30 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

M EKTUPLARDAN Osman Senemoğlu Stefan Zweig'dan Fredrike Zweig'a Viyana, 12 Mayıs 1937 (Hotel Regina) 4 Sevgili Fritzi, Şu anda pek neşeli olduğumu düşünmeni istemem. Tersine, bu satırları geceleyin, uykusuz, kafamın içi o güzel geçmiş günlerin anılanyla dolu yazıyorum. Ikimizin de yanlışlan oldu. Böyle olsun hiç istemezdim. Bu dış ayrıhş yüreğime hüzün veriyor. Iç dünyamda hiçbir ayrılış duymuyorum. Belki de yine bir yakınlaşma olur. Zira şu sıra bir sürü ıvır zıvır ve can sıkıcı şeyler yüzünden hiç de yakın değiliz birbirimize. Biliyorum, bensiz olmanın sana ne denli acı vereceğini! Fakat kaybın pek büyük sayılmaz. Ben eskisi gibi değilim artuV, insanlardan kaçan, kabuğuna çekilmiş biri oldum. Çalışmaktan bir sevinç duyabiliyorum sadece. Nerelerden ve nelerden ayrı düşmüş olduğumu anlıyorsun değil mi? Çevremin sessizleşmesi ve boşalması da benim yüzümden. Almanya'dan gelen o darbe, sandığından çok daha derinden sarstı hepimizi. Neşelenmek, mutluluk denilen şeylerin yabancısı oldum. Hayır, sen aslında fazla bir şey kaybetmedin ve ben iç dünyada yaşıyorum. Seni iyi tanırım. Senin mutluluğunu görmekten gayrı dileğim olmadığına inanmanı isterim. Çocuklarına da mutluluklar dilerim. Arasıra onlara hoşnutsuz davranmışsam, bu öğrenmek için pek ateşli görünmemelerindendi. Oysa, öğrenmek, bizlerin gençliğinin bütün güzelliği ve anlamıydı. Sana karşı en küçük bir öfke beslemediğimi tekrarlamak isterim. Sadece büyük bir üzüntü duyuyorum. Zamanımıza baskıların en korkuncu gözüyle bakıyorum. Bu çeşit kötümserliklerimle keyfıni kaçınyorum, bağışla lüften. Bilirsin, hayatı hiçbir zaman kolay yanıyla almadım ve başkalarmın hayatmı da güçleştirdim. Arada bir, tek tük mutluluklar bir yana. Bana karşı kuşku duymamanı bütün içtenliğimle dilerim. Pek çok yanhşlanm ve uzlaşmazlıklanm oldu. Fakat hoşlandığım kişileri asla unutmadığımı da bilirsin. Bana en çok yakın olan seni nasıl unutabilir, sana nasıl yabancılık duyabilirim? Beni herhangi bir surette "kaybetmiş" olduğun gibi düşüncelere kafanda yer verme ve başkalarmın dediklerine kulak asma. Beni suçlayanların az buçuk hakları da olsa, son yıllarda Salzburg çıkmazı yüzünden nasıl da acı çektiğimi bilemezler. Fakat seni kimse suçlayamaz. Senden yana davrananlar benim için de sevimli ve dost kişilerdir. Bence bu şimdiki durum iyi oldu. Içimde derin bir acı bıraksa da. Fakat bundan sonra göreceklerimiz, başımıza gelecekler yanında bunun ne önemi var? Güzel zamanlar, bir daha geri gelmemek üzere geçti. Birlikte bunca yıl yaşadık. Bunlardan çoğu gerçekten mutluluktu. Benim çalışmalarım da çok verimliydi. Bunalınca bütün bunları düşünelim. Sana karşı çoğu kez haksız davranmışsam bile unut lütfen. Beni kaybettiğini hiçbir zaman aklına getirme ve en iyi bir dostun olarak beni hep hatırla. Bunun böyle olduğunu ispatlamak için birçok fırsat ele geçirmeyi pek isterim. Sana sonsuz teşekkürlerim. Birlikte geçirdiğimiz o yılların iyi yanlarının hiçbirini unutma. Her zaman için senin % Stefan (*) Stefan Zvrelg'ın Mektupları, çeviren Burhan Arpad, istanbul, Düşün Yayınevi, 1983. Stefan Zweig Stefan Zweig da (18811942), Ikinci Dünya Savaşı 'nın acılarmdan payına düşenleri almış bir yazar. Daha çok ruhsal çöküntüler ve bunalımlar biçiminde kendini gösteren bu savaş sıkıntılarını ancak yapıtlanyla uğraşırken unutabilen Stefan Zweig, kendisi gibi yazar olan Fredrike Zweig'la otuz yıla yakın süren evliliğini de savaş nedeniyle bitirmek zorunda kaldı. Nazi basküarı yüzünden ülkesi Avusturya'dan ayrılması gerekti. Yapıtları ve çalışması yasaklanmıştı. Karısı Fredrike ve ilk kocasmdan olan iki kızı için bir "ırk" sorunu yoktu. Bu nedenle onlar yazarı bu sürgün yaşammda izlemediler, yolları ayrıldı. Sekreteri Charlotte Altmann'la evlenen Stefan Zweig, bireysel ölçütlere göre mutlu bir yaşam sürebiiirdi. Artık savaştan çok uzak bir ülkeye, • Brezilya'ya yerleşmiş, ikinci karısınm da yardımı ve desteğiyle rahat çalışabilecek koşullara kavuşmuştu. Ama Zweig, Hitler'in cinayetlerini sürdürdüğünü biliyor ve bu yüzden çaresizlik içinde kıvramyordu. Artık, Brezilya'da Avusturya'nın Bad Ischl kentine benzediği için sevip yerleştiği Petropolis kenti de yoğun okumaları ve yazmaları da avutamaz olmuştu Zweig'ı. Avrupa uygarlığtna ilişkin denemeleri, romanları, tiyatro oyunlarıyla, en çok okunan çağdaş yazarlardan biri olan Zweig, gün geçtikçe ölüm tutkusuna kendini daha çok kaptırıyordu. Ayrıldıktan sonra da yazışmayı sürdürdüğü ilk karısına son yolladığı mektupta betirttiği gibi, intihar eden arkadaşlarının, "Bu acılara katlanmak zorundan kurtulmuş olduğunu" her düşünüşünde, içini nasıl da bir sevinç kapladığını anımsayarak, "rahata ve mutluluğa" kavustu: 23 Şubat 1942'de, karısı Charlotte Altmann'la birlikte, "kendi isteğiyle ve aklı başmda olarak" yaşamma son verdi. 22
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear