Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Y E R D E A S N S İ D A L BEDENİN ÖZGÜRLÜK DESTANI Geçmişte ayıp olarak nitelenen birçok şey bugün normal karşılanıyor. Açılım değişime, değişim de özgürlüğe dönüşüyor. detn ve Havva da 1993'ün tatilcileri gibi çınlçıplaktı. Sonralan bedenimiz yavaş yavaş kapanmaya, gün ışığından saklanmaya başladı. Bu hapisaneden ancak 20. yüzyılın ortalannda çıkmayı başarabildi insanlar. Din insan bedenini kapattı. Ve ruhunu yüceltti. Ruh güzelliği ön plana çıkarken bedenimiz, komik, sıkı, kapalı giysilere hapsedildi. Karakteri, güzelliği ve estetiği hapisaneler arkasında kaldı, sanki nadasa bırakılmış tarlalar gibi gözlerden uzak gönüllerde karanlık yüzyıllar geçirdi. Sonraları 20. yüzyılın başlannda yavaş yavaş gün ışığına çıkmaya başladı bedenler. tlk önce.bilek A aUnümüzUn mtMtorn kadını tUm tabulara karşı çıkarak hlasattlğl glbl yaşamak iatlyor. lerden dirseklere sonra omuzlara kadar kollar ortaya çıktı ve ayak bileklerinden dizlere yükseldi pantolonlar ve etekler. Bu açılım ya da özgürlük sporla başladı. llk önce erkekler, sonra kadınlar yüzyıllar sonra tekrar sistemli olarak spor yapmaya başladt. özellikle belirli bir kcsimin kadınlan arasında tenise benzeyen bir oyun moda oldu. Kadınlar bu oyunu dar ve u/un elbiseleri, elbiselerinin altında korse ve büstiyerleriyle oynuyordu. Aynı oyun erkekler arasında da tutuluyordu. 1920'lere kadar bu şekilde devam etti. Ta ki, o yıl, VVimbledon'da bir Amerikalı bacaklannı açıkta bırakacak bir gıysi gıyenc dek. Bunun hemen ardından "değişim riizgârlarr esmeye başladı. Aynı antık Yunan'daki olimpıyat oyunları gibi oyıınlar düzenlendi. Sporcular statlark, sahalara, yollara çıktı. Moda ve spor elele verdi; yeni bir akım ortaya çıktı. Korseler, dar pantolonlar ve büstiycrler ıçindeki bedenlerimiz bu yeni moda akımıyla daha rahat giysilerin içine girdi. Sporcular bedenlerını güneşe çıkardı. Defıleler ve kreasyonlar salonlarda, gazetelerde; sporcular ve yeni giysileri statlarda, salonlarda örtünmeye kafa tuttu. Açılma ılerleyişini sürdürdü. Açıldıkça açıldı, yayıldıkça yayıldı. Sahalardan dans pistlerine, dans pistlerındcn gece kulüplerine, gece kulüplennden iş yerlerine ve sonunda gündelik yaşama geçti. Ve bugün neredeyse bütün "tabular" yıkıldı, destan yazıldı. Bedenlerimi/e Ö7gürlük veren savaşın en büyük "müttefiki" medya oldu. Ö/ellikle televizyonun yaygın olarak kullanılmasıyla dengeler bozuldu ve "özgürlükçüler" adım adım, hatta koşarak zafere yaklaşmaya devam ediyor. Bugün milyonlarca insan televizyonları açıp, herhangi bir kanalı seçip dünyanın herhangi bir ülkesindeki defileyi, spor karşılaşmasını ya da fılmi izleyebiliyor. Bu sayede yeni moda akımlanndan, diğer insanlardan ve neler giydiklerinden bilgisı oluyor. Geleneksel, dini ya da kültürel giysiler ve tabii ki, tabular bu ağır, güçlü ve etkili silah karşısında kendini koruyamaz hale geliyor. Açılım değişime, değişim de örgürlüğe dönüşüyor. İTabu nedlr ve neye gfire değlşlr? Tabu toplumsal hayatın önemli ve değişken bir unsuru. Ülkeden ülkeye, 16 CUMHURİYETDERGİ29AÛUSTOS1993SAYI3II