Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Mystery 'nin jeneriğinde seksen kişinin ismıningeçtiğini.Avrupa'dadabutürprogramların izleyici çektiğini anlatıyor. Programa hazırlanırken Emniyet Müdürlüğü'nün elli kişiden oluşan kayıp dpsyasından yararlanan Arda Uskan ve ekibi, iki günlük çalışmayla bu kişilerden yaklaşık otuzunun bulunduğunu saptayıp bunu müdürlüğe bildirmişler. Bulunamayanlardan seçilen iki kişiyle yapılıp yayınlananilkprogramdan sonra telefonlaryağn maya başlamış. "O zaman anladık ki diyor Uskan, "Türkiye'nin yarısı diğer yarısını arıyormuş meğer". Yayına başlandığından bu yana geçen üç aylık sürede kayıplar için bin beş yüzün üzerinde, cinayetler ve dolandırıcılar için kırka yakın başvuru alan programlarda ağırlığı ihbartelefonlan çekiyor. lhbartelefonlarına bırakılan mesajlan değerlendiren ekip, bunu arananın ailesine iletiyor. Vapurda.otobüstekarşılaşılan bir kişi için yapılan ihbarlann üzerinde durulmuyor ama aileden de gizlenmiyor. Ama olay dramlaştırmaya uygunsa, öyküsü ilgi çekiciyse "kavuşma"sahneleri için bütün ekip, aile Hakkâri de bile olsa yola dökülebiliyor. Ekip, kayıpları için kendilerine başvuranların bir de profılini çıkarmış. Buna göre, daha çok alt ve orta gelir grubunda olanlarla, lstanbul'un varoşlannda yaşayanların kayıpları daha çok. Istanbul'u Adana ve Mersın izliyor. Karadeniz'den başvuru ise yok denilecek kadar az, Güneydoğulular'ın sonınu ise faili meçhul cinayetler ya da son görüldüğünde "ekip otosuna bindirilenler". Bu tür olaylar birer anonsla da olsa yer alıyor programlarda. Birdeaskerdekaybolanlarvar ki.toplam içinde pek de küçümsenmeyecek bir rakam oluşturuyor. Terhisine on üç gün kala ortadan kaybolan asker için hem ailenin savlan, hem de yetkililerin "fırar" açıklamalan sunuluyorizleyiciye. A Y K U T O R A Y Kayıp oftluna "madya" sayaslnd* kavusan anna... Başka oftullara Ibrat olacak mıf Kimilerine göre "masumane ", kimilerine göre "mevcut sistemi koruyarak kâr payını yükseltme " çabalarıbunlar... Ne olursa olsun artık komşudan, akrabadan gizlenen sırlar ekranda... şilçam'ın 'abi' imajını taşıyor. Turan'ı özelliklc orta kuşak insanlar tanıyor ve çok seviyorlar. Mazlum bir görüntüsü varveseyircigüvendigi insanı karşısında buluyor" yanıtmı veriyor. Kırk cinayet başvurusundan birinde yapılan ihbarlarla katilin bulunmasını, kapanmış bir dosyanın da yeniden açılmasını sağlayan "Katil Kim?" programının sunucusu ise tiyatrocu ve dizi filmlerin "vatandaş" ve "baba"sı Aykut Oray. Peki, bu programlara kayıplann ve katillerin asıl muhatabı adaletin tepkisi ne? Yönetmen Arda Uskan "Memnunlar" diyor. Nasıl memnun olmasınlar ki? 1986'da Sandıkh'daöldürülen RecepÇetinkaya'nın failı meçhul olarak kapanan dosyası programdan sonra yeniden açılıyor. Kendilerine buluntu çocuk getirilen karakolların bugünlerdeki tek çıkışı da bu programlar, "Şunu bir yayınlayın da ailesi bulunsun". Bolu Jandarma Alay Komutanlığı'nda da mevcut programlann telefonu. Hem ölenin hem de öldürenin meçhul olduğu olaylarda bu telefona sanlıyorlar. Kısacası, "adalet" de artık medyanın adaletıne güvenıyor. • 6 Şimdiye kadar yaptıflım işlerde "katil" ve "baba" olarak tanındım. Bu, programı sunmam için yeterli bir sebep. Şimdl sokakta beni çevirip de ihbarda bulunanlar çıkıyor. Ben de onları atv'ye gönderlyorum. Bir de verdiğimiz ihbar telefonlarında katili bulmaya çalışanlar, yani bunu oyun sananlar var. Bir kısmı da medyumluğa soyunuyor, "Katil boyle boyle biri değil mi" diye soranlar