Catalog

M İ Y A S E İ L K N U R Hilmi Yavuz'dan İstanbul'a beş yıl G özümüzün önüne hep sanatçı misyonuyla geldiğinden midir nedir, bu şehirde belediye desteği ve reorganizasyonuyla yapılan kültürel etkinliklerin perdc arkasında Hilmi Yavuz'un silüetini birçoğumuz farkedemedik. Ya da sadece ismimize gönderilen lstanbul'la ilgili bir yayından ibaret sandık bütün çalışmalannı. Daha çok Filiz Ali ve Gencay Gürün'le uğraşan, Poessium düzenleyerek kendi kafasından şairlerc not vcren bir sanat düşmanı kimliğinde tanımak istedik onu. Belki de işimize öyle geldi. Oysa, Hilmi Yavuz, beş yıldan berilstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde Kültür lşleri Daire Başkanı olarak bu şehre kazandınlan beş kültür nıerkezi, on iki heykel, dört sanat galerisi, Kent Orkestrası, onlarca yayın, açılan ve yeniden restore edilen tiyatrolar ve yüzlercc kültür etkinliğinin organizatörü oldu. Her ne kadar bütün bunları Başkan Nurcttin Sözen'in desteği ve isteğiyle yaptığını söylüyorsa da, kılavuzu Hilmi Yavuz olanın kültüre ve sanata katkısı büyüktür diye düşünüyorum. Hilmi Yavuz'la beş yılın bilançosunu gözden geçirdik. Okumaya ne dersiniz? Nurcttin Sözcn başkanlığındaki yerel yönctimin Istanbul'da izlcdiği kültür politikasının çcrçcvesini vc içcriğini anlatır mısınız? •• lstanbul tek kesitli kültürün olduğu bir kent değil. Istanbul'un kültürü birkaç düzlemden oluşuyor. Yani bir tarafta Nişantaşı'nda ya da Gümüşsuyu'nda oturan insanların Istanbul'un yerel yönetimindenbeklediği kültür hizmetiyle bu kentin varoşlarında oturan hemşehrilerimizin beklentileri aynı değil. Bunlarçoğu kezbirbirleriyle çatışan ve çelişen beklentiler. Ama bunları çatıştırmadan ve bunları bir araya getirmeden de bu beklentilere yanıt vermek mümkün diye düşündük. Bu nedenle Sözen başkanlığındaki yerel yönetim olarak biz bu talepler karşısında yargılayıcı, tavır alıcı bir konumda olmak istemedik. Sözen yönetimi eYavuz: "özalllkl* kflltOr alanında slvll toplum firgütlerlyl* IfMrlHM yapma yohına gldlldl. Amaç katıİNncı bir kOltOr polltlkasıydı." lit kültürü popüler kültüre yeğlememiş, ya da bunun tam tersi bir politika da izlememiştir. Çünkü "önce lnsan" gibi bir yaklaşımla yola çıkan yerel yönetim iktidannın selektif bir tavır almasıyanlıştır. lkinci mesele, yine Nurettin Sözen'in politikasıyla ilgilidir. özellikle kültür alanında sivil toplum örgütleriyle işbirliği yapma yolunagidildi. Yanikatılımcıbirkültürpolitikası izlenmesıni olanaklı kılan geniş ölçekli bir işbirliği yapıldı. Kültür politikamızın bir başka ayağını da örneği Fransa'da görülen çok amaçlı kültür merkezlerinin yapımı oluşturdu. Biz yönetime geldiğimizde Istanbul'da bir tane dahi çok amaçlı kültür merkezi yoktu. Biz ilk etapta kültür merkezleri oluşturmak için gerekli araştırmalanyaptık. Evct şimdi beş yıllık sürc içinde kültür merkezleri dc dahil İstanbul'a kültür adına kazandırdıklarınızı hatiflatır mısınız? tm Kültür mekanlarından ilk el attığımız Atatürk Kitaplığı oldu. Atatürk Kitaplığı biz yerel yönetimlerde iktidara gelinceye kadar sadece kitaplık fonksiyonunu yerine getiren bir mekandı. Burasını çok amaçlı bir kültür merkezi haline dönüştürdük. Konferansların verildiği, sergilerin düzenlendiği, panellerin gerçekleştiği, dinletile rin yapıldığı bir merkeze dönüştürdük. 1989 da aylık ziyaretçi sayısı 150'yi geçmezken 1994 martında 200 bin kişiye ulaştı busayı. Buçokönemlibirgelişme. lkinci hedefimiz eski Beyoğlu Evlendirme Dairesi'ni bir kültür merkezi haline getirmekti. Eski Beyoğlu Evlendirme Dairesi Hüseyin Aslan tarafından Beyoğlu Zabıta Müdürlüğü binası olarak kullanılıyordu. Uzun çabalar sonucunda yasal ve bürokratik engelleri aşarak oraya el koyduk. Ve Tarık ZaferTunaya Kültür Merkezi adıyla çok amaçlı bir kültür merkezi haline dönüştürdük. Sivil toplum örgütleri orada hem belediyenin kültür dairesiyle hem de kendi başlarına etkinükler yapabilme olanağına kavuştular. Orda küçük bir sinema salonumuz var. Bu sinema salonunda Dünya sinemasının klasikleri haftalar olarak gösterime giriyor ve belediye kâr amacı gütmediği için 10 bin TL gibi komik bir parayla hizmet veriyor. Film gösterimlerine çok büyük bir rağbet olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca burda bir de tiyatro sahnemiz var. Bu salon Karaca Tiyatrosu gibi özel tiyatroların salon sorunlarına da çözüm getiriyor. Cep tiyatrosu olarak kullanmak isteyenler bu mekanı kullanabiliyorlar. Ali Poyrazoğlu burda kukla tiyatrosu dersleri veriyor. Yılmaz Gruda temsiller veriyor, vs.vs. Eski nikah salonu zaten çok amaçlı bir salon olarak kullanılıyor. Hem sergi yapılabiliyor, hem paneller yapılabiliyor. Zaman zaman dinletiler de gerçekleştiriliyor. Eski gelindamat odası diye bilinen oda, devamlı bir sergi salonuna dönüştürüldü. Karaca Tiyatrosu bizden evvelki yönetimden devraldığımız bir tiyatroydu. Özel tiyatroların had safhada olan salon problemlerini çözümlemek için Sayın Sözen'in isteğiyle katılımcı bir politika izlenerek tiyatro ile ilgili bütün kuruluşlardan temsilcilerinalındığıbirdeğerlendirmekurulusalonun hangi tiyatroya verileceğini belirliyor. Belediye olarak buna biz karışmıyoruz. Bu kurulun belirlemesiyle salon tiyatrolara tahsis ediliyor. Karaca Tiyatrosu'nda ayrıca Türkiye Yazarlar Sendikası'yla Kültür Daire Başkanlığı'nınherpazartesidüzenlediği etkinlikler var. Tabii edebiyatla ilgili. Şehir Tıyatroları Büyükşehir Belediyesi'nde Genel Sekreterliğe bağlı olarak çalışırken biz gelir gelmez Kültür lşleri Daire Başkanlığf na bağladık. Bizden önce bugün bıraktığımız bir Kültür lşleri Daire Başkanlığı yoktu. Kültür lşleri Daire Başkanlığı'na mezbahalar ve Florya Sosyal Tesisler Müdürlüğü de bağlı bulunuyordu. Derhal bir reorganizasyona gidilerek bağlanması gerekenleri bize bağladık. MezbaD E H G İ 1 0N İ S A N 1 9 9 4 S A Y I 4 Z B C U M H U R İ Y E T