın ucu yine de iki tarafa açık kaldı ve böylecc başka aşk gctirileri de programlanmış oldu. Erkek eş, çocuklar için ne yaparsa yapsın birşeyden emin olmak istedi... Çocuklar onun çocuklan olmalıydılar. Biraldatma tehlikesine karşı doğa, erkeğın kendini şiddet şeklinde gösteren kıskançlığınıyarattı. Doğa haklıydı... Dişi cinste iki strateji geliştirmişti. Gerçi kadına ve bebeğe bakacak sürekli biri bulunacak ancak arada sırada da aday lar arası küçük yanşmalardüzenlenecekti. Erkek kıskanacak ve dişisinc biraz daha sahip çıkacak, dişi ise yavrulamak için birkaç alternatifi elde tutacaktı. Çünkü erkeğin kaçamaklan esnasında bir daha dönmeme olasılığı her zaman vardı. Kadının kıskançlığı bu nedenle erkeğinkinden farklıydı. olduktan sonra gözlerini kaçırmaya başlar. Belirli bir gülümseyiş vardır, hem çok şey vaat eder hem de hiçbir şey. Erkekbunuoandabilemez,ama ikinciaşamabudur. Sonra ortalığı bir elcktrik kaplar ve ardından değme şeklindeki dokunmalargelir... Psikolojinin kısa tarihınde hertürlü insan davranışı elden geldiğince incelenmiştir de, aşka nedense gerekenönem verilememiştir. Yüzyılımızın ancak son 25 yıllık döncmindc, aşk uzmanlanndan oluşan dar bir grup masaya oturmuş ve aşkı matematiksel yorumlarla ve skalalarla ölçmeye başlamışlardır. Ancak aşık olanlar kendi durumlannı tanımlayamadıklarından ve bu duygu her insandafarklı kıstaslarüzerineoturduğundan bilimsel psikolojik yöntemler aşkı ne sınıflandırmaya ne yorumlamaya ne de tedaviye yetmiştir. Doğru değerlendirmeler için ise sürekli daha komplike yöntemler kullanılmak zorunda kalınmıştır. Tüm çalışma ve araştirmalardan çıkan tek bclirgin sonuç romantik aşklann insanların idealleri olduğudur. Aynı araştırmalardagcnç ncsilleraşkı ilişkileri için vazgeçilemez bir önkoşul olarak görürken, daha yaşlılann bu konuda gösterdikleri pragmatizm de dikkat çekicidir. Romantik aşklar yüzyıllar öncesinden kalan şiirlerde de aynı nitelemelerle, acıyla, özlemle, aynlık kederiyle ifade edilirdi.Güçlübir kültürel formülasyona yenik düşen aşkı, ileriki tarihlerde tanm topl umlan hiç hoş görmedi. Ancak o çağlarda da aşk, klanlar arası ve sonralan devletler arası barışı sağiayan etkili birunsur olarak görüldü. Yasak aşklar ise her dönemde olduğu gibi o dönemde de yaşandı. Hem de engizisyona rağmen... r YAŞAM 13 yordu. Sonucun böyle net yorumlanabilirolmasınaragmen 26 soruluk bir test sonucunda iki insanın birbirini seviyoryada birbirinden hoşlanıyor olduğuna karar vermck çok fazla bilimsel değildi. O yıllarda y ine de skalalarçoğaldı vebirçok uzman bildik yöntemlerle aşkı tanımlayıp, sınıflandırmaya çalıştı. Renkler aşkı anlatıyor Aynı yöntemleri Yale Ünivcrsitesi'nden sosyal psikoloji profesörü Robert Steinbcrg, romantizmin kesin tanımını yapabilmek için kullandı. Ortaya o çok bildik onunla herkestcn çok beraber olma isteği, sürekli onun hayalini kurma cğilimi, onu görünce heyecanlanma, onunlabirömürboyu beraber olma isteği, onsuz hayatın anlamsızlığı ve kısaca ona tapma gibi klişelerçıktı. Tüm buaraştırmalar sırasında erkeklerin kadınlardan daha sık aşık olduğu ve daha romantik davrandığı izlenimi doğdu. Skalalar kadınlann daha az aşık olup ilişkileri daha