var. Dolandırıcılığı da işiiyoruz bu programlarda. Kimisi de bu yüzden "Karıştırma bu işı" diye tehdit ediyor. Ya da avukatı telefon açıp dolandırıcı dediğimiz için dava açacağını söylüyor. Bence bu programlar, toplumumuzun yenl yeni slvilleşmeye başladığını gösteriyor. Bir yerde polis imajına, devlete guvenilmemesinin sonucu. Adaleti devlet yerine getlrmeyince bir grup getirebllir diye düşünüyorlar. • m 'Sanatçı Katflbi vicdanmı sızlatan program... Shov TV'de yayınlanan "Aranıyor" ve "Ncredesin?" programlannın yönetmenleri ise Hüseyln Karakaş ve Zeynep Tor. Sunuculuğunu tiyatrocu Serap Aksoy'un üstlendiği "Neredesin?"e bugüne kadar başvuranların sayısı yaklaşık bin. Yönetmen Zeynep Tor, bugüne kadar dokuzbölüm yayınladıklarını ve altı kayıbın bulunduğunu anlatıyor. Başlangıçta sıcak bakmadığı ama içine girince psikolojik olarak da etkilendiği işi için, "Kayıp, öliimden farklı bir şey. Kayıpları yüzünden gündelik hayattan kopan, isinden gücünden olan insanları gördükçe işe ruhen girdik" diyor. Yine bir tiyatrocu, Levent özdilek'in sundugu "Aranıyor" programı on üç bölümünde iki cinayeti sonuçlandırmış. Kuyumcu Erol Bayhan'ın katilleri program yayınlandıktan sonra teslim olup kendilerine uzatılan kameraya, "Programınız çok yararlı. Zaten pişmanlık duyuyorduk ama sizin programınız etkill oldu da teslim olduk" demişler. Tor, emniyet «Katirilktan d«d*ktl(llğ«. 8üleyman Abl'nln madumluğu... Bugüne kadar binbeşyüz kayıptan yüzellisini yayınlayan, ellisini de bulan "Kayıp Aranıyor" programının sunucusu, Süleyman Turan. Arda Uskan, "Neden Süleyman Turan" sorusuna, "Yıllardır Ye le işbirliği halinde olduklannı söylüyor. Onlar emniyetten yardım istiyorlar ama bugüne kadar emniyetten yardım çağnsı almamışlar. Tofrium güvensb olunca... Başvuran memnun, seyirci memnun, sunuçu memnun, yönetmen memnun. Ama bir de memnun olmayanlar var. Bu programlann ilgi çekme nedenlerini ve sonuçlannı bilim çerçevesinde değerlendirenlerin ciddi kaygılan, saptamalan var. lstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Kriton Dinçmen'in ılk tepkisi, "Türkiye'de konuyu bilmeyen adamların konuya atlamalan usul oldu. Bu programlann ciddiyeti yok"oluyor. Prof. Dinçmen'e göre, Türk halkının entelektüel seviyesinin genelde pek alkışlanacak •durumda olmaması, objektif olamamayabağlı olarak çifte standart kullal^ 6 6 Şu bir gerçek kl, kanal çoğaldıkça kalite düştü. Kanallar belli bir sınıfın, belli düşünce düzeninin, belli bir sistemin propagandlsti gibi oldu. Bu programlara önce yayıncılar yöneldi halk değil. Ülkede sağlam bir kültür politikası olmadığı İçin denetleme de yok. Denetleme sadece ideolojik açıdan, sisteml koruyan ahlak açısından yapılıyor. Eğitim ve ruh sağlığı açısından yapılmıyor. Her sistemin kendi bütünlüğünü korumak için bir araca ihtiyacı vardır. Televizyon da bir üretim aracı. Kanallar birblıieriyle yanşmak için bu üretim aracını CUMHURİYET DER6İ 3 N İ S A N dilediklerince kulianma fırsatı buldular. İnsanlar konulu filmleri de bırtakım özdeşim duygulan içinde seyrederler. Ve hep benim de başıma böyle şeyler gelebilir diye düşünürler. Kanallar da kıtlelerin bu duygusal zaaflannı kullanarak kendi reklam pastalannı arttırma peşindeler. Arabesk yapı, körüklenen, sistemin koruduğu bir durum. Kanallar da onlann zavallılıklannı, sınırlı koşullarını kullanarak para kazanmanın peşinde . Bunu da neredeyse Ibret verici olmak yerlne özendiricl bir tutum İçinde gerçekleştirlyorlar. » * 'Psikolog 199 4 SAYI 4 1 1 11