çabuk bitirdiği sonucunu veriyordu. Kadınlar bu incelemelere göre aşık olmakta zorlanıyor ancak bir kere aşık olduktan sonra duygularını daha rahat gösteriyor ve onlara sonuna kadar sahip çıkabiliyorlar. Ancak kadınlar aşık olduklan dönemlerde, erkeklerin aksinc, konsantrasyon bozukluklan gösteriyorlar. Evli insanlar üzerinde yapılan araştırmalarda ise bu verilerin tam tersi elde edildi. Romantizm bile kadının davranış biçimi şeklinde ortaya çıktı. Sternberg'in araştırmasının en ilginç yönlerinden biri, aşık kadın ve erkeğin ayn ayn duygu ve düşüncelcre sahip olmalanydı. Onlannbirçift olduğu bilinmese, büyük olasılıkla farklı ilişkilerdcnsözettikleri sanılabilirdi. Bu da kadının ve erkeğin aşkı ve ilişkileri nasıl farklı algıladıklannın en belirgin kanıtlanndan biriydi. Aşkta farklı stillerolabileceği ise ilk kez Toronto Üniversitesi sosyologlanndan John Lee'nin aklına geldi. Lee, Platon'dan Paulus'a, Lavvrence'den Lessing'e ve Freud'a dört bin ayn aşk tanımı topladı. Sonra da bu tanımlan kırmızı, san ve mavi'den oluşan renk çemberine göre ayırmaya başladı.: # ErosKırmızı (Yunan mitolojisinde aşk tannsı): Güzel olan çevresinde odaklanan romantik duygulan gösteriyor vc ilk göriişte aşkı simgeliyor. • LudusSan (Latince: Zaman geçirmek için oyun)'. Oyunvari bir aşk ve içeriğinde farklı öğeler bulunmuyor. •StorgeMavi (Yunanca: Cinscl dürtüler de içeren eğilim): Yavaş yavaş ve fırtınalara gebe olmadan gelişen, dostça sıcak bir ilişki şeklinde süren beraberlik olarak niteleniyor. Lee, bu primer üçgenin üzerine sekunder bir üçgen daha yerleştirerek, turuncu, yeşil ve mordan oluşan ara renklerle bir analog kurdu. m Gençlere daha çok acı Romeo ve Jülyet sendromu ise o gün olduğu kadar günümüzde de geçerliltğini koruyor. ABD'de yapılan araştırmalara göre, bu modern toplumdabileailelerininayırmak istediği gençlerbirbirlerine daha çok aşık oluyorvebu duyguyuenşiddetlihaliyle yaşamaya başlıyorlar. Bu durumda duygu, acı vetatlı hislcrin kanşımı olarak niteleniyor. Gençler daha çok acı çektiklerini belirtiyorlar. Sevilen kişi etrafında odaklanan düşünceler, aynlma korkusu ve birleşememe kaygısı bu insanlan bulutlann üzerinde gezinmekten ahkoyuyor. Pozitif ve negatif elementlerin değişimi sevgide sevilen kişinin atraktivitesini de değiştiriyor. Araştırmalardan, standart sorularla ölçülemeyeni ölçmek istcycn ilki, 70'li yıllann başında ABD'li sosyolog Zick Robin tarafından yapıldı. Hoşlanma ilc aşkı birbirinden ayırt etmek için Liking/Love (Hoşlanma/Aşk) skalalannı kullandı. Buradan alınan sonuca göre hoşlanmanın aşkın birparçası olduğu ortaya çıkıyordu. Ancak yaşananın aşk olması için biraz daha idealizasyon, özlem, sahiplenme ve koruma isteği gereki Aşk skalaları Bu o zamanlarda böyle olmalıydı, ama biliyoruzki bugün de böyle... Erkeklerin gözleri kadınlan tararken onların biyolojik ısı merkezlerinde dolaşır. Kadınlar ise erkeklerin sadece yüzlerine, daha çok da gözlerine bakar ve birkaç saniye içinde onlar hakkındaki tüm bilgileri öğrenirler. Eğer flört edilecekse, Amazon ormanlannda geçerli olan tüm kurallar postmodern neobarbarlar için de geçerlidir. Oyunun ilk kuralı göz göze gelmektir. Kadın bakışlardan